TEDIndia 2009
Pranav Mistry: The thrilling potential of SixthSense technology
Pranav Mistry: AltıncıHis teknolojisinin heyecan verici potansiyeli
Filmed:
Readability: 4
18,689,186 views
Pranav Mistry, TEDHindistan'da fiziksel dünya ile veri dünyasının etkileşimine yardımcı olacak çeşitli araçları gösteriyor - kendisinin AltıncıHis cihazı ve yeni, devrimsel kağıt "dizüstü" de buna dahil. Sahnedeki soru-cevap kısmında ise Mistry tüm imkanlara yol vermek için AltıncıHis'in yazılımını açık kaynak olarak sunacağını söylüyor.
Pranav Mistry - Director of research, Samsung Research America
As an MIT grad student, Pranav Mistry invented SixthSense, a wearable device that enables new interactions between the real world and the world of data. Full bio
As an MIT grad student, Pranav Mistry invented SixthSense, a wearable device that enables new interactions between the real world and the world of data. Full bio
Double-click the English transcript below to play the video.
00:15
We grew up
0
0
2000
Hepimiz çevremizdeki
00:17
interacting with the physical objects around us.
1
2000
3000
nesnelerle etkileşimde bulunarak büyüdük.
00:20
There are an enormous number of them
2
5000
2000
Çok büyük bir kısmını
00:22
that we use every day.
3
7000
2000
günlük yaşantımızda kullanıyoruz.
00:24
Unlike most of our computing devices,
4
9000
3000
Birçok bilgi-işlem cihazımızın aksine,
00:27
these objects are much more fun to use.
5
12000
3000
bu nesneleri kullanmak çok daha zevkli.
00:30
When you talk about objects,
6
15000
3000
Nesneler hakkında konuştuğunuz zaman,
00:33
one other thing automatically comes attached to that thing,
7
18000
3000
bir başka şey de bunun yanında otomatik olarak gelir,
00:36
and that is gestures:
8
21000
2000
ki o da jestlerdir:
00:38
how we manipulate these objects,
9
23000
2000
nesneleri nasıl manipüle ettiğimiz,
00:40
how we use these objects in everyday life.
10
25000
3000
günlük yaşantımızda nasıl kullandığımız.
00:43
We use gestures not only to interact with these objects,
11
28000
3000
Jestleri sadece bu nesnelerle etkileşim için değil,
00:46
but we also use them to interact with each other.
12
31000
2000
onları kendi aralarında etkileşime sokmak için de kullanırız.
00:48
A gesture of "Namaste!", maybe, to respect someone,
13
33000
3000
"Namaste!" jesti, belki birisine saygı göstermek,
00:51
or maybe --
14
36000
1000
ya da belki --
00:52
in India I don't need to teach a kid that this means
15
37000
2000
Hindistan'da bir çocuğa bunun krikette "4 koşu" demek
00:54
"four runs" in cricket.
16
39000
2000
olduğunu öğretmeme gerek yoktur.
00:56
It comes as a part of our everyday learning.
17
41000
3000
Bu günlük öğrenmenin bir parçası olarak gelir.
00:59
So, I am very interested,
18
44000
2000
Başından beri,
01:01
from the beginning, that how --
19
46000
2000
bir konuyla ilgileniyorum --
01:03
how our knowledge
20
48000
2000
Yaşantımızdaki günlük objeler
01:05
about everyday objects and gestures,
21
50000
2000
ve jestler hakkındaki bilgimizin,
01:07
and how we use these objects,
22
52000
2000
ve onları kullanma biçimimizin
01:09
can be leveraged to our interactions with the digital world.
23
54000
3000
dijital dünyayla olan etkileşimimize nasıl uyarlanabilir...
01:12
Rather than using a keyboard and mouse,
24
57000
3000
Klavye ve fare kullanmak yerine,
01:15
why can I not use my computer
25
60000
3000
neden bilgisayarımı fiziksel dünyayla
01:18
in the same way that I interact in the physical world?
26
63000
3000
etkileşim kurduğum şekilde kullanamayayım?
01:21
So, I started this exploration around eight years back,
27
66000
3000
Bu yolculuğa 8 yıl önce başladım,
01:24
and it literally started with a mouse on my desk.
28
69000
3000
ve gerçekten de masamın üstündeki fare ile başladı.
01:27
Rather than using it for my computer,
29
72000
3000
Onu bilgisayarımla kullanmak yerine,
01:30
I actually opened it.
30
75000
3000
onun içini açtım.
01:33
Most of you might be aware that, in those days,
31
78000
2000
Çoğunuz bilirsiniz, o zamanlar,
01:35
the mouse used to come with a ball inside,
32
80000
2000
farelerin içinde bir top olurdu,
01:37
and there were two rollers
33
82000
2000
ve iki tane tekerlek vardı ki
01:39
that actually guide the computer where the ball is moving,
34
84000
3000
bunlar bilgisayara topun ve ona uyumlu olarak
01:42
and, accordingly, where the mouse is moving.
35
87000
2000
farenin nereye gittiğini iletirlerdi.
01:44
So, I was interested in these two rollers,
36
89000
3000
Her neyse, bu tekerlekler benim ilgimi çekti,
01:47
and I actually wanted more, so I borrowed another mouse from a friend --
37
92000
3000
ve daha fazlasını istedim, dolayısıyla arkadaşımdan bir fare daha ödünç aldım --
01:50
never returned to him --
38
95000
2000
ona hiç geri vermedim --
01:52
and I now had four rollers.
39
97000
2000
böylece dört tane tekerleğim oldu.
01:54
Interestingly, what I did with these rollers is,
40
99000
3000
İlginç olan, basit bir şekilde,
01:57
basically, I took them off of these mouses
41
102000
3000
bu tekerlekleri farelerden çıkarttım
02:00
and then put them in one line.
42
105000
2000
ve onları bir çizgi üzerine monte ettim.
02:02
It had some strings and pulleys and some springs.
43
107000
3000
Düzenekte birkaç iplik, makara ve yay da vardı.
02:05
What I got is basically a gesture interface device
44
110000
3000
Yaptığım şey temel olarak iki dolarlık
02:08
that actually acts as a motion-sensing device
45
113000
4000
el hareketlerini algılayan bir hareket arayüzü
02:12
made for two dollars.
46
117000
2000
cihazıydı.
02:14
So, here, whatever movement I do in my physical world
47
119000
3000
Ve, işte, yaklaşık sekiz yıl önce, 2000'de yaptığım
02:17
is actually replicated inside the digital world
48
122000
3000
sadece küçük bir alet ile fiziksel dünyada
02:20
just using this small device that I made, around eight years back,
49
125000
3000
yaptığım her hareket dijital dünyada taklit
02:23
in 2000.
50
128000
2000
ediliyor.
02:25
Because I was interested in integrating these two worlds,
51
130000
2000
Bu iki dünyayı birleştirmekle ilgilendiğimden,
02:27
I thought of sticky notes.
52
132000
2000
yapışkan notları düşündüm.
02:29
I thought, "Why can I not connect
53
134000
3000
Ve kendime sordum, "Neden
02:32
the normal interface of a physical sticky note
54
137000
2000
fiziksel bir yapışkan not arayüzünü dijital
02:34
to the digital world?"
55
139000
2000
dünyaya bağlayamayayım?"
02:36
A message written on a sticky note to my mom
56
141000
2000
Kağıt üzerinde anneme yazılmış bir not
02:38
on paper
57
143000
1000
bir SMS
02:39
can come to an SMS,
58
144000
2000
haline gelebilir,
02:41
or maybe a meeting reminder
59
146000
2000
yahut bir toplantı hatırlatması
02:43
automatically syncs with my digital calendar --
60
148000
2000
dijital takvimimle otomatik olarak senkronize olabilir --
02:45
a to-do list that automatically syncs with you.
61
150000
3000
sizinle otomatik olarak senkronize olan bir yapılacaklar listesi.
02:48
But you can also search in the digital world,
62
153000
3000
Ama dijital dünyada aynı zamanda arama da
02:51
or maybe you can write a query, saying,
63
156000
2000
yapabilirsiniz, ya da "Dr. Smith'in adresi
02:53
"What is Dr. Smith's address?"
64
158000
2000
nedir?" gibi bir sorgu yapabilirsiniz.
02:55
and this small system actually prints it out --
65
160000
2000
ve bu küçük sistem gerçekten sonucu bastırır --
02:57
so it actually acts like a paper input-output system,
66
162000
2000
kısacası sistem yalnızca kağıttan yapılmış bir kağıt
02:59
just made out of paper.
67
164000
3000
girdi-çıktı sistemi gibi davranır
03:05
In another exploration,
68
170000
2000
Bir başka deneme olarak,
03:07
I thought of making a pen that can draw in three dimensions.
69
172000
3000
üç boyutlu çizebilen bir kalem yapmayı düşündüm.
03:10
So, I implemented this pen
70
175000
2000
Ve, mimarlara ve tasarımcılara
03:12
that can help designers and architects
71
177000
2000
sadece üç boyutlu düşünmeyi değil
03:14
not only think in three dimensions,
72
179000
2000
gerçekten üç boyutlu çizmeyi sağlayacak,
03:16
but they can actually draw
73
181000
2000
ve bu şekilde daha sezgisel
03:18
so that it's more intuitive to use that way.
74
183000
2000
bir kullanımı olacak kalemi gerçeğe dönüştürdüm.
03:20
Then I thought, "Why not make a Google Map,
75
185000
2000
Sonra düşündüm, "Neden Google'ın haritaları
03:22
but in the physical world?"
76
187000
2000
fiziksel dünyada uygulanmasın?"
03:24
Rather than typing a keyword to find something,
77
189000
3000
Bir şeyi bulmak için anahtar kelime yazmak yerine,
03:27
I put my objects on top of it.
78
192000
2000
üzerine çeşitli eşyalarımı koydum.
03:29
If I put a boarding pass, it will show me where the flight gate is.
79
194000
3000
Uçak biletimi koyarsam, bana uçuş kapısının nerede olduğunu gösterecek.
03:32
A coffee cup will show where you can find more coffee,
80
197000
3000
Bir fincan size nerelerde daha fazla kahve bulabileceğinizi, ya da
03:35
or where you can trash the cup.
81
200000
2000
fincanı nereye atabileceğinizi gösterecek.
03:37
So, these were some of the earlier explorations I did because
82
202000
3000
Bunlar önceden yaptığım bazı deneylerdi çünkü
03:40
the goal was to connect these two worlds seamlessly.
83
205000
3000
amacım iki dünyayı sorunsuz şekilde bağlamaktı.
03:44
Among all these experiments,
84
209000
2000
Bütün bu deneyler arasında
03:46
there was one thing in common:
85
211000
2000
bir şey ortaktı:
03:48
I was trying to bring a part of the physical world to the digital world.
86
213000
4000
fiziksel dünyadan bir parçayı dijital dünyaya taşımaya çalışıyordum.
03:52
I was taking some part of the objects,
87
217000
3000
Ya nesnelerin bir parçasını, ya da
03:55
or any of the intuitiveness of real life,
88
220000
3000
gerçek hayata dair bir sezgiyi alıp
03:58
and bringing them to the digital world,
89
223000
3000
bunları dijital dünyaya taşıyordum,
04:01
because the goal was to make our computing interfaces more intuitive.
90
226000
3000
çünkü amaç bilgi-işlem arayüzlerini daha sezgisel yapmaktı.
04:04
But then I realized that we humans
91
229000
2000
Fakat sonra farkettim ki, biz insanlar
04:06
are not actually interested in computing.
92
231000
3000
aslında bilgisayarlarla çok ilgilenmiyorduk.
04:09
What we are interested in is information.
93
234000
3000
Bizim ilgilendiğimiz şey bilgiydi.
04:12
We want to know about things.
94
237000
2000
Eşya hakkındaki herşeyi bilmek istiyorduk.
04:14
We want to know about dynamic things going around.
95
239000
2000
Etrafımızda olan bitenden haberdar olmak istiyorduk.
04:16
So I thought, around last year -- in the beginning of the last year --
96
241000
5000
Ve geçen sene -- geçen senenin başında -- düşünmeye
04:21
I started thinking, "Why can I not take this approach in the reverse way?"
97
246000
3000
başladım, "Neden bu yaklaşımı tersten ele alamayım?"
04:24
Maybe, "How about I take my digital world
98
249000
3000
Ya da, "Dijital dünyamı alıp, fiziksel dünyamı
04:27
and paint the physical world with that digital information?"
99
252000
5000
onun dijital bilgisiyle bezersem nasıl olur?"
04:32
Because pixels are actually, right now, confined in these rectangular devices
100
257000
4000
An itibariyle, pikseller cebimize sığmakta olan dikdörtgen cihazların içinde
04:36
that fit in our pockets.
101
261000
2000
sınırlı durumdalar.
04:38
Why can I not remove this confine
102
263000
3000
Neden bu sınırı kaldırmayayım da
04:41
and take that to my everyday objects, everyday life
103
266000
3000
her gün kullandığım şeyleri, günlük hayatımı
04:44
so that I don't need to learn the new language
104
269000
2000
bu pikselleri kullanabilmek için yeni bir dil
04:46
for interacting with those pixels?
105
271000
3000
öğrenmeme gerek kalmasın?
04:50
So, in order to realize this dream,
106
275000
2000
Ve, bu hayali hayata geçirmek için
04:52
I actually thought of putting a big-size projector on my head.
107
277000
3000
kafama büyük ebatlı bir projektör koymayı bile düşündüm.
04:55
I think that's why this is called a head-mounted projector, isn't it?
108
280000
3000
Sanırım bundan dolayı başa bağlı projektör deniliyor, değil mi?
04:58
I took it very literally,
109
283000
2000
Bunu kelime anlamıyla anladım,
05:00
and took my bike helmet,
110
285000
2000
ve bisiklet kaskımı aldım,
05:02
put a little cut over there so that the projector actually fits nicely.
111
287000
3000
projektörün daha iyi oturması için tepesini kestim.
05:05
So now, what I can do --
112
290000
2000
Sonrasında, ne yapabilirim --
05:07
I can augment the world around me with this digital information.
113
292000
4000
Etrafımdaki dünyayı bu dijital veriyle genişletebilirim.
05:11
But later,
114
296000
2000
Ama sonra,
05:13
I realized that I actually wanted to interact with those digital pixels, also.
115
298000
3000
Fark ettim ki o piksellerle aynı zamanda oynamayı da istiyordum.
05:16
So I put a small camera over there,
116
301000
2000
Ve oraya küçük bir kamera koydum,
05:18
that acts as a digital eye.
117
303000
2000
diijital göz görevi yapsın diye.
05:20
Later, we moved to a much better,
118
305000
2000
Ardından, çok daha fazla yol katettik,
05:22
consumer-oriented pendant version of that,
119
307000
2000
tüketicye yönelik boyuna askılı hali,
05:24
that many of you now know as the SixthSense device.
120
309000
3000
çoğunuzun AltıncıHis cihazı diye bildiği şey.
05:27
But the most interesting thing about this particular technology
121
312000
3000
Fakat bu özel teknolojinin en ilginç yanı onu
05:30
is that you can carry your digital world with you
122
315000
4000
nereye giderseniz gidin yanınızda götürüyor
05:34
wherever you go.
123
319000
2000
olmanızdır.
05:36
You can start using any surface, any wall around you,
124
321000
3000
Etrafınızdaki bütün yüzeyleri ve duvarları arayüz olarak kullanmaya
05:39
as an interface.
125
324000
2000
başlayabilirsiniz.
05:41
The camera is actually tracking all your gestures.
126
326000
3000
Kamera bütün hareketlerinizi takip ediyor.
05:44
Whatever you're doing with your hands,
127
329000
2000
Ellerinizle ne yaparsanız yapın,
05:46
it's understanding that gesture.
128
331000
2000
yaptığınız hareketi anlıyor.
05:48
And, actually, if you see, there are some color markers
129
333000
2000
Ve aslında, görüyorsanız, ilk versiyonla beraber kullandığımız
05:50
that in the beginning version we are using with it.
130
335000
3000
renkli kalemler de var.
05:53
You can start painting on any wall.
131
338000
2000
Herhangi bir duvarda resim yapabilirsiniz.
05:55
You stop by a wall, and start painting on that wall.
132
340000
3000
Bir duvarda durup, üzerinde resim yapmaya başlayabilirsiniz.
05:58
But we are not only tracking one finger, here.
133
343000
2000
Ama burada sadece bir parmağı takip ertmiyoruz.
06:00
We are giving you the freedom of using all of both of your hands,
134
345000
4000
Size iki elinizi de kullanma özgürlüğünü veriyoruz,
06:04
so you can actually use both of your hands to zoom into or zoom out
135
349000
3000
öyle ki iki elinizi de bir harita üzerinde yaklaşmak veya uzaklaşmak
06:07
of a map just by pinching all present.
136
352000
2000
için bir çimdik hareketi ile kullanabilirsiniz.
06:09
The camera is actually doing --
137
354000
3000
Kameranın yaptığı işe gelirsek --
06:12
just, getting all the images --
138
357000
1000
sadece, tüm resimleri alıyor --
06:13
is doing the edge recognition and also the color recognition
139
358000
3000
köşe ve renk teşhisini yapıyor ve
06:16
and so many other small algorithms are going on inside.
140
361000
3000
ve içindeki birçok küçük algoritmaya göre işliyor.
06:19
So, technically, it's a little bit complex,
141
364000
2000
Yani, teknik olarak, bu biraz karmaşık,
06:21
but it gives you an output which is more intuitive to use, in some sense.
142
366000
3000
ama bir anlamda size kullanması daha sezgisel olan bir çıktı veriyor.
06:24
But I'm more excited that you can actually take it outside.
143
369000
3000
Ama ben onu dışarı çıkarabilmeniz konusunda heyecanlıyım.
06:27
Rather than getting your camera out of your pocket,
144
372000
3000
Cebinizden bir kamera çıkarmak yerine,
06:30
you can just do the gesture of taking a photo
145
375000
3000
sadece bir fotoğraf çekme hareketi yapabilirsiniz
06:33
and it takes a photo for you.
146
378000
2000
ve o da sizin için fotoğrafı çeker.
06:35
(Applause)
147
380000
4000
(Alkışlar)
06:39
Thank you.
148
384000
1000
Teşekkürler.
06:41
And later I can find a wall, anywhere,
149
386000
2000
Ve sonra herhangi bir yerde, bir duvar bulabilirim
06:43
and start browsing those photos
150
388000
2000
ve bu fotoğraflarda gezinebilirim
06:45
or maybe, "OK, I want to modify this photo a little bit
151
390000
2000
ve belki, "Tamam, bu fotoğrafı biraz değiştirmek ve
06:47
and send it as an email to a friend."
152
392000
2000
bir arkadaşıma e-posta olarak göndermek istiyorum"
06:49
So, we are looking for an era where
153
394000
3000
Yani, biz bilgi-işlemin fiziksel dünya ile
06:52
computing will actually merge with the physical world.
154
397000
3000
birleşeceği bir çağ arıyoruz.
06:55
And, of course, if you don't have any surface,
155
400000
3000
Ve, tabi, eğer hiç yüzeyiniz yoksa,
06:58
you can start using your palm for simple operations.
156
403000
3000
basit işlemler için avucunuzu kullanmaya başlayabilirsiniz.
07:01
Here, I'm dialing a phone number just using my hand.
157
406000
2000
Burada, sadece elimi kullanarak, bir telefon numarası çeviriyorum.
07:07
The camera is actually not only understanding your hand movements,
158
412000
3000
Kamera sadece sizin el hareketlerinizi anlamakla kalmıyor,
07:10
but, interestingly,
159
415000
1000
ama, ilginç olarak
07:11
is also able to understand what objects you are holding in your hand.
160
416000
3000
elinizde hangi nesneleri tuttuğunuzu da anlayabiliyor.
07:14
What we're doing here is actually --
161
419000
3000
Burada gerçekte yaptığımız şey --
07:17
for example, in this case,
162
422000
2000
örneğin, bu durumda,
07:19
the book cover is matched
163
424000
2000
kitabın kapağı binlerce
07:21
with so many thousands, or maybe millions of books online,
164
426000
3000
belki milyonlarca kitap ile internetten karşılaştırılıyor,
07:24
and checking out which book it is.
165
429000
2000
ve hangi kitap olduğu bulunuyor.
07:26
Once it has that information,
166
431000
1000
Bu bilgiye sahip olduğu zaman,
07:27
it finds out more reviews about that,
167
432000
2000
onun hakkındaki eleştirileri buluyor,
07:29
or maybe New York Times has a sound overview on that,
168
434000
3000
veya belki New York Times'in sesli bir tenkiti vardır,
07:32
so you can actually hear, on a physical book,
169
437000
2000
öyleyse fiziksel bir kitap üzerine yazılmış bir eleştiriyi
07:34
a review as sound.
170
439000
2000
sesli olarak dinleyebilirsiniz.
07:36
("famous talk at Harvard University ...")
171
441000
2000
("Harvard Üniversitesi'ndeki ünlü konuşma")
07:38
This was Obama's visit last week to MIT.
172
443000
3000
Bu Obama'nın MIT'ye geçen hafta yaptığı ziyaretti.
07:42
("... and particularly I want to thank two outstanding MIT ...")
173
447000
4000
("... ve özellikle 2 sıradışı MIT üyesine teşekkür etmek istiyorum ...")
07:46
So, I was seeing the live [video] of his talk, outside, on just a newspaper.
174
451000
5000
Yani, bu canlı videoy, dışarıda, sadece bir gazete üzerinde seyredebiliyordum.
07:51
Your newspaper will show you live weather information
175
456000
3000
Gazeteniz size canlı hava durumunu gösterecek
07:54
rather than having it updated -- like, you have to check your computer
176
459000
3000
onu güncellemek için bilgisayarınızı kontrol etmek zorunda
07:57
in order to do that, right?
177
462000
2000
kalmayacaksınız, değil mi?
07:59
(Applause)
178
464000
5000
(Alkışlar)
08:04
When I'm going back, I can just use my boarding pass
179
469000
3000
Geri dönerken, uçuşumun ne kadar gecikmeli olduğunu
08:07
to check how much my flight has been delayed,
180
472000
2000
öğrenmek için sadece uçak biletimi kullanabilirim,
08:09
because at that particular time,
181
474000
2000
çünkü o anda, iPhone'umu
08:11
I'm not feeling like opening my iPhone,
182
476000
2000
açmak ve özel bir ikona tıklamak
08:13
and checking out a particular icon.
183
478000
2000
istemiyor olabilirim.
08:15
And I think this technology will not only change the way --
184
480000
3000
Ve bence bu teknoloji sadece onla değil --
08:18
yes. (Laughter)
185
483000
1000
Evet. (Kahkahalar)
08:20
It will change the way we interact with people, also,
186
485000
2000
Sadece fiziksel dünya ile değil, insanlar ile olan
08:22
not only the physical world.
187
487000
2000
etkileşimimizi de değiştirecektir.
08:24
The fun part is, I'm going to the Boston metro,
188
489000
3000
Komik olan, Boston metrosuna gidiyorum,
08:27
and playing a pong game inside the train
189
492000
3000
ve trenin içerisinde bir pong oyunu oynuyorum,
08:30
on the ground, right?
190
495000
2000
yerde, tamam mı?
08:32
(Laughter)
191
497000
1000
(Kahkahalar)
08:33
And I think the imagination is the only limit
192
498000
2000
Ve bence bu tip bir teknoloji gerçek dünya ile
08:35
of what you can think of
193
500000
2000
birleşeceği zaman
08:37
when this kind of technology merges with real life.
194
502000
2000
düşünebileceğiniz şeylerin tek sınırı hayal gücüdür.
08:39
But many of you argue, actually, that
195
504000
2000
Ama çoğunuz, yaptığımız çoğu iş
08:41
all of our work is not only about physical objects.
196
506000
3000
fiziksel nesnelerle ilgili değil diyebilirsiniz.
08:44
We actually do lots of accounting and paper editing
197
509000
3000
Aslında bir çok muhasebe hesabı ve döküman işleme
08:47
and all those kinds of things; what about that?
198
512000
2000
vb şeyler yapıyoruz; onlar ne olacak?
08:49
And many of you are excited about the next generation tablet computers
199
514000
4000
Ve birçoğunuz gelecek nesil tablet bilgisayarların piyasaya çıkması
08:53
to come out in the market.
200
518000
2000
konusunda heyecanlısınızdır.
08:55
So, rather than waiting for that,
201
520000
2000
Yani, bunu beklemek yerine,
08:57
I actually made my own, just using a piece of paper.
202
522000
3000
ben sadece bir parça kağıt kullanarak, kendiminkini yaptım.
09:00
So, what I did here is remove the camera --
203
525000
2000
Burada yaptığım kamerayı çıkarmak --
09:02
All the webcam cameras have a microphone inside the camera.
204
527000
4000
Ve tüm web kameralarının içinde bir mikrofon olur.
09:06
I removed the microphone from that,
205
531000
3000
Ondan da mikrofonu çıkarttım,
09:09
and then just pinched that --
206
534000
2000
ve onu parmaklarımın arasına aldım --
09:11
like I just made a clip out of the microphone --
207
536000
3000
mikrofondan bir ataş yapmış gibi --
09:14
and clipped that to a piece of paper, any paper that you found around.
208
539000
4000
ve bunu bir kağıt parçasına, etraftaki herhangi bir kağıda tutturdum.
09:18
So now the sound of the touch
209
543000
3000
Yani dokunmanın sesi
09:21
is getting me when exactly I'm touching the paper.
210
546000
3000
tam da dokunduğum zaman geliyor.
09:24
But the camera is actually tracking where my fingers are moving.
211
549000
4000
Ama kamera aslında benim ellerimin hareket ettiği yerleri takip ediyor.
09:28
You can of course watch movies.
212
553000
3000
Tabi film de seyredebilirsiniz.
09:31
("Good afternoon. My name is Russell ...
213
556000
3000
("İyi günlerç Benim adım Russell ...")
09:34
and I am a Wilderness Explorer in Tribe 54.")
214
559000
3000
(".. ve ben 54cü kavimdeki Vahşi Dünya Araştırmacısıyım.")
09:37
And you can of course play games.
215
562000
3000
Ve tabi oyun da oynayabilirsiniz.
09:40
(Car engine)
216
565000
3000
(Araba motoru)
09:43
Here, the camera is actually understanding how you're holding the paper
217
568000
3000
Burada, kamera aslında kağıdı nasıl tuttuğunuz anlıyor ve
09:46
and playing a car-racing game.
218
571000
2000
bir araba yarışı oyunu oynuyorsunuz.
09:48
(Applause)
219
573000
3000
(Alkışlar)
09:52
Many of you already must have thought, OK, you can browse.
220
577000
2000
Birçoğunuz düşünmüş olmalı, tabi, gezebilirsiniz.
09:54
Yeah. Of course you can browse to any websites
221
579000
3000
Evet. Tabi ki tüm sitelere girebilirsiniz.
09:57
or you can do all sorts of computing on a piece of paper
222
582000
3000
veya nerede ihtiyacınız olursa olsun her türlü işlemi
10:00
wherever you need it.
223
585000
1000
kağıt üzerinde yapabilirsiniz.
10:01
So, more interestingly,
224
586000
3000
Yani, daha ilginci,
10:04
I'm interested in how we can take that in a more dynamic way.
225
589000
3000
bunu nasıl daha dinamik bir şekilde yapabileceğimizle ilgileniyorum.
10:07
When I come back to my desk I can just pinch that information
226
592000
3000
Masama geri gelince bu bilgiyi basitçe masaüstüme
10:10
back to my desktop
227
595000
2000
geri atabiliyorum ki
10:12
so I can use my full-size computer.
228
597000
3000
tam-boy bilgisayarımı kullanabileyim.
10:15
(Applause)
229
600000
2000
(Alkışlar)
10:17
And why only computers? We can just play with papers.
230
602000
3000
Ve neden sadece bilgisayarlar? Sadece kağıtlarla oynayabiliriz.
10:20
Paper world is interesting to play with.
231
605000
3000
Kağıt Dünyası'nda oynamak ilginçtir.
10:23
Here, I'm taking a part of a document
232
608000
2000
Burada, bir dökümanın bir parçasını alıyorum
10:25
and putting over here a second part from a second place --
233
610000
4000
ve buraya yukarıya ikinci bir yerden ikinci bir parça --
10:29
and I'm actually modifying the information
234
614000
3000
ve buradaki bilgiyi gerçekten
10:32
that I have over there.
235
617000
2000
değiştiriyorum.
10:34
Yeah. And I say, "OK, this looks nice,
236
619000
3000
Evet. Ve diyorum "Tamam, bu güzel oldu,
10:37
let me print it out, that thing."
237
622000
2000
şimdi bunun çıktısını alayım."
10:39
So I now have a print-out of that thing, and now --
238
624000
2000
Yani bende şimdi bunu bir çıktısı var, ve şimdi --
10:41
the workflow is more intuitive the way we used to do it
239
626000
3000
Bu iki dünya arasında gidip gelmektense iş akışı
10:44
maybe 20 years back,
240
629000
3000
20 yıl daha evvel
10:47
rather than now switching between these two worlds.
241
632000
3000
yaptığımızdan daha sezgisel hale geliyor.
10:50
So, as a last thought,
242
635000
3000
Öyleyse, son düşünce olarak,
10:53
I think that integrating information to everyday objects
243
638000
3000
Bence günlük nesnelerle bilgiyi bütünleştirmek,
10:56
will not only help us to get rid of the digital divide,
244
641000
5000
sadece dijital ayrımdan, iki dünya arasındaki
11:01
the gap between these two worlds,
245
646000
2000
boşluktan kurtulmamıza değil
11:03
but will also help us, in some way,
246
648000
2000
bunun yanında, bir şekilde,
11:05
to stay human,
247
650000
2000
fiziksel dünyamıza
11:07
to be more connected to our physical world.
248
652000
3000
daha bağlı olmamıza ve insan kalmamıza yardımcı edecek.
11:13
And it will actually help us not end up being machines
249
658000
3000
Ve aslında, bizim başka makinelerin karşısında oturan
11:16
sitting in front of other machines.
250
661000
2000
makineler olmamızı engelleyecektir.
11:18
That's all. Thank you.
251
663000
3000
Hepsi bu. Teşekkürler.
11:21
(Applause)
252
666000
14000
(Alkışlar)
11:35
Thank you.
253
680000
1000
Teşekkürler.
11:36
(Applause)
254
681000
3000
(Alkışlar)
11:39
Chris Anderson: So, Pranav,
255
684000
1000
Chris Anderson: Yani, Pranav,
11:40
first of all, you're a genius.
256
685000
3000
birincisi, sen bir dahisin.
11:43
This is incredible, really.
257
688000
3000
Bu inanılmaz, gerçekten.
11:46
What are you doing with this? Is there a company being planned?
258
691000
3000
Bununla ne yapıyorsun? Planlarında bir şirket var mı?
11:49
Or is this research forever, or what?
259
694000
2000
Veya bu sonsuza dek araştırma mıdır, nedir ?
11:51
Pranav Mistry: So, there are lots of companies --
260
696000
2000
Pranav Mistry: Yani, bir sürü şirket var --
11:53
actually sponsor companies of Media Lab --
261
698000
1000
MIT Media Lab'in sponsor şirketleri --
11:54
interested in taking this ahead in one or another way.
262
699000
3000
bunu bir veya diğer şekilde ileri götürmek istiyorlar.
11:57
Companies like mobile phone operators
263
702000
2000
Cep Telefon İşletmecileri gibi şirketler
11:59
want to take this in a different way than the NGOs in India,
264
704000
3000
"Neden sadece 'AltıncıHis' sahibi olabiliyoruz",
12:02
[who] are thinking, "Why can we only have 'Sixth Sense'?
265
707000
3000
duyusu eksik olan konuşamayan insanlar için "Beşinci Duyu"
12:05
We should have a 'Fifth Sense' for missing-sense people
266
710000
2000
sahibi olmalıyız diyen Hindistan'daki STK'lardan farklı bir şekilde
12:07
who cannot speak.
267
712000
1000
ilerletmek istiyorlar.
12:08
This technology can be used for them to speak out in a different way
268
713000
3000
Bu teknoloji o engellilerin farklı bir şekilde konuşmaları için kullanılabilir,
12:11
with maybe a speaker system."
269
716000
1000
belki bir hoparlör sistemi ile."
12:12
CA: What are your own plans? Are you staying at MIT,
270
717000
3000
CA: Senin kendi planların nedir? MIT'de mi kalıyorsun,
12:15
or are you going to do something with this?
271
720000
1000
veya bununla alakalı bir iş mi yapacaksın ?
12:16
PM: I'm trying to make this more available to people
272
721000
2000
PM: Ben herkesin kendi AltıncıHis cihazını geliştirebilmesi için,
12:18
so that anyone can develop their own SixthSense device,
273
723000
3000
bu teknolojiyi insanlara daha erişilebilir yapmaya çalışıyorum,
12:21
because the hardware is actually not that hard to manufacture
274
726000
5000
çünkü donanımın üretilmesi veya sizin kendinizin yapmanız bile
12:26
or hard to make your own.
275
731000
2000
o kadar zor değil.
12:28
We will provide all the open source software for them,
276
733000
2000
Bunlar için tüm açık kaynak yazılımını, belki önümüzdeki aydan itibaren,
12:30
maybe starting next month.
277
735000
2000
sağlıyor olacağız.
12:32
CA: Open source? Wow.
278
737000
2000
CA: Açık kaynak? Vay canına.
12:34
(Applause)
279
739000
5000
(Alkışlar)
12:39
CA: Are you going to come back to India with some of this, at some point?
280
744000
3000
CA: Bir noktada bunun bir kısmı ile Hindistan'a geri gelecek misin?
12:42
PM: Yeah. Yes, yes, of course.
281
747000
2000
PM: Evet. Evet, evet, tabi.
12:44
CA: What are your plans? MIT?
282
749000
2000
CA: Planların nedir? MIT mi?
12:46
India? How are you going to split your time going forward?
283
751000
2000
Hindistan mı? İleride zamanını nasıl ikiye ayıracaksın ?
12:48
PM: There is a lot of energy here. Lots of learning.
284
753000
3000
PM: Burada çok fazla bir enerji var. Çok fazla öğrenme.
12:51
All of this work that you have seen is all about
285
756000
2000
Bu gördüğünüz işin tamamı benim Hindistan'daki
12:53
my learning in India.
286
758000
2000
öğrenimimle ilgilidir.
12:55
And now, if you see, it's more about the cost-effectiveness:
287
760000
3000
Ve şimdi, eğer fiyat-yararlılığı açısından da :
12:58
this system costs you $300
288
763000
2000
bu sistem size 300 dolara mal oluyor
13:00
compared to the $20,000 surface tables, or anything like that.
289
765000
3000
20,000 dolarlık "Surface" masaları vb ile karşılaştırırsak çok etkili.
13:03
Or maybe even the $2 mouse gesture system
290
768000
3000
Veya hatta 2 dolarlık fare hareket sistemi ki o zamanlar
13:06
at that time was costing around $5,000?
291
771000
3000
5,000 dolar civarında tutuyordu ?
13:09
So, we actually -- I showed that, at a conference, to
292
774000
4000
Biz, aslında ben, bir konferansta başkan Abdul Kalam'a
13:13
President Abdul Kalam, at that time,
293
778000
2000
bunu gösterdik ve kendisi dedi ki
13:15
and then he said, "OK, we should use this in Bhabha Atomic Research Centre
294
780000
3000
"Pekala, bunu Bhabha Atomik Araştırmalar Merkezinde pratik amaçlar
13:18
for some use of that."
295
783000
2000
için kullanmalıyız."
13:20
So I'm excited about how I can bring the technology to the masses
296
785000
3000
Yani, teknolojiyi sadece deneysel ortamlarda tutmak yerine
13:23
rather than just keeping that technology in the lab environment.
297
788000
3000
kalabalıklara nasıl getirebileceğim konusunda heyecanlıyım.
13:26
(Applause)
298
791000
4000
(Alkışlar)
13:30
CA: Based on the people we've seen at TED,
299
795000
3000
TED'de gördüğüm insanlara bakınca,
13:33
I would say you're truly one of the two or three
300
798000
1000
sana söyleyebilirim ki, kesinlikle dünyadaki
13:34
best inventors in the world right now.
301
799000
2000
en iyi iki ya da üç mucitten birisin.
13:36
It's an honor to have you at TED.
302
801000
2000
Seni TED'de ağırlamak bir şerefti.
13:38
Thank you so much.
303
803000
2000
Çok teşekkürler.
13:40
That's fantastic.
304
805000
1000
Bu harika.
13:41
(Applause)
305
806000
4000
(Alkışlar)
ABOUT THE SPEAKER
Pranav Mistry - Director of research, Samsung Research AmericaAs an MIT grad student, Pranav Mistry invented SixthSense, a wearable device that enables new interactions between the real world and the world of data.
Why you should listen
When Pranav Mistry was a PhD student in the Fluid Interfaces Group at MIT's Media Lab, he worked with lab director Pattie Maes to create some of the most entertaining and thought-provoking interfaces the world had ever seen. And not just computer interfaces, mind you -- these are ways to help the digital and the actual worlds interface. Imagine: intelligent sticky notes, Quickies, that can be searched and can send reminders; a pen that draws in 3D; and TaPuMa, a tangible public map that can act as Google of physical world. And of course the legendary SixthSense, which is now open sourced
Before his studies at MIT, he worked with Microsoft as a UX researcher; he's a graduate of IIT. Now, as director of research at Samsung Research America, Mistry heads the Think Tank Team, an interdisciplinary group of researchers that hunts for new ways to mix digital informational with real-world interactions. As an example, Mistry launched the company's smartwatch, the Galaxy Gear, in 2013.
Pranav Mistry | Speaker | TED.com