ABOUT THE SPEAKER
Bonnie Bassler - Molecular biologist
Bonnie Bassler studies how bacteria can communicate with one another, through chemical signals, to act as a unit. Her work could pave the way for new, more potent medicine.

Why you should listen

In 2002, bearing her microscope on a microbe that lives in the gut of fish, Bonnie Bassler isolated an elusive molecule called AI-2, and uncovered the mechanism behind mysterious behavior called quorum sensing -- or bacterial communication. She showed that bacterial chatter is hardly exceptional or anomolous behavior, as was once thought -- and in fact, most bacteria do it, and most do it all the time. (She calls the signaling molecules "bacterial Esperanto.")

The discovery shows how cell populations use chemical powwows to stage attacks, evade immune systems and forge slimy defenses called biofilms. For that, she's won a MacArthur "genius" grant -- and is giving new hope to frustrated pharmacos seeking new weapons against drug-resistant superbugs.

Bassler teaches molecular biology at Princeton, where she continues her years-long study of V. harveyi, one such social microbe that is mainly responsible for glow-in-the-dark sushi. She also teaches aerobics at the YMCA.

More profile about the speaker
Bonnie Bassler | Speaker | TED.com
TED2009

Bonnie Bassler: How bacteria "talk"

Bonnie Bassler: Bakteriler nasıl iletişim kurar?

Filmed:
2,683,171 views

Bonnie Bassler, bakterilerin kimyasal bir dil kullanarak birbirleriyle "konuştuğunu" ve böylece savunma ve saldırı amaçlı işbirliği yapabildiklerini keşfetti. Bu keşfin tıpta, sanayide ve "kendimizi anlamamız konusunda" oldukça şaşırtıcı uygulama alanları bulunuyor.
- Molecular biologist
Bonnie Bassler studies how bacteria can communicate with one another, through chemical signals, to act as a unit. Her work could pave the way for new, more potent medicine. Full bio

Double-click the English transcript below to play the video.

00:18
BacteriaBakteri are the oldesten eski livingyaşam organismsorganizmalar on the earthtoprak.
0
0
3000
Bakteriler, yeryüzünde yaşamakta olan en eski canlılardır.
00:21
They'veOnlar ettik been here for billionsmilyarlarca of yearsyıl,
1
3000
2000
Milyarlarca yıldan beri buradalar ve
00:23
and what they are are single-celledtek hücreli microscopicmikroskobik organismsorganizmalar.
2
5000
4000
"tek hücreli mikroskobik canlılar" olarak tanımlanabilirler.
00:27
So they are one cellhücre and they have this specialözel propertyözellik
3
9000
3000
Tek hücreden oluşurlar ve kendilerine özgü bir özelliğe sahiptirler:
00:30
that they only have one pieceparça of DNADNA.
4
12000
2000
Yalnızca bir parça DNA'ları vardır.
00:32
They have very fewaz genesgenler,
5
14000
2000
Kişisel özelliklerini kodlamak için
00:34
and geneticgenetik informationbilgi to encodekodlamak all of the traitsözellikleri that they carrytaşımak out.
6
16000
4000
oldukça az sayıda gene ve genetik bilgiye sahiptirler.
00:38
And the way bacteriabakteriler make a livingyaşam
7
20000
2000
Bakteriler, ortamdaki besinleri tüketerek
00:40
is that they consumetüketmek nutrientsbesinler from the environmentçevre,
8
22000
3000
boyutlarını iki katına çıkarırlar
00:43
they growbüyümek to twiceiki defa theironların sizeboyut, they cutkesim themselveskendilerini down in the middleorta,
9
25000
3000
ve sonra ortadan ikiye bölünürler.
00:46
and one cellhücre becomesolur two, and so on and so on.
10
28000
3000
Böylece, bir hücreden iki hücre oluşur ve bu böyle devam eder.
00:49
They just growbüyümek and dividebölmek, and growbüyümek and dividebölmek -- so a kindtür of boringsıkıcı life,
11
31000
4000
Büyürler ve bölünürler, büyürler ve bölünürler... Oldukça sıkıcı bir hayat gibi duruyor.
00:53
exceptdışında that what I would arguetartışmak is that you have
12
35000
2000
Benim savunacağım şey ise,
00:55
an amazingşaşırtıcı interactionetkileşim with these crittersyaratıkların.
13
37000
3000
bu yaratıklar ile muhteşem bir etkileşim içinde olduğunuz.
00:58
I know you guys think of yourselfkendin as humansinsanlar, and this is sortçeşit of how I think of you.
14
40000
3000
Kendinizi insan olarak gördüğünüzü biliyorum, ben ise sizleri yaklaşık olarak şöyle görüyorum.
01:01
This man is supposedsözde to representtemsil etmek
15
43000
2000
Bu figür,
01:03
a genericgenel humaninsan beingolmak,
16
45000
2000
standart bir insanı temsil ediyor.
01:05
and all of the circlesçevreler in that man are all of the cellshücreler that make up your bodyvücut.
17
47000
4000
Adamın içindeki tüm çemberler ise, vücudunuzu oluşturan hücrelerin tümü.
01:09
There is about a trilliontrilyon humaninsan cellshücreler that make eachher one of us
18
51000
3000
Her birimizde, "bizi biz yapan" ve yaptığımız tüm şeyleri yapabilme yeteneğini borçlu olduğumuz
01:12
who we are and ableyapabilmek to do all the things that we do,
19
54000
3000
yaklaşık bir trilyon insan hücresi var.
01:15
but you have 10 trilliontrilyon bacterialbakteri cellshücreler
20
57000
3000
Ancak, hayatınızın herhangi bir anında
01:18
in you or on you at any momentan in your life.
21
60000
2000
vücudunuzun içinde ya da üzerinde 10 trilyon bakteri hücresi bulunuyor.
01:20
So, 10 timeszamanlar more bacterialbakteri cellshücreler
22
62000
2000
Yani, bir insandaki bakteri hücrelerinin sayısı
01:22
than humaninsan cellshücreler on a humaninsan beingolmak.
23
64000
3000
insan hücrelerinin sayısının 10 katı.
01:25
And of coursekurs it's the DNADNA that countssayımları,
24
67000
2000
Genetik kodunuzu oluşturan ve
01:27
so here'sburada all the A, T, GsGS and CsCS
25
69000
2000
size o muhteşem özelliklerinizi veren DNA,
01:29
that make up your geneticgenetik codekod, and give you all your charmingbüyüleyici characteristicskarakteristikleri.
26
71000
3000
yani A, T, G ve C'ler ise burada.
01:32
You have about 30,000 genesgenler.
27
74000
2000
Yaklaşık 30.000 adet gene sahipsiniz.
01:34
Well it turnsdönüşler out you have 100 timeszamanlar more bacterialbakteri genesgenler
28
76000
3000
Ancak, 100 kat daha fazla bakteri geni
01:37
playingoynama a rolerol in you or on you all of your life.
29
79000
4000
bütün yaşamınız boyunca vücudunuzun içinde ya da üzerinde bir rol oynuyor.
01:41
At the besten iyi, you're 10 percentyüzde humaninsan,
30
83000
3000
Hücre sayısını baz alırsak, yani en iyimser haliyle, %10 insansınız.
01:44
but more likelymuhtemelen about one percentyüzde humaninsan,
31
86000
2000
Ancak gen sayısını referans alacak olursak,
01:46
dependingbağlı on whichhangi of these metricsölçümleri you like.
32
88000
2000
%1 insansınız.
01:48
I know you think of yourselfkendin as humaninsan beingsvarlıklar,
33
90000
2000
Kendinizi "insan" olarak gördüğünüzü biliyorum,
01:50
but I think of you as 90 or 99 percentyüzde bacterialbakteri.
34
92000
4000
ancak ben sizi %90 veya %99 bakteri olarak görüyorum.
01:54
(LaughterKahkaha)
35
96000
1000
(Gülüşmeler)
01:55
These bacteriabakteriler are not passivepasif ridersbinici,
36
97000
3000
Bu bakteriler, üzerimizde yolculuk yapan pasif yolcular değil.
01:58
these are incrediblyinanılmaz importantönemli, they keep us alivecanlı.
37
100000
3000
Aksine, oldukça önemliler ve hayatta kalmamızı sağlıyorlar.
02:01
They coverkapak us in an invisiblegörünmez bodyvücut armorzırh
38
103000
3000
Bizi görünmez bir vücut zırhı ile kaplıyorlar ve
02:04
that keepstutar environmentalçevre insultshakaret out
39
106000
2000
bu zırh, çevresel etkilerden bizleri koruyarak
02:06
so that we staykalmak healthysağlıklı.
40
108000
2000
sağlıklı kalmamızı sağlıyor.
02:08
They digestözet our foodGıda, they make our vitaminsVitaminler,
41
110000
2000
Besinimizi sindiriyorlar, vitaminlerimizi üretiyorlar ve hatta
02:10
they actuallyaslında educateEğitmek your immunebağışık systemsistem
42
112000
2000
kötü mikropları dışarıda tutması için
02:12
to keep badkötü microbesmikroplar out.
43
114000
2000
bağışıklık sistemimizi eğitiyorlar.
02:14
So they do all these amazingşaşırtıcı things
44
116000
2000
Bize yardımcı olan ve hayatta kalmamızı sağlayan
02:16
that help us and are vitalhayati for keepingkoruma us alivecanlı,
45
118000
4000
bu müthiş şeyleri yapmalarına rağmen,
02:20
and they never get any pressbasın for that.
46
122000
2000
kimse onlardan övgüyle bahsetmiyor.
02:22
But they get a lot of pressbasın because they do a lot of
47
124000
2000
Ancak oldukça kötü şeylere de neden olabildiklerinde
02:24
terriblekorkunç things as well.
48
126000
2000
dikkatimizi çekiyorlar.
02:26
So, there's all kindsçeşit of bacteriabakteriler on the EarthDünya
49
128000
3000
Yeryüzünde her çeşit bakteri bulunuyor. Bu bakterilerden bazıları,
02:29
that have no business beingolmak in you or on you at any time,
50
131000
3000
vücudunuz üzerinde hiçbir göreve sahip değil. Ama vücudunuza girerlerse
02:32
and if they are, they make you incrediblyinanılmaz sickhasta.
51
134000
4000
sizi oldukça hasta yapabilirler.
02:36
And so, the questionsoru for my lablaboratuvar is whetherolup olmadığını you want to think about all the
52
138000
3000
O halde, bakterilerin yaptığı iyi şeyleri mi düşünmek istiyorsunuz?
02:39
good things that bacteriabakteriler do, or all the badkötü things that bacteriabakteriler do.
53
141000
4000
Yoksa bakterilerin yaptığı kötü şeyleri mi? Aklımızı kurcalayan ilk soru
02:43
The questionsoru we had is how could they do anything at all?
54
145000
2000
bakterilerin nasıl olup da herhangi bir şey yapabildikleri idi.
02:45
I mean they're incrediblyinanılmaz smallküçük,
55
147000
2000
Demek istediğim, bakteriler o kadar küçük ki,
02:47
you have to have a microscopemikroskop to see one.
56
149000
2000
onları görebilmek için mikroskop gerekiyor.
02:49
They livecanlı this sortçeşit of boringsıkıcı life where they growbüyümek and dividebölmek,
57
151000
3000
Yalnızca büyümek ve bölünmekten ibaret sıkıcı bir yaşantıları var ve
02:52
and they'veonlar ettik always been considereddüşünülen to be these asocialasosyal reclusivemünzevi organismsorganizmalar.
58
154000
5000
herkes onları asosyal organizmalar olarak tanımlamakta.
02:57
And so it seemedgibiydi to us that they are just too smallküçük to have an impactdarbe
59
159000
3000
Dolayısıyla, çevre üzerinde bir etkiye sahip olabilmek için
03:00
on the environmentçevre
60
162000
2000
fazla küçük olduklarını
03:02
if they simplybasitçe actdavranmak as individualsbireyler.
61
164000
2000
düşündük.
03:04
And so we wanted to think if there couldn'tcould be a differentfarklı
62
166000
2000
Ve, başka türlü bir bakteri hayatının imkansız olduğunu
03:06
way that bacteriabakteriler livecanlı.
63
168000
2000
varsaydık.
03:08
The clueipucu to this camegeldi from anotherbir diğeri marineDeniz bacteriumbakteri,
64
170000
4000
Bunun için gerekli ipucu,
03:12
and it's a bacteriumbakteri calleddenilen VibrioVibrio fischerifischeri.
65
174000
3000
Vibrio fischeri adındaki başka bir deniz bakterisinden geldi.
03:15
What you're looking at on this slidekaymak is just a personkişi from my lablaboratuvar
66
177000
3000
Bu slaytta, labaratuvarımdaki birisinin deney tüpü içindeki
03:18
holdingtutma a flaskşişesi of a liquidsıvı culturekültür of a bacteriumbakteri,
67
180000
3000
sıvı bakteri kültürünü tutarken görüyorsunuz.
03:21
a harmlesszararsız beautifulgüzel bacteriumbakteri that comesgeliyor from the oceanokyanus,
68
183000
3000
Okyanustan gelen bu zararsız ve güzel bakterinin adı
03:24
namedadlı VibrioVibrio fischerifischeri.
69
186000
2000
Vibrio fischeri.
03:26
This bacteriumbakteri has the specialözel propertyözellik that it makesmarkaları lightışık,
70
188000
3000
Bu bakterinin, tıpkı ateşböcekleri gibi,
03:29
so it makesmarkaları bioluminescenceBioluminescence,
71
191000
2000
biyoluminesans yapma,
03:31
like firefliesateş böcekleri make lightışık.
72
193000
2000
yani ışık üretebilme yeteneği var.
03:33
We're not doing anything to the cellshücreler here.
73
195000
2000
Burada hücrelere hiçbir şey yapmıyoruz.
03:35
We just tookaldı the pictureresim by turningdöndürme the lightsışıklar off in the roomoda,
74
197000
2000
Yalnızca odadaki ışıkları kapattık ve fotoğraf çektik.
03:37
and this is what we see.
75
199000
2000
Karşımıza şöyle bir sonuç çıktı.
03:39
What was actuallyaslında interestingilginç to us
76
201000
2000
Bize ilginç gelen şey,
03:41
was not that the bacteriabakteriler madeyapılmış lightışık,
77
203000
2000
bakterilerin ışık üretebilmesi değil,
03:43
but when the bacteriabakteriler madeyapılmış lightışık.
78
205000
2000
ne zaman ışık ürettikleri idi.
03:45
What we noticedfark is when the bacteriabakteriler were aloneyalnız,
79
207000
3000
Farkına vardık ki, bakteriler yalnız olduğunda
03:48
so when they were in diluteseyreltik suspensionsüspansiyon, they madeyapılmış no lightışık.
80
210000
3000
yani seyreltik süspansiyondayken, ışık üretmediler.
03:51
But when they grewbüyüdü to a certainbelli cellhücre numbernumara
81
213000
2000
Ancak belli bir hücre sayısına ulaştıklarında,
03:53
all the bacteriabakteriler turneddönük on lightışık simultaneouslyeşzamanlı.
82
215000
4000
bütün bakteriler aynı anda ışık üretmeye başladılar.
03:57
The questionsoru that we had is how can bacteriabakteriler, these primitiveilkel organismsorganizmalar,
83
219000
4000
Aklımıza gelen soru, bakterilerin, yani bu ilkel organizmaların,
04:01
tell the differencefark from timeszamanlar when they're aloneyalnız,
84
223000
2000
yalnız oldukları zaman ile
04:03
and timeszamanlar when they're in a communitytoplum,
85
225000
2000
topluluk içinde oldukları zaman arasındaki farkı nasıl bildikleri
04:05
and then all do something togetherbirlikte.
86
227000
3000
ve daha sonra nasıl toplu halde bir iş yapabildikleri idi.
04:08
What we'vebiz ettik figuredanladım out is that the way that they do that is that they talk to eachher other,
87
230000
4000
Bunu yapabilmelerini sağlayan şeyin, bakterilerin birbirleriyle konuşmasına imkan veren
04:12
and they talk with a chemicalkimyasal languagedil.
88
234000
2000
bir kimyasal dil olduğunu keşfettik.
04:14
This is now supposedsözde to be my bacterialbakteri cellhücre.
89
236000
3000
Bu, benim bakteri hücremi temsil ediyor.
04:17
When it's aloneyalnız it doesn't make any lightışık.
90
239000
3000
Yalnızken, hiç ışık üretmiyor.
04:20
But what it does do is to make and secretesalgılar smallküçük moleculesmoleküller
91
242000
4000
Yaptığı şey, küçük moleküller salgılamak.
04:24
that you can think of like hormoneshormonlar,
92
246000
2000
Bu molekülleri hormonlar gibi de düşünebilirsiniz.
04:26
and these are the redkırmızı trianglesüçgenler, and when the bacteriabakteriler is aloneyalnız
93
248000
3000
Bunlar da kırmızı üçgenler. Bakteri yalnızken,
04:29
the moleculesmoleküller just floatkayan nokta away and so no lightışık.
94
251000
3000
bu moleküller serbestçe yüzüyor ve dolayısıyla ışık oluşmuyor.
04:32
But when the bacteriabakteriler growbüyümek and doubleçift
95
254000
2000
Ancak bakteriler büyüyüp bölündüklerinde ve
04:34
and they're all participatingkatılan in makingyapma these moleculesmoleküller,
96
256000
3000
hep beraber bu molekülü üretmeye başladıklarında,
04:37
the moleculemolekül -- the extracellularhücre dışı amounttutar of that moleculemolekül
97
259000
4000
bu molekülün miktarı
04:41
increasesartışlar in proportionoran to cellhücre numbernumara.
98
263000
3000
hücre sayısına bağlı olarak artıyor.
04:44
And when the moleculemolekül hitsisabetler a certainbelli amounttutar
99
266000
2000
Ve molekül miktarı, bakterilere kaç tane komşuları olduğunu
04:46
that tellsanlatır the bacteriabakteriler how manyçok neighborsKomşular there are,
100
268000
3000
söyleyebilecek bir seviyeye ulaştığında,
04:49
they recognizetanımak that moleculemolekül
101
271000
2000
bu molekülü tanıyorlar
04:51
and all of the bacteriabakteriler turndönüş on lightışık in synchronysenkronizasyonu.
102
273000
3000
ve hep beraber ışık üretmeye başlıyorlar.
04:54
That's how bioluminescenceBioluminescence worksEserleri --
103
276000
2000
Bioluminesans (canlı hücrelerde ışık enerjisi üretimi)
04:56
they're talkingkonuşma with these chemicalkimyasal wordskelimeler.
104
278000
2000
böyle işliyor. Bakteriler, bu kimyasal sözcüklerle konuşuyor.
04:58
The reasonneden that VibrioVibrio fischerifischeri is doing that comesgeliyor from the biologyBiyoloji.
105
280000
4000
Vibrio fischeri'nin bunu yapmasının sebebi biyolojiden geliyor.
05:02
Again, anotherbir diğeri plugfiş for the animalshayvanlar in the oceanokyanus,
106
284000
3000
İşte, okyanustaki hayvanlar için başka bir elektrik kaynağı.
05:05
VibrioVibrio fischerifischeri liveshayatları in this squidkalamar.
107
287000
3000
Vibrio fischeri bu mürekkepbalığının içinde yaşıyor.
05:08
What you are looking at is the HawaiianHawaii BobtailBobtail SquidKalamar,
108
290000
2000
Bakmakta olduğunuz şey, bir Hawai Kısakuyruklu Mürekkepbalığı.
05:10
and it's been turneddönük on its back,
109
292000
2000
Şu anda arkasını dönmüş vaziyette.
05:12
and what I hopeumut you can see are these two glowingparlayan lobeslobu
110
294000
3000
Umarım, parlamakta olan iki lobu görebiliyorsunuzdur.
05:15
and these houseev the VibrioVibrio fischerifischeri cellshücreler,
111
297000
3000
Bu lobların içinde Vibro fischeri hücreleri yaşıyor ve
05:18
they livecanlı in there, at highyüksek cellhücre numbernumara
112
300000
2000
çok sayıda olduklarından
05:20
that moleculemolekül is there, and they're makingyapma lightışık.
113
302000
2000
ışık üretiyorlar.
05:22
The reasonneden the squidkalamar is willingistekli to put up with these shenanigansmaskaralık
114
304000
3000
Mürekkepbalığının bu üçkağıtçı bakterilere katlanmasının sebebi,
05:25
is because it wants that lightışık.
115
307000
2000
onların ürettiği ışığa ihtiyaç duyması.
05:27
The way that this symbiosisSymbiosis worksEserleri
116
309000
2000
İkisi arasındaki ortak yaşam şöyle işliyor:
05:29
is that this little squidkalamar liveshayatları just off the coastsahil of HawaiiHawaii,
117
311000
4000
Bu küçük mürekkepbalığı, Hawai sahilinin çok yakınında,
05:33
just in sortçeşit of shallowsığ knee-deepdiz boyu waterSu.
118
315000
2000
dizimizi geçmeyecek sığlıkta bir suda yaşıyor.
05:35
The squidkalamar is nocturnalgece, so duringsırasında the day
119
317000
3000
Ve mürekkepbalığımız "noktürnal" olduğundan,
05:38
it buriesgömer itselfkendisi in the sandkum and sleepsuyur,
120
320000
2000
yani yalnızca geceleri avlandığından,
05:40
but then at night it has to come out to huntav.
121
322000
3000
gündüzleri kendisini kumun içine gizliyor ve uykuya yatıyor.
05:43
On brightparlak nightsgece when there is lots of starlightStarlight or moonlightAy ışığı
122
325000
2000
Mürekkepbalığı oldukça sığ bir suda yaşadığından,
05:45
that lightışık can penetratenüfuz etmek the depthderinlik of the waterSu
123
327000
3000
parlak gecelerde ayın veya yıldızların ışığı,
05:48
the squidkalamar liveshayatları in, sincedan beri it's just in those coupleçift feetayaklar of waterSu.
124
330000
3000
bu sığ sudan geçerek mürekkepbalığına ulaşabiliyor.
05:51
What the squidkalamar has developedgelişmiş is a shutterçekim
125
333000
3000
Mürekkepbalığı, bir çeşit kepenk geliştirmiş.
05:54
that can openaçık and closekapat over this specializeduzman lightışık organorgan housingKonut the bacteriabakteriler.
126
336000
4000
Böylece bakterilerin yaşadığı o özel ışık organının üzerini açıp kapayabiliyor.
05:58
Then it has detectorsdedektörleri on its back
127
340000
2000
Ayrıca, sırtında da detektörler var.
06:00
so it can senseduyu how much starlightStarlight or moonlightAy ışığı is hittingisabet its back.
128
342000
4000
Bu sayede, sırtına ne kadar ayışığı vurduğunu anlayabiliyor.
06:04
And it opensaçılan and closeskapanır the shutterçekim
129
346000
2000
Ve kepengi açıp kapayarak,
06:06
so the amounttutar of lightışık cominggelecek out of the bottomalt --
130
348000
2000
ön tarafında bulunan bakterilerin ürettiği ışığın şiddeti ile,
06:08
whichhangi is madeyapılmış by the bacteriumbakteri --
131
350000
2000
sırtına vuran ışığın şiddetini
06:10
exactlykesinlikle matchesmaçlar how much lightışık hitsisabetler the squid'skalamar'ın back,
132
352000
2000
birbirine eşitliyor ki
06:12
so the squidkalamar doesn't make a shadowGölge.
133
354000
2000
gölge oluşmasın.
06:14
It actuallyaslında useskullanımları the lightışık from the bacteriabakteriler
134
356000
3000
Yani mürekkepbalığı, bakterilerden gelen ışığı
06:17
to counter-illuminateCounter aydınlatmak itselfkendisi in an anti-predationAnti-avlanma devicecihaz
135
359000
3000
kendisinin açığa çıkmasını engelleyen bir korunma mekanizmasında kullanıyor.
06:20
so predatorsyırtıcı can't see its shadowGölge,
136
362000
2000
Böylece avcılar, mürekkepbalığının gölgesini göremiyor ve
06:22
calculatehesaplamak its trajectoryYörünge, and eatyemek it.
137
364000
2000
gölgenin geldiği yere bakarak mürekkepbalığını yakalayamıyor.
06:24
This is like the stealthİhraç Stealth bomberbombardıman uçağı of the oceanokyanus.
138
366000
3000
Okyanusun "hayalet uçağı" gibi bir şey yani bu.
06:27
(LaughterKahkaha)
139
369000
1000
(Gülüşmeler)
06:28
But then if you think about it, the squidkalamar has this terriblekorkunç problemsorun
140
370000
3000
Ancak, mürekkepbalığının şöyle bir problemi var:
06:31
because it's got this dyingölen, thickkalın culturekültür of bacteriabakteriler
141
373000
3000
Ölmekte olan ve yoğun bir bakteri kültürü onun üzerinde yaşıyor,
06:34
and it can't sustainsürdürmek that.
142
376000
2000
mürekkepbalığı sürekli olarak bu durumda kalamaz.
06:36
And so what happensolur is everyher morningsabah when the sunGüneş comesgeliyor up
143
378000
2000
Bu nedenle mürekkepbalığı her sabah güneş doğduğunda,
06:38
the squidkalamar goesgider back to sleepuyku, it buriesgömer itselfkendisi in the sandkum,
144
380000
3000
kendisini kuma gömerek uykuya dalıyor ve
06:41
and it's got a pumppompa that's attachedekli to its circadiansirkadiyen rhythmritim,
145
383000
3000
sirkadyan(günlük) ritmine bağlı olan bir pompayı kullanarak
06:44
and when the sunGüneş comesgeliyor up it pumpspompalar out like 95 percentyüzde of the bacteriabakteriler.
146
386000
5000
bakterilerin yaklaşık yüzde 95'ini dışarı atıyor.
06:49
Now the bacteriabakteriler are diluteseyreltik, that little hormonehormon moleculemolekül is gonegitmiş,
147
391000
3000
Böylece bakteriler seyreltik haline geliyor, yani o küçük hormon molekülü yok oluyor
06:52
so they're not makingyapma lightışık --
148
394000
2000
ve ışık üretemiyorlar; ancak bu durum,
06:54
but of coursekurs the squidkalamar doesn't carebakım. It's asleepuykuda in the sandkum.
149
396000
2000
mürekkepbalığının umrunda değil. Çünkü kumun içinde uyuyor.
06:56
And as the day goesgider by the bacteriabakteriler doubleçift,
150
398000
2000
Gün içinde, geriye kalan bakteriler bölünerek
06:58
they releaseserbest bırakmak the moleculemolekül, and then lightışık comesgeliyor on
151
400000
3000
molekülü serbest bırakıyorlar ve geceleri, yani mürekkepbalığının
07:01
at night, exactlykesinlikle when the squidkalamar wants it.
152
403000
3000
ihtiyacı olduğunda, ışık geri geliyor.
07:04
First we figuredanladım out how this bacteriumbakteri does this,
153
406000
3000
Önce, bakterilerin bunu nasıl yaptığını çözdük,
07:07
but then we broughtgetirdi the toolsaraçlar of molecularmoleküler biologyBiyoloji to this
154
409000
3000
daha sonra ise gerçek mekanizmanın ne olduğunu kavrayabilmek için
07:10
to figureşekil out really what's the mechanismmekanizma.
155
412000
2000
moleküler biyolojinin araçlarını kullandık.
07:12
And what we foundbulunan -- so this is now supposedsözde to be, again, my bacterialbakteri cellhücre --
156
414000
4000
Ve bakın ne bulduk: -Bu şekil, yine, bakteri hücremi temsil ediyor.-
07:16
is that VibrioVibrio fischerifischeri has a proteinprotein --
157
418000
2000
Vibrio fischeri'ın bir proteini var.
07:18
that's the redkırmızı boxkutu -- it's an enzymeenzim that makesmarkaları
158
420000
3000
Kırmızı kutu ile gösterilen bu protein, şu kırmızı üçgenleri,
07:21
that little hormonehormon moleculemolekül, the redkırmızı triangleüçgen.
159
423000
3000
yani küçük hormon moleküllerini üreten bir enzim.
07:24
And then as the cellshücreler growbüyümek, they're all releasingserbest bırakma that moleculemolekül
160
426000
2000
Ve hücreler büyüdükçe, hep beraber o hormon molekülünü ortama
07:26
into the environmentçevre, so there's lots of moleculemolekül there.
161
428000
3000
serbest bırakıyorlar, böylece o molekülün miktarı artıyor.
07:29
And the bacteriabakteriler alsoAyrıca have a receptorreseptörü on theironların cellhücre surfaceyüzey
162
431000
4000
Bakterilerin hücre yüzeyinde bir de reseptör var. Bu reseptör,
07:33
that fitsnöbetleri like a lockkilitlemek and keyanahtar with that moleculemolekül.
163
435000
3000
o molekül ile anahtar ve kilit gibi uyum içersinde ve
07:36
These are just like the receptorsreseptörleri on the surfacesyüzeyler of your cellshücreler.
164
438000
3000
tıpkı sizin hücrelerinizin yüzeyindeki reseptörlere benziyor.
07:39
When the moleculemolekül increasesartışlar to a certainbelli amounttutar --
165
441000
3000
Molekül miktarı belirli bir seviyeye ulaştığında bu durum,
07:42
whichhangi saysdiyor something about the numbernumara of cellshücreler --
166
444000
2000
hücre sayısı hakkında bir bilgi veriyor,
07:44
it lockskilitler down into that receptorreseptörü
167
446000
2000
ve molekül, o reseptöre kitleniyor
07:46
and informationbilgi comesgeliyor into the cellshücreler
168
448000
2000
böylece hücrelere "ışığı açmalarını" söyleyen
07:48
that tellsanlatır the cellshücreler to turndönüş on
169
450000
2000
bilgi iletiliyor ve
07:50
this collectivetoplu behaviordavranış of makingyapma lightışık.
170
452000
3000
ışık üretmeleri sağlanıyor.
07:53
Why this is interestingilginç is because in the pastgeçmiş decadeonyıl
171
455000
3000
Bunun ilginç olmasının sebebi ise, geçen 10 yılda
07:56
we have foundbulunan that this is not just some anomalyanomali
172
458000
2000
bu durumun karanlıkta ışık üreten tuhaf bir bakteri çeşidine ait olmadığını,
07:58
of this ridiculousgülünç, glow-in-the-darkKaranlıkta parlayan bacteriumbakteri that liveshayatları in the oceanokyanus --
173
460000
3000
bütün bakterilerin buna benzer sistemlere sahip olduğunu
08:01
all bacteriabakteriler have systemssistemler like this.
174
463000
3000
keşfetmiş olmamız.
08:04
So now what we understandanlama is that all bacteriabakteriler can talk to eachher other.
175
466000
3000
Şunu anlıyoruz ki, bütün bakteriler birbiriyle konuşabiliyor.
08:07
They make chemicalkimyasal wordskelimeler, they recognizetanımak those wordskelimeler,
176
469000
3000
Kimyasal sözcükler üretiyorlar ve bu sözcükleri tanıyorlar,
08:10
and they turndönüş on groupgrup behaviorsdavranışlar
177
472000
2000
ve yalnızca bütün hücreler
08:12
that are only successfulbaşarılı when all of the cellshücreler participatekatılmak in unisonHep bir ağızdan.
178
474000
5000
uyum içinde hareket ettiğinde amacına ulaşan grup davranışları sergiliyorlar.
08:17
We have a fancyfantezi nameisim for this: we call it quorumçekirdek sensingalgılama.
179
479000
3000
Bu olay için havalı bir ismimiz var: "Quorum sensing." (çoğunluk algılama)
08:20
They voteoy with these chemicalkimyasal votesoy,
180
482000
2000
Kimyasal zarflarla oy kullanıyorlar,
08:22
the voteoy getsalır countedsayılır, and then everybodyherkes respondsyanıt verir to the voteoy.
181
484000
4000
daha sonra oylar sayılıyor ve herkes sonuca bir tepki veriyor.
08:26
What's importantönemli for today'sbugünkü talk
182
488000
2000
Bugünün konuşması için önemli olan şey,
08:28
is that we know that there are hundredsyüzlerce of behaviorsdavranışlar
183
490000
2000
bakterilerin bu tarz kollektif şekillerde gerçekleştirdiği
08:30
that bacteriabakteriler carrytaşımak out in these collectivetoplu fashionsmoda.
184
492000
3000
yüzlerce davranışın mevcut olması.
08:33
But the one that's probablymuhtemelen the mostçoğu importantönemli to you is virulencevirülans.
185
495000
3000
Ama belki de sizin için en önemli olanı virulans, yani zehirlilik.
08:36
It's not like a coupleçift bacteriabakteriler get in you
186
498000
3000
Birkaç tane bakterinin vücudunuza girmesi
08:39
and they startbaşlama secretingsalgılayan some toxinstoksinler --
187
501000
2000
ve bazı toksinler üretmesiyle olacak bir şey değil bu.
08:41
you're enormousmuazzam, that would have no effectEfekt on you. You're hugeKocaman.
188
503000
3000
Çok büyüksünüz, bunun sizin üzerinizde hiçbir etkisi olmaz.
08:44
What they do, we now understandanlama,
189
506000
3000
Anlıyoruz ki bakterilerin yaptığı şey,
08:47
is they get in you, they wait, they startbaşlama growingbüyüyen,
190
509000
3000
vücudunuza girmek, beklemek ve büyümek.
08:50
they countsaymak themselveskendilerini with these little moleculesmoleküller,
191
512000
2000
Daha sonra bu küçük moleküller yardımıyla kendi sayılarını ölçüyorlar
08:52
and they recognizetanımak when they have the right cellhücre numbernumara
192
514000
2000
ve yeterli sayıya ulaştıklarını anladıkları zaman,
08:54
that if all of the bacteriabakteriler launchbaşlatmak theironların virulencevirülans attacksaldırı togetherbirlikte,
193
516000
4000
hep beraber zehir salgılamaya başlıyorlar ve böylece
08:58
they are going to be successfulbaşarılı at overcomingüstesinden an enormousmuazzam hostevsahibi.
194
520000
4000
oldukça büyük bir konağın bile üstesinden gelebiliyorlar.
09:02
BacteriaBakteri always controlkontrol pathogenicitypatojen with quorumçekirdek sensingalgılama.
195
524000
4000
Bakteriler, hastalık yapma yetilerini daima çoğunluk algılama(quorum sensing) yöntemi ile kontrol ediyor.
09:06
That's how it worksEserleri.
196
528000
2000
Bu mekanizmanın işleyiş şekli böyle.
09:08
We alsoAyrıca then wentgitti to look at what are these moleculesmoleküller --
197
530000
3000
Bu moleküllerin, yani kırmızı üçgenler ile betimlediklerimizin,
09:11
these were the redkırmızı trianglesüçgenler on my slidesslaytlar before.
198
533000
3000
ne olduklarını da araştırdık.
09:14
This is the VibrioVibrio fischerifischeri moleculemolekül.
199
536000
2000
Bu, Vibrio fischeri molekülü.
09:16
This is the wordsözcük that it talksgörüşmeler with.
200
538000
2000
Bu ise Vibrio fischeri'ın konuşurken kullandığı sözcük.
09:18
So then we startedbaşladı to look at other bacteriabakteriler,
201
540000
2000
Daha sonra diğer bakterilere bakmaya başladık.
09:20
and these are just a smatteringÇat pat of the moleculesmoleküller that we'vebiz ettik discoveredkeşfedilen.
202
542000
3000
Bunlar, keşfettiğimiz moleküllerden yalnızca birkaçı.
09:23
What I hopeumut you can see
203
545000
2000
Umarım, moleküllerin birbirine
09:25
is that the moleculesmoleküller are relatedilgili.
204
547000
2000
benzediğini fark edebiliyorsunuz.
09:27
The left-handsol partBölüm of the moleculemolekül is identicalözdeş
205
549000
2000
Molekülün sol kısmı, bütün bakteri türleri için
09:29
in everyher singletek speciesTürler of bacteriabakteriler.
206
551000
3000
tıpatıp aynı.
09:32
But the right-handsağ el partBölüm of the moleculemolekül is a little bitbit differentfarklı in everyher singletek speciesTürler.
207
554000
4000
Ancak molekülün sağ tarafı, her bakteri türünde biraz değişik.
09:36
What that does is to confervermek
208
558000
2000
Bu durum, her bakteri türünün
09:38
exquisiteenfes speciesTürler specificitiesözelliklerine to these languagesdiller.
209
560000
4000
kendilerine özgü bir dile sahip olmalarını sağlıyor.
09:42
EachHer moleculemolekül fitsnöbetleri into its partnerortak receptorreseptörü and no other.
210
564000
4000
Her molekül yalnızca ve yalnızca kendi partneri ile uyum sağlayabiliyor.
09:46
So these are privateözel, secretgizli conversationskonuşmaları.
211
568000
3000
Yani bu konuşmalar, özel ve gizli konuşmalar.
09:49
These conversationskonuşmaları are for intraspeciesİlkinde communicationiletişim.
212
571000
4000
Bu konuşmalar, yalnızca tür içi iletişim için kullanılıyor.
09:53
EachHer bacteriabakteriler useskullanımları a particularbelirli moleculemolekül that's its languagedil
213
575000
4000
Her bakteri, kendi dili olan özel bir molekül kullanıyor
09:57
that allowsverir it to countsaymak its ownkendi siblingsKardeşler.
214
579000
4000
ve böylece etrafta kendi türünden kaç tane bakteri olduğunu sayabiliyor.
10:01
OnceBir kez we got that faruzak we thought
215
583000
2000
Bu kısma kadar geldiğimizde,
10:03
we were startingbaşlangıç to understandanlama that bacteriabakteriler have these socialsosyal behaviorsdavranışlar.
216
585000
3000
bakterilerin bu sosyal davranışlara sahip olmasını anlamaya başladığımızı düşündük.
10:06
But what we were really thinkingdüşünme about is that mostçoğu of the time
217
588000
3000
Ancak çoğu zaman aklımıza takılan şey,
10:09
bacteriabakteriler don't livecanlı by themselveskendilerini, they livecanlı in incredibleinanılmaz mixtureskarışımlar,
218
591000
3000
bakterilerin tek başlarına değil, yüzlerce farklı türden bakteri ile birlikte
10:12
with hundredsyüzlerce or thousandsbinlerce of other speciesTürler of bacteriabakteriler.
219
594000
4000
devasa bir karışım içinde yaşıyor olduklarıydı.
10:16
And that's depictedtasvir on this slidekaymak. This is your skincilt.
220
598000
3000
Slaytta gösterilen şey de o. Bu, sizin cildiniz.
10:19
So this is just a pictureresim -- a micrographtest of your skincilt.
221
601000
3000
Cildinizin mikroskop ile çekilmiş bir fotoğrafı bu şekilde.
10:22
AnywhereHer yerde on your bodyvücut, it looksgörünüyor prettygüzel much like this,
222
604000
2000
Vücudunuzun tamamı, buna benzer bir yapıda.
10:24
and what I hopeumut you can see is that there's all kindsçeşit of bacteriabakteriler there.
223
606000
4000
Umarım ki resimde her türden bakterinin bulunduğunu görebiliyorsunuz.
10:28
And so we startedbaşladı to think if this really is about communicationiletişim in bacteriabakteriler,
224
610000
4000
Düşünmeye başladık ki, eğer bu olay gerçekten bakteriler arası iletişim ve
10:32
and it's about countingsayma your neighborsKomşular,
225
614000
2000
komşularınızın sayısını öğrenmek ile ilgiliyse,
10:34
it's not enoughyeterli to be ableyapabilmek to only talk withiniçinde your speciesTürler.
226
616000
3000
yalnızca kendi türünüzdekilerle konuşabilmek yeterli olamaz.
10:37
There has to be a way to take a censussayım
227
619000
2000
Popülasyon içindeki diğer türden bakterilerin sayısını
10:39
of the restdinlenme of the bacteriabakteriler in the populationnüfus.
228
621000
3000
öğrenmenin de bir yolu olmalı.
10:42
So we wentgitti back to molecularmoleküler biologyBiyoloji
229
624000
2000
Böylece, moleküler biyolojiye geri döndük ve
10:44
and startedbaşladı studyingders çalışıyor differentfarklı bacteriabakteriler,
230
626000
2000
farklı bakterileri incelemeye başladık.
10:46
and what we'vebiz ettik foundbulunan now is that
231
628000
2000
Ve öğrendik ki
10:48
in factgerçek, bacteriabakteriler are multilingualçok dilli.
232
630000
2000
aslında, bakteriler birden fazla dil konuşabiliyor.
10:50
They all have a species-specificSpecies-Specific systemsistem --
233
632000
3000
Hepsinin kendi türlerine özgü bir sistemleri,
10:53
they have a moleculemolekül that saysdiyor "me."
234
635000
2000
yani "o benim" diyen bir molekülleri var.
10:55
But then, runningkoşu in parallelparalel to that is a secondikinci systemsistem
235
637000
3000
Ancak keşfettik ki, buna parelel olan bir ikinci sistem daha var,
10:58
that we'vebiz ettik discoveredkeşfedilen, that's genericgenel.
236
640000
2000
ve bu sistem tüm bakterilerde ortak.
11:00
So, they have a secondikinci enzymeenzim that makesmarkaları a secondikinci signalişaret
237
642000
3000
Bakterilerin, ikinci bir sinyal üreten ikinci bir enzimleri daha var
11:03
and it has its ownkendi receptorreseptörü,
238
645000
2000
ve bu enzimin kendi ayrı reseptörü mevcut.
11:05
and this moleculemolekül is the tradeTicaret languagedil of bacteriabakteriler.
239
647000
3000
Yani bu molekül, bakterilerin ortak dili.
11:08
It's used by all differentfarklı bacteriabakteriler
240
650000
2000
Bütün bakteriler tarafından kullanılan bu dil,
11:10
and it's the languagedil of interspeciesinterspecies communicationiletişim.
241
652000
4000
türler arası iletişimin aracı.
11:14
What happensolur is that bacteriabakteriler are ableyapabilmek to countsaymak
242
656000
3000
Bu sayede bakteriler, kendi türlerinden kaç tane olduğunu
11:17
how manyçok of me and how manyçok of you.
243
659000
3000
ve diğer türlerden kaç tane olduğunu sayabiliyor.
11:20
They take that informationbilgi insideiçeride,
244
662000
2000
Daha sonra bu bilgiyi kullanıyorlar ve
11:22
and they decidekarar ver what tasksgörevler to carrytaşımak out
245
664000
2000
kimin azınlık ve kimin çoğunluk olduğuna bağlı olarak,
11:24
dependingbağlı on who'skim in the minorityazınlık and who'skim in the majorityçoğunluk
246
666000
4000
hangi görevleri yapmaları gerektiğine
11:28
of any givenverilmiş populationnüfus.
247
670000
2000
karar veriyorlar.
11:30
Then again we turndönüş to chemistrykimya,
248
672000
2000
Tekrar kimyaya dönüyoruz.
11:32
and we figuredanladım out what this genericgenel moleculemolekül is --
249
674000
3000
Bu ortak molekülün ne olduğunu bulduk,
11:35
that was the pinkpembe ovalsOval on my last slidekaymak, this is it.
250
677000
3000
son slaytımdaki pembe yuvarlaklar, o ortak moleküllerdi.
11:38
It's a very smallküçük, five-carbonbeş karbonlu moleculemolekül.
251
680000
2000
Beş karbonlu oldukça küçük bir molekül bu.
11:40
What the importantönemli thing is that we learnedbilgili
252
682000
3000
Önemli bir şey öğrendik ki,
11:43
is that everyher bacteriumbakteri has exactlykesinlikle the sameaynı enzymeenzim
253
685000
3000
her bakteride tıpatıp aynı molekülü yapan
11:46
and makesmarkaları exactlykesinlikle the sameaynı moleculemolekül.
254
688000
2000
tıpatıp aynı enzim var.
11:48
So they're all usingkullanma this moleculemolekül
255
690000
2000
Yani, bakterilerin tamamı
11:50
for interspeciesinterspecies communicationiletişim.
256
692000
2000
türler arası iletişim için bu molekülü kullanıyor.
11:52
This is the bacterialbakteri EsperantoEsperanto.
257
694000
3000
Yani bu, bakterilerin Esperanto'su.
11:55
(LaughterKahkaha)
258
697000
1000
(Gülüşmeler)
11:56
OnceBir kez we got that faruzak, we startedbaşladı to learnöğrenmek
259
698000
2000
Buraya geldiğimizde, bakterilerin bu kimyasal dil
11:58
that bacteriabakteriler can talk to eachher other with this chemicalkimyasal languagedil.
260
700000
3000
yardımıyla birbirleriyle konuşabildiğini öğrenmeye başladık.
12:01
But what we startedbaşladı to think is that maybe there is something
261
703000
2000
Ancak bu noktada aklmıza gelen şey,
12:03
practicalpratik that we can do here as well.
262
705000
2000
belki de bu durumu lehimize kullanabilecek olmamızdı.
12:05
I've told you that bacteriabakteriler do have all these socialsosyal behaviorsdavranışlar,
263
707000
3000
Bakterilerin tüm bu sosyal davranışlara sahip olduğunu
12:08
they communicateiletişim kurmak with these moleculesmoleküller.
264
710000
3000
ve bu moleküller yardımıyla iletişim kurduğunu anlattım.
12:11
Of coursekurs, I've alsoAyrıca told you that one of the importantönemli things they do
265
713000
3000
Bakterilerin yaptığını önemli işlerden birisinin de çoğunluk algılamayı
12:14
is to initiatebaşlatmak pathogenicitypatojen usingkullanma quorumçekirdek sensingalgılama.
266
716000
3000
kullanarak zehir salgılamaya başlamaları olduğunu da anlatmıştım.
12:17
We thought, what if we madeyapılmış these bacteriabakteriler
267
719000
2000
Düşündük ki, bu bakterileri sağır ve dilsiz
12:19
so they can't talk or they can't hearduymak?
268
721000
3000
hale getirirsek ne olur?
12:22
Couldn'tOlamaz these be newyeni kindsçeşit of antibioticsantibiyotikler?
269
724000
3000
Bu, yeni bir çeşit antibiyotik olamaz mı?
12:25
Of coursekurs, you've just heardduymuş and you alreadyzaten know
270
727000
2000
Hepinizin bildiği üzere,
12:27
that we're runningkoşu out of antibioticsantibiyotikler.
271
729000
2000
elimizdeki işe yarayan antibiyotiklerin sayısı azalıyor.
12:29
BacteriaBakteri are incrediblyinanılmaz multi-drug-resistantMulti-ilaca dirençli right now,
272
731000
3000
Bakteriler ilaçlara karşı artık oldukça dirençliler; bunun nedeni de
12:32
and that's because all of the antibioticsantibiyotikler that we use killöldürmek bacteriabakteriler.
273
734000
4000
kullandığımız antibiyotiklerin tamamının bakterileri öldürüyor olması.
12:36
They eitherya poppop the bacterialbakteri membranezar,
274
738000
2000
Ya bakteri zarını patlatıyorlar,
12:38
they make the bacteriumbakteri so it can't replicatetekrarlamak its DNADNA.
275
740000
3000
ya da bakteriyi, DNA'sını kopyalayamaz hale getiriyorlar.
12:41
We killöldürmek bacteriabakteriler with traditionalgeleneksel antibioticsantibiyotikler
276
743000
3000
Bakterileri geleneksel antibiyotiklerle öldürüyoruz ve bu durum
12:44
and that selectsseçer for resistantdayanıklı mutantsmutantlar.
277
746000
2000
dirençli mutantların seçilmesine neden oluyor.
12:46
And so now of coursekurs we have this globalglobal problemsorun
278
748000
3000
Dolayısıyla, bulaşıcı hastalıkların tedavisinde
12:49
in infectiousbulaşıcı diseaseshastalıklar.
279
751000
2000
küresel bir kriz ile karşı karşıyayız.
12:51
We thought, well what if we could sortçeşit of do behaviordavranış modificationsdeğişiklikler,
280
753000
3000
Düşündük ki, bu bakterileri konuşamaz ve sayamaz hale getirecek
12:54
just make these bacteriabakteriler so they can't talk, they can't countsaymak,
281
756000
3000
birtakım davranışsal modifikasyonlar yaparak
12:57
and they don't know to launchbaşlatmak virulencevirülans.
282
759000
3000
ne zaman zehir salgılayacaklarını bilmelerini engellersek ne olur?
13:00
And so that's exactlykesinlikle what we'vebiz ettik donetamam, and we'vebiz ettik sortçeşit of takenalınmış two strategiesstratejiler.
283
762000
3000
Tam olayarak yaptığımız şey de buydu. İki farklı strateji izledik.
13:03
The first one is we'vebiz ettik targetedHedeflenen
284
765000
2000
İlkinde, türler içi iletişim sistemini
13:05
the intraspeciesİlkinde communicationiletişim systemsistem.
285
767000
3000
hedef aldık.
13:08
So we madeyapılmış moleculesmoleküller that look kindtür of like the realgerçek moleculesmoleküller --
286
770000
3000
Gerçek moleküller gibi görünen, ama biraz farklı olan
13:11
whichhangi you saw -- but they're a little bitbit differentfarklı.
287
773000
2000
moleküller ürettik.
13:13
And so they lockkilitlemek into those receptorsreseptörleri,
288
775000
2000
Böylece ürettiğimiz moleküller, reseptörlere kitlendi
13:15
and they jamreçel recognitiontanıma of the realgerçek thing.
289
777000
3000
ve bakterinin çevresinde gerçekten ne olup bittiğini öğrenmesini engelledi.
13:18
By targetinghedeflemesi the redkırmızı systemsistem,
290
780000
2000
Kırmızı sistemi hedef alarak,
13:20
what we are ableyapabilmek to do is to make
291
782000
2000
türe özgü ya da hastalığa özgü,
13:22
species-specificSpecies-Specific, or disease-specifichastalığa özgü, anti-quorumanti-çoğunluk sensingalgılama moleculesmoleküller.
292
784000
5000
anti-çoğunluk algılama molekülleri üretebilme imkânı bulduk.
13:27
We'veBiz ettik alsoAyrıca donetamam the sameaynı thing with the pinkpembe systemsistem.
293
789000
3000
Aynı şeyi pembe sistem için de yaptık.
13:30
We'veBiz ettik takenalınmış that universalevrensel moleculemolekül and turneddönük it around a little bitbit
294
792000
3000
Ortak molekülü alarak üzerinde biraz oynadık ve böylece
13:33
so that we'vebiz ettik madeyapılmış antagonistsantagonistleri
295
795000
2000
türler arası iletişim sisteminin işlevini
13:35
of the interspeciesinterspecies communicationiletişim systemsistem.
296
797000
2000
bozacak moleküller ürettik.
13:37
The hopeumut is that these will be used as broad-spectrumgeniş spektrumlu antibioticsantibiyotikler
297
799000
5000
Amaç, bunların bakterilere karşı geniş spektrumlu antibiyotikler
13:42
that work againstkarşısında all bacteriabakteriler.
298
804000
2000
olarak kullanılmaları.
13:44
To finishbitiş I'll just showgöstermek you the strategystrateji.
299
806000
3000
Son olarak, size yalnızca stratejiyi göstereyim.
13:47
In this one I'm just usingkullanma the interspeciesinterspecies moleculemolekül,
300
809000
2000
Burada, yalnızca türler arası molekülü kullanıyorum
13:49
but the logicmantık is exactlykesinlikle the sameaynı.
301
811000
2000
ancak mantık tamamen aynı.
13:51
What you know is that when that bacteriumbakteri getsalır into the animalhayvan,
302
813000
3000
Bildiğiniz üzere, bakteriler bir hayvana yerleştiğinde,
13:54
in this casedurum, a mousefare,
303
816000
2000
-örneğimizdeki hayvan, bir fare-
13:56
it doesn't initiatebaşlatmak virulencevirülans right away.
304
818000
2000
zehir üretmeye hemen başlamıyor.
13:58
It getsalır in, it startsbaşlar growingbüyüyen, it startsbaşlar secretingsalgılayan
305
820000
3000
İçeri girdikten sonra büyümeye ve çoğunluk algılama
14:01
its quorumçekirdek sensingalgılama moleculesmoleküller.
306
823000
2000
moleküllerini salgılamaya başlıyor.
14:03
It recognizestanır when it has enoughyeterli bacteriabakteriler
307
825000
2000
Yeterli sayıda bakteri olduğunun farkına vardığında ise
14:05
that now they're going to launchbaşlatmak theironların attacksaldırı,
308
827000
2000
saldırıya başlayacaklar ve
14:07
and the animalhayvan dieskalıp.
309
829000
2000
hayvan ölecek.
14:09
What we'vebiz ettik been ableyapabilmek to do is to give these virulentöldürücü infectionsenfeksiyonlar,
310
831000
3000
Bu zehirli enfeksiyonları,
14:12
but we give them in conjunctionbağlaç with our anti-quorumanti-çoğunluk sensingalgılama moleculesmoleküller --
311
834000
4000
tıpkı gerçek moleküller gibi görünen, ancak bu slaytta da gösteriğim üzere biraz farklı olan,
14:16
so these are moleculesmoleküller that look kindtür of like the realgerçek thing,
312
838000
2000
anti-çoğunluk algılama molekülleri ile
14:18
but they're a little bitbit differentfarklı whichhangi I've depictedtasvir on this slidekaymak.
313
840000
3000
birlikte enjekte etmeyi başardık.
14:21
What we now know is that if we treattedavi etmek the animalhayvan
314
843000
3000
Şimdi biliyoruz ki, eğer hayvana
14:24
with a pathogenicpatojenik bacteriumbakteri -- a multi-drug-resistantMulti-ilaca dirençli pathogenicpatojenik bacteriumbakteri --
315
846000
4000
ilaçlara karşı dirençli bir zehirli bakteri ile birlikte
14:28
in the sameaynı time we give our anti-quorumanti-çoğunluk sensingalgılama moleculemolekül,
316
850000
4000
üretmiş olduğumuz anti-çoğunluk algılama moleküllerini enjekte edersek,
14:32
in factgerçek, the animalhayvan liveshayatları.
317
854000
2000
hayvan hayatta kalıyor.
14:34
We think that this is the nextSonraki generationnesil of antibioticsantibiyotikler
318
856000
4000
Bunun, yeni nesil bir antibiyotik olduğunu ve
14:38
and it's going to get us around, at leasten az initiallybaşlangıçta,
319
860000
2000
en azından başlangıçta, direnç problemini
14:40
this bigbüyük problemsorun of resistancedirenç.
320
862000
2000
çözmemizi sağlayacağını düşünüyoruz.
14:42
What I hopeumut you think, is that bacteriabakteriler can talk to eachher other,
321
864000
3000
Umuyorum ki, bakterilerin birbirleriyle konuştuğunu,
14:45
they use chemicalskimyasallar as theironların wordskelimeler,
322
867000
3000
kimyasal sözcükler kullandıklarını,
14:48
they have an incrediblyinanılmaz complicatedkarmaşık chemicalkimyasal lexiconSözlük
323
870000
3000
ve yeni yeni öğrenmeye başladığımız üzere, oldukça karmaşık bir
14:51
that we're just now startingbaşlangıç to learnöğrenmek about.
324
873000
2000
kimyasal sözlüğe sahip olduklarını düşünüyorsunuzdur.
14:53
Of coursekurs what that allowsverir bacteriabakteriler to do
325
875000
3000
Elbette bu durum, bakteriye
14:56
is to be multicellularçok hücreli.
326
878000
2000
çok hücreli olma yeteneği kazandırıyor.
14:58
So in the spiritruh of TEDTED they're doing things togetherbirlikte
327
880000
3000
Yani, TED ruhuyla, işleri birlikte yapıyorlar çünkü
15:01
because it makesmarkaları a differencefark.
328
883000
2000
işbirliği fark yaratıyor.
15:03
What happensolur is that bacteriabakteriler have these collectivetoplu behaviorsdavranışlar,
329
885000
4000
Böylece bakteriler, tek başlarına olsalar asla yapamayacakları
15:07
and they can carrytaşımak out tasksgörevler
330
889000
2000
görevlerin üstesinden
15:09
that they could never accomplishbaşarmak
331
891000
2000
işbirliği yardımıyla
15:11
if they simplybasitçe actedhareket as individualsbireyler.
332
893000
2000
gelebiliyorlar.
15:13
What I would hopeumut that I could furtherayrıca arguetartışmak to you
333
895000
3000
Umuyorum ki, bu durumun çok hücreli yaşamın başlangıcı olduğuna
15:16
is that this is the inventionicat of multicellularityhücreli.
334
898000
3000
sizleri de ikna edebilirim.
15:19
BacteriaBakteri have been on the EarthDünya for billionsmilyarlarca of yearsyıl;
335
901000
4000
Bakteriler, milyarlarca yıldan beri dünya üzerindeler.
15:23
humansinsanlar, coupleçift hundredyüz thousandbin.
336
905000
2000
İnsanlar ise yalnızca birkaç yüz bin yıldan beri.
15:25
We think bacteriabakteriler madeyapılmış the ruleskurallar
337
907000
2000
Bakterilerin, çok hücreli organizasyon
15:27
for how multicellularçok hücreli organizationorganizasyon worksEserleri.
338
909000
3000
yapısının kurallarını belirlediğini düşünüyoruz.
15:30
We think, by studyingders çalışıyor bacteriabakteriler,
339
912000
3000
Düşünüyoruz ki, bakteriler üzerinde çalışma yaparak,
15:33
we're going to be ableyapabilmek to have insightIçgörü about multicellularityhücreli in the humaninsan bodyvücut.
340
915000
4000
insan vücundaki çok hücresellik ile ilgili çeşitli şeyler öğrenebiliriz.
15:37
We know that the principlesprensipler and the ruleskurallar,
341
919000
2000
Prensipleri ve kuralları biliyoruz.
15:39
if we can figureşekil them out in these sortçeşit of primitiveilkel organismsorganizmalar,
342
921000
2000
Eğer onların işleyişini bu tarz ilkel canlılarda anlayabilirsek,
15:41
the hopeumut is that they will be applieduygulamalı
343
923000
2000
umut ediyoruz ki bu bilgilerimiz
15:43
to other humaninsan diseaseshastalıklar and humaninsan behaviorsdavranışlar as well.
344
925000
4000
diğer insan hastalıkları ve insan davranışlarını anlamamıza da yardımcı olacaktır.
15:47
I hopeumut that what you've learnedbilgili
345
929000
2000
Bakterilerin, kendi türleri ile diğer türler
15:49
is that bacteriabakteriler can distinguishayırmak selföz from other.
346
931000
3000
arasındaki farkı ayırt edebildiğini öğrendiniz umarım.
15:52
By usingkullanma these two moleculesmoleküller they can say "me" and they can say "you."
347
934000
3000
Bakteriler, bu iki molekülü kullanarak "ben" ve "sen" diyebiliyorlar.
15:55
Again of coursekurs that's what we do,
348
937000
2000
Bu, tıpkı bizlerin
15:57
bothher ikisi de in a molecularmoleküler way,
349
939000
2000
hem moleküler olarak
15:59
and alsoAyrıca in an outwarddışa doğru way,
350
941000
2000
hem de dışarıdan iletişim kurmamıza benziyor.
16:01
but I think about the molecularmoleküler stuffşey.
351
943000
2000
Ben, moleküler iletişim kısmıyla ilgileniyorum.
16:03
This is exactlykesinlikle what happensolur in your bodyvücut.
352
945000
2000
Vücudunuzda tam olarak olan şey bu.
16:05
It's not like your heartkalp cellshücreler and your kidneyböbrek cellshücreler get all mixedkarışık up everyher day,
353
947000
3000
Kalp hücreleriniz ile böbrek hücreleriniz her gün birbirine karışmaz.
16:08
and that's because there's all of this chemistrykimya going on,
354
950000
3000
Bunun sebebi de, hücre gruplarının kim olduğunu ve
16:11
these moleculesmoleküller that say who eachher of these groupsgruplar of cellshücreler is,
355
953000
3000
görevlerinin ne olduğunu söyleyen bu moleküllerin
16:14
and what theironların tasksgörevler should be.
356
956000
2000
işleyişinin arkasındaki kimyasal süreçlerdir.
16:16
Again, we think that bacteriabakteriler inventedicat edildi that,
357
958000
3000
Tekrar etmek gerekirse, bu yöntemi bakteriler icat etti.
16:19
and you've just evolvedgelişti a fewaz more bellsçan and whistlesıslık,
358
961000
3000
Siz ise yalnızca fazladan birkaç zil sesi ve ıslık evrimleştirdiniz.
16:22
but all of the ideasfikirler are in these simplebasit systemssistemler that we can studyders çalışma.
359
964000
4000
Ancak tüm bu fikirler, inceleyebileceğimiz basit sistemler içersinde yer alıyor.
16:26
The finalnihai thing is, again just to reiterateyinelemek that there's this practicalpratik partBölüm,
360
968000
4000
Son olarak tekrar etmek gerekirse, bu keşfin bizlere pratik yarar sağlayan bir tarafı var.
16:30
and so we'vebiz ettik madeyapılmış these anti-quorumanti-çoğunluk sensingalgılama moleculesmoleküller
361
972000
3000
Yeni bir ilaç türü olan anti-çoğunluk algılama moleküllerini de
16:33
that are beingolmak developedgelişmiş as newyeni kindsçeşit of therapeuticstedavi.
362
975000
3000
bu sayede ürettik.
16:36
But then, to finishbitiş with a plugfiş for all the good and miraculousmucizevi bacteriabakteriler
363
978000
3000
Ayrıca, bizlere faydalı olan bakteriler için
16:39
that livecanlı on the EarthDünya,
364
981000
2000
çoğunluk algılamayı geliştiren moleküller de
16:41
we'vebiz ettik alsoAyrıca madeyapılmış pro-quorumyanlısı çekirdek sensingalgılama moleculesmoleküller.
365
983000
2000
ürettik.
16:43
So, we'vebiz ettik targetedHedeflenen those systemssistemler to make the moleculesmoleküller work better.
366
985000
3000
Yani, moleküllerin daha iyi çalışması için o sistemleri hedef aldık.
16:46
RememberHatırlıyorum you have these 10 timeszamanlar or more bacterialbakteri cellshücreler
367
988000
4000
Vücudunuzun içinde ya da üzerinde 10 kat daha fazla bakteri hücresi
16:50
in you or on you, keepingkoruma you healthysağlıklı.
368
992000
2000
olduğunu ve onların sizi koruduğunu hatırlayın.
16:52
What we're alsoAyrıca tryingçalışıyor to do is to beefsığır eti up the conversationkonuşma
369
994000
3000
Yapmaya çalıştığımız başka bir şey de,
16:55
of the bacteriabakteriler that livecanlı as mutualistsmutualist with you,
370
997000
3000
bizlerle mutualist biçimde yaşayan
16:58
in the hopesumutlar of makingyapma you more healthysağlıklı,
371
1000000
2000
ve daha sağlıklı olmanızı sağlayan bakteriler ile
17:00
makingyapma those conversationskonuşmaları better,
372
1002000
2000
aramızdaki diyaloğu güçlendirerek
17:02
so bacteriabakteriler can do things that we want them to do
373
1004000
3000
bakterilere bu soylu görevlerinde
17:05
better than they would be on theironların ownkendi.
374
1007000
3000
yardımcı olmak.
17:08
FinallySon olarak, I wanted to showgöstermek you
375
1010000
2000
Son olarak sizlere, Princeton, New Jersey'deki
17:10
this is my gangçete at PrincetonPrinceton, NewYeni JerseyJersey.
376
1012000
2000
takım arkadaşlarımı göstermek istiyorum.
17:12
Everything I told you about was discoveredkeşfedilen by someonebirisi in that pictureresim.
377
1014000
4000
Sizlere anlatmış olduğum her şey, bu resimdeki biri tarafından keşfedildi.
17:16
I hopeumut when you learnöğrenmek things,
378
1018000
2000
Umuyorum ki yeni bir şeyler öğrendiğinizde,
17:18
like about how the naturaldoğal worldDünya worksEserleri --
379
1020000
2000
-doğal yaşamın nasıl işlediği mesela-
17:20
I just want to say that wheneverher ne zaman you readokumak something in the newspapergazete
380
1022000
3000
gazetede bir şeyler okuduğunuzda,
17:23
or you get to hearduymak some talk about something ridiculousgülünç in the naturaldoğal worldDünya
381
1025000
3000
ya da birilerini doğal yaşam hakkında gülünç şeyler söylerken duyduğunuzda,
17:26
it was donetamam by a childçocuk.
382
1028000
2000
o keşfin bir çocuk tarafından yapıldığını aklınıza getirirsiniz.
17:28
ScienceBilim is donetamam by that demographicdemografik.
383
1030000
2000
Bilim, bu yaş grubu tarafından yapılıyor.
17:30
All of those people are betweenarasında 20 and 30 yearsyıl oldeski,
384
1032000
4000
Tüm bu insanlar 20-30 yaş arasındalar ve
17:34
and they are the enginemotor that drivessürücüler scientificilmi discoverykeşif in this countryülke.
385
1036000
4000
bu ülkedeki bilimsel keşiflerin arkasındaki esas gücü oluşturuyorlar.
17:38
It's a really luckyşanslı demographicdemografik to work with.
386
1040000
3000
Onlarla çalıştığım için kendimi oldukça şanslı hissediyorum.
17:41
I keep gettingalma olderdaha eski and olderdaha eski and they're always the sameaynı ageyaş,
387
1043000
3000
Ben sürekli yaşlanıyorum ancak onlar hep aynı yaştalar.
17:44
and it's just a crazyçılgın delightfulkeyifli job.
388
1046000
3000
Ve bu yaptığım gerçekten çılgınca eğlenceli bir iş.
17:47
I want to thank you for invitingçekici me here.
389
1049000
2000
Beni buraya davet ettiğiniz için sizlere teşekkür etmek istiyorum.
17:49
It's a bigbüyük treattedavi etmek for me to get to come to this conferencekonferans.
390
1051000
3000
Bu konferansa katılmak benim için büyük bir ayrıcalık.
17:52
(ApplauseAlkış)
391
1054000
5000
(Alkış)
17:57
Thanksteşekkürler.
392
1059000
1000
Teşekkürler.
17:58
(ApplauseAlkış)
393
1060000
14000
(Alkış)
Translated by Mithat Can Ayok
Reviewed by Seda Demirel

▲Back to top

ABOUT THE SPEAKER
Bonnie Bassler - Molecular biologist
Bonnie Bassler studies how bacteria can communicate with one another, through chemical signals, to act as a unit. Her work could pave the way for new, more potent medicine.

Why you should listen

In 2002, bearing her microscope on a microbe that lives in the gut of fish, Bonnie Bassler isolated an elusive molecule called AI-2, and uncovered the mechanism behind mysterious behavior called quorum sensing -- or bacterial communication. She showed that bacterial chatter is hardly exceptional or anomolous behavior, as was once thought -- and in fact, most bacteria do it, and most do it all the time. (She calls the signaling molecules "bacterial Esperanto.")

The discovery shows how cell populations use chemical powwows to stage attacks, evade immune systems and forge slimy defenses called biofilms. For that, she's won a MacArthur "genius" grant -- and is giving new hope to frustrated pharmacos seeking new weapons against drug-resistant superbugs.

Bassler teaches molecular biology at Princeton, where she continues her years-long study of V. harveyi, one such social microbe that is mainly responsible for glow-in-the-dark sushi. She also teaches aerobics at the YMCA.

More profile about the speaker
Bonnie Bassler | Speaker | TED.com