ABOUT THE SPEAKER
Neri Oxman - Architect, designer
From the micro scale to the building scale, Neri Oxman imagines and creates structures and objects that are inspired, informed and engineered by, for and with nature.

Why you should listen

Neri Oxman creates designs that usher the next building revolution by constructing products that transcend parts and assemblies. Head of the Mediated Matter research group at the MIT Media Lab, an architect and designer, she leads the search for ways in which digital fabrication technologies interact with natural environments and the biological world. Oxman’s approach, termed "Material Ecology," spans biology, computation, materials and digital fabrication. Her works are included in permanent collections in museums worldwide including the MoMA, Centre Pompidou, the Boston MFA and the Smithsonian Institution.

More profile about the speaker
Neri Oxman | Speaker | TED.com
TED2015

Neri Oxman: Design at the intersection of technology and biology

Neri Oxman: Teknoloji ve biyolojinin kesişiminde tasarım

Filmed:
2,427,289 views

Tasarımcı ve mimar Neri Oxman, dijital tasarım ve fabrikasyon teknolojilerinin doğa ile nasıl etkileşimde bulunabileceği araştırmasını yönetiyor. Oxman; dijital tasarım, 3 boyutlu baskı ve sentetik biyoloji alanlarının kesiştiği noktada çalışan laboratuvarındaki takımı ile beraber mikroorganizmalar, vücudumuz, ürünleriniz ve hatta binalarımız arasındaki simbiyotik ilişki ile yeni bir çağa adım atıyor.
- Architect, designer
From the micro scale to the building scale, Neri Oxman imagines and creates structures and objects that are inspired, informed and engineered by, for and with nature. Full bio

Double-click the English transcript below to play the video.

00:13
Two twinikiz domeskubbe,
0
1037
2647
Bir çift ikiz, ama tasarım
00:15
two radicallykökünden opposedkarşıt designdizayn cultureskültürler.
1
3708
3430
açısından tamamen zıt kubbeler.
00:19
One is madeyapılmış of thousandsbinlerce of steelçelik partsparçalar,
2
7709
3040
Biri binlerce demir parçadan
00:22
the other of a singletek silkipek threadiplik.
3
10773
2776
öbürü ise tek bir ipek iplikten
yapılmış.
00:26
One is syntheticsentetik, the other organicorganik.
4
14035
2466
Biri sentetik, diğeri ise organik.
00:28
One is imposeddayatılan on the environmentçevre,
5
16936
2277
Biri doğaya zorla dayatılırken
00:31
the other createsyaratır it.
6
19237
2093
diğeri kendi çevresini yaratıyor.
00:33
One is designedtasarlanmış for naturedoğa,
the other is designedtasarlanmış by her.
7
21666
3634
Biri doğa için tasarlanmış, diğeri
ise doğa tarafından.
00:38
MichelangeloMichelangelo said that
when he lookedbaktı at rawçiğ marbleMermer,
8
26032
2893
Michelangelo saf mermere
baktığında ortaya
00:40
he saw a figureşekil strugglingmücadele to be freeücretsiz.
9
28949
2452
çıkmaya can atan bir figür
gördüğünü söylemişti.
00:43
The chiselkeski was Michelangelo'sMichelangelo'nun only toolaraç.
10
31425
4122
Michelangelo'nun tek aracı bir
keskiydi.
00:49
But livingyaşam things are not chiseledkeskin.
11
37261
2184
Fakat yaşayan şeyler mermer gibi
yontulmazlar.
00:51
They growbüyümek.
12
39999
1184
Büyürler.
00:53
And in our smallestEn küçük unitsbirimler of life,
our cellshücreler, we carrytaşımak all the informationbilgi
13
41999
5466
Ve biz, en küçük yaşam birimlerimiz olan
hücrelerimizde, diğer hücrelerin
00:59
that's requiredgereklidir for everyher other cellhücre
to functionfonksiyon and to replicatetekrarlamak.
14
47489
5368
çalışması ve çoğalması için gereken
bütün bilgileri taşıyoruz.
01:06
ToolsAraçlar alsoAyrıca have consequencessonuçları.
15
54155
2229
Kullanılan araçların sonuçları da vardır.
01:08
At leasten az sincedan beri the IndustrialEndüstriyel RevolutionDevrim,
the worldDünya of designdizayn has been dominatedhakim
16
56922
4610
En azından, endüstri devriminden beri,
tasarım dünyası
01:13
by the rigorstitreme of manufacturingimalat
and masskitle productionüretim.
17
61556
2671
kitlesel üretimin baskısı altında
kalmıştır.
01:16
AssemblyDerleme lineshatlar have dictateddikte
a worldDünya madeyapılmış of partsparçalar,
18
64703
3272
Monataj hatları, bütüne değil
ama parçalara dayanan bir Dünya'yı
01:19
framingçerçeveleme the imaginationhayal gücü
of designerstasarımcılar and architectsmimarlar
19
67999
2592
yaratmış ve mimarlara,
tasarımcılara ürettikleri
01:22
who have been trainedeğitilmiş to think
about theironların objectsnesneleri as assembliesderlemeler
20
70615
3104
objelerin ayrı ayrı, kendine has
görevleri olan
01:25
of discreteayrık partsparçalar with distinctfarklı functionsfonksiyonlar.
21
73743
3374
parçalardan oluşması gerektiğini
öğretmiştir.
01:30
But you don't find homogenoushomojen
materialmalzeme assembliesderlemeler in naturedoğa.
22
78165
4690
Fakat doğada homojen üretim
örnekleri bulamazsınız.
01:35
Take humaninsan skincilt, for exampleörnek.
23
83434
2254
İnsan derisini örnek olarak
ele alalım.
01:38
Our facialYüz Bakımı skinsSkins are thinince
with largegeniş poresgözenekler.
24
86054
3568
Yüzümüzdeki deri, büyük gözenekli
ve incedir.
01:41
Our back skinsSkins are thickerkalın,
with smallküçük poresgözenekler.
25
89999
3083
Sırtımızdaki deri ise küçük gözeneklere
sahip ve kalındır.
01:45
One actseylemler mainlyağırlıklı olarak as filterfiltre,
26
93559
2618
Biri filtre görevinde,
01:48
the other mainlyağırlıklı olarak as barrierbariyer,
27
96201
1764
diğeri ise bariyer görevinde
01:49
and yethenüz it's the sameaynı skincilt:
no partsparçalar, no assembliesderlemeler.
28
97989
4268
olduğu halde aynı deridir; parçaları
ve montaj noktaları yoktur.
01:54
It's a systemsistem that graduallykademeli olarak
variesdeğişir its functionalityişlevselliği
29
102281
3365
Derimiz, elastikliğini ayarlayarak
fonksiyonunu
01:57
by varyingdeğişen elasticityelastikiyet.
30
105670
1681
değiştiren bir sistemdir.
01:59
So here this is a splitBölünmüş screenekran
to representtemsil etmek my splitBölünmüş worldDünya viewgörünüm,
31
107835
3942
İşte arkamdaki iki ekran, benim
çifte Dünya görüşümü, bugün çalışan
02:03
the splitBölünmüş personalitykişilik of everyher designertasarımcı
and architectmimar operatingişletme todaybugün
32
111801
4404
her tasarımcı ve mimarın bölünmüş
kişiliğini,
02:08
betweenarasında the chiselkeski and the genegen,
33
116229
2319
gen ve keski arasındaki farkı,
02:10
betweenarasında machinemakine and organismorganizma,
betweenarasında assemblymontaj and growthbüyüme,
34
118572
4838
makine ve organizma farkını,
montaj ve gelişim farkını yani
Henry Ford ve Charles Darwin
arasındaki farkı anlatıyor.
02:15
betweenarasında HenryHenry FordFord and CharlesCharles DarwinDarwin.
35
123434
2538
02:18
These two worldviewsdünya görüşleri,
my left brainbeyin and right brainbeyin,
36
126734
3002
Bu iki bakış açısı, bir nevi benim sağ
beynim ve sol beynim,
02:21
analysisanaliz and synthesissentez, will playoyun out
on the two screensekranlar behindarkasında me.
37
129760
6645
analiz ve sentez arkamdaki iki
ekrana yansıyor olacak.
02:29
My work, at its simplestEn basit levelseviye,
38
137754
2446
Benim yaptığım, en basit anlamda
02:32
is about unitingbirleştirici these two worldviewsdünya görüşleri,
39
140224
2735
bu iki görüşü birleştirmek
02:34
movinghareketli away from assemblymontaj
40
142983
2214
ve montaj, üretim kavramından uzaklaşarak
02:37
and closeryakın into growthbüyüme.
41
145221
3038
gelişim konseptine yakınlaşmak.
02:41
You're probablymuhtemelen askingsormak yourselveskendiniz:
42
149099
2112
Kendinize "Neden şu an ?" diye
02:43
Why now?
43
151235
1150
soruyor olabilirsiniz.
02:44
Why was this not possiblemümkün 10
or even fivebeş yearsyıl agoönce?
44
152766
3781
Bu neden 10 ya da hatta 5 yıl önce
mümkün değildi?
02:50
We livecanlı in a very specialözel time in historytarih,
45
158451
2128
Biz tarihte çok özel
ve nadir bir zamanda,
02:52
a rarenadir time,
46
160603
2072
02:54
a time when the confluenceizdiham of fourdört fieldsalanlar
is givingvererek designerstasarımcılar accesserişim to toolsaraçlar
47
162699
4579
yani 4 dalın birleşiminin tasarımcılara
şu ana kadar eşi benzeri olmayan
imkanlara ulaşım
sağladığı bir çağda yaşıyoruz.
02:59
we'vebiz ettik never had accesserişim to before.
48
167302
2250
03:02
These fieldsalanlar are computationalbilişimsel designdizayn,
49
170205
2864
Bu alanlar; bize basit kodlar ile
kompleks oluşumlar
03:05
allowingizin us to designdizayn
complexkarmaşık formsformlar with simplebasit codekod;
50
173093
5008
yaratmamıza izin veren bilgisayarlarla
dijital tasarım,
03:10
additivekatkı manufacturingimalat,
lettingicar us produceüretmek partsparçalar
51
178125
4034
bize yontmak yerine madde ekleyerek
üretim yapmamıza izin veren
03:14
by addingekleme materialmalzeme
ratherdaha doğrusu than carvingoyma it out;
52
182183
3626
3 boyutlu basım teknolojisi,
03:17
materialsmalzemeler engineeringmühendislik, whichhangi letsHaydi us
designdizayn the behaviordavranış of materialsmalzemeler
53
185833
3444
materyallerin davranışını yüksek
çözünürlükte tasarlamamıza
03:21
in highyüksek resolutionçözüm;
54
189301
1717
izin veren materyal mühendisliği
03:23
and syntheticsentetik biologyBiyoloji,
55
191042
1857
ve DNA kodlarını değiştirerek
yeni
03:24
enablingetkinleştirme us to designdizayn newyeni biologicalbiyolojik
functionalityişlevselliği by editingkurgu DNADNA.
56
192923
4076
biyolojik fonksiyonlar geliştirmemizi
sağlayan sentetik biyolojiden oluşuyor.
03:29
And at the intersectionkesişim
of these fourdört fieldsalanlar,
57
197491
2240
Ve işte bu 4 alanın kesiştiği
noktada ben ve
03:31
my teamtakım and I createyaratmak.
58
199755
1713
takımım üretiyoruz
ve yaratıyoruz.
03:33
Please meetkarşılamak the mindszihinler and handseller
59
201492
2405
Lütfen öğrencilerimin, akılları
ve elleri
03:35
of my studentsöğrencilerin.
60
203921
1396
ile tanışın.
03:39
We designdizayn objectsnesneleri and productsÜrünler
and structuresyapıları and toolsaraçlar acrosskarşısında scalesterazi,
61
207772
5661
Biz büyükten küçüğe, her ölçekte
nesneler, ürünler ve yapılar tasarlıyoruz.
03:45
from the large-scalebüyük ölçekli,
62
213457
1771
Mesela 24 metre çapa ulaşabilen
03:47
like this roboticrobotik armkol
with an 80-foot-ayak diameterçap reachulaşmak
63
215252
3516
motor araç temelli ve ileride
bina "basabilecek"
03:50
with a vehiculararaç basebaz that will
one day soonyakında printbaskı entiretüm buildingsbinalar,
64
218792
4134
bu robotik koldan, genetik mühendisliği
ile üretilmiş karanlıkta
03:54
to nanoscaleNano graphicsgrafik madeyapılmış entirelyBaştan sona
of geneticallygenetik olarak engineeredmühendislik microorganismsmikroorganizmalar
65
222950
4087
parlayan mikroorganizmalardan
oluşan nanoölçekdeki bu grafiğe
03:59
that glowkızdırma in the darkkaranlık.
66
227061
1380
kadar her şeyi tasarlıyoruz.
04:01
Here we'vebiz ettik reimaginedReimagined the mashrabiyamashrabiya,
67
229261
2184
Bu kez antik Arap mimarisinin
temeli olan
04:03
an archetypeprototip of ancienteski
ArabicArapça architecturemimari,
68
231469
3373
müşrefiyeyi kendimizce ele aldık
ve alınan ısının ve ışığın
04:06
and createdoluşturulan a screenekran where
everyher apertureaçıklık is uniquelybenzersiz sizedboy
69
234866
3564
formunu şekillendirebilecek özellikte
deliklere sahip
04:10
to shapeşekil the formform of lightışık and heatsıcaklık
movinghareketli throughvasitasiyla it.
70
238454
3586
olan bir ekran yarattık.
04:14
In our nextSonraki projectproje,
71
242999
1716
Bir sonraki projemiz için
04:16
we explorekeşfetmek the possibilityolasılık
of creatingoluşturma a capepelerin and skirtetek --
72
244739
3210
(Iris van Herpen ile Paris'de bir defile
için)
04:19
this was for a ParisParis fashionmoda showgöstermek
with IrisIris vankamyonet HerpenHerpen --
73
247973
3190
tıpkı ikinci bir deri gibi, tek parçadan
oluşan ve dış hatları sert
04:23
like a secondikinci skincilt
that are madeyapılmış of a singletek partBölüm,
74
251187
2788
fakat beli esnek olan bir
04:25
stiffkatı at the contourskontür,
flexibleesnek around the waistbel.
75
253999
3050
pelerin ve elbise tasarlama
fikrini tartışıyoruz.
04:29
TogetherBirlikte with my long-termuzun vadeli
3D printingbaskı collaboratorişbirlikçi StratasysStratasys,
76
257589
4200
Uzun zamandır 3 boyutlu basım
iş ortağım olan Stratasys
04:33
we 3D-printedD-basılmamış this capepelerin and skirtetek
with no seamsdikişleri betweenarasında the cellshücreler,
77
261813
5007
ile hücreleri arasında boşluk
olmayan bu pelerin ve eteği bastık.
04:38
and I'll showgöstermek more objectsnesneleri like it.
78
266844
1996
Benzer başka
örnekler de göstereceğim.
04:41
This helmetkask combinesbirleştirir
stiffkatı and softyumuşak materialsmalzemeler
79
269452
3413
Mesela bu kask, 20 mikronluk
bir çözünürlükte sert ve
04:44
in 20-micron-mikrop resolutionçözüm.
80
272889
3112
yumuşak materyallerin
birleşiminden oluşuyor.
04:48
This is the resolutionçözüm of a humaninsan hairsaç.
81
276025
2388
Bu insan saçının çözünürlülüğü
ile aynı.
04:50
It's alsoAyrıca the resolutionçözüm of a CTCT scannertarayıcı.
82
278437
2586
Aynı anda bir tomografi cihazı
ile de aynı.
04:53
That designerstasarımcılar have accesserişim
83
281531
1541
Tasarımcıların bu
kadar detaylı
04:55
to suchböyle high-resolutionyüksek çözünürlük
analyticanalitik and syntheticsentetik toolsaraçlar,
84
283096
4398
bir seviyede analitik ve sentetik
araçlara sahip olmaları
04:59
enablessağlayan to designdizayn productsÜrünler that fituygun
not only the shapeşekil of our bodiesbedenler,
85
287518
4562
sadece vücudumuzun şekline
değil fakat fizyolojik
05:04
but alsoAyrıca the physiologicalfizyolojik
makeupmakyaj of our tissuesdokular.
86
292104
3508
dokumuza da uygun ürünler
tasarlama imkanı sağlıyor.
05:08
NextSonraki, we designedtasarlanmış an acousticakustik chairsandalye,
87
296445
2008
Daha sonra hem sesi emebilecek,
05:10
a chairsandalye that would be at oncebir Zamanlar
structuralyapısal, comfortablerahat
88
298477
3212
hem rahat, hem de sağlam bir
05:13
and would alsoAyrıca absorbemmek soundses.
89
301713
2324
akustik koltuk tasarladık.
05:16
ProfessorProfesör CarterCarter, my collaboratorişbirlikçi, and I
turneddönük to naturedoğa for inspirationilham,
90
304529
4446
Ortağım Profesör Carter ve ben,
ilham için doğaya döndük
05:20
and by designingtasarım this irregulardüzensiz
surfaceyüzey patternmodel,
91
308999
2685
ve gördüğünüz bu sıradışı doku
yüzeyi ile sesi daha iyi
05:23
it becomesolur sound-absorbentses emici.
92
311708
2371
emmesini sağladık.
05:26
We printedbasılı its surfaceyüzey
out of 44 differentfarklı propertiesözellikleri,
93
314659
3900
Yüzeyini 44 farklı özellikten oluşan
05:30
varyingdeğişen in rigiditysertlik, opacityOpaklık and colorrenk,
94
318583
3393
ve sertliği, şeffaflığı ve rengi
baskı uyguladığı
05:34
correspondinguyan to pressurebasınç pointsmakas
on the humaninsan bodyvücut.
95
322000
3999
vücut kısmına
göre değişen materyallerden bastık.
05:38
Its surfaceyüzey, as in naturedoğa,
variesdeğişir its functionalityişlevselliği
96
326023
3992
Doğada olduğu gibi yüzeyi,
fonksiyonunu
05:42
not by addingekleme anotherbir diğeri materialmalzeme
or anotherbir diğeri assemblymontaj,
97
330039
3627
başka bir parça ekleyerek değil
fakat hassasca materyalinin
05:45
but by continuouslydevamlı olarak and delicatelyince
varyingdeğişen materialmalzeme propertyözellik.
98
333690
4719
yapısını sürekli değiştirerek ayarlıyor.
05:52
But is naturedoğa idealideal?
99
340496
1817
Peki doğa ideal mi ?
05:56
Are there no partsparçalar in naturedoğa?
100
344146
2142
Doğal yaşamda hiç parça yok mu ?
06:01
I wasn'tdeğildi raisedkalkık
in a religiousdini JewishYahudi home,
101
349185
3271
Ben dindar bir Musevi
aile tarafından yetiştirilmedim
06:04
but when I was younggenç,
102
352480
1156
ama küçükken babaannem
06:05
my grandmotherbüyükanne used to tell me
storieshikayeleri from the Hebrewİbranice Bibleİncil,
103
353660
3397
bana Tevrat'tan hikayeler okurdu.
Bunlardan biri hala aklımdadır
06:09
and one of them stucksıkışmış with me and camegeldi
to definetanımlamak much of what I carebakım about.
104
357081
4005
ve önemsediğim şeylerin çoğunu anlamama,
tanımlamama yardımcı olmuştur.
06:13
As she recountsanlatıyor:
105
361110
2008
Hatırladığı üzere: "Yaratılışın üçüncü
06:15
"On the thirdüçüncü day of CreationOluşturma,
God commandskomutları the EarthDünya
106
363142
2943
gününde Tanrı Dünya'ya meyve veren bir
06:18
to growbüyümek a fruit-bearingmeyve taşıyan fruitmeyve treeağaç."
107
366109
2516
meyve ağacı yetiştirmesi emrini verir."
06:20
For this first fruitmeyve treeağaç,
there was to be no differentiationfarklılaşma
108
368649
3227
Bu ilk ağaç için, ağacın gövdesi, dalları
yaprakları
06:23
betweenarasında trunkgövde, branchesdalları,
leavesyapraklar and fruitmeyve.
109
371900
4370
ve meyveleri arasında fark
olmamalıydı.
06:28
The wholebütün treeağaç was a fruitmeyve.
110
376294
2149
Bütün ağaç, meyvenin kendisiydi.
06:32
InsteadBunun yerine, the landarazi grewbüyüdü treesağaçlar
that have barkbağırmak and stemssapları and flowersÇiçekler.
111
380229
5219
Fakat topraktan, gövdeleri, meyveleri
kökleri ve dalları olan ağaçlar çıktı.
06:38
The landarazi createdoluşturulan a worldDünya madeyapılmış of partsparçalar.
112
386337
3373
Toprak parçalardan oluşan
bir Dünya yaratmıştı.
06:42
I oftensık sık asksormak myselfkendim,
113
390514
1858
Sıkça kendime soruyorum,
06:44
"What would designdizayn be like
if objectsnesneleri were madeyapılmış of a singletek partBölüm?
114
392396
4293
"Tasarım, objeler tek bir parçadan
yapılsaydı ne olurdu?"
06:49
Would we returndönüş to a better
statebelirtmek, bildirmek of creationoluşturma?"
115
397412
3437
"Daha iyi bir yaratılış sürecine
sahip olur muyduk?"
06:54
So we lookedbaktı for that biblicalİncil'deki materialmalzeme,
116
402999
1955
İşte bu yüzden bu kutsal ağacı,
06:56
that fruit-bearingmeyve taşıyan fruitmeyve treeağaç
kindtür of materialmalzeme, and we foundbulunan it.
117
404978
4653
meyve veren meyve ağacı tarzındaki
materyali aradık ve bulduk.
07:03
The second-mostikinci en abundantbol biopolymerbiyopolimer
on the planetgezegen is calleddenilen chitinkitin,
118
411494
3756
Gezegenimizdeki en yaygın ikinci
biopolimerin adı Chitin
07:07
and some 100 millionmilyon tonston of it
are producedüretilmiş everyher yearyıl
119
415274
3701
ve 100 tona yakın bir miktarı
her yıl karides, yengeç,
07:10
by organismsorganizmalar suchböyle as shrimpskarides,
crabsYengeçler, scorpionsakrepler and butterfliesKelebekler.
120
418999
3856
akrep ve kelebek gibi
canlılar tarafından üretiliyor.
07:15
We thought if we could tunenağme
its propertiesözellikleri,
121
423259
2716
Biz maddenin özellikleri ile
oynayarak
07:17
we could generateüretmek structuresyapıları
that are multifunctionalçok fonksiyonlu
122
425999
2628
çok fonksiyonlu fakat tek parçadan oluşan
07:20
out of a singletek partBölüm.
123
428651
1560
yapılar oluşturabileceğimizi düşündük.
07:22
So that's what we did.
124
430235
1744
Ve bunu yaptık.
07:24
We calleddenilen LegalYasal SeafoodDeniz ürünleri --
125
432999
1993
Legal Seafood'u aradık
07:27
(LaughterKahkaha)
126
435016
1036
(Kahkaha)
07:28
we ordereddüzenli a bunchDemet of shrimpkarides shellskabuklar,
127
436076
2857
bir sürü karides kabuğu
sipariş ettik,
07:30
we grindedöğütülmüş them
and we producedüretilmiş chitosankitosan pasteyapıştırmak.
128
438957
3070
onları öğüttük ve
Chitosan macunu ürettik.
07:34
By varyingdeğişen chemicalkimyasal concentrationskonsantrasyonları,
129
442583
1964
Kimyasal yoğunluklarını
farklılaştırarak
07:36
we were ableyapabilmek to achievebaşarmak
a widegeniş arraydizi of propertiesözellikleri --
130
444571
3294
değişik özellikler elde
etmeyi başardık.
07:39
from darkkaranlık, stiffkatı and opaqueopak,
131
447889
1777
Koyudan, serte, sertden
hafife ve
07:41
to lightışık, softyumuşak and transparentşeffaf.
132
449690
2316
hafifden şeffafa
değişik özellikler yarattık.
07:44
In ordersipariş to printbaskı the structuresyapıları
in largegeniş scaleölçek,
133
452689
2940
Büyük ölçekde yapıları üretmek
için robot tarafından
07:47
we builtinşa edilmiş a roboticallyrobotla controlledkontrollü
extrusionsıkma systemsistem with multipleçoklu nozzlespüskürtme uçlarını.
134
455653
4427
kontrol edilen ve bir çok uca sahip olan
bir baskı sistemi hazırladık.
07:52
The robotrobot would varyfarklılık göstermek
materialmalzeme propertiesözellikleri on the flyuçmak
135
460390
3158
Robot materyalin özelliklerini
rastgele değiştirerek, tek bir
07:55
and createyaratmak these 12-foot-long-ayak-uzun structuresyapıları
madeyapılmış of a singletek materialmalzeme,
136
463572
5103
materyalden, yüzde yüz
08:00
100 percentyüzde recyclablegeri dönüşümlü.
137
468699
2742
geri dönüştürülebilir
3.6 metrelik yapılar yarattı.
08:03
When the partsparçalar are readyhazır,
they're left to drykuru
138
471465
2674
Parçalar hazır olduklarında,
doğal bir şekilde
08:06
and find a formform naturallydoğal olarak
uponüzerine contacttemas with airhava.
139
474163
3579
hava teması ile kurutulmaya ve doğal
formlarını oluşturmaya bırakıldılar.
08:10
So why are we still
designingtasarım with plasticsplastik maddeler?
140
478313
3929
Peki neden hala plastik
ile tasarımlar üretiyoruz ?
08:15
The airhava bubbleskabarcıklar that were a byproductyan ürünü
of the printingbaskı processsüreç
141
483999
3463
Dün öğrendiğimiz üzere bu baloncuklar
08:19
were used to containiçermek
photosyntheticfotosentetik microorganismsmikroorganizmalar
142
487486
2876
üretim sürecinin bir yan
ürünü olarak, 3.5 milyar yıl
08:22
that first appearedortaya çıktı on our planetgezegen
3.5 billionmilyar yearyıl agoönce,
143
490386
2873
önce gezegenimizde oluşan
fotosentetik mikroorganizmalar
08:25
as we learnedbilgili yesterdaydün.
144
493283
1562
yüzünden oluşmuşlar.
08:27
TogetherBirlikte with our collaboratorsortak çalışanlar
at HarvardHarvard and MITMIT,
145
495999
2587
Harvard ve MIT'deki ortaklarımız ile
beraber yapıya
08:30
we embeddedgömülü bacteriabakteriler
that were geneticallygenetik olarak engineeredmühendislik
146
498610
2753
genetiği değiştirilmiş, atmosferden
karbon emmeye
08:33
to rapidlyhızla captureele geçirmek carbonkarbon
from the atmosphereatmosfer
147
501387
3142
ve bunu şekere dönüştürmeye
programlanmış bakteriler
08:36
and convertdönüştürmek it into sugarşeker.
148
504553
2007
enjekte ettik.
08:39
For the first time,
149
507449
1787
İlk kez, akıcı bir şekilde
08:41
we were ableyapabilmek to generateüretmek structuresyapıları
that would seamlesslysorunsuz transitiongeçiş
150
509260
3966
kolonsal bir yapıdan
ağsal bir yapıya ve
08:45
from beamışın to mesh,
151
513250
3334
daha büyük bir ölçekte
08:48
and if scaledpullu even largerdaha büyük, to windowspencereler.
152
516608
2395
pencereye bile dönüşebilecek
bir yapı ürettik.
08:52
A fruit-bearingmeyve taşıyan fruitmeyve treeağaç.
153
520019
1556
Meyve veren bir
meyve ağacı yani.
08:54
WorkingÇalışma with an ancienteski materialmalzeme,
154
522626
2686
Gezegenimizdeki en ilkel ve eski bir
materyal,
08:57
one of the first lifeformsyaşam formlarının on the planetgezegen,
155
525336
2639
bolca su
ve birazcik sentetik biyoloji ile
08:59
plentybol of waterSu and a little bitbit
of syntheticsentetik biologyBiyoloji,
156
527999
3976
karides kabuklarından oluşan bir
09:03
we were ableyapabilmek to transformdönüştürmek a structureyapı
madeyapılmış of shrimpkarides shellskabuklar
157
531999
3507
yapıyı, bir nevi ağaç gibi
09:07
into an architecturemimari
that behavesdavranır like a treeağaç.
158
535530
3567
görev gören mimari bir yapıya
çevirmeyi başardık.
09:11
And here'sburada the besten iyi partBölüm:
159
539724
2301
En iyi kısmı ise şu;
09:14
for objectsnesneleri designedtasarlanmış to biodegradeayrışamadığından,
160
542049
1947
doğada çözünebilir objeleri
09:16
put them in the seadeniz,
and they will nourishbesler marineDeniz life;
161
544020
2911
denize atın ve denizdeki yaşamı
beslerler;
09:19
placeyer them in soiltoprak,
and they will help growbüyümek a treeağaç.
162
547740
3826
toprağa gömün, ağaçların
büyümesine yardımcı olurlar.
09:24
The settingayar for our nextSonraki explorationkeşif
usingkullanma the sameaynı designdizayn principlesprensipler
163
552415
4017
Aynı tasarım prensipleri ile atıldığımız
bir sonraki projenin
09:28
was the solargüneş systemsistem.
164
556456
1721
mekanı ise solar sistemdi.
09:30
We lookedbaktı for the possibilityolasılık
of creatingoluşturma life-sustainingyaşam sürdürülmesi clothingGiyim
165
558693
4282
Gezegenler arası seyahatlerde
sürdürülebilir yaşamı
09:34
for interplanetarygezegenler arası voyagesseferler.
166
562999
2168
destekleyebilecek
kıyafetler yaratmaya çalıştık.
09:38
To do that, we neededgerekli to containiçermek bacteriabakteriler
and be ableyapabilmek to controlkontrol theironların flowakış.
167
566707
5038
Bunu başarmak için bakterileri
hem hapsetmeye hem de akışlarını kontrol
09:43
So like the periodicperiyodik tabletablo, we camegeldi up
with our ownkendi tabletablo of the elementselementler:
168
571769
4560
edebilmeye ihtiyacımız vardı. Tıpkı
periyodik tabloda olduğu gibi biz de
09:48
newyeni lifeformsyaşam formlarının that
were computationallyhesaplama açısından grownyetişkin,
169
576353
3389
kendi element tablomuzu yarattık;
bilgisayarlarla türetilmiş,
09:51
additivelyadditively manufacturedimal
170
579766
2041
3 boyutlu basıcılarla basılmış
ve biyolojik
09:53
and biologicallybiyolojik olarak augmentedartar.
171
581831
2448
olarak birleştirilmiş
yeni yaşam formları ürettik.
09:58
I like to think of syntheticsentetik biologyBiyoloji
as liquidsıvı alchemysimya,
172
586096
3525
Ben sentetik biyolojiyi sıvı simyaya
benzetmeyi seviyorum.
10:01
only insteadyerine of transmutingtransmuting
preciousdeğerli metalsmadenler,
173
589645
2739
Fakat biz değerli metallarin formunu
değiştirmektense
10:04
you're synthesizingsentez newyeni biologicalbiyolojik
functionalityişlevselliği insideiçeride very smallküçük channelskanallar.
174
592408
3739
çok küçük ölçeklerde yeni
biyolojik fonksiyonlar sentezliyoruz.
10:08
It's calleddenilen microfluidicshavacilik.
175
596171
2348
İşte bunun adı microfluidics.
10:11
We 3D-printedD-basılmamış our ownkendi channelskanallar
in ordersipariş to controlkontrol the flowakış
176
599067
4175
Bahsettiğimiz sıvı bakteriyel örneklerin
akışını kontrol edebilmek için
10:15
of these liquidsıvı bacterialbakteri cultureskültürler.
177
603266
2364
3 boyutlu olarak kendi kanallarımızı
bastık.
10:19
In our first pieceparça of clothingGiyim,
we combinedkombine two microorganismsmikroorganizmalar.
178
607432
4001
İlk kıyafetimizde iki
mikroorganizmayı birleştirdik.
10:23
The first is cyanobacteriaSiyanobakteriler.
179
611457
1911
İlkinin adı cyanobakteri.
10:25
It liveshayatları in our oceansokyanuslar
and in freshwatertatlı su pondsHavuzlar.
180
613392
2976
Cyanobakteri okyanuslarda,
taze su kaynaklarımızda mevcuttur.
10:28
And the secondikinci, E. colicoli, the bacteriumbakteri
that inhabitsyaşıyor the humaninsan gutbağırsak.
181
616392
3923
İkincisi, E.Koli ise
sindirim sistemimizde bulunur.
10:32
One convertsdönüştürür lightışık into sugarşeker,
the other consumestüketir that sugarşeker
182
620862
3573
Biri ışığı şekere dönüştürür,
diğeri ise bu şekeri
10:36
and producesüretir biofuelsbiyoyakıt
usefulişe yarar for the builtinşa edilmiş environmentçevre.
183
624459
3349
tüketerek çevremize fayda sağlayabilecek
biyo-yakıtlar üretir.
10:39
Now, these two microorganismsmikroorganizmalar
never interactetkileşim in naturedoğa.
184
627832
4487
Öyle ki bu iki mikroorganizma
doğal ortamda hiç etkileşime girmezler.
10:44
In factgerçek, they never metmet eachher other.
185
632343
1858
Hatta daha önce hiç tanışmamıştırlar.
10:46
They'veOnlar ettik been here,
engineeredmühendislik for the first time,
186
634225
3179
Kıyafetimiz içerisinde ilk kez
tanışmak üzere
10:49
to have a relationshipilişki
insideiçeride a pieceparça of clothingGiyim.
187
637428
3356
ilk kez burada üretilmiştirler.
10:53
Think of it as evolutionevrim
not by naturaldoğal selectionseçim,
188
641340
3635
Bunu, doğal seçim sürecinde
oluşan değil fakat tasarım tarafından
10:56
but evolutionevrim by designdizayn.
189
644999
1818
oluşturulan bir
evrim gibi düşünün.
10:59
In ordersipariş to containiçermek these relationshipsilişkiler,
190
647515
2199
İkisinin ilişkisini yürütebilmek
için sindirim
11:01
we'vebiz ettik createdoluşturulan a singletek channelkanal
that resemblesbenzer, the digestivesindirim tractsistem,
191
649738
4105
sistemimizi andıran, bakterilerin akmasına
ve yol boyunca değişik fonksiyonlar
11:05
that will help flowakış these bacteriabakteriler
and alterALTER theironların functionfonksiyon alonguzun bir the way.
192
653867
4502
edinmelerini sağlayacak tek bir
kanal geliştirdik.
11:10
We then startedbaşladı growingbüyüyen
these channelskanallar on the humaninsan bodyvücut,
193
658822
3629
Daha sonra bu kanalları
insan vücudunda, materyal özelliklerini
11:14
varyingdeğişen materialmalzeme propertiesözellikleri
accordinggöre to the desiredistenen functionalityişlevselliği.
194
662475
3329
istediğimiz fonksiyonları doğuracak
şekilde geliştirmeye başladık.
11:17
Where we wanted more photosynthesisfotosentez,
we would designdizayn more transparentşeffaf channelskanallar.
195
665828
4530
Daha çok fotosentez sağlamak istediğimizde
daha şeffaf kanallar yaptık.
11:23
This wearabletakılabilir digestivesindirim systemsistem,
when it's stretchedgergin endson to endson,
196
671101
5104
Uçtan uça serildiğinde bu
giyilebilir sindirim
11:28
spansaçıklıklı 60 metersmetre.
197
676229
2064
sistemi 60 metre uzunluğuna
ulaşıyor.
11:30
This is halfyarım the lengthuzunluk
of a footballFutbol fieldalan,
198
678317
2658
Yani bir futbol sahasının
yarısı
11:32
and 10 timeszamanlar as long
as our smallküçük intestinesbağırsak.
199
680999
3349
ya da küçük bağırsaklarımızın
10 katı uzunluğunda.
11:37
And here it is for the first time
unveiledaçıkladı at TEDTED --
200
685612
2708
Ve şimdi ilk kez, TED'de karşınızda
bir giysi içerisinde
11:40
our first photosyntheticfotosentetik wearabletakılabilir,
201
688344
2103
yaşam ile parlayan
sıvı kanalları
11:42
liquidsıvı channelskanallar glowingparlayan with life
insideiçeride a wearabletakılabilir clothingGiyim.
202
690471
3620
ile ilk fotosentetik
giyilebilir kıyafetimiz.
11:46
(ApplauseAlkış)
203
694694
1128
(Alkış)
11:47
Thank you.
204
695846
3049
Teşekkür ederim.
Mary Shelley: "Tasarımdan yoksun, yarısı
baştan savma yapılmış yaratıklarız." demişti.
11:51
MaryMary ShelleyShelley said, "We are unfashionedunfashioned
creaturesyaratıklar, but only halfyarım madeyapılmış up."
205
699871
3976
11:55
What if designdizayn could providesağlamak
that other halfyarım?
206
703871
3881
Diğer yarıyı tasarım sağlasa
neler olabilir?
11:59
What if we could createyaratmak structuresyapıları
that would augmentçoğaltmak livingyaşam mattermadde?
207
707776
4807
Yaşayan dokularla birleşen yapılar
üretebilsek neler olur?
12:06
What if we could createyaratmak
personalkişisel microbiomesmicrobiomes
208
714035
3433
Derimizi tarayıp, hasar görmüş dokuları
onarabilecek ve vücudumuzun
12:09
that would scantaramak our skinsSkins,
repaironarım damagedhasarlı tissuedoku
209
717492
3875
kullanım ömrünün sürdürebilirliğini
arttıracak kişisel mikrobiyomlar
12:13
and sustainsürdürmek our bodiesbedenler?
210
721391
1729
yaratabilsek neler olurdu?
12:16
Think of this as a formform of editeddüzenlendi biologyBiyoloji.
211
724062
2913
Bunu, gözden geçirilmiş yeni
bir biyoloji formu gibi düşünün.
12:18
This entiretüm collectionToplamak, WanderersWanderers,
that was namedadlı after planetsgezegenler,
212
726999
3976
Gezegenlerden esinlerek Wanderer
adını verdiğimiz bu koleksiyon
12:22
was not to me really about fashionmoda perbaşına sese,
213
730999
2658
aslında bana göre tam anlamı ile
moda hakkında değildi.
12:25
but it providedsağlanan an opportunityfırsat
to speculatespekülasyon yapmak about the futuregelecek
214
733681
3359
Benim için bu koleksiyon, ırkımızın
Dünyamızda ve
12:29
of our raceyarış on our planetgezegen and beyondötesinde,
215
737064
2622
başka gezegenlerdeki
geleceği hakkında tahmin yürütme,
12:31
to combinebirleştirmek scientificilmi insightIçgörü
with lots of mysterygizem
216
739710
3731
bilimsel mantığı bolca gizem
ile birleştirme
12:35
and to movehareket away
from the ageyaş of the machinemakine
217
743465
3321
ve makina çağından uzaklaşıp
12:38
to a newyeni ageyaş of symbiosisSymbiosis
betweenarasında our bodiesbedenler,
218
746810
3476
vücutlarımız, içimizdeki mikroorganizmalar,
ürettiğimiz ürünler
12:42
the microorganismsmikroorganizmalar that we inhabityaşamak,
219
750310
2439
ve hatta binalarımız
arasında yeni simbiyotik
12:44
our productsÜrünler and even our buildingsbinalar.
220
752773
1928
bir çağa
adım atma olanağı sağlıyor.
12:46
I call this materialmalzeme ecologyekoloji.
221
754725
2842
Ben bu kavrama materyal ekoloji
diyorum.
12:49
To do this, we always need
to returndönüş back to naturedoğa.
222
757591
4577
Bunu yapabilmek için sürekli
doğaya dönmemiz lazım.
12:54
By now, you know that a 3D printeryazıcı
printsbaskılar materialmalzeme in layerskatmanlar.
223
762999
3998
3 boyutlu basıcıların materyalleri
katman katman bastığını biliyorsunuz.
Aksine doğanın böyle
işlemediğini de biliyorsunuz.
12:59
You alsoAyrıca know that naturedoğa doesn't.
224
767759
1912
13:02
It growsbüyür. It addsekler with sophisticationyapmacıklık.
225
770182
3500
Büyüyor. Gittikçe karmaşıklaşıyor.
13:06
This silkwormipekböceği cocoonKoza, for exampleörnek,
226
774102
2564
Mesela ipek böceği kendine
13:08
createsyaratır a highlybüyük ölçüde
sophisticatedsofistike architecturemimari,
227
776690
3320
içinde metamorfoz geçireceği
oldukça karmaşık
13:12
a home insideiçeride whichhangi to metamorphisizemetamorphisize.
228
780034
2801
bir mimariye sahip olan
bir ev, koza yaratır.
13:14
No additivekatkı manufacturingimalat todaybugün getsalır even
closekapat to this levelseviye of sophisticationyapmacıklık.
229
782859
5652
Bugün 3D baskı ile üretilen hiç bir şey
bu yapının detayına yaklaşamaz bile.
13:20
It does so by combiningbirleştirme not two materialsmalzemeler,
230
788535
3072
İpek böceği bu yapıyı iki materyali değil
13:23
but two proteinsproteinler
in differentfarklı concentrationskonsantrasyonları.
231
791631
3309
fakat iki proteini değişik yoğunluklarda
birleştirerek üretir.
13:27
One actseylemler as the structureyapı,
the other is the gluetutkal, or the matrixmatris,
232
795487
3996
Biri yapıyı oluştururken diğeri
iplikleri birleştiren
13:31
holdingtutma those fiberselyaf togetherbirlikte.
233
799507
2421
tutkal görevini görür.
Ve bu değişik ölçeklerde
meydana gelir.
13:33
And this happensolur acrosskarşısında scalesterazi.
234
801952
1760
13:36
The silkwormipekböceği first attachesekler itselfkendisi
to the environmentçevre --
235
804717
2732
İpek böceği önce kendini bulunduğu
çevreye tutturur,
13:39
it createsyaratır a tensilegerilme structureyapı --
236
807473
2016
daha sonra gergin bir
yapı oluşturur
13:41
and it then startsbaşlar spinningdöndürme
a compressivebasınç cocoonKoza.
237
809513
3097
ve sıkışık kozasını örmeye
başlar.
13:44
TensionGerginlik and compressionsıkıştırma,
the two forcesgüçler of life,
238
812999
3531
Hayatın iki zıt gücü; sıkışma ve
gerilme
13:48
manifestedkendini gösteren in a singletek materialmalzeme.
239
816554
3054
böylece tek bir objede hayat
bulur.
13:53
In ordersipariş to better understandanlama
how this complexkarmaşık processsüreç worksEserleri,
240
821337
3211
Bu karmaşık süreci daha iyi
anlayabilmek için
13:56
we gluedyapıştırılmış a tinyminik earthtoprak magnetmıknatıs
241
824572
2187
ipek böceğinin başına, yani dikiş
makinesine
13:58
to the headkafa of a silkwormipekböceği,
to the spinneretspinneret.
242
826783
2999
nadir materyallerden oluşan bir
mıknatıs yapıştırdık.
14:01
We placedyerleştirilmiş it insideiçeride a boxkutu
with magneticmanyetik sensorssensörler,
243
829806
2948
Böceği daha sonra içinde manyetik
sensörler bulunan bir kutuya
14:04
and that allowedizin us to createyaratmak
this 3-dimensional-boyutlu pointpuan cloudbulut
244
832778
3087
yerleştirdik ve sonucunda noktalardan
oluşan, kozanın karmaşık
14:07
and visualizegörselleştirmek the complexkarmaşık architecturemimari
of the silkwormipekböceği cocoonKoza.
245
835889
4942
mimarisini görselleştirmemize
imkan veren 3 boyutlu bir yapı yarattık.
14:13
HoweverAncak, when we placedyerleştirilmiş
the silkwormipekböceği on a flatdüz patchyama,
246
841736
3654
Fakat ipekböceğini bir kutuya
değil de
14:17
not insideiçeride a boxkutu,
247
845414
1738
bir düzlüğe koyduğumuzda,
14:19
we realizedgerçekleştirilen it would spinçevirmek a flatdüz cocoonKoza
248
847176
3191
düz bir koza ördüğünü ve yine de
14:22
and it would still
healthilysağlıklı metamorphisizemetamorphisize.
249
850391
2977
sağlıklı bir şekilde metamorfoz
geçirebildiğini gördük.
14:25
So we startedbaşladı designingtasarım differentfarklı
environmentsortamları, differentfarklı scaffoldsİskele,
250
853781
3985
Bu yüzden değişik ortamlar ve
yapılar tasarlamaya başladık ve
14:29
and we discoveredkeşfedilen that
the shapeşekil, the compositionbileştirme, kompozisyon,
251
857790
2735
kozanın şeklinin, yapısının ve
özelliklerinin
14:32
the structureyapı of the cocoonKoza, was directlydirekt olarak
informedbilgili by the environmentçevre.
252
860549
3713
bulunduğu çevre ile direkt
bağlantısı olduğunu keşfettik.
14:36
SilkwormsSilkworms are oftensık sık boiledhaşlanmış to deathölüm
insideiçeride theironların cocoonsKoza,
253
864866
4353
Tekstil endüstrisinde
ipek elde edilirken
14:41
theironların silkipek unraveledsökülmüş and used
in the textileTekstil industrysanayi.
254
869243
3182
çoğu ipekböceği kozasında
sıcaktan kaynayarak ölür.
14:44
We realizedgerçekleştirilen that designingtasarım these templatesşablonları
allowedizin us to give shapeşekil to rawçiğ silkipek
255
872933
6459
Tasarımlarımız sayesinde saf
ipeğe tek bir kozayı
14:51
withoutolmadan boilingkaynamak a singletek cocoonKoza.
256
879416
3070
yakmadan bile şekil
verebildiğimizi farkettik.
14:54
(ApplauseAlkış)
257
882950
3243
(Alkış)
14:58
They would healthilysağlıklı metamorphisizemetamorphisize,
258
886217
2722
Sağlıklı bir şekilde metamorfoz
geçirirlerken
15:00
and we would be ableyapabilmek
to createyaratmak these things.
259
888963
2530
bu "şeyleri" oluşturma şansımız
oldu.
15:03
So we scaledpullu this processsüreç up
to architecturalmimari scaleölçek.
260
891517
3107
Sonra bu süreci mimari
bir ölçekte yapmaya karar verdik.
15:07
We had a robotrobot spinçevirmek
the templateşablon out of silkipek,
261
895170
3131
Yapının temelini bir robot
ördü
15:10
and we placedyerleştirilmiş it on our siteyer.
262
898325
1680
ve çalışma alanımıza
yerleştirdi.
15:12
We knewbiliyordum silkwormsSilkworms migratedgöç
towardkarşı darkerdaha koyu and coldersoğuk areasalanlar,
263
900489
4884
İpekböceklerinin daha soğuk ve
koyu alanlara yöneldiğini
15:17
so we used a sunGüneş pathyol diagramdiyagram
to revealortaya çıkartmak the distributiondağıtım
264
905397
3320
bildiğimiz için yapıdaki
ışık ve ısının dağılımını
15:20
of lightışık and heatsıcaklık on our structureyapı.
265
908741
2149
ölçmek için bir güneş
haritası kullandık.
15:23
We then createdoluşturulan holesdelikler, or aperturesdiyafram,
266
911692
2510
Daha sonra ısıyı ve ışığı
odaklayacak delikler
15:26
that would lockkilitlemek in the raysışınları
of lightışık and heatsıcaklık,
267
914226
3749
yaptık ve böylece
15:29
distributingdağıtma those silkwormsSilkworms
on the structureyapı.
268
917999
3715
ipek böceklerinin yapımızdaki
dağılımını ayarladık.
15:34
We were readyhazır to receiveteslim almak the caterpillarstırtıllar.
269
922777
2373
Artık tırtıllarımızı almaya
hazırdık.
15:37
We ordereddüzenli 6,500 silkwormsSilkworms
from an onlineinternet üzerinden silkipek farmÇiftlik.
270
925174
3719
İnternetteki bir ipek çiftliğinden
6500 ipek böceği sipariş ettik.
15:42
And after fourdört weekshaftalar of feedingbesleme,
they were readyhazır to spinçevirmek with us.
271
930031
3928
4 haftalık bir beslenme sürecinden
sonra bizimle örmeye hazırdılar.
15:45
We placedyerleştirilmiş them carefullydikkatlice
at the bottomalt rimRIM of the scaffoldİskele,
272
933983
3532
Onları dikkatlice iskelet yapının
alt kısmına bıraktık
15:49
and as they spinçevirmek they pupateYavruIar,
they matedostum, they layyatırmak eggsyumurta,
273
937539
4436
ve onlar ördükçe, çiftleştiler,
yumurtladılar ve hayat tekrardan
15:53
and life beginsbaşlar all over again --
just like us but much, much shorterdaha kısa.
274
941999
5105
başladı--tıpkı bizim
hayatlarımız gibi ama çok daha kısa.
16:00
BuckyBucky FullerFuller said that tensiongerginlik
is the great integritybütünlük,
275
948300
4745
Becky Fuller gerilimin en büyük
erdem olduğunu söylemişti,
16:05
and he was right.
276
953069
1623
ve o haklıydı.
16:06
As they spinçevirmek biologicalbiyolojik silkipek
over roboticallyrobotla spunbükülmüş silkipek,
277
954716
3722
Makine tarafından örülmüş ipeğe
onlar biyolojik ipek ördükçe
16:10
they give this entiretüm
pavilionPavilion its integritybütünlük.
278
958462
2664
çadırımıza gerçeklik ve
erdemini verdiler.
16:13
And over two to threeüç weekshaftalar,
279
961150
1850
2-3 hafta içinde
16:15
6,500 silkwormsSilkworms spinçevirmek 6,500 kilometerskilometre.
280
963024
4655
6,500 ipekböceği yaklaşık 6,500
kilometre uzunluğunda ipek örer.
16:19
In a curiousMeraklı symmetrySimetri, this is alsoAyrıca
the lengthuzunluk of the Silkİpek RoadYol.
281
967703
3673
İlginç bir şekilde bu İpek Yolunun da
uzunluğuna eşittir.
16:24
The mothsPervane, after they hatchkapağı,
produceüretmek 1.5 millionmilyon eggsyumurta.
282
972837
3855
Ve güveler kozalarından çıktıktan
sonra 1.5 milyon yumurta üretirler.
16:28
This could be used for 250
additionalek pavilionspavyonlar for the futuregelecek.
283
976716
4114
Bu ileride buna benzer 250 çadır
daha yapmaya yetecek bir miktar.
16:33
So here they are, the two worldviewsdünya görüşleri.
284
981639
3065
Ve işte, iki farklı bakış açısı.
16:36
One spinsspin silkipek out of a roboticrobotik armkol,
285
984728
3767
Biri robotik bir koldan
ipek örüyor,
16:40
the other fillsdolguları in the gapsboşluklar.
286
988519
2332
diğeri ise boşlukları dolduruyor.
16:44
If the finalnihai frontiersınır of designdizayn
is to breathenefes almak life into the productsÜrünler
287
992182
3781
Eğer tasarımın son noktası
ürünlerimize ve binalarımıza
16:47
and the buildingsbinalar around us,
288
995987
1794
hayat üflemek ise ve
16:49
to formform a two-material2-malzeme ecologyekoloji,
289
997805
2170
çift hammaddeli bir
ekoloji yaratmak ise
16:51
then designerstasarımcılar mustşart unitebirleştirmek
these two worldviewsdünya görüşleri.
290
999999
3604
tasarımcılar bu iki
dünya görüşünü birleştirmeliler.
16:55
WhichHangi bringsgetiriyor us back, of coursekurs,
to the beginningbaşlangıç.
291
1003627
3777
Bu bizi tabii ki, başa döndürüyor.
17:00
Here'sİşte to a newyeni ageyaş of designdizayn,
a newyeni ageyaş of creationoluşturma,
292
1008121
3603
Bizi tasarım bazlı bir doğadan,
doğa bazlı bir tasarıma geçirecek
17:03
that takes us from
a nature-inspireddoğa ilham designdizayn
293
1011748
3348
ve ilk kez bizden doğa anaya
annelik yapmamızı talep eden
17:07
to a design-inspiredtasarım ilham naturedoğa,
294
1015120
2855
yeni bir tasarım çağına
17:09
and that demandstalepler of us for the first time
295
1017999
3976
ve yeni bir yaratıcı anlayışa
17:13
that we motheranne naturedoğa.
296
1021999
4143
herkesi davet ediyorum.
17:18
Thank you.
297
1026793
1034
Teşekkür ederim.
17:19
(ApplauseAlkış)
298
1027851
6996
(Alkış)
17:26
Thank you very much. Thank you.
299
1034871
2104
Çok teşekkür ederim. Teşekkürler.
17:28
(ApplauseAlkış)
300
1036999
3000
(Alkış)
Translated by Kemal Ertas
Reviewed by Ramazan Şen

▲Back to top

ABOUT THE SPEAKER
Neri Oxman - Architect, designer
From the micro scale to the building scale, Neri Oxman imagines and creates structures and objects that are inspired, informed and engineered by, for and with nature.

Why you should listen

Neri Oxman creates designs that usher the next building revolution by constructing products that transcend parts and assemblies. Head of the Mediated Matter research group at the MIT Media Lab, an architect and designer, she leads the search for ways in which digital fabrication technologies interact with natural environments and the biological world. Oxman’s approach, termed "Material Ecology," spans biology, computation, materials and digital fabrication. Her works are included in permanent collections in museums worldwide including the MoMA, Centre Pompidou, the Boston MFA and the Smithsonian Institution.

More profile about the speaker
Neri Oxman | Speaker | TED.com