TEDGlobal 2010
Maz Jobrani: Did you hear the one about the Iranian-American?
Maz Jobrani: İran asıllı Amerikalıyı duymuş muydunuz?
Filmed:
Readability: 3.4
6,648,651 views
Şeytani Komedi Turu Ekseni'nin kurucu üyesi, stand-up sanatçısı Maz Jobrani İran asıllı Amerikalı olmanın getirdiği çatışmaları ve zorlukları "bir parçam nükleer silahlara sahip olmam gerektiğini, diğer parçam ise güvenilemez olduğumu düşünüyor ..." gibi esprileri ile ele alıyor.
Maz Jobrani - Comedian
A founding member of the Axis of Evil Comedy Tour, Iranian-American comedian Maz Jobrani is now touring with his second solo comedy show, Browner and Friendlier. Full bio
A founding member of the Axis of Evil Comedy Tour, Iranian-American comedian Maz Jobrani is now touring with his second solo comedy show, Browner and Friendlier. Full bio
Double-click the English transcript below to play the video.
00:15
I was one of the founding members
0
0
2000
Şeytani Komedi Turu Ekseni'nin
00:17
of the Axis of Evil Comedy Tour.
1
2000
2000
kurucu üyelerinden biriydim.
00:19
The other founding members included Ahmed Ahmed,
2
4000
3000
Bir diğer kurucu üye Ahmed Ahmed
00:22
who is an Egyptian-American,
3
7000
2000
Mısır asıllı bir Amerikalı, Orta Doğu'ya
00:24
who actually had the idea to go to the Middle East and try it out.
4
9000
2000
gidip bu turu deneme fikrini ortaya attı.
00:26
Before we went out as a tour,
5
11000
2000
Tur olarak bunu gerçekleştirmeden önce,
00:28
he went out solo and did it first.
6
13000
2000
o yalnız olarak gitti ve ilk denemeyi yaptı.
00:30
Then there was Aron Kader, who was the Palestinian-American.
7
15000
3000
Bir de Filistin asıllı Amerikalı Aron Kader var.
00:33
And then there was me, the Iranian-American of the group.
8
18000
3000
Bir de ben, grubun İran asıllı Amerikalısı.
00:36
Now, being Iranian-American
9
21000
2000
Sadece İran asıllı Amerikalı
00:38
presents its own set of problems, as you know.
10
23000
2000
olmak bile bildiğiniz gibi kendi sorunlarını doğuruyor.
00:40
Those two countries aren't getting along these days.
11
25000
2000
Bu iki ülkenin bugünlerde arası pek iyi değil.
00:42
So it causes a lot of inner conflict, you know,
12
27000
3000
Bu durum içimde bile birçok çatışma yaratıyor,
00:45
like part of me likes me, part of me hates me.
13
30000
3000
mesela bir parçam beni seviyor, bir kısmım nefret ediyor.
00:48
Part of me thinks I should have a nuclear program,
14
33000
2000
Bir parçam nükleer programım olması gerektiğini düşünüyor,
00:50
the other part thinks I can't be trusted with one.
15
35000
3000
diğer kısmım güvenilir olmadığımı düşünüyor.
00:53
These are dilemmas I have every day.
16
38000
3000
Bunlar her gün yaşadığım ikilemler.
00:56
But I was born in Iran; I'm now an American citizen,
17
41000
2000
Ben İran'da doğdum, ama şu an Amerika vatandaşıyım,
00:58
which means I have the American passport,
18
43000
2000
yani Amerikan pasaportum var,
01:00
which means I can travel.
19
45000
3000
yani seyahat özgürlüğüm var.
01:03
Because if you only have the Iranian passport,
20
48000
2000
Çünkü eğer sadece İran pasaportunuz varsa,
01:05
you're kind of limited to the countries you can go to
21
50000
2000
size kollarını açacak ülkelerin
01:07
with open arms, you know --
22
52000
2000
sayısı kısıtlıdır, --
01:09
Syria, Venezuela, North Korea.
23
54000
2000
Suriye, Venezuela, Kuzey Kore.
01:11
(Laughter)
24
56000
3000
(Gülüşmeler)
01:14
So anyone who's gotten their passport in America
25
59000
2000
Amerika'dan pasaport almış herkes size şunu söyleyecektir,
01:16
will tell you, when you get your passport,
26
61000
2000
pasaportu elinize aldığınızda,
01:18
it still says what country you were born in.
27
63000
2000
hâlâ doğduğunuz ülkenin yazdığını görürsünüz.
01:20
So I remember getting my American passport.
28
65000
2000
Amerikan pasaportumu aldığım zamanı hatırlıyorum.
01:22
I was like, "Woohoo! I'm going to travel."
29
67000
2000
"Oleeeyy! Artık seyahat edeceğim." diyordum.
01:24
And I opened it up, it said, "Born in Iran." I'm like, "Oh, come on, man."
30
69000
3000
Pasaportu açtım, "Doğum yeri: İran"ı gördüm ve
01:27
(Laughter)
31
72000
2000
"Ooo, yapma ama!" dedim. (Gülüşmeler)
01:29
"I'm trying to go places."
32
74000
2000
"Seyahat etmeye çalışıyorum."
01:31
But what's interesting is, I've never had trouble
33
76000
2000
Ama ilginç olan şu, Amerikan pasaportum ile
01:33
traveling in any other Western countries with my American passport,
34
78000
3000
seyahat ederken diğer Batı ülkelerinde hiç sorun yaşamadım,
01:36
even though it says, "Born in Iran." No problems.
35
81000
2000
"İran doğumludur" demesine rağmen. Sorun olmadı.
01:38
Where I've had some problems is some of the Arab countries,
36
83000
3000
Bazı Arap ülkelerinde sorun yaşadım, çünkü sanırım
01:41
because I guess some of the Arab countries aren't getting along with Iran either.
37
86000
3000
bazı Arap ülkelerinin de İran ile arası pek iyi değil.
01:44
And so I was in Kuwait recently,
38
89000
2000
Geçenlerde Kuveyt'te idim,
01:46
doing a comedy show with some other American comedians.
39
91000
2000
bazı diğer Amerikalı komedyenler ile gösteri yapıyorduk.
01:48
They all went through, and then the border patrol saw my American passport.
40
93000
3000
Hepsi sınırı geçti, sonra kontrolör benim Amerikan pasaportumu gördü.
01:51
"Ah ha! American, great."
41
96000
2000
"Ah ha! Amerikalı, harika."
01:53
Then he opened it up. "Born in Iran? Wait."
42
98000
2000
Sonra açtı. "İran doğumlu mu? Bekle burada."
01:55
(Laughter)
43
100000
2000
(Gülüşmeler)
01:57
And he started asking me questions.
44
102000
2000
Ve bana sorular sormaya başladı.
01:59
He said, "What is your father's name?"
45
104000
2000
"Babanın adı nedir?"
02:01
I said, "Well, he's passed away, but his name was Khosro."
46
106000
3000
Dedim ki, "Şey, babam öldü ama ismi Khosro idi."
02:04
He goes, "What is your grandfather's name?"
47
109000
2000
Devam etti, "Büyükbabanın adı nedir?
02:06
I said, "He passed away a long time ago.
48
111000
2000
"O çok uzun zaman önce öldü.
02:08
His name was Jabbar."
49
113000
2000
Adı Cebbar idi." dedim.
02:10
He says, "You wait. I'll be back," and he walked away.
50
115000
2000
"Burada bekle. Birazdan geleceğim" dedi ve
02:12
And I started freaking out,
51
117000
2000
yürüdü gitti. Korkmaya başladım,
02:14
because I don't know what kind of crap my grandfather was into.
52
119000
2000
çünkü büyükbabamın nasıl işler peşinde olduğu
02:16
(Laughter)
53
121000
3000
konusunda bir fikrim yoktu. (Gülüşmeler)
02:19
Thought the guy was going to come back and be like,
54
124000
2000
Adamın birazdan geri gelip şöyle diyeceğini düşündüm,
02:21
"We've been looking for you for 200 years."
55
126000
2000
"200 yıldır seni arıyorduk."
02:23
(Laughter)
56
128000
4000
(Gülüşmeler)
02:27
"Your grandfather has a parking violation. It's way overdue.
57
132000
3000
"Büyükbabanızın park cezası varmış. Faiz binmiş.
02:30
You owe us two billion dollars."
58
135000
3000
Bize iki milyar dolar borçlusunuz."
02:34
But as you can see, when I talk,
59
139000
2000
Ama gördüğünüz gibi, konuştuğum zaman
02:36
I speak with an American accent, which you would think
60
141000
2000
Amerikan aksanı ile konuşuyorum, siz de
02:38
as an Iranian-American actor,
61
143000
2000
İran asıllı bir Amerikalı aktör olarak
02:40
I should be able to play any part, good, bad, what have you.
62
145000
3000
iyi, kötü ne rol varsa oynayabileceğimi düşünürsünüz.
02:43
But a lot of times in Hollywood,
63
148000
2000
Hollywood'da birçok kez oyuncu kadrosunu belirleyen
02:45
when casting directors find out you're of Middle Eastern descent,
64
150000
2000
yönetmenler sizin Orta Doğu kökenli olduğunuzu öğrendiğinde
02:47
they go, "Oh, you're Iranian. Great.
65
152000
2000
"Oo, İranlısın. Harika.
02:49
Can you say 'I will kill you in the name of Allah?'"
66
154000
3000
Şöyle diyebilir misin? "Seni Allah adına öldürüyorum."
02:52
"I could say that, but what if I were to say,
67
157000
2000
"Diyebilirim ama şöyle desem nasıl olur,
02:54
'Hello. I'm your doctor?'"
68
159000
2000
"Merhaba. Ben sizin doktorunuzum?"
02:56
They go, "Great. And then you hijack the hospital."
69
161000
3000
Onlar da, "Harika. O zaman hastaneyi rehin alırsın." derler.
02:59
(Laughter)
70
164000
5000
(Gülüşmeler)
03:04
Like I think you're missing the point here.
71
169000
3000
Burada önemli noktayı kaçırdığınızı düşünüyorum.
03:07
Don't get me wrong, I don't mind playing bad guys.
72
172000
2000
Beni yanlış anlamayın, kötü adam oynamaktan çekinmem.
03:09
I want to play a bad guy. I want to rob a bank.
73
174000
2000
Kötü adam oynamak istiyorum. Banka soymak istiyorum.
03:11
I want to rob a bank in a film. I want to rob a bank in a film,
74
176000
2000
Bir filmde banka soymak istiyorum
03:13
but do it with a gun, with a gun, not with a bomb strapped around me, right.
75
178000
3000
ama silahla, silahla, vücuduma sarılmış
03:16
(Laughter)
76
181000
2000
bir bomba ile değil. (Gülüşmeler)
03:18
Because I imagine the director: "Maz, I think your character
77
183000
2000
Çünkü yönetmeni hayal ediyorum: "Maz, bence
03:20
would rob the bank with a bomb around him."
78
185000
3000
senin karakterin bankayı kendisini çevrelemiş bir bomba ile soyar."
03:23
"Why would I do that?
79
188000
2000
"Neden böyle bir şey yapayım?
03:25
If I want the money, why would I kill myself?"
80
190000
3000
Eğer para istiyorsam, neden kendimi öldüreyim?"
03:28
(Laughter)
81
193000
2000
(Gülüşmeler)
03:30
Right.
82
195000
2000
Değil mi!
03:32
(Applause)
83
197000
3000
(Alkışlar)
03:35
"Gimme all your money, or I'll blow myself up."
84
200000
3000
"Tüm parayı sökül yoksa kendimi havaya uçururum."
03:38
(Laughter)
85
203000
4000
(Gülüşmeler)
03:42
"Well, then blow yourself up.
86
207000
2000
"O zaman, havaya uçur kendini.
03:44
Just do it outside, please."
87
209000
2000
Sadece lütfen bunu dışarıda yap."
03:46
(Laughter)
88
211000
4000
(Gülüşmeler)
03:50
But the fact is, there's good people everywhere.
89
215000
2000
Gerçek şu ki, her yerde iyi insanlar var.
03:52
That's what I try and show in my stand-up. There's good people everywhere.
90
217000
2000
Şovumda göstermeye çalıştığım şey de bu. Her yerde iyi insanlar var.
03:54
All it takes in one person to mess it up.
91
219000
2000
Her şeyin mahvedilmesi için bir kişi yeterli.
03:56
Like a couple months ago in Times Square in New York,
92
221000
3000
Birkaç ay önce New York'ta Times Meydanı'nda olduğu gibi,
03:59
there was this Pakistani Muslim guy who tried to blow up a car bomb.
93
224000
3000
Pakistanlı bir Müslüman arabası bomba ile havaya uçurmaya çalıştı.
04:02
Now, I happened to be in Times Square that night
94
227000
2000
Tesadüfen o gece Times Meydanı'nda
04:04
doing a comedy show.
95
229000
2000
bir komedi şovum vardı.
04:06
And a few months before that, there was a white American guy in Austin, Texas
96
231000
3000
Ondan birkaç ay önce de Teksas Austin'de beyaz bir Amerikalı
04:09
who flew his airplane into the IRS building,
97
234000
3000
uçağını IRS binasına doğru uçurmuştu,
04:12
and I happened to be in Austin that day
98
237000
3000
o gün de tesadüfen Austin'de
04:15
doing a stand-up comedy show.
99
240000
2000
komedi şovum vardı.
04:17
Now I'll tell you, as a Middle Eastern male,
100
242000
2000
Şimdi size Orta Doğulu bir erkek olarak şunu söyleyeyim,
04:19
when you show up around a lot of these activities,
101
244000
3000
etrafınızda çok sayıda bu tür olayları gördüğünüzde
04:22
you start feeling guilty at one point.
102
247000
2000
bir noktadan sonra kendinizi suçlu hissetmeye başlıyorsunuz.
04:24
I was watching the news. I'm like, "Am I involved in this crap?"
103
249000
3000
Haberleri izliyordum. Ve "Bu olayın içinde ben de var mıyım?"
04:27
(Laughter)
104
252000
6000
diye düşünmeye başladım. (Gülüşmeler)
04:33
"I didn't get the memo. What's going on?"
105
258000
2000
Bana bir bilgi verilmedi. Neler oluyor?"
04:35
(Laughter)
106
260000
2000
(Gülüşmeler)
04:37
But what was interesting was, the Pakistani Muslim guy --
107
262000
2000
Daha da ilginç olanı, Pakistanlı Müslüman adam --
04:39
see he gives a bad name to Muslims
108
264000
2000
tüm dünyadaki Müslümanlara,
04:41
and Middle Easterners and Pakistanis from all over the world.
109
266000
3000
Orta Doğululara ve Pakistanlılara kötü bir şöhret bıraktı.
04:44
And one thing that happened there was also the Pakistani Taliban
110
269000
3000
Bir başka olay ise Pakistanlı Taliban
04:47
took credit for that failed car bombing.
111
272000
3000
başarısız araba bombalama olayını üstlendi.
04:50
My question is: why would you take credit
112
275000
2000
Sorum şu: başarısız bir araba bombalama
04:52
for a failed car bombing?
113
277000
2000
için neden sorumluluk üstlenilir?
04:54
"We just wanted to say
114
279000
2000
"Sadece denediğimizi
04:56
we tried."
115
281000
2000
belirtmek istedik."
04:58
(Laughter)
116
283000
4000
(Gülüşmeler)
05:02
"And furthermore,
117
287000
2000
"Ve dahası
05:04
it is the thought that counts."
118
289000
2000
önemli olan düşünce."
05:06
(Laughter)
119
291000
2000
(Gülüşmeler)
05:08
(Applause)
120
293000
7000
(Alkışlar)
05:15
"And in conclusion, win some, lose some."
121
300000
2000
"Ve neticede hem kazandık hem kaybettik."
05:17
(Laughter)
122
302000
2000
(Gülüşmeler)
05:19
But what happened was, when the white guy flew his plane into the building,
123
304000
3000
Olan şu, beyaz adam uçağını bir binaya doğru uçururken,
05:22
I know all my Middle Eastern and Muslim friends in the States
124
307000
2000
Amerika'da ekran başındaki tüm Orta Doğulu ve
05:24
were watching TV, going, "Please, don't be Middle Eastern.
125
309000
2000
Müslüman arkadaşlarım "Lütfen, Orta Doğulu olmasın.
05:26
Don't be Hassan. Don't be Hussein."
126
311000
3000
Hasan olmasın. Hüseyin olmasın." diye söyleniyordu.
05:29
And the name came out Jack. I'm like, "Woooo!
127
314000
3000
Ve adamın adının Jack olduğu anlaşıldı. Ben de,
05:32
That's not one of us."
128
317000
2000
"Ooooo! Bizden değilmiş." dedim.
05:34
But I kept watching the news in case they came back,
129
319000
2000
Ama yine de her an şöyle diyeceklerini düşünerek
05:36
they were like, "Before he did it, he converted to Islam."
130
321000
2000
izlemeye devam ettim, "Eylemi gerçekleştirmeden önce,
05:38
"Damn it! Why Jack? Why?"
131
323000
3000
Müslüman olmuştu." "Kahretsin! Neden Jack? Neden?"
05:43
But the fact is, I've been lucky
132
328000
2000
Gerçek şu ki, kendimi şanslı hissediyorum,
05:45
to get a chance to perform all over the world,
133
330000
2000
çünkü dünyanın her yerinde gösterimi sergileme
05:47
and I did a lot of shows in the Middle East.
134
332000
2000
imkanı buldum, Orta Doğuda da birçok kez şov yaptım.
05:49
I just did a seven-country solo tour.
135
334000
2000
Kısa bir süre önce yedi ülkelik solo bir tur yaptım.
05:51
I was in Oman, and I was in Saudi Arabia.
136
336000
2000
Umman'da, Suudi Arabistan'da
05:53
I was in Dubai.
137
338000
2000
ve Dubai'de idim.
05:55
And it's great, there's good people everywhere.
138
340000
2000
Her yerde çok iyi insanlar var, bu harika bir şey.
05:57
And you learn great things about these places.
139
342000
2000
Ve bu yerler hakkında harika şeyler öğreniyorsunuz.
05:59
I encourage people always to go visit these places.
140
344000
2000
İnsanları oraları ziyaret etmeleri için teşvik ediyorum.
06:01
For example, Dubai -- cool place.
141
346000
2000
Mesela, Dubai -- harika bir yer.
06:03
They're obsessed with having the biggest, tallest, longest, as we all know.
142
348000
3000
Her şeyin, en büyüğüne, en uzununa sahip olmak konusunda saplantılılar.
06:06
They have a mall there, the Dubai Mall.
143
351000
2000
Dubai AVM adlı bir alışveriş merkezleri var.
06:08
It is so big, they have taxis in the mall.
144
353000
3000
O kadar büyük ki içinde taksiler var.
06:11
I was walking. I heard "Beep, beep."
145
356000
2000
Orada yürüyordum. "Bip, bip." sesini duydum.
06:13
I'm like, "What are you doing here?"
146
358000
2000
"Ne yapıyorsun burada?" diye sordum.
06:15
He goes, "I'm going to the Zara store. It's three miles away.
147
360000
2000
O da, "Zara mağazasına gidiyorum. 5 km. ileride.
06:17
Out of my way. Out of my way. Out of my way."
148
362000
3000
Çekil yolumdan. Çekil yolumdan. Çekil yolumdan."
06:22
And what's crazy -- there's a recession going on, even in Dubai,
149
367000
2000
Çılgın olan şey ise -- Dubai'de bile durgunluk söz konusu
06:24
but you wouldn't know by the prices.
150
369000
2000
ama bunu fiyatlardan anlayamıyorsunuz.
06:26
Like in the Dubai Mall,
151
371000
2000
Dubai AVM'de
06:28
they sell frozen yogurt by the gram.
152
373000
2000
donmuş yoğurdu gram ile satıyorlar.
06:31
It's like a drug deal.
153
376000
2000
Uyuşturucu satışı gibi.
06:33
I was walking by. The guy goes, "Psst. Habibi, my friend."
154
378000
3000
Orada geçerken biri geldi, "Pşşt. Habibi, dostum."
06:36
(Laughter)
155
381000
2000
(Gülüşmeler)
06:38
"You want some frozen yogurt?
156
383000
3000
"Biraz donmuş yoğurt ister misin?
06:41
Come here. Come here. Come here.
157
386000
2000
Gel buraya. Gel buraya. Gel.
06:43
I have one gram, five gram, 10 gram. How many gram do you want?"
158
388000
3000
Bir gram, beş gram, on gramım var. Kaç gram istiyorsun?"
06:46
(Laughter)
159
391000
2000
(Gülüşmeler)
06:48
I bought five grams. 10 dollars. 10 dollars! I said, "What's in this?"
160
393000
3000
5 gram satın aldım. 10 dolar. 10 dolar! "Bunun içinde ne var?" dedim.
06:51
He's like, "Good stuff, man. Columbian. Top of the line. Top of the line."
161
396000
3000
"İyi mal var adamım. Kolombiya malı. En iyisi, en üstünü." dedi.
06:54
The other thing you learn sometimes
162
399000
2000
Bazen bu Orta Doğu, Latin Amerika,
06:56
when you travel to these countries in the Middle East,
163
401000
2000
Güney Amerika ülkelerini ziyaret ettiğinizde
06:58
sometimes in Latin American countries, South American countries --
164
403000
2000
öğrendiğiniz bir başka şey de,
07:00
a lot of times when they build stuff,
165
405000
2000
bir şey inşa ettiklerinde
07:02
there's no rules and regulations.
166
407000
2000
kural veya düzenleme tanımıyorlar.
07:04
For example, I took my two year-old son to the playground at the Dubai Mall.
167
409000
3000
Mesela, Dubai AVM'de 2 yaşındaki oğlumu oyun alanına götürdüm.
07:07
And I've taken my two year-old son to playgrounds all over the United States.
168
412000
3000
Oğlumu tüm ABD'de oyun alanlarına götürmüştüm.
07:10
And when you put your two year-old on a slide in the United States,
169
415000
3000
ABD'de 2 yaşındaki çocuğunuzu kaydırağa koyduğunuzda,
07:13
they put something on the slide
170
418000
3000
aşağı doğru kayarken yavaşlasın
07:16
to slow the kid down as he comes down the slide.
171
421000
3000
diye bir aparat konur.
07:19
Not in the Middle East.
172
424000
2000
Orta Doğu'da konmaz.
07:21
(Laughter)
173
426000
2000
(Gülüşmeler)
07:23
I put my two year-old on the slide; he went frrmrmm! He took off.
174
428000
3000
Oğlumu kaydırağa koydum; o da fırrrrrrr! Fırladı.
07:26
I went down. I go, "Where's my son?"
175
431000
2000
Aşağı indim. Dedim ki, "Oğlum nerede?"
07:28
"On the third floor, sir. On the third floor."
176
433000
2000
"Üçüncü katta, efendim. Üçüncü katta."
07:30
(Laughter)
177
435000
3000
(Gülüşmeler)
07:33
"You take a taxi. You go to Zara. Make a left."
178
438000
2000
"Taksiye atlayın. Zara'ya gidin. Sola dönün."
07:35
(Laughter)
179
440000
3000
(Gülüşmeler)
07:38
"Try the yogurt. It's very good. Little expensive."
180
443000
3000
"Yoğurdu deneyin. Çok iyidir. Biraz pahalıdır."
07:42
But one of the things I try to do with my stand-up is to break stereotypes.
181
447000
3000
Şovlarımda yapmaya çalıştığım bir şey de klişeleri yıkmak.
07:45
And I've been guilty of stereotyping as well.
182
450000
2000
Ve klişeleştirmek konusunda ben de suçluyum.
07:47
I was in Dubai. And there's a lot of Indians who work in Dubai.
183
452000
3000
Dubai'deydim. Dubai'de çalışan bir çok Hintli var.
07:50
And they don't get paid that well.
184
455000
2000
Maaşları pek yüksek denemez.
07:52
And I got it in my head that all the Indians there must be workers.
185
457000
2000
Aklıma oradaki tüm Hintlilerin işçi olması gerektiğini yerleştirmişim.
07:54
And I forgot there's obviously successful Indians in Dubai as well.
186
459000
3000
Dubai'de başarılı Hintlilierin de olduğunu unutmuşum.
07:57
I was doing a show,
187
462000
2000
Bir gösteri yapıyordum
07:59
and they said, "We're going to send a driver to pick you up."
188
464000
2000
dediler ki, "Seni alması için bir şoför göndereceğiz."
08:01
So I went down to the lobby, and I saw this Indian guy.
189
466000
2000
Lobiye indim ve bir Hintli gördüm.
08:03
I go, "He's got to be my driver."
190
468000
2000
Dedim ki, "Bu benim şoförüm olmalı."
08:05
Because he was standing there in like a cheap suit, thin mustache, staring at me.
191
470000
3000
Çünkü orada ucuz bir takım elbise, ince bıyıkları ile bana bakıyordu.
08:08
So I went over, "Excuse me, sir, are you my driver?"
192
473000
2000
Yanına gittim, "Afedersiniz, bayım, siz benim şoförüm müsünüz?"
08:10
He goes, "No, sir. I own the hotel."
193
475000
2000
O da, "Hayır, bayım. Otelin sahibiyim." dedi.
08:12
(Laughter)
194
477000
5000
(Gülüşmeler)
08:17
I go, "I'm sorry. Then why were you staring at me?"
195
482000
2000
"Özür dilerim. O zaman neden bana bakıyorsunuz?" dedim.
08:19
He goes, "I thought you were my driver."
196
484000
2000
O da, "Sizi kendi şoförüm sandım." dedi.
08:21
(Applause)
197
486000
11000
(Alkışlar)
08:32
(Laughter)
198
497000
3000
(Gülüşmeler)
08:35
I'll leave you guys with this: I try, with my stand-up, to break stereotypes,
199
500000
3000
Sizlere şununla veda edeceğim: Gösterimde klişeleri yıkmaya çalışıyorum,
08:38
present Middle Easterners in a positive light -- Muslims in a positive light --
200
503000
2000
Orta Doğuluları ve Müslümanları olumlu bir şekilde
08:40
and I hope that in the coming years,
201
505000
3000
temsil etmeye çalışıyorum ve umarım ki gelecek yıllarda
08:43
more film and television programs come out of Hollywood
202
508000
2000
Hollywood'da bizi olumlu bir şekilde yansıtan
08:45
presenting us in a positive light.
203
510000
3000
birçok film ve televizyon programı üretilecek.
08:48
Who knows, maybe one day we'll even have our own James Bond, right.
204
513000
3000
Kim bilir, belki bir gün bizim de kendi James Bond'umuz olur değil mi?
08:51
"My name is Bond, Jamal Bond."
205
516000
2000
"Ben Bond, Camal Bond."
08:53
(Laughter)
206
518000
2000
(Gülüşmeler) O zamana kadar şakalarımı
08:55
Til then, I'll keep telling jokes. I hope you keep laughing.
207
520000
2000
anlatmaya devam edeceğim. Umarım siz de gülmeye devam edersiniz.
08:57
Have a good day. Thank you.
208
522000
2000
İyi günler. Teşekkürler.
08:59
(Applause)
209
524000
8000
(Alkışlar)
ABOUT THE SPEAKER
Maz Jobrani - ComedianA founding member of the Axis of Evil Comedy Tour, Iranian-American comedian Maz Jobrani is now touring with his second solo comedy show, Browner and Friendlier.
Why you should listen
Maz Jobrani is an actor and comedian who starred on the Axis of Evil Middle East Comedy Tour, a groundbreaking tour of the US and Middle Eastern countries, where it sold out 27 shows in Dubai, Beirut, Cairo, Kuwait and Amman. The Axis of Evil Comedy Central Special premiered in 2007 as, arguably, the first show on American TV with an all-Middle Eastern/American cast. In 2009 Jobrani performed in his first solo world tour, called Maz Jobrani: Brown and Friendly, and is currently following up this tour with a second, titled Browner and Friendlier.
Jobrani's comedy pulls from his background as an Iran-born kid raised in Northern California. He pokes fun at cultural stereotypes of all kinds -- starting with the stereotype that Middle Eastern actors can only play a few kinds of roles in Hollywood. He's been working to develop rich characters in a variety of TV shows and films. His next project: Jimmy Vestvood: Amerikan Hero, described as a cross between a Middle Eastern Pink Panther and Bend It Like Beckham.
Maz Jobrani | Speaker | TED.com