ABOUT THE SPEAKER
David Baron - Science writer
David Baron writes about science in books, magazines, newspapers and for public radio. He formerly served as science correspondent for NPR and science editor for PRI’s The World.

Why you should listen
An avid umbraphile, David Baron has crossed the Americas, Europe, Asia and Australia to witness six total solar eclipses. This passion inspired his 2017 book American Eclipse: A Nation's Epic Race to Catch the Shadow of the Moon and Win the Glory of the World. His 2003 book, The Beast in the Garden, explores the growing conflict between people and wildlife in suburban America by examining the forces that led to a tragic death -- that of a high school student, killed by a mountain lion near Denver in 1991.

Baron lives in Boulder, Colorado.
More profile about the speaker
David Baron | Speaker | TED.com
TEDxMileHigh

David Baron: You owe it to yourself to experience a total solar eclipse

David Baron: Tam Güneş tutulması görmeyi kendine borçlusun

Filmed:
2,074,069 views

21 Ağustos 2017'de Ay'ın gölgesi, Oregon'dan Güney Carolina'ya ilerledi ve bazıları için bu, tüm doğadaki en büyüleyici görüntü: tam Güneş tutulması. Umbraphile (gölge sevici) David Baron, dünyanın dört bir köşesine, bu nadir olayın peşinden gidiyor ve Güneş tacını görmenin verdiği hazzı anlattığı bu şairane konuşmasında neden sizin de buna tanıklık etmeyi kendinize borçlu olduğunuzu anlatıyor.
- Science writer
David Baron writes about science in books, magazines, newspapers and for public radio. He formerly served as science correspondent for NPR and science editor for PRI’s The World. Full bio

Double-click the English transcript below to play the video.

00:14
Before I get to bulkkütle
of what I have to say,
0
2460
3049
Asıl bahsetmek istediğim şeye
geçmeden önce,
00:17
I feel compelledmecbur just to mentionsöz etmek
a coupleçift of things about myselfkendim.
1
5533
3560
hakkımda birkaç şey
söyleme zorunluluğu hissediyorum.
00:21
I am not some mysticalmistik,
2
9744
3049
Ben, mistik veya
00:24
spiritualmanevi sortçeşit of personkişi.
3
12817
1838
spiritüel biri değilim.
00:27
I'm a scienceBilim writeryazar.
4
15668
2028
Bilim yazarıyım.
00:29
I studiedokudu physicsfizik in collegekolej.
5
17720
2271
Üniversitede fizik okudum.
00:32
I used to be a scienceBilim
correspondentmuhabiri for NPRNPR.
6
20015
2962
NPR'da bilim muhabiri olarak çalıştım.
00:36
OK, that said:
7
24073
1534
Tamam, şimdi:
00:38
in the coursekurs of workingçalışma
on a storyÖykü for NPRNPR,
8
26552
3239
NPR için bir hikaye
üzerinde çalışırken,
00:41
I got some advicetavsiye from an astronomerastronom
9
29815
2278
bir gökbilimciden,
00:44
that challengedmeydan my outlookgörünüm,
10
32117
2107
bakış açımı zorlayan ve açıkçası
00:46
and franklyaçıkçası, changeddeğişmiş my life.
11
34248
1998
hayatımı değiştiren bir tavsiye aldım.
00:49
You see, the storyÖykü was about an eclipseGüneş tutulması,
12
37192
2192
Hikaye, bir Güneş tutulması hakkındaydı,
00:51
a partialkısmi solargüneş eclipseGüneş tutulması
that was setset to crossçapraz the countryülke
13
39408
4544
Mayıs 1994'te
ülke üzerinden geçecek
00:55
in MayMayıs of 1994.
14
43976
1832
kısmi Güneş tutulması hakkında.
00:58
And the astronomerastronom -- I interviewedgörüşülen him,
15
46351
2464
O gökbilimciyle röportaj yaptım ve
01:00
and he explainedaçıkladı what was going to happenolmak
and how to viewgörünüm it,
16
48839
3277
ne olacağını, nasıl izlememiz
gerektiğini açıkladı,
01:04
but he emphasizedvurguladı that, as interestingilginç
as a partialkısmi solargüneş eclipseGüneş tutulması is,
17
52140
5221
ama, kısmi Güneş tutulması her ne kadar
ilginç olsa da
01:09
a much rarernadir totalGenel Toplam solargüneş eclipseGüneş tutulması
is completelytamamen differentfarklı.
18
57385
4510
daha nadir olan tam Güneş tutulmasının
tamamen farklı olduğunu vurguladı.
01:14
In a totalGenel Toplam eclipseGüneş tutulması,
for all of two or threeüç minutesdakika,
19
62499
3274
Tam Güneş tutulmasında,
iki veya üç dakika boyunca,
01:17
the moonay completelytamamen blocksbloklar
the faceyüz of the sunGüneş,
20
65797
3331
Ay, Güneş'i tamamen kapatır,
01:21
creatingoluşturma what he describedtarif edilen
as the mostçoğu awe-inspiringhuşu uyandıran spectaclegözlük
21
69152
5240
tarif etmesine göre büyüleyici bir
görüntü oluşturur
01:26
in all of naturedoğa.
22
74416
1396
tüm doğada.
01:28
And so the advicetavsiye he gaveverdi me was this:
23
76760
2209
Ve bana verdiği tavsiye şuydu:
01:32
"Before you dieölmek," he said,
24
80087
2997
"Ölmeden önce," dedi,
01:35
"you oweborçlu it to yourselfkendin
to experiencedeneyim a totalGenel Toplam solargüneş eclipseGüneş tutulması."
25
83108
4277
"tam Güneş tutulması
görmeyi kendine borçlusun."
01:40
Well honestlydürüstçe,
I feltkeçe a little uncomfortablerahatsız
26
88105
2481
Dürüst olmak gerekirse,
pek tanımadığım birinden
01:42
hearingişitme that from someonebirisi
I didn't know very well;
27
90610
2408
bunu duymak beni
biraz rahatsız etti;
01:45
it feltkeçe sortçeşit of intimatesamimi.
28
93042
1391
fazla samimi gibi geldi.
01:46
But it got my attentionDikkat,
and so I did some researchAraştırma.
29
94457
3731
Ama ilgimi de çekti ve
böylece biraz araştırdım.
01:51
Now the thing about totalGenel Toplam eclipsestutulmaları is,
30
99005
2047
Şimdi, konu tam Güneş tutulmasına gelince,
01:53
if you wait for one to come to you,
31
101076
2386
eğer onun size gelmesini beklerseniz,
01:55
you're going to be waitingbekleme a long time.
32
103486
3392
uzun bir süre beklersiniz.
01:58
Any givenverilmiş pointpuan on earthtoprak
experiencesdeneyimler a totalGenel Toplam eclipseGüneş tutulması
33
106902
4520
Dünya'nın herhangi bir noktası,
tam Güneş tutulmasını
02:03
about oncebir Zamanlar everyher 400 yearsyıl.
34
111446
3056
yaklaşık her 400 yılda bir yaşar.
Ama seyahat etmeye istekliyseniz,
o kadar uzun beklemek zorunda değilsiniz.
02:07
But if you're willingistekli to travelseyahat,
you don't have to wait that long.
35
115424
3502
02:10
And so I learnedbilgili
that a fewaz yearsyıl latersonra, in 1998,
36
118950
4317
Ve sonra öğrendim ki,
birkaç yıl sonra, 1998'de,
02:15
a totalGenel Toplam eclipseGüneş tutulması was going
to crossçapraz the CaribbeanKarayipler.
37
123291
2787
tam Güneş tutulması,
Karayiplerden görülecekti.
02:19
Now, a totalGenel Toplam eclipseGüneş tutulması is visiblegözle görülür
only alonguzun bir a narrowdar pathyol,
38
127201
3529
Tam Güneş tutulması yalnızca
dar bir şerit boyunca görülebilir,
02:22
about a hundredyüz milesmil widegeniş,
39
130754
1680
yaklaşık 160 km genişliğinde,
02:24
and that's where the moon'say'nın shadowGölge fallsdüşme.
40
132458
2094
ve bu da Ay'ın gölgesinin düştüğü yerdir.
02:26
It's calleddenilen the "pathyol of totalitybütünlük."
41
134576
2131
Buna "tam tutulma şeridi" denir.
02:28
And in FebruaryŞubat 1998,
42
136731
2423
Ve Şubat 1998'de,
02:31
the pathyol of totalitybütünlük
was going to crossçapraz ArubaAruba.
43
139178
3447
tam tutulma şeridi
Aruba'dan geçecekti.
02:34
So I talkedkonuştuk to my husbandkoca,
and we thought: FebruaryŞubat? ArubaAruba?
44
142649
4316
Kocamla konuştum ve
düşündük, Şubat? Aruba?
Her türlü güzel bir fikir gibi geldi.
02:38
SoundedGeldi like a good ideaFikir anywayneyse.
45
146989
1719
02:40
(LaughterKahkaha)
46
148732
1072
(Kahkaha)
02:41
So we headedbaşlı southgüney,
47
149828
2635
Böylece güneye doğru yola çıktık,
02:44
to enjoykeyfini çıkarın the sunGüneş
and to see what would happenolmak
48
152487
2472
Güneş'in tadını çıkartmak ve
Güneş, kısa süreliğine
ortadan kaybolunca ne olur görmek için.
02:46
when the sunGüneş brieflykısaca wentgitti away.
49
154983
1815
02:49
Well, the day of the eclipseGüneş tutulması
foundbulunan us and manyçok other people
50
157536
2991
Güneş tutulması bizi
ve diğer birçok insanı
02:52
out behindarkasında the HyattHyatt RegencyRegency,
51
160551
2181
Hyatt Regency'nin arkasında,
02:54
on the beachplaj,
52
162756
1163
sahilde,
02:55
waitingbekleme for the showgöstermek to beginbaşla.
53
163943
1711
şovu beklerken buldu.
02:57
And we woregiydiği eclipseGüneş tutulması glassesgözlük
with cardboardkarton framesçerçeveler
54
165678
3171
Karton çerçeveli Güneş tutulması
gözlüklerimizi taktik,
03:00
and really darkkaranlık lenseslensler that enabledetkin us
to look at the sunGüneş safelygüvenli bir şekilde.
55
168873
4119
koyu lensleri sayesinde Güneş'e
güvenli bir şekilde bakabildik.
03:05
A totalGenel Toplam eclipseGüneş tutulması beginsbaşlar
as a partialkısmi eclipseGüneş tutulması,
56
173967
4235
Tam Güneş tutulması,
kısmi tutulma olarak başlar,
03:10
as the moonay very slowlyyavaşça makesmarkaları its way
in frontön of the sunGüneş.
57
178226
3776
Ay yavaşça Güneş'in
önünde ilerler.
03:14
So first it lookedbaktı the sunGüneş
had a little notchçentik in its edgekenar,
58
182026
4228
Önce, Güneş'in kenarında
tırtık varmış gibi göründü
03:18
and then that notchçentik grewbüyüdü
largerdaha büyük and largerdaha büyük,
59
186278
3121
ve ardından o tırtık daha da
büyümeye başladı,
03:21
turningdöndürme the sunGüneş into a crescentHilal.
60
189423
1848
Güneş hilal şeklini alana kadar.
03:24
And it was all very interestingilginç,
but I wouldn'tolmaz say it was spectacularmuhteşem.
61
192244
3335
Ve bütün bunlar inanılmaz ilginçti
ama olağanüstüydü diyemem.
03:27
I mean, the day remainedkalmıştır brightparlak.
62
195603
1924
Yani, hava hala aydınlıktı.
03:29
If I hadn'tolmasaydı knownbilinen
what was going on overheadek yük,
63
197551
3010
Eğer gökyüzünde
ne oluyor bilmeseydim,
03:32
I wouldn'tolmaz have noticedfark anything unusualolağandışı.
64
200585
2413
bir gariplik olduğunu fark etmezdim.
03:36
Well, about 10 minutesdakika before
the totalGenel Toplam solargüneş eclipseGüneş tutulması was setset to beginbaşla,
65
204052
4810
Tam Güneş tutulması başlamadan
yaklaşık on dakika önce,
03:40
weirdtuhaf things startedbaşladı to happenolmak.
66
208886
1791
garip şeyler olmaya başladı.
03:43
A coolgüzel windrüzgar kickedtekmeledi up.
67
211934
1856
Serin bir rüzgar çıktı.
03:46
DaylightGün ışığı lookedbaktı oddgarip,
and shadowsgölgeler becameoldu very strangegarip;
68
214808
3913
Gün ışığı tuhaflaştı ve
gölgeler ilginç bir şekil aldı;
03:50
they lookedbaktı bizarrelygarip bir şekilde sharpkeskin,
69
218745
2234
ilginç bir şekilde keskin görünüyorlardı,
03:53
as if someonebirisi had turneddönük up
the contrastkontrast knobtopuzu on the TVTV.
70
221003
3791
sanki birisi televizyonun
kontrast ayarını yükseltmişti.
03:57
Then I lookedbaktı offshoreOffshore,
and I noticedfark runningkoşu lightsışıklar on boatstekneler,
71
225767
3867
Sonra açıklara doğru baktım ve
tekne ışıklarının yandığını fark ettim,
04:01
so clearlyAçıkça it was gettingalma darkkaranlık,
72
229658
2563
yani belli ki hava kararıyordu
04:04
althougholmasına rağmen I hadn'tolmasaydı realizedgerçekleştirilen it.
73
232245
1586
her ne kadar ben fark etmesem de.
04:05
Well soonyakında, it was obviousaçık
it was gettingalma darkkaranlık.
74
233855
2273
Çok geçmeden,
hava bariz kararmıştı.
04:08
It feltkeçe like my eyesightgörme was failinghata.
75
236152
2144
Sanki görme duyum bozuluyordu.
04:11
And then all of a suddenani,
76
239186
1774
Ve ardından, bir anda,
04:12
the lightsışıklar wentgitti out.
77
240984
1364
ışık tamamen yok oldu.
04:15
Well, at that,
78
243830
1638
Bunun üzerine,
04:17
a cheertezahürat eruptedpatlak from the beachplaj,
79
245492
2617
sahilden bağrışmalar yükseldi,
04:20
and I tookaldı off my eclipseGüneş tutulması glassesgözlük,
80
248133
1893
gözlüğümü çıkardım,
04:22
because at this pointpuan
duringsırasında the totalGenel Toplam eclipseGüneş tutulması,
81
250050
2591
çünkü tam tulmanın
bu aşamasında,
04:24
it was safekasa to look at the sunGüneş
with the nakedçıplak eyegöz.
82
252665
3095
Güneş'e çıplak gözle bakmak
güvenliydi.
04:28
And I glancedbaktı upwardyukarı doğru,
83
256365
1816
Yukarı doğru baktım ve
04:32
and I was just dumbstruckdumbstruck.
84
260006
2810
şaşkınlıktan dilim tutuldu.
04:37
Now, considerdüşünmek that, at this pointpuan,
I was in my mid-orta30s.
85
265541
4737
Şimdi bir düşünün, o sıra
30'lu yaşlarımdayım.
04:42
I had livedyaşamış on earthtoprak long enoughyeterli
to know what the skygökyüzü looksgörünüyor like.
86
270302
6613
Dünya'da gökyüzü nasıl görünür
bilecek kadar uzun yaşamışım.
04:49
I mean --
87
277669
1151
Yani --
04:50
(LaughterKahkaha)
88
278844
1082
(Kahkaha)
04:51
I'd seengörüldü bluemavi skiesgökyüzü and greygri skiesgökyüzü
89
279950
3094
Mavi, gri gökyüzünü,
04:55
and starryyıldızlı skiesgökyüzü and angrykızgın skiesgökyüzü
90
283068
3941
yıldızlı, öfkeli gökyüzünü ve
04:59
and pinkpembe skiesgökyüzü at sunrisegündoğumu.
91
287033
2108
gün doğumundaki pembe gökyüzünü görmüşüm.
05:01
But here was a skygökyüzü I had never seengörüldü.
92
289882
3064
Ama bunu daha önce hiç görmemiştim.
05:06
First, there were the colorsrenkler.
93
294317
2276
İlk önce, renkler çıktı.
05:08
Up aboveyukarıdaki, it was a deepderin purple-greyMor-gri,
94
296617
2965
Yukarda koyu mor-gri renkteydi,
05:11
like twilightalacakaranlık.
95
299606
1413
alacakaranlık gibi.
05:13
But on the horizonufuk it was orangePortakal,
96
301043
1710
Ama ufukta, turuncu renkteydi,
05:14
like sunsetgün batımı,
97
302777
1301
günbatımı gibi,
05:16
360 degreesderece.
98
304102
1594
360 derece.
05:18
And up aboveyukarıdaki, in the twilightalacakaranlık,
99
306426
2642
Ve alacakaranlıkta yukarda
05:21
brightparlak starsyıldızlar and planetsgezegenler had come out.
100
309092
2425
yıldızlar ve gezegenler ortaya çıktı.
05:23
So there was JupiterJüpiter
101
311541
1602
Jüpiter,
05:25
and there was MercuryMercury
102
313167
1736
Merkür ve
05:26
and there was VenusVenüs.
103
314927
1273
Venüs oradaydı.
05:29
They were all in a linehat.
104
317090
2015
Ve hepsi bir sıra halindeydi.
05:32
And there, alonguzun bir this linehat,
105
320528
2954
Ve orada, o sıra boyunca,
05:36
was this thing,
106
324288
2466
o şey,
05:38
this gloriousşanlı, bewilderingşaşırtıcı thing.
107
326778
3524
o ihtişamlı ve şaşırtıcı şey vardı.
05:42
It lookedbaktı like a wreathçelenk
wovendokuma from silverySimli threadiplik,
108
330326
4751
Gümüşümsü iple işlenmiş
bir çelenge benziyordu ve
05:47
and it just hungasılı out there
in spaceuzay, shimmeringparıldayan.
109
335101
3194
orada boşlukta pırıldayarak
asılı duruyordu.
05:52
That was the sun'sgüneş outerdış atmosphereatmosfer,
110
340502
3640
Güneş'in dış atmosferiydi,
05:56
the solargüneş coronaCorona.
111
344166
1809
Güneş tacı.
05:57
And picturesresimler just don't do it justiceadalet.
112
345999
2359
Ve hiçbir fotoğraf o görüntünün
hakkını vermiyor.
06:00
It's not just a ringhalka or haloHalo
around the sunGüneş;
113
348382
4533
Güneş'in etrafındaki,
sadece bir halka veya ayla değil;
06:04
it's finelyince textureddokulu,
like it's madeyapılmış out of strandslifler of silkipek.
114
352939
3610
güzelce dokunmuş,
sanki ipekten yapılmış gibiydi.
06:09
And althougholmasına rağmen it lookedbaktı
nothing like our sunGüneş,
115
357763
2501
Ve her ne kadar bizim Güneş'imize
benzemese de,
06:12
of coursekurs, I knewbiliyordum that's what it was.
116
360288
2254
tabii ki o olduğunu biliyordum.
06:14
So there was the sunGüneş,
and there were the planetsgezegenler,
117
362566
3832
Güneş oradaydı,
diğer gezegenler oradaydı ve
06:18
and I could see how the planetsgezegenler
revolvedöner around the sunGüneş.
118
366422
4031
gezegenlerin Güneş'in etrafında
nasıl döndüğünü görebiliyordum.
06:22
It's like I had left our solargüneş systemsistem
119
370477
2785
Sanki Güneş sistemimizden ayrılmış,
06:25
and was standingayakta on some alienyabancı worldDünya,
120
373286
2596
yabancı bir dünyada durmuş,
06:27
looking back at creationoluşturma.
121
375906
1765
olan bitene bakıyormuşum gibiydi.
06:30
And for the first time in my life,
122
378779
2391
Ve hayatımda ilk defa,
06:33
I just feltkeçe viscerallyviscerally connectedbağlı
to the universeEvren
123
381194
4022
duygusal olarak, evrene
bağlı hissettim,
06:37
in all of its immensitymuazzam büyüklüğü.
124
385240
1621
tüm uçsuz bucaksızlına bağlı...
06:40
Time stoppeddurduruldu,
125
388107
1508
Zaman durdu,
06:42
or it just kindtür of feltkeçe nonexistentvar olmayan,
126
390387
2548
ya da yokmuş gibiydi,
06:44
and what I beheldbeheld with my eyesgözleri --
127
392959
3084
gözlerimle gördüğüm şey --
06:48
I didn't just see it,
128
396067
1485
yalnızca görmüyordum,
06:50
it feltkeçe like a visionvizyon.
129
398435
1747
bir görüntüye bakıyordum sanki.
06:53
And I stooddurdu there in this nirvananirvana
130
401858
2858
Ve orada nirvanaya ulaşmış duruyordum,
06:57
for all of 174 secondssaniye --
lessaz than threeüç minutesdakika --
131
405530
5636
174 saniye boyunca -
3 dakikadan kısa bir süre -
07:03
when all of a suddenani, it was over.
132
411190
2383
ve birden bitiverdi.
07:05
The sunGüneş burstpatlamak out,
133
413597
1351
Güneş ortaya çıktı,
07:06
the bluemavi skygökyüzü returnediade,
134
414972
1662
mavi gökyüzü geri döndü,
07:08
the starsyıldızlar and the planetsgezegenler
and the coronaCorona were gonegitmiş.
135
416658
3177
yıldızlar, gezegenler ve
Güneş tacı ortadan kayboldu,
07:11
The worldDünya returnediade to normalnormal.
136
419859
1817
Dünya normale döndü.
07:14
But I had changeddeğişmiş.
137
422573
1723
Ama ben değişmiştim.
07:17
And that's how I becameoldu an umbraphileumbraphile --
138
425619
3256
İşte böyle umbraphile
(gölge sevici) oldum -
Güneş tutulması takipçisi.
07:21
an eclipseGüneş tutulması chaserpeşine düşmek.
139
429581
1166
07:22
(LaughterKahkaha)
140
430771
1009
(Kahkaha)
07:23
So, this is how I spendharcamak my time
and hard-earnedzor kazanılan moneypara.
141
431804
4670
Zamanımı ve güçlükle
kazandığım paramı böyle harcıyorum.
07:28
EveryHer coupleçift of yearsyıl, I headkafa off
to whereverher nerede the moon'say'nın shadowGölge will falldüşmek
142
436998
5629
Her iki yılda bir, Ay'ın gölgesi
her nereye düşecekse,
07:34
to experiencedeneyim anotherbir diğeri coupleçift minutesdakika
143
442651
2390
başka bir birkaç dakikalık
kozmik mutluluğu
yaşamak ve bu deneyimi
07:37
of cosmickozmik blissmutluluk,
144
445065
1460
07:38
and to sharepay the experiencedeneyim with othersdiğerleri:
145
446549
2287
diğerleriyle paylaşmak için,
oraya gidiyorum:
07:40
with friendsarkadaşlar in AustraliaAvustralya,
146
448860
2007
Avustralya'dan arkadaşlarımla,
07:42
with an entiretüm cityŞehir in GermanyAlmanya.
147
450891
2553
Almanya'da bir şehrin tümüyle.
07:45
In 1999, in MunichMünih,
I joinedkatıldı hundredsyüzlerce of thousandsbinlerce
148
453468
4338
1999'da, Münih'te caddeleri ve
terasları doldurmuş
07:49
who filleddolu the streetssokaklar and the rooftopsçatılarının
and cheeredcoşkuyla in unisonHep bir ağızdan
149
457830
4761
yüzbinlerce insana katıldım,
ve Güneş tacı ortaya çıktığında
hep birlikte bağrıştık.
07:54
as the solargüneş coronaCorona emergedortaya.
150
462615
1927
07:57
And over time, I've becomeolmak something elsebaşka:
151
465719
2216
Ve zamanla başka bir şey oldum:
08:00
an eclipseGüneş tutulması evangelistEvangelist.
152
468498
2088
Güneş tutulması misyoneri.
08:03
I see it as my job
153
471116
1840
Yıllar önce aldığım o tavsiyeyi
08:05
to payödeme forwardileri the advicetavsiye
that I receivedAlınan all those yearsyıl agoönce.
154
473737
4828
başkalarına iletmeyi
işim olarak görüyorum.
08:11
And so let me tell you:
155
479369
2029
Yani diyorum ki:
08:14
before you dieölmek,
156
482530
2233
Ölmeden önce,
08:16
you oweborçlu it to yourselfkendin
to experiencedeneyim a totalGenel Toplam solargüneş eclipseGüneş tutulması.
157
484787
4978
tam bir Güneş tutulmasını görmeyi,
kendinize borçlusunuz.
08:21
It is the ultimatenihai experiencedeneyim of awehuşu.
158
489789
3881
Sizi dehşete düşürecek deneyimlerin
son noktası.
08:26
Now, that wordsözcük, "awesomemüthiş,"
has grownyetişkin so overusedgereksiz yere
159
494781
4583
"Dehşet bir şey!" aşırı kullanılmaktan
08:31
that it's lostkayıp its originalorijinal meaninganlam.
160
499388
2164
asıl anlamını kaybetmiş bir ifade.
08:33
TrueGerçek awehuşu, a senseduyu of wondermerak etmek
and insignificancehiçlik
161
501576
4479
Gerçek dehşet, muazzam ve
görkemli bir şey karşısındaki
08:38
in the faceyüz of something
enormousmuazzam and grandbüyük,
162
506079
2531
merak ve önemsizlik duygusu,
çok nadir görülür hayatımızda.
08:40
is rarenadir in our liveshayatları.
163
508634
1235
08:42
But when you experiencedeneyim it, it's powerfulgüçlü.
164
510649
3072
Ama deneyimlediğinizde de,
güçlüdür.
08:46
AweHuşu dissolveseridiğinde the egobenlik.
165
514484
2355
Dehşet, egoya son verir.
08:48
It makesmarkaları us feel connectedbağlı.
166
516863
1994
Birbirimize bağlı
olduğumuzu hisettirir.
08:50
IndeedGerçekten de, it promotesteşvik
empathyempati and generositycömertlik.
167
518881
3095
Nitekim, empati ve
cömertliğe de teşvik eder.
08:54
Well, there is nothing trulygerçekten more awesomemüthiş
than a totalGenel Toplam solargüneş eclipseGüneş tutulması.
168
522920
4675
Yani, tam Güneş tutulmasından
daha dehşet verici bir şey yok.
09:00
UnfortunatelyNe yazık ki, fewaz AmericansAmerikalılar
have seengörüldü one,
169
528497
2385
Maalesef, az sayıda Amerikalı
bunu görebildi,
09:02
because it's been 38 yearsyıl
170
530906
2220
çünkü 38 yıl oldu
09:05
sincedan beri one last touchedmüteessir
the continentalkıta UnitedAmerika StatesBirleşik
171
533150
3170
ABD'nin küçük bir kısmında görüleli ve
09:08
and 99 yearsyıl sincedan beri one last crossedçarpı
the breadthetki derecesini elde of the nationulus.
172
536344
4068
99 yıl önce de ülke boyunca
görülebilmişti.
09:13
But that is about to changedeğişiklik.
173
541156
2567
Ama bu değişmek üzere.
09:15
Over the nextSonraki 35 yearsyıl,
174
543747
2432
Gelecek 35 yıl içinde,
09:18
fivebeş totalGenel Toplam solargüneş eclipsestutulmaları will visitziyaret etmek
the continentalkıta UnitedAmerika StatesBirleşik,
175
546854
4284
5 tam Güneş tutulması
ABD'den görülebilecek,
09:23
and threeüç of them
will be especiallyözellikle grandbüyük.
176
551162
3136
ve bunlardan üçü
özellikle muazzam olacak.
09:27
SixAltı weekshaftalar from now, on AugustAğustos 21, 2017 --
177
555146
4674
Altı hafta sonra, 21 Ağustos 2017'de --
09:31
(ApplauseAlkış)
178
559844
2679
(Alkış)
09:34
the moon'say'nın shadowGölge will raceyarış
from OregonOregon to SouthGüney CarolinaCarolina.
179
562547
4086
Ay'ın gölgesi, Oregon'dan
Güney Carolina'ya doğru ilerleyecek.
09:39
AprilNisan 8, 2024, the moon'say'nın shadowGölge
headskafalar northkuzeyinde from TexasTexas to MaineMaine.
180
567296
5403
8 Nisan 2024'te, Ay'ın gölgesi Texas'tan
kuzeye doğru Maine'e hareket edecek.
09:44
In 2045, on AugustAğustos 12,
181
572723
2172
12 Ağustos 2045'te,
09:46
the pathyol cutskeser from CaliforniaCalifornia to FloridaFlorida.
182
574919
2738
California'dan Florida'ya doğru olacak.
09:51
I say:
183
579458
1246
Diyorum ki;
09:53
What if we madeyapılmış these holidaystatil?
184
581673
2591
Bu tarihleri tatil yapsak mesela?
09:56
What if we --
185
584288
1206
Farz edelim ki --
09:57
(LaughterKahkaha)
186
585518
1028
(Kahkaha)
09:58
(ApplauseAlkış)
187
586570
3682
(Alkış)
10:02
What if we all stooddurdu togetherbirlikte,
188
590276
5057
Mesela, hepimiz,
10:07
as manyçok people as possiblemümkün,
189
595357
2076
mümkün olduğunca çok sayıda insan,
10:09
in the shadowGölge of the moonay?
190
597457
1772
Ay'ın gölgesinde duruyoruz?
10:11
Just maybe, this sharedpaylaşılan experiencedeneyim of awehuşu
would help healiyileşmek our divisionsbölümler,
191
599253
5840
Belki de paylaştığımız bu deneyim
ayrışmalarımızı ortadan kaldırır,
10:17
get us to treattedavi etmek eachher other
just a bitbit more humanelyinsanca.
192
605117
2896
birbirimize daha insanca
davranmamızı sağlar.
10:20
Now, admittedlyhiç kuşkusuz, some folksarkadaşlar considerdüşünmek
my evangelizingevangelizing a little out there;
193
608918
5826
İtiraf etmeliyim, bazıları benim
misyonerliğimi biraz aşırı buluyor;
10:26
my obsessiontakıntı, eccentricEksantrik.
194
614768
2577
saplantı, eksantrik.
10:29
I mean, why focusodak so much attentionDikkat
on something so briefkısa?
195
617992
4880
Yani, çok kısa süren bir şeye
bu kadar odaklanmak niye?
10:34
Why crossçapraz the globeküre --
or statebelirtmek, bildirmek lineshatlar, for that mattermadde --
196
622896
3702
Dünya'nın öbür ucuna -- ya da
bu durumda başka bir eyalete --
10:38
for something that lastssürer threeüç minutesdakika?
197
626622
3017
3 dakikadan az sürecek
bir şey için gitmek niye?
10:43
As I said:
198
631165
1150
Dediğim gibi:
10:44
I am not a spiritualmanevi personkişi.
199
632906
2208
Spiritüel biri değilim.
10:48
I don't believe in God.
200
636006
2571
Tanrıya inanmıyorum.
10:50
I wishdilek I did.
201
638601
1308
Keşke inansam.
10:52
But when I think of my ownkendi mortalityölüm oranı --
202
640892
2239
Ama kendi faniliğimi düşündüğümde --
10:55
and I do, a lot --
203
643873
1705
ki fazlaca düşünürüm --
10:58
when I think of everyoneherkes I have lostkayıp,
204
646971
3580
kaybettiğim herkesi düşündüğümde,
11:02
my motheranne in particularbelirli,
205
650575
1719
özellikle de annemi,
11:05
what soothesyatıştırır me
206
653778
1800
beni rahatlatan
11:07
is that momentan of awehuşu I had in ArubaAruba.
207
655602
3092
Aruba'daki o dehşet verici an.
11:11
I pictureresim myselfkendim on that beachplaj,
208
659596
3116
Kendimi o sahilde resmediyorum,
11:14
looking at that skygökyüzü,
209
662736
1436
gökyüzüne bakarken ve
11:17
and I rememberhatırlamak how I feltkeçe.
210
665037
2172
nasıl hissettiğimi hatırlıyorum.
11:20
My existencevaroluş mayMayıs ayı be temporarygeçici,
211
668661
2612
Benim varlığım geçici olabilir,
11:23
but that's OK because, my goshAllah Allah,
212
671978
2507
ama bu sorun değil,
11:26
look at what I'm a partBölüm of.
213
674509
2089
parçası olduğum şu şeye bakın.
11:30
And so this is a lessonders I've learnedbilgili,
214
678214
2129
Bu öğrendiğim bir ders,
11:32
and it's one that appliesgeçerlidir
to life in generalgenel:
215
680367
2563
ve hayatın genelinde
geçerli olan bir ders:
11:35
durationsüre of experiencedeneyim
does not equaleşit impactdarbe.
216
683800
4405
Bir deneyimin süresi
onun etkisine eş değer değildir.
11:40
One weekendhafta sonu, one conversationkonuşma --
hellcehennem, one glancebakış --
217
688229
4502
Bir haftasonu, bir sohbet
ya da yalnızca bir bakış,
11:45
can changedeğişiklik everything.
218
693433
1455
her şeyi değiştirebilir.
11:48
CherishBeslemek those momentsanlar
of deepderin connectionbağ with other people,
219
696508
3486
Diğer insanlarla, doğal yaşamla
derin bağ kurduğunuz
11:52
with the naturaldoğal worldDünya,
220
700018
1411
o anların değerini bilin ve
11:53
and make them a priorityöncelik.
221
701453
1739
onları önceliğiniz haline getirin.
11:55
Yes, I chaseChase eclipsestutulmaları.
222
703216
2414
Evet ben tutulmanın peşinden gidiyorum.
11:57
You mightbelki chaseChase something elsebaşka.
223
705654
2017
Sen başka bir şeyin peşinden gidebilirsin.
11:59
But it's not about the 174 secondssaniye.
224
707695
3306
Ama konu 174 saniye değil.
12:04
It's about how they changedeğişiklik
225
712312
2688
Konu, ondan sonra gelen yılları
12:07
the yearsyıl that come after.
226
715024
1567
nasıl değiştirdiği.
12:09
Thank you.
227
717114
1170
Teşekkür ederim.
12:10
(ApplauseAlkış)
228
718308
4633
(Alkış)
Translated by Ozge Demirci-Richardson
Reviewed by Figen Ergürbüz

▲Back to top

ABOUT THE SPEAKER
David Baron - Science writer
David Baron writes about science in books, magazines, newspapers and for public radio. He formerly served as science correspondent for NPR and science editor for PRI’s The World.

Why you should listen
An avid umbraphile, David Baron has crossed the Americas, Europe, Asia and Australia to witness six total solar eclipses. This passion inspired his 2017 book American Eclipse: A Nation's Epic Race to Catch the Shadow of the Moon and Win the Glory of the World. His 2003 book, The Beast in the Garden, explores the growing conflict between people and wildlife in suburban America by examining the forces that led to a tragic death -- that of a high school student, killed by a mountain lion near Denver in 1991.

Baron lives in Boulder, Colorado.
More profile about the speaker
David Baron | Speaker | TED.com