TEDxYouth@Bath
Sarah Corbett: Activism needs introverts
Sarah Corbett: Aktivizmin içe kapanık insanlara ihtiyacı var
Filmed:
Readability: 4.1
1,200,982 views
Aramızdaki içe kapanıklar için marşlar, protestolar veya kapı kapı propaganda yapmak gibi geleneksel aktivizm biçimleri göz korkutucu ve stresli olabilir. Eski profesyonel bir eylemci ve kendisini içe kapanık ilan eden Sarah Corbett'in tecrübelerine bir bakın. Bizleri, insanları yavaşlatmak ve yüzleştikleri meseleleri daha derin düşündürmek için el işlerini kullanan sessiz bir aktivizm biçimi olan "zanaatçılık" ile tanıştırıyor - ve bunu yaparken de topluma daha kibar bir biçimde bağlanıyorsunuz. Kim nakışlı bir mendilin dünyayı değiştiremeyeceğini söylemiş ki?
Sarah Corbett - Craftivist
Sarah Corbett does activism in a quiet, humble and intriguing way using handicrafts. Full bio
Sarah Corbett does activism in a quiet, humble and intriguing way using handicrafts. Full bio
Double-click the English transcript below to play the video.
00:12
A few years ago, about seven years ago,
0
667
2095
Birkaç yıl önce, yaklaşık yedi yıl önce,
00:14
I found myself hiding
in a festival toilet,
in a festival toilet,
1
2786
3749
kendimi bir festivalin
tuvaletinde saklanırken buldum,
tuvaletinde saklanırken buldum,
00:18
a music festival toilet,
2
6559
1799
bir müzik festivalinin tuvaletiydi
00:20
and if anyone's been to a music festival,
3
8382
3127
ve bir müzik festivaline gittiyseniz,
00:23
yeah, you'll know that by the third day,
4
11533
3921
evet, üçüncü gün bunu anlarsınız,
00:27
it's pretty nasty.
5
15478
1689
oldukça pistir.
00:29
I was standing in the toilet
because I couldn't even sit down,
because I couldn't even sit down,
6
17191
3286
Tuvalette ayakta duruyordum,
çünkü oturamadım bile,
çünkü oturamadım bile,
00:32
because the toilet roll had run out,
7
20501
2683
çünkü tuvalet kağıdı düşmüş,
00:35
there was mud everywhere,
8
23208
1444
her yerde çamur vardı
00:36
and it smelled pretty bad.
9
24676
1425
ve çok kötü kokuyordu.
00:38
And I stood there thinking,
10
26125
1777
Orada durdum ve düşündüm,
00:39
"What am I doing?
I don't even need the toilet."
I don't even need the toilet."
11
27926
3008
"Ne yapıyorum?
Tuvalete ihtiyacım bile yok ki."
Tuvalete ihtiyacım bile yok ki."
00:42
But the reason I went
12
30958
1358
Fakat, gitmemin nedeni,
00:44
was because I was volunteering
for a large charity on climate justice,
for a large charity on climate justice,
13
32340
4436
iklim adaleti üzerine büyük bir
hayır işi için gönüllü olmuştum
hayır işi için gönüllü olmuştum
00:48
and it was seven years ago,
14
36800
1908
ve bu yedi yıl önce, çoğu insan
00:50
when lots of people didn't believe
in climate change,
in climate change,
15
38732
2491
iklim değişimine inanmadığı,
insanların aktivizm
insanların aktivizm
00:53
people were very cynical about activism,
16
41247
1905
konusunda çok şüpheci oldukları zamandı
00:55
and my role, with all of my teammates,
17
43176
1858
ve benim rolüm, takım arkadaşlarımla,
00:57
was to get people to sign petitions
on climate justice
on climate justice
18
45058
3001
insanlardan iklim adaleti
dilekçeleri için imza toplamak
dilekçeleri için imza toplamak
01:00
and educate them
a bit more about the issue.
a bit more about the issue.
19
48083
2554
ve konu hakkında onları biraz eğitmekti.
01:02
And I cared deeply about climate change
and lots of inequality,
and lots of inequality,
20
50661
3897
İklim değişimi ve birçok eşitsizlik
konusunda endişeliydim,
konusunda endişeliydim,
01:06
so I'd go and I'd talk to lots of people,
21
54582
1953
gidip bir sürü insanla konuşacaktım,
01:08
which made me nervous
and drained me of energy,
and drained me of energy,
22
56559
3230
fakat bu beni gerginleştirdi
ve enerjim tükendi
ve enerjim tükendi
01:11
but I did it because I cared,
23
59813
1825
ama yaptım, çünkü endişeliydim,
01:13
but I would hide in the toilets,
because I'd be exhausted,
because I'd be exhausted,
24
61662
3905
fakat yorgun olduğum için
tuvaletlere saklanıyordum
tuvaletlere saklanıyordum
01:17
and I didn't want my teammates
doubting my commitment to the cause,
doubting my commitment to the cause,
25
65591
3945
ve takım arkadaşlarımın bağlılığımdan
şüphe etmemelerini, kaytardığımı
şüphe etmemelerini, kaytardığımı
01:21
thinking that I was slacking.
26
69560
1881
düşünmelerini istemiyordum.
01:23
And we'd go and meet
at the end of our shift,
at the end of our shift,
27
71465
2143
Vardiya sonunda gidip buluşuyorduk
01:25
and we'd count how many petitions
had been signed,
had been signed,
28
73632
2365
ve kaç dilekçe imzalandığını sayıyorduk
01:28
and often I'd win the amount
of petitions signed
of petitions signed
29
76021
2667
ve tuvaletlerdeki küçük molalarıma rağmen
01:30
even though I had
my little breaks in the toilet.
my little breaks in the toilet.
30
78712
2539
genelde en yüksek sayıyla ben kazanırdım.
01:33
But I was always very jealous
of the other activists,
of the other activists,
31
81275
2747
Fakat diğer aktivistleri
hep çok kıskanırdım,
hep çok kıskanırdım,
01:36
because either they had
the same amount of energy
the same amount of energy
32
84046
2364
çünkü vardiya bittiğinde,
başladıkları zamanki
başladıkları zamanki
01:38
as they had when they began the shift
of getting people to sign petitions,
of getting people to sign petitions,
33
86434
4675
enerjiye yine sahip olurlardı
ya da daha fazla enerjiyle
ya da daha fazla enerjiyle
01:43
or often they had more energy,
34
91133
1944
vardiyayı bitirirlerdi
01:45
and they'd be really excited about
going to watch the bands in the evening
going to watch the bands in the evening
35
93101
3501
ve akşamüstü grupları izleme
ve dans etme konusunda da
ve dans etme konusunda da
01:48
and having a dance.
36
96626
1174
heyecanlı olurlardı.
01:49
And even if I loved the bands,
37
97824
2111
Ben grupları sevsem bile
01:51
all I wanted to do was to go back
to my tent and have a sleep,
to my tent and have a sleep,
38
99959
3135
tek yapmak istediğim
çadırıma gidip uyumaktı,
çadırıma gidip uyumaktı,
01:55
because I'd just feel
completely wiped out,
completely wiped out,
39
103118
2667
çünkü bitap düşmüş hissediyordum
01:57
and I was really jealous of people
that had the energy
that had the energy
40
105809
2557
ve festivallerde partilere
katılma enerjisine sahip
katılma enerjisine sahip
02:00
to go and party hard at the festivals.
41
108390
2530
insanları gerçekten kıskanıyordum.
02:03
But it also made me really angry,
as well, inside.
as well, inside.
42
111703
2912
Bu ayrıca beni kızdırıyordu,
tabii ki içten içe.
tabii ki içten içe.
02:06
I thought, "This isn't fair,
I'm an introvert,
I'm an introvert,
43
114639
2922
Şöyle düşündüm,
"Bu adil değil, ben içe kapanığım
"Bu adil değil, ben içe kapanığım
02:09
and all of the offline campaigning
seems to be favoring extroverts."
seems to be favoring extroverts."
44
117585
4920
ve çevrimdışı mücadele,
dışa dönük olanları destekliyor gibiydi."
dışa dönük olanları destekliyor gibiydi."
02:15
I would go on marches which drained me.
45
123034
2198
Beni güçsüzleştiren marşlara gidebilirdim.
02:17
That was the other option.
46
125256
1262
Bu diğer seçenekti.
02:18
Or I'd go and join campaigns
outside embassies or shops.
outside embassies or shops.
47
126542
4401
Büyükelçilik veya dükkanların dışındaki
kampanyalara katılabilirdim.
kampanyalara katılabilirdim.
02:22
The only thing that was on offer
was around lots of people,
was around lots of people,
48
130967
2945
Sunulan tek imkan, etrafta
bir sürü insanın olmasıydı,
bir sürü insanın olmasıydı,
02:25
it was very loud activism,
49
133936
1952
yüksek sesli bir aktivizmdi bu,
02:27
it always involved lots of people,
it was performing.
it was performing.
50
135912
3023
birçok insan dâhil oluyordu
ve gösteri işiydi.
ve gösteri işiydi.
02:30
None of it was for introverts,
51
138959
2231
Hiçbiri içe kapanıklar için değildi
02:33
and I not only thought
that that wasn't fair,
that that wasn't fair,
52
141214
2643
ve ben yalnızca bunun
adil olmadığını düşünmüyordum,
adil olmadığını düşünmüyordum,
02:35
because a third to a half
of the world's population are introverts,
of the world's population are introverts,
53
143881
4826
çünkü dünya nüfusunun
üçte biri veya yarısı içe kapanık,
üçte biri veya yarısı içe kapanık,
02:40
which isn't fair on them,
because we burn out,
because we burn out,
54
148731
3015
bu onlar için adil değil,
çünkü aktivizm bizi yıpratıyor
çünkü aktivizm bizi yıpratıyor
02:43
or we'd be put off
by activism and not do it,
by activism and not do it,
55
151770
2557
ya da hevesimizi kırıyor,
biz de dâhil olmuyoruz
biz de dâhil olmuyoruz
02:46
and everyone needs to be
an activist in this world.
an activist in this world.
56
154351
3755
ve dünyada herkesin
aktivist olması gerekiyor.
aktivist olması gerekiyor.
02:50
And also, I didn't think
it was particularly clever,
it was particularly clever,
57
158414
2642
Ayrıca, bunun özellikle zekice
olduğunu düşünmedim,
olduğunu düşünmedim,
02:53
but I could see that a lot
of the activism that worked
of the activism that worked
58
161080
3731
fakat işe yarayan birçok aktivizmin
yalnızca dışa dönük aktivizm
yalnızca dışa dönük aktivizm
02:56
wasn't only extrovert activism.
59
164835
2247
olmadığını görebiliyordum.
02:59
It wasn't only the loud stuff.
60
167106
1745
Yalnızca yüksek sesli işler değildi.
03:00
It wasn't about people
performing all the time.
performing all the time.
61
168875
2889
Daima bir şey sergileyen
insanlarla ilgili değildi.
insanlarla ilgili değildi.
03:03
A lot of the work that was needed
was in the background,
was in the background,
62
171788
2621
Gereken işin çoğu arka plandaydı,
03:06
was hidden, wasn't seen.
63
174433
1942
gizliydi, görünmüyordu.
03:09
And when I ended up
just being a campaigner,
just being a campaigner,
64
177031
2388
Nihayetinde bir
mücadeleci olduğumda,
mücadeleci olduğumda,
03:11
because it's the only job
I can do, really --
I can do, really --
65
179443
2119
çünkü yapabildiğim
tek iş bu, gerçekten --
tek iş bu, gerçekten --
03:13
I was campaigning at university,
66
181586
1715
üniversitede mücadele ediyordum
03:15
and for the last 10 years,
I've been a professional campaigner
I've been a professional campaigner
67
183325
3032
ve son 10 yıl boyunca büyük
hayır kuruluşları için profesyonel bir
hayır kuruluşları için profesyonel bir
03:18
for large charities,
68
186381
1167
mücadeleci oldum
03:19
and now I'm a creative campaigner
consultant for different charities
consultant for different charities
69
187572
3849
ve şimdi de diğer işlerimin yanı sıra,
farklı hayır kuruluşları için yaratıcı
farklı hayır kuruluşları için yaratıcı
mücadele danışmanlığı yapıyorum --
03:23
as well as other work I do --
70
191445
2264
03:25
but I knew that there were other forms
of activism that were needed.
of activism that were needed.
71
193733
3212
ancak, gereken diğer aktivizm
türlerinin de var olduğunu biliyordum.
türlerinin de var olduğunu biliyordum.
03:29
I started tinkering about seven years ago
72
197607
2556
Yaklaşık yedi yıl önce,
bir aktivist olarak
bir aktivist olarak
03:32
to see what quieter forms of activism
I could engage with
I could engage with
73
200187
3754
tükenmemek fakat ayrıca mücadelemde
endişelendiğim bazı konuları
endişelendiğim bazı konuları
03:35
so I didn't burn out as an activist,
74
203965
2277
gözden geçirmek için, dâhil olabileceğim
03:38
but also to look at some of the issues
I was concerned about in campaigning.
I was concerned about in campaigning.
75
206266
4762
diğer sessiz aktivizm
türlerini kurcalıyordum.
türlerini kurcalıyordum.
03:43
I was very lucky that, when I worked
for Oxfam and other big charities,
for Oxfam and other big charities,
76
211052
3430
Öyle şanslıydım ki, Oxfam ve diğer
büyük hayır kuruluşlarında çalışırken,
büyük hayır kuruluşlarında çalışırken,
03:46
I could read lots of big reports
77
214506
2198
politikacıları, işletmeleri ve halkı
03:48
on what influenced
politicians and businesses
politicians and businesses
78
216728
3254
etkileyen şeyler hakkında ve hangi
kampanyaların işe yaradığı,
kampanyaların işe yaradığı,
03:52
and the general public,
79
220006
1691
hangilerinin yaramadığı
03:53
what campaigns worked really well,
which ones didn't.
which ones didn't.
80
221721
2478
hakkında birçok rapor okuyabiliyordum.
03:56
And I'm a bit of a geek,
so I look at all of that stuff,
so I look at all of that stuff,
81
224223
2935
Biraz ineğim, dolayısıyla
tüm bu materyallere bakıyorum
tüm bu materyallere bakıyorum
03:59
and I wanted to tinker around
82
227182
1382
ve insanları sosyal değişime
04:00
to see how I could engage people
in social change in a different way,
in social change in a different way,
83
228588
3865
farklı bir yolla nasıl dahil edebileceğim
konusunu kurcalıyorum,
konusunu kurcalıyorum,
04:04
because I think if we want the world
to be more beautiful, kind and just,
to be more beautiful, kind and just,
84
232477
4595
çünkü, eğer dünyanın daha güzel,
adil ve iyi olmasını istiyorsak,
adil ve iyi olmasını istiyorsak,
04:09
then our activism
should be beautiful, kind and just,
should be beautiful, kind and just,
85
237096
3793
aktivizmin de güzel,
adil ve iyi olması gerekiyor,
adil ve iyi olması gerekiyor,
04:12
and often it's not.
86
240913
1365
fakat çoğu zaman öyle değil.
04:14
And today, I just want to talk
about three ways
about three ways
87
242723
2340
Bugün, aktivizmin
içe kapanık insanlara ihtiyacı
içe kapanık insanlara ihtiyacı
04:17
that I think activism needs introverts.
88
245087
2071
olduğuna dair üç noktadan bahsedeceğim.
04:19
I think there's lot of other ways,
but I'm just going to talk about three.
but I'm just going to talk about three.
89
247597
3484
Bana kalırsa birçok nokta var,
ama ben üçünden bahsedeceğim.
ama ben üçünden bahsedeceğim.
04:23
And the first one is:
activism is often very quick,
activism is often very quick,
90
251731
4016
Birincisi şu:
aktivizm genelde hızlıdır
aktivizm genelde hızlıdır
04:27
and it's about doing,
91
255771
1310
ve yapmakla ilgilidir,
04:29
so extroverts, often their immediate
response to injustice is,
response to injustice is,
92
257105
3255
yani dışa dönüklerin adaletsizliğe
verdiği ilk tepki genelde
verdiği ilk tepki genelde
04:32
we've got to do stuff now,
93
260384
1460
şimdi bir şeyler yapmalıyız,
04:33
we've got to react really quickly --
94
261868
1810
çok hızlı tepki vermeliyiz olur --
04:35
and yes, we do need to react,
95
263702
1615
ve evet, tepki vermeliyiz,
04:37
but we need to be strategic
in our campaigning,
in our campaigning,
96
265341
2596
fakat mücadelemizde stratejik olmalıyız
04:39
and if we just act on anger,
97
267961
1626
ve öfkeyle hareket edersek
04:41
often we do the wrong things.
98
269611
1674
genelde yanlış şeyler yaparız.
04:44
I use craft, like needlework --
99
272177
2628
Ben iğne işi gibi
zanaatları kullanıyorum --
zanaatları kullanıyorum --
04:46
like this guy behind me is doing --
100
274829
2079
arkamdakinin yaptığı gibi --
04:48
as a way to not only slow down
those extrovert doers,
those extrovert doers,
101
276932
3834
yalnızca dışa dönükleri
yavaşlatmak için değil,
yavaşlatmak için değil,
04:52
but also to bring in nervous,
quiet introverts into activism.
quiet introverts into activism.
102
280790
5758
ayrıca gergin, sessiz içe kapanıkları
aktivizme çekmek için.
aktivizme çekmek için.
04:59
By doing repetitive actions,
103
287216
2511
Tekrarlayan eylemler yaparak,
05:01
like handicraft, you can't do it fast,
you have to do it slowly.
you have to do it slowly.
104
289751
3014
tıpkı el işi gibi, hızlı yapamazsınız,
yavaş yapmanız gerekir.
yavaş yapmanız gerekir.
05:04
And those repetitive stitches
105
292789
1711
O tekrarlayan dikiş hareketleri
05:06
help you meditate on the big,
complex, messy social change issues
complex, messy social change issues
106
294524
4064
büyük, karmaşık, dağınık sosyal
değişim meselelerine odaklanmanızı
değişim meselelerine odaklanmanızı
05:10
and figure out what we can do
107
298612
2348
ve vatandaş, tüketici, seçmen ve
05:12
as a citizen, as a consumer,
as a constituent,
as a constituent,
108
300984
5405
bunun gibi şeyler olarak
ne yapabileceğimizi düşünmenizi
ne yapabileceğimizi düşünmenizi
05:18
and all of those different things.
109
306413
1984
sağlar.
05:20
It helps you think critically
while you're stitching away,
while you're stitching away,
110
308421
3397
Dikiş dikerken eleştirel
düşünmenizi sağlar ve
düşünmenizi sağlar ve
05:23
and it helps you be more mindful
of what are your motives.
of what are your motives.
111
311842
2716
güdüleriniz hakkında daha
dikkatli olmanıza yardımcı olur.
dikkatli olmanıza yardımcı olur.
05:26
Are you that Barbie aid worker
that was mentioned before?
that was mentioned before?
112
314582
3348
Siz, daha önce bahsedilen
şu Barbie yardım görevlisi misiniz?
şu Barbie yardım görevlisi misiniz?
05:29
Are you about joining
people in solidarity,
people in solidarity,
113
317954
2651
Dayanışma içerisindeki
insanlara mı katılacaksınız
insanlara mı katılacaksınız
05:32
or do you want to be the savior,
which often isn't very ethical?
which often isn't very ethical?
114
320629
3176
yoksa genelde ahlaki bulunmayan
o kurtarıcı mı olmak istiyorsunuz?
o kurtarıcı mı olmak istiyorsunuz?
05:35
But doing needle work together, as well,
115
323829
2348
Fakat ayrıca nakış işini birlikte yaparak,
05:38
extroverts and introverts and ambivert --
116
326201
3667
dışa dönükler ve içe kapanıklar ve
her ikisi de olanlar --
her ikisi de olanlar --
05:41
everyone's on the scale
in different places --
in different places --
117
329892
2223
herkes ölçekte farklı yerlerde --
05:44
because it's a quiet,
slow form of activism,
slow form of activism,
118
332139
4754
çünkü bu sessiz,
yavaş bir aktivizm biçimi,
yavaş bir aktivizm biçimi,
05:48
it really helps introverts be heard
119
336917
2770
bu gerçekten içe kapanıkların
diğer alanlarda duyulmasını sağlar,
diğer alanlarda duyulmasını sağlar,
05:51
in other areas, where
they are often not heard.
they are often not heard.
120
339711
3868
genelde seslerinin duyulmadığı yerlerde.
05:55
It sounds odd,
121
343603
2650
Bu kulağa garip geliyor,
05:58
but while you're stitching,
you don't need eye contact with people.
you don't need eye contact with people.
122
346277
3628
fakat nakış yaparken insanlarla
göz teması kurmanız gerekmez.
göz teması kurmanız gerekmez.
06:01
So, for nervous introverts,
123
349929
2112
Gergin içe kapanıklar için,
06:04
it means that you can stitch away
next to someone or a group of people
next to someone or a group of people
124
352065
4190
birisinin ya da bir grup insanın yanında
nakış yapabileceğiniz anlamına gelir
nakış yapabileceğiniz anlamına gelir
06:08
and ask questions that you're thinking
125
356279
2199
ve genelde insanlara sormak için
06:10
that often you don't
get time to ask people,
get time to ask people,
126
358502
3063
vakit ayırmadığınız veya göz teması
kurma konusunda gerginlik yaşadığınız
kurma konusunda gerginlik yaşadığınız
06:13
or you're too nervous to ask
if you give them eye contact.
if you give them eye contact.
127
361589
2897
sorularınızı sorabilirsiniz.
06:16
So you can get introverts,
who are those big, deep thinkers,
who are those big, deep thinkers,
128
364510
2952
Yani o büyük, derin düşünürler
olan içe kapanık insanlar şunu diyebilir,
olan içe kapanık insanlar şunu diyebilir,
06:19
saying, "That's really interesting
that you want to do
that you want to do
129
367486
3167
"İnsanları utandırmak
ya da aniden sokaklara çıkmakla
ya da aniden sokaklara çıkmakla
06:22
that extrovert form of activism
that's about shaming people
that's about shaming people
130
370677
3216
ilgili bu dışa dönük aktivizm
biçimini uygulama isteğin
biçimini uygulama isteğin
06:25
or quickly going out somewhere,
131
373917
1691
oldukça ilginç,
06:27
but who are you trying to target and how,
132
375632
2174
fakat kimi ve nasıl hedef alıyorsun
06:29
and is that the best way to do it?"
133
377830
1929
ve bunu yapmanın en iyi yolu bu mu?"
06:31
So it means you could have
these discussions in a very slow way,
these discussions in a very slow way,
134
379783
3047
Yani tartışmaları daha hafif
bir biçimde yürütebilirsiniz,
bir biçimde yürütebilirsiniz,
06:34
which is great for the extrovert
to slow down and think deeply,
to slow down and think deeply,
135
382854
2977
yavaşlamak ve derin düşünmek
dışa dönükler için mükemmeldir,
dışa dönükler için mükemmeldir,
06:37
but it's really good
for the introvert as well,
for the introvert as well,
136
385855
2207
fakat bu içe kapanıklar için de iyidir,
06:40
to be heard and to feel
part of that movement for change,
part of that movement for change,
137
388086
3555
yani iyi anlamda sesinin duyulması
ve değişim hareketinin
ve değişim hareketinin
bir parçası olarak hissetmek.
06:43
in a good way.
138
391665
1151
06:44
Some ways we do it is stitch cards
139
392840
2382
Bazılarını, aktivizm aracılığıyla hangi
06:47
about what values we thread
through our activism,
through our activism,
140
395246
3063
değerleri işlediğimiz ile ilgili
nakış kartlarıyla yapıyoruz
nakış kartlarıyla yapıyoruz
06:50
and making sure that we don't
just react in unethical ways.
just react in unethical ways.
141
398333
3508
ve etik olmayan tepkiler
vermediğimizden emin oluyoruz.
vermediğimizden emin oluyoruz.
06:53
One, sometimes we work
with art institutions
with art institutions
142
401865
2810
Birincisi, bazen
Victoria ve Albert müzesi gibi,
Victoria ve Albert müzesi gibi,
06:56
where we will get
over 150 people at the V&A
over 150 people at the V&A
143
404699
3072
ortalama 150 kişiyi topladığımız
sanat enstitüleri ile çalışıyoruz
sanat enstitüleri ile çalışıyoruz
06:59
who can come for hours,
144
407795
1450
ve insanlar gelip
07:01
sit and stitch together
on a particular issue,
on a particular issue,
145
409269
2437
saatlerce belli bir konu
üzerinde nakış işleyip
üzerinde nakış işleyip
07:03
and then tweet what they're thinking
or how it went, like this one.
or how it went, like this one.
146
411730
3461
sonra da düşüncelerini Twitter'da
paylaşabiliyor, bunun gibi.
paylaşabiliyor, bunun gibi.
07:07
Also, I always think
that activism needs introverts
that activism needs introverts
147
415727
3223
Ayrıca aktivizmin içe kapanıklara hep
ihtiyacı olduğunu düşünüyorum
ihtiyacı olduğunu düşünüyorum
07:10
because we're really good
at intimate activism.
at intimate activism.
148
418974
3015
çünkü biz, samimi aktivizmde
gerçekten iyiyizdir.
gerçekten iyiyizdir.
07:14
So we're good at slow activism,
149
422013
1627
Yani yavaş aktivizmde iyiyiz
07:15
and we're really good
at intimate activism,
at intimate activism,
150
423664
2286
ve samimi aktivizmde oldukça iyiyiz
07:17
and if this year has told us anything,
151
425974
1842
ve bu sene bize bir şey öğrettiyse
07:19
it's told us that we need to,
when we're engaging power holders,
when we're engaging power holders,
152
427840
3841
o da şudur; eğer güç sahipleriyle
tartışacaksak, fikirlerine katılmadığımız
tartışacaksak, fikirlerine katılmadığımız
07:23
we need to engage them by listening
to people we disagree with,
to people we disagree with,
153
431705
3310
insanları dinleyerek
onlarla tartışmalıyız;
onlarla tartışmalıyız;
07:27
by building bridges not walls --
154
435039
2106
duvarlar değil, köprüler inşa ederek --
07:29
walls or wars --
155
437169
2782
duvarlar veya savaşlar --
07:31
and by being critical friends,
not aggressive enemies.
not aggressive enemies.
156
439975
2904
ve agresif düşman olmak yerine,
eleştirel arkadaşlar olarak.
eleştirel arkadaşlar olarak.
07:35
And one example
that I do a lot with introverts,
that I do a lot with introverts,
157
443371
2874
Birçok içe kapanık insanla
ve birçok insanla yaptığım
ve birçok insanla yaptığım
07:38
but with lots of people,
158
446269
1151
bir örnek de,
07:39
is make gifts for people in power,
159
447444
2086
güç sahibi insanlara hediye hazırlamak,
07:41
so not be outside screaming at them,
160
449554
2604
böylece dışarıda onlara bağırmıyorum,
07:44
but to give them something
like a bespoke handkerchief
like a bespoke handkerchief
161
452182
2904
fakat mendil gibi bir şey veriyorum
ve üzerinde şu yazıyor;
ve üzerinde şu yazıyor;
07:47
saying, "Don't blow it.
162
455110
1335
"Abartma.
07:48
Use your power for good.
163
456469
1507
Gücünü iyiye kullan.
07:50
We know you've got a difficult job
in your position of power.
in your position of power.
164
458000
3151
Güç pozisyonunda zor bir
işinin olduğunu biliyoruz.
işinin olduğunu biliyoruz.
07:53
How can we help you?"
165
461175
1738
Sana nasıl yardımcı olabiliriz?"
07:54
And what's great is, for the introverts,
166
462937
2715
İçe kapanıklar için mükemmel olan şey ise,
07:57
we can write letters
while we're making these gifts,
while we're making these gifts,
167
465676
2436
hediyeleri hazırlarken
mektup yazabiliyor olmamız,
mektup yazabiliyor olmamız,
08:00
so for us, Marks and Spencer,
168
468136
2373
bizim için, Marks and Spencer,
08:02
we tried to campaign to get them
to implement the living wage.
to implement the living wage.
169
470533
4421
geçindirebilecek maaşı yürürlüğe
koymaları için mücadele vermeyi denedik.
koymaları için mücadele vermeyi denedik.
08:06
So we made all the 14 board members
bespoke handkerchiefs.
bespoke handkerchiefs.
170
474978
4042
14 kurul üyesine mendil yaptık.
08:11
We wrote them letters, we boxed them up,
171
479044
2292
Onlara mektup yazdık, kutulara koyduk
08:13
and we went to the AGM
to hand-deliver our gifts
to hand-deliver our gifts
172
481360
3033
ve hediyeleri elimizle teslim etmek
ve samimi aktivizm gerçekleştirerek
ve samimi aktivizm gerçekleştirerek
08:16
and to have that form of intimate activism
173
484417
2496
onlarla tartışabilmek için
08:18
where we had discussions with them.
174
486937
1741
yıllık genel kurula gittik.
08:21
And what was brilliant
was that the chair of the board
was that the chair of the board
175
489107
3183
Kurul başkanının bizlere
mücadelemizin ne kadar muhteşem,
mücadelemizin ne kadar muhteşem,
08:24
told us how amazing our campaign was,
176
492314
1952
ne kadar samimi olduğunu söylemesi
08:26
how heartfelt it was.
177
494290
1436
çok güzeldi.
08:28
The board members, like Martha Lane Fox,
178
496153
2104
Twitter'da yüz binlerce takipçisi olan
08:30
who has hundreds of thousands
of followers on Twitter,
of followers on Twitter,
179
498281
2904
ve iş alanında oldukça etkileyici
olan Martha Lane Fox gibi
olan Martha Lane Fox gibi
08:33
and highly influential in business,
180
501209
2278
kurul üyeleri, ne kadar etkilendiklerini
08:35
tweeted how impressed she was,
181
503511
2024
Twitter'da paylaştılar
08:37
and within 10 months,
182
505559
1587
ve 10 ay içerisinde
08:39
we'd had meetings with Marks and Spencer
183
507170
2556
şunu söylemek üzere
Marks and Spencer ile toplantılar yaptık;
Marks and Spencer ile toplantılar yaptık;
08:41
to say, "We know this is difficult
to be a living wage employer,
to be a living wage employer,
184
509750
3540
"Geçinmeye yetecek maaş
veren bir işveren olmak zordur,
veren bir işveren olmak zordur,
08:45
but if you can be one,
185
513314
1349
ama olabiliyorsanız,
08:46
the rest of the sector will look at it,
186
514687
1859
sektörün geri kalanı bunu görür
08:48
and it's not right that some of your
amazing workers are working full time
amazing workers are working full time
187
516570
4602
ve bazı inanılmaz işçilerinizin
tam zamanlı çalışması ve hâlâ faturalarını
tam zamanlı çalışması ve hâlâ faturalarını
08:53
and still can't pay their bills.
188
521196
1539
ödeyememesi doğru değil.
08:54
And we love Marks and Spencer.
189
522759
1500
Marks and Spencer'ı seviyoruz.
08:56
How can you be the role model
that we want you to be?"
that we want you to be?"
190
524283
2706
Olmak istediğiniz rol model
hâline nasıl gelebilirsiniz?"
hâline nasıl gelebilirsiniz?"
08:59
So that was that intimate
form of activism.
form of activism.
191
527829
2009
Bu, samimi bir aktivizm biçimiydi.
09:01
We had lots of meetings with them.
192
529862
2301
Onlarla birçok toplantı yaptık.
09:04
We then gave them Christmas cards
and Valentine's cards to say,
and Valentine's cards to say,
193
532187
4499
Onlara Noel ve Sevgililer Günü
kartları vererek, şöyle dedik;
kartları vererek, şöyle dedik;
09:08
"We really want to encourage you
to implement the living wage,
to implement the living wage,
194
536710
3303
"Sizi, geçindirebilecek maaşı
sağlamaya teşvik etmek istiyoruz",
sağlamaya teşvik etmek istiyoruz",
09:12
and within 10 months,
they'd announced to the media
they'd announced to the media
195
540037
2808
ve 10 ay içerisinde medyaya
bağımsız geçindirebilecek maaşı
bağımsız geçindirebilecek maaşı
09:14
that they were going to pay
the independent living wage, and now --
the independent living wage, and now --
196
542869
3866
ödeyeceklerini duyurdular ve şimdi --
09:18
(Applause)
197
546759
1809
(Alkış)
09:20
Thank you.
198
548592
1151
Teşekkürler.
09:21
And now we're trying
to work with them to be accredited,
to work with them to be accredited,
199
549767
3539
Şimdi, güvenilir olmak için onlarla
çalışmayı deniyoruz,
çalışmayı deniyoruz,
09:25
which is really important,
200
553330
1279
ki bu gerçekten önemli
09:26
and we went back to the last AGM this June
201
554633
2452
ve Haziran'da son
yıllık genel kurula gittik
yıllık genel kurula gittik
09:29
and we had these amazing one-to-one
discussions with the board members,
discussions with the board members,
202
557109
3596
ve kurul üyeleriyle birebir
görüşmelerimiz oldu,
görüşmelerimiz oldu,
09:32
who told us how much
they loved their hankies
they loved their hankies
203
560729
2097
bize mendilleri çok sevdiklerini
09:34
and how it really moved them,
what we were doing,
what we were doing,
204
562850
2874
ve onları işlerinde nasıl
teşvik ettiğini söylediler
teşvik ettiğini söylediler
09:37
and they all told us that if we were
standing outside screaming at them
standing outside screaming at them
205
565748
3464
ve bize, eğer dışarıda onlara
bağırarak ve kibar olmayan bir şekilde
bağırarak ve kibar olmayan bir şekilde
09:41
and not being gentle in our protest,
206
569236
2120
protesto yapıyor olsaydık,
09:43
they wouldn't have even listened to us,
207
571380
1877
bizleri dinlemeyeceklerini ve
09:45
never mind had those discussions with us.
208
573281
2027
bu şekilde tartışamayacağımızı söylediler.
09:47
And I think introverts
are really good at intimate activism
are really good at intimate activism
209
575332
3358
İçe kapanıkların samimi aktivizmde
sahiden iyi olduklarını düşünüyorum
sahiden iyi olduklarını düşünüyorum
09:50
because we like to listen,
210
578714
1341
çünkü iyi dinleyicileriz,
09:52
we like one-to-ones,
211
580079
1357
birebir görüşmeyi seviyoruz,
09:53
we don't like small talks,
212
581460
1347
kısa konuşmaları sevmiyoruz,
09:54
we like those big, juicy issues
to discuss with people,
to discuss with people,
213
582831
3526
insanlarla büyük, ilginç
meseleleri tartışmayı seviyoruz,
meseleleri tartışmayı seviyoruz,
09:58
we don't like conflict,
214
586381
1516
çekişmeleri sevmiyoruz,
09:59
so we avoid it at all costs,
215
587921
1767
bu yüzden ne pahasına olursa olsun
10:01
which is really important when
we're trying to engage power holders,
we're trying to engage power holders,
216
589712
3289
ondan kaçınıyoruz ve güç
sahipleriyle meşgul olurken,
sahipleriyle meşgul olurken,
10:05
not to be conflicting
with them all the time.
with them all the time.
217
593025
3170
onlarla çekişmeye girmemek
gerçekten önemli.
gerçekten önemli.
10:08
The third way I think activists
are really missing out
are really missing out
218
596632
4694
Üçüncü olarak da aktivistlerin
içe kapanıklar ile temasa geçmeyerek
içe kapanıklar ile temasa geçmeyerek
10:13
if they don't engage introverts
219
601350
1870
bir şeyler kaybettiğini düşünüyorum,
10:15
is that introverts, like I said,
can be half of the world's population,
can be half of the world's population,
220
603244
5031
bu içe kapanıklar, dediğim gibi,
dünya nüfusunun yarısı olabilir
dünya nüfusunun yarısı olabilir
10:20
and most of us won't say
that we're introvert,
that we're introvert,
221
608299
3104
ve çoğumuz da içe kapanık
olduğumuzu söylemeyiz
olduğumuzu söylemeyiz
10:23
or we get embarrassed
by saying what overwhelms us.
by saying what overwhelms us.
222
611427
3194
veya bizi mahcup eden şeyi
söyleyerek utanırız.
söyleyerek utanırız.
10:26
So for me, a few years ago,
223
614645
2001
Yani benim için, birkaç yıl önce,
10:28
my mom used to send me
texts in capital letters --
texts in capital letters --
224
616670
3093
annem bana büyük harflerle
mesajlar gönderiyordu --
mesajlar gönderiyordu --
10:31
and she can now do emojis
and everything, she's fine --
and everything, she's fine --
225
619787
3150
şimdi emoji ve her şeyi
yapabiliyor, iyi yani --
yapabiliyor, iyi yani --
10:34
but as soon as I'd see this text,
226
622961
1779
fakat ben bu mesajı görür görmez
10:36
I'd wince and think, "Ooh,
it's capital letters, it's too much."
it's capital letters, it's too much."
227
624764
3620
ürkerdim ve şöyle düşünürdüm
"Ah, büyük harfler, bu çok fazla."
"Ah, büyük harfler, bu çok fazla."
10:40
And I'd have to ignore it to read
the lovely text she sent me.
the lovely text she sent me.
228
628408
3182
Bana gönderdiği güzel mesajı
okumayı önemsemezdim.
okumayı önemsemezdim.
10:43
And that's a bit embarrassing,
229
631614
1483
Bu biraz utanç verici,
10:45
to tell people that capital
letters overwhelm you,
letters overwhelm you,
230
633121
3112
yani insanlara büyük harflerin
sizi boğduğunu söylemek,
sizi boğduğunu söylemek,
10:48
but we really need introverts
to help us do intriguing activism
to help us do intriguing activism
231
636257
5009
fakat içe kapanıklara engel olmak
yerine onları etkileyen ilgi çekici
yerine onları etkileyen ilgi çekici
aktivizme yardımcı olmaları için,
onlara ihtiyacımız var.
onlara ihtiyacımız var.
10:53
that attracts them
rather than puts them off.
rather than puts them off.
232
641290
2563
10:55
We're put off by big
and brash giant posters
and brash giant posters
233
643877
3453
Büyük ve aceleci, devasa posterler,
büyük harfler ve ne yapmamız
büyük harfler ve ne yapmamız
10:59
and capital letters and explanation marks
234
647354
2508
gerektiğini söyleyip, dikkatimizi
çekmek için rekabet eden
çekmek için rekabet eden
11:01
telling us what to do
and vying for our attention.
and vying for our attention.
235
649886
3422
açıklamalar, bizleri geri itiyor.
11:05
So some of the things I do with people
around the world who take part
around the world who take part
236
653332
3798
Dünya üzerinde bizimle çalışan insanlarla
yapmak istediğim şeylerden bazıları,
yapmak istediğim şeylerden bazıları,
11:09
is make small bits
of provocative street art
of provocative street art
237
657154
2342
göz hizasına asılmış, çok küçük
11:11
which are hung off eye level, very small,
238
659520
2642
ve provokatif mesajlar içeren
11:14
and they're provocative messages.
239
662186
1778
provokatif sokak sanatı yapmak.
11:15
They're not preaching at people
or telling them what to do.
or telling them what to do.
240
663988
3285
Bunlar insanlara vaaz vermez,
ne yapmaları gerektiğini söylemez.
ne yapmaları gerektiğini söylemez.
11:19
They're just getting people
to engage in different ways,
to engage in different ways,
241
667297
2634
İnsanların farklı yollarla
harekete geçmelerini
harekete geçmelerini
ve kendilerini düşünmelerini sağlar,
11:21
and think for themselves,
242
669955
1191
11:23
because we don't like
to be told what to do.
to be told what to do.
243
671170
2126
çünkü yapmamız gerekenin
söylenmesini sevmiyoruz.
söylenmesini sevmiyoruz.
11:25
It might be wearing
a green heart on your sleeve
a green heart on your sleeve
244
673921
2453
Sevdiğin şey ve iklim
değişiminin ona etkisinin
değişiminin ona etkisinin
11:28
saying what you love
and how climate change will affect it,
and how climate change will affect it,
245
676398
2897
yazılı olduğu yeşil bir kalp
baskılı gömlek giymek olabilir
baskılı gömlek giymek olabilir
11:31
and we'll wear it,
246
679319
1158
ve bunu giyeriz,
11:32
and if people say,
247
680501
1182
eğer insanlar derse ki,
11:33
"Why are you wearing a green heart
with the word 'chocolate' on?"
with the word 'chocolate' on?"
248
681707
3334
"Neden üzerinde 'çikolata' yazan
yeşil bir kalp giyiyorsun?"
yeşil bir kalp giyiyorsun?"
11:37
and we can have those one-to-one
intimate conversations and say,
intimate conversations and say,
249
685065
3166
bizler de birebir samimi sohbeti
gerçekleştirip, şöyle diyebiliriz,
gerçekleştirip, şöyle diyebiliriz,
11:40
"I love chocolate.
250
688255
1191
"Çikolatayı seviyorum.
11:41
Climate change is going to affect it,
251
689470
2242
İklim değişimi onu etkileyecek
11:43
and I think there's lot of other things
that climate change will affect,
that climate change will affect,
252
691736
3447
ve iklim değişiminin etkileyeceği
birçok diğer şey de var ve
birçok diğer şey de var ve
11:47
and I really want to make sure I'm part
of the solution, not the problem."
of the solution, not the problem."
253
695207
3543
ben problemin değil, çözümün bir parçası
olduğumdan emin olmak istiyorum."
olduğumdan emin olmak istiyorum."
11:50
And then we deflect, because we don't
like to be the center of attention,
like to be the center of attention,
254
698774
3579
Sonra yön değiştiririz, çünkü
dikkatin merkezi olmayı sevmeyiz
dikkatin merkezi olmayı sevmeyiz
11:54
and say, "What do you love
and how will climate change affect it?"
and how will climate change affect it?"
255
702377
3127
ve deriz ki, "Sen neyi seviyorsun
ve o nasıl etkilenecek?"
ve o nasıl etkilenecek?"
11:58
Or it might be shop-dropping
instead of shop-lifting,
instead of shop-lifting,
256
706071
2763
Bu, mağaza hırsızlığı yerine
mağazaya sızmak da olabilir,
mağazaya sızmak da olabilir,
12:00
where we'll make little mini-scrolls
with lovely stories on
with lovely stories on
257
708858
3857
kıyafetlerin ardındaki hikâyenin
yazılı olduğu küçük,
yazılı olduğu küçük,
12:04
about what's the story
behind your clothes.
behind your clothes.
258
712739
2358
mini, süslü rulolar hazırlayabiliriz.
12:07
Is it a joyful story of how it's made,
or is it a torturous one?
or is it a torturous one?
259
715121
3976
Kıyafetin hikâyesi eğlenceli mi,
yoksa acı veren bir hikâye mi?
yoksa acı veren bir hikâye mi?
12:11
And we'll just drop them
in little pockets in shops,
in little pockets in shops,
260
719121
2797
Mağazalarda bunları
küçük ceplere atabiliriz,
küçük ceplere atabiliriz,
12:13
all lowercase, all handwritten,
261
721942
2235
küçük harfli, el yazısı ile yazılmış,
12:16
with kisses and smiley faces in ribbon,
262
724201
3350
kurdelesinde öpücükler
ve gülen yüzler bulunan kağıtlar;
ve gülen yüzler bulunan kağıtlar;
12:19
and then people are excited
that they found it.
that they found it.
263
727575
2598
insanlar onları bulduklarında
heyecanlanırlar.
heyecanlanırlar.
12:22
And we often drop them in unethical shops
264
730197
2362
Etik dışı mağazalarda bunu yapabiliriz
12:24
or in front pockets,
265
732583
2094
ya da ön ceplere koyabiliriz
12:26
and it's a way that we can do
offline campaigning
offline campaigning
266
734701
3245
ve bizleri incitmeden dâhil
olabildiğimiz, fakat aynı zamanda
olabildiğimiz, fakat aynı zamanda
12:29
that engages us and doesn't burn us out,
267
737970
2461
diğer insanların da
çevrim içi ve çevrimdışı olarak
çevrim içi ve çevrimdışı olarak
12:32
but also engages other people
in an intriguing way online and offline.
in an intriguing way online and offline.
268
740455
5256
ilgisini çeken çevrimdışı kampanyayı
bu şekilde gerçekleştirebiliriz.
bu şekilde gerçekleştirebiliriz.
12:39
So I've got two calls to action,
269
747061
3148
Eyleme iki adet çağrım var,
12:42
for the introverts and for the extroverts.
270
750233
2985
içe kapanıklar için ve dışa dönükler için.
12:45
For the ambivert,
271
753242
1499
Her ikisi birden olanlar için,
12:46
you're involved in all of it.
272
754765
1381
siz zaten hepsine dâhilsiniz.
12:49
For the extroverts, I want to say
that when you're planning a campaign,
that when you're planning a campaign,
273
757055
4946
Dışa dönükler, bir
kampanya planı yaparken,
kampanya planı yaparken,
içe kapanıkları da düşünmelisiniz.
12:54
think about introverts.
274
762025
1516
12:55
Think about how valuable our skills are,
just as much as extroverts'.
just as much as extroverts'.
275
763565
3896
Sizler gibi, bizim becerilerimizin de
ne kadar değerli olduğunu düşünün.
ne kadar değerli olduğunu düşünün.
13:00
We're good at slowing down
and thinking deeply,
and thinking deeply,
276
768017
2759
Yavaşlatma ve derin düşünmede,
meselelerin detaylarında ve
meselelerin detaylarında ve
13:02
and the detail of issues,
we're really good at bringing them out.
we're really good at bringing them out.
277
770800
3193
onları ortaya çıkarmada iyiyiz.
13:06
We're good at intimate activism,
so use us in that way.
so use us in that way.
278
774673
4055
Samimi aktivizmde iyiyiz,
bizden bu yolla faydalanın.
bizden bu yolla faydalanın.
13:10
And we're good at intriguing people
279
778752
2293
Sohbet ve düşünce yaratmada yardımcı olan
13:13
by doing strange little things that help
create conversations and thought.
create conversations and thought.
280
781069
4710
küçük ve ilginç şeyleri yaparak ilgi
çekme konusunda iyiyiz.
çekme konusunda iyiyiz.
13:17
Introverts, my call to action for you is,
281
785803
3196
İçe kapanıklar, size çağrım da şu,
13:21
I know you like being on your own,
282
789023
1778
kendi başınıza olmayı,
kafanızın içinde kalmak
istediğinizi biliyorum,
istediğinizi biliyorum,
13:22
I know you like being in your head,
283
790825
1851
13:24
but activism needs you,
284
792700
1897
ama aktivizmin size ihtiyacı var
13:26
so sometimes you've got to get out there.
285
794621
2032
ve bazen oraya gitmeniz gerek.
13:28
It doesn't mean that you've got
to turn into an extrovert and burn out,
to turn into an extrovert and burn out,
286
796677
3334
Bu, dışa dönük bir hâl alıp
mahvolmak anlamına gelmiyor,
mahvolmak anlamına gelmiyor,
13:32
because that's no use for anyone,
287
800035
1572
çünkü bunun kimseye faydası olmaz
13:33
but what it does mean
288
801631
1197
ve bu,
13:34
is that you should value the skills
and the traits that you have
and the traits that you have
289
802852
3944
aktivizmin ihtiyaç duyduğu beceri
ve özelliklerinizi değerlendirmelisiniz
ve özelliklerinizi değerlendirmelisiniz
13:38
that activism needs.
290
806820
1452
anlamına geliyor.
13:40
So for everyone in this room,
291
808835
1564
Bu salondaki herkes için;
13:42
whether you're an extrovert
or an introvert or an ambivert,
or an introvert or an ambivert,
292
810423
3809
ister dışa dönük olun,
ister içe kapanık, dünyanın size
ister içe kapanık, dünyanın size
13:46
the world needs you now more than ever,
293
814256
2881
daha önce hiç olmadığı kadar ihtiyacı var
13:49
and you've got no excuse
not to get involved.
not to get involved.
294
817161
2333
ve dâhil olmamak için bir bahaneniz yok.
13:51
Thanks.
295
819922
1151
Teşekkürler.
13:53
(Applause)
296
821097
3212
(Alkış)
ABOUT THE SPEAKER
Sarah Corbett - CraftivistSarah Corbett does activism in a quiet, humble and intriguing way using handicrafts.
Why you should listen
Sarah Corbett is a craftivist who teaches her "gentle protest" approach to individuals and organizations around the world. She also makes craftivism (craft + activism) projects and DIY kits for people who want to do a quieter, kinder and more beautiful form of effective activism than what is sometimes traditionally offered.
Growing up in a low-income area of the UK, Corbett has been involved in activism since she was three years old and has worked for more than a decade in the UK charity sector as a professional campaigner focusing on international development. But in 2008 she burnt out as an activist and introvert and wanted to find an effective way of campaigning that fitted her skills and ethics and personality. She set up the Craftivist Collective social enterprise in 2009 after people wanted to join in her new form of activism. Now there are craftivists around the world who take part in social change using handicrafts.
Corbett won the Sheila McKechnie award for Economic Justice campaigner of the Year 2016. Craftivist Collective won an Innovation Award from Care2 Impact Award 2016. She works with charities, arts institutions, universities and has exhibited her solo exhibition, "Gentle Protest," in Stockholm, Helsinki and London. She lives in East London and works worldwide.
Sarah Corbett | Speaker | TED.com