ABOUT THE SPEAKER
Sue Austin - Performance artist
In repurposing her wheelchair to create fantastical art, Sue Austin reshapes how we think about disability.

Why you should listen

Multimedia, performance and installation artist Sue Austin keeps a fascinating mission at the center her work: to challenge the idea of disabled as “other” and represent her experience as a wheelchair user in a brighter light. She does this by creating quirky, unexpected juxtapositions -- bringing a sense of whimsy and empowerment to the discussion of disability.

Austin is the founder and artistic director of Freewheeling, an initiative aiming to further the genre of Disability Arts. In 2012, she was asked to be a part of the Cultural Olympiad in Britain, a celebration of the arts leading up to the Olympic and Paralympic Games. The work she created for the event, called “Creating the Spectacle!,” is a groundbreaking series of live art and video works of an underwater wheelchair.

More profile about the speaker
Sue Austin | Speaker | TED.com
TEDxWomen 2012

Sue Austin: Deep sea diving ... in a wheelchair

Sue Austin: Tekerlekli sandalyede … açık deniz dalışı

Filmed:
2,295,460 views

Sue Austin 16 yıl önce bir akülü tekerlekli sandalyesi olduğunda muazzam bir özgürlük hissi yaşadı -- ne var ki diğer insanlar ona bir şey kaybetmiş gibi davrandılar. Sanatında dünyayı tekerlekli sandalye ile gezerken ki hissettiği mucizeyi ifade etmeyi amaçlıyor. Okyanus tabanını keşfetmesine imkan veren denizaltı tekerlekli sandalyesiyle balık sürülerinin bir ucundan diğerine sürüklendiği, tamamen özgürce, 360 derece hareket kabiliyetiyle yüzerken çekilmiş heyecanlandırcı bir film de içeriyor. (TEDxWomen'de filme çekildi)
- Performance artist
In repurposing her wheelchair to create fantastical art, Sue Austin reshapes how we think about disability. Full bio

Double-click the English transcript below to play the video.

00:16
It's wonderfulolağanüstü to be here
0
554
2231
Burada olmak,
yolculuğum hakkında konuşmak,
00:18
to talk about my journeyseyahat,
1
2785
2086
tekerlikli sandalyem hakkında konuşabilmek,
00:20
to talk about the wheelchairtekerlekli sandalye
2
4871
1734
ve onun bana getirdiği özgürlük
hakkında konuşabilmek
00:22
and the freedomözgürlük it has boughtsatın me.
3
6605
2640
muhteşem.
00:25
I startedbaşladı usingkullanma a wheelchairtekerlekli sandalye 16 yearsyıl agoönce
4
9245
2637
Sürekli ilerleyen bir hastalık neticesinde
00:27
when an extendedGenişletilmiş illnesshastalık
5
11882
2134
16 yıl önce
tekerlekli sandalye kullanmaya başladım.
00:29
changeddeğişmiş the way I could accesserişim the worldDünya.
6
14016
3586
Bu durum benim dünyaya olan erişimimi
tamamen değiştirdi.
00:33
When I startedbaşladı usingkullanma the wheelchairtekerlekli sandalye,
7
17602
2377
Tekerlekli sandalye kullanmaya başlamak,
00:35
it was a tremendousmuazzam newyeni freedomözgürlük.
8
19979
2585
yeni muazzam bir özgürlüktü.
00:38
I'd seengörüldü my life slipkayma away and becomeolmak restrictedkısıtlı.
9
22564
3086
Hayatımın sınırlandığını ve
ellerimden kaydığını düşünürdüm.
00:41
It was like havingsahip olan an enormousmuazzam newyeni toyoyuncak.
10
25650
2570
Devasa bir oyuncağa sahip olmuş
gibiydim.
00:44
I could whizvızıltı around and feel the windrüzgar in my faceyüz again.
11
28220
4030
Tekerleklerin "vınnnn" sesini duyar,
rüzgarı yüzümde hissederdim.
00:48
Just beingolmak out on the streetsokak was exhilaratingheyecan verici.
12
32250
3508
Sokağın dışına çıkmak bile
başlı başına neşelendiriciydi.
00:51
But even thoughgerçi I had this newfoundkeşfedilmiş joysevinç and freedomözgürlük,
13
35758
4402
Bu yeni oyuncağımı ve
özgürlüğümü bulmama rağmen,
00:56
people'sinsanların reactionreaksiyon completelytamamen changeddeğişmiş towardskarşı me.
14
40160
3552
insanların bana davranışları
tamamen değişmişti.
00:59
It was as if they couldn'tcould see me anymoreartık,
15
43712
2480
İnsanlarla aramıza
görünmez bir perde inmişti ve
01:02
as if an invisibilityGörünmezlik cloakPelerin had descendedindi.
16
46192
3999
beni artık görmüyor gibi davranıyorlardı.
01:06
They seemedgibiydi to see me in termsşartlar of theironların assumptionsvarsayımlar
17
50191
3221
Beni kendi varsayımlarıyla algılayıp,
tekerlekli sandalyede
onlar ne görmek istiyorsa
01:09
of what it mustşart be like to be in a wheelchairtekerlekli sandalye.
18
53412
4228
öyle olmam gerektiği yönünde
davranıyor gibiydiler.
01:13
When I askeddiye sordu people theironların associationsdernekler with the wheelchairtekerlekli sandalye,
19
57640
4912
İnsanlara soruyordum:
"Tekerlekli sandalye sana ne çağrıştırıyor?"
01:18
they used wordskelimeler like "limitationsınırlama," "fearkorku,"
20
62552
3554
Cevaplar genelde şöyleydi: "Sınırlama",
01:22
"pityyazık" and "restrictionkısıtlama."
21
66106
3025
"Korku", "Acıma", "Kısıtılanma".
01:25
I realizedgerçekleştirilen I'd internalizediçselleştirilmiş these responsesyanıt-e doğru
22
69131
4769
Anladım ki, bu cevapları içselleştirmiştim
ve
01:29
and it had changeddeğişmiş who I was on a coreçekirdek levelseviye.
23
73900
3537
bu, esas beni ben yapan şeyi değiştirmişti.
01:33
A partBölüm of me had becomeolmak alienatedyabancılaşmış from myselfkendim.
24
77437
4190
Bedenimin bir parçası bana yabancılaşmıştı.
01:37
I was seeinggörme myselfkendim not from my perspectiveperspektif,
25
81627
3585
Artık kendimi, kendi gözlerimden değil,
01:41
but vividlycanlı and continuouslydevamlı olarak from the perspectiveperspektif
26
85212
4162
giderek artan bir şekilde başkalarının
bana bakış açıları ve
01:45
of other people'sinsanların responsesyanıt-e doğru to me.
27
89374
2897
verdiği tepkilerin ışığında görüyordum.
01:48
As a resultsonuç, I knewbiliyordum I neededgerekli to make my ownkendi storieshikayeleri
28
92271
5125
Sonuçta ise şunu öğrendim:
"Kimliğimi yeniden oluşturmaya ve
kendi hikayemi yaratmaya
01:53
about this experiencedeneyim,
29
97396
2239
ihtiyacım vardı.
01:55
newyeni narrativesanlatılar to reclaimıslah my identityKimlik.
30
99635
2776
["Özgürlüğü Bulmak: Kendi hikayelerimizi oluşturmak ve yaşamlarımızda yeni metinler oluşturmak,
01:58
["FindingBulma FreedomÖzgürlük: 'By' Tarafından creatingoluşturma our ownkendi storieshikayeleri we learnöğrenmek to take the textsmetinler of our liveshayatları as seriouslycidden mi as we do 'official''resmi' narrativesanlatılar.' — DavisDavis 2009, TEDxTEDx WomenKadınlar"]
31
102411
3104
resmi anlatılar oluşturmak kadar ciddi bir iştir." - Davis 2009, TEDx Kadınlar]
02:01
I startedbaşladı makingyapma work
32
105515
2078
Dünyayla yeniden iletişime geçebilmek için
02:03
that aimedamaçlayan to communicateiletişim kurmak something
33
107593
2816
tekerlekli sandalye - güç sandalyesi-
kullanırken hissettiğim
02:06
of the joysevinç and freedomözgürlük I feltkeçe when usingkullanma a wheelchairtekerlekli sandalye --
34
110409
5118
özgürlük ve eğlence duygusunu
harmanlayarak aktarmayı
02:11
a powergüç chairsandalye -- to negotiategörüşmek the worldDünya.
35
115527
4614
amaçladığım çalışmalara başladım.
02:16
I was workingçalışma to transformdönüştürmek these internalizediçselleştirilmiş responsesyanıt-e doğru,
36
120141
6585
Başkalarının vermiş olduğu benim de içselleştirdiğim cevapları dönüştürmeye çalışıyordum.
02:22
to transformdönüştürmek the preconceptionsönyargılarını that had so shapedbiçimli
37
126726
3795
Tekerlekli sandalye
kullanmaya başladığımdan beri
02:26
my identityKimlik when I startedbaşladı usingkullanma a wheelchairtekerlekli sandalye,
38
130521
3181
kimliğimi şekillendiren kalıpları
02:29
by creatingoluşturma unexpectedbeklenmedik imagesGörüntüler.
39
133702
3764
umulmayan görüntüler yaratarak
dönüştürmeye çalışıyordum.
02:33
The wheelchairtekerlekli sandalye becameoldu an objectnesne to paintboya and playoyun with.
40
137466
6221
Tekerlekli sandalye benim için
resim yapma ve oyun oynama
aracı haline gelmişti.
02:39
When I literallyharfi harfine startedbaşladı leavingayrılma
41
143687
2041
Özgürlüğümün ve eğlencemin,
02:41
tracesizleri of my joysevinç and freedomözgürlük,
42
145728
3566
izlerini, kelimenin tam anlamıyla,
yavaş yavaş bırakmaya başlayınca,
02:45
it was excitingheyecan verici to see
43
149294
1948
insanların şaşırmış ve alakadar tepkilerini görmek
02:47
the interestedilgili and surprisedşaşırmış responsesyanıt-e doğru from people.
44
151242
4502
oldukça heyecan vericiydi.
02:51
It seemedgibiydi to openaçık up newyeni perspectivesbakış açıları,
45
155744
2889
Önlerinde yeni pencereler açılıyordu.
02:54
and thereinOrada layyatırmak the paradigmparadigma shiftvardiya.
46
158633
2895
Diyebilirim ki, bir paradigma değişikliğine
şahit oluyordum.
02:57
It showedgösterdi that an artssanat practiceuygulama
47
161528
2074
Sanatsal bir eylem birisine
yeni bir kimlik verebiliyordu
02:59
can remakeremake one'sbiri identityKimlik
48
163602
2343
ve daha önce size çok tanıdık gelen şeylerin
03:01
and transformdönüştürmek preconceptionsönyargılarını by revisioningrevisioning the familiartanıdık.
49
165945
4784
yeniden gözden geçirilmesini sağlayarak
önyargılar ve kalıpları dönüştürmeye başlıyordu.
03:06
So when I beganbaşladı to divedalış, in 2005,
50
170729
3913
Böylece 2005 yılında dalmaya başladığımda.
03:10
I realizedgerçekleştirilen scubatüplü geardişli extendsuzanır your rangemenzil of activityaktivite
51
174642
3526
Anladım ki,
scuba vitesleri sizin hareket alanınızı aynı
03:14
in just the sameaynı way as a wheelchairtekerlekli sandalye does,
52
178168
2659
tekerlekli sandalyeler gibi artırıyordu.
03:16
but the associationsdernekler attachedekli to scubatüplü geardişli
53
180827
2592
Fakat scuba vitesiyle yaptığım faaliyetlerdeki heyecan ve maceraya
03:19
are onesolanlar of excitementheyecan and adventuremacera,
54
183419
2600
insanların tepkileri, tekerlekli sandalyeyle yaptıklarımdan
03:21
completelytamamen differentfarklı to people'sinsanların responsesyanıt-e doğru to the wheelchairtekerlekli sandalye.
55
186019
3824
tamamen farklıydı.
03:25
So I thought, "I wondermerak etmek what'llne olacak happenolmak
56
189843
3144
Sonrasında düşündüm ki,
"Tekerlekli sandalyeyle scuba
03:28
if I put the two togetherbirlikte?" (LaughterKahkaha) (ApplauseAlkış)
57
192987
4312
dalışını biraraya getirirsem ne olur?"
(Alkışlar ve Kahkahalar)
03:33
And the underwatersualtı wheelchairtekerlekli sandalye that has resultedsonuçlandı
58
197299
4192
Ve bunun sonucunda ortaya çıkan
denizaltı tekerlekli sandalyesi
03:37
has takenalınmış me on the mostçoğu amazingşaşırtıcı journeyseyahat
59
201491
2707
beni son 7 yılda
03:40
over the last sevenYedi yearsyıl.
60
204198
2269
hayatımda yaptığım
en eğlenceli yolculuğa çıkardı.
03:42
So to give you an ideaFikir of what that's like,
61
206467
3488
Sizlere bir fikir versin diye neye benzediğini anlatmama izin verin.
03:45
I'd like to sharepay with you one of the outcomesçıktıları
62
209955
2886
Bu harika aletin sonuçlarından birini sizlerle
03:48
from creatingoluşturma this spectaclegözlük,
63
212841
2096
paylaşmak ve yapmış olduğum
03:50
and showgöstermek you what an amazingşaşırtıcı journeyseyahat it's takenalınmış me on.
64
214937
3801
harika bir yolculuğu göstermek istiyorum.
03:54
(MusicMüzik)
65
218738
8840
(Müzik)
07:24
(ApplauseAlkış)
66
428435
6801
(Alkışlar)
07:31
It is the mostçoğu amazingşaşırtıcı experiencedeneyim,
67
435236
2979
Hayatımda tecrübe ettiğim
birçok hayret verici anın yanında,
07:34
beyondötesinde mostçoğu other things I've experienceddeneyimli in life.
68
438215
3641
bu gördüğünüz en şaşırtıcısıydı.
07:37
I literallyharfi harfine have the freedomözgürlük to movehareket
69
441856
3097
Boşlukta 360 derece hareket etme özgürlüğü
içinde
07:40
in 360 degreesderece of spaceuzay
70
444953
2639
beni kendimden geçirinceye kadar
07:43
and an ecstatickendinden geçmiş experiencedeneyim of joysevinç and freedomözgürlük.
71
447592
3760
eğlence ve özgürlüğe doyuran bir tecrübe bu.
07:47
And the incrediblyinanılmaz unexpectedbeklenmedik thing
72
451352
2617
Ve inanılmayacak derecede
beklenmeyen bir şey de,
07:49
is that other people seemgörünmek to see and feel that too.
73
453969
4190
diğer insanlar da bu şekilde hissediyor ve görüyor.
07:54
TheirOnların eyesgözleri literallyharfi harfine lightışık up,
74
458159
2378
İnsanların kelimenin tam anlamıyla gözleri parlıyor ve
07:56
and they say things like, "I want one of those,"
75
460537
3254
aynen şöyle diyorlar:
"Ben de bunlardan bir tane istiyorum."
07:59
or, "If you can do that, I can do anything."
76
463791
3682
ya da "Sen bunu yapabiliyorsan,
ben her şeyi yapabilirim."
08:03
And I'm thinkingdüşünme, it's because in that momentan
77
467473
3622
Ve düşünüyorum, işte bu anda,
bu insanların
08:06
of them seeinggörme an objectnesne
78
471095
2553
beni tekerlekli sandalye ile
bunları yapabilirken gördüğü anda,
08:09
they have no frameçerçeve of referencereferans for,
79
473648
1911
artık tekerlekli sandalyeye ilişkin
08:11
or so transcendsaşar the framesçerçeveler of referencereferans
80
475559
2800
önceki yargıları kalmıyor veya
08:14
they have with the wheelchairtekerlekli sandalye,
81
478359
1745
daha önce oluşmuş tüm yargıları aşılıyor.
08:16
they have to think in a completelytamamen newyeni way.
82
480104
3032
Artık tamamen farklı bir bakış açısıyla
düşünüyorlar.
08:19
And I think that momentan of completelytamamen newyeni thought
83
483136
4344
İşte o bütünüyle yeni düşünce anının,
08:23
perhapsbelki createsyaratır a freedomözgürlük
84
487480
2498
belki diğer insanların
hayatlarının geri kalanına da yayılacak
08:25
that spreadsyayılır to the restdinlenme of other people'sinsanların liveshayatları.
85
489978
4026
bir özgürlük alanı açtığını düşünüyorum.
08:29
For me, this meansanlamına geliyor that they're seeinggörme
86
494004
3192
Benim için bu,
diğer insanların farklılıkların değerini,
08:33
the valuedeğer of differencefark,
87
497196
2350
getirdiği eğlenceyi,
08:35
the joysevinç it bringsgetiriyor
88
499546
1920
görmelerini sağlamak,
08:37
when insteadyerine of focusingodaklanma on losskayıp or limitationsınırlama,
89
501466
3820
insanların, fiziksel kayıplarına ve sınırlamalarına odaklanmak yerine,
08:41
we see and discoverkeşfetmek the powergüç and joysevinç
90
505286
4404
dünyayı yepyeni heyecanlandırıcı bakış açılarıyla keşfetmenin getirdiği
08:45
of seeinggörme the worldDünya from excitingheyecan verici newyeni perspectivesbakış açıları.
91
509690
4407
gücü ve neşeyi göreceğimiz anlamına geliyor
08:49
For me, the wheelchairtekerlekli sandalye becomesolur
92
514097
1699
Benim için tekerlekli sandalye
08:51
a vehiclearaç for transformationdönüşüm.
93
515796
2345
dönüşümün bir aracı.
08:54
In factgerçek, I now call the underwatersualtı wheelchairtekerlekli sandalye "PortalPortal,"
94
518141
3780
Hatta artık tekerlekli sandalyeye ben "PORTAL" diyorum çünkü
08:57
because it's literallyharfi harfine pusheditilmiş me throughvasitasiyla
95
521921
2204
tekerlekli sandalye
09:00
into a newyeni way of beingolmak,
96
524125
1878
beni yepyeni bir varoluşa,
09:01
into newyeni dimensionsboyutlar and into a newyeni levelseviye of consciousnessbilinç.
97
526003
3734
yepyeni alanlara,
yepyeni bir bilince taşıyor
09:05
And the other thing is,
98
529737
1545
Diğer bir nokta da,
kimsenin daha önce sualtı tekerlekli
09:07
that because nobody'sKimsenin seengörüldü or heardduymuş
99
531282
2472
sandalyeyi duymamış veya
görmemiş olması,
09:09
of an underwatersualtı wheelchairtekerlekli sandalye before,
100
533754
2495
yepyeni bakış açıları,
09:12
and creatingoluşturma this spectaclegözlük is about creatingoluşturma
101
536249
2843
varoluşlar,
09:14
newyeni waysyolları of seeinggörme, beingolmak and knowingbilme,
102
539092
2837
bilişler yaratıyor.
09:17
now you have this conceptkavram in your mindus.
103
541929
2948
Artık hepinizin aklında bu kavram var.
09:20
You're all partBölüm of the artworksanat eseri too.
104
544877
3799
Siz de artık bu sanatsal işlerin
bir parçasısınız.
09:24
(ApplauseAlkış)
105
548676
7522
(Alkışlar)
Translated by Abdullah OSKAY
Reviewed by Banu Yobas

▲Back to top

ABOUT THE SPEAKER
Sue Austin - Performance artist
In repurposing her wheelchair to create fantastical art, Sue Austin reshapes how we think about disability.

Why you should listen

Multimedia, performance and installation artist Sue Austin keeps a fascinating mission at the center her work: to challenge the idea of disabled as “other” and represent her experience as a wheelchair user in a brighter light. She does this by creating quirky, unexpected juxtapositions -- bringing a sense of whimsy and empowerment to the discussion of disability.

Austin is the founder and artistic director of Freewheeling, an initiative aiming to further the genre of Disability Arts. In 2012, she was asked to be a part of the Cultural Olympiad in Britain, a celebration of the arts leading up to the Olympic and Paralympic Games. The work she created for the event, called “Creating the Spectacle!,” is a groundbreaking series of live art and video works of an underwater wheelchair.

More profile about the speaker
Sue Austin | Speaker | TED.com