TEDWomen 2015
Lee Mokobe: A powerful poem about what it feels like to be transgender
Lee Mokobe: Cinsiyet değiştiren birinin hislerine dair muhteşem bir şiir
Filmed:
Readability: 3.9
1,487,336 views
Şair ve aynı zamanda bir TED yoldaşı olan Lee Mokobe, kimlik ve geçiş üzerine yaptığı, dikkat çeken ve şairane incelemesinde "Anatominin anlaşılmayan çocuğuydum, sorulan ama cevap verilmeyen bir soru" şeklinde dile getiriyor.
Lee Mokobe - Poet
Lee Mokobe is a 20-year-old South African slam poet and co-founder of Vocal Revolutionaries. Full bio
Lee Mokobe is a 20-year-old South African slam poet and co-founder of Vocal Revolutionaries. Full bio
Double-click the English transcript below to play the video.
00:12
The first time I uttered a prayer
was in a glass-stained cathedral.
was in a glass-stained cathedral.
0
854
5549
Duamı ilk dile getirdiğimde
mozaik camlı bir katedraldeydim.
mozaik camlı bir katedraldeydim.
00:18
I was kneeling long after
the congregation was on its feet,
the congregation was on its feet,
1
6403
3390
Cemaatin önünde diz çöküyordum.
00:21
dip both hands into holy water,
2
9793
1910
Kutsal suya ellerimi batırmış,
00:23
trace the trinity across my chest,
3
11703
1850
Kutsal üçlemeyi göğsümde gezdirmiş bir halde.
00:25
my tiny body drooping
like a question mark
like a question mark
4
13553
2826
Benim cılız vücudum soru işareti
gibi bükülürken
gibi bükülürken
00:28
all over the wooden pew.
5
16379
2290
kilise oturağında,
00:30
I asked Jesus to fix me,
6
18669
2670
Mesih'ten beni düzeltmesini istedim
00:33
and when he did not answer
7
21339
2126
ve O cevap vermeyince
00:35
I befriended silence in the hopes
that my sin would burn
that my sin would burn
8
23465
2676
Günahımdan arınırım umuduyla
sessizliğe sığındım.
sessizliğe sığındım.
00:38
and salve my mouth
9
26141
1490
Ağızda dağılan bir şeker gibi
00:39
would dissolve like sugar on tongue,
10
27631
1830
günahım da dağılırdı,
00:41
but shame lingered as an aftertaste.
11
29461
1915
ama ağzımda kalan tat, utançtı.
00:43
And in an attempt
to reintroduce me to sanctity,
to reintroduce me to sanctity,
12
31376
3564
Kutsallığı bana yeniden
anlatmak isteyen annem,
anlatmak isteyen annem,
00:46
my mother told me of the miracle I was,
13
34940
2920
bir mucize olduğumu ve
00:49
said I could grow up
to be anything I want.
to be anything I want.
14
37860
3000
istediğim her şey olabileceğimi söylemişti.
00:52
I decided to
15
40860
2206
Kararımı vermiştim;
00:55
be a boy.
16
43066
1161
erkek çocuk olacaktım.
00:56
It was cute.
17
44227
990
Çok güzeldi.
00:57
I had snapback, toothless grin,
18
45217
1790
Ani bir değişimdi benimki..
00:59
used skinned knees as street cred,
19
47007
1840
Sokaktaki karizmam için,
dizlerimi çizmiştim.
dizlerimi çizmiştim.
01:00
played hide and seek with
what was left of my goal.
what was left of my goal.
20
48847
2430
Hedefimden geriye kalanlarla,
saklambaç oynadım.
saklambaç oynadım.
01:03
I was it.
21
51277
927
Başarmıştım.
01:04
The winner to a game
the other kids couldn't play,
the other kids couldn't play,
22
52204
2425
Diğer çocukların oynayamadığı
bir oyunun kazananıydım.
bir oyunun kazananıydım.
01:06
I was the mystery of an anatomy,
23
54629
2180
Anatominin anlaşılmayan çocuğuydum,
01:08
a question asked but not answered,
24
56809
1813
sorulan ama cevap verilmeyen bir soru,
01:10
tightroping between awkward boy
and apologetic girl,
and apologetic girl,
25
58622
4296
garip bi velet ve mahcup bir kız
arasındaki ince çizgi.
arasındaki ince çizgi.
01:14
and when I turned 12, the boy phase
wasn't deemed cute anymore.
wasn't deemed cute anymore.
26
62918
4737
12 yaşıma geldiğimde,
artık erkek tarafım pek şeker sayılmazdı.
artık erkek tarafım pek şeker sayılmazdı.
01:19
It was met with nostalgic aunts who missed
seeing my knees in the shadow of skirts,
seeing my knees in the shadow of skirts,
27
67655
5642
Bana, dizlerimi eteğin altında
görmeyi özlemiş halalarım,
görmeyi özlemiş halalarım,
01:25
who reminded me that my kind of attitude
would never bring a husband home,
would never bring a husband home,
28
73297
4249
bu halimle eve asla bir koca
getirmeyeceğimi hatırlatıp
getirmeyeceğimi hatırlatıp
01:29
that I exist for heterosexual marriage
and child-bearing.
and child-bearing.
29
77546
3622
heteroseksüel bir evlilik ve çocuk doğurmak
için var olduğumu söylediklerinde,
için var olduğumu söylediklerinde,
01:33
And I swallowed their insults
along with their slurs.
along with their slurs.
30
81168
3831
hakaretlerini iftiralarıyla birlikte
sineye çektim.
sineye çektim.
01:36
Naturally, I did not
come out of the closet.
come out of the closet.
31
84999
2717
Doğal olarak, kendimi ifşa etmedim.
01:39
The kids at my school opened it
without my permission.
without my permission.
32
87716
2716
Okuldaki çocuklar, zorla açtılar kapıyı.
01:42
Called me by a name I did not recognize,
33
90432
2462
Bana anlamadığım bir isimle seslendiler,
01:44
said "lesbian,"
34
92894
1230
"lezbiyen" dediler.
01:46
but I was more boy than girl,
more Ken than Barbie.
more Ken than Barbie.
35
94124
2576
Ama bir kızdan daha erkektim,
Barbie değil Ken'dim.
Barbie değil Ken'dim.
01:48
It had nothing to do with hating my body,
36
96700
2203
Vücudumdan nefret etmiyordum.
01:50
I just love it enough to let it go,
37
98903
2120
Umursamayacak kadar
barışıktım kendimle.
barışıktım kendimle.
01:53
I treat it like a house,
38
101023
1386
Vücuduma bir ev gibi davranırım
01:54
and when your house is falling apart,
39
102409
1830
ve evin dağılırken,
kaçıp gitmezsin,
01:56
you do not evacuate,
40
104239
984
01:57
you make it comfortable enough
to house all your insides,
to house all your insides,
41
105223
3792
rahat edebileceğin kadar
konforlu hale getirirsin,
konforlu hale getirirsin,
02:01
you make it pretty enough
to invite guests over,
to invite guests over,
42
109015
2361
misafir davet edebilecek kadar
güzel hale getirirsin,
güzel hale getirirsin,
02:03
you make the floorboards
strong enough to stand on.
strong enough to stand on.
43
111376
3858
üzerinde durulabilecek kadar
sağlamlaştırırsın döşemeleri.
sağlamlaştırırsın döşemeleri.
02:07
My mother fears I have named
myself after fading things.
myself after fading things.
44
115904
5015
Annem, benim sönüp giden şeylerin
adıyla anılacağımdan korkuyor.
adıyla anılacağımdan korkuyor.
02:12
As she counts the echoes
left behind by Mya Hall,
left behind by Mya Hall,
45
120919
3020
Leelah Alcorn, Blake Brockington
02:15
Leelah Alcorn, Blake Brockington.
46
123939
2550
ve Mya Hall'dan geriye kalanları düşünüp
02:18
She fears that I'll die without a whisper,
47
126489
2211
arkamda bir iz bırakmadan öleceğimden,
02:20
that I'll turn into "what a shame"
conversations at the bus stop.
conversations at the bus stop.
48
128700
3063
otobüs duraklarındaki "yazıklar olsun"lu
konuşmalara konu olacağımdan korkuyor.
konuşmalara konu olacağımdan korkuyor.
02:23
She claims I have turned myself
into a mausoleum,
into a mausoleum,
49
131763
2646
İddiasına göre kendini
bir türbeye dönüştürmüş
bir türbeye dönüştürmüş
02:26
that I am a walking casket,
50
134409
1626
canlı bir cenazeyim.
02:28
news headlines have turned
my identity into a spectacle,
my identity into a spectacle,
51
136035
3204
haberler kimliğimi gülünç bir hale getirdi,
02:31
Bruce Jenner on everyone's lips
while the brutality of living in this body
while the brutality of living in this body
52
139239
3756
bu vücutta yaşamanın acımasızlığı
eşitlik sayfalarının en dibinde
eşitlik sayfalarının en dibinde
02:34
becomes an asterisk
at the bottom of equality pages.
at the bottom of equality pages.
53
142995
3546
asterisk olmuşken herkesin
dilinde Bruce Junner var.
dilinde Bruce Junner var.
02:38
No one ever thinks of us as human
54
146541
3096
Kimse bizi bir insan olarak düşünmüyor,
02:41
because we are more ghost than flesh,
55
149637
2158
daha çok bir hayaletiz biz,
02:43
because people fear that
my gender expression is a trick,
my gender expression is a trick,
56
151795
2699
çünkü insanlar cinsel dışavurumumun
bir aldatma olduğundan
bir aldatma olduğundan
02:46
that it exists to be perverse,
57
154494
1857
ahlaksızlık için var olduğundan
02:48
that it ensnares them
without their consent,
without their consent,
58
156351
2043
rızaları olmadan onları
kıstıracağından korkuyor.
kıstıracağından korkuyor.
02:50
that my body is a feast
for their eyes and hands
for their eyes and hands
59
158394
2694
Vücudum gözleri ve
elleri için bir ziyafet
elleri için bir ziyafet
02:53
and once they have fed off my queer,
60
161088
2299
ve eşcinselliğimden yemeyi bıraktıklarında,
02:55
they'll regurgitate all the parts
they did not like.
they did not like.
61
163387
3000
beğenmedikleri bütün yerlerimi
istifra edecekler.
istifra edecekler.
02:58
They'll put me back into the closet,
hang me with all the other skeletons.
hang me with all the other skeletons.
62
166387
4360
Beni geldiğim yere,
diğer iskeletlerin yanına asacaklar,
diğer iskeletlerin yanına asacaklar,
03:02
I will be the best attraction.
63
170747
2415
eğlenme programı olup çıkacağım.
03:05
Can you see how easy it is
to talk people into coffins,
to talk people into coffins,
64
173162
3079
Mezar taşlarındaki isimlerini yanlış
telaffuz etmek için insanları ölüme ikna etmenin
telaffuz etmek için insanları ölüme ikna etmenin
03:08
to misspell their names on gravestones.
65
176241
2570
ne kadar kolay olduğunu görüyor musun.
03:10
And people still wonder why
there are boys rotting,
there are boys rotting,
66
178811
2455
Bir de insanlar merak ediyor;
neden hala çocuklar bozuluyor,
neden hala çocuklar bozuluyor,
03:13
they go away
in high school hallways
in high school hallways
67
181266
2391
lise koridorlarında kendi yollarına gidiyor,
03:15
they are afraid of becoming another
hashtag in a second
hashtag in a second
68
183657
2902
başka bir etiket olmaktan korkuyorlar,
03:18
afraid of classroom discussions
becoming like judgment day
becoming like judgment day
69
186559
3878
mahşer gününe dönen sınıf
tartışmalarından korkuyorlar.
tartışmalarından korkuyorlar.
Şimdi de, cinsiyet değiştiren çocukları
ebeveynlerinden fazla sahiplenen bir trafik var.
ebeveynlerinden fazla sahiplenen bir trafik var.
03:22
and now oncoming traffic is embracing
more transgender children than parents.
more transgender children than parents.
70
190437
5735
Bu ne kadar sürecek merak ediyorum.
03:29
I wonder how long it will be
71
197062
1745
Transların intihar notları artık
önemsiz gelmeden,
önemsiz gelmeden,
03:30
before the trans suicide notes
start to feel redundant,
start to feel redundant,
72
198807
3680
bedenlerimizin bir günah dersi
olduğunun farkına varmadan önce,
olduğunun farkına varmadan önce,
03:34
before we realize that our bodies
become lessons about sin
become lessons about sin
73
202487
3623
onları sevmeyi öğrenene kadar,
ne kadar vakit geçer?
ne kadar vakit geçer?
03:38
way before we learn how to love them.
74
206110
2043
Sanki tanrı bütün bu nefesi
kurtarmamış ve merhamet etmemiş gibi.
kurtarmamış ve merhamet etmemiş gibi.
03:40
Like God didn't save
all this breath and mercy,
all this breath and mercy,
75
208153
3924
Sanki kanım Mesih'in ayaklarına
dökülen şarap değil gibi.
dökülen şarap değil gibi.
03:44
like my blood is not the wine
that washed over Jesus' feet.
that washed over Jesus' feet.
76
212077
3576
Dualarım, şimdi boğazıma takılıyor.
03:47
My prayers are now
getting stuck in my throat.
getting stuck in my throat.
77
215653
3868
Belki de sonunda düzeldim,
03:52
Maybe I am finally fixed,
78
220041
3134
belki de, artık umrumda değil,
03:55
maybe I just don't care,
79
223175
2253
belki de, Tanrı sonunda dualarımı dinledi.
03:57
maybe God finally listened to my prayers.
80
225428
4711
Teşekkürler.
04:02
Thank you.
81
230139
1465
(Alkışlar)
04:03
(Applause)
82
231604
2104
ABOUT THE SPEAKER
Lee Mokobe - PoetLee Mokobe is a 20-year-old South African slam poet and co-founder of Vocal Revolutionaries.
Why you should listen
The volunteer-run organization empowers youth in South Africa to fid their voice through poetry and art, offering free workshops, motivational talks, seasonal slams, national/local performances and mentoring. In his own poetry, Mokobe tackles tough social justice and LGBTQ issues. He has performed across three continents and was the youngest and first African coach at the Brave New Voices Festival, which he won in 2015.
Lee Mokobe | Speaker | TED.com