ABOUT THE SPEAKER
Sherwin Nuland - Doctor
A practicing surgeon for three decades, Sherwin Nuland witnessed life and death in every variety. Then he turned to writing, exploring what there is to people beyond just anatomy.

Why you should listen

Sherwin Nuland was a practicing surgeon for 30 years and treated more than 10,000 patients -- then became an author and speaker on topics no smaller than life and death, our minds, our morality, aging and the human spirit.

His 1994 book How We Die: Reflections of Life's Final Chapter demythologizes the process of dying. Through stories of real patients and his own family, he examines the seven most common causes of death: old age, cancer, AIDS, Alzheimer's, accidents, heart disease and stroke, and their effects. The book, one of more than a dozen he wrote, won the National Book Award, was a finalist for the Pultizer Prize, and spent 34 weeks on the New York Times best-seller list. Other books include How We Live, The Art of Aging: A Doctor's Prescription for Well-Being; and The Soul of Medicine: Tales from the Bedside.

More profile about the speaker
Sherwin Nuland | Speaker | TED.com
TED2003

Sherwin Nuland: How electroshock therapy changed me

Sherwin Nuland'la Elektroşok Terapisi Üzerine

Filmed:
1,958,485 views

Cerrah ve yazar Sherwin Nuland kendisininki de dahil olmak üzere ağır, hayati tehlike arzeden depresyonun tedavi yöntemi olarak elektroşok terapisinin gelişimini tartışıyor. Dertten kurtulma, rahatlama ve ikincil şanslar hakkında dokunaklı ve samimi bir konuşma.
- Doctor
A practicing surgeon for three decades, Sherwin Nuland witnessed life and death in every variety. Then he turned to writing, exploring what there is to people beyond just anatomy. Full bio

Double-click the English transcript below to play the video.

00:26
I'd like to do prettygüzel much what I did the first time,
0
1000
2000
İlk kez yaptığım şeyi tekrar yapmayı çok isterdim,
00:28
whichhangi is to chooseseçmek a light-heartedkaygısız themetema.
1
3000
3000
o da fazla ağır olmayan, tasasız bir konu seçmektir.
00:31
Last time, I talkedkonuştuk about deathölüm and dyingölen.
2
6000
3000
Geçen sefer ölüm ve ölme üzerine konuştum.
00:34
This time, I'm going to talk about mentalzihinsel illnesshastalık.
3
9000
5000
Bu kez zihin hastalığı üzerine konuşacağım.
00:39
But it has to be technologicalteknolojik,
4
14000
1000
Fakat bu konuşma teknolojik olmalı,
00:40
so I'll talk about electroshockElektroşok therapyterapi. (LaughterKahkaha)
5
15000
5000
bundan dolayı elektroşok terapisi üzerine konuşacağım. (Gülüşmeler)
00:45
You know, ever sincedan beri man had any notionkavram
6
20000
3000
Bildiğiniz gibi, insan eskiden beri
00:48
that some of his other people, his colleaguesmeslektaşlar,
7
23000
4000
diğer insanların, çevresindekilerin
00:52
could be differentfarklı, could be strangegarip, could be severelyağır depressedbunalımlı
8
27000
4000
farklı, garip, ciddi biçimde depresif
00:56
or what we now recognizetanımak as schizophreniaşizofreni,
9
31000
4000
ya da şimdilerde şizofreni dediğimiz gibi oldukları konusunda gözlem yaptığında,
01:00
he was certainbelli that this kindtür of illnesshastalık
10
35000
3000
bu gibi hastalıkların
01:03
had to come from evilkötülük spiritsalkollü içkiler gettingalma into the bodyvücut.
11
38000
3000
vücuda girmiş olan şeytani ruhlardan kaynaklandığı konusunda emin olmuştur.
01:06
So, the way of treatingtedavi these diseaseshastalıklar
12
41000
2000
Eski zamanlarda bu hastalıkların tedavisi
01:08
in earlyerken timeszamanlar was to, in some way or other,
13
43000
3000
şu ya da bu yolla
01:11
exorcisekovmak those evilkötülük spiritsalkollü içkiler, and this is still going on, as you know.
14
46000
5000
şeytani ruhların gövde dışına çıkarılmalarıydı, ve bildiğiniz gibi bu iş hala devam ediyor.
01:16
But it wasn'tdeğildi enoughyeterli to use the priestsrahipler.
15
51000
2000
Fakat sadece rahiplerin kullanılması bu iş için yeterli değildi.
01:18
When medicinetıp becameoldu somewhatbiraz scientificilmi, in about 450 BCM.Ö.,
16
53000
5000
Tıp Hipokrat ve arkadaşlarıyla birlikte
01:23
with HippocratesHipokrat and those boysçocuklar,
17
58000
2000
M.Ö. 450 civarında az çok bilimsel hale geldiğinde
01:25
they trieddenenmiş to look for herbsotlar, plantsbitkiler
18
60000
4000
kötü ruhları dışarı çıkartacak
01:29
that would literallyharfi harfine shakesallamak the badkötü spiritsalkollü içkiler out.
19
64000
3000
otlara, bitkilere bakmaya çalıştılar.
01:32
So, they foundbulunan certainbelli plantsbitkiler that could causesebeb olmak convulsionsKasılmalar.
20
67000
3000
ve konvülziyonlara neden olabilecek bazı bitkiler buldular.
01:35
And the herbalsbitkiler, the botanicalBotanik bookskitaplar of up to the lategeç MiddleOrta AgesÇağlar,
21
70000
6000
Ve de otlar, orta çağın geç dönemlerine,
01:41
the RenaissanceRönesans are filleddolu with prescriptionsreçeteler
22
76000
4000
Rönesans'a kadar botanik kitapları konvülsiyonlara neden olarak
01:45
for causingneden olan convulsionsKasılmalar to shakesallamak the evilkötülük spiritsalkollü içkiler out.
23
80000
5000
kötü ruhların çıkmasına yol açan reçetelerle dolduruldu.
01:50
FinallySon olarak, in about the sixteenthon altıncı centuryyüzyıl,
24
85000
4000
Sonunda, 16.yüzyıl içinde
01:54
a physicianhekim whosekimin nameisim was TheophrastusTheophrastus BombastusBombastus AureolusAureolus vonvon HohenheimHohenheim,
25
89000
6000
adı Theophrastus Bombastus Auricularis von Hohenheim olan bir doktor
02:00
calleddenilen ParacelsusParacelsus, a nameisim probablymuhtemelen familiartanıdık to some people here --
26
95000
4000
Paracelsus olarak da anılır, bu isim muhtemelen buradaki bazılarına tanıdıktır,
02:04
(LaughterKahkaha) -- good, oldeski ParacelsusParacelsus
27
99000
5000
(Gülüşmeler)--- bildiğimiz Paracelsus,
02:09
foundbulunan that he could predicttahmin the degreederece of convulsionkasılma nöbetlerinden
28
104000
4000
konvülsiyonlara neden olan naftalinin farklı miktarlarını kullanarak
02:13
by usingkullanma a measuredölçülü amounttutar of camphorkafur to produceüretmek the convulsionkasılma nöbetlerinden.
29
108000
4000
konvülsiyonun şiddetini önceden tahmin edebileceğini buldu.
02:17
Can you imaginehayal etmek going to your closetdolap, pullingçeken out a mothballConnect, and
30
112000
3000
Kendinizi depresif hissettiğinizde ilaç dolabınıza gidip
02:20
chewingçiğneme on it if you're feelingduygu depressedbunalımlı?
31
115000
3000
bir naftalin topu alıp çiğnediğinizi düşünebiliyor musuz?
02:23
It's better than ProzacProzac, but I wouldn'tolmaz recommendtavsiye etmek it.
32
118000
3000
Prozac'tan daha iyidir, ama kullanmanızı tavsiye etmezdim.
02:26
So what we see in the seventeenthOn yedinci, eighteenthon sekizinci centuryyüzyıl
33
121000
3000
şimdi, 17, 18. yüzyıllarda gördüğümüz
02:29
is the continueddevam etti searcharama for medicationsilaçlar other than camphorkafur that'llo olacak do the trickhile.
34
124000
5000
naftalin gibi size oyun edecek bir şeyin dışındaki ilaçlar için devamlı araştırmadır.
02:34
Well, alonguzun bir comesgeliyor BenjaminBenjamin FranklinFranklin,
35
129000
2000
Benjamin Franklin' le bir gelişme olur,
02:36
and he comesgeliyor closekapat to convulsingyatıyorduve birden sarsılmaya himselfkendisi
36
131000
2000
ve uçurtmasının kuyruğundan kaynaklanan bir elektrik kaçağı nedeniyle
02:38
with a boltcıvata of electricityelektrik off the endson of his kiteuçurtma.
37
133000
4000
konvülsiyon geçirmenin eşiğine kadar gelir.
02:42
And so people beginbaşla thinkingdüşünme in termsşartlar of electricityelektrik to produceüretmek convulsionsKasılmalar.
38
137000
5000
Ve bundan dolayı insanlar konvülsiyona neden olmada elektriğin rolünü düşünmeye başlarlar.
02:47
And then, we fast-forwardHızlı ileri sarma to about 1932,
39
142000
4000
Ve sonra hızlı biçimde 1932 civarına geldiğimizde,
02:51
when threeüç Italianİtalyanca psychiatristsPsikiyatristler, who were largelybüyük oranda treatingtedavi depressiondepresyon,
40
146000
6000
depresyonu büyük ölçüde tedavi etmekte olan üç İtalyan psikiyatristi
02:57
beganbaşladı to noticeihbar amongarasında theironların patientshastalar, who were alsoAyrıca epilepticssaralılar,
41
152000
3000
aynı zamanda epileptik olan bazı hastalarında,
03:00
that if they had an epilepticepileptik -- a seriesdizi of epilepticepileptik fitsnöbetleri,
42
155000
3000
eğer hastalar kısa zaman içinde bir dizi epileptik atak geçirmişlerse--
03:03
a lot of them in a rowsıra -- the depressiondepresyon would very frequentlysık sık liftasansör.
43
158000
4000
depresyonun çok büyük sıklıkla ortadan kalktığını,
03:07
Not only would it liftasansör, but it mightbelki never returndönüş.
44
162000
4000
hatta sadece ortadan kalkmadığını üstelik geri de gelmeyebildiğini gördüler.
03:11
So they got very interestedilgili in producingüreten convulsionsKasılmalar,
45
166000
5000
Böylece, ölçülü bir şekilde konvülsiyon
03:16
measuredölçülü typestürleri of convulsionsKasılmalar.
46
171000
2000
üretme işine büyük ilgi gösterdiler.
03:18
And they thought, "Well, we'vebiz ettik got electricityelektrik, we'lliyi plugfiş somebodybirisi into the wallduvar.
47
173000
3000
Ve düşündüler ki, " Tamam, elimizde elektrik var, insanları elektriğe bağladık mı,
03:21
That always makesmarkaları hairsaç standdurmak up and people shakesallamak a lot."
48
176000
3000
her zaman saçları diken gibi olur ve bir yığın sarsıntı geçirirler."
03:24
So, they trieddenenmiş it on a fewaz pigsdomuzlar, and noneYok of the pigsdomuzlar were killedöldürdü.
49
179000
4000
Böylece, onu bir kaç domuzda denediler, ve domuzlardan hiç biri ölmedi.
03:28
So, they wentgitti to the policepolis and they said,
50
183000
2000
Sonra polise gidip dediler ki
03:30
"We know that at the RomeRoma railroaddemiryolu stationistasyon,
51
185000
3000
" Roma tren istasyonunda
03:33
there are all these lostkayıp soulsruhlar wanderinggöçebe around,
52
188000
2000
anlamsız biçimde homurdanarak etrafta dolaşanlar var.
03:35
mutteringmırıldanıp gibberishanlamsız. Can you bringgetirmek one of them to us?"
53
190000
4000
Bu kayıp ruhlulardan birini bize getirir misiniz?
03:39
SomeoneBirisi who is, as the Italiansİtalyanlar say, "cagootscagoots."
54
194000
3000
Mesela, İtalyanların deyimiyle "cagutis" olarak adlandırılan birini."
03:42
So they foundbulunan this "cagootscagoots" guy,
55
197000
2000
Sonra böyle bir "cagutis" buldular,
03:44
a 39-year-old-yaşında man who was really hopelesslyumutsuzca schizophrenicşizofrenik,
56
199000
3000
39 yaşında olan adam gerçekten umutsuz bir şizofrenikti,
03:47
who was knownbilinen, had been knownbilinen for monthsay,
57
202000
3000
eskiden beri öyle olduğu biliniyordu,
03:50
to be literallyharfi harfine defecatingSözgelimi on himselfkendisi,
58
205000
4000
kelimenin tam anlamıyla altına pisleyen,
03:54
talkingkonuşma nothing that madeyapılmış any senseduyu,
59
209000
2000
anlamlı hiç bir şey konuşmayan,
03:56
and they broughtgetirdi him into the hospitalhastane.
60
211000
2000
ve onu hastaneye getirdiler.
03:58
So these threeüç psychiatristsPsikiyatristler, after about two or threeüç weekshaftalar of observationgözlem,
61
213000
4000
Sonra bu üç psikiyatrist, iki ya da üç haftalık bir gözlemden sonra,
04:02
laidkoydu him down on a tabletablo,
62
217000
2000
onu masaya yatırdılar,
04:04
connectedbağlı his templestapınaklar to a very smallküçük sourcekaynak of currentşimdiki.
63
219000
5000
şakaklarına çok ufak bir akım kaynağı bağladılar.
04:09
They thought, "Well, we'lliyi try 55 voltsvolt, two-tenthsiki-onda of a secondikinci.
64
224000
4000
" saniyenin onda-ikisi süreyle 55 volt deneyelim.
04:13
That's not going to do anything terriblekorkunç to him."
65
228000
3000
Bu ona kötü hiç bir şey yapmayacak." diye düşündüler.
04:16
So they did that.
66
231000
1000
Ve yaptılar da.
04:17
Well, I have the followingtakip etme from a firsthandilk elden observergözlemci,
67
232000
4000
İlk elden gözlem yapan kişinin
04:21
who told me this about 35 yearsyıl agoönce,
68
236000
3000
35 yıl kadar önce bana söylediği şu olmuştu,
04:24
when I was thinkingdüşünme about these things
69
239000
2000
ki ben o zaman bu konular üzerinde
04:26
for some researchAraştırma projectproje of mineMayın.
70
241000
3000
kendimle ilgili araştırma projem nedeniyle düşünüyordum
04:29
He said, "This fellowadam" -- rememberhatırlamak, he wasn'tdeğildi even put to sleepuyku --
71
244000
4000
"Geçirdiği büyük konvülsiyondan sonra
04:33
"after this majormajör grandbüyük malmal convulsionkasılma nöbetlerinden,
72
248000
2000
uykuya bile dalmayan bu adam,
04:35
satoturdu right up, lookedbaktı at these threeüç fellasarkadaşlar and said,
73
250000
3000
kalktı, oturdu, üç arkadaşa bir bakış fırlattıktan sonra dedi ki,
04:38
'What the fuckKahretsin are you assholespislikler tryingçalışıyor to do?' "
74
253000
4000
" Puşt herifler, ne yapmaya çalışıyorsunuz?"
04:42
(LaughterKahkaha)
75
257000
8000
(Gülüşmeler)
04:50
If I could only say that in Italianİtalyanca.
76
265000
3000
Keşke bunu İtalyanca olarak söyleyebilseydim.
04:53
Well, they were happymutlu as could be, because he
77
268000
3000
Onlar olabildiğince mutluydular çünkü
04:56
hadn'tolmasaydı said a rationalakılcı wordsözcük in the weekshaftalar of observationgözlem.
78
271000
4000
gözlem haftaları boyunca tek bir mantıklı söz bile söyleyememişti.
05:00
So they pluggedtakılı him in again,
79
275000
5000
Sonra onu yeniden bağladılar,
05:05
and this time they used 110 voltsvolt for halfyarım a secondikinci.
80
280000
4000
ve bu kez yarım saniye için 110 volt kullandılar.
05:09
And to theironların amazementhayretle, after it was over,
81
284000
3000
Ve onları müthiş derecede etkileyen, bu olaydan sonra
05:12
he beganbaşladı speakingkonuşuyorum like he was perfectlykusursuzca well.
82
287000
3000
mükemmel biçimde sağlıklı bir adam gibi konuşmaya başlamasıydı.
05:15
He relapsedRelaps a little bitbit, they gaveverdi him a seriesdizi of treatmentstedaviler,
83
290000
3000
O biraz gevşedikten sonra ona bir seri tedaviler uyguladılar,
05:18
and he was essentiallyesasen curedtedavi.
84
293000
1000
ve o kökünden iyi olmuştu.
05:19
But of coursekurs, havingsahip olan schizophreniaşizofreni,
85
294000
3000
Ancak tabii ki şizofreni olduğu için,
05:22
withiniçinde a fewaz monthsay, it returnediade.
86
297000
2000
bir kaç ay içinde geri geldi.
05:24
But they wroteyazdı a paperkâğıt about this,
87
299000
2000
Fakat bu konuda bir makale yazdılar,
05:26
and everybodyherkes in the WesternWestern worldDünya beganbaşladı usingkullanma electricityelektrik
88
301000
5000
ve batı dünyasındaki herkes hastalar ister şizofrenik,
05:31
to convulseKasılmalar people who were eitherya schizophrenicşizofrenik or severelyağır depressedbunalımlı.
89
306000
4000
ister ağır depresyonlu olsunlar onlarda konvülsiyon oluşturmak için elektriği kullanmaya başladılar.
05:35
It didn't work very well on the schizophrenicsşizofrenler,
90
310000
2000
Şizofrenikler üzerinde çok iyi etki göstermedi,
05:37
but it was prettygüzel clearaçık in the '30s and by the middleorta of the '40s
91
312000
3000
fakat 30' lu yıllar boyunca ve 40'ların yarısına kadar
05:40
that electroconvulsiveElektrokonvulsif therapyterapi was very, very effectiveetkili
92
315000
6000
depresyonun tedavisinde elektrokonvülsif terapinin
05:46
in the treatmenttedavi of depressiondepresyon.
93
321000
2000
çok, çok etkili olduğu çok açıktı.
05:48
And of coursekurs, in those daysgünler, there were no antidepressantantidepresan drugsilaçlar,
94
323000
3000
Ve tabii ki, o günlerde antidepresan ilaçlar yoktu,
05:51
and it becameoldu very, very popularpopüler.
95
326000
3000
ve bu terapi çok, çok popüler hale geldi.
05:54
They would anesthetizeanestezi people,
96
329000
2000
İnsanlara anestezi verebiliyorlardı,
05:56
convulseKasılmalar them, but the realgerçek difficultyzorluk was
97
331000
3000
konvülsiyona sevkedebiliyorlardı, ancak gerçek güçlük oydu ki
05:59
that there was no way to paralyzefelç muscleskaslar.
98
334000
2000
kasları paralize etmenin bir yolu yoktu.
06:01
So people would have a realgerçek grandbüyük malmal seizurehaciz.
99
336000
3000
Bundan dolayı da insanlar gerçek büyük nöbet geçirebilirlerdi.
06:04
BonesKemikler were brokenkırık. EspeciallyÖzellikle in oldeski, fragilekırılgan people,
100
339000
3000
Kemikler kırılıyordu--özellikle yaşlı, kırılgan insanlar,
06:07
you couldn'tcould use it.
101
342000
2000
Bunu (bu şekilde) kullanamazdınız.
06:09
And then in the 1950s, lategeç 1950s, the so-calledsözde musclekas relaxantsgevşetici
102
344000
5000
Ve sonra 1950'lerde, 1950'lerin sonunda, farmakologlar
06:14
were developedgelişmiş by pharmacologistsDenetim,
103
349000
2000
kas gevşetici olarak adlandırılan ilaçları geliştirdiler
06:16
and it got so that you could induceNeden a completetamamlayınız convulsionkasılma nöbetlerinden,
104
351000
4000
ve bu sayede bütün bir konvülsiyon oluşturabilirdiniz,
06:20
an electroencephalographicelectroencephalographic convulsionkasılma nöbetlerinden -- you could see it on the brainbeyin wavesdalgalar --
105
355000
3000
elektroensefalografik konvülsiyon-- onu beyin dalgaları üzerinde görebilirdiniz--,
06:23
withoutolmadan causingneden olan any convulsionkasılma nöbetlerinden in the bodyvücut exceptdışında a little bitbit of twitchingseğirmesi of the toesayak parmakları.
106
358000
5000
ayak baş parmağında görülen ufak bir atma dışında gövdede bir konvülsiyon olmaksızın beyin dalgalarını görebileceğiniz bir konvülsiyon.
06:28
So again, it was very, very popularpopüler and very, very usefulişe yarar.
107
363000
6000
Böylece, tekrardan çok çok popüler ve çok çok kullanışlı hale geldi.
06:34
Well, you know, in the middleorta '60s,
108
369000
2000
Bildiğiniz gibi 60'ların ortasında
06:36
the first antidepressantsantidepresanlar camegeldi out. TofranilTofranil was the first.
109
371000
4000
ilk antidepresanlar ortaya çıktı. Bunlardan ilki Tofranil'di.
06:40
In the lategeç '70s, earlyerken '80s, there were othersdiğerleri,
110
375000
4000
70'lerin sonunda, 80'lerin başında diğerleri geldi,
06:44
and they were very effectiveetkili.
111
379000
1000
ve çok etkiliydiler.
06:45
And patients'hastaların rightshaklar groupsgruplar seemedgibiydi to get very upsetüzgün
112
380000
3000
Ve hasta hakları grupları
06:48
about the kindsçeşit of things that they would witnesstanık.
113
383000
3000
şahit oldukları çeşitli şeylerle ilgili olarak çok tepkilendiler.
06:51
And so the wholebütün ideaFikir of electroconvulsiveElektrokonvulsif, electroshockElektroşok therapyterapi disappearedkayboldu,
114
386000
6000
Ve bundan dolayı eletrokonvülsif, elektroşok terapi fikri ortadan kalktı.
06:57
but has had a renaissanceRönesans in the last 10 yearsyıl.
115
392000
4000
---fakat son 10 yıl içinde yeniden ortaya çıkış yaşandı.
07:01
And the reasonneden that it has had a renaissanceRönesans
116
396000
3000
Ve bu yeniden ortaya çıkışın nedeni de
07:04
is that probablymuhtemelen about 10 percentyüzde of the people, severeşiddetli depressivesDepresifler,
117
399000
6000
muhtemelen ağır depresyonluların yaklaşık yüzde 10'nunun
07:10
do not respondyanıtlamak, regardlessne olursa olsun of what is donetamam for them.
118
405000
5000
ne yapılırsa yapılsın tedaviye cevap vermemeleriydi.
07:15
Now, why am I tellingsöylüyorum you this storyÖykü at this meetingtoplantı?
119
410000
4000
Şimdi, neden size bu hikayeyi bu toplantıda anlatıyorum?
07:19
I'm tellingsöylüyorum you this storyÖykü, because actuallyaslında ever sincedan beri
120
414000
3000
Size bu hikayeyi anlatıyorum çünkü
07:22
RichardRichard calleddenilen me and askeddiye sordu me to talk about
121
417000
2000
Richard beni arayarak-
07:24
-- as he askeddiye sordu all of his speakershoparlörler --
122
419000
2000
-diğer konuşmacılar için yaptığı gibi-
07:26
to talk about something that would be newyeni to this audienceseyirci,
123
421000
3000
bu topluluk için yeni olabilecek,
07:29
that we had never talkedkonuştuk about, never writtenyazılı about,
124
424000
3000
hakkında hiç konuşulmamış, yazılmamış bir konu hakkında konuşma yapmamı istedi.
07:32
I've been planningplanlama this momentan.
125
427000
3000
Ben de bu an için planlar yapmaya başladım.
07:35
This reasonneden really is that I am a man who, almostneredeyse 30 yearsyıl agoönce,
126
430000
5000
Esas neden ise benim neredeyse 30 yıl önce
07:40
had his life savedkaydedilmiş by two long coursesdersler of electroshockElektroşok therapyterapi.
127
435000
8000
iki uzun elektroşok terapisi süreci tarafından hayatı kurtulmuş birisi olmamdı.
07:48
And let me tell you this storyÖykü.
128
443000
4000
Müsaadenizle bu hikayeyi size anlatayım.
07:52
I was, in the 1960s, in a marriageevlilik. To use the wordsözcük badkötü
129
447000
6000
1960'larda kötü kelimesinin
07:58
would be perhapsbelki the understatementbiraz hafif of the yearyıl.
130
453000
3000
bile belki yeterince açıklayamayacağı bir evlilik içindeydim.
08:01
It was dreadfulkorkunç.
131
456000
2000
Gerçekten berbattı.
08:03
There are, I'm sure, enoughyeterli divorcedboşanmış people in this roomoda
132
458000
3000
Bu odada yeterli sayıda boşanmış
08:06
to know about the hostilitydüşmanlık, the angeröfke, who knowsbilir what.
133
461000
6000
ve düşmanlık nedir,öfke nedir bilen insan olduğuna eminim
08:12
BeingVarlık someonebirisi who had had a very difficultzor childhoodçocukluk,
134
467000
5000
çok zor bir çocukluk ve
08:17
a very difficultzor adolescenceErgenlik --
135
472000
1000
ve çok güç bir ergenlik dönemi geçirmiş,
08:18
it had to do with not quiteoldukça povertyyoksulluk but closekapat.
136
473000
4000
sefalet olmasa da buna yakın bir hayat içinden gelen,
08:22
It had to do with beingolmak broughtgetirdi up in a familyaile where no one spokekonuştu Englishİngilizce,
137
477000
3000
hiç kimsenin İngilizce konuşmadığı,
08:25
no one could readokumak or writeyazmak Englishİngilizce.
138
480000
2000
okumadığı ve yazmadığı bir ailede büyümüş olan,
08:27
It had to do with deathölüm and diseasehastalık and lots of other things.
139
482000
4000
ölüm,hastalık ve diğer bir çok şey başından geçmiş bir kişi olarak
08:31
I was a little proneeğilimli to depressiondepresyon.
140
486000
2000
--Bunların hepsiyle de ilişkili olabileceğini düşündüğüm üzere--depresyona biraz yatkındım.
08:33
So, as things got worsedaha da kötüsü, as we really beganbaşladı to hatenefret eachher other,
141
488000
4000
Böylelikle,işler kötüye gittikçe, birbirimizden gerçekten nefret etmeye başladığımızda
08:37
I becameoldu progressivelydevamlı olarak depressedbunalımlı over a perioddönem of a coupleçift of yearsyıl,
142
492000
4000
İki yıllık bir zaman dilimi sonrasında
08:41
tryingçalışıyor to savekayıt etmek this marriageevlilik,
143
496000
2000
bu evliliği korumaya çalışsam da ki
08:43
whichhangi was inevitablykaçınılmaz not to be savedkaydedilmiş.
144
498000
4000
sonuçta kaçınılmaz olarak korunamadı,giderek daha fazla depresif olmaya başladım.
08:47
FinallySon olarak, I would scheduleprogram -- all my majormajör surgicalcerrahi casesvakalar,
145
502000
6000
Sonunda, tüm büyük cerrahi vakalarımın randevularını düzenlemeye başladım,
08:53
I was schedulingzamanlama them for 12, one o'clocksaat in the afternoonöğleden sonra,
146
508000
4000
Onları 12, öğleden sonra bir'e planlıyordum
08:57
because I couldn'tcould get out of bedyatak before about 11 o'clocksaat.
147
512000
4000
çünkü saat 11'den önce yataktan çıkamıyordum.
09:01
And anybodykimse who'skim been depressedbunalımlı here knowsbilir what that's like.
148
516000
3000
Ve burada depresyonu olmuş olan herhangi biri bunun neye benzediğini bilir.
09:04
I couldn'tcould even pullÇek the coverskapaklar off myselfkendim.
149
519000
4000
Üzerimdeki örtüyü bile kaldıramıyordum.
09:08
Well, you're in a universityÜniversite medicaltıbbi centermerkez,
150
523000
2000
Yani,herkesin herkesi tanıdığı bir üniversite tıp merkezindesiniz,
09:10
where everybodyherkes knowsbilir everybodyherkes, and it's perfectlykusursuzca clearaçık to my colleaguesmeslektaşlar,
151
525000
3000
ve (buradaki) meslekdaşlarımın çok açık biçimde anlayacağı gibi
09:13
so my referralstavsiyeleri beganbaşladı to decreaseazaltmak.
152
528000
2000
randevularim azalmaya başladı.
09:15
As my referralstavsiyeleri beganbaşladı to decreaseazaltmak,
153
530000
3000
Randevülerim azaldıkça da
09:18
I clearlyAçıkça becameoldu increasinglygiderek depressedbunalımlı
154
533000
4000
aşikar biçimde depresyonum arttı,
09:22
untila kadar I thought, my God, I can't work anymoreartık.
155
537000
2000
"Tanrım,artık çalışamıyorum" diye düşünene kadar.
09:24
And, in factgerçek, it didn't make any differencefark
156
539000
2000
Ve,aslında hiç bir şey farketmedi
09:26
because I didn't have any patientshastalar anymoreartık.
157
541000
2000
çünkü artık herhangi bir hastam kalmamıştı.
09:28
So, with the advicetavsiye of my physicianhekim,
158
543000
4000
Böylece, doktorumun tavsiyesiyle,
09:32
I had myselfkendim admittedkabul edilmiş to the acuteakut carebakım psychiatricpsikiyatrik unitbirim of our universityÜniversite hospitalhastane.
159
547000
5000
Üniversite hastanemizin Psikiyatri Üniti Akut Bakım' ına kendi kendimi yatırdım.
09:37
And my colleaguesmeslektaşlar, who had knownbilinen me sincedan beri medicaltıbbi schoolokul
160
552000
3000
Ve orada tıp fakültesinden beri beni tanıyan meslekdaşlarım
09:40
in that placeyer, said, "Don't worryendişelenmek, chapCHAP. SixAltı weekshaftalar,
161
555000
2000
" Dert etme,chap. Altı haftada,
09:42
you're back in the operatingişletme roomoda. Everything'sHer şey going to be great."
162
557000
4000
ameliyat odasına geri döneceksin. Herşey çok iyi olacak" dediler.
09:46
Well, you know what bovinesığır stercusstercus is?
163
561000
4000
Boka batmanın ne olduğunu bilirsiniz.
09:50
That provedkanıtlanmış to be a lot of bovinesığır stercusstercus.
164
565000
6000
Öyle bir şeydir ki battıkça daha fazla batarsınız.
09:56
I know some people who got tenuregörev süresi in that placeyer with liesyalanlar like that.
165
571000
5000
Orada bu tür yalanlar söyleyerek memuriyetlerine devam eden insanlar olduğunu biliyorum.
10:01
(LaughterKahkaha)
166
576000
6000
(Gülüşmeler)
10:07
So I was one of theironların failuresarızaları.
167
582000
3000
Böylece onların üzerinde başarılı olamadığı bir kişi oldum.
10:10
But it wasn'tdeğildi that simplebasit. Because by the time
168
585000
2000
Fakat konu o kadar da basit değildi. Çünkü ünitten taburcu olduğum zaman
10:12
I got out of that unitbirim, I was not functionalfonksiyonel at all.
169
587000
5000
hiç bir işe yaramıyordum.
10:17
I could hardlyzorlukla see fivebeş feetayaklar in frontön of myselfkendim.
170
592000
2000
Beş adım önümü bile göremiyordum.
10:19
I shuffledkarıştırılan when I walkedyürüdü. I was bowedeğdi over.
171
594000
3000
Yürümek istediğimde ayağımı sürüyordum.Kendi etrafımda sendeliyordum.
10:22
I rarelynadiren bathedbanyo. I sometimesara sıra didn't shavetıraş. It was dreadfulkorkunç.
172
597000
5000
Nadiren banyo yaptım.Bazen traş olmadım.Sefalet bir durumdu.
10:27
And it was clearaçık -- not to me,
173
602000
3000
Ve açıktı ki--bana öyle gelmiyordu aslında
10:30
because nothing was clearaçık to me at that time anymoreartık --
174
605000
3000
çünkü hiç bir şey artık bana açık gelmiyordu--
10:33
that I would need long-termuzun vadeli hospitalizationhastaneye yatırma
175
608000
4000
zihin hastanesi denen o korkunç yerde
10:37
in that awfulkorkunç placeyer calleddenilen a mentalzihinsel hospitalhastane.
176
612000
4000
daha uzun süreli bir yatışa ihtiyacım vardı.
10:41
So I was admittedkabul edilmiş, in 1973, in the springbahar of 1973,
177
616000
6000
Böylelikle,1973'de, 1973'ün ilkbaharında
10:47
to the InstituteEnstitüsü of LivingYaşam, whichhangi used to be calleddenilen the HartfordHartford RetreatGeri çekilme.
178
622000
3000
Hartford Bakımevi olarak da anılan Yaşam Enstitüsüne yatırıldım.
10:50
It was foundedkurulmuş in the eighteenthon sekizinci centuryyüzyıl,
179
625000
2000
Burası 18.yüzyılda kurulmuş,
10:52
the largesten büyük psychiatricpsikiyatrik hospitalhastane in the statebelirtmek, bildirmek of
180
627000
4000
o zamanlar Connecticut eyaletinde bulunan
10:56
ConnecticutConnecticut, other than the hugeKocaman publichalka açık hospitalshastaneler
181
631000
2000
dev devlet hastaneleri dışındaki
10:58
that existedvar at that time.
182
633000
3000
en geniş psikiyatri hastanesiydi.
11:01
And they trieddenenmiş everything they had.
183
636000
1000
Ve onlar ellerinde ne varsa denediler.
11:02
They trieddenenmiş the usualolağan psychotherapypsikoterapi.
184
637000
2000
Alışımış psikoterapiyi denediler.
11:04
They trieddenenmiş everyher medicationilaç availablemevcut in those daysgünler.
185
639000
3000
O günlerde mevcut olan her ilacı denediler.
11:07
And they did have TofranilTofranil and other things -- MellarilMellaril, who knowsbilir what.
186
642000
4000
Ve Tofranil ve diğerlerini de--Mellaril,başka bilmem ne!
11:11
Nothing happenedolmuş exceptdışında that I got jaundicedsarılık from one of these things.
187
646000
4000
Bunlardan birinin neden olduğu sarılık dışında başka hiç bir şey olmadı.
11:15
And finallyen sonunda, because I was well knownbilinen in ConnecticutConnecticut,
188
650000
6000
Ve sonunda, Connecticut'ta iyi tanınan biri olduğumdan
11:21
they decidedkarar they better have a meetingtoplantı of the seniorkıdemli staffpersonel.
189
656000
4000
deneyimli çalışanlarla bir toplantı yapmaya karar verdiler.
11:25
All the seniorkıdemli staffpersonel got togetherbirlikte, and I latersonra foundbulunan out what happenedolmuş.
190
660000
6000
Bütün deneyimli meslek mensupları biraraya geldiler, ve ben ne olduğunu daha sonra anladım.
11:31
They put all theironların headskafalar togetherbirlikte and they decidedkarar
191
666000
4000
kafa kafaya vererek karara vardılar
11:35
that there was nothing that could be donetamam
192
670000
2000
ki bu karar kendini esas olarak
11:37
for this surgeoncerrah who had essentiallyesasen separatedayrıldı himselfkendisi from the worldDünya,
193
672000
4000
dünyadan soyutlamış,
11:41
who by that time had becomeolmak so overwhelmedboğulmuş,
194
676000
4000
zaman içinde aşırı yorgun düşmüş,
11:45
not just with depressiondepresyon and feelingsduygular
195
680000
3000
sadece değersizlik ve uygunsuzluk düşünceleri yaratan
11:48
of worthlessnessdeğersizlik and inadequacyyetersizlik,
196
683000
2000
depresyonu ve hisleri nedeniyle değil,
11:50
but with obsessionalobsesyonel thinkingdüşünme,
197
685000
3000
aynı zamanda istenmeyen raslantılar sonucu oluşmuş
11:53
obsessionalobsesyonel thinkingdüşünme about coincidencestesadüf diye bir şey.
198
688000
2000
obsesyonları olan bu cerrah için yapılacak hiç bir şey yoktur şeklindeydi.
11:55
And there were particularbelirli numberssayılar that everyher time I saw them,
199
690000
3000
Her seferinde onlardan bir bölümünü karşımda gördüğümde
11:58
just got me dreadfullyçok upsetüzgün -- all kindsçeşit of ritualistictörensel observancesyıldönümleri,
200
693000
6000
beni çılgıncasına sinirlendiriyorlardı, yapmacık gözlemciliğin her türlüsü
12:04
just awfulkorkunç, awfulkorkunç stuffşey.
201
699000
2000
korkunç,korkunç şeyler.
12:06
RememberHatırlıyorum when you were a kidçocuk, and you had to stepadım on everyher linehat?
202
701000
3000
Çocukken her çizginin üzerinde zıpladığınız oyunu hatırlar mısınız?
12:09
Well, I was a grownyetişkin man who had all of these ritualsritüeller,
203
704000
4000
Ben koskoca bir adam olarak bunu yaptım,
12:13
and it got so there was a throbbingzonklama, there was a ferociousvahşi fearkorku in my headkafa.
204
708000
4000
ve kafamın içinde zonklayıcı--parçalayıcı bir korkuyla sonuçlandı.
12:17
You've seengörüldü this paintingboyama by EdvardEdvard MunchMunch,
205
712000
2000
Edvard Munch'un bu tablosunu görmüşsünüzdür.
12:19
The ScreamÇığlık. EveryHer momentan was a screamçığlık.
206
714000
5000
"Çığlık." "Çığlık." Her an bir çığlıktı.
12:24
It was impossibleimkansız. So they decidedkarar there was no therapyterapi,
207
719000
3000
İmkansız hale geldi.Böylece terapi olamayacağına karar verdiler,
12:27
there was no treatmenttedavi. But there was one treatmenttedavi,
208
722000
3000
Tedavi yoktu. Fakat aslında 40'ların başlarında
12:30
whichhangi actuallyaslında had been pioneeredöncülük at the HartfordHartford hospitalhastane in the earlyerken 1940s,
209
725000
5000
Hartford hastanesinin öncülüğünü yaptığı bir tedavi vardı.
12:35
and you can imaginehayal etmek what it was. It was pre-frontalöncesi ön lobotomybeyin ameliyatı.
210
730000
8000
ve onun ne olduğunu tahmin edebilirsiniz. Bu tedavi pre-frontal lobotomi idi.
12:43
So they decidedkarar -- I didn't know this, again,
211
738000
2000
Böylece karar verdiler-- yine önceden bunu bilmiyordum,
12:45
I foundbulunan this out latersonra --
212
740000
1000
Daha sonra öğrendim--
12:46
that the only thing that could be donetamam was
213
741000
2000
ki bu 43 yaşındaki adama yapılabilecek
12:48
for this 43-year-old-yaşında man to have a pre-frontalöncesi ön
214
743000
4000
tek şey pre-frontal
12:52
lobotomybeyin ameliyatı.
215
747000
3000
lobotomiymiş.
12:55
Well, as in all hospitalshastaneler, there was a residentoturan
216
750000
3000
Diğer bütün hastanelerde olduğu gibi
12:58
assignedatanmış to my casedurum. He was 27 yearsyıl oldeski,
217
753000
3000
benimle ilgilenen bir asistan vardı. 27 yaşındaydı
13:01
and he would meetkarşılamak with me two or threeüç timeszamanlar a weekhafta.
218
756000
2000
ve benimle haftada iki ya da üç kere görüşüyordu.
13:03
And of coursekurs, I had been there, what, threeüç or fourdört monthsay at the time.
219
758000
4000
Ve ben orada üç ya da dört aydır yatıyordum.
13:07
And he askeddiye sordu to meetkarşılamak with the seniorkıdemli staffpersonel, and they agreedkabul to meetkarşılamak with him
220
762000
3000
Ve o kıdemlilerle görüşmek istediğinde onlar da onunla görüşürdü.
13:10
because he was very well thought of in that placeyer.
221
765000
2000
çünkü o orada çok iyi eğitimli olarak bilinirdi.
13:12
They thought he had a really extraordinaryolağanüstü futuregelecek.
222
767000
4000
Onun sıradışı bir geleceğe sahip olduğunu düşünüyorlardı.
13:16
And he dugkazdık in his heelstopuk and said,
223
771000
1000
topuklarının üzerine dikildi ve dedi ki,
13:17
"No. I know this man better than any of you. I have metmet with him over and over again.
224
772000
4000
" Hayır. Ben bu adamı her birinizden daha iyi biliyorum. Onunla sürekli olarak biraraya geliyoruz.
13:21
You've just seengörüldü him from time to time. You've readokumak reportsraporlar and so forthileri.
225
776000
4000
Siz onu ancak zaman zaman görüyorsunuz. Raporları okuyorsunuz ve bu böyle devam ediyor.
13:25
I really honestlydürüstçe believe that the basictemel problemsorun here is puresaf depressiondepresyon,
226
780000
5000
Ben gerçekten, dürüst olarak inanıyorum ki buradaki esas problem sadece depresyon,
13:30
and all of the obsessionalobsesyonel thinkingdüşünme comesgeliyor out of it.
227
785000
3000
ve bütün obsesif düşünceleri de ondan kaynaklanıyor.
13:33
And you know, of coursekurs, what'llne olacak happenolmak if you do a pre-frontalöncesi ön lobotomybeyin ameliyatı.
228
788000
3000
Ve eğer pre-frontal lobotomi yaparsanız neler olacağını biliyorsunuz kuşkusuz.
13:36
Any of the resultsSonuçlar alonguzun bir the spectrumspektrum,
229
791000
4000
Beklentiler içinde yer alan şeyler
13:40
from prettygüzel badkötü to terriblekorkunç, terriblekorkunç, terriblekorkunç
230
795000
2000
oldukça kötü'den korkunç, korkunç,korkunca doğru olacak.
13:42
is going to happenolmak. If he does the besten iyi he can,
231
797000
4000
Eğer elinden gelebilen en iyisini yaparsa,
13:46
he will have no furtherayrıca obsessionsTakıntılar,
232
801000
2000
daha fazla obsesyonu muhtemelen depresyonu olmayacak,
13:48
probablymuhtemelen no depressiondepresyon, but his affectetkilemek will be dulleddulled,
233
803000
3000
fakat duygudurumu küntleşecek,
13:51
he will never go back to surgerycerrahlık,
234
806000
2000
cerrahlığa hiç bir zaman devam edemeyecek,
13:53
he will never be the lovingseven fatherbaba that he was to his two childrençocuklar,
235
808000
4000
iki çocuğuna hiç bir zaman sevgi dolu bir babalık yapamayacak,
13:57
his life will be changeddeğişmiş. If he has the usualolağan resultsonuç,
236
812000
3000
hayatı değişecek. Eğer beklenen sonuç gerçekleşirse
14:00
he will endson up like 'One' Bir FlewUçtu Over the Cuckoo'sGuguk kuşu nu NestYuva.'
237
815000
3000
sonu " Guguk Kuşu" filmindeki gibi olacak.
14:03
And you know about that, just essentiallyesasen in a stuporuyuşukluk the restdinlenme of his life."
238
818000
5000
Ve bunun ne olduğunu biliyorsunuz, esas olarak hayatının geri kalan bölümünü stupor'da geçirecek.
14:08
Well, he said, "Can't we try a coursekurs of electroshockElektroşok therapyterapi?"
239
823000
6000
Sonunda, " Biz kür elektroşok terapisi deneyemez miyiz?
14:14
And you know why they agreedkabul? They agreedkabul to humormizah him.
240
829000
3000
Ve onun önerisini niçin kabul ettiler, biliyor musunuz? Onunla dalga geçebilmek için.
14:17
They just thought, "Well, we'lliyi give a coursekurs of 10.
241
832000
4000
Şöyle düşündüler " Ona 10 seans veririz.
14:21
And so we'lliyi losekaybetmek a little time. BigBüyük dealanlaştık mı. It doesn't make any differencefark."
242
836000
4000
ve böylece az zaman kaybederiz. Hem anlaşırız hem de hiç bir şey de değişmez
14:25
So they gaveverdi the coursekurs of 10,
243
840000
1000
Böylece 10 seans verdiler,
14:26
and the first -- the usualolağan coursekurs, incidentallytesadüfen, was sixaltı to eightsekiz
244
841000
4000
ve başlangıç olarak--alışılmış şekilde, hatırladığımı söyleyeyim altı-sekiz idi
14:30
and still is sixaltı to eightsekiz.
245
845000
2000
ve hala da altı-sekiz'dir.
14:32
PluggedTakılı me into the wiresteller, put me to sleepuyku, gaveverdi me the musclekas relaxantgevşetici.
246
847000
4000
beni kablolara bağladılar, uyuttular, kas gevşetici verdiler.
14:36
SixAltı didn't work. SevenYedi didn't work.
247
851000
2000
Altı bir şey yapmadı. Yedi işe yaramadı.
14:38
EightSekiz didn't work. At ninedokuz, I noticedfark --
248
853000
3000
Sekiz bir etki sağlamadı. Dokuzda, farketmeye başladım---
14:41
and it's wonderfulolağanüstü that I could noticeihbar anything
249
856000
3000
harikaydı ve her şeyin farkına vardım
14:44
-- I noticedfark a changedeğişiklik. And at 10, I noticedfark a realgerçek changedeğişiklik.
250
859000
4000
-- Değişiklik gördüm. Ve 10' da gerçek bir değişikilk hissettim.
14:48
And he wentgitti back to them, and they agreedkabul to do anotherbir diğeri 10.
251
863000
3000
Ve onlara geri gitti, diğer bir 10 seans konusunda hemfikir oldular.
14:51
Again, not a singletek one of them
252
866000
2000
Tekrar ediyorum, onlardan bir tanesi bile
14:53
-- I think there are about sevenYedi or eightsekiz of them --
253
868000
2000
Sanırım yedi ya da sekiz kişiydiler--
14:55
thought this would do any good. They thought this was a temporarygeçici changedeğişiklik.
254
870000
2000
bunun işe yarayacağını düşünmedi. Onlara göre bu geçici bir değişimdi.
14:57
But, lobak and beholdişte, by 16, by 17,
255
872000
4000
Fakat umulmadık bir şekilde 16'da, 17'de
15:01
there were demonstrablegösterilebilir differencesfarklar in the way I feltkeçe.
256
876000
4000
gözle görülür değişiklikler olduğunu hissettim.
15:05
By 18 and 19, I was sleepinguyuyor throughvasitasiyla the night.
257
880000
3000
18' de ve 19'da bütün gece uyumaya başladım.
15:08
And by 20, I had the senseduyu, I really had the senseduyu
258
883000
4000
Ve 20'de bir his geldi bunu
15:12
that I could overcomeüstesinden gelmek this,
259
887000
3000
atlatabileceğimi gerçekten hissettim.
15:15
that I was now stronggüçlü enoughyeterli that by an actdavranmak of will,
260
890000
3000
Kendimi istekli ve yeterince güçlü hissettim.
15:18
I could blowdarbe the obsessionalobsesyonel thinkingdüşünme away.
261
893000
2000
Obsesif düşüncelerimi fırlatıp atabilirdim.
15:20
I could blowdarbe the depressiondepresyon away.
262
895000
3000
Depresyonu fırlatıp atabilirdim.
15:23
And I've never forgottenunutulmuş -- I never will forgetunutmak
263
898000
3000
Ve asla unutmadım-- asla unutmayacağım
15:26
-- standingayakta in the kitchenmutfak of the unitbirim,
264
901000
3000
ünitin mutfağında ayaktaydım,
15:29
it was a SundayPazar morningsabah in JanuaryOcak of 1974,
265
904000
4000
1973'ün 4 Ocak pazar sabahıydı.
15:33
standingayakta in the kitchenmutfak by myselfkendim and thinkingdüşünme, "I've got the strengthkuvvet now to do this."
266
908000
6000
mutfakta kendibaşıma duruyor ve düşünüyordum. " Bunu yapmak için yeterli güce sahibim"
15:39
It was as thoughgerçi those tightlysıkıca coiledkıvrılmış wiresteller in my headkafa had been disconnectedbağlantı kesildi
267
914000
5000
kafamda taşımaya alıştığım sıkıca sarılmış kablolar artık çıkarılmıştı.
15:44
and I could think clearlyAçıkça.
268
919000
2000
ve ben berrak biçimde düşünebiliyordum.
15:46
But I need a formulaformül. I need some thing to say to myselfkendim
269
921000
5000
Fakat bir formüle ihtiyacım var. Obsesif gibi, obsesif olarak düşünmeye başladığım zaman
15:51
when I beginbaşla thinkingdüşünme obsessionallyobsessionally, obsessivelytakıntılı.
270
926000
4000
kendime bir şeyler söylemeye ihtiyacım var.
15:55
Well, the GilbertGilbert and SullivanSullivan fanshayranları in this roomoda
271
930000
5000
Bu odadaki Gilbert ve Sullivan hayranlarıve .
16:00
will rememberhatırlamak "RuddigoreRuddigore," and they will rememberhatırlamak MadDeli MargaretMargaret,
272
935000
3000
" Ruddy Gore" u ve Mad Margaret'i hatırlarlar ve
16:03
and they will rememberhatırlamak that she was marriedevli
273
938000
2000
yine onun
16:05
to a fellowadam namedadlı SirEfendim DespardDespard MurgatroydKeltoş.
274
940000
4000
Sir Despart Murgatroyd isimli adamla evli olduğunu hatırlarlar.
16:09
And she used to go nutsfındık, everyher fivebeş minutesdakika or so in the playoyun,
275
944000
4000
Ve oyun sırasında her beş dakikada bir ya da o civarda kadın sapıtır,
16:13
and he said to her, "We mustşart have a wordsözcük to bringgetirmek you back to realitygerçeklik,
276
948000
3000
ve adam kadına " seni gerçekliğe geri getirmek için bir kelimeye sahip olmamız şart
16:16
and the wordsözcük, my dearSayın, will be 'Basingstoke' Basingstoke.'"
277
951000
4000
ve kelime,tatlım 'Basingstoke" olacak" der.
16:20
So everyher time she got a little nutsfındık,
278
955000
2000
Böylelikle, ne zaman sapıtsa
16:22
he would say, "BasingstokeBasingstoke!" And she would say,
279
957000
2000
adam "Basingstoke" der. Ve kadın da
16:24
"BasingstokeBasingstoke, it is." And she would be fine for a little while.
280
959000
4000
" Basingstoke " diye tekrarlar. Ve belli bir süre için düzelir.
16:28
Well, you know, I'm from the BronxBronx. I can't say "BasingstokeBasingstoke."
281
963000
4000
Biliyorsunuz ben Bronx' danım. "Basingstoke" diyemem.
16:32
But I had something better. And it was very simplebasit.
282
967000
4000
Fakat ondan daha iyi bir şeyim vardı. Ve o çok basitti.
16:36
It was, "AhAh, fuckKahretsin it!"
283
971000
3000
" Aah siktir et gitsin"
16:39
(LaughterKahkaha) Much better than "BasingstokeBasingstoke,"
284
974000
5000
(Gülüşmeler) Basingstoke 'dan çok daha iyi.
16:44
at leasten az for me. And it workedişlenmiş -- my God, it workedişlenmiş.
285
979000
4000
en azından benim için. Ve yardımcı oldu, Tanrım, yardımcı oldu.
16:48
EveryHer time I would beginbaşla thinkingdüşünme obsessionallyobsessionally --
286
983000
2000
Ne zaman obsesif biçimde düşünmeye başlasam--
16:50
again, oncebir Zamanlar more, after 20 shockşok treatmentstedaviler
287
985000
4000
bir daha söyliyeyim, 20 şok tedavisinden sonra,
16:54
-- I would say, "AhAh, fuckKahretsin it."
288
989000
4000
" Aah, siktir et" derdim.
16:58
And things got better and better,
289
993000
2000
Ve işler iyiye, daha iyiye giderdi,
17:00
and withiniçinde threeüç or fourdört monthsay,
290
995000
3000
ve üç ya da dört ay içinde
17:03
I was dischargedtaburcu from that hospitalhastane, and I joinedkatıldı a groupgrup of surgeonscerrahlar
291
998000
3000
Hastaneden taburcu oldum ve bir cerrahlar grubuna katıldım.
17:06
where I could work with other people in the communitytoplum,
292
1001000
4000
orada toplumdaki diğer insanlarla çalışabildim,
17:10
not in NewYeni HavenHaven, but fairlyoldukça closekapat by.
293
1005000
3000
New Haven'in içinde değil,fakat oldukça yakındı.
17:13
I stayedkaldı there for threeüç yearsyıl.
294
1008000
2000
Orada üç yıl kaldım.
17:15
At the endson of threeüç yearsyıl, I wentgitti back to NewYeni HavenHaven,
295
1010000
4000
Üç yılın sonunda New Haven'e geri döndüm,
17:19
had remarriedyeniden evlendi by that time.
296
1014000
4000
evlenmiştim zaten.
17:23
I broughtgetirdi my wifekadın eş with me, actuallyaslında, to make sure I could get throughvasitasiyla this.
297
1018000
6000
Karımı da birlikte getirdim, aslında, bunu atlatabileceğimden emin olması için.
17:29
My childrençocuklar camegeldi back to livecanlı with us.
298
1024000
6000
Çocuklarım bizimle birlikte yaşamak için geri geldi.
17:35
We had two more childrençocuklar after that.
299
1030000
3000
O olaydan sonra iki çocuğumuz olmuştu.
17:38
ResuscitatedResüsite the careerkariyer, even better than it had been before.
300
1033000
5000
Kariyerde yeniden yaşama dönüş, hatta önce olduğundan daha iyi bir biçimde.
17:43
WentGitti right back into the universityÜniversite
301
1038000
4000
Hemen üniversiteye geri döndüm
17:47
and beganbaşladı to writeyazmak bookskitaplar.
302
1042000
3000
ve kitaplar yazmaya başladım.
17:50
Well, you know, it's been a wonderfulolağanüstü life.
303
1045000
3000
harika bir hayat oldu anlayacağınız.
17:53
It's been, as I said, closekapat to 30 yearsyıl.
304
1048000
4000
söylediğim gibi 30 yıla yakın zaman oldu.
17:57
I stoppeddurduruldu doing surgerycerrahlık about sixaltı yearsyıl agoönce
305
1052000
3000
Altı yıl kadar önce ameliyat yapmayı bıraktım
18:00
and becameoldu a full-timetam zamanlı writeryazar, as manyçok people know.
306
1055000
4000
ve bir çok insanın bildiği gibi tam gün yazar oldum.
18:04
But it's been very excitingheyecan verici. It's been very happymutlu.
307
1059000
3000
Fakat çok heyecan verici oldu. Çok mutluluk verici oldu.
18:07
EveryHer oncebir Zamanlar in a while, I have to say, "AhAh, fuckKahretsin it."
308
1062000
2000
Arada sırada kendimi " Aah, siktir et" demek zorunda hissediyorum.
18:09
EveryHer oncebir Zamanlar in a while, I get somewhatbiraz depressedbunalımlı and a little obsessionalobsesyonel.
309
1064000
3000
Arada sırada bir parça depresif ve biraz obsesif oluyorum.
18:12
So, I'm not freeücretsiz of all of this. But it's workedişlenmiş. It's always workedişlenmiş.
310
1067000
10000
Yani bunu tamamiyle atlatmış değilim. Fakat işe yaradı. Daima işe yaradı.
18:22
Why have I chosenseçilmiş, after never, ever talkingkonuşma about this, to talk about it now?
311
1077000
8000
Hiç bir zaman, asla bu konuda konuşmamışken neden şimdi konuşmayı tercih ettim?
18:30
Well, those of you who know some of these bookskitaplar
312
1085000
3000
Bu kitaplardan bazılarını bilenleriniz
18:33
know that one is about deathölüm and dyingölen,
313
1088000
3000
birinin ölüm ve ölme üzerine olduğunu,
18:36
one is about the humaninsan bodyvücut and the humaninsan spiritruh,
314
1091000
2000
birinin insan vücudu ve insan ruhu hakkında olduğunu,
18:38
one is about the way mysticalmistik thoughtsdüşünceler are constantlysürekli in our mindszihinler,
315
1093000
5000
birinin zihinlerimizde sürekli olarak var olan mistik düşünmeyle ilgili olduğunu bilir.
18:43
and they have always to do with my ownkendi personalkişisel experiencesdeneyimler.
316
1098000
5000
ve bunların hepsi benim kişisel deneyimlerimle ilgilidir.
18:48
One mightbelki think readingokuma these bookskitaplar
317
1103000
3000
Bu kitapların okunmasıyla
18:51
-- and I've gottenkazanılmış thousandsbinlerce of lettersharfler about them
318
1106000
3000
--ve onlar hakkında bu şekilde düşünen insanlardan
18:54
by people who do think this --
319
1109000
2000
binlerce mektup almış durumdayım--
18:56
that basedmerkezli on my life'shayatın historytarih as I've portrayedtasvir in the bookskitaplar,
320
1111000
3000
kitaplarıma yansıyanın benim kendi hayat hikayem olduğu düşünülebilir,
18:59
my earlyerken life'shayatın historytarih, I am someonebirisi who has overcomeüstesinden gelmek adversitysıkıntı.
321
1114000
5000
Benim önceki hayat hikayem, ben zorlukları aşmış birisiyim.
19:04
That I am someonebirisi who has drunksarhoş, drankiçti, drunksarhoş
322
1119000
5000
Ben çocukluğunda felakete yakın
19:09
of the bitteracı dregstortu of near-disasterfelaket yakınındaki in childhoodçocukluk
323
1124000
7000
güçlüklerin içinde boğulmuş birisiyim
19:16
and emergedortaya not just unscathedyarasız but strengthenedgüçlendirilmiş.
324
1131000
5000
ve sadece kendini korumuş değil güçlenmiş olarak çıkan birisi.
19:21
I really have it figuredanladım out, so that I can advisetavsiye people about
325
1136000
3000
Bunun gerçekten ne olduğunu anlayabildiğim için insanlara
19:24
deathölüm and dyingölen, so that I can talk about mysticismTasavvuf and the humaninsan spiritruh.
326
1139000
5000
ölüm ve ölme hakkında tavsiyelerde bulunabilirim. Mistisizm ve insan ruhu hakkında konuşabilirim.
19:29
And I've always feltkeçe guiltysuçlu about that.
327
1144000
2000
Kendimi daima suçlu hissetmiştim.
19:31
I've always feltkeçe that somehowbir şekilde I was an impostorsahtekar
328
1146000
3000
Kendimi daima bir şekilde sahtekar gibi hissetmiştim
19:34
because my readersokuyucular don't know what I have just told you.
329
1149000
5000
çünkü okurum size biraz önce söylediklerimi bilmedi.
19:39
It's knownbilinen by some people in NewYeni HavenHaven, obviouslybelli ki,
330
1154000
3000
New Haven'deki bazı insanların bildiği aşikar
19:42
but it is not generallygenellikle knownbilinen.
331
1157000
2000
ama genel olarak bilinmiyor.
19:44
So one of the reasonsnedenleri that I have come here to talk about this todaybugün
332
1159000
5000
Bu gün buraya gelip konuşmamın nedenlerinden birisi de
19:49
is to -- franklyaçıkçası, selfishlybencilce --
333
1164000
5000
-- samimi olarak, kendimi düşünerek--
19:54
unburdenboşaltmak myselfkendim and let it be knownbilinen
334
1169000
3000
size içimi dökerek, yazılmış bütün bu kitapların
19:57
that this is not an untroubledsorunsuz mindus that has writtenyazılı all of these bookskitaplar.
335
1172000
6000
sorunsuz bir zihinden kaynaklanmadığını söylemek.
20:03
But more importantlyönemlisi, I think,
336
1178000
3000
Ama daha da önemlisi, bana göre,
20:06
is the factgerçek that a very significantönemli proportionoran
337
1181000
2000
bu dinleyici topluluğu içinde insanların çok büyük bir bölümünün
20:08
of people in this audienceseyirci are underaltında 30,
338
1183000
4000
30'un altında olması
20:12
and there are manyçok, of coursekurs, who are well over 30.
339
1187000
6000
ve tabii ki 30'un üzerinde olan bir çok kişi de var.
20:18
For people underaltında 30, and it looksgörünüyor to me like almostneredeyse all of you
340
1193000
3000
30'un altında olanlar, bana öyle geliyor ki neredeyse hepiniz
20:21
-- I would say all of you --
341
1196000
1000
--ben tümünüz demeyi tercih ederdim--
20:22
are eitherya on the cuspdoruk of a magnificentmuhteşem and excitingheyecan verici careerkariyer
342
1197000
5000
ya muhteşem ve heyecan verici bir kariyerin tepesindesiniz
20:27
or right into a magnificentmuhteşem and excitingheyecan verici careerkariyer:
343
1202000
4000
ya da muhteşem ve heyecan verici bir kariyerin başlangıcındasınız;
20:31
anything can happenolmak to you. Things changedeğişiklik.
344
1206000
4000
her şey gelebilir başınıza. İşler değişir.
20:35
AccidentsKazalar happenolmak. Something from childhoodçocukluk comesgeliyor back to hauntmusallat you.
345
1210000
4000
Kazalar olur. Çocukluğunuzla ilgili bir şey geri gelip sizi esir alabilir.
20:39
You can be thrownatılmış off the trackiz.
346
1214000
2000
İlerlediğiniz yolun dışına savrulabilirsiniz.
20:41
I hopeumut it happensolur to noneYok of you,
347
1216000
1000
Umarım bu hiç birinizin başına gelmez,
20:42
but it will probablymuhtemelen happenolmak to a smallküçük percentageyüzde of you.
348
1217000
5000
ama muhtemelen ufak bir yüzdenizin başına gelecektir.
20:47
To those to whomkime it doesn't happenolmak, there will be adversitiesolumsuzluklara.
349
1222000
5000
Başına bu gelmeyenler için (bazı) şanssızlıklar olacaktır.
20:52
If I, with the bleaknessçıplaklık of spiritruh,
350
1227000
4000
Eğer ben, iç karartan ve
20:56
with no spiritruh, that I had in the 1970s
351
1231000
5000
ruhsuz bir şekilde 1970'lerde yaşadığım
21:01
and no possibilityolasılık of recoveryKurtarma,
352
1236000
2000
ve çok deneyimli bir grup psikiyatristin düşündüğü gibi
21:03
as faruzak as that groupgrup of very experienceddeneyimli psychiatristsPsikiyatristler thought,
353
1238000
4000
herhangi bir düzelme ümidi olmayan ben;
21:07
if I can find my way back from this,
354
1242000
2000
eğer ben bundan kurtulduysam,
21:09
believe me, anybodykimse can find theironların way back
355
1244000
4000
inanın bana, herhangi biri de hayatında ortaya çıkan
21:13
from any adversitysıkıntı that existsvar in theironların liveshayatları.
356
1248000
5000
şanssızlıklardan kurtulmada kendi yolunu bulacaktır.
21:18
And for those who are olderdaha eski, who have livedyaşamış throughvasitasiyla
357
1253000
1000
Ve daha yaşlı olup ta
21:19
perhapsbelki not something as badkötü as this,
358
1254000
3000
belki de bunun gibi kötü olmasa da
21:22
but who have livedyaşamış throughvasitasiyla difficultzor timeszamanlar,
359
1257000
3000
hayatlarındazor zamanlar yaşamış,
21:25
perhapsbelki where they lostkayıp everything, as I did,
360
1260000
2000
belki de benim gibi herşeyini kaybetmiş
21:27
and startedbaşladı out all over again, some of these things will seemgörünmek very familiartanıdık.
361
1262000
7000
ve herşeye yeniden başlamış olanlarınız için bunlardan bazıları tanıdık gelebilir.
21:34
There is recoveryKurtarma.
362
1269000
5000
Düzelme şansı vardır.
21:39
There is redemptionödeme. And there is resurrectionDiriliş.
363
1274000
8000
Kurtulma vardır. Yeniden hayata dönme vardır.
21:47
There are resurrectionDiriliş themestemalar in everyher societytoplum that has ever been studiedokudu,
364
1282000
4000
Her toplumda daha önceden beri bilinen yeniden toparlanma- hayata geri dönme- deneyimleri vardır.
21:51
and it is because not just only do we fantasizefantezi kurmak
365
1286000
3000
ve bu yalnızca bizim
21:54
about the possibilityolasılık of resurrectionDiriliş and recoveryKurtarma,
366
1289000
3000
düzelme ve toparlanma olasılıkları konusunda yaptığımız fanteziler düzeyinde değildir,
21:57
but it actuallyaslında happensolur. And it happensolur a lot.
367
1292000
4000
gerçekten olur. Ve bir çok kere olur.
22:01
PerhapsBelki de the mostçoğu popularpopüler resurrectionDiriliş themetema,
368
1296000
4000
Özel dini örnekler dışında belki de
22:05
outsidedışında of specificallyözellikle religiousdini onesolanlar,
369
1300000
3000
en iyi bilinen yeniden hayata dönüş teması
22:08
is the one about the phoenixAnka kuşu, the ancienteski storyÖykü of the phoenixAnka kuşu,
370
1303000
4000
phoenix hakkında olandır, phoenix'le ilgili antik hikayede
22:12
who, everyher 500 yearsyıl, resurrectsresurrects itselfkendisi from its ownkendi ashesküller
371
1307000
7000
o, her 500 yılda bir kendi küllerinden hayata yeniden döner
22:19
to go on to livecanlı a life that is
372
1314000
3000
ve hatta bu hayat
22:22
even more beautifulgüzel than it was before. RichardRichard,
373
1317000
3000
daha öncekinden daha mükemmeldir. Richard,
22:25
thanksTeşekkürler very much.
374
1320000
1000
Çok teşekkür ederim.
Translated by Oguz Tanridag
Reviewed by Sancak Gülgen

▲Back to top

ABOUT THE SPEAKER
Sherwin Nuland - Doctor
A practicing surgeon for three decades, Sherwin Nuland witnessed life and death in every variety. Then he turned to writing, exploring what there is to people beyond just anatomy.

Why you should listen

Sherwin Nuland was a practicing surgeon for 30 years and treated more than 10,000 patients -- then became an author and speaker on topics no smaller than life and death, our minds, our morality, aging and the human spirit.

His 1994 book How We Die: Reflections of Life's Final Chapter demythologizes the process of dying. Through stories of real patients and his own family, he examines the seven most common causes of death: old age, cancer, AIDS, Alzheimer's, accidents, heart disease and stroke, and their effects. The book, one of more than a dozen he wrote, won the National Book Award, was a finalist for the Pultizer Prize, and spent 34 weeks on the New York Times best-seller list. Other books include How We Live, The Art of Aging: A Doctor's Prescription for Well-Being; and The Soul of Medicine: Tales from the Bedside.

More profile about the speaker
Sherwin Nuland | Speaker | TED.com