ABOUT THE SPEAKER
Yves Behar - Designer
Yves Behar has produced some of the new millennium's most coveted objects, like the Leaf lamp, the Jawbone headset, and the XO laptop for One Laptop per Child.

Why you should listen

Over the past decade, Yves Behar and his firm fuseproject have become the design group that companies turn to for a game-changing idea. Take the re-invention of the Bluetooth headset, for one; or the re-envigoration of the venerable but dowdy Birkenstock line; or Behar's LED-chic Leaf lamp for Herman Miller.

And yes, Behar and fuseproject are the people who put the green bunny ears on the XO laptop -- and are redesigning the next-gen XOXO laptop due in 2010. This quirky but deeply felt project encapsulates much of his recent work, fusing gotta-have-it design with a mission of social responsibility.

More profile about the speaker
Yves Behar | Speaker | TED.com
TED2008

Yves Behar: Designing objects that tell stories

Yves Behar'dan hikayeler anlatan eşyalar tasarlamak üzerine

Filmed:
1,270,877 views

Tasarımcı Yves Behar, yarattığı simge haline gelmiş bazı eşyalar hakkında konuşmak için yaratıcı köklerine iniyor (Yaprak lamba, Çene kemiği kulaklık). Sonra da, şu an üzerinde çalıştığı esprili, farklı, şık objelerden bahsediyor-- "100 $'lık dizüstü bilgisayar" da dahil.
- Designer
Yves Behar has produced some of the new millennium's most coveted objects, like the Leaf lamp, the Jawbone headset, and the XO laptop for One Laptop per Child. Full bio

Double-click the English transcript below to play the video.

00:12
BeingVarlık a childçocuk, and sortçeşit of crawlingemekleme around the houseev,
0
0
2000
Çocukluğumda evin içinde dolanırken,
00:14
I rememberhatırlamak these TurkishTürkçe carpetsHalı,
1
2000
2000
o Türk halılarını hatırlıyorum,
00:16
and there were these scenessahneler, these battlesavaş scenessahneler, these love scenessahneler.
2
4000
5000
ve de o sahneleri, savaş sahnelerini, aşk sahnelerini.
00:21
I mean, look, this animalhayvan is tryingçalışıyor to fightkavga back this spearmızrak
3
9000
5000
Yani, bakın. Bu hayvan, savaşçıdan gelen
00:26
from this soldierasker.
4
14000
1000
mızrakla mücadele etmeye çalışıyor.
00:27
And my momanne tookaldı these picturesresimler actuallyaslında, last weekhafta,
5
15000
3000
Ve annem bu fotoğrafları çekti, aslında daha geçen hafta,
00:30
of our carpetsHalı, and I rememberhatırlamak this to this day.
6
18000
3000
halılarımızın, ve bu zamana kadar bunu hatırlıyorum.
00:33
There was anotherbir diğeri objectnesne, this sortçeşit of toweringyükselen pieceparça of furnituremobilya
7
21000
4000
Bir de başka bir eşya vardı, bu bir çeşit kule gibi yükselen mobilya,
00:37
with creaturesyaratıklar and gargoylesgargoyles and nudityçıplaklık --
8
25000
2000
üzerinde de yaratıklar, canavarlar ve çıplaklık --
00:39
prettygüzel scarykorkutucu stuffşey, when you're a little kidçocuk.
9
27000
3000
küçük bir çocuk için oldukça korkutucu şeyler.
00:42
What I rememberhatırlamak todaybugün from this is that objectsnesneleri tell storieshikayeleri,
10
30000
4000
Bütün bunlardan bugün hatırımda kalan, eşyaların hikayeler anlattığıdır.
00:46
so storytellinghikaye anlatımı has been a really stronggüçlü influenceetki in my work.
11
34000
8000
Yani hikaye anlatımının benim çalışmalarımda gerçekten güçlü bir etkisi olmuştur.
00:54
And then there was anotherbir diğeri influenceetki.
12
42000
1000
Ve sonra başka bir esin kaynağı daha oldu.
00:55
I was a teenagergenç, and at 15 or 16, I guesstahmin like all teenagersgençler,
13
43000
3000
Gençliğimde, 15-16 yaşlarındayken, diğer bütün gençler gibi,
00:58
we want to just do what we love and what we believe in.
14
46000
3000
sadece neyi seviyorsak ve neye inanıyorsak, onu yapmak istiyorduk.
01:01
And so,
15
49000
3000
Ve böylece,
01:04
I fusederimiş togetherbirlikte the two things I lovedsevilen the mostçoğu,
16
52000
2000
en çok sevdiğim iki şeyi biraraya getirdim,
01:06
whichhangi was skiingkayak yapma and windsurfingRüzgar Sörfü.
17
54000
3000
kayak ve rüzgar sörfü.
01:09
Those are prettygüzel good escapeskaçar from the drabyeşili weatherhava in Switzerlandİsviçre.
18
57000
5000
Bunlar, İsviçre'deki kasvetli havadan kurtulmak için oldukça faydalı.
01:14
So, I createdoluşturulan this compilationderleme of the two:
19
62000
3000
Sonuçta, bu ikisinin birleşiminden bunu yarattım:
01:17
I tookaldı my skiskayaklar and I tookaldı a boardyazı tahtası and I put a mastmast footayak in there,
20
65000
4000
Kayaklarımı aldım ve bir tahta aldım ve oraya bir rüzgar sörfü direği yerleştirdim,
01:21
and some footayak strapsAskıları, and some metalmetal finse,
21
69000
3000
ve biraz ayak bantı ve biraz da metal palet,
01:25
and here I was, going really fasthızlı on frozendondurulmuş lakesGöller.
22
73000
3000
ve bu sayede donmuş göllerin üzerinde oldukça hızlı gidebiliyordum.
01:28
It was really a deathölüm traptuzak. I mean, it was incredibleinanılmaz,
23
76000
3000
Gerçekten ölüm tuzağıydı. Yani, inanılmazdı,
01:31
it workedişlenmiş incrediblyinanılmaz well, but it was really dangeroustehlikeli.
24
79000
3000
oldukça iyi çalıştı, fakat gerçekten tehlikeliydi.
01:34
And I realizedgerçekleştirilen then I had to go to designdizayn schoolokul.
25
82000
4000
Ve bu sayede anladım ki bir tasarım okuluna gitmem gerekiyordu.
01:38
(LaughterKahkaha)
26
86000
1000
(Gülüşmeler)
01:39
I mean, look at those graphicsgrafik there.
27
87000
2000
Yani, şu grafiklere bir bakın.
01:41
(LaughterKahkaha)
28
89000
3000
(Gülüşmeler)
01:44
So, I wentgitti to designdizayn schoolokul,
29
92000
4000
Böylece, tasarım okuluna gittim,
01:48
and it was the earlyerken '90s when I finishedbitmiş.
30
96000
5000
ve bitirdiğimde 90'ların başlarıydı,
01:53
And I saw something extraordinaryolağanüstü happeningolay in SiliconSilikon ValleyVadi,
31
101000
4000
ve Silikon Vadisi'nde olağanüstü şeylerin olmaya başladığını gördüm,
01:57
so I wanted to be there,
32
105000
1000
ve orada olmak istedim,
01:58
and I saw that the computerbilgisayar was cominggelecek into our homesevler,
33
106000
4000
ve bilgisayarın evlerimize girmeye başladığını gördüm,
02:02
that it had to changedeğişiklik in ordersipariş to be with us in our homesevler.
34
110000
4000
evlerimizde olabilmesi için değişmesi gerektiğini.
02:06
And so I got myselfkendim a job and I was workingçalışma for a consultancydanışmanlık,
35
114000
3000
Ve böylelikle kendime bir iş buldum ve bir danışmanlık şirketinde çalışmaya başladım,
02:10
and we would get in to these meetingstoplantılar,
36
118000
1000
ve o toplantılara giderdik,
02:11
and these managersyöneticileri would come in,
37
119000
2000
ve bazı yöneticiler gelirdi,
02:14
and they would say,
38
122000
2000
ve derlerdi ki,
02:16
"Well, what we're going to do here is really importantönemli, you know."
39
124000
2000
"Bakın, burada yapacağımız işler gerçekten önemli, biliyorsunuz."
02:19
And they would give the projectsprojeler codekod namesisimler, you know,
40
127000
3000
Ve projelere kod isimler verirlerdi, bilirsiniz,
02:22
mostlyçoğunlukla from "StarYıldız WarsSavaşları," actuallyaslında: things like C3POPO, YodaYoda, LukeLuke.
41
130000
7000
genellikle Yıldız Savaşları'dan, yani C3PO, Yoda, Luke gibi şeyler.
02:30
So, in anticipationbeklenti, I would be this younggenç designertasarımcı
42
138000
3000
Yani beklenileceği gibi, ben genç bir tasarımcı olarak,
02:33
in the back of the roomoda, and I would raiseyükseltmek my handel,
43
141000
2000
odanın arkasında, elimi kaldırıp,
02:35
and I would asksormak questionssorular.
44
143000
2000
sorular sorardım.
02:37
I mean, in retrospectgeriye doğru bakıldığında, probablymuhtemelen stupidaptal questionssorular,
45
145000
2000
Yani geçmişe bakınca, muhtemelen aptalca sorular,
02:40
but things like, "What's this CapsKapaklar LockKilit keyanahtar for?"
46
148000
4000
yani "Bu Büyük Harf Kilidi tuşu ne için?" gibi şeyler,
02:44
or "What's this NumNUM LockKilit keyanahtar for?" You know, that thing?
47
152000
4000
ya da " Bu Sayı Kilidi tuşu ne için?" "Yani, şu şey?"
02:49
"You know, do people really use it?
48
157000
1000
Yani, insanlar bunu gerçekten kullanıyor mu?
02:50
Do they need it? Do they want it in theironların homesevler?"
49
158000
3000
İhtiyaçları var mı? Evlerinde istiyorlar mı?
02:53
(LaughterKahkaha)
50
161000
3000
(Gülüşmeler)
02:56
What I realizedgerçekleştirilen then is, they didn't really want to changedeğişiklik
51
164000
5000
Sonradan farkına vardım ki, değiştirmek istemiyorlardı
03:01
the legacymiras stuffşey; they didn't want to changedeğişiklik the insidesiçi.
52
169000
3000
kalıcı şeyleri; özündekileri değiştirmek istemiyorlardı.
03:04
They were really looking for us, the designerstasarımcılar, to createyaratmak the skinsSkins,
53
172000
5000
Bizlerin, tasarımcıların, dış kılıfı yaratmasını istiyorlardı,
03:14
to put some prettygüzel stuffşey outsidedışında of the boxkutu.
54
182000
3000
kutunun dışına biraz güzel birşey koymak adına.
03:18
And I didn't want to be a coloristrenk ustası.
55
186000
2000
Ve ben renk sanatçısı olmak istemedim.
03:20
It wasn'tdeğildi what I wanted to do.
56
188000
2000
Bu yapmak istediğim şey değildi.
03:22
I didn't want to be a styliststilist in this way.
57
190000
2000
Bu şekilde bir stilist olmak istemedim.
03:24
And then I saw this quotealıntı:
58
192000
2000
Ve sonra şu alıntıyı gördüm:
03:26
"advertisingreklâm is the pricefiyat companiesşirketler payödeme for beingolmak unoriginalorijinal olmayan."
59
194000
5000
"Reklam, şirketlerin orijinal olmadıkları için ödedikleri bedeldir."
03:31
(LaughterKahkaha)
60
199000
2000
(Gülüşmeler)
03:34
So, I had to startbaşlama on my ownkendi. So I movedtaşındı to SanSan FranciscoFrancisco,
61
202000
3000
Sonuçta, kendi işimi kurmak zorundaydım. Böylece, San Francisco'ya taşındım,
03:37
and I startedbaşladı a little companyşirket, fuseprojectfuseproject.
62
205000
3000
ve Fuseproject adında küçük bir şirket kurdum.
03:41
And what I wanted to work on is importantönemli stuffşey.
63
209000
2000
Ve yapmak istediğim işler önemli şeylerdi.
03:43
And I wanted to really not just work on the skinsSkins,
64
211000
4000
Ve gerçekten sadece dış kılıf üzerinde çalışmak istemiyordum,
03:48
but I wanted to work on the entiretüm humaninsan experiencedeneyim.
65
216000
3000
Komple insan deneyimi üzerinde çalışmak istiyordum.
03:51
And so the first projectsprojeler were sortçeşit of humblemütevazi,
66
219000
4000
Bu arada ilk projeler mütevaziydi,
03:55
but they tookaldı technologyteknoloji and maybe madeyapılmış it into things
67
223000
5000
fakat teknolojiyi aldılar ve belki de birşeyler haline getirdiler
04:00
that people would use in a newyeni way,
68
228000
3000
insanların yeni bir şekilde kullanabildiği,
04:03
and maybe findingbulgu some newyeni functionalityişlevselliği.
69
231000
1000
ve belki de yeni bir fonksiyonellik buldular.
04:04
This is a watch we madeyapılmış for MiniMini CooperCooper, the cararaba companyşirket,
70
232000
4000
Bu saati, otomobil şirketi Mini Cooper için yaptık,
04:08
right when it launchedbaşlattı,
71
236000
1000
piyasaya yeni çıktığı sıralardı,
04:09
and it's the first watch that has a displayGörüntüle
72
237000
3000
ve ilk defa olarak bu saatin ekranı
04:12
that switchesanahtarlar from horizontalyatay to verticaldikey.
73
240000
2000
yataydan dikeye doğru değişebiliyor.
04:14
And that allowsverir me to checkKontrol my timerZamanlayıcı discretelydiscretely, here,
74
242000
5000
Ve saate farklı açılardan bakmamı sağlıyor, şöyle,
04:19
withoutolmadan bendingbükme my elbowdirsek.
75
247000
1000
dirseğimi bükmeden.
04:20
And other projectsprojeler, whichhangi were really about transformationdönüşüm,
76
248000
3000
Ve diğer projeler gerçekten dönüşüm ile ilgiliydi,
04:24
about matchingeşleştirme the humaninsan need.
77
252000
3000
insanın ihtiyaçlarını karşılamakla ilgili.
04:27
This is a little pieceparça of furnituremobilya for an Italianİtalyanca manufacturerüretici firma,
78
255000
3000
Bu İtalyan bir üretici için küçük bir mobilya
04:30
and it shipsgemiler completelytamamen flatdüz,
79
258000
2000
ve tamamen düz olarak taşınıyor,
04:32
and then it foldskıvrımlar into a coffeeKahve tabletablo and a stooltabure and whatnotetajer.
80
260000
4000
ve sonra katlanıp orta sehpa haline geliyor ya da bir iskemle, ve bunun gibi şeyler.
04:37
And something a little bitbit more experimentaldeneysel:
81
265000
1000
Ve biraz daha deneysel birşey:
04:38
this is a lightışık fixtureFikstür for SwarovskiSwarovski,
82
266000
3000
Bu, Swarovski için bir aydınlatma donanımı,
04:42
and what it does is, it changesdeğişiklikler shapeşekil.
83
270000
2000
ve yaptığı şey şekil değiştirmek.
04:44
So, it goesgider from a circledaire, to a roundyuvarlak, to a squarekare, to a figureşekil eightsekiz.
84
272000
4000
Yani daireden yuvarlağa, kareye, sekiz şekline,
04:48
And just by drawingçizim on a little computerbilgisayar tabletTablet,
85
276000
3000
ve sadece küçük bir tablet bilgisayarında çizerek,
04:51
the entiretüm lightışık fixtureFikstür adjustsayarlanabilece¤inden to what shapeşekil you want.
86
279000
4000
bütün aydınlatma donanımı istediğin şekle giriyor.
04:56
And then finallyen sonunda, the leafYaprak lamplamba for HermanHerman MillerMiller.
87
284000
2000
Ve en sonunda, Herman Miller için yaprak lamba.
04:58
This is a prettygüzel involvedilgili processsüreç;
88
286000
2000
Bu oldukça kapsamlı bir süreç;
05:00
it tookaldı us about fourdört and a halfyarım yearsyıl.
89
288000
2000
dört buçuk sene sürdü.
05:02
But I really was looking for creatingoluşturma a uniquebenzersiz experiencedeneyim of lightışık,
90
290000
4000
Fakat ben eşsiz bir aydınlatma deneyimi yaratmak istiyordum,
05:07
a newyeni experiencedeneyim of lightışık.
91
295000
1000
yeni bir aydınlatma deneyimi.
05:08
So, we had to designdizayn bothher ikisi de the lightışık and the lightışık bulbampul.
92
296000
5000
Sonuçta hem aydınlatmayı hem de ampulü tasarlamamız gerekiyordu.
05:13
And that's a uniquebenzersiz opportunityfırsat, I would say, in designdizayn.
93
301000
4000
Ve bunun tasarımda eşsiz bir imkan olduğunu söyleyebilirim.
05:17
And the newyeni experiencedeneyim I was looking for
94
305000
2000
Ve istediğim yeni deneyim
05:19
is givingvererek the choiceseçim for the userkullanıcı to go from
95
307000
3000
seçenekleri kullanıcıya vererek
05:22
a warmIlık, hafif sıcak, sortçeşit of glowingparlayan kindtür of moodruh hali lightışık,
96
310000
3000
sıcak, ışıldayan bir çeşit loş ışıktan,
05:25
all the way to a brightparlak work lightışık.
97
313000
3000
parlak çalışma lambasına kadar giden seçenekler.
05:28
So, the lightışık bulbampul actuallyaslında does that.
98
316000
2000
Aslında ampul bunu yapıyor.
05:31
It allowsverir the personkişi to switchşalter,
99
319000
2000
Kişinin bu iki renk düzenini değiştirmesine
05:33
and to mixkarıştırmak these two colorationsRenklendirmeyle.
100
321000
2000
ve karıştırmasına izin veriyor.
05:35
And it's donetamam in a very simplebasit way:
101
323000
3000
Ve bu çok basit bir şekilde yapılıyor:
05:38
one just touchesdokunuşlar the basebaz of the lightışık,
102
326000
2000
kişi aydınlatmanın tabanına değiyor,
05:41
and on one sideyan, you can mixkarıştırmak the brightnessparlaklık,
103
329000
2000
ve bir tarafta parlaklığı karıştırabilirsiniz,
05:43
and on the other, the colorationrenklendirme of the lightışık.
104
331000
3000
ve diğerinde ışığın rengini.
05:46
So, all of these projectsprojeler have a humanistichümanist senseduyu to them,
105
334000
5000
Sonuçta, bütün bu projeler insani bir anlayışa sahip,
05:51
and I think as designerstasarımcılar we need to really think
106
339000
2000
ve bence tasarımcı olarak gerçekten düşünmeliyiz,
05:53
about how we can createyaratmak a differentfarklı relationshipilişki
107
341000
4000
çalışmalarımız ve dünya arasında,
05:57
betweenarasında our work and the worldDünya,
108
345000
2000
nasıl farklı bir ilişki yaratabiliriz,
06:00
whetherolup olmadığını it's for business,
109
348000
1000
iş için olsun,
06:01
or, as I'm going to showgöstermek, on some civic-typetoplumsal türü projectsprojeler.
110
349000
5000
ya da birazdan göstereceğim gibi, birtakım kentsel projeler olsun.
06:06
Because I think everybodyherkes agreeskabul eder that as designerstasarımcılar we bringgetirmek
111
354000
5000
Çünkü bence herkesin hemfikir olduğu gibi tasarımcılar olarak bizler
06:11
valuedeğer to business, valuedeğer to the userskullanıcılar alsoAyrıca,
112
359000
5000
işe değer katarız, kullanıcılara da,
06:16
but I think it's the valuesdeğerler that we put into these projectsprojeler
113
364000
4000
fakat, bence bu projelere kattığımız değerler
06:20
that ultimatelyen sonunda createyaratmak the greaterbüyük valuedeğer.
114
368000
3000
sonuç olarak daha büyük değerler yaratır.
06:24
And the valuesdeğerler we bringgetirmek
115
372000
1000
Ve getirdiğimiz bu değerler
06:25
can be about environmentalçevre issuessorunlar,
116
373000
4000
çevresel problemler hakkında olabilir,
06:29
about sustainabilitySürdürülebilirlik, about loweralt powergüç consumptiontüketim.
117
377000
3000
sürdürülebilirlik hakkında, daha az enerji tüketimi hakkında.
06:32
You know, they can be about functionfonksiyon and beautygüzellik;
118
380000
4000
Bilirsiniz, fonksiyon ve güzellik hakkında olabilir;
06:36
they can be about business strategystrateji.
119
384000
1000
iş stratejisi hakkında olabilir.
06:37
But designerstasarımcılar are really the gluetutkal
120
385000
2000
Fakat tasarımcılar gerçekten tutkaldır,
06:40
that bringsgetiriyor these things togetherbirlikte.
121
388000
2000
bütün bu şeyleri biraraya getirirler.
06:42
So JawboneÇene is a projectproje that you're familiartanıdık with,
122
390000
5000
Sonuç olarak, Jawbone tanıdık olduğunuz bir proje,
06:48
and it has a humanistichümanist technologyteknoloji.
123
396000
3000
ve insancıl bir teknolojiye sahip.
06:51
It feelshissediyor your skincilt. It restsaittir on your skincilt,
124
399000
3000
Teninizi hissediyor; teninize dayanıyor,
06:54
and it knowsbilir when it is you're talkingkonuşma.
125
402000
1000
ve ne zaman konuştuğunuzu biliyor.
06:55
And by knowingbilme when it is you're talkingkonuşma,
126
403000
2000
Ve ne zaman konuştuğunuzu bilerek,
06:58
it getsalır ridkurtulmuş of the other noisesgürültüler that it knowsbilir about,
127
406000
2000
bildiği diğer bütün sesleri yok ediyor,
07:00
whichhangi is the environmentalçevre noisesgürültüler.
128
408000
3000
yani çevresel gürültüleri.
07:03
But the other thing that is humanistichümanist about JawboneÇene
129
411000
2000
Fakat Jawbone ile ilgili diğer insani şey,
07:05
is that we really decidedkarar to take out all the techieteknik okul stuffşey,
130
413000
5000
gerçekten bütün teknolojik şeyleri çıkartmaya karar verdik
07:11
and all the nerdyinek stuffşey out of it,
131
419000
2000
ve bütün acayip şeyleri,
07:13
and try to make it as beautifulgüzel as we can.
132
421000
2000
ve yapabildiğimiz kadar güzel yapmaya çalıştık.
07:15
I mean, think about it:
133
423000
1000
Yani, düşünün bir kere:
07:16
the carebakım we take in selectingSeçme sunglassesGüneş gözlüğü, or jewelrytakı,
134
424000
5000
güneş gözlüğü ya da mücevher ya da aksesuar seçerken gösterilen özen,
07:23
or accessoriesAksesuarlar is really importantönemli,
135
431000
4000
gerçekten önemli.
07:27
so if it isn't beautifulgüzel, it really doesn't belongait on your faceyüz.
136
435000
3000
yani eğer güzel değilse, gerçekten yüzünüze ait değildir.
07:31
And this is what we're pursuingpeşinde here.
137
439000
3000
Ve burada buna ulaşmaya çalışıyorduk.
07:34
But how we work on JawboneÇene is really uniquebenzersiz.
138
442000
3000
Fakat Jawbone üzerinde çalışma şeklimiz gerçekten benzersiz.
07:38
I want to pointpuan at something here, on the left.
139
446000
2000
Solda bir şeye işaret etmek istiyorum.
07:40
This is the boardyazı tahtası, this is one of the things that goesgider insideiçeride
140
448000
4000
Bu devre, bu içine giren şeylerden biri,
07:44
that makesmarkaları this technologyteknoloji work.
141
452000
2000
bu teknolojinin çalışmasını sağlıyor.
07:46
But this is the designdizayn processsüreç:
142
454000
2000
Fakat işte bu tasarım süreci:
07:48
there's somebodybirisi changingdeğiştirme the boardyazı tahtası,
143
456000
1000
birisi devreleri değiştiriyor,
07:49
puttingkoyarak tracersizleyiciler on the boardyazı tahtası, changingdeğiştirme the locationyer of the ICsICS,
144
457000
4000
devrelerin üzerine izleyici koyuyor, tümleşik devrelerin yerini değiştiriyor,
07:53
as the designerstasarımcılar on the other sideyan are doing the work.
145
461000
3000
diğer tarafta tasarımcılar işlerini yaparken.
07:56
So, it's not about slappingtokat skinsSkins, anymoreartık, on a technologyteknoloji.
146
464000
4000
Sonuç olarak, bu artık teknoloji üzerine kılıf geçirmek değil.
08:00
It's really about designingtasarım from the insideiçeride out.
147
468000
2000
Gerçekten de içini ve dışını tasarımlamakla ilgili.
08:02
And then, on the other sideyan of the roomoda,
148
470000
2000
Ve odanın diğer tarafında,
08:05
the designerstasarımcılar are makingyapma smallküçük adjustmentsayarlamalar,
149
473000
1000
tasarımcılar küçük değişiklikler yapıyor,
08:06
sketchingçizimi, drawingçizim by handel, puttingkoyarak it in the computerbilgisayar.
150
474000
5000
taslak çizim, elle çizim, bilgisayara aktarma,
08:11
And it's what I call beingolmak designdizayn driventahrik.
151
479000
4000
ve işte ben buna tasarım odaklı diyorum.
08:15
You know, there is some pushit and pullÇek,
152
483000
1000
Yani, biraz itme ve çekme var,
08:17
but designdizayn is really helpingyardım ediyor definetanımlamak
153
485000
2000
fakat yine de tasarım gerçekten bunu tanımlamaya yardımcı oluyor,
08:19
the wholebütün experiencedeneyim from the insideiçeride out.
154
487000
3000
tüm deneyimi herşeyiyle.
08:23
And then, of coursekurs, designdizayn is never donetamam.
155
491000
2000
Ve tabii ki tasarım hiçbir zaman bitmez.
08:25
And this is -- the other newyeni way that is uniquebenzersiz
156
493000
4000
Ve bir diğer eşsiz olan yeni olay da bu,
08:29
in how we work is, because it's never donetamam,
157
497000
2000
nasıl çalıştığımız, çünkü hiçbir zaman bitmiyor,
08:31
you have to do all this other stuffşey.
158
499000
2000
bütün diğer şeyleri de yapmamız gerekiyor.
08:33
The packagingpaketleme, and the websiteWeb sitesi, and you need to continuedevam et
159
501000
3000
Paketleme, ve web sitesi ve devam etmeniz gerekir,
08:36
to really touchdokunma the userkullanıcı, in manyçok waysyolları.
160
504000
3000
kullanıcıya gerçekten pek çok açıdan ulaşmak için.
08:40
But how do you retaintutmak somebodybirisi, when it's never donetamam?
161
508000
4000
Peki hiçbir zaman bitmezse kişiyi nasıl elde tutabilirsiniz?
08:44
And HosainHosain RahmanRahman, the CEOCEO of AliphAliph JawboneÇene,
162
512000
6000
Ve Aliph Jawbone'nun genel müdürü Hosain Rahman,
08:51
you know, really understandsanlar that you need a differentfarklı structureyapı.
163
519000
3000
yani gerçekten de farklı bir yapıya ihtiyaç duyduğunuzu anlıyor.
08:54
So, in a way, the differentfarklı structureyapı is that we're partnersortaklar,
164
522000
3000
Yani bir anlamda, farklı yapı demek biz ortağız demek,
08:58
it's a partnershiportaklık. We can continuedevam et to work
165
526000
5000
bu bir ortaklık. Çalışmaya devam edebiliriz
09:03
and dedicateadamak ourselveskendimizi to this projectproje,
166
531000
2000
ve kendimizi bu projeye adayabiliriz,
09:06
and then we alsoAyrıca sharepay in the rewardsödüller.
167
534000
2000
ve sonra da ödülleri paylaşabiliriz.
09:08
And here'sburada anotherbir diğeri projectproje, anotherbir diğeri partnership-typeOrtaklık tipi approachyaklaşım.
168
536000
5000
Ve şimdi de başka bir proje, diğer bir ortaklık-tipi yaklaşım
09:13
This is calleddenilen Y WaterSu,
169
541000
2000
Buna Y Su diyoruz,
09:15
and it's this guy from LosLos AngelesAngeles, ThomasThomas ArndtArndt,
170
543000
3000
ve bu adam Los Angeles'dan, Thomas Arndt,
09:19
AustrianAvusturya originallyaslında, who camegeldi to us,
171
547000
2000
aslen Avusturyalı, bize geldi,
09:21
and all he wanted to do was to createyaratmak a healthysağlıklı drinkiçki,
172
549000
4000
ve tek yapmak istediği sağlıklı bir içecek yaratmaktı,
09:25
or an organicorganik drinkiçki for his kidsçocuklar,
173
553000
3000
ya da çocukları için organik bir içecek,
09:28
to replacedeğiştirmek the high-sugar-contentyüksek şeker içeriği sodasGazlı içecekler
174
556000
3000
yüksek şeker içerikli gazlı içeceklerin yerine geçecek,
09:32
that he's tryingçalışıyor to get them away from.
175
560000
2000
çocuklarının içmesini istemediği.
09:34
So, we workedişlenmiş on this bottleşişe,
176
562000
2000
Böylece bu şişe üzerinde çalıştık,
09:37
and it's completelytamamen symmetricalsimetrik in everyher dimensionboyut.
177
565000
2000
ve her yönden tamamen simetrik.
09:39
And this allowsverir the bottleşişe to turndönüş into a gameoyun.
178
567000
6000
Ve bu da şişeyi bir oyun haline getiriyor.
09:46
The bottlesşişeler connectbağlamak togetherbirlikte,
179
574000
1000
Şişeler birbirine bağlanıyor,
09:47
and you can createyaratmak differentfarklı shapesşekiller, differentfarklı formsformlar.
180
575000
4000
ve değişik şekiller, farklı formlar yaratabilirsiniz.
09:51
(LaughterKahkaha)
181
579000
1000
(Gülüşmeler)
09:52
(ApplauseAlkış)
182
580000
2000
(Alkış)
09:54
Thank you.
183
582000
1000
Teşekkür ederim.
09:55
(ApplauseAlkış)
184
583000
1000
(Alkış)
09:57
And then while we were doing this,
185
585000
1000
Ve sonra bunu yaptığımız sırada,
09:58
the shapeşekil of the bottleşişe upsideüst taraf down remindedhatırlattı us of a Y,
186
586000
4000
şişenin şekli yukarıdan aşağıya bize Y'yi anımsattı,
10:02
and then we thought, well these wordskelimeler, "why" and "why not,"
187
590000
5000
ve düşündük, yani bu kelimeler, neden ve neden değil,
10:07
are probablymuhtemelen the mostçoğu importantönemli wordskelimeler that kidsçocuklar asksormak.
188
595000
2000
muhtemelen çocukların kullandığı en önemli iki kelime.
10:10
So we calleddenilen it Y WaterSu. And so this is
189
598000
3000
Sonuçta, buna Y Su adını verdik. Ve bu
10:13
anotherbir diğeri placeyer where it all comesgeliyor togetherbirlikte in the sameaynı roomoda:
190
601000
3000
herşeyin aynı odada biraraya geldiği diğer bir durum:
10:16
the three-dimensional3 boyutlu designdizayn, the ideasfikirler, the brandingdağlama,
191
604000
6000
üç boyutlu tasarım, fikirler, markalaşma,
10:22
it all becomesolur deeplyderinden connectedbağlı.
192
610000
2000
herşey derinden bağlı bir hale geliyor.
10:25
And then the other thing about this projectproje is,
193
613000
2000
Ve bu proje ile ilgili diğer bir şey de
10:27
we bringgetirmek intellectualentellektüel propertyözellik,
194
615000
4000
fikri mülkiyet getiriyoruz,
10:31
we bringgetirmek a marketingpazarlama approachyaklaşım,
195
619000
2000
pazarlama yaklaşımını getiriyoruz,
10:33
we bringgetirmek all this stuffşey, but I think, at the endson of the day,
196
621000
2000
bütün bu şeyleri biraraya getiriyoruz, fakat bence sonuçta,
10:35
what we bringgetirmek is these valuesdeğerler,
197
623000
2000
getirdiğimiz şey bu değerler,
10:37
and these valuesdeğerler createyaratmak a soulruh for the companiesşirketler we work with.
198
625000
3000
ve bu değerler çalıştığımız şirketlerin ruhunu yaratıyor.
10:41
And it's especiallyözellikle rewardingödüllendirme when your designdizayn work
199
629000
1000
Ve bu özellikle ödüllendirici, tasarımınız
10:42
becomesolur a creativeyaratıcı endeavorçaba,
200
630000
2000
yaratıcı bir çalışmaya dönüşünce,
10:45
when othersdiğerleri can be creativeyaratıcı and do more with it.
201
633000
2000
diğerleri yaratıcı olup daha fazlasını yapabilince.
10:47
Here'sİşte anotherbir diğeri projectproje,
202
635000
1000
İşte bir diğer proje,
10:48
whichhangi I think really emulatesöykünür that.
203
636000
3000
bence gerçekten bunu yansıtıyor.
10:51
This is the One LaptopDizüstü bilgisayar perbaşına ChildÇocuk, the $100 laptopdizüstü.
204
639000
5000
Bu, her çocuk için bir dizüstü bilgisayar, 100 dolarlık dizüstü bilgisayar.
10:58
This pictureresim is incredibleinanılmaz.
205
646000
1000
Bu fotoğraf inanılmaz.
10:59
In NigeriaNijerya, people carrytaşımak theironların mostçoğu preciousdeğerli belongingsEşyalarını on theironların headskafalar.
206
647000
5000
Nijerya'da insanlar en değerli eşyalarını başları üzerinde taşırlar.
11:05
This girlkız is going to schoolokul with a laptopdizüstü on her headkafa.
207
653000
2000
Bu kız başında dizüstü bilgisayarla okula gidiyor.
11:07
I mean, to me, it just meansanlamına geliyor so much.
208
655000
2000
Yani, bu benim için çok anlamlı.
11:11
But when NicholasNicholas NegroponteNegroponte --
209
659000
2000
Fakat, Nicholas Negroponte --
11:13
and he has spokenkonuşulmuş about this projectproje a lot,
210
661000
2000
ki bu proje üzerinde çok konuştu,
11:15
he's the founderkurucu of OLPCOLPC -- camegeldi to us
211
663000
5000
OLPC'nin kurucusudur -- bize geldiğinde,
11:20
about two and a halfyarım yearsyıl agoönce,
212
668000
3000
yaklaşık iki buçuk sene önce,
11:24
there were some clearaçık ideasfikirler.
213
672000
2000
bazı net fikirler vardı.
11:26
He wanted to bringgetirmek educationEğitim and he wanted to bringgetirmek technologyteknoloji,
214
674000
3000
Eğitim götürmek istiyordu, ve teknoloji götürmek istiyordu,
11:30
and those are pillarssütunlar of his life,
215
678000
1000
ve bunlar hayatının temelleriydi,
11:31
but alsoAyrıca pillarssütunlar of the missionmisyon of One LaptopDizüstü bilgisayar perbaşına ChildÇocuk.
216
679000
4000
fakat her çocuğa bir dizüstü bilgisayar misyonunun da temelleriydi.
11:37
But the thirdüçüncü pillarayağı that he talkedkonuştuk about was designdizayn.
217
685000
4000
Ancak bahsettiği üçüncü temel de tasarımdı.
11:41
And at the time, I wasn'tdeğildi really workingçalışma on computersbilgisayarlar.
218
689000
4000
Ve o sırada gerçekten de bilgisayarlar üzerinde çalışmıyordum.
11:45
I didn't really want to, from the previousönceki adventuremacera.
219
693000
2000
Önceki tecrübemden dolayı, gerçekten de istemiyordum.
11:47
But what he said was really significantönemli,
220
695000
2000
Fakat söylediği şey gerçekten önemliydi,
11:50
is that designdizayn was going to be why the kidsçocuklar
221
698000
2000
çocukların tasarım yüzünden
11:52
were going to love this productürün,
222
700000
2000
bu ürünü sevecekleri.
11:54
how we were going to make it lowdüşük costmaliyet, robustgüçlü.
223
702000
2000
Nasıl düşük maliyetli, sağlam yapacaktık,
11:56
And plusartı, he said he was going to get ridkurtulmuş of the CapsKapaklar LockKilit keyanahtar --
224
704000
6000
artı, Büyük Harf Kilidi tuşundan kurtulacağını söyledi --
12:03
(LaughterKahkaha) --
225
711000
2000
(Gülüşmeler)
12:05
and the NumNUM LockKilit keyanahtar, too.
226
713000
1000
-- ve Sayı Kilidi tuşundan da.
12:07
So, I was convincedikna olmuş. We designedtasarlanmış it to be iconicikonik,
227
715000
4000
Sonuçta ikna oldum. İkon olarak tasarladık,
12:11
to look differentfarklı. To look like it's for a kidçocuk, but not like a toyoyuncak.
228
719000
5000
farklı görünecek, bir çocuğa ait olduğu belli olacak, fakat oyuncak gibi olmayacak.
12:17
And then the integrationbütünleşme of
229
725000
2000
Ve sonra entegrasyonu
12:19
all these great technologiesteknolojiler, whichhangi you've heardduymuş about,
230
727000
3000
o duyduğunuz harika teknolojilerin,
12:22
the Wi-FiWi-Fi antennasantenler that allowizin vermek the kidsçocuklar to connectbağlamak;
231
730000
3000
çocukların bağlanmasını sağlayacak kablosuz ağ antenleri;
12:25
the screenekran, whichhangi you can readokumak in sunlightGüneş ışığı;
232
733000
3000
güneş ışığında okunabilecek ekran;
12:29
the keyboardtuş takımı, whichhangi is madeyapılmış out of rubbersilgi,
233
737000
2000
lastikten yapılan klavye,
12:31
and it's protectedkorumalı from the environmentçevre.
234
739000
2000
ve çevreye karşı korumalı.
12:33
You know, all these great technologiesteknolojiler really happenedolmuş
235
741000
3000
Yani, bütün bu harika teknolojiler cidden gerçekleşti,
12:36
because of the passiontutku and
236
744000
4000
tutku sayesinde ve
12:40
the OLPCOLPC people and the engineersmühendisler.
237
748000
3000
de OLPC çalışanları ve mühendisleri.
12:43
They foughtkavga etti the supplierstedarikçileri,
238
751000
2000
Tedarikçilerle mücadele ettiler,
12:45
they foughtkavga etti the manufacturersüreticileri.
239
753000
4000
imalatçılarla mücadele ettiler.
12:49
I mean, they foughtkavga etti like animalshayvanlar
240
757000
3000
Yani demek istediğim hayvanlar gibi mücadele ettiler
12:53
for this to remainkalmak they way it is.
241
761000
2000
olduğu gibi kalması için.
12:55
And in a way, it is that will that makesmarkaları projectsprojeler like this one --
242
763000
5000
Ve o istek, bir anlamda projeleri bu proje gibi yapan şey,
13:02
allowsverir the processsüreç
243
770000
1000
süreç esnasında
13:03
from not destroyingtahrip the originalorijinal ideaFikir.
244
771000
2000
orijinal fikrin bozulmamasını sağlar.
13:06
And I think this is something really importantönemli.
245
774000
2000
Ve bence bu gerçekten önemli birşey.
13:08
So, now you get these picturesresimler --
246
776000
3000
Sonuçta, şimdi bu fotoğrafları alıyoruz --
13:11
you get up in the morningsabah, and you see the kidsçocuklar in NigeriaNijerya
247
779000
3000
sabah kalkıyorsunuz ve Nijerya'daki bu çocukları görüyorsunuz
13:14
and you see them in UruguayUruguay
248
782000
1000
ve Uruguay'dakileri görüyorsunuz
13:16
with theironların computersbilgisayarlar, and in MongoliaMoğolistan.
249
784000
4000
bilgisayarlarıyla, ve Moğolistan'dakileri.
13:20
And we wentgitti away from obviouslybelli ki the beigebej.
250
788000
3000
Ve göründüğü üzere bejden uzaklaştık --
13:23
I mean it's colorfulrenkli, it's funeğlence.
251
791000
1000
Yani rengarenk, eğlenceli.
13:24
In factgerçek, you can see eachher logologo is a little bitbit differentfarklı.
252
792000
4000
Aslında, her logonun biraz farklı olduğunu görebilirsiniz.
13:29
It's because we were ableyapabilmek
253
797000
2000
Nedeni
13:31
to runkoş, duringsırasında the manufacturingimalat processsüreç,
254
799000
5000
imalat sırasında
13:37
20 colorsrenkler for the X and the O,
255
805000
1000
X ve O için yirmi renk çıkarabilmemiz,
13:38
whichhangi is the nameisim of the computerbilgisayar,
256
806000
2000
bu zaten bilgisayarın ismi,
13:41
and by mixingkarıştırma them on the manufacturingimalat floorzemin,
257
809000
3000
ve bunları imalat alanında karıştırarak,
13:44
you get 20 timeszamanlar 20: you get
258
812000
3000
yirmi çarpı yirmi:
13:48
400 differentfarklı optionsseçenekleri there.
259
816000
2000
400 farkli seçenek elde ediyorsunuz.
13:50
So, the lessonsdersler from seeinggörme the kidsçocuklar
260
818000
2000
Sonuçta, gelişmekte olan ülkelerde
13:52
usingkullanma them in the developinggelişen worldDünya are incredibleinanılmaz.
261
820000
2000
çocukları onu kullanırken görmenin getirisi inanilmaz.
13:54
But this is my nephewerkek yeğen, AnthonyAnthony, in Switzerlandİsviçre,
262
822000
3000
Ancak, bu benim İsviçre'deki yeğenim Anthony,
13:58
and he had the laptopdizüstü for an afternoonöğleden sonra,
263
826000
2000
ve bir öğleden sonrayı bilgisayarla geçirdi,
14:00
and I had to take it back. It was hardzor.
264
828000
2000
ve geri almak zorundaydım. Çok zordu.
14:03
(LaughterKahkaha)
265
831000
1000
(Gülüşmeler)
14:04
And it was a prototypeprototip. And a monthay and a halfyarım latersonra,
266
832000
4000
Ve bir prototipti. Ve bir buçuk ay sonra,
14:08
I come back to Switzerlandİsviçre,
267
836000
1000
İsviçre'ye geri gittim,
14:09
and there he is playingoynama with his ownkendi versionversiyon.
268
837000
4000
ve burada kendi versiyonuyla oynuyor.
14:15
(LaughterKahkaha)
269
843000
1000
(Gülüşmeler)
14:16
Like paperkâğıt, paperkâğıt and cardboardkarton.
270
844000
2000
Kağıttan, kağıt ve mukavva.
14:21
So, I'm going to finishbitiş with one last projectproje,
271
849000
5000
Evet, son bir projeyle bitireceğim,
14:26
and this is a little bitbit more of adultyetişkin playoyun.
272
854000
2000
ve bu biraz daha yetişkin eğlencesi.
14:29
(LaughterKahkaha)
273
857000
1000
(Gülüşmeler)
14:30
Some of you mightbelki have heardduymuş about the NewYeni YorkYork CityŞehir condomPrezervatif.
274
858000
3000
Belki bazılarınız New York şehri kondomunu duymuştur.
14:34
It's actuallyaslında just launchedbaşlattı, actuallyaslında launchedbaşlattı on Valentine'sSevgililer Day,
275
862000
5000
Aslında daha yeni piyasaya çıktı, Sevgililer Günü'nde,
14:39
FebruaryŞubat 14, about 10 daysgünler agoönce.
276
867000
2000
14 Şubat, yaklaşık on gün önce.
14:42
So, the DepartmentBölümü of HealthSağlık in NewYeni YorkYork camegeldi to us,
277
870000
4000
Şöyle ki, New York Sağlık Departmanı bize geldi,
14:46
and they neededgerekli a way to distributedağıtmak
278
874000
5000
ve bunun dağtımı için bir yola ihtiyaçları vardı,
14:51
36 millionmilyon condomsPrezervatif for freeücretsiz to the citizensvatandaşlar of NewYeni YorkYork.
279
879000
5000
New York vatandaşlarına 36 milyon bedava kondom.
14:56
So a prettygüzel bigbüyük endeavorçaba, and we workedişlenmiş on the dispensersdağıtıcılar.
280
884000
5000
Yani oldukça büyük bir iş, ve dağıtım kutuları üzerinde çalıştık;
15:01
These are the dispensersdağıtıcılar. There's this friendlyarkadaş canlısı shapeşekil.
281
889000
3000
bunlar dağıtım kutuları. Canayakın görünüşlü.
15:04
It's a little bitbit like designingtasarım a fireateş hydrantYangın musluğu,
282
892000
4000
Biraz yangın musluğu tasarlamak gibi birşey,
15:09
and it has to be easilykolayca serviceableServis sağlanabilir:
283
897000
3000
ve kolayca hizmet edebilir olmalı:
15:14
you have to know where it is and what it does.
284
902000
3000
nerede olduğunu ve ne yaptığını bilmeniz lazım.
15:17
And we alsoAyrıca designedtasarlanmış the condomsPrezervatif themselveskendilerini.
285
905000
4000
Ve kondomları da kendimiz tasarladık.
15:22
And I was just in NewYeni YorkYork at the launchbaşlatmak,
286
910000
2000
Ve henüz New York'ta açılıştaydım,
15:24
and I wentgitti to see all these placesyerler where they're installedKurulmuş:
287
912000
3000
ve konulduğu bütün yerleri ziyaret ettim.
15:27
this is at a PuertoPorto RicanRika little mom-and-popAnne storemağaza;
288
915000
5000
Bu Porto Rikolu küçük bir bakkalda,
15:32
at a barbar in ChristopherChristopher StreetSokak; at a poolhavuz hallsalon.
289
920000
3000
Christopher caddesinde bir barda, bir bilardo salonunda.
15:36
I mean, they're beingolmak installedKurulmuş in homelessevsiz clinicsklinikler -- everywhereher yerde.
290
924000
3000
Yani her yerdeki evsizlerin bakımevlerine konuluyor.
15:39
Of coursekurs, clubskulüpleri and discosdiskolar, too.
291
927000
2000
Tabii ki klüplere ve diskolara da.
15:43
And here'sburada the publichalka açık servicehizmet announcementduyuru for this projectproje.
292
931000
2000
Ve işte bu proje için halka yapılan duyuru.
15:45
(MusicMüzik)
293
933000
14000
(Müzik)
16:00
(LaughterKahkaha)
294
948000
1000
(Gülüşmeler)
16:01
Get some.
295
949000
2000
Haydi alın.
16:03
(ApplauseAlkış)
296
951000
6000
(Alkış)
16:09
So, this is really where designdizayn
297
957000
4000
Yani bu gerçekten de dizaynın
16:13
is ableyapabilmek to createyaratmak a conversationkonuşma.
298
961000
1000
sohbet başlatabileceği bir durum.
16:14
I was in these venuesmekanları, and people were,
299
962000
2000
Toplantılara katılıyordum, ve insanlar
16:17
you know, really into gettingalma them. They were excitedheyecanlı.
300
965000
3000
almak için oldukça hevesliydi yani. Heyecanlıydılar.
16:20
It was breakingkırma the icebuz,
301
968000
4000
Aradaki buzları çözüyordu,
16:25
it was gettingalma over a stigmastigma,
302
973000
2000
bir tabunun üstesinden geliyordu,
16:27
and I think that's alsoAyrıca what designdizayn can do.
303
975000
2000
ve bence bu da tasarımın yapabileceği birşey.
16:31
So, I was going to
304
979000
1000
Aslında
16:32
throwatmak some condomsPrezervatif in the roomoda and whatnotetajer,
305
980000
4000
burada biraz kondom atacaktım yani,
16:36
but I'm not sure it's the etiquettegörgü kuralları here.
306
984000
4000
fakat buradaki adaba uygun mudur bilmiyorum.
16:40
(LaughterKahkaha)
307
988000
1000
(Gülüşmeler)
16:41
Yeah? All right, all right. I have only a fewaz.
308
989000
2000
Evet, tamam, tamam. Sadece birkaç tane var.
16:43
(LaughterKahkaha)
309
991000
2000
(Gülüşmeler)
16:46
(ApplauseAlkış)
310
994000
3000
(Alkış)
16:49
So, I have more, you can always asksormak me for some more latersonra.
311
997000
6000
Bu arada bende daha var, daha sonra almak isterseniz her zaman sorabilirsiniz.
16:56
(LaughterKahkaha)
312
1004000
1000
(Gülüşmeler)
16:57
And if anybodykimse askssorar why you're carryingtaşıma a condomPrezervatif,
313
1005000
4000
Eğer birisi neden kondom taşıdığınızı sorarsa,
17:01
you can just say you like the designdizayn.
314
1009000
1000
sadece tasarımını sevdim diyebilirsiniz.
17:02
(LaughterKahkaha)
315
1010000
3000
(Gülüşmeler)
17:06
So, I'll finishbitiş with just one thought:
316
1014000
2000
Pekala, sadece bir fikirle bitireceğim:
17:08
if we all work togetherbirlikte on creatingoluşturma valuedeğer,
317
1016000
4000
eğer hep birlikte bir değer yaratmak için çalışırsak,
17:12
but if we really keep in mindus the valuesdeğerler of the work that we do,
318
1020000
4000
fakat yaptığımız işin değerini gerçekten de hep aklımızda tutarsak,
17:16
I think we can changedeğişiklik the work that we do.
319
1024000
5000
Bence yaptığımız işi değiştirebiliriz.
17:22
We can changedeğişiklik these valuesdeğerler, can changedeğişiklik the companiesşirketler we work with,
320
1030000
3000
Değerleri değiştirebiliriz, çalıştığımız şirketleri değiştirebiliriz,
17:25
and eventuallysonunda, togetherbirlikte, maybe we can changedeğişiklik the worldDünya.
321
1033000
4000
ve sonunda, hep beraber, belki dünyayı değiştirebiliriz.
17:30
So, thank you.
322
1038000
1000
Evet, teşekkür ederim.
17:31
(ApplauseAlkış)
323
1039000
7000
(Alkış)
Translated by Eren Gokce
Reviewed by Taner Tarlakazan

▲Back to top

ABOUT THE SPEAKER
Yves Behar - Designer
Yves Behar has produced some of the new millennium's most coveted objects, like the Leaf lamp, the Jawbone headset, and the XO laptop for One Laptop per Child.

Why you should listen

Over the past decade, Yves Behar and his firm fuseproject have become the design group that companies turn to for a game-changing idea. Take the re-invention of the Bluetooth headset, for one; or the re-envigoration of the venerable but dowdy Birkenstock line; or Behar's LED-chic Leaf lamp for Herman Miller.

And yes, Behar and fuseproject are the people who put the green bunny ears on the XO laptop -- and are redesigning the next-gen XOXO laptop due in 2010. This quirky but deeply felt project encapsulates much of his recent work, fusing gotta-have-it design with a mission of social responsibility.

More profile about the speaker
Yves Behar | Speaker | TED.com

Data provided by TED.

This site was created in May 2015 and the last update was on January 12, 2020. It will no longer be updated.

We are currently creating a new site called "eng.lish.video" and would be grateful if you could access it.

If you have any questions or suggestions, please feel free to write comments in your language on the contact form.

Privacy Policy

Developer's Blog

Buy Me A Coffee