TEDSummit
Don Tapscott: How the blockchain is changing money and business
Don Tapscott: Blok zinciri para ve ticareti nasıl değiştiriyor?
Filmed:
Readability: 4.4
4,489,159 views
Blok zinciri nedir? Bilmiyorsanız, öğrenmelisiniz; bunu yaptığınızda, yüksek ihtimalle nasıl çalıştığına dair hâlen bazı açıklamalara ihtiyacınız olabilir. Don Tapscott dünyayı değiştiren, güven inşa eden ve kendi deyimiyle internetin ikinci jenerasyonunu temsil eden, paranın, ticaretin, hükûmetin ve toplumun biçimini değiştiren teknolojiyi gizemli noktalarından arındırmak adına size yardım etmek için burada.
Don Tapscott - Digital strategist
Don Tapscott, Executive Chairman of the Blockchain Research Institute, is one of the world’s leading authorities on the impact of technology in business and society. He has authored 16 books, including "Wikinomics: How Mass Collaboration Changes Everything," which has been translated into over 25 languages Full bio
Don Tapscott, Executive Chairman of the Blockchain Research Institute, is one of the world’s leading authorities on the impact of technology in business and society. He has authored 16 books, including "Wikinomics: How Mass Collaboration Changes Everything," which has been translated into over 25 languages Full bio
Double-click the English transcript below to play the video.
00:12
The technology likely to have
the greatest impact
the greatest impact
0
831
3446
Önümüzdeki birkaç yıl içerisinde
en büyük etkiyi yapması
en büyük etkiyi yapması
00:16
on the next few decades
1
4301
1746
muhtemel olan teknoloji
00:18
has arrived.
2
6071
1252
kapıya dayandı.
00:19
And it's not social media.
3
7744
2497
Bu, sosyal medya değil.
00:22
It's not big data.
4
10265
1397
Büyük veriler değil.
00:23
It's not robotics.
5
11686
1507
Robot bilimi değil.
00:25
It's not even AI.
6
13217
1483
Yapay zekâ bile değil.
00:27
You'll be surprised to learn
7
15033
2366
Öğrenince şaşıracaksınız.
00:29
that it's the underlying technology
of digital currencies like Bitcoin.
of digital currencies like Bitcoin.
8
17423
4712
Bu sanal para gibi dijital para
birimlerinin altında yatan teknoloji.
birimlerinin altında yatan teknoloji.
00:34
It's called the blockchain. Blockchain.
9
22159
3401
Buna blok zinciri deniyor. Blok zinciri.
00:38
Now, it's not the most sonorous
word in the world,
word in the world,
10
26337
2836
Dünyadaki en tantanalı kelime değil.
00:42
but I believe that this is now
11
30294
2416
Ama ben artık bunun,
00:44
the next generation of the internet,
12
32734
2541
internetin gelecek jenerasyonu olduğuna
00:47
and that it holds vast promise
for every business, every society
for every business, every society
13
35299
4575
ve her ticari kuruluş ve toplum için
büyük ümit vaat ettiğine inanıyorum,
büyük ümit vaat ettiğine inanıyorum,
00:51
and for all of you, individually.
14
39898
1667
tek tek her birimiz için durum bu.
00:54
You know, for the past few decades,
we've had the internet of information.
we've had the internet of information.
15
42367
4675
Bildiğiniz gibi, son birkaç senede
bilgi anlamında internete sahibiz.
bilgi anlamında internete sahibiz.
00:59
And when I send you an email
or a PowerPoint file or something,
or a PowerPoint file or something,
16
47066
4221
Size e-posta veya PowerPoint dosyası
veya başka bir şey gönderdiğimde,
veya başka bir şey gönderdiğimde,
01:03
I'm actually not sending you the original,
17
51311
2074
aslında size orijinal
dosyayı yollamıyorum,
dosyayı yollamıyorum,
01:05
I'm sending you a copy.
18
53409
1363
kopyasını gönderiyorum.
01:07
And that's great.
19
55222
1517
Bu harika.
01:08
This is democratized information.
20
56763
2456
Bu demokratikleştirilmiş bilgi.
01:12
But when it comes to assets --
21
60441
2758
Ama konu mal varlığı olduğunda --
01:15
things like money,
22
63223
2345
ki burada kast ettiğim şeyler, para
01:17
financial assets like stocks and bonds,
23
65592
2455
hisse senedi, bono gibi finansal varlıklar
01:20
loyalty points, intellectual property,
24
68071
3435
sadakat meseleleri, entellektüel mülk,
01:23
music, art, a vote,
25
71530
2529
müzik, sanat, bir oy,
01:26
carbon credit and other assets --
26
74982
2605
karbon kredisi ve diğer mal varlıkları--
01:29
sending you a copy is a really bad idea.
27
77611
2612
size bunların kopyasını
yollamak çok kötü bir fikir.
yollamak çok kötü bir fikir.
01:32
If I send you 100 dollars,
28
80247
1795
Eğer size 100 dolar yollarsam,
01:34
it's really important
that I don't still have the money --
that I don't still have the money --
29
82066
3037
bu paranın hâlen bende
bulunmaması gerçekten önemli --
bulunmaması gerçekten önemli --
01:37
(Laughter)
30
85127
1007
(Kahkahalar)
01:38
and that I can't send it to you.
31
86158
2358
ki o durumda bunu size gönderemem.
01:40
This has been called
the "double-spend" problem
the "double-spend" problem
32
88540
2337
Bu duruma, şifreleme uzmanları tarafından
01:42
by cryptographers for a long time.
33
90901
2094
uzun zamandır "çifte harcama" deniyor.
01:45
So today, we rely entirely
on big intermediaries --
on big intermediaries --
34
93469
5269
Bugünlerde, tamamen büyük aracılara
bel bağlamış durumdayız.
bel bağlamış durumdayız.
01:50
middlemen like banks, government,
35
98762
2253
Burada kast ettiğim bankalar, hükûmet,
01:53
big social media companies,
credit card companies and so on --
credit card companies and so on --
36
101039
3564
büyük sosyal medya şirketleri,
kredi kartı firmaları ve benzeri aracılar,
kredi kartı firmaları ve benzeri aracılar,
01:56
to establish trust in our economy.
37
104627
2642
ekonomimizde güven
anlamında bunu yapıyorlar.
anlamında bunu yapıyorlar.
01:59
And these intermediaries perform
all the business and transaction logic
all the business and transaction logic
38
107779
5094
Bu aracılar, temize çıkarma,
düzeltme ve kayıt tutmadan
düzeltme ve kayıt tutmadan
02:04
of every kind of commerce,
39
112897
1396
otantik hâle getirmeye,
02:06
from authentication,
identification of people,
identification of people,
40
114317
2661
insanların kimliğini saptamaya kadar
02:09
through to clearing, settling
and record keeping.
and record keeping.
41
117002
4065
ticaretin her alanında
işlemlerini yürütmektedirler.
işlemlerini yürütmektedirler.
02:13
And overall, they do a pretty good job.
42
121583
1921
Görünüşte iyi bir iş yapmaktadırlar.
02:15
But there are growing problems.
43
123528
1697
Ancak büyüyen sorunlar var.
02:17
To begin, they're centralized.
44
125942
1532
İlk sorun, merkezde toplanmaları.
02:19
That means they can be hacked,
and increasingly are --
and increasingly are --
45
127498
2968
Bu da çökertilmeleri demek,
ki bunu yaşayanların sayısı artıyor.
ki bunu yaşayanların sayısı artıyor.
02:22
JP Morgan, the US Federal Government,
46
130490
2559
JP Morgan, Amerika Federal Hükûmeti,
02:25
LinkedIn, Home Depot and others
47
133073
1791
LinkedIn, Home Depot ve diğerleri
02:26
found that out the hard way.
48
134888
1415
bunu zor yoldan anladılar.
02:28
They exclude billions of people
from the global economy,
from the global economy,
49
136874
3514
Aracılar, milyarlarca insanı küresel
ekonominin dışında bırakıyor.
ekonominin dışında bırakıyor.
02:32
for example, people
who don't have enough money
who don't have enough money
50
140412
2253
Mesela, banka hesabı açacak kadar paraya
02:34
to have a bank account.
51
142689
1260
sahip olmayan kişiler.
02:36
They slow things down.
52
144624
2288
İşleri yavaşlatıyorlar.
02:38
It can take a second for an email
to go around the world,
to go around the world,
53
146936
3570
Bir e-postanın dünyanın bir köşesine
ulaşması bir saniye alabilir
ulaşması bir saniye alabilir
02:42
but it can take days or weeks
54
150530
2424
ama paranın banka sistemiyle bir şehrin
02:44
for money to move through
the banking system across a city.
the banking system across a city.
55
152978
3132
öteki ucuna ulaşması günler
veya haftalar alabilir.
veya haftalar alabilir.
02:48
And they take a big piece of the action --
56
156134
2199
İşin büyük kârını alıyorlar--
02:50
10 to 20 percent just to send money
to another country.
to another country.
57
158357
3030
başka bir ülkeye gönderilen paranın
yüzde 10'dan 20'ye kadarını.
yüzde 10'dan 20'ye kadarını.
02:54
They capture our data,
58
162022
1641
Verilerimizi ele geçiriyorlar.
02:55
and that means we can't monetize it
59
163687
1952
Bu da o işten gelir elde edemeyiz
02:57
or use it to better manage our lives.
60
165663
2754
veya hayatımızı daha iyi
yönetmek için kullanamayız demek.
yönetmek için kullanamayız demek.
03:00
Our privacy is being undermined.
61
168441
2737
Mahremiyetimiz tehdit altında.
03:03
And the biggest problem is that overall,
62
171202
2224
En büyük sorun şu ki,
03:06
they've appropriated the largesse
of the digital age asymmetrically:
of the digital age asymmetrically:
63
174005
5881
genelde asimetrik olarak dijital çağın
cömertliğinden faydalanıyorlar.
cömertliğinden faydalanıyorlar.
03:11
we have wealth creation,
but we have growing social inequality.
but we have growing social inequality.
64
179910
4234
Varlık oluşumumuz mevcut
ama artan sosyal eşitsizlik var.
ama artan sosyal eşitsizlik var.
03:17
So what if there were not only
an internet of information,
an internet of information,
65
185105
4342
Peki ya sadece bilgi anlamında
internet olmasaydı,
internet olmasaydı,
03:21
what if there were an internet of value --
66
189471
2467
değer anlamında internet olsaydı --
03:24
some kind of vast, global,
distributed ledger
distributed ledger
67
192517
4128
yani milyonlarca bilgisayarda çalışan
03:28
running on millions of computers
68
196669
2138
büyük, küresel dağıtılmış muhasebe defteri
03:30
and available to everybody.
69
198831
2084
herkesin kullanımına açık olsaydı.
03:32
And where every kind of asset,
from money to music,
from money to music,
70
200939
3851
Paradan müziğe her türlü mal varlığı,
03:36
could be stored, moved, transacted,
exchanged and managed,
exchanged and managed,
71
204814
5704
güçlü aracıların yardımı olmadan
kaydedilebilse, taşınabilse, işlem
görebilse, takas edilse ve yönetilseydi?
görebilse, takas edilse ve yönetilseydi?
03:42
all without powerful intermediaries?
72
210542
2536
03:45
What if there were
a native medium for value?
a native medium for value?
73
213507
3677
Ya değer anlamında
bağımsız bir ortam olsaydı?
bağımsız bir ortam olsaydı?
03:50
Well, in 2008, the financial
industry crashed
industry crashed
74
218256
4658
2008'de finansal endüstri çöktü
03:54
and, perhaps propitiously,
75
222938
2584
ve belki de buna uygun olarak,
03:57
an anonymous person or persons
named Satoshi Nakamoto
named Satoshi Nakamoto
76
225546
4934
Satoshi Nakamoto isimli kimliği
bilinmeyen kişi veya kişiler
bilinmeyen kişi veya kişiler
04:03
created a paper where he developed
a protocol for a digital cash
a protocol for a digital cash
77
231325
6986
adına sanal para denilen temelinde
şifre para birimi kullanan
şifre para birimi kullanan
04:10
that used an underlying
cryptocurrency called Bitcoin.
cryptocurrency called Bitcoin.
78
238335
3293
dijital nakit için bir protokol
geliştirdiği bir kâğıt yarattı.
geliştirdiği bir kâğıt yarattı.
04:14
And this cryptocurrency enabled people
to establish trust and do transactions
to establish trust and do transactions
79
242421
5818
Bu şifreli para birimi üçüncü
tarafa ihtiyaç duymaksızın insanların
tarafa ihtiyaç duymaksızın insanların
04:20
without a third party.
80
248263
1691
güvenle işlem yapmasını sağladı.
04:21
And this seemingly simple act
set off a spark
set off a spark
81
249978
3736
Görünüşte basit olan bu eylem,
dünyayı tutuşturan
dünyayı tutuşturan
04:25
that ignited the world,
82
253738
2147
bir kıvılcımı ateşledi.
04:27
that has everyone excited
or terrified or otherwise interested
or terrified or otherwise interested
83
255909
5143
Bu durum herkesi heyecanlandırdı
veya dehşete düşürdü veya ilgilendirdi.
veya dehşete düşürdü veya ilgilendirdi.
04:33
in many places.
84
261076
1245
Birçok yerde durum buydu.
04:34
Now, don't be confused about Bitcoin --
85
262640
2070
Kafanız Bitcoin hakkında karışmasın.
04:36
Bitcoin is an asset; it goes up and down,
86
264734
3175
Sanal para bir mal varlığıdır;
iner ve çıkar.
iner ve çıkar.
04:39
and that should be of interest
to you if you're a speculator.
to you if you're a speculator.
87
267933
3012
Eğer borsacıysanız,
ilgi alanınızda olmalıdır.
ilgi alanınızda olmalıdır.
04:43
More broadly, it's a cryptocurrency.
88
271525
2405
Daha genel anlamda,
şifreli para birimidir.
şifreli para birimidir.
04:45
It's not a fiat currency
controlled by a nation-state.
controlled by a nation-state.
89
273954
3349
Bir ulus devlet tarafından kullanılan
resmi para birimi değildir.
resmi para birimi değildir.
04:49
And that's of greater interest.
90
277327
1647
Ondan daha faydalıdır.
04:51
But the real pony here
is the underlying technology.
is the underlying technology.
91
279412
3214
Fakat buradaki vurucu nokta,
onun altında yatan teknolojidir.
onun altında yatan teknolojidir.
04:54
It's called blockchain.
92
282650
1831
Buna blok zinciri deniyor.
04:57
So for the first time now
in human history,
in human history,
93
285649
3443
Şu an insanlık tarihinde ilk kez,
05:01
people everywhere can trust each other
94
289116
2478
her yerdeki insanlar birbirine
güven duyabilir
güven duyabilir
05:03
and transact peer to peer.
95
291618
2601
ve birebir işlem yapabilir.
05:07
And trust is established,
not by some big institution,
not by some big institution,
96
295001
4240
Güven büyük kurumlar aracılığıyla değil,
05:11
but by collaboration, by cryptography
97
299265
3056
iş birliğiyle, şifreleme ile,
05:14
and by some clever code.
98
302345
2133
bir çeşit akıllı kodlama ile
oluşturuluyor.
oluşturuluyor.
05:16
And because trust is native
to the technology,
to the technology,
99
304502
2998
Teknolojide güven olması
gerektiği için,
gerektiği için,
05:20
I call this, "The Trust Protocol."
100
308080
2507
ben buna "Güven Protokolü"
adını veriyorum.
adını veriyorum.
05:22
Now, you're probably wondering:
How does this thing work?
How does this thing work?
101
310896
2754
Şimdi sanırım bu nasıl
çalışıyor diye merak ediyorsunuz.
çalışıyor diye merak ediyorsunuz.
05:25
Fair enough.
102
313674
1220
Bu da gayet doğal.
05:28
Assets -- digital assets like money
to music and everything in between --
to music and everything in between --
103
316290
5155
Paradan müziğe her türlü
dijital mal varlığı,
dijital mal varlığı,
05:33
are not stored in a central place,
104
321469
1666
merkezi bir yerde depolanmıyor,
05:35
but they're distributed
across a global ledger,
across a global ledger,
105
323159
2696
bunun yerine küresel
bir hesap defteri üzerinden
bir hesap defteri üzerinden
05:37
using the highest level of cryptography.
106
325879
2518
şifrelemenin en yüksek
seviyesi ile dağıtılıyorlar.
seviyesi ile dağıtılıyorlar.
05:40
And when a transaction is conducted,
107
328945
2643
Bir işlem yapıldığında,
05:43
it's posted globally,
108
331612
2078
bu işlem küresel olarak milyonlarca
05:45
across millions and millions of computers.
109
333714
3069
ama milyonlarca bilgisayar
üzerinde yayınlanıyor.
üzerinde yayınlanıyor.
05:49
And out there, around the world,
110
337508
1844
Dünya üzerinde "madenci"
05:51
is a group of people called "miners."
111
339376
2294
ismiyle anılan bir grup insan var.
05:53
These are not young people,
they're Bitcoin miners.
they're Bitcoin miners.
112
341694
3492
Bunlar genç insanlar,
sanal para madencileri.
sanal para madencileri.
05:57
They have massive computing power
at their fingertips --
at their fingertips --
113
345210
3007
Parmaklarının ucunda inanılmaz
bir hesaplama gücü var.
bir hesaplama gücü var.
06:00
10 to 100 times bigger
than all of Google worldwide.
than all of Google worldwide.
114
348241
4810
Dünya çapındaki Google'dan
10 kat, 100 kat daha büyük.
10 kat, 100 kat daha büyük.
06:05
These miners do a lot of work.
115
353598
1936
Bu madenciler çok fazla iş yapıyorlar.
06:08
And every 10 minutes,
116
356122
1373
Her 10 dakikada bir,
06:09
kind of like the heartbeat of a network,
117
357519
2287
tıpkı bir ağın kalp atışı gibi,
06:11
a block gets created
118
359830
2205
önceki 10 dakikadaki tüm işlemlere sahip
06:14
that has all the transactions
from the previous 10 minutes.
from the previous 10 minutes.
119
362059
3226
yeni bir blok oluşturuluyor.
06:17
Then the miners get to work,
trying to solve some tough problems.
trying to solve some tough problems.
120
365714
5135
Sonra madenciler, bazı zor
sorunları çözmek için işe koyuluyorlar.
sorunları çözmek için işe koyuluyorlar.
06:22
And they compete:
121
370873
1322
Rekabet ediyorlar
06:24
the first miner to find out the truth
and to validate the block,
and to validate the block,
122
372219
4311
ve gerçek olanı bularak bloğu
tasdik eden ilk madenciye
tasdik eden ilk madenciye
06:28
is rewarded in digital currency,
123
376554
2361
dijital para birimi ile ödeme yapılıyor,
06:30
in the case of the Bitcoin
blockchain, with Bitcoin.
blockchain, with Bitcoin.
124
378939
2763
blok zinciri durumunda
ve sanal para birimiyle.
ve sanal para birimiyle.
06:34
And then -- this is the key part --
125
382171
2160
Daha sonra --ki buradaki
kilit nokta bu--
kilit nokta bu--
06:36
that block is linked to the previous block
126
384355
2457
o blok bir öncekine bağlanıyor
06:38
and the previous block
127
386836
1309
ve o da önceki bloğa
06:40
to create a chain of blocks.
128
388169
3248
bir blok zinciri oluşturmak
için ekleniyor.
için ekleniyor.
Herkes zaman anlamında damgalı,
06:43
And every one is time-stamped,
129
391441
1439
06:44
kind of like with a digital waxed seal.
130
392904
2198
tıpkı dijital mumlu bir mühür gibi.
06:47
So if I wanted to go and hack a block
131
395434
2347
Yani ben gidip de bir bloğu
çökertmek istersem
çökertmek istersem
06:49
and, say, pay you and you
with the same money,
with the same money,
132
397805
3835
ve diyelim ki size aynı
parayla ödeme yapıyorum,
parayla ödeme yapıyorum,
06:54
I'd have to hack that block,
133
402394
1523
o blokla birlikte öncekileri de
06:55
plus all the preceding blocks,
134
403941
1430
çökertmek zorunda kalırdım.
06:57
the entire history of commerce
on that blockchain,
on that blockchain,
135
405395
3394
O blok zinciri üzerindeki
tüm ticari tarihçe,
tüm ticari tarihçe,
07:00
not just on one computer
but across millions of computers,
but across millions of computers,
136
408813
3491
sadece bir bilgisayar değil
milyonlarca bilgisayar
milyonlarca bilgisayar
07:04
simultaneously,
137
412328
1779
eş zamanlı olarak,
07:06
all using the highest
levels of encryption,
levels of encryption,
138
414131
3335
hepsi de en gelişmiş şifreleme
seviyelerini kullanarak
seviyelerini kullanarak
07:09
in the light of the most powerful
computing resource in the world
computing resource in the world
139
417490
3090
dünyadaki en güçlü hesaplama
kaynağının ışığında
kaynağının ışığında
07:12
that's watching me.
140
420604
1248
beni izliyor.
07:13
Tough to do.
141
421876
1165
Bunu yapmak zor.
07:15
This is infinitely more secure
142
423510
2202
Bu sistem, bugün sahip olduğumuz
07:17
than the computer systems
that we have today.
that we have today.
143
425736
2359
tüm bilgisayar sistemlerinden
çok daha güvenli.
çok daha güvenli.
07:20
Blockchain. That's how it works.
144
428119
2584
Blok zinciri. İşte böyle çalışıyor.
Yani sanal para, blok zincirinin
sadece bir tanesi.
sadece bir tanesi.
07:23
So the Bitcoin blockchain is just one.
145
431402
2181
07:25
There are many.
146
433607
1151
Daha bir sürü var.
07:26
The Ethereum blockchain was developed
by a Canadian named Vitalik Buterin.
by a Canadian named Vitalik Buterin.
147
434782
4894
Etheryum blok zincirini, Vitalik Buterin
isimli bir Kanadalı geliştirdi.
isimli bir Kanadalı geliştirdi.
07:31
He's [22] years old,
148
439700
2230
Bu kişi, [22] yaşında
07:33
and this blockchain
has some extraordinary capabilities.
has some extraordinary capabilities.
149
441954
4218
ve bu blok zincirinin alışılmadık
bazı yetenekleri mevcut.
bazı yetenekleri mevcut.
07:38
One of them is that you can
build smart contracts.
build smart contracts.
150
446196
3083
Bunlardan biri, akıllı anlaşmalar
yapmanızı sağlaması.
yapmanızı sağlaması.
07:41
It's kind of what it sounds like.
151
449303
1968
Yani duyduğunuz şekilde.
07:43
It's a contract that self-executes,
152
451295
2563
Kendi kendini düzenleyen bir kontrat.
07:45
and the contract handles the enforcement,
the management, performance
the management, performance
153
453882
4867
İcra, yönetim, performans
ve ödeme işlerini halleden,
ve ödeme işlerini halleden,
07:50
and payment -- the contract kind of has
a bank account, too, in a sense --
a bank account, too, in a sense --
154
458773
4261
içinde de bir nevi banka hesabı olan
07:55
of agreements between people.
155
463058
2636
insanlar arasındaki bir sözleşme.
07:57
And today, on the Ethereum blockchain,
156
465718
2714
Bugün, Etheryum blok zincirinde,
08:00
there are projects underway
to do everything
to do everything
157
468456
2287
her şeyi yapmak için devam eden
projeleri var,
projeleri var,
08:02
from create a new replacement
for the stock market
for the stock market
158
470767
3162
borsa için yeni bir ikame yaratmaktan,
08:05
to create a new model of democracy,
159
473953
1823
politikacıların vatandaşlara karşı
08:07
where politicians
are accountable to citizens.
are accountable to citizens.
160
475800
3103
sorumlu olduğu yeni bir demokratik
model yaratmaya kadar her şey.
model yaratmaya kadar her şey.
08:10
(Applause)
161
478927
3460
(Alkışlar)
08:14
So to understand what a radical change
this is going to bring,
this is going to bring,
162
482411
4079
Ne kadar radikal bir değişim
getireceğini anlamak için
getireceğini anlamak için
08:18
let's look at one industry,
financial services.
financial services.
163
486514
2293
bir endüstriyi inceleyeyim,
finansal hizmetler.
finansal hizmetler.
08:21
Recognize this?
164
489249
1353
Tanıdık geldi mi?
08:23
Rube Goldberg machine.
165
491061
1915
Rube Goldberg makinesi.
08:25
It's a ridiculously complicated machine
that does something really simple,
that does something really simple,
166
493000
3681
Basit bir şeyi yapmak için
saçmalık derecesinde karışık bir makine.
saçmalık derecesinde karışık bir makine.
08:28
like crack an egg or shut a door.
167
496705
2378
Yani yumurta kırma,
kapı kapatma basitliğinde.
kapı kapatma basitliğinde.
08:31
Well, it kind of reminds me
of the financial services industry,
of the financial services industry,
168
499593
3832
Doğrusunu isterseniz,
bana finansal hizmetler
bana finansal hizmetler
endüstrisini hatırlatıyor.
08:35
honestly.
169
503449
1166
08:36
I mean, you tap your card
in the corner store,
in the corner store,
170
504639
2905
Yani, köşedeki dükkânda
kartınıza dokunuyorsunuz,
kartınıza dokunuyorsunuz,
08:39
and a bitstream goes through
a dozen companies,
a dozen companies,
171
507568
3251
veri akışı çok sayıda
şirket üzerinden gerçekleşiyor,
şirket üzerinden gerçekleşiyor,
08:42
each with their own computer system,
172
510843
2363
bunların her birinin
kendi bilgisayar sistemi var,
kendi bilgisayar sistemi var,
08:45
some of them being 1970s mainframes
173
513230
2305
ki bazılarının bu salondaki
birçok kişiden eski,
birçok kişiden eski,
08:47
older than many
of the people in this room,
of the people in this room,
174
515559
2792
1970'den kalma ana sistemleri mevcut
08:50
and three days later, a settlement occurs.
175
518375
2779
ve üç gün sonra bir mutabakat sağlanıyor.
08:53
Well, with a blockchain
financial industry,
financial industry,
176
521740
3524
Blok zinciri finansal endüstrisiyle
08:57
there would be no settlement,
177
525288
1403
bir mutabakat yok,
08:58
because the payment and the settlement
is the same activity,
is the same activity,
178
526715
2858
çünkü ödeme ve mutabakat
aynı anlama geliyor.
aynı anlama geliyor.
09:01
it's just a change in the ledger.
179
529597
1744
Sadece hesap defterindeki değişiklik.
09:04
So Wall Street and all around the world,
180
532040
2260
Wall Street ve tüm dünyada,
09:06
the financial industry
is in a big upheaval about this,
is in a big upheaval about this,
181
534324
3263
finansal endüstri bu konuda
bir ayaklanma hâlinde.
bir ayaklanma hâlinde.
09:09
wondering, can we be replaced,
182
537611
2151
Yerimizi başkası alabilir mi
09:11
or how do we embrace
this technology for success?
this technology for success?
183
539786
2963
veya başarı için bu teknolojiyi nasıl
alırız diye meraklanıyor.
alırız diye meraklanıyor.
09:15
Now, why should you care?
184
543349
1622
Bunu niçin önemsemelisiniz?
09:18
Well, let me describe some applications.
185
546320
2468
Peki, bazı uygulamalardan bahsedeyim.
09:21
Prosperity.
186
549748
1668
Refah.
09:23
The first era of the internet,
187
551440
2008
İnternetin ilk çağı,
09:25
the internet of information,
188
553472
1341
bilgi interneti,
09:26
brought us wealth
but not shared prosperity,
but not shared prosperity,
189
554837
3463
bize varlık getirdi
ama paylaşılan bir refah değil,
ama paylaşılan bir refah değil,
09:30
because social inequality is growing.
190
558324
2454
çünkü sosyal eşitsizlik artıyor.
09:32
And this is at the heart
of all of the anger and extremism
of all of the anger and extremism
191
560802
3983
Bugün dünyada artışına
tanık olduğumuz,
tanık olduğumuz,
09:36
and protectionism and xenophobia and worse
192
564809
3600
tüm öfkenin, aşırılığın
himayeciliğin, yabancı düşmanlığının
himayeciliğin, yabancı düşmanlığının
09:40
that we're seeing growing
in the world today,
in the world today,
193
568433
2582
ve daha kötülerinin
temelinde bu sorun yatıyor.
temelinde bu sorun yatıyor.
09:43
Brexit being the most recent case.
194
571039
2849
İngiltere'nin AB'den ayrılması
en güncel örneğidir.
en güncel örneğidir.
09:46
So could we develop some new approaches
to this problem of inequality?
to this problem of inequality?
195
574868
5743
Bu eşitsizlik sorunu için
yeni yaklaşımlar geliştirebilir miyiz?
yeni yaklaşımlar geliştirebilir miyiz?
09:52
Because the only approach today
is to redistribute wealth,
is to redistribute wealth,
196
580635
3749
Zira bugünkü tek yaklaşım,
varlığı tekrar dağıtmak,
varlığı tekrar dağıtmak,
09:56
tax people and spread it around more.
197
584408
2180
insanları vergiye tabi tutmak
ve bunu yaymak.
ve bunu yaymak.
09:58
Could we pre-distribute wealth?
198
586612
2436
Varlığı önceden dağıtabilir miyiz?
10:01
Could we change the way that wealth
gets created in the first place
gets created in the first place
199
589686
3196
İlk olarak varlığın oluşturulduğu sistemi,
10:04
by democratizing wealth creation,
200
592906
2170
varlık oluşumunu
demokratik hâle getirerek,
demokratik hâle getirerek,
10:07
engaging more people in the economy,
201
595100
2393
ekonomiye daha fazla insan katarak
10:09
and then ensuring that they got
fair compensation?
fair compensation?
202
597517
3096
ve sonra bu kişilerin adil ücret almasını
sağlayarak değiştirebilir miyiz?
sağlayarak değiştirebilir miyiz?
10:13
Let me describe five ways
that this can be done.
that this can be done.
203
601158
2844
Bunun yapılabileceği
beş yoldan bahsedeyim.
beş yoldan bahsedeyim.
10:16
Number one:
204
604597
1426
Birinci madde:
10:18
Did you know that 70 percent
of the people in the world who have land
of the people in the world who have land
205
606047
5229
Dünyadaki toprak sahibi
yüzde 70 oranda insanın o arazi üzerinde
yüzde 70 oranda insanın o arazi üzerinde
10:23
have a tenuous title to it?
206
611300
2119
pek hak sahibi olmadığını biliyor musunuz?
10:25
So, you've got a little farm in Honduras,
some dictator comes to power,
some dictator comes to power,
207
613863
3392
Honduras'ta küçük bir çiftliğiniz var,
diktatörün biri yönetime geçiyor
diktatörün biri yönetime geçiyor
10:29
he says, "I know you've got a piece
of paper that says you own your farm,
of paper that says you own your farm,
208
617279
3592
ve diyor ki, "Çiftliğine sahip olduğunu
gösteren bir kâğıt parçan var,
gösteren bir kâğıt parçan var,
10:32
but the government computer
says my friend owns your farm."
says my friend owns your farm."
209
620895
3655
bunu biliyorum ama hükûmet bilgisayarı,
çiftliğin arkadaşımın diyor."
çiftliğin arkadaşımın diyor."
10:36
This happened on a mass scale in Honduras,
210
624967
2178
Bu, Honduras'ta kitlesel ölçekte oluyor
10:39
and this problem exists everywhere.
211
627169
2347
ve bu sorun her yerde mevcut.
10:42
Hernando de Soto, the great
Latin American economist,
Latin American economist,
212
630214
2775
Latin Amerikalı büyük ekonomist
Hernando de Soto,
Hernando de Soto,
10:45
says this is the number one
issue in the world
issue in the world
213
633013
2144
dünyadaki bir numaralı sorun bu diyor.
10:47
in terms of economic mobility,
214
635181
1594
Ekonomik devinim açısından,
10:48
more important than having a bank account,
215
636799
2141
banka hesabına sahip olmaktan daha önemli
10:50
because if you don't have
a valid title to your land,
a valid title to your land,
216
638964
2633
çünkü arazinizin geçerli bir tapusu yoksa,
10:53
you can't borrow against it,
217
641621
1556
ona karşılık borç alamazsınız
10:55
and you can't plan for the future.
218
643201
2022
ve gelecek için plan yapamazsınız.
10:57
So today, companies
are working with governments
are working with governments
219
645969
3340
Bugün, blok zincirine arazi tapuları
koymak adına,
koymak adına,
11:01
to put land titles on a blockchain.
220
649333
2443
şirketler hükûmetlerle beraber çalışıyor.
11:03
And once it's there, this is immutable.
221
651800
2300
Böyle olunca, durum değiştirilemez.
11:06
You can't hack it.
222
654718
1246
Bunu çökertemezsiniz.
11:08
This creates the conditions for prosperity
223
656313
3155
Bu durum, potansiyel olarak
milyarlarca insan için
milyarlarca insan için
11:11
for potentially billions of people.
224
659492
2168
varlık anlamında şartlar yaratır.
11:14
Secondly:
225
662505
1163
İkincisi:
11:16
a lot of writers talk about Uber
226
664295
2234
Birçok yazar, Uber'den,
11:18
and Airbnb and TaskRabbit
and Lyft and so on
and Lyft and so on
227
666553
3335
Airbnb'den, TaskRabitt'den,
Lyft'den ve benzerlerinden
Lyft'den ve benzerlerinden
11:21
as part of the sharing economy.
228
669912
2296
paylaşım ekonomisinin
parçası olarak bahsediyor.
parçası olarak bahsediyor.
11:24
This is a very powerful idea,
229
672232
1664
Bu çok güçlü bir fikir,
11:25
that peers can come together
and create and share wealth.
and create and share wealth.
230
673920
3179
kişilerin bir araya gelebilmesi,
yaratması ve varlığı paylaşması.
yaratması ve varlığı paylaşması.
11:29
My view is that ...
231
677710
1413
Benim görüşüme göre,
11:31
these companies are not really sharing.
232
679729
3995
bu şirketler gerçek
anlamda paylaşmıyorlar.
anlamda paylaşmıyorlar.
11:35
In fact, they're successful
precisely because they don't share.
precisely because they don't share.
233
683748
4107
Aslında, paylaşmadıkları için başarılılar.
11:39
They aggregate services together,
and they sell them.
and they sell them.
234
687879
3172
Hizmetleri bir araya
toplayarak satıyorlar.
toplayarak satıyorlar.
11:43
What if, rather than Airbnb
being a $25 billion corporation,
being a $25 billion corporation,
235
691710
4932
Airbnb'nin 25 milyar dolarlık
bir kurum olması yerine,
bir kurum olması yerine,
11:48
there was a distributed application
on a blockchain, we'll call it B-Airbnb,
on a blockchain, we'll call it B-Airbnb,
236
696666
5506
blok zinciri üzerinde ismi B-Airbnb
olan dağıtılan bir uygulama olsa
olan dağıtılan bir uygulama olsa
11:54
and it was essentially owned
by all of the people
by all of the people
237
702196
4034
ve temelde kiraya verecek
odası olan insanlar
odası olan insanlar
11:58
who have a room to rent.
238
706254
1732
bunun sahibi olsa.
12:00
And when someone wants to rent a room,
239
708574
2571
Biri oda kiralamak istediğinde,
12:03
they go onto the blockchain
database and all the criteria,
database and all the criteria,
240
711169
4142
blok zinciri veri tabanında
inceledikleri kriterler uygun
inceledikleri kriterler uygun
12:07
they sift through, it helps
them find the right room,
them find the right room,
241
715335
2507
odayı bulmalarına yardımcı olsa,
12:09
and then the blockchain helps
with the contracting,
with the contracting,
242
717866
2769
sonra blok zinciri,
sözleşme işinde yardım etse,
sözleşme işinde yardım etse,
12:12
it identifies the party,
243
720659
1872
işlem yapanı tanısa,
12:14
it handles the payments
244
722555
1358
ödeme işlemini
12:15
just through digital payments --
they're built into the system.
they're built into the system.
245
723937
3246
sistemdeki dijital ücretle halletse --
sistem içine yerleştirilse --
sistem içine yerleştirilse --
12:19
And it even handles reputation,
246
727207
1531
saygınlık konusunu da ele alsa,
12:20
because if she rates a room
as a five-star room,
as a five-star room,
247
728762
4192
bir odaya müşteri beş yıldız verdiğinde,
12:24
that room is there,
248
732978
1216
odanın derecelendirmesi
12:26
and it's rated, and it's immutable.
249
734218
2227
sistemde yapılsa ve bu değişmez olsa.
12:29
So, the big sharing-economy
disruptors in Silicon Valley
disruptors in Silicon Valley
250
737043
4744
Silikon vadisindeki büyük paylaşımcı
ekonomi engelleyicileri
ekonomi engelleyicileri
12:34
could be disrupted,
251
742542
1157
engellenebilse
12:36
and this would be good for prosperity.
252
744096
2241
ve bu da refah anlamında
iyi bir işaret olsa.
iyi bir işaret olsa.
12:38
Number three:
253
746361
1157
Madde üç:
12:40
the biggest flow of funds
from the developed world
from the developed world
254
748403
2571
Gelişmiş dünyadan gelişmekte olan dünyaya
12:42
to the developing world
255
750998
1286
en büyük sermaye akışı
12:44
is not corporate investment,
256
752308
2262
kurumsal yatırım değildir
12:46
and it's not even foreign aid.
257
754594
2281
ve hatta yabancı yardım bile değildir.
12:49
It's remittances.
258
757605
2000
Para havaleleridir.
12:52
This is the global diaspora;
259
760329
1935
Bu küresel diyasporadır;
12:54
people have left their ancestral lands,
260
762288
2357
insanlar atalarının arazisinden ayrılırlar
12:56
and they're sending money back
to their families at home.
to their families at home.
261
764669
3889
ve ülkelerindeki ailelerine
para gönderirler.
para gönderirler.
13:00
This is 600 billion dollars a year,
and it's growing,
and it's growing,
262
768582
3123
Bu yılda 600 milyar dolar demektir
ve bu rakam gittikçe artıyor
ve bu rakam gittikçe artıyor
13:03
and these people are getting ripped off.
263
771729
2040
ve de bu kişiler kazıklanıyorlar.
13:06
AnnaLee Domingo is a housekeeper.
264
774555
2614
Analie Domingo bir temizlikçi.
13:09
She lives in Toronto,
265
777864
1905
Toronto'da yaşıyor
13:11
and every month she goes
to the Western Union office
to the Western Union office
266
779793
4764
ve her ay Western Union
ofisini biraz nakit parayla
ofisini biraz nakit parayla
13:16
with some cash
267
784581
1539
ziyaret ederek,
13:18
to send her remittances
to her mom in Manila.
to her mom in Manila.
268
786144
2960
Manila'daki annesine
para havalesi yapıyor.
para havalesi yapıyor.
13:21
It costs her around 10 percent;
269
789835
1893
Bu ona yüzde 10'a mal oluyor;
13:23
the money takes four to seven
days to get there;
days to get there;
270
791752
2240
paranın ulaşması
dört ila yedi gün sürüyor,
dört ila yedi gün sürüyor,
13:26
her mom never knows
when it's going to arrive.
when it's going to arrive.
271
794016
2164
annesi ne zaman varacağını
hiç bilmiyor.
hiç bilmiyor.
13:28
It takes five hours
out of her week to do this.
out of her week to do this.
272
796204
2534
Bu işlem Analie'nin haftada
beş saatine mal oluyor.
beş saatine mal oluyor.
13:31
Six months ago,
273
799571
1152
Altı ay önce,
13:32
AnnaLee Domingo used
a blockchain application called Abra.
a blockchain application called Abra.
274
800747
4580
Analie bir blok zinciri
uygulaması olan Abra'yı kullandı.
uygulaması olan Abra'yı kullandı.
13:37
And from her mobile device,
she sent 300 bucks.
she sent 300 bucks.
275
805771
2613
Cep telefonundan 300 dolar gönderdi.
13:40
It went directly
to her mom's mobile device
to her mom's mobile device
276
808408
2480
Bu para doğrudan
annesinin cep telefonuna gitti,
annesinin cep telefonuna gitti,
13:42
without going through an intermediary.
277
810912
1884
herhangi bir aracı olmaksızın.
13:45
And then her mom
looked at her mobile device --
looked at her mobile device --
278
813346
2392
Annesi cep telefonuna baktı --
13:47
it's kind of like an Uber interface,
there's Abra "tellers" moving around.
there's Abra "tellers" moving around.
279
815762
3789
Abra arayüzü Uber'inkine benziyor ve
hareket hâlinde Abra veznedarları mevcut.
hareket hâlinde Abra veznedarları mevcut.
13:51
She clicks on a teller
that's a five-star teller,
that's a five-star teller,
280
819575
2738
Kendisinden yedi dakika uzakta,
beş yıldıza sahip
beş yıldıza sahip
13:54
who's seven minutes away.
281
822337
1385
bir veznedarın adına tıkladı.
13:56
The guy shows up at the door,
gives her Filipino pesos,
gives her Filipino pesos,
282
824266
3080
Adam kapıya geldi,
kadına Filipin pezolarını verdi,
kadına Filipin pezolarını verdi,
13:59
she puts them in her wallet.
283
827370
1566
o da parayı cüzdanına koydu.
14:01
The whole thing took minutes,
284
829365
1756
Tüm bu işlem dakikalar içinde bitti
14:03
and it cost her two percent.
285
831145
1863
ve ona yüzde ikiye mal oldu.
14:06
This is a big opportunity for prosperity.
286
834269
2851
Bu refah anlamında büyük fırsat.
14:09
Number four: the most powerful asset
of the digital age is data.
of the digital age is data.
287
837637
4219
Madde dört: Dijital çağın en güçlü
varlığı veridir.
varlığı veridir.
14:14
And data is really a new asset class,
288
842279
3663
Veri gerçekten de yeni mal varlık türü.
14:17
maybe bigger than previous asset classes,
289
845966
2279
Belki önceki mal varlıklardan daha büyük,
14:20
like land under the agrarian economy,
290
848269
2961
tarımsal ekonomi altındaki arazi,
14:23
or an industrial plant,
291
851254
1653
endüstriyel işletme
14:24
or even money.
292
852931
1157
ve hatta para gibi.
14:26
And all of you -- we -- create this data.
293
854540
3010
Hepiniz -- hepimiz --
bu veriyi yaratıyoruz.
bu veriyi yaratıyoruz.
14:29
We create this asset,
294
857574
1782
Bu mal varlığını yaratıyoruz
14:31
and we leave this trail
of digital crumbs behind us
of digital crumbs behind us
295
859380
2715
ve bu dijital kırıntıların izini
arkamızda bırakarak,
arkamızda bırakarak,
14:34
as we go throughout life.
296
862119
1830
hayatımıza devam ediyoruz.
14:35
And these crumbs are collected
into a mirror image of you,
into a mirror image of you,
297
863973
2820
Bu kırıntılar sizin eş
görüntünüz içinde toplanıyor,
görüntünüz içinde toplanıyor,
14:38
the virtual you.
298
866817
1224
yani sanal hâliniz.
14:40
And the virtual you may know
more about you than you do,
more about you than you do,
299
868481
2671
Sanal hâliniz, sizi sizden
daha iyi tanıyor olabilir,
daha iyi tanıyor olabilir,
14:43
because you can't remember
what you bought a year ago,
what you bought a year ago,
300
871176
2631
çünkü siz bir sene önce ne aldığınızı,
14:45
or said a year ago,
or your exact location a year ago.
or your exact location a year ago.
301
873831
2639
ne söylediğinizi veya
nerede olduğunuzu hatırlamazsınız.
nerede olduğunuzu hatırlamazsınız.
14:48
And the virtual you is not owned by you --
302
876494
2777
Sanal hâlinizin sahibi siz değilsiniz
14:51
that's the big problem.
303
879295
1467
ve bu büyük bir sorun.
14:53
So today, there are companies working
304
881419
2578
Bugünlerde, kara kutuda
kimlik yaratmak için
kimlik yaratmak için
14:56
to create an identity in a black box,
305
884021
3637
sahibinin siz olduğunuz
sanal sizi yaratmak üzerine
sanal sizi yaratmak üzerine
14:59
the virtual you owned by you.
306
887682
1611
kafa yoran şirketler var.
15:01
And this black box moves around with you
307
889853
3305
Bu kara kutu sizinle birlikte
hareket hâlinde.
hareket hâlinde.
15:05
as you travel throughout the world,
308
893182
1990
Dünyanın neresine giderseniz gidin,
15:07
and it's very, very stingy.
309
895196
2070
çok ama çok nekes bir karakteri var.
15:09
It only gives away
the shred of information
the shred of information
310
897290
3055
Bir şey yapmak için gereken bilgiyi
15:12
that's required to do something.
311
900369
1547
küçük parçalar hâlinde veriyor.
15:13
A lot of transactions,
312
901940
1289
Birçok işlemde,
15:15
the seller doesn't even need
to know who you are.
to know who you are.
313
903253
2473
satıcının kim olduğunuzu
bilmesine gerek bile yok.
bilmesine gerek bile yok.
15:17
They just need to know that they got paid.
314
905750
2468
Sadece onlara ödeme
yapıldığını bilmeleri kâfi.
yapıldığını bilmeleri kâfi.
15:20
And then this avatar
is sweeping up all of this data
is sweeping up all of this data
315
908741
3949
Daha sonra sizi simgeleyen
bu imge o verinin hepsini süpürerek,
bu imge o verinin hepsini süpürerek,
15:24
and enabling you to monetize it.
316
912714
2744
size parayı yasal olarak
kullanma yetkisi veriyor.
kullanma yetkisi veriyor.
15:28
And this is a wonderful thing,
317
916061
1788
Bu harika bir şey,
15:29
because it can also help us
protect our privacy,
protect our privacy,
318
917873
3191
zira bilgi mahremiyetimizi
korumamıza da yardımcı oluyor.
korumamıza da yardımcı oluyor.
15:33
and privacy is the foundation
of a free society.
of a free society.
319
921088
3812
Bilgi mahremiyeti
özgür bir toplumun temelidir.
özgür bir toplumun temelidir.
15:36
Let's get this asset that we create
320
924924
1966
Haydi kendi yarattığımız mal varlığımızın
15:38
back under our control,
321
926914
1777
kontrolünü yeniden alalım,
15:40
where we can own our own identity
322
928715
2008
böylelikle kendi kimliğimize sahip çıkıp
15:42
and manage it responsibly.
323
930747
1771
onu sorumlulukla idare edebiliriz.
15:45
Finally --
324
933817
1157
Son olarak,
15:46
(Applause)
325
934998
4798
(Alkışlar)
15:52
Finally, number five:
326
940335
1496
Son olarak, madde beş:
15:53
there are a whole number
of creators of content
of creators of content
327
941855
3262
İçerik yaratıcısı bir dolu kişi var
15:57
who don't receive fair compensation,
328
945141
2207
ve bunlar bu işin
adil karşılığını almıyorlar
adil karşılığını almıyorlar
15:59
because the system
for intellectual property is broken.
for intellectual property is broken.
329
947372
3092
çünkü entelektüel mal varlığı için
sistem arızalı.
sistem arızalı.
16:02
It was broken by the first era
of the internet.
of the internet.
330
950488
3112
İnternetin ilk çağında bu arızalandı.
16:05
Take music.
331
953624
1467
Mesela müziği ele alalım.
16:07
Musicians are left with crumbs
at the end of the whole food chain.
at the end of the whole food chain.
332
955734
3130
Müzisyenler kazanç zincirinin altında
kırıntılarla bırakılıyorlar.
kırıntılarla bırakılıyorlar.
16:10
You know, if you were a songwriter,
25 years ago, you wrote a hit song,
25 years ago, you wrote a hit song,
333
958888
4840
Eğer 25 yıl önce
şarkı sözü yazarı olsaydınız,
şarkı sözü yazarı olsaydınız,
16:15
it got a million singles,
334
963752
2262
tutan bir şarkı bir milyon single satardı
16:18
you could get royalties
of around 45,000 dollars.
of around 45,000 dollars.
335
966038
3521
ve 45.000 dolar civarında
telif hakkı ücreti alabilirdiniz.
telif hakkı ücreti alabilirdiniz.
16:21
Today, you're a songwriter,
you write a hit song,
you write a hit song,
336
969583
2316
Bugünse, şarkı yazarıysanız,
tutan bir şarkı
tutan bir şarkı
16:23
it gets a million streams,
337
971923
1453
milyonlarca sitede yayınlanır,
16:25
you don't get 45k,
338
973400
1770
45.000 dolar almazsınız,
16:27
you get 36 dollars,
339
975194
2587
36 dolar alırsınız,
16:29
enough to buy a nice pizza.
340
977805
1947
bu da iyi bir pizza almaya yeter.
16:32
So Imogen Heap,
341
980721
1378
Imogen Heap,
16:34
the Grammy-winning singer-songwriter,
342
982123
2384
Grammy ödüllü şarkı sözü yazarı,
16:36
is now putting music
on a blockchain ecosystem.
on a blockchain ecosystem.
343
984531
3971
şu an müziği blok zinciri
ekosistemine koyuyor.
ekosistemine koyuyor.
16:40
She calls it "Mycelia."
344
988526
1849
Buna "Mycelia" diyor.
16:42
And the music has
a smart contract surrounding it.
a smart contract surrounding it.
345
990399
4106
Oradaki müziğin onu çevreleyen
akıllı bir kontratı var.
akıllı bir kontratı var.
16:46
And the music protects
her intellectual property rights.
her intellectual property rights.
346
994529
3523
Oradaki müzik onun
entelektüel haklarını koruyor.
entelektüel haklarını koruyor.
16:50
You want to listen to the song?
347
998076
1513
Şarkıyı dinlemek istiyorsanız,
16:51
It's free, or maybe a few micro-cents
that flow into a digital account.
that flow into a digital account.
348
999613
3357
ücretsiz veya dijital bir hesaba akan
birkaç mikro sent ediyor.
birkaç mikro sent ediyor.
16:54
You want to put the song
in your movie, that's different,
in your movie, that's different,
349
1002994
2698
Şarkıyı bir filme koymak isterseniz,
durum farklı.
durum farklı.
16:57
and the IP rights are all specified.
350
1005716
1759
İnternet protokolü hakları belirli.
16:59
You want to make a ringtone?
That's different.
That's different.
351
1007499
2263
Zil sesi yapmak istiyorsanız,
durum farklı.
durum farklı.
17:02
She describes that the song
becomes a business.
becomes a business.
352
1010230
3209
Imogen, şarkının bir iş kuruluşu
hâline geldiğini söylüyor.
hâline geldiğini söylüyor.
17:05
It's out there on this platform
marketing itself,
marketing itself,
353
1013463
2809
Kendini piyasaya sürerek,
17:08
protecting the rights of the author,
354
1016296
1967
yazarın haklarını bu platformda koruyor,
17:10
and because the song has a payment system
355
1018287
2155
çünkü şarkının bir ödeme sistemi var,
17:12
in the sense of bank account,
356
1020466
1462
banka hesabı misali,
17:13
all the money flows back to the artist,
357
1021952
2348
tüm para sanatçıya geri gidiyor
17:16
and they control the industry,
358
1024324
2235
ve güçlü aracılara güvenmek yerine
17:18
rather than these powerful intermediaries.
359
1026583
2412
o endüstriyi onlar kontrol ediyorlar.
17:21
Now, this is --
360
1029757
1151
Şimdi, bu durum --
17:22
(Applause)
361
1030932
4192
(Alkışlar)
17:27
This is not just songwriters,
362
1035604
1697
Bu sadece şarkı yazarlarıyla değil,
17:29
it's any creator of content,
363
1037325
1499
sanat gibi,
17:30
like art,
364
1038848
1467
icatlar gibi,
17:32
like inventions,
365
1040339
2468
bilimsel keşifler, gazetecilik gibi
17:34
scientific discoveries, journalists.
366
1042831
2961
her türlü içerik yaratımını kapsıyor.
17:37
There are all kinds of people
who don't get fair compensation,
who don't get fair compensation,
367
1045816
3013
Adil karşılık almayan her meslekten
insanlar var.
insanlar var.
17:40
and with blockchains,
368
1048853
1470
Blok zinciri ile
17:42
they're going to be able
to make it rain on the blockchain.
to make it rain on the blockchain.
369
1050347
3762
bu kişiler blok zinciri üzerinde
yüksek ücretler kazanabilecekler.
yüksek ücretler kazanabilecekler.
17:46
And that's a wonderful thing.
370
1054133
1658
Bu harika bir gelişme.
17:48
So, these are five opportunities
371
1056775
4593
Bunlar refah sorununu çözebilecek
17:53
out of a dozen
372
1061392
1274
onlarca fırsat arasından
17:54
to solve one problem, prosperity,
373
1062690
2301
sadece beş tanesi.
17:57
which is one of countless problems
374
1065015
3048
Refah, blok zincirinin uygulanabileceği
18:00
that blockchains are applicable to.
375
1068087
2031
sayısız sorundan bir tanesi.
18:03
Now, technology doesn't create
prosperity, of course -- people do.
prosperity, of course -- people do.
376
1071036
3955
Şimdilerde, teknoloji değil,
elbette ki insanlar refah yaratıyorlar.
elbette ki insanlar refah yaratıyorlar.
18:07
But my case to you is that, once again,
377
1075507
3875
Ancak, benim bir kez daha
ifade etmek istediğim şu:
ifade etmek istediğim şu:
18:11
the technology genie
has escaped from the bottle,
has escaped from the bottle,
378
1079905
3437
Teknoloji, şişesinden kaçan bir cindir.
18:15
and it was summoned
by an unknown person or persons
by an unknown person or persons
379
1083366
3212
İnsanoğlunun tarihinde
bilinmeyen bir zaman diliminde,
bilinmeyen bir zaman diliminde,
18:18
at this uncertain time in human history,
380
1086602
2725
bilinmeyen kişi ve kişiler tarafından
davet edilen bir cin.
davet edilen bir cin.
18:22
and it's giving us
another kick at the can,
another kick at the can,
381
1090216
3271
Ve bize bir başka deneme şansı veriyor,
18:25
another opportunity to rewrite
the economic power grid
the economic power grid
382
1093511
5117
ekonomik güç örgüsünü,
işlerin eski düzenini yeniden
işlerin eski düzenini yeniden
18:30
and the old order of things,
383
1098652
1724
düzelterek yazmak için bir fırsat.
18:32
and solve some of the world's most
difficult problems,
difficult problems,
384
1100400
4396
Böylelikle dünyanın
en zor sorunlarını çözebiliriz,
en zor sorunlarını çözebiliriz,
18:37
if we will it.
385
1105272
1389
eğer bunu istersek.
18:39
Thank you.
386
1107915
1192
Teşekkür ederim.
18:41
(Applause)
387
1109131
5423
(Alkışlar)
ABOUT THE SPEAKER
Don Tapscott - Digital strategistDon Tapscott, Executive Chairman of the Blockchain Research Institute, is one of the world’s leading authorities on the impact of technology in business and society. He has authored 16 books, including "Wikinomics: How Mass Collaboration Changes Everything," which has been translated into over 25 languages
Why you should listen
A leading analyst of innovation and the impacts of technology, Don Tapscott has authored or co-authored 15 widely read books about various aspects of the reshaping of our society and economy. His work Wikinomics counts among the most influential business books of the last decade. His new book The Blockchain Revolution, co-authored with his son, Alex, discusses the blockchain, the distributed-database technology that's being deployed well beyond its original application as the public ledger behind Bitcoin. In the book, they analyze why blockchain technology will fundamentally change the internet -- how it works, how to use it and its promises and perils.
Tapscott is an adjunct professor of management at the Rotman School of Management at the University of Toronto, a Senior Advisor at the World Economic Forum and an Associate of the Berkman Klein Center for Internet and Society at Harvard University.
Don Tapscott | Speaker | TED.com