TED1998
Aimee Mullins: Changing my legs - and my mindset
Aimee Mullins'den koşu üzerine
Filmed:
Readability: 3
1,282,426 views
1998'in TED arşivinden, engelliler olimpiyatı kısa mesafe koşucusu Aimee Mullins koşucu olarak kariyerindeki rekorları ve inanılmaz karbon-fiber protez bacaklarının (daha sonra prototipinin) bitiş çizgisini geçmesine yardım edişini anlatıyor.
Aimee Mullins - Athlete and actor
A record-breaker at the Paralympic Games in 1996, Aimee Mullins has built a career as a model, actor and advocate for women, sports and the next generation of prosthetics. Full bio
A record-breaker at the Paralympic Games in 1996, Aimee Mullins has built a career as a model, actor and advocate for women, sports and the next generation of prosthetics. Full bio
Double-click the English transcript below to play the video.
00:16
Sheryl Shade: Hi, Aimee. Aimee Mullins: Hi.
0
4000
3000
Cherly: Aimee ve ben düşündük ki – Merhaba Aimee, Aimee Mullins: Merhaba
00:19
SS: Aimee and I thought we'd just talk a little bit,
1
7000
2000
Cheryl: Aimee ve ben düşündük ki, biraz sohbet ederiz,
00:21
and I wanted her to tell all of you what makes her a distinctive athlete.
2
9000
6000
ve onu neyin farklı bir atlet yaptığını size anlatmasını istedim.
00:27
AM: Well, for those of you who have seen the picture in the little bio --
3
15000
4000
AM: Pekala, kısa biyografimdeki resmi görmüş olanlar için
00:31
it might have given it away --
4
19000
2000
bu çok bir sürpriz olmayabilir.
00:33
I'm a double amputee, and I was born without fibulas in both legs.
5
21000
4000
İki uzvum yok. iki bacağımdaki baldır kemikleri olmadan dünyaya gelmişim.
00:37
I was amputated at age one,
6
25000
2000
Bir yaşındayken bacaklarım kesildi.
00:39
and I've been running like hell ever since, all over the place.
7
27000
4000
Ondan beri, her yerde deli gibi koşuyorum.
00:44
SS: Well, why don't you tell them how you got to Georgetown -- why don't we start there?
8
32000
3000
Cheryl: Pekala, onlara Georgetown’a nasıl girdiğini anlatır mısın?
00:47
Why don't we start there?
9
35000
2000
Sohbete oradan başlayalım mı?
00:49
AM: I'm a senior in Georgetown in the Foreign Service program.
10
37000
5000
Georgetown’da Dışişleri Hizmet bölümünde son sınıf öğrencisiyim.
00:54
I won a full academic scholarship out of high school.
11
42000
4000
Lise’deyken tam burs kazanmıştım.
00:58
They pick three students out of the nation every year
12
46000
4000
Her yıl ülke genelinde üç kişiyi uluslararası ilişkiler
01:02
to get involved in international affairs,
13
50000
3000
bölümüne burslu kabul ediyorlar,
01:05
and so I won a full ride to Georgetown
14
53000
2000
ve, işte, Georgetown’a gitmek için tam burs kazanmıştım.
01:07
and I've been there for four years. Love it.
15
55000
4000
ve 4 yıldır oradayım. Seviyorum.
01:11
SS: When Aimee got there,
16
59000
2000
Cheryl: Aimee oraya gittiğinde
01:13
she decided that she's, kind of, curious about track and field,
17
61000
3000
pist ve sahaya meraklı olduğunun farkına vardı,
01:16
so she decided to call someone and start asking about it.
18
64000
3000
bu yüzden birilerini arayıp, bunu araştırmaya başladı.
01:19
So, why don't you tell that story?
19
67000
2000
Peki, bize hikayeni anlatır mısın?
01:21
AM: Yeah. Well, I guess I've always been involved in sports.
20
69000
2000
AM: Tabii ki. Şey, sanırım, hep sporun içinde oldum.
01:23
I played softball for five years growing up.
21
71000
2000
Çocukluğumda 5 yıl kadar softbol oynadım.
01:25
I skied competitively throughout high school,
22
73000
3000
Lisede kayak yarışmalarına katıldım,
01:28
and I got a little restless in college
23
76000
2000
ve üniversitede biraz huzursuz oldum
01:30
because I wasn't doing anything for about a year or two sports-wise.
24
78000
4000
çünkü bir iki yıldır spor adına hiçbir şey yapmıyordum.
01:34
And I'd never competed on a disabled level, you know --
25
82000
5000
Engelli seviyesinde hiç yarışmadım, bilirsiniz.
01:39
I'd always competed against other able-bodied athletes.
26
87000
2000
Her zaman diğer engelsiz atletlere karşı yarıştım.
01:41
That's all I'd ever known.
27
89000
2000
Tüm bildiğim bu.
01:43
In fact, I'd never even met another amputee until I was 17.
28
91000
3000
17 yaşıma kadar aslında hiç bacağı olmayan kişiyle tanışmadım.
01:46
And I heard that they do these track meets with all disabled runners,
29
94000
6000
Ve duydum ki; bilirsiniz, bu pisti bütün engelli koşucular için yapıyorlar.
01:52
and I figured, "Oh, I don't know about this,
30
100000
3000
ve anladım ki; ya, bilemeyeceğim ama,
01:55
but before I judge it, let me go see what it's all about."
31
103000
4000
karara varmadan önce, bunun ne olduğunu göreyim dedim.
01:59
So, I booked myself a flight to Boston in '95, 19 years old
32
107000
5000
95 yılında Boston’a bir uçak ayarladım, 19 yaşındaydım,
02:04
and definitely the dark horse candidate at this race. I'd never done it before.
33
112000
5000
ve bu yarışta kesinlikle favori olmayan koşu atıydım. Bunu daha önce hiç yapmadım.
02:09
I went out on a gravel track a couple of weeks before this meet
34
117000
3000
bu yarıştan birkaç hafta önce kum piste çıktım, ne kadar uzağa
02:12
to see how far I could run,
35
120000
2000
koşabileceğimi görmek için,
02:14
and about 50 meters was enough for me, panting and heaving.
36
122000
4000
50 metre benim için yeterliydi, soluk soluğa ve nefes kesilmesiyle.
02:18
And I had these legs that were made of
37
126000
3000
Hani, şu bacaklardan vardı bende,
02:21
a wood and plastic compound, attached with Velcro straps --
38
129000
3000
tahta ve plastik karışımı, cırt cırt kayışlara bağlı --
02:24
big, thick, five-ply wool socks on --
39
132000
3000
büyük, kalın, 5 kat yün çorapların üzerinde--
02:27
you know, not the most comfortable things, but all I'd ever known.
40
135000
4000
hani, en rahat şeylerden değil, ama bildiğim tek şey bunlardı.
02:31
And I'm up there in Boston against people
41
139000
2000
O zaman, Boston'da insanlara karşı yarışıyorum
02:33
wearing legs made of all things -- carbon graphite
42
141000
3000
tamamen karbon grafitten yapılmış bacakları giyiyorum
02:36
and, you know, shock absorbers in them and all sorts of things --
43
144000
5000
ve, içinde şok emiciler ve diğer buna benzer şeyler var
02:41
and they're all looking at me like,
44
149000
2000
ve herkes bana bakıyor, sanki,
02:43
OK, we know who's not going to win this race.
45
151000
4000
tamam, bu yarışta kimi kazanamayacağını biliyoruz, anlarsınız.
02:47
And, I mean, I went up there expecting --
46
155000
3000
Demek istediğim, oraya beklenti içinde çıktım,
02:50
I don't know what I was expecting --
47
158000
2000
aslında ne beklediğimi bilmiyordum –
02:52
but, you know, when I saw a man who was missing an entire leg
48
160000
3000
fakat, bilirsiniz, bacağı tamamen yok olan bir adam gördüğümde
02:55
go up to the high jump, hop on one leg to the high jump
49
163000
3000
yüksek atlamada zıplar, yukarı zıplamak için tek bacağı üzerine biner,
02:58
and clear it at six feet, two inches ...
50
166000
2000
1 metre 88 santim sonra tamamlamış olur...
03:00
Dan O'Brien jumped 5'11" in '96 in Atlanta,
51
168000
3000
Dan O’brien Atlanta 96'da 180cm zıplamıştı,
03:03
I mean, if it just gives you a comparison of --
52
171000
3000
Demek istediğim, sadece karşılaştırma için bile --
03:06
these are truly accomplished athletes,
53
174000
3000
onlar, biliyorsunuz, hakikaten yetenekli atletler
03:09
without qualifying that word "athlete."
54
177000
2000
"atlet" kelimesini belirtmenize bile gerek yok.
03:11
And so I decided to give this a shot: heart pounding,
55
179000
6000
Bu yüzden denemeye karar verdim, bilirsiniz, kalbim çarpıyordu,
03:17
I ran my first race and I beat the national record-holder
56
185000
4000
İlk yarışımı koştum, ve ulusal rekoru kırdım.
03:21
by three hundredths of a second,
57
189000
2000
üç salise farkla
03:23
and became the new national record-holder on my first try out.
58
191000
4000
ve ilk denememde yeni rekorun sahibiydim.
03:27
And, you know, people said,
59
195000
3000
Ve, insanlar dedi ki,
03:30
"Aimee, you know, you've got speed -- you've got natural speed --
60
198000
2000
“Aimee, biliyorsun, sen hızlısın, -- doğuştan hızlısın –
03:32
but you don't have any skill or finesse going down that track.
61
200000
4000
fakat yarışma için bir estetik ve yeteneğiniz yok.
03:36
You were all over the place.
62
204000
2000
Sağa sola savuruyordunuz.
03:38
We all saw how hard you were working."
63
206000
2000
Hepimiz ne kadar sıkı çalıştığını gördük."
03:40
And so I decided to call the track coach at Georgetown.
64
208000
3000
Bu nedenle Georgetown’daki koçu aramaya karar verdim.
03:43
And I thank god I didn't know just how huge this man is in the track and field world.
65
211000
7000
tanrıya şükürler olsun, atletizm dünyasında bu kadar büyük bir adam olduğunu bilmiyordum.
03:50
He's coached five Olympians, and
66
218000
2000
Beş olimpik sporcuya koçluk yapmış biri, bilirsiniz,
03:52
the man's office is lined from floor to ceiling
67
220000
2000
adamın ofisi boydan boya
03:54
with All America certificates
68
222000
3000
bütün Amerikan sertifikaları ile dolu, bilirsiniz,
03:57
of all these athletes he's coached.
69
225000
2000
bütün koçluk yaptığı o sporcuların,
03:59
He's just a rather intimidating figure.
70
227000
4000
biraz da korkutan bir kişilik.
04:03
And I called him up and said, "Listen, I ran one race and I won ..."
71
231000
7000
Onu aradım ve dedim ki, “Dinle, bir yarış koştum ve kazandım ve
04:10
(Laughter)
72
238000
1000
(Gülüşmeler)
04:11
"I want to see if I can, you know --
73
239000
3000
Bilirsin, sadece yapıp yapamayacağımı görmek istiyorum,
04:14
I need to just see if I can sit in on some of your practices,
74
242000
2000
Senin antrenmanlarından bazılarına girip giremeyeceğimi görmek istiyorum.
04:16
see what drills you do and whatever."
75
244000
2000
neler yaptırdığını görmek ve her neyin nesiyse.
04:18
That's all I wanted -- just two practices.
76
246000
2000
İstediğim bu, sadece iki antrenman.
04:20
"Can I just sit in and see what you do?"
77
248000
2000
Sadece oturup ne yaptırdığını görebilir miyim?
04:22
And he said, "Well, we should meet first, before we decide anything."
78
250000
3000
Ve dedi ki, “Valla, bir şeye karar vermeden önce tanışmalıyız.”
04:25
You know, he's thinking, "What am I getting myself into?"
79
253000
2000
Anladınız, düşünüyor, “Kendimi neyin içine sokuyorum?”
04:27
So, I met the man, walked in his office,
80
255000
2000
Böylece, bu adamla tanıştım, ofisine gittim,
04:29
and saw these posters and magazine covers of people he has coached.
81
257000
6000
bütün o koçluk yaptığı insanların afişlerini ve dergi kapaklarını gördüm.
04:35
And we got to talking,
82
263000
2000
Oturduk ve konuştuk,
04:37
and it turned out to be a great partnership
83
265000
2000
sonunda çok güzel bir ortaklığa dönüştü
04:39
because he'd never coached a disabled athlete,
84
267000
2000
çünkü daha önce hiçbir engelli atlete koçluk yapmamıştı.
04:41
so therefore he had no preconceived notions
85
269000
2000
Hiç ön yargıya kapılmamıştı.
04:43
of what I was or wasn't capable of,
86
271000
3000
ne olduğum ya da ne yapamayacağım hakkında,
04:46
and I'd never been coached before.
87
274000
2000
Daha önce hiç koçum olmamıştı.
04:48
So this was like, "Here we go -- let's start on this trip."
88
276000
3000
bu daha çok, hadi başlıyoruz gibiydi. hadi bu işe başlayalım.
04:51
So he started giving me four days a week of his lunch break,
89
279000
5000
bana haftada dört gün öğle arasını ayırdı,
04:56
his free time, and I would come up to the track and train with him.
90
284000
5000
boş zamanında, piste çıkıp onunla antrenman yapacaktım.
05:01
So that's how I met Frank.
91
289000
3000
Frank’le tanışmam böyleydi.
05:04
That was fall of '95. But then, by the time that winter was rolling around,
92
292000
5000
Ancak bu 95’in sonbaharındaydı, ve sonra, kış geçti,
05:09
he said, "You know, you're good enough.
93
297000
2000
dedi ki; “anlarsın, yeteri kadar iyisin.
05:11
You can run on our women's track team here."
94
299000
3000
Burada bizim bayan takımında koşabilirsin.”
05:14
And I said, "No, come on."
95
302000
2000
Ve dedim ki; “hayır, hadi ordan.”
05:16
And he said, "No, no, really. You can.
96
304000
2000
Dedi ki; “ hayır, hayır, gerçekten, koşabilirsin.
05:18
You can run with our women's track team."
97
306000
3000
Bizim koşu takımıyla koşabilirsin."
05:21
In the spring of 1996, with my goal of making the U.S. Paralympic team
98
309000
6000
1996 baharında Birleşik Devletler Engelliler takımına girme hedefimle
05:27
that May coming up full speed, I joined the women's track team.
99
315000
5000
Mayıs tüm hızla geçti, bayan atletizm takımına katıldım.
05:32
And no disabled person had ever done that -- run at a collegiate level.
100
320000
6000
Ve hiçbir engelli kişinin daha önce yapamadığı bir şeydi. üniversite seviyesinde koşmak
05:38
So I don't know, it started to become an interesting mix.
101
326000
3000
Bu yüzden bilemiyorum, ilginç bir karışım oldu.
05:41
SS: Well, on your way to the Olympics,
102
329000
4000
Cheryl: Peki, onlara anlatsana, -- Olimpiyatlara gidişini –
05:45
a couple of memorable events happened at Georgetown.
103
333000
3000
fakat Georgetown’da anlatmaya değer birkaç olay oldu.
05:48
Why don't you just tell them?
104
336000
2000
Neden anlatmıyorsun?
05:50
AM: Yes, well, you know, I'd won everything as far as the disabled meets --
105
338000
4000
AM: Evet, peki, bilirsin, herşeyi kazanacağım engellinin karşılaşacağı
05:54
everything I competed in -- and, you know, training in Georgetown
106
342000
4000
müdacele ettiğim herşeyle -- ve, bilirsin, Georgetown'daki antrenmanla
05:58
and knowing that I was going to have to get used to
107
346000
2000
ve buna alışmam gerektiğini bilmemle
06:00
seeing the backs of all these women's shirts --
108
348000
2000
bütün kızların formalarının arkasını izlememle-
06:02
you know, I'm running against the next Flo-Jo --
109
350000
2000
bilirsin, bir sonraki Flo-Jo'ya karşı yarışıyorum --
06:04
and they're all looking at me like,
110
352000
2000
ve herkes bana bakıyor, bunun gibi,
06:06
"Hmm, what's, you know, what's going on here?"
111
354000
3000
Hmm, neler, bilirsin, neler oluyor burada?
06:09
And putting on my Georgetown uniform
112
357000
3000
ve, Georgetown üniformamı giymem
06:12
and going out there and knowing that, you know,
113
360000
4000
ve oraya çıkıp ve bunu bilip, bilirsin
06:16
in order to become better -- and I'm already the best in the country --
114
364000
3000
daha iyisi olmak için -- ve zaten ülkenin en iyisiyim.
06:19
you know, you have to train with people who are inherently better than you.
115
367000
4000
doğuştan senden daha iyi olan insanlarla antrenman yapmak zorundasın.
06:23
And I went out there and made it to the Big East,
116
371000
6000
Ve oraya çıktım ve Büyük Doğu'ya katılabildim.
06:29
which was sort of the championship race at the end of the season.
117
377000
3000
bir nevi sezon sonundaki şampiyona
06:32
It was really, really hot.
118
380000
2000
ve gerçekten, gerçekten sıcaktı.
06:34
And it's the first --
119
382000
2000
Ve ilkti --
06:36
I had just gotten these new sprinting legs that you see in that bio,
120
384000
4000
Biografimde gördüğünüz yeni koşu bacaklarını yeni almıştım --
06:40
and I didn't realize at that time that
121
388000
5000
ve o an farketmemiştim, bilirsiniz,
06:45
the amount of sweating I would be doing in the sock --
122
393000
2000
çorabın içindeki ter miktarı
06:47
it actually acted like a lubricant
123
395000
2000
kayganlaştırıcı gibi hareket ediyordu
06:49
and I'd be, kind of, pistoning in the socket.
124
397000
2000
ve bir şekilde delik içinde hareket eden piston gibiydim.
06:51
And at about 85 meters of my 100 meters sprint, in all my glory,
125
399000
6000
100 metrelik koşunun 85. metresinde, bütün ihtişamımla,
06:57
I came out of my leg.
126
405000
2000
Bacaktan çıkıverdim.
06:59
Like, I almost came out of it, in front of, like, 5,000 people.
127
407000
3000
Sanki, çıkıverdim ondan, 5000 kadar kişinin önünde.
07:02
And I, I mean, was just mortified --
128
410000
4000
Ve, ben, yani , sadece mahçup oldum, ve --
07:06
because I was signed up for the 200, you know, which went off in a half hour.
129
414000
4000
çünkü 200 metre için kayıt olmuştum, bilirsin, yarım saatte biticek olan.
07:10
(Laughter)
130
418000
2000
(Gülüşmeler)
07:12
I went to my coach: "Please, don't make me do this."
131
420000
3000
Koçuma gittim. Ben.. "Lütfen bana bunu yaptırma."
07:15
I can't do this in front of all those people. My legs will come off.
132
423000
3000
Bu kadar insanın önünde bunu yapamam. Bacağım çıkacak.
07:18
And if it came off at 85 there's no way I'm going 200 meters.
133
426000
3000
Ve eğer 85'te çıkarsa, 200 metreyi bitirmenin bir yolu yok.
07:21
And he just sat there like this.
134
429000
2000
Orada bu şekilde oturdu.
07:23
My pleas fell on deaf ears, thank god.
135
431000
5000
Ve, bilirsin, isteklerime kulak asmadı, -- tanrıya şükür --
07:28
Because you know, the man is from Brooklyn;
136
436000
3000
çünkü, o, biraz -- bilirsin, Brooklyn'den gelen adam --
07:31
he's a big man. He says, "Aimee, so what if your leg falls off?
137
439000
6000
büyük bir adam, -- diyor ki, "Aimee, bacağın çıkarsa ne olmuş?
07:37
You pick it up, you put the damn thing back on,
138
445000
3000
onu alırsın, o lanet şeyini yerine takarsın,
07:40
and finish the goddamn race!"
139
448000
1000
ve Allah'ın cezası yarışı bitirirsin!"
07:41
(Laughter) (Applause)
140
449000
6000
(Alkış)
07:47
And I did. So, he kept me in line.
141
455000
6000
Ve yaptım, Bu yüzden, bilirsiniz, o, biraz, beni çizgide olmamı sağladı.
07:53
He kept me on the right track.
142
461000
2000
Doğru yolda olmamı sağladı.
07:55
SS: So, then Aimee makes it to the 1996 Paralympics,
143
463000
5000
Cheryl: Bu yüzden, sonra Aimee 1996 Engelli Olimpiyatlarına gitti,
08:00
and she's all excited. Her family's coming down -- it's a big deal.
144
468000
3000
ve çok heyecanlıydı. Ailesi geliyordu -- büyük bir iş.
08:03
It's now two years that you've been running?
145
471000
3000
O şimdi -- 2 yıldır koşuyorsun, dimi?
08:06
AM: No, a year.
146
474000
1000
AM: Hayır, bir yıl
08:07
SS: A year. And why don't you tell them what happened
147
475000
2000
Cheryl: Bir yıl. Ve onlara ne olduğunu neden anlatmıyorsun
08:09
right before you go run your race?
148
477000
3000
tam yarışına gitmeden önce?
08:12
AM: Okay, well, Atlanta.
149
480000
2000
AM: Tamam, pekala, Atlanta.
08:14
The Paralympics, just for a little bit of clarification,
150
482000
3000
Engelli Olimpiyatları, sadece açıklık getirmek için,
08:17
are the Olympics for people with physical disabilities --
151
485000
3000
fiziksel engeli olan insanlar için Olimpiyatlar --
08:20
amputees, persons with cerebral palsy, and wheelchair athletes --
152
488000
3000
uzuvları olmayanlar, felçli olanlar, ve tekerlekli sandalyeli atletler --
08:23
as opposed to the Special Olympics,
153
491000
2000
Özel Olimpiyatların tersine
08:25
which deals with people with mental disabilities.
154
493000
4000
zihinsel engelli insanların katıldığı.
08:29
So, here we are, a week after the Olympics and down at Atlanta,
155
497000
7000
Bu yüzden, buradayız, Olimpiyatlar'dan bir hafta kadar sonra, ve Atlanta'da,
08:36
and I'm just blown away by the fact that
156
504000
2000
Şaşkınlık içindeydim, bilirsiniz,
08:38
just a year ago, I got out on a gravel track and couldn't run 50 meters.
157
506000
4000
sadece bir yıl önce toprak piste çıkmıştım, ve 50 metre koşamamıştım.
08:42
And so, here I am -- never lost.
158
510000
2000
Ve buradayım, hiç kaybetmedim.
08:44
I set new records at the U.S. Nationals -- the Olympic trials -- that May,
159
512000
5000
Birleşik Devletler Ulusal Şampiyonalarda yeni rekorlara imza attım -- Olimpiyat denemeleri -- Mayıs ayı..
08:49
and was sure that I was coming home with the gold.
160
517000
5000
sadece, bilirsin, eve altınla döneceğinden eminsin.
08:54
I was also the only, what they call "bilateral BK" -- below the knee.
161
522000
5000
Yalnızca, onların dediklerine göre, çift DA -- dizden aşağısı.
08:59
I was the only woman who would be doing the long jump.
162
527000
3000
uzun atlayışı yapacak olan tek kadındım.
09:02
I had just done the long jump,
163
530000
2000
Uzun atlayışı yapmıştım,
09:04
and a guy who was missing two legs came up to me and says,
164
532000
2000
iki bacağı olmayan bir çocuk bana doğru yaklaştı ve dedi ki,
09:06
"How do you do that? You know, we're supposed to have a planar foot,
165
534000
2000
"Bunu nasıl yapıyorsun? Bilirsin, düz ayağımızın olması gerekiyor,
09:08
so we can't get off on the springboard."
166
536000
1000
bu yüzden sıçrama tahtasından kurtulamayız."
09:09
I said, "Well, I just did it. No one told me that."
167
537000
3000
Dedim ki, " Valla, ben sadece yaptım. Bana bunu kimse söylemedi."
09:12
So, it's funny -- I'm three inches within the world record --
168
540000
3000
Yani, komikti -- dünya rekoruyla 3 inç fark vardı.
09:15
and kept on from that point, you know,
169
543000
2000
ve bunu o noktada tuttum, bilirsiniz,
09:17
so I'm signed up in the long jump -- signed up?
170
545000
3000
bu yüzden uzun atlamaya kayıt oldum, -- kayıt oldum?--
09:20
No, I made it for the long jump and the 100-meter.
171
548000
4000
hayır, uzun atlamayı gerçekleştirdim ve 100 metre.
09:24
And I'm sure of it, you know?
172
552000
2000
Ve bundan eminim, bilirsiniz.
09:26
I made the front page of my hometown paper
173
554000
2000
yaşadığım yerin gazetesinde manşettim.
09:28
that I delivered for six years, you know?
174
556000
2000
6 yıldır satın alıyordum.
09:30
It was, like, this is my time for shine.
175
558000
3000
Bu sanki, benim için yıldızlaştığım andı.
09:33
And we're at the trainee warm-up track,
176
561000
3000
Ve ısınma egzersizindeki stadyumda -- adayların ısındığı pistte,
09:36
which is a few blocks away from the Olympic stadium.
177
564000
2000
Olimpik stadyumdan birkaç blok ötede
09:38
These legs that I was on, which I'll take out right now --
178
566000
5000
Ve bu üzerinde olduğum bacaklar - şimdi çıkaracağım.
09:43
I was the first person in the world on these legs.
179
571000
2000
Dünyada bu bacakların üzerinde olan ilk insanım --
09:45
I was the guinea pig., I'm telling you,
180
573000
4000
Kobay faresiyim, -- ve size söylüyorum,
09:49
this was, like -- talk about a tourist attraction.
181
577000
2000
bu, sanki, bir turist tepkisi gibi.
09:51
Everyone was taking pictures -- "What is this girl running on?"
182
579000
4000
Herkes fotoğraf çekiyor, "Bu koşan kız neyin nesi?"
09:55
And I'm always looking around, like, where is my competition?
183
583000
4000
Ve etrafıma bakıyorum, sanki, benim rakibim nerede?
09:59
It's my first international meet.
184
587000
2000
Bu benim ilk uluslararası buluşmam.
10:01
I tried to get it out of anybody I could,
185
589000
2000
Kurtulabildiğim herkesten kurtulmaya çalıştım,
10:03
you know, "Who am I running against here?"
186
591000
3000
bilirisin, kimdir, nedir, kime karşı burada yarışıyorum?
10:06
"Oh, Aimee, we'll have to get back to you on that one."
187
594000
2000
"Şey, Aimee, biz sana bu konu hakkında geri döneriz."
10:08
I wanted to find out times.
188
596000
2000
Süreleri öğrenmek istemiştim.
10:10
"Don't worry, you're doing great."
189
598000
3000
"Üzülme, sen, biliyorsun, harika gidiyorsun."
10:13
This is 20 minutes before my race in the Olympic stadium,
190
601000
3000
Olimpik stadyumda yarışıma 20 dakika vardı,
10:16
and they post the heat sheets. And I go over and look.
191
604000
3000
Bana sonuçları gönderdiler. Ve şöyle bir baktım.
10:19
And my fastest time, which was the world record, was 15.77.
192
607000
5000
Ve en iyi zamanım, dünya rekoruydu, 15.77. di.
10:24
Then I'm looking: the next lane, lane two, is 12.8.
193
612000
4000
Sonra bakıyorum -- yanımdaki kulvara, ikinci kulvar, 12.8
10:28
Lane three is 12.5. Lane four is 12.2. I said, "What's going on?"
194
616000
5000
Kulvar 3 12.5 Kulvar 4 12.2, dedim ki, " Neler oluyor?"
10:33
And they shove us all into the shuttle bus,
195
621000
2000
Ve bizi servis otobüsüne götürdüler,
10:35
and all the women there are missing a hand.
196
623000
2000
tek eli olmayan bütün bayanları.
10:37
(Laughter)
197
625000
7000
(Gülüşmeler)
10:44
So, I'm just, like --
198
632000
3000
Bu yüzden, ben sadece, yani--
10:50
they're all looking at me like 'which one of these is not like the other,' you know?
199
638000
4000
bütün o bakışların hangisi diğeri gibi değildi, anladınız?
10:54
I'm sitting there, like, "Oh, my god. Oh, my god."
200
642000
6000
Orada oturuyorum, yani, "Aman tanrım, aman tanrım."
11:00
You know, I'd never lost anything,
201
648000
3000
Bilirsin, hiçbir şeyi kabetmeyecektim.
11:03
like, whether it would be the scholarship or, you know,
202
651000
2000
sanki, bu burs olur ya da, bilirsiniz,
11:05
I'd won five golds when I skied. In everything, I came in first.
203
653000
6000
Kayak yaparken beş altın kazanmıştım. Ve herşeyde, birinci gelmiştim.
11:11
And Georgetown -- that was great.
204
659000
2000
Ve Georgetown, bilirsiniz, harikaydı.
11:13
I was losing, but it was the best training because this was Atlanta.
205
661000
6000
Kaybediyordum, fakat en iyi antermanımdı çünkü bu Atlantaydı.
11:19
Here we are, like, crème de la crème,
206
667000
3000
İşte buradayız, şeçkinler,
11:22
and there is no doubt about it, that I'm going to lose big.
207
670000
4000
bundan şüphe yok, büyüğü kaybedeceğim.
11:26
And, you know, I'm just thinking,
208
674000
2000
Ve bilirsiniz, sadece düşünüyorum.
11:28
"Oh, my god, my whole family got in a van
209
676000
3000
"Oh, tanrım, bütün ailem, bilirsiniz, bir arabaya doluştular
11:31
and drove down here from Pennsylvania."
210
679000
3000
Pennsylvania'dan buraya geldiler."
11:34
And, you know, I was the only female U.S. sprinter.
211
682000
4000
Ve, bilirsiniz, tek Birleşik Devletler kısa mesafe koşucusuyum.
11:38
So they call us out and, you know --
212
686000
3000
Bu yüzden, bizi böyle çağırıyorlar,
11:41
"Ladies, you have one minute."
213
689000
2000
"Bayanlar, bir dakikanız var."
11:43
And I remember putting my blocks in and just feeling horrified
214
691000
5000
Ve engellerimi taktım ve dehşete kapılmış hissediyordum
11:48
because there was just this murmur coming over the crowd,
215
696000
2000
çünkü kalabalıktan gelen sadece homurtular vardı,
11:50
like, the ones who are close enough to the starting line to see.
216
698000
4000
sanki, başlangıç çizgisini görebilmek için yeteri kadar yakın olan birileri
11:54
And I'm like, "I know! Look! This isn't right."
217
702000
6000
Ve ben, "Biliyorum, Bak! biliyorsun, Bu doğru değil."
12:00
And I'm thinking that's my last card to play here;
218
708000
3000
burada oynayacağım son kartım olduğunu düşündüğüm,
12:03
if I'm not going to beat these girls,
219
711000
2000
en azından, bilirsiniz, eğer bu kızları yenemezsem
12:05
I'm going to mess their heads a little, you know?
220
713000
2000
bile kafalarını karıştıracaktım, tamam, anlıyormusunuz?
12:07
(Laughter)
221
715000
2000
(Gülüşmeler)
12:09
I mean, it was definitely the "Rocky IV" sensation of me versus Germany,
222
717000
3000
Demek istediğim, bu tamamen benim Almanya'ya karşı Rocky 4 heyecanıydı
12:12
and everyone else -- Estonia and Poland -- was in this heat.
223
720000
6000
ve, bilirsiniz, diğerleri -- Estonya, Polonya -- kızgın.
12:18
And the gun went off, and all I remember was
224
726000
3000
Ve, silah atıldı, ve bütün hatırladığım bu,
12:21
finishing last and
225
729000
5000
bilirsiniz, sonuncu bitirmek ve, bilirsiniz işte,
12:26
fighting back tears of frustration and incredible -- incredible --
226
734000
5000
hüsran gözyaşları ile savaşmak ve inanılmaz, inanılmaz,
12:31
this feeling of just being overwhelmed.
227
739000
2000
kendini kaybetmiş olma hissi.
12:33
And I had to think, "Why did I do this?"
228
741000
3000
Ve bunu neden yaptığımı düşünmek zorundaydım, bilirsiniz,
12:36
If I had won everything -- but it was like, what was the point?
229
744000
3000
eğer herşeyi kazandıysam, ve bu, yani, amaç neydi?
12:39
All this training -- I had transformed my life.
230
747000
4000
Bütün bu antrenman, ve hayatımı değiştirdim.
12:43
I became a collegiate athlete, you know. I became an Olympic athlete.
231
751000
4000
üniversite atleti oldum, bilirsin, Olimpik atlet oldum.
12:47
And it made me really think about how
232
755000
4000
nasıl olduğunu düşünmeye yöneltti beni, bilirsiniz,
12:51
the achievement was getting there.
233
759000
2000
başarı oraya götürüyor.
12:53
I mean, the fact that I set my sights, just a year and three months before,
234
761000
4000
Demek istediğim, hedefimi bir yıl 3 ay öncesinden ayarlıyorum
12:57
on becoming an Olympic athlete and saying,
235
765000
4000
Olimpik atlet olmak için, ve söylüyorum, bilirsiniz,
13:01
"Here's my life going in this direction --
236
769000
2000
işte hayatım bu yöne doğru gidiyor,
13:03
and I want to take it here for a while,
237
771000
2000
onu bir süreliğine buraya almak istiyorum,
13:05
and just seeing how far I could push it."
238
773000
2000
ne kadar ileriye götürebileceğimi görmek,
13:07
And the fact that I asked for help -- how many people jumped on board?
239
775000
4000
ve gerçek şu ki yardım istedim -- kaç kişi yardım etti?
13:11
How many people gave of their time and their expertise,
240
779000
4000
Kaç kişi zamanını verdi, görüş belirtti, bilirsiniz,
13:15
and their patience, to deal with me?
241
783000
3000
ve onların sabrı, bilirsiniz, benimle uğraşmak?
13:18
And that was this collective glory --
242
786000
3000
ve bu, bu ortak ihtişam gibi
13:21
that there was, you know, 50 people behind me
243
789000
3000
arkamda 50 kişi vardı
13:24
that had joined in this incredible experience of going to Atlanta.
244
792000
4000
Atlanta'ya giden bu inanılmaz deneyimime katılan
13:28
So, I apply this sort of philosophy now
245
796000
4000
bu yüzden, bu, şimdi sadece biraz felsefe uyguluyorum
13:32
to everything I do:
246
800000
3000
yaptığım herşeye, yani, bu, bilirsiniz,
13:35
sitting back and realizing the progression,
247
803000
2000
geriye yaslanma ve ilerlemeyi gerçekleştirmek,
13:37
how far you've come at this day to this goal, you know.
248
805000
4000
bu amaca ne kadar yaklaştım bugün gibi, bilirsiniz.
13:41
It's important to focus on a goal, I think, but
249
809000
4000
hedefinize odaklanmak önemlidir, bence, fakat,
13:45
also recognize the progression on the way there
250
813000
3000
o yolda devamlılığın farkına varmak
13:48
and how you've grown as a person.
251
816000
2000
ve insan olarak nasıl gelişeceğiniz, bilirsiniz.
13:50
That's the achievement, I think. That's the real achievement.
252
818000
3000
Bu başarıdır, bence. Bu gerçek başarıdır.
13:53
SS: Why don't you show them your legs?
253
821000
1000
Cheryl: Niçin onlara bacaklarını göstermiyorsun?
13:54
AM: Oh, sure.
254
822000
2000
AM: Oh, tabi.
13:56
SS: You know, show us more than one set of legs.
255
824000
2000
Cheryl: Biliyorsun, bize bir dizi bacaktan daha fazlasını göster.
13:58
AM: Well, these are my pretty legs.
256
826000
2000
AM: Peki, bunlar benim güzel bacaklarım.
14:00
(Laughter)
257
828000
1000
(Gülüşmeler)
14:01
No, these are my cosmetic legs, actually,
258
829000
8000
Hayır, bunlar benim kozmetik bacaklarım, aslında,
14:09
and they're absolutely beautiful.
259
837000
4000
Ve onlar kesinlikle güzeller.
14:13
You've got to come up and see them.
260
841000
1000
gelip görmeniz lazım.
14:14
There are hair follicles on them, and I can paint my toenails.
261
842000
5000
Üzerlerinde kıl kökleri var, ve tırnaklarımı boyayabiliyorum.
14:19
And, seriously, like, I can wear heels.
262
847000
3000
Ve cidden, topuklu giyebiliyorum.
14:22
Like, you guys don't understand what that's like
263
850000
2000
Nasıl birşey olduğunu anlayamayan çocuklar gibi
14:24
to be able to just go into a shoe store and buy whatever you want.
264
852000
4000
ayakkabı dükkanı gidebilmek ve istediğini satın almak.
14:28
SS: You got to pick your height?
265
856000
1000
Cheryl: Boyunu ölçebildin mi?
14:29
AM: I got to pick my height, exactly.
266
857000
2000
AM: Boyumu ölçmem gerekiyor, kesinlikle.
14:31
(Laughter)
267
859000
3000
(Gülüşmeler)
14:34
Patrick Ewing, who played for Georgetown in the '80s,
268
862000
4000
80'lerde Georgetown'da oynayan Patrick Ewing
14:38
comes back every summer.
269
866000
2000
her yaz geliyordu.
14:40
And I had incessant fun making fun of him in the training room
270
868000
4000
Onunla antrenman salonunda aralıksız eğleniyordum
14:44
because he'd come in with foot injuries.
271
872000
1000
Çünkü ayak sakatlıklarıyla geliyordu.
14:45
I'm like, "Get it off! Don't worry about it, you know.
272
873000
2000
Ben böyle, " Kurtul onlardan! Merak etme, bilirsin.
14:47
You can be eight feet tall. Just take them off."
273
875000
4000
8 feet boyun olabilir, sadece çıkar onları."
14:51
(Laughter)
274
879000
3000
(Gülüşmeler)
14:55
He didn't find it as humorous as I did, anyway.
275
883000
5000
Bunu benim gibi kadar komik bulmuyordu, herneyse.
15:00
OK, now, these are my sprinting legs, made of carbon graphite,
276
888000
4000
Tamam, şimdi, bunlar benim koşu bacakları, karbon grafitten yapılmış,
15:04
like I said, and I've got to make sure I've got the right socket.
277
892000
9000
dediğim gibi, doğru bacağı doğru yere taktığımdan emin olmak zorundayım.
15:13
No, I've got so many legs in here.
278
901000
2000
Burada bir sürü bacağım var.
15:17
These are -- do you want to hold that actually?
279
905000
3000
Bunlar, -- gerçekten tutmak istermisin?
15:20
That's another leg I have for, like, tennis and softball.
280
908000
4000
Sahip olduğum diğer bacak, tenis için, softbol için.
15:24
It has a shock absorber in it so it, like, "Shhhh," makes this neat sound
281
912000
4000
İçinde şok emiciler var, "Shhhh," gibi keskin bu sesi çıkarıyor.
15:28
when you jump around on it. All right.
282
916000
4000
üzerinde zıpladığınızda. Tamam.
15:32
And then this is the silicon sheath I roll over,
283
920000
3000
Ve sonra bu üzerinde döndüğüm silikon.
15:35
to keep it on. Which, when I sweat,
284
923000
4000
onu tutmak için üzerinde durduğum silikon astar, terlediğim zaman,
15:39
you know, I'm pistoning out of it.
285
927000
2000
bilirsiniz, inip çıkıyorum.
15:41
SS: Are you a different height?
286
929000
3000
Cheryl: bunlarla daha mı uzunsun?
15:44
AM: In these?
287
932000
1000
AM: Bunların içinde?
15:45
SS: In these.
288
933000
1000
Cheryl: Bunların içinde
15:46
AM: I don't know. I don't think so.
289
934000
3000
AM: Bilmiyorum. Sanmam. Sanmam.
15:49
I may be a little taller. I actually can put both of them on.
290
937000
5000
Belki daha uzun olabilirim. Aslında ikisini giyebilirim.
15:54
SS: She can't really stand on these legs. She has to be moving, so ...
291
942000
5000
Cheryl: Aslında bu bacakların üzerinde duramaz. Yürümesi gerekiyor, bu yüzden...
15:59
AM: Yeah, I definitely have to be moving,
292
947000
3000
AM: Evet, kesinlikle yürümem gerkiyor,
16:02
and balance is a little bit of an art in them.
293
950000
3000
ve denge, biraz, onların içinde bir parça sanat gibi.
16:05
But without having the silicon sock, I'm just going to try slip in it.
294
953000
5000
Silikon çoraplar olmaksızın, içinde kayıp giderim.
16:12
And so, I run on these, and have shocked half the world on these.
295
960000
7000
Ve bu yüzden, onların üzerinde koşuyorum, ve bunların üzerinde dünyayı yarı şoke ediyorum.
16:19
(Applause)
296
967000
10000
(Alkış)
16:29
These are supposed to simulate the actual form of a sprinter when they run.
297
977000
7000
Bunlar bir koşucunun koşarken gerçek durumunun simüle edilmiş hali
16:36
If you ever watch a sprinter,
298
984000
2000
Eper hiç bir kısa mesafe koşucusunu izlediyseniz,
16:38
the ball of their foot is the only thing that ever hits the track.
299
986000
2000
ayaklarının tabanı pistte değen tek şey,
16:40
So when I stand in these legs,
300
988000
1000
bu yüzden bu bacaklar üzerinde duruyorum,
16:41
my hamstring and my glutes are contracted,
301
989000
3000
diz arkasındaki kirişim ve kalça kaslarım kısaltılmış
16:44
as they would be had I had feet and were standing on the ball of my feet.
302
992000
4000
Sanki ayak tabanımda duran ayağım varmış gibi.
16:48
(Audience: Who made them?)
303
996000
2000
(İzleyici: Onları kim imal etti?)
16:50
AM: It's a company in San Diego called Flex-Foot.
304
998000
3000
AM: Flex-Foot adında San Diego'daki bir şirket.
16:53
And I was a guinea pig, as I hope to continue to be
305
1001000
4000
Ben bir denek faresiyim ve, öyle kalmayı umut ediyorum
16:57
in every new form of prosthetic limbs that come out.
306
1005000
4000
ortaya çıkan her protez bacağımın yeni şeklinde.
17:01
But actually these, like I said, are still the actual prototype.
307
1009000
3000
Fakat aslında bunlar, dediğim gibi, sadece gerçek prototip.
17:04
I need to get some new ones because the last meet I was at, they were everywhere. You know,
308
1012000
4000
Yenilerine ihtiyacım var çünkü en son ki buluşmamda, bilirsiniz,
17:08
it's like a big -- it's come full circle.
309
1016000
3000
büyük gibi, tam daire şeklinde geliyor.
17:11
Moderator: Aimee and the designer of them will be at TEDMED 2,
310
1019000
2000
Moderator: Aimee ve onların tasarımcısı TED Med 2'de olacak
17:13
and we'll talk about the design of them.
311
1021000
2000
ve onların tasarımı hakkında konuşacağız.
17:15
AM: Yes, we'll do that.
312
1023000
1000
AM: Evet, bunu konuşacağız.
17:16
SS: Yes, there you go.
313
1024000
1000
Cheryl: Evet, devam ediyorsun.
17:17
AM: So, these are the sprint legs, and I can put my other...
314
1025000
3000
AM: Bu yüzden, bunlar koşu bacaklarım, ve giyebilirim benim diğer...
17:20
SS: Can you tell about who designed your other legs?
315
1028000
2000
Cherly: Diğer bacakları kimin tasarlardığını söylermisin bize?
17:22
AM: Yes. These I got in a place called Bournemouth, England,
316
1030000
3000
AM: Evet, İngiltere, Bournemouth denilen bir yerden aldım,
17:25
about two hours south of London,
317
1033000
2000
Londra'nın güneyine iki saat kadar,
17:27
and I'm the only person in the United States with these,
318
1035000
4000
Bunlara sahip Birleşik Devletlerideki tek kişiyim,
17:31
which is a crime because they are so beautiful.
319
1039000
3000
çok güzel oldukları için suç aslında.
17:34
And I don't even mean, like, because of the toes and everything.
320
1042000
3000
Ve şunu demek istemiyorum, bu tırnaklar ve diğer şeyler yüzünden --
17:37
For me, while I'm such a serious athlete on the track,
321
1045000
4000
biliyorsunuz, bu benim için yapılmış, pistte önemli bir atletim,
17:41
I want to be feminine off the track, and I think it's so important
322
1049000
5000
Pist dışında kadınsı olmak istiyorum, ve bence bu önemli,
17:46
not to be limited in any capacity,
323
1054000
2000
bilirsin, her hangi bir yeteneğinde sınırları olmamak,
17:48
whether it's, you know, your mobility or even fashion.
324
1056000
5000
ister sizin hareket kabiliyetiniz olsun veya, ister moda olsun.
17:53
I mean, I love the fact that I can go in anywhere
325
1061000
2000
Demek istediğim, herhangi bir yere gidebilme gerçeğini seviyorum.
17:55
and pick out what I want -- the shoes I want, the skirts I want --
326
1063000
4000
ve istediğim şeyi, istediğim ayakkabıyı, istediğim eteği seçiyorum,
17:59
and I'm hoping to try to bring these over here
327
1067000
5000
ve onları buraya getirebilmeyi umuyorum
18:04
and make them accessible to a lot of people.
328
1072000
3000
onlara birçok insanın erişebilmesini istiyorum.
18:07
They're also silicon.
329
1075000
3000
Onlar da silikon.
18:10
This is a really basic, basic prosthetic limb under here.
330
1078000
4000
Bu gerçekten basit, bunun altında basit bir protez bacak.
18:14
It's like a Barbie foot under this.
331
1082000
3000
Bunun altında Barbi ayak gibi.
18:17
(Laughter)
332
1085000
1000
(Gülüşmeler)
18:18
It is. It's just stuck in this position,
333
1086000
2000
Öyle. Demek istediğim, bu konumda duruyor,
18:20
so I have to wear a two-inch heel.
334
1088000
2000
bu yüzden iki inç topuk giymem gerekiyor.
18:22
And, I mean, it's really -- let me take this off so you can see it.
335
1090000
5000
Ve, demek istediğim, o gerçekten -- onu görebilmeniz için çıkartayım.
18:27
I don't know how good you can see it, but, like, it really is.
336
1095000
3000
Ne kadar iyi görebileceğinizi bilemiyorum, fakat, gerçekten böyle.
18:30
There're veins on the feet, and then my heel is pink,
337
1098000
4000
Ayaklarımda damarlar var, ve dopuğum, pembe, anladınız,
18:34
and my Achilles' tendon -- that moves a little bit.
338
1102000
3000
ve benim aşil tendonum -- birazcık oynuyor.
18:37
And it's really an amazing store. I got them a year and two weeks ago.
339
1105000
5000
gerçekten harika gibi. Onları bir yıl iki hafta önce aldım.
18:42
And this is just a silicon piece of skin.
340
1110000
4000
Bu silikon deri parçası sadece.
18:46
I mean, what happened was, two years ago
341
1114000
2000
Yani, iki yıl önce olan şey
18:48
this man in Belgium was saying, "God,
342
1116000
2000
Belçika'daki bu adam diyordu ki, tanrım,
18:50
if I can go to Madame Tussauds' wax museum
343
1118000
2000
eğer Madam Tussauds balmumu müzesine gidebilirsem
18:52
and see Jerry Hall replicated down to the color of her eyes,
344
1120000
4000
ve göz rengi kopyalanmış olan Jerry Hall'ı görebilirsem,
18:56
looking so real as if she breathed,
345
1124000
3000
nefes alsa çok gerçekçi gözüküyor,
18:59
why can't they build a limb for someone
346
1127000
2000
neden birileri için uzuv yapmıyorlar
19:01
that looks like a leg, or an arm, or a hand?"
347
1129000
4000
bacağa benzeyen, bilirsiniz, veya bir kola, veya bir ele?
19:05
I mean, they make ears for burn victims.
348
1133000
2000
Yani, yanmış kimseler için kulak yapıyorlar.
19:07
They do amazing stuff with silicon.
349
1135000
2000
Silikonla inanılmaz şeyler yapıyorlar.
19:09
SS: Two weeks ago, Aimee was up for the Arthur Ashe award at the ESPYs.
350
1137000
3000
Cheryl: İki hafta önce, Aimee Arthur Ashe ödülü için ESPYs'deydi.
19:12
And she came into town and she rushed around
351
1140000
4000
Ve şehre geldi ve etrafta aceleyle koşturuyordu
19:16
and she said, "I have to buy some new shoes!"
352
1144000
2000
ve dedi ki, " Yeni ayakkabılar almam lazım!"
19:18
We're an hour before the ESPYs,
353
1146000
2000
ESPYs 'e bir saat öncesindeyiz.
19:20
and she thought she'd gotten a two-inch heel
354
1148000
2000
ve düşündü ki, iki inç uzunluğunda topuklu almak zorunda
19:22
but she'd actually bought a three-inch heel.
355
1150000
2000
fakat aslında 3 inç topuklu satın aldı.
19:24
AM: And this poses a problem for me,
356
1152000
2000
AM: Ve bu bana sorun çıkardı.
19:26
because it means I'm walking like that all night long.
357
1154000
3000
çünkü demek istediğim gece boyunca böyle yürüyordum.
19:29
SS: For 45 minutes. Luckily, the hotel was terrific.
358
1157000
4000
Cheryl: 45 dakika için, biz -- neyse ki otel felaketti.
19:33
They got someone to come in and saw off the shoes.
359
1161000
3000
İçeri almak ve uğurlamak için birini aldılar.
19:36
(Laughter)
360
1164000
2000
(Gülüşmeler)
19:38
AM: I said to the receptionist -- I mean, I am just harried, and Sheryl's at my side --
361
1166000
4000
AM: Resepsiyon görevlisine dedim ki, yani, rahatsız edildim, ve Cheryl benim tarafımdaydı.
19:42
I said, "Look, do you have anybody here who could help me?
362
1170000
3000
Dedim ki, "Bak, içeride bana yardım edebilecek kimse var mı
19:45
Because I have this problem ... "
363
1173000
2000
çünkü böyle bir problemim var"
19:47
You know, at first they were just going to write me off, like,
364
1175000
2000
Bilirsiniz, ilkinde olayı kapatmaya çalışırlar, yani,
19:49
"If you don't like your shoes, sorry. It's too late."
365
1177000
2000
bakın, biliyorsunuz: eğer ayakkabılarınızı beğenmediyseniz, üzgünüm, Artık çok geç.
19:51
"No, no, no, no. I've got these special feet
366
1179000
3000
"Hayır, hayır, hayır. Bu güzel ayakları aldım, tamam,
19:54
that need a two-inch heel. I have a three-inch heel.
367
1182000
3000
2 inç topukluya ihtiyacım var. Ben 3 inç topuklu var.
19:57
I need a little bit off."
368
1185000
2000
Bundan bir parça kurtulmak istiyorum."
19:59
They didn't even want to go there.
369
1187000
2000
Tamam. Bilirsin, oraya gitmek bile istemediler.
20:01
They didn't even want to touch that one. They just did it.
370
1189000
3000
Ona dokunmak bile istemediler. Sadece yaptılar.
20:04
No, these legs are great.
371
1192000
3000
Hayır, bu bacaklar harika.
20:07
I'm actually going back in a couple of weeks
372
1195000
4000
Çalışıyorum, aslında bir kaç hafta içinde geri geliyorum
20:11
to get some improvements.
373
1199000
2000
bazı ilerlemeler için.
20:13
I want to get legs like these made for flat feet
374
1201000
3000
Düz taban için yapılmış bu bacaklara sahip olmak istiyorum
20:16
so I can wear sneakers, because I can't with these ones.
375
1204000
3000
böylece spor ayakkabılarımı giyebilirim çünkü bunlarla olmuyor.
20:19
So... Moderator: That's it.
376
1207000
2000
Yani... Moderatör: Bu kadar.
20:21
SS: That's Aimee Mullins.
377
1209000
2000
Cheryl: İşte, Aimee Mullins.
20:23
(Applause)
378
1211000
3000
(Alkış)
ABOUT THE SPEAKER
Aimee Mullins - Athlete and actorA record-breaker at the Paralympic Games in 1996, Aimee Mullins has built a career as a model, actor and advocate for women, sports and the next generation of prosthetics.
Why you should listen
Aimee Mullins was born without fibular bones, and had both of her legs amputated below the knee when she was an infant. She learned to walk on prosthetics, then to run -- competing at the national and international level as a champion sprinter, and setting world records at the 1996 Paralympics in Atlanta. At Georgetown, where she double-majored in history and diplomacy, she became the first double amputee to compete in NCAA Division 1 track and field.
After school, Mullins did some modeling -- including a legendary runway show for Alexander McQueen -- and then turned to acting, appearing as the Leopard Queen in Matthew Barney's Cremaster Cycle. In 2008 she was the official Ambassador for the Tribeca/ESPN Sports Film Festival.
She's a passionate advocate for a new kind of thinking about prosthetics, and recently mentioned to an interviewer that she's been looking closely at MIT's in-development powered robotic ankle, "which I fully plan on having."
Aimee Mullins | Speaker | TED.com