ABOUT THE SPEAKER
Becci Manson - Photo Retoucher
After the March 2011 earthquake and tsunami in Japan, Becci Manson and her volunteer colleagues cleaned and restored hundreds of damaged photos.

Why you should listen

Becci Manson flew to Tōhoku, Japan after the 2011 disaster, determined to help with cleanup and rebuilding.

As she writes: "During those 3 weeks of digging ditches and gutting homes I discovered vast amounts of photos that had been found and handed into evacuation centers. The photos were dirty, wet and homeless. As I spent my first day hand-cleaning them, I couldnt help but think how easy it would be for me, my colleagues and my friends to fix some of them. So we did."

She spent the next 6 months organizing a worldwide network of volunteer retouchers, restoring these photos and training local All Hands volunteer teams to hand-clean the photos handed in to local authorities. These teams have restored hundreds and hand-cleaned well over 100,000 photos.

Since the project in Tōhoku, Manson and her team has begun similar cleaning and retouching projects in Prattsville, NY after Hurricane Irene, and in Binghamton, NY after Tropical Storm Lee.

More profile about the speaker
Becci Manson | Speaker | TED.com
TEDGlobal 2012

Becci Manson: (Re)touching lives through photos

Becci Manson: Fotoğraflarla hayata yeniden dokunmak

Filmed:
849,530 views

2011 Japonya depremi ve tsunamisinin sonucunda, yıkıntılara karışanlar arasında ailelerin ve sevilen kişilerin kayıp ve hasarlı fotoğrafları vardı. Fotoğraf rötuşçusu Becci Manson, yerli gönüllüler ve online olarak işe aldığı global bir meslektaş grubuyla birlikte bu fotoğrafları temizleyip onararak sahiplerine o hatıraları geri vermeye yardımcı oldu.
- Photo Retoucher
After the March 2011 earthquake and tsunami in Japan, Becci Manson and her volunteer colleagues cleaned and restored hundreds of damaged photos. Full bio

Double-click the English transcript below to play the video.

00:17
Before MarchMart, 2011, I was a photographicFotoğraf retoucherretoucher
0
1267
4054
Mart 2011'den önce New York'ta yaşayan bir
00:21
basedmerkezli in NewYeni YorkYork CityŞehir.
1
5321
2947
fotoğraf rötuşçusuydum.
00:24
We're palesoluk, graygri creaturesyaratıklar.
2
8268
2056
Bizler solgun, gri yaratıklarız.
00:26
We hidesaklamak in darkkaranlık, windowlesspenceresiz roomsOdalar,
3
10324
2060
Karanlıkta, penceresiz odalarda saklanırız
00:28
and generallygenellikle avoidönlemek sunlightGüneş ışığı.
4
12384
2328
ve genellikle güneş ışığından kaçınırız.
00:30
We make skinnysıska modelsmodeller skinnierzayıf, perfectmükemmel skincilt more perfectmükemmel,
5
14712
4264
Sıska mankenleri daha sıska, mükemmel tenleri daha mükemmel
00:34
and the impossibleimkansız possiblemümkün,
6
18976
1980
ve imkansızı mümkün hale getiririz,
00:36
and we get criticizedeleştirdi in the pressbasın all the time,
7
20956
4050
ve basın tarafından sürekli eleştiriliriz,
00:40
but some of us are actuallyaslında talentedyetenekli artistssanatçılar
8
25006
3501
fakat bazılarımız yılların deneyimine sahip
00:44
with yearsyıl of experiencedeneyim
9
28507
2080
gerçekten yetenekli sanatçılarız ve
00:46
and a realgerçek appreciationtakdir for imagesGörüntüler and photographyfotoğrafçılık.
10
30587
3904
görüntüleri ve fotoğrafı gerçekten takdir ederiz.
00:50
On MarchMart 11, 2011, I watchedizledi from home, as the restdinlenme
11
34491
5164
11 Mart 2011'de, dünyadaki herkes gibi, ben de Japonya'da
00:55
of the worldDünya did, as the tragictrajik eventsolaylar unfoldedgelişeceğini in JapanJaponya.
12
39655
3836
meydana gelen trajik olayları evden izledim.
00:59
SoonYakında after, an organizationorganizasyon I volunteergönüllü with,
13
43491
2173
Kısa bir süre sonra, gönüllü olduğum bir kuruluş olan
01:01
All HandsEller VolunteersGönüllüler, were on the groundzemin, withiniçinde daysgünler,
14
45664
3842
All Hands (Tüm Eller) Gönüllüleri olay yerindeydi, birkaç gün içinde
01:05
workingçalışma as partBölüm of the responsetepki effortsçabaları.
15
49506
2832
müdahale çalışmalarının bir parçası olmuşlardı.
01:08
I, alonguzun bir with hundredsyüzlerce of other volunteersgönüllüler,
16
52338
2296
Diğer yüzlerce gönüllüyle birlikte, ben de
01:10
knewbiliyordum we couldn'tcould just sitoturmak at home,
17
54634
1664
sadece evde oturamayacağımızı biliyordum,
01:12
so I decidedkarar to joinkatılmak them for threeüç weekshaftalar.
18
56298
3724
böylece üç haftalığına onlara katılmaya karar verdim.
01:15
On MayMayıs the 13thinci, I madeyapılmış my way to the townkasaba of Ōfunatofunato.
19
60022
3645
13 Mayıs'ta, Ōfunato kasabasına yol aldım.
01:19
It's a smallküçük fishingBalık tutma townkasaba in IwateIwate Prefectureİli,
20
63667
3680
Burası Iwate Bölgesinde, yaklaşık 50,000 kişinin yaşadığı
01:23
about 50,000 people,
21
67347
2407
küçük bir balıkçı kasabası,
01:25
one of the first that was hitvurmak by the wavedalga.
22
69754
2805
dalgaların ilk vurduğu yerlerden biri.
01:28
The watersdeniz here have been recordedkaydedilmiş at reachingulaşan
23
72559
2811
Suların burada 24 metreyi aşan yükseğe ulaştığı
01:31
over 24 metersmetre in heightyükseklik,
24
75370
2702
ve iç kısımlara doğru
01:33
and traveledseyahat over two milesmil inland.
25
78072
1709
üç kilometreden fazlar ilerlediği kaydedildi.
01:35
As you can imaginehayal etmek, the townkasaba had been devastatedharap.
26
79781
3542
Tahmin edebileceğiniz gibi, kasaba harap olmuştu.
01:39
We pulledçekti debrisenkaz from canalsKanallar and ditcheshendek.
27
83323
2531
Kanallardan ve hendeklerden enkaz çıkardık.
01:41
We cleanedtemizlenir schoolsokullar. We de-muddedde-mudded and guttedgutted homesevler
28
85854
3431
Okulları temizledik. Evleri çamurdan arındırdık ve temizleyip
01:45
readyhazır for renovationyenileme and rehabilitationRehabilitasyon.
29
89285
2498
yenileme ve iyileştirmeye hazır hale getirdik.
01:47
We clearedtemizlenir tonston and tonston of stinkingLeş gibi, rottingçürüyen fishbalık carcasseskarkas
30
91783
4452
Yerel balık işleme tesisinden tonlarca ve tonlarca kokuşmuş, çürümüş
01:52
from the localyerel fishbalık processingişleme plantbitki.
31
96235
2219
balık leşlerini temizledik.
01:54
We got dirtykirli, and we lovedsevilen it.
32
98454
3409
Kirlendik ve bu hoşumuza gitti.
01:57
For weekshaftalar, all the volunteersgönüllüler and localsyerliler alikebenzer
33
101863
3117
Haftalarca, tüm gönüllüler ve yerliler
02:00
had been findingbulgu similarbenzer things.
34
104980
2240
benzer şeyler buluyorlardı.
02:03
They'dOnlar-cekti been findingbulgu photosfotoğraflar and photoFotoğraf albumsalbüm
35
107220
2946
Fotoğraflar ve fotoğraf albümleri, kameralar ve
02:06
and cameraskameralar and SDSD cardskartları.
36
110166
2633
SD kartlar buluyorlardı.
02:08
And everyoneherkes was doing the sameaynı.
37
112799
1216
Ve herkes aynı şeyi yapıyordu.
02:09
They were collectingtoplama them up, and handingteslim them in to
38
114015
2665
Bunları biriktiriyorlardı ve farklı kasabalardaki birçok yere
02:12
variousçeşitli placesyerler around the differentfarklı townskasabalar for safekeepingsaklama.
39
116680
3173
bunları saklamaları için teslim ediyorlardı.
02:15
Now, it wasn'tdeğildi untila kadar this pointpuan that I realizedgerçekleştirilen
40
119853
3116
İşte, o ana kadar bu fotoğrafların bu insanların
02:18
that these photosfotoğraflar were suchböyle a hugeKocaman partBölüm
41
122969
2430
kişisel kayıplarının ne kadar büyük bir bölümünü
02:21
of the personalkişisel losskayıp these people had feltkeçe.
42
125399
3000
oluşturduğunu fark edememiştim.
02:24
As they had runkoş from the wavedalga, and for theironların liveshayatları,
43
128399
2794
Dalgalardan hayatlarını kurtarmak için kaçarken
02:27
absolutelykesinlikle everything they had,
44
131193
2520
sahip oldukları her şey,
02:29
everything had to be left behindarkasında.
45
133713
2824
hem de her şeyin geride bırakılması gerekiyordu.
02:32
At the endson of my first weekhafta there, I foundbulunan myselfkendim
46
136537
2285
Oradaki ilk haftamın sonunda, kendimi kasabadaki
02:34
helpingyardım ediyor out in an evacuationtahliye centermerkez in the townkasaba.
47
138822
3194
bir tahliye merkezine yardım ederken buldum.
02:37
I was helpingyardım ediyor cleantemiz the onsenOnsen, the communaltoplumsal onsenOnsen,
48
142016
3335
Kaplıcayı, halka açık olan kaplıcayı, büyük devasa küvetleri
02:41
the hugeKocaman giantdev bathtubsküvet.
49
145351
2306
temizlemelerine yardım ediyordum.
02:43
This happenedolmuş to alsoAyrıca be a placeyer in the townkasaba where
50
147657
2437
Burası aynı zamanda kasabada fotoğrafları toplayan
02:45
the evacuationtahliye centermerkez was collectingtoplama the photosfotoğraflar.
51
150094
3004
tahliye merkezlerinden biriydi.
02:48
This is where people were handingteslim them in,
52
153098
1925
Burası insanların fotoğrafları teslim ettikleri yerdi
02:50
and I was honoredonur that day that they actuallyaslında trustedgüvenilir me
53
155023
2508
ve o gün, fotoğrafları elle temizlemeye başlamak için onlara yardım
02:53
to help them startbaşlama hand-cleaningEl Temizleme them.
54
157531
2644
etmem konusunda bana güvenmeleri, beni onurlandırdı.
02:56
Now, it was emotionalduygusal and it was inspiringilham verici,
55
160175
3049
Evet, duygusaldı ve ilham vericiydi,
02:59
and I've always heardduymuş about thinkingdüşünme outsidedışında the boxkutu,
56
163224
3758
her zaman, kalıpların dışında düşünmeyi duyardım ,
03:02
but it wasn'tdeğildi untila kadar I had actuallyaslında gottenkazanılmış outsidedışında of my boxkutu
57
166982
3411
fakat gerçekten de kendi kalıplarımın dışına çıktığımda
03:06
that something happenedolmuş.
58
170393
2427
bir şey oldu.
03:08
As I lookedbaktı throughvasitasiyla the photosfotoğraflar, there were some
59
172820
2053
Fotoğraflara bakarken bazılarının
03:10
were over a hundredyüz yearsyıl oldeski,
60
174873
1766
yüzyıldan eski olduğunu, bazılarının
03:12
some still in the envelopezarf from the processingişleme lablaboratuvar,
61
176639
3584
hala baskı stüdyosundan gelen zarf içinde olduğunu gördüm,
03:16
I couldn'tcould help but think as a retoucherretoucher
62
180223
1890
bir rötuşçu olarak, yırtıkları düzeltip çizikleri onarabileceğimi
03:18
that I could fixdüzeltmek that teargözyaşı and mendtamir that scratchçizik,
63
182113
2825
düşünmekten kendimi alıkoyamadım,
03:20
and I knewbiliyordum hundredsyüzlerce of people who could do the sameaynı.
64
184938
4037
ve bunu yapabilecek yüzlerce insan tanıyordum.
03:24
So that eveningakşam, I just reachedulaştı out on FacebookFacebook
65
188975
2387
O akşam, Facebook üzerinden birkaç kişiye ulaştım
03:27
and askeddiye sordu a fewaz of them, and by morningsabah
66
191362
2194
ve sordum; ertesi sabah, gelen yanıtlar oldukça
03:29
the responsetepki had been so overwhelmingezici and so positivepozitif,
67
193556
3479
fazlaydı ve hepsi çok olumluydu,
03:32
I knewbiliyordum we had to give it a go.
68
197035
1865
bunu denememiz gerektiğini biliyordum.
03:34
So we startedbaşladı retouchingrötuş photosfotoğraflar.
69
198900
2854
Böylece fotoğraflara rötuş yapmaya başladık.
03:37
This was the very first.
70
201754
2793
Bu, ilkiydi.
03:40
Not terriblyson derece damagedhasarlı, but where the waterSu had causedneden oldu
71
204547
4607
Aşırı zarar görmemişti, fakat kızın yüzünde suyun
03:45
that discolorationrenk değişikliği on the girl'sKızın faceyüz
72
209154
2186
neden olduğu renk bozukluğu
03:47
had to be repairedonarılmış with suchböyle accuracydoğruluk and delicacyincelik.
73
211340
3603
büyük bir incelik ve hassasiyetle onarılmalıydı.
03:50
OtherwiseAksi takdirde, that little girlkız isn't going to look
74
214943
2295
Aksi takdirde, o küçük kız artık o küçük kız gibi
03:53
like that little girlkız anymoreartık, and surelyelbette that's as tragictrajik
75
217238
2700
görünmeyecekti ve bu da en az fotoğrafın hasar görmüş
03:55
as havingsahip olan the photoFotoğraf damagedhasarlı.
76
219938
3544
olması kadar trajikti.
03:59
(ApplauseAlkış)
77
223482
6328
(Alkış)
04:05
Over time, more photosfotoğraflar camegeldi in, thankfullyneyse ki,
78
229810
3213
Zamanla, neyse ki, daha çok fotoğraf geldi
04:08
and more retouchersretouchers were neededgerekli,
79
233023
3474
ve daha çok rötuşçuya ihtiyaç vardı,
04:12
and so I reachedulaştı out again on FacebookFacebook and LinkedInLinkedIn,
80
236497
2938
yine Facebook ve Linkedin üzerinden insanlara ulaştım
04:15
and withiniçinde fivebeş daysgünler, 80 people wanted to help
81
239435
3083
ve beş gün içinde, 12 farklı ülkeden 80 kişi
04:18
from 12 differentfarklı countriesülkeler.
82
242518
1969
yardım etmek istedi.
04:20
Withinİçinde two weekshaftalar, I had 150 people
83
244487
2369
İki hafta içinde, katılmak isteyen kişi
04:22
wantingeksik to joinkatılmak in.
84
246856
1871
sayısı 150 olmuştu.
04:24
Withinİçinde JapanJaponya, by JulyTemmuz, we'devlenmek brancheddallı out
85
248727
2376
Temmuz'a kadar, Japonya'da büyüdük ve
04:27
to the neighboringkomşu townkasaba of RikuzentakataRikuzentakata,
86
251103
2612
komşu kasaba Rikuzentakata'ya, daha kuzeyde
04:29
furtherayrıca northkuzeyinde to a townkasaba calleddenilen YamadaYamada.
87
253715
2394
Yamada adlı kasabaya yayıldık.
04:32
OnceBir kez a weekhafta, we would setset up our scanningtarama equipmentekipman
88
256109
3268
Haftada bir gün kurulan ve insanların fotoğraflarını
04:35
in the temporarygeçici photoFotoğraf librarieskütüphaneler that had been setset up,
89
259377
2508
düzelttirdikleri geçici fotoğraf kitaplıklarında
04:37
where people were reclaiminggeri ödemelerine theironların photosfotoğraflar.
90
261885
2373
tarama ekipmanlarımızı hazırlıyorduk.
04:40
The olderdaha eski ladiesBayan sometimesara sıra hadn'tolmasaydı seengörüldü a scannertarayıcı before,
91
264258
3832
Yaşlı kadınların bazıları daha önce tarayıcı görmemiş oluyorlardı,
04:43
but withiniçinde 10 minutesdakika of them findingbulgu theironların lostkayıp photoFotoğraf,
92
268090
3874
fakat kayıp fotoğraflarını bulduktan 10 dakika sonra
04:47
they could give it to us, have it scannedtaranan,
93
271964
1909
bunları bize verip taratıyor,
04:49
uploadedyüklenen to a cloudbulut serversunucu, it would be downloadedİndirildi
94
273873
2014
bir bulut sunucuya yükletiyorlardı; bunlar dünyanın diğer
04:51
by a gaijinGaijin, a strangeryabancı,
95
275887
2633
tarafında bir yerde bir gaijin,
04:54
somewherebir yerde on the other sideyan of the globeküre,
96
278520
2103
yani yabancı tarafından indiriliyor ve düzeltilmeye
04:56
and it'do ediyorum startbaşlama beingolmak fixedsabit.
97
280623
2364
başlanıyordu.
04:58
The time it tookaldı, howeverancak, to get it back
98
282987
3138
Ancak, bunları geri almanın ne kadar sürdüğü
05:02
is a completelytamamen differentfarklı storyÖykü,
99
286125
2047
tamamen farklı bir hikaye,
05:04
and it dependedbağlı obviouslybelli ki on the damagehasar involvedilgili.
100
288172
2588
ve açıkça ne kadar hasarlı olduğuna göre değişiyordu.
05:06
It could take an hoursaat. It could take weekshaftalar.
101
290760
1733
Bir saat sürebilirdi, Haftalarca sürebilirdi.
05:08
It could take monthsay.
102
292493
2104
Aylarca sürebilirdi.
05:10
The kimonokimono in this shotatış prettygüzel much had to be hand-drawnçizilmiş,
103
294597
4117
Bu fotoğrafta kimono'nun sudan hasar görmeyen detayları ve renginin
05:14
or piecedParçalı togetherbirlikte, pickingtoplama out the remainingkalan partsparçalar of colorrenk
104
298714
3702
geri kalan bölümleri ortaya çıkarılarak, büyük ölçüde elle çizilmesi
05:18
and detaildetay that the waterSu hadn'tolmasaydı damagedhasarlı.
105
302416
2430
veya tamamlanması gerekiyordu.
05:20
It was very time-consumingzaman alıcı.
106
304846
2745
Bu oldukça zaman alıcıydı.
05:23
Now, all these photosfotoğraflar had been damagedhasarlı by waterSu,
107
307591
2621
Bütün bu fotoğraflar sudan hasar görmüştü, tuzlu
05:26
submergedsular altında in salttuz waterSu, coveredkapalı in bacteriabakteriler,
108
310212
3331
suya batmıştı, bakterilerle kaplanmıştı,
05:29
in sewagekanalizasyon, sometimesara sıra even in oilsıvı yağ, all of whichhangi over time
109
313543
3441
bazen kanalizasyonda, hatta akaryakıt içinde; tüm bunlar zamanla
05:32
is going to continuedevam et to damagehasar them,
110
316984
1944
fotoğraflara zarar vermeye devam edecekti;
05:34
so hand-cleaningEl Temizleme them was a hugeKocaman partBölüm of the projectproje.
111
318928
3116
dolayısıyla bunları elle temizleme, projenin büyük bir bölümüydü.
05:37
We couldn'tcould retouchrötuş the photoFotoğraf unlessolmadıkça it was cleanedtemizlenir,
112
322044
2970
Fotoğraf temizlenmeden, kurumadan ve iyileştirilmeden
05:40
drykuru and reclaimedrejenere.
113
325014
3016
rötuş yapamıyorduk.
05:43
Now, we were luckyşanslı with our hand-cleaningEl Temizleme.
114
328030
2452
Elle temizleme işinde şanslıydık.
05:46
We had an amazingşaşırtıcı localyerel womankadın who guideddestekli us.
115
330482
3237
Bizi yönlendiren inanılmaz bir yerli kadın vardı.
05:49
It's very easykolay to do more damagehasar to those damagedhasarlı photosfotoğraflar.
116
333719
4193
Hasar görmüş bu fotoğraflara daha fazla zarar vermek çok kolaydı.
05:53
As my teamtakım leaderlider WynneWynne oncebir Zamanlar said,
117
337912
1785
Takım liderim Wynne'in bir keresinde dediği gibi,
05:55
it's like doing a tattoodövme on someonebirisi.
118
339697
1946
bu birine dövme yapmak gibidir.
05:57
You don't get a chanceşans to messdağınıklık it up.
119
341643
3531
Bunu berbat etme şansınız yoktur.
06:01
The ladybayan who broughtgetirdi us these photosfotoğraflar was luckyşanslı,
120
345174
2983
Bize bu fotoğrafları getiren kadın şanslıydı,
06:04
as faruzak as the photosfotoğraflar go.
121
348157
2230
yani fotoğraf anlamında.
06:06
She had startedbaşladı hand-cleaningEl Temizleme them herselfkendini and stoppeddurduruldu
122
350387
2382
Bunları kendisi elle temizlemeye başlamış fakat daha çok zarar
06:08
when she realizedgerçekleştirilen she was doing more damagehasar.
123
352769
2419
verdiğini fark ettiğinde bırakmıştı.
06:11
She alsoAyrıca had duplicatesçoğaltmaları.
124
355188
2251
Fotoğrafın ikinci kopyası da vardı.
06:13
AreasAlanları like her husbandkoca and her faceyüz, whichhangi otherwiseaksi takdirde
125
357439
3093
Kocasının ve kadının yüzü gibi, aksi takdirde düzeltmemizin
06:16
would have been completelytamamen impossibleimkansız to fixdüzeltmek,
126
360532
2104
tamamen imkansız olacağı yerlerde
06:18
we could just put them togetherbirlikte in one good photoFotoğraf,
127
362636
2858
biz, sadece ikisini bir fotoğrafta birleştirerek
06:21
and remakeremake the wholebütün photoFotoğraf.
128
365494
2452
tüm fotoğrafı yeniden oluşturabildik.
06:23
When she collectedtoplanmış the photosfotoğraflar from us,
129
367946
2678
Fotoğrafları almaya geldiğinde,
06:26
she sharedpaylaşılan a bitbit of her storyÖykü with us.
130
370624
2363
hikayesinin bir bölümünü bizimle paylaştı.
06:28
Her photosfotoğraflar were foundbulunan by her husband'skocanın colleaguesmeslektaşlar
131
372987
2960
Fotoğraflar, yerel bir itfaiyede enkazın içinde
06:31
at a localyerel fireateş departmentbölüm in the debrisenkaz
132
375947
1990
bir zamanlar evlerinin bulunduğu yerden
06:33
a long way from where the home had oncebir Zamanlar stooddurdu,
133
377937
3116
çok uzakta, kocasının iş arkadaşları tarafından bulunmuştu
06:36
and they'dgittiklerini recognizedtanınan him.
134
381053
2175
ve kocasını tanımışlardı.
06:39
The day of the tsunamitsunami, he'diçin ona actuallyaslında been in chargeşarj etmek
135
383228
2281
Tsunami'nin olduğu gün, tsunami kapaklarının kapalı
06:41
of makingyapma sure the tsunamitsunami gateskapılar were closedkapalı.
136
385509
2527
olmasını sağlamaktan sorumluydu.
06:43
He had to go towardskarşı the waterSu as the sirensSirenler soundedkulağa.
137
388036
3128
Sirenler çaldığında, suya doğru gitmesi gerekiyordu.
06:47
Her two little boysçocuklar, not so little anymoreartık, but her two boysçocuklar
138
391164
3442
İki küçük oğlu, artık o kadar küçük değiller ama iki küçük oğlu
06:50
were bothher ikisi de at schoolokul, separateayrı schoolsokullar.
139
394606
2190
okuldaydı, farklı okullarda.
06:52
One of them got caughtyakalandı up in the waterSu.
140
396796
2568
Bir tanesi suya yakalandı.
06:55
It tookaldı her a weekhafta to find them all again
141
399364
1947
Hepsini tekrar bulması ve hepsinin
06:57
and find out that they had all survivedhayatta.
142
401311
2397
hayatta olduğu bulması bir hafta sürdü.
06:59
The day I gaveverdi her the photosfotoğraflar alsoAyrıca happenedolmuş to be
143
403708
2930
Ona fotoğrafları verdiğim gün en küçük oğlunun
07:02
her youngestEn genç son'sOğlunun 14thinci birthdaydoğum günü.
144
406638
3943
14. doğum günüydü.
07:06
For her, despiterağmen all of this, those photosfotoğraflar
145
410581
3673
Ona göre, olan her şeye rağmen, bu fotoğraflar
07:10
were the perfectmükemmel gifthediye back to him,
146
414254
2711
oğluna verilecek mükemmel hediyeydi,
07:12
something he could look at again, something he rememberedhatırladı from before
147
416965
3096
tekrar bakacağı bir şey, hayatındaki her şeyin tamamen değişmediği
07:15
that wasn'tdeğildi still scarredyaralı from that day in MarchMart
148
420070
4258
veya yıkılmadığı Mart'ın o gününden,
07:20
when absolutelykesinlikle everything elsebaşka in his life had changeddeğişmiş
149
424328
2815
hala korkmadığını hatırladığı
07:23
or been destroyedyerlebir edilmiş.
150
427143
4149
geçmişten bir şey.
07:27
After sixaltı monthsay in JapanJaponya,
151
431292
1857
Japonya'da altı ay sonunda
07:29
1,100 volunteersgönüllüler had passedgeçti throughvasitasiyla All HandsEller,
152
433149
3150
1,100 gönüllü All Hands'den (Tüm Eller) gelip geçti;
07:32
hundredsyüzlerce of whomkime had helpedyardım etti us hand-cleanel temiz
153
436299
2250
yüzlercesi bize 135,000'den fazla fotoğrafı
07:34
over 135,000 photographsfotoğraflar,
154
438549
3240
elle temizlemeye yardım etti,
07:37
the largegeniş majorityçoğunluk — (ApplauseAlkış) —
155
441789
5704
büyük çoğunluğu - (Alkış) -
07:43
a largegeniş majorityçoğunluk of whichhangi did actuallyaslında find theironların home again,
156
447493
3230
aslına bakılırsa büyük çoğunluğu sahiplerini yeniden buldu,
07:46
importantlyönemlisi.
157
450723
2755
bu önemliydi.
07:49
Over fivebeş hundredyüz volunteersgönüllüler around the globeküre
158
453478
3173
Dünyanın her yerinden beşyüzden fazla gönüllü
07:52
helpedyardım etti us get 90 familiesaileleri hundredsyüzlerce of photographsfotoğraflar back,
159
456651
4658
90 aileye yüzlerce fotoğrafı tamamen yenilenmiş ve rötuşlanmış
07:57
fullytamamen restoredgeri and retoucheddüzeltisiz.
160
461309
2250
olarak geri vermemize yardım ettiler.
07:59
DuringSırasında this time, we hadn'tolmasaydı really spentharcanmış more than
161
463559
2453
Doğrusunu söylemek gerekirse, bu süre içinde, ekipman
08:01
about a thousandbin dollarsdolar in equipmentekipman and materialsmalzemeler,
162
466012
2846
ve malzemelere yaklaşık bin dolardan daha fazla harcamadık,
08:04
mostçoğu of whichhangi was printeryazıcı inksmürekkepler.
163
468858
3330
çoğu da yazıcı mürekkebi içindi.
08:08
We take photosfotoğraflar constantlysürekli.
164
472188
2887
Sürekli fotoğraf çekeriz.
08:10
A photoFotoğraf is a reminderuyarı mektubu of someonebirisi or something,
165
475075
2569
Fotoğraf birinin veya bir şeyin, bir yerin,
08:13
a placeyer, a relationshipilişki, a lovedsevilen one.
166
477644
2858
bir ilişkinin, sevilen kişinin hatırasıdır.
08:16
They're our memory-keepersbellek bekçileri and our historiesgeçmişleri,
167
480502
2509
Hafıza koruyucumuz ve geçmişimizdir,
08:18
the last thing we would grabkapmak
168
483011
2712
kurtaracağımız son şey
08:21
and the first thing you'dşimdi etsen go back to look for.
169
485723
2508
ve aramak için geri döneceğiniz ilk şeydir.
08:24
That's all this projectproje was about,
170
488231
2104
Bütün proje bununla ilgiliydi,
08:26
about restoringgeri yükleme those little bitsbit of humanityinsanlık,
171
490335
3431
insanlığın bu küçük parçalarını yeniden canlandırmak,
08:29
givingvererek someonebirisi that connectionbağ back.
172
493766
2112
insanlara bu bağlantıyı geri vermekle ilgiliydi.
08:31
When a photoFotoğraf like this can be returnediade to someonebirisi like this,
173
495878
5693
Böyle bir fotoğraf, birine bu şekilde iade edildiğinde
08:37
it makesmarkaları a hugeKocaman differencefark
174
501571
2084
onu alan insanın hayatında
08:39
in the liveshayatları of the personkişi receivingkabul it.
175
503655
2785
büyük bir fark yaratacaktır.
08:42
The project'sProjenin alsoAyrıca madeyapılmış a bigbüyük differencefark in the liveshayatları of the retouchersretouchers.
176
506440
3803
Bu proje rötuşçuların hayatında da büyük farklılıklar yarattı.
08:46
For some of them, it's givenverilmiş them a connectionbağ
177
510243
3071
Bazıları için daha büyük bir şeyle bağlantı kurmalarını,
08:49
to something biggerDaha büyük, givingvererek something back,
178
513314
2532
bir şeyi geri vermelerini ve yeteneklerini
08:51
usingkullanma theironların talentsyetenekleri on something
179
515846
1879
sıska mankenler ve mükemmel ciltler
08:53
other than skinnysıska modelsmodeller and perfectmükemmel skincilt.
180
517725
3420
dışında bir şey için kullanmalarını sağladı.
08:57
I would like to concludesonuçlandırmak by readingokuma an emailE-posta
181
521145
2613
Konuşmamı onlardan birinden, Cindy'den aldığım
08:59
I got from one of them, CindyCindy,
182
523758
2430
bir emaille bitirmek istiyorum,
09:02
the day I finallyen sonunda got back from JapanJaponya after sixaltı monthsay.
183
526188
4602
bunu, sonunda altı ay sonra Japonya'dan döndüğüm gün aldım.
09:06
"As I workedişlenmiş, I couldn'tcould help but think about the individualsbireyler
184
530790
3755
"Çalışırken bu kişileri ve görüntülerin anlattığı hikayeleri
09:10
and the storieshikayeleri representedtemsil in the imagesGörüntüler.
185
534545
3149
düşünmekten kendimi alamadım.
09:13
One in particularbelirli, a photoFotoğraf of womenkadınlar of all agesyaşlar,
186
537694
3487
Özellikle bir tanesinde, her yaşta kadının olduğu bir fotoğraf,
09:17
from grandmotherbüyükanne to little girlkız, gatheredtoplanmış around a babybebek,
187
541181
4376
büyükanneden küçük kıza, hepsi bir bebeğin etrafında toplanmışlar,
09:21
struckvurdu a chordakor, because a similarbenzer photoFotoğraf from my familyaile,
188
545557
3522
bu beni çok etkiledi, çünkü ailemde de benzer bir fotoğraf var,
09:24
my grandmotherbüyükanne and motheranne, myselfkendim,
189
549079
2452
büyükannem ve annem, ben ve yeni
09:27
and newbornYeni doğan daughterkız evlat, hangstakılıyor on our wallduvar.
190
551531
3409
doğmuş bebek fotoğrafı duvarımızda asılı durur.
09:30
AcrossArasında the globeküre, throughoutboyunca the agesyaşlar,
191
554940
3154
Tüm dünyada, çağlar boyunca
09:33
our basictemel needsihtiyaçlar are just the sameaynı, aren'tdeğil they?"
192
558094
3889
temel ihtiyaçlarımız hep aynıdır, değil mi?
09:37
Thank you. (ApplauseAlkış)
193
561983
2317
Teşekkür ederim. (Alkış)
09:40
(ApplauseAlkış)
194
564300
3466
(Alkış)
Translated by Simge Erdag
Reviewed by osman oguz ahsen

▲Back to top

ABOUT THE SPEAKER
Becci Manson - Photo Retoucher
After the March 2011 earthquake and tsunami in Japan, Becci Manson and her volunteer colleagues cleaned and restored hundreds of damaged photos.

Why you should listen

Becci Manson flew to Tōhoku, Japan after the 2011 disaster, determined to help with cleanup and rebuilding.

As she writes: "During those 3 weeks of digging ditches and gutting homes I discovered vast amounts of photos that had been found and handed into evacuation centers. The photos were dirty, wet and homeless. As I spent my first day hand-cleaning them, I couldnt help but think how easy it would be for me, my colleagues and my friends to fix some of them. So we did."

She spent the next 6 months organizing a worldwide network of volunteer retouchers, restoring these photos and training local All Hands volunteer teams to hand-clean the photos handed in to local authorities. These teams have restored hundreds and hand-cleaned well over 100,000 photos.

Since the project in Tōhoku, Manson and her team has begun similar cleaning and retouching projects in Prattsville, NY after Hurricane Irene, and in Binghamton, NY after Tropical Storm Lee.

More profile about the speaker
Becci Manson | Speaker | TED.com