ABOUT THE SPEAKER
Ngozi Okonjo-Iweala - Economist
Ngozi Okonjo-Iweala is a respected global economist.

Why you should listen

Okonjo-Iweala was the Finance Minister of Nigeria, Africa’s largest economy, from 2003 to 2006, and then briefly the country’s Foreign Affairs Minister, the first woman to hold either position. From 2011 to 2015 she was again named Minister of Finance and Coordinating Minister for the Economy of Nigeria. Between those terms, from 2007 to 2011, she was one of the managing director of the World Bank and a candidate to the organization’s presidency. She is now a senior advisor at financial advisory and asset management firm Lazard, and she chairs the Board of the Global Alliance for Vaccines and Immunization. At the World Bank, she worked for change in Africa and assistance for low-income countries. As Finance Minister, she attacked corruption to make Nigeria more transparent and desirable for investment and jobs, an activism that attracted criticism from circles opposed to reform.

More profile about the speaker
Ngozi Okonjo-Iweala | Speaker | TED.com
TED2007

Ngozi Okonjo-Iweala: Want to help Africa? Do business here

Ngozi Okonjo-Iweala, Afrika'da iş yapmayı anlatıyor

Filmed:
1,351,670 views

Afrika'nın olumsuz imajlarını biliyoruz -- açlık ve hastalık, çatışma ve yolsuzluk. Lakin, bir çok Afrika ülkesinde çok az bahsedilen başka olaylar da var diyor Ngozi Okonjo-Iweala: reform, ekonomik büyüme ve iş olanakları.
- Economist
Ngozi Okonjo-Iweala is a respected global economist. Full bio

Double-click the English transcript below to play the video.

00:30
Thank you very much, ChrisChris. EverybodyHerkes who camegeldi up here
0
5000
3000
Çok teşekkür ederim, Chris. Buraya çıkan herkes
00:33
said they were scaredkorkmuş. I don't know if I'm scaredkorkmuş,
1
8000
4000
korktuğunu söyledi. Korkup korkmadığımı bilmiyorum,
00:37
but this is my first time of addressingadresleme an audienceseyirci like this.
2
12000
4000
ama ilk kez bu tür bir topluluğa hitap ediyorum.
00:41
And I don't have any smartakıllı technologyteknoloji for you to look at.
3
16000
4000
Sizlere gösterebileceğim zekice teknolojilerim yok.
00:45
There are no slidesslaytlar, so you'llEğer olacak just have to be contentiçerik with me.
4
20000
3000
Slayt gösterilerim yok, yani sadece benimle idare etmek zorundasınız.
00:48
(LaughterKahkaha)
5
23000
3000
(Gülüşmeler.)
00:51
What I want to do this morningsabah is sharepay with you a coupleçift of storieshikayeleri
6
26000
6000
Bu sabah sizinle bir takım hikayeler paylaşmak
00:57
and talk about a differentfarklı AfricaAfrika.
7
32000
3000
ve farklı bir Afrika'dan bahsetmek istiyorum.
01:00
AlreadyZaten this morningsabah there were some allusionsimalarla to the AfricaAfrika
8
35000
4000
Bu sabah bile Afrika'yla ilgili her zaman duyduğumuz
01:04
that you hearduymak about all the time: the AfricaAfrika of HIVHIV/AIDSAIDS,
9
39000
5000
bazı imalı sözler oldu: HIV/AIDS'in ülkesi Afrika,
01:09
the AfricaAfrika of malariasıtma, the AfricaAfrika of povertyyoksulluk, the AfricaAfrika of conflictfikir ayrılığı,
10
44000
6000
sıtmanın ülkesi Afrika, fakirliğin ülkesi Afrika, çatışmaların ülkesi Afrika,
01:15
and the AfricaAfrika of disastersafetler.
11
50000
3000
ve felaketlerin ülkesi Afrika.
01:18
While it is truedoğru that those things are going on,
12
53000
4000
Doğru, bunlar var ama
01:22
there's an AfricaAfrika that you don't hearduymak about very much.
13
57000
4000
diğer yönlerini fazla duymadığınız bir Afrika da var.
01:26
And sometimesara sıra I'm puzzledşaşkın, and I asksormak myselfkendim why.
14
61000
4000
Bazen şaşırıyorum ve kendime bunun sebebini soruyorum.
01:30
This is the AfricaAfrika that is changingdeğiştirme, that ChrisChris alludedsorar gibiydi to.
15
65000
4000
Bu Chris'in anıştırmış olduğu değişen Afrika'dır.
01:34
This is the AfricaAfrika of opportunityfırsat.
16
69000
2000
Bu, fırsatların Afrika'sı.
01:36
This is the AfricaAfrika where people want to take chargeşarj etmek of
17
71000
3000
Bu, insanların kendi geleceklerini ve kendi kaderlerini
01:39
theironların ownkendi futuresvadeli işlem and theironların ownkendi destinieskaderlerini.
18
74000
2000
yönetmek istedikleri Afrika.
01:41
And this is the AfricaAfrika where people are looking for partnershipsortaklıklar
19
76000
3000
Bu, insanların bunu başarabilmek için ortak aradıkları Afrika.
01:44
to do this. That's what I want to talk about todaybugün.
20
79000
4000
Size bugün bunlardan bahsetmek istiyorum.
01:48
And I want to startbaşlama by tellingsöylüyorum you
21
83000
2000
Size, Afrika'daki bu değişimle ilgili
01:50
a storyÖykü about that changedeğişiklik in AfricaAfrika.
22
85000
2000
bir hikaye anlatarak başlamak istiyorum.
01:53
On 15thinci of SeptemberEylül 2005, MrBay. DiepreyeDiepreye AlamieyeseighaAlamieyeseigha,
23
88000
5000
15 Eylül 2005 tarihinde, Nijerya'nın petrol zengini eyaletlerinden
01:58
a governorVali of one of the oil-richpetrol zengini statesdevletler of NigeriaNijerya,
24
93000
4000
birinin valisi olan Bay Diepreye Alamieyeseigha
02:02
was arrestedtutuklandı by the LondonLondra MetropolitanBüyükşehir PolicePolis on a visitziyaret etmek to LondonLondra.
25
97000
7000
Londra ziyareti sırasında Londra Büyükşehir Polisi tarafından tutuklanır.
02:09
He was arrestedtutuklandı because there were transferstransferler of eightsekiz millionmilyon dollarsdolar
26
104000
5000
Kendisine ve ailesine ait, uzun süredir kullanılmayan
02:14
that wentgitti into some dormantUyuyan accountshesapları
27
109000
3000
banka hesaplarından birine yaptığı 8 milyon dolarlık
02:17
that belongedait to him and his familyaile.
28
112000
3000
havaleden dolayı tutuklanmıştır.
02:21
This arresttutuklamak occurredoluştu because there was cooperationişbirliği
29
116000
2000
Bu tutuklama, Londra Büyükşehir Polisi
02:23
betweenarasında the LondonLondra MetropolitanBüyükşehir PolicePolis
30
118000
3000
ile Nijerya Ekonomik ve Finansal Suçlar Komisyonunun
02:26
and the EconomicEkonomik and FinancialFinansal CrimesSuçları CommissionKomisyon of NigeriaNijerya --
31
121000
3000
ortak çalışmasıyla gerçekleştirilmiştir. Bu komisyonun en güçlü ve cesur
02:29
led by one of our mostçoğu ableyapabilmek and courageouscesur people: MrBay. NuhuNuhu RibaduRibadu.
32
124000
7000
insanlarımızdan biri olan Bay Nuhu Ribadu tarafından yönetilmektedir.
02:36
AlamieyeseighaAlamieyeseigha was arraignedmahkemeye in LondonLondra.
33
131000
3000
Alamieyeseigha, Londra'da yargılanmıştır.
02:39
DueSon to some slip-upsfalso, he managedyönetilen to escapekaçış dressedgiyinmiş as a womankadın
34
134000
4000
Bazı hatalardan dolayı, kadın kıyafetleriyle kaçmayı başarmış
02:43
and ranran from LondonLondra back to NigeriaNijerya where,
35
138000
3000
ve Londra'dan Nijerya'ya dönmüştür.
02:46
accordinggöre to our constitutionanayasa, those in officeofis
36
141000
4000
Bizim anayasamıza göre,
02:50
as governorsvaliler, presidentDevlet Başkanı -- as in manyçok countriesülkeler --
37
145000
2000
pek çok ülkede olduğu gibi, valilerin, cumhurbaşkanının
02:52
have immunitydokunulmazlık and cannotyapamam be prosecuteddava. But what happenedolmuş:
38
147000
5000
dokunulmazlığı bulunuyor ve haklarında dava açılamıyor. Ama ne oldu:
02:57
people were so outragedçileden by this behaviordavranış that it was possiblemümkün
39
152000
4000
insanlar bu davranışından dolayı o derece hiddetlenmişlerdi ki,
03:01
for his statebelirtmek, bildirmek legislatureyasama to impeach' ın suçları him and get him out of officeofis.
40
156000
6000
yasama meclisinin izniyle soruşturma başlatıldı ve görevden alındı.
03:08
TodayBugün, AlamsAlams -- as we call him for shortkısa -- is in jailhapis.
41
163000
2000
Bugün Alams, ona bu kısa adı verdik, hapiste.
03:11
This is a storyÖykü about the factgerçek that people in AfricaAfrika
42
166000
5000
Bu, Afrika'daki insanların artık yöneticilerinin yolsuzluklarına
03:16
are no longeruzun willingistekli to toleratekatlanmak corruptionbozulma from theironların leadersliderler.
43
171000
5000
tahammül etmek istemediklerini gösteren bir hikayedir.
03:22
This is a storyÖykü about the factgerçek that people want theironların resourceskaynaklar
44
177000
5000
Bu, insanların artık kaynaklarının kendileri için kullanılmasını istediklerine,
03:27
managedyönetilen properlyuygun şekilde for theironların good, and not takenalınmış out to placesyerler
45
182000
5000
seçkin kişilerin bu kaynakları faydalanabilecekleri yerlere
03:32
where they'llacaklar benefityarar just a fewaz of the eliteseçkinler.
46
187000
3000
kaçırmasını istemediklerini gösteren bir hikaye.
03:35
And thereforebu nedenle, when you hearduymak about the corruptyozlaşmış AfricaAfrika --
47
190000
4000
Bu yüzden, yolsuzluklarla dolu Afrika'dan
03:39
corruptionbozulma all the time -- I want you to know that the people
48
194000
4000
bahsedildiğini duyarsanız, bilmenizi isterim ki bazı ülkelerde insanlar
03:43
and the governmentshükümetler are tryingçalışıyor hardzor to fightkavga this
49
198000
3000
ve hükümetler, yolsuzluklarla mücadele için
03:46
in some of the countriesülkeler, and that some successesbaşarılar are emerginggelişmekte olan.
50
201000
4000
elinden geleni fazlasıyla yapıyor ve bunu bazı yerlerde başarıyorlar da.
03:50
Does it mean the problemsorun is over? The answerCevap is no.
51
205000
3000
Bu sorunların çözüldüğü anlamına mı geliyor? Hayır.
03:53
There's still a long way to go, but that there's a will there.
52
208000
4000
Katetmemiz gereken daha uzun bir yol ama bu konuda iradeliyiz.
03:57
And that successesbaşarılar are beingolmak chalkedchalked up on this very importantönemli fightkavga.
53
212000
4000
Bu çok önemli mücadelede başarılar elde ediliyor.
04:01
So when you hearduymak about corruptionbozulma,
54
216000
2000
Yani yolsuzluktan bahsedildiğini duyarsanız,
04:03
don't just feel that nothing is beingolmak donetamam about this --
55
218000
3000
bu konuda hiçbir şey yapılmadığını düşünmeyin sakın,
04:06
that you can't operateişletmek in any AfricanAfrika countryülke
56
221000
3000
yolsuzluklardan dolayı hiçbir Afrika ülkesinde
04:09
because of the overwhelmingezici corruptionbozulma. That is not the casedurum.
57
224000
3000
iş yapamayacağınızı düşünmeyin. Durum böyle değil.
04:12
There's a will to fightkavga, and in manyçok countriesülkeler, that fightkavga is ongoingdevam eden
58
227000
6000
Mücadele irademiz var ve pek çok ülkede bu mücadele veriliyor
04:18
and is beingolmak wonwon. In othersdiğerleri, like mineMayın,
59
233000
4000
ve kazanılıyor da. Benim ülkemde olduğu gibi diğer ülkelerde de,
04:22
where there has been a long historytarih of dictatorshipdiktatörlük in NigeriaNijerya,
60
237000
3000
Nijerya gibi başından uzun bir süre diktatörlük geçen yerlerde,
04:25
the fightkavga is ongoingdevam eden and we have a long way to go.
61
240000
4000
mücadele devam ediyor ve uzun bir yolumuz var.
04:29
But the truthhakikat of the mattermadde is that this is going on.
62
244000
4000
Ama gerçek şu ki bunlar yapılıyor.
04:34
The resultsSonuçlar are showinggösterme:
63
249000
2000
Sonuçlar şunu gösteriyor:
04:36
independentbağımsız monitoringizleme by the WorldDünya BankBanka and other organizationsorganizasyonlar
64
251000
4000
Dünya Bankası ve diğer kuruluşların yapmış oldukları bağımsız gözlemler
04:40
showgöstermek that in manyçok instancesörnekleri the trendakım is downwardsaşağıya doğru
65
255000
4000
birçok durumda trendin, yolsuzluk konusunda düşüş gösterdiğini
04:44
in termsşartlar of corruptionbozulma, and governanceYönetim is improvinggeliştirme.
66
259000
3000
ve devletin kalkındığını ortaya koyuyor.
04:47
A studyders çalışma by the EconomicEkonomik CommissionKomisyon for AfricaAfrika showedgösterdi
67
262000
4000
Afrika Ekonomik Komisyonu tarafından yapılan bir araştırma
04:51
a clearaçık trendakım upwardsyukarı doğru in governanceYönetim in 28 AfricanAfrika countriesülkeler.
68
266000
4000
28 Afrika ülkesinde yönetimde yükselen bir trend ortaya koymuştur.
04:55
And let me say just one more thing
69
270000
2000
Bu yönetim konusunu tamamlamadan önce
04:57
before I leaveayrılmak this areaalan of governanceYönetim.
70
272000
2000
bir şeye daha değinmek istiyorum.
04:59
That is that people talk about corruptionbozulma, corruptionbozulma.
71
274000
3000
İnsanlar yolsuzluk, yolsuzluk diye konuşup duruyor.
05:02
All the time when they talk about it
72
277000
2000
Ne zaman bu konu konuşulsa
05:04
you immediatelyhemen think about AfricaAfrika.
73
279000
2000
hemen aklınıza Afrika geliyor.
05:06
That's the imagegörüntü: AfricanAfrika countriesülkeler. But let me say this:
74
281000
4000
İşte Afrika ülkelerinin imajı. Ama şunu söyleyeyim:
05:10
if AlamsAlams was ableyapabilmek to exportihracat eightsekiz millionmilyon dollarsdolar into an accounthesap in LondonLondra --
75
285000
6000
Eğer Alams 8 milyon doları Londra'daki hesabına yatırabilseydi -
05:18
if the other people who had takenalınmış moneypara, estimatedtahmini at
76
293000
4000
parayı alan diğer insanlar,
05:22
20 to 40 billionmilyar now of developinggelişen countries'ülkelerin moniesparalar
77
297000
4000
gelişmekte olan ülkelerin parasının 20 ila 40 trilyonun
05:26
sittingoturma abroadyurt dışı in the developedgelişmiş countriesülkeler -- if they're ableyapabilmek to do this,
78
301000
3000
gelişmiş ülkelerde olduğu tahmin ediliyor - bunu yapmayı başarabiliyorlarsa,
05:29
what is that? Is that not corruptionbozulma?
79
304000
3000
buna ne demeli? Bu yolsuzluk değil mi?
05:33
In this countryülke, if you receiveteslim almak stolençalıntı goodsmal, are you not prosecuteddava?
80
308000
4000
Bu ülkede, çalınmış malları kabul ettiğiniz zaman, dava edilmiyor musunuz?
05:38
So when we talk about this kindtür of corruptionbozulma, let us alsoAyrıca think
81
313000
3000
Yani bu tür bir yolsuzluktan bahsettiğimiz zaman,
05:41
about what is happeningolay on the other sideyan of the globeküre --
82
316000
3000
madalyonun öbür yüzüne de bakalım.
05:44
where the money'sParanın going and what can be donetamam to stop it.
83
319000
4000
Bu para nereye gidiyor ve bunu durdurmak için ne yapılabilir.
05:48
I'm workingçalışma on an initiativegirişim now, alonguzun bir with the WorldDünya BankBanka,
84
323000
3000
Şu anda Dünya Bankasıyla birlikte, varlıkların geri kazanılmasıyla
05:51
on assetvarlık recoveryKurtarma, tryingçalışıyor to do what we can
85
326000
3000
ilgili bir girişimde çalışıyorum, yurt dışına kaçırılan paraların
05:54
to get the moniesparalar that have been takenalınmış abroadyurt dışı --
86
329000
3000
gelişmekte olan ülkelerin paralarının geri alınabilmesini sağlamak için
05:57
developinggelişen countries'ülkelerin moneysparalar -- to get that sentgönderilen back.
87
332000
3000
neler yapılabileceği üzerinde çalışıyoruz.
06:00
Because if we can get the 20 billionmilyar dollarsdolar sittingoturma out there back,
88
335000
3000
Çünkü dışarıdaki 20 trilyon dolarımızı geri alabilirsek,
06:03
it mayMayıs ayı be faruzak more for some of these countriesülkeler
89
338000
3000
bu, bazı ülkeler için yapılan yardımlardan
06:06
than all the aidyardım that is beingolmak put togetherbirlikte.
90
341000
3000
çok daha fazla fayda sağlayabilir.
06:09
(ApplauseAlkış)
91
344000
7000
(Alkış.)
06:16
The secondikinci thing I want to talk about is the will for reformreform.
92
351000
4000
Bahsetmek istediğim ikinci bir konu ise reform isteği.
06:20
AfricansAfrikalılar, after -- they're tiredyorgun, we're tiredyorgun
93
355000
4000
Afrikalılar, herkesin hayırseverlik
06:24
of beingolmak the subjectkonu of everybody'sherkesin charitysadaka and carebakım.
94
359000
5000
ve bakım konusu olmaktan yoruldu, biz de yorulduk.
06:29
We are gratefulminnettar, but we know that
95
364000
4000
Minnettarız ama eğer reform iradesine sahipsek
06:33
we can take chargeşarj etmek of our ownkendi destinieskaderlerini if we have the will to reformreform.
96
368000
4000
kendi kaderimizi yönetebileceğimizi biliyoruz.
06:38
And what is happeningolay in manyçok AfricanAfrika countriesülkeler now is a realizationgerçekleşme
97
373000
4000
Ve şu anda birçok Afrika ülkesinde, bunu kendimizden başkasının
06:42
that no one can do it but us. We have to do it.
98
377000
4000
yapamayacağını anlamaya başlıyoruz. Bunu biz yapmak zorundayız.
06:46
We can inviteDavet etmek partnersortaklar who can supportdestek us, but we have to startbaşlama.
99
381000
4000
Bizlere destek verebilecek ortaklar davet edebiliriz ama bu işe bizim başlamamız gerekiyor.
06:50
We have to reformreform our economiesekonomiler, changedeğişiklik our leadershipliderlik,
100
385000
3000
Ekonomimizi geliştirmeliyiz, yöneticiliğimizi değiştirmeliyiz,
06:53
becomeolmak more democraticdemokratik, be more openaçık to changedeğişiklik and to informationbilgi.
101
388000
6000
daha demokratik olmalıyız, değişime ve bilgiye daha açık olmalıyız.
06:59
And this is what we startedbaşladı to do
102
394000
2000
Ve kıtanın en büyük ülkelerinden biri olan Nijerya'da
07:01
in one of the largesten büyük countriesülkeler on the continentkıta, NigeriaNijerya.
103
396000
3000
bunu yapmaya başladık.
07:04
In factgerçek, if you're not in NigeriaNijerya, you're not in AfricaAfrika.
104
399000
3000
Aslında, Nijerya'da değilseniz, Afrika'da değilsiniz demektir.
07:07
I want to tell you that.
105
402000
1000
Size bunu anlatmak istiyorum.
07:08
(LaughterKahkaha)
106
403000
1000
(Gülüşmeler.)
07:09
One in fourdört sub-SaharanSahra AfricansAfrikalılar is NigerianNijerya,
107
404000
2000
Sahra altı Afrikalıların dörtte biri Nijeryalıdır
07:13
and it has 140 millionmilyon dynamicdinamik people -- chaotickarmakarışık people --
108
408000
5000
ve 140 milyon dinamik, düzensiz insana sahiptir
07:19
but very interestingilginç people. You'llYou'll never be boredcanı sıkkın.
109
414000
4000
ama çok enteresan insanlar. Asla sıkılmazsınız.
07:23
(LaughterKahkaha)
110
418000
1000
(Gülüşmeler.)
07:24
What we startedbaşladı to do was to realizegerçekleştirmek
111
419000
2000
Sorumluluk üstlenmemiz ve kendi
07:26
that we had to take chargeşarj etmek and reformreform ourselveskendimizi.
112
421000
2000
reformumuzu yapmamız gerektiğini anladık.
07:29
And with the supportdestek of a leaderlider
113
424000
2000
Ve zamanında değişim yapmak isteyen
07:31
who was willingistekli, at the time, to do the reformsreformlar,
114
426000
3000
bir yöneticinin desteği ile
07:34
we put forwardileri a comprehensivekapsamlı reformreform programprogram,
115
429000
2000
kendi tasarladığımız, kapsamlı
07:36
whichhangi we developedgelişmiş ourselveskendimizi.
116
431000
2000
bir reform programı hazırladık.
07:38
Not the InternationalUluslararası MonetaryParasal FundFonu. Not the WorldDünya BankBanka,
117
433000
3000
Bunu Uluslararası Para Fonu hazırlamadı. Bunu, 21 yıl çalıştığım
07:41
where I workedişlenmiş for 21 yearsyıl and rosegül to be a vicemengene presidentDevlet Başkanı.
118
436000
3000
ve başkan yardımcılığına terfi ettiğim Dünya Bankası da hazırlamadı.
07:45
No one can do it for you. You have to do it for yourselfkendin.
119
440000
2000
Bunu sizin için hiç kimse yapamaz. Kendinizin yapması gerekir.
07:47
We put togetherbirlikte a programprogram that would, one: get the statebelirtmek, bildirmek
120
442000
4000
İlk etapta devleti, hiçbir işi olmayan
07:51
out of businessesişletmeler it had nothing -- it had no business beingolmak in.
121
446000
4000
içinde olmaması gereken işlerden çıkaracak bir plan hazırladık.
07:55
The statebelirtmek, bildirmek should not be in the business
122
450000
2000
Devletin, mal ve hizmet üretme
07:57
of producingüreten goodsmal and servicesHizmetler
123
452000
1000
işlerinde olmaması gerekiyor
07:58
because it's inefficientyetersiz and incompetentbeceriksiz.
124
453000
3000
çünkü bu alanda etkin ve yetkin değil.
08:01
So we decidedkarar to privatizeözelleştirilmesi manyçok of our enterprisesSirketler.
125
456000
4000
Dolayısıyla kurumlarımızın çoğunu özelleştirme kararı aldık.
08:05
(ApplauseAlkış)
126
460000
4000
(Alkış.)
08:10
We -- as a resultsonuç, we decidedkarar to liberalizeliberalleşme manyçok of our marketspiyasalar.
127
465000
4000
Biz, sonuç olarak, piyasalarımızın çoğunu serbestleştirme kararı aldık.
08:14
Can you believe that priorönceki to this reformreform --
128
469000
3000
2003 yılı sonunda başlayan bu reformdan önce,
08:17
whichhangi startedbaşladı at the endson of 2003, when I left WashingtonWashington
129
472000
4000
Maliye Bakanı olarak çalışmak üzere
08:21
to go and take up the postposta of FinanceFinans MinisterBakanı --
130
476000
2000
Washington'dan ayrıldığım zaman,
08:25
we had a telecommunicationsTelekomünikasyon companyşirket that was only ableyapabilmek to developgeliştirmek
131
480000
4000
30 yıl boyunca sadece 4,500 karasal hat geliştirebilen
08:29
4,500 landlinessabit hatları in its entiretüm 30-year-yıl historytarih?
132
484000
5000
bir telekomünikasyon şirketimiz olduğuna inanabiliyor musunuz?
08:34
(LaughterKahkaha)
133
489000
2000
(Gülüşmeler.)
08:36
HavingSahip a telephonetelefon in my countryülke was a hugeKocaman luxurylüks.
134
491000
3000
Benim ülkemde bir telefona sahip olmak çok büyük bir lükstü.
08:39
You couldn'tcould get it. You had to briberüşvet.
135
494000
2000
Alamıyordunuz. Rüşvet vermeniz gerekiyordu.
08:41
You had to do everything to get your phonetelefon.
136
496000
2000
Telefonunuzu alabilmek için her şeyi yapmanız gerekiyordu.
08:43
When PresidentBaşkan ObasanjoObasanjo supporteddestekli and launchedbaşlattı
137
498000
3000
Devlet Başkanı Obasanjo, telekomünikasyon sektörünün
08:46
the liberalizationliberalleşme of the telecommunicationsTelekomünikasyon sectorsektör,
138
501000
4000
serbestleştirilmesini destekleyip, başlattığında
08:51
we wentgitti from 4,500 landlinessabit hatları to 32 millionmilyon GSMGSM lineshatlar, and countingsayma.
139
506000
8000
4,500 karasal hattı 32 milyon GSM hattına çıkardık ve sayı giderek artıyor.
08:59
Nigeria'sNijerya'nın telecomsTelekom marketpazar is the second-fastestikinci en hızlı growingbüyüyen in the worldDünya,
140
514000
5000
Nijerya'nın telekomünikasyon pazarı, Çin'den sonra, dünyanın en hızlı gelişen pazarı.
09:04
after ChinaÇin. We are gettingalma investmentsyatırımlar of about a billionmilyar dollarsdolar a yearyıl
141
519000
5000
Telekoma yılda yaklaşık 1 trilyon dolar yatırım yapılıyor.
09:09
in telecomsTelekom. And nobodykimse knowsbilir, exceptdışında a fewaz smartakıllı people.
142
524000
6000
Ve bunu, birkaç zeki insan haricinde, hiç kimse bilmiyor.
09:15
(LaughterKahkaha)
143
530000
3000
(Gülüşmeler.)
09:18
The smartestzeki one, first to come in,
144
533000
4000
İlk başlayan zeki şirket
09:22
was the MTNMTN companyşirket of SouthGüney AfricaAfrika.
145
537000
2000
Güney Afrika'nın MTN şirketiydi.
09:24
And in the threeüç yearsyıl that I was FinanceFinans MinisterBakanı,
146
539000
4000
Maliye Bakanı olduğum ilk üç yıl içinde
09:28
they madeyapılmış an averageortalama of 360 millionmilyon dollarsdolar profitkâr perbaşına yearyıl.
147
543000
3000
yıllık ortalama 360 milyon dolar kar elde ettiler.
09:33
360 millionmilyon in a marketpazar -- in a countryülke that is a poorfakir countryülke,
148
548000
6000
Kişi başına milli gelirim 500 doların altında olduğu fakir bir ülkede,
09:39
with an averageortalama perbaşına capitadüşen incomegelir just underaltında 500 dollarsdolar perbaşına capitadüşen.
149
554000
4000
360 milyon dolar kar.
09:44
So the marketpazar is there.
150
559000
2000
İşte piyasa ortada.
09:46
When they kepttuttu this underaltında wrapssarar, but soonyakında othersdiğerleri got to know.
151
561000
3000
Bunu gizli tuttular ama başkalarının öğrenmesi uzun sürmedi.
09:50
NigeriansNijeryalılar themselveskendilerini beganbaşladı to developgeliştirmek
152
565000
3000
Nijeryalılar kendileri
09:53
some wirelesskablosuz telecommunicationsTelekomünikasyon companiesşirketler,
153
568000
2000
kablosuz iletişim şirketleri kurmaya başladı,
09:55
and threeüç or fourdört othersdiğerleri have come in.
154
570000
2000
sonra üç veya dört tane daha katılan oldu.
09:57
But there's a hugeKocaman marketpazar out there,
155
572000
3000
Ama çok büyük bir piyasa var,
10:00
and people don't know about it, or they don't want to know.
156
575000
3000
insanlar bunu bilmiyor ya da bilmek istemiyor.
10:05
So privatizationözelleştirme is one of the things we'vebiz ettik donetamam.
157
580000
2000
Yani yaptığımız işlerden biri özelleştirme.
10:08
The other thing we'vebiz ettik alsoAyrıca donetamam is to manageyönetmek our financesmali better.
158
583000
6000
Bunun yanı sıra maliyeyi daha iyi yönetmeye başladık.
10:15
Because nobody'sKimsenin going to help you and supportdestek you
159
590000
2000
Çünkü eğer maliyenizi iyi yönetmezseniz
10:18
if you're not managingyönetme your ownkendi financesmali well.
160
593000
3000
size hiç kimse yardım etmez ve hiç kimse destek vermez.
10:21
And NigeriaNijerya, with the oilsıvı yağ sectorsektör, had the reputationitibar
161
596000
4000
Ve Nijerya, petrol sektörüyle, yolsuzlukla dolu
10:25
of beingolmak corruptyozlaşmış and not managingyönetme its ownkendi publichalka açık financesmali well.
162
600000
5000
ve kendi kamu maliyesini iyi yönetemeyen bir üne sahipti.
10:30
So what did we try to do? We introducedtanıtılan a fiscalmali rulekural
163
605000
4000
Bu durumda ne yapmaya çalıştık? Bütçemizi petrol fiyatlarından ayıran
10:35
that de-linkedde-bağlantılı our budgetbütçe from the oilsıvı yağ pricefiyat.
164
610000
2000
çıkartan bir mali kural getirdik.
10:37
Before we used to just budgetbütçe on whateverher neyse oilsıvı yağ we bringgetirmek in,
165
612000
4000
Önceleri bütçemizi petrolden kazandığımıza göre ayarlıyorduk
10:41
because oilsıvı yağ is the biggesten büyük, mostçoğu revenue-earninggelir elde sectorsektör
166
616000
5000
çünkü petrol ekonomideki en büyük, en çok kar getiren
10:46
in the economyekonomi: 70 percentyüzde of our revenuesgelirleri come from oilsıvı yağ.
167
621000
3000
sektördü: Gelirlerimizin %70'ini petrolden sağlıyoruz.
10:49
We de-linkedde-bağlantılı that, and oncebir Zamanlar we did it, we beganbaşladı to budgetbütçe
168
624000
4000
Bu bağlantıyı kestik ve ardından petrol fiyatından
10:53
at a pricefiyat slightlyhafifçe loweralt than the oilsıvı yağ pricefiyat
169
628000
3000
daha düşük bir fiyatla bütçemizi ayarlamaya başladık
10:56
and savekayıt etmek whateverher neyse was aboveyukarıdaki that pricefiyat.
170
631000
4000
ve bunun üzerindekilerden tasarrufa gittik.
11:01
We didn't know we could pullÇek it off; it was very controversialtartışmalı.
171
636000
3000
Bunu becerip beceremeyeceğimizi bilmiyorduk; oldukça çekişmeliydi.
11:04
But what it immediatelyhemen did was that the volatilityuçuculuk
172
639000
3000
Ama ilk etkisi, ekonomik gelişimimiz açısından
11:07
that had been presentmevcut in termsşartlar of our economicekonomik developmentgelişme --
173
642000
3000
oluşan fiyat dalgalanmaları oldu,
11:10
where, even if oilsıvı yağ pricesfiyatları were highyüksek, we would growbüyümek very fasthızlı.
174
645000
4000
petrol fiyatları yükselse bile, biz çok hızlı bir şekilde büyüyecektik.
11:14
When they crashedçöktü, we crashedçöktü.
175
649000
2000
Onlar battığında, biz de battık.
11:16
And we could hardlyzorlukla even payödeme anything, any salariesmaaşları, in the economyekonomi.
176
651000
4000
Ve neredeyse hiçbir şeyi, hiçbir maaşı ödeyemiyorduk.
11:21
That smoothenedsmoothened out. We were ableyapabilmek to savekayıt etmek, just before I left,
177
656000
4000
Bu sorun çözüldü. Ben ayrılmadan önce 27 trilyon dolar tasarruf etmeyi
11:25
27 billionmilyar dollarsdolar. WhereasOysa -- and this wentgitti to our reservesrezervler --
178
660000
6000
başardık. Bunu rezervlerimize ekledik--
11:31
when I arrivedgeldi in 2003, we had sevenYedi billionmilyar dollarsdolar in reservesrezervler.
179
666000
4000
Ben 2003 yılında geldiğim zaman, rezervlerimizde 7 trilyon dolarımız vardı.
11:36
By the time I left, we had gonegitmiş up to almostneredeyse 30 billionmilyar dollarsdolar. And
180
671000
3000
Benim gideceğim zamana yakın neredeyse 30 trilyon dolara kadar çıkmıştık.
11:39
as we speakkonuşmak now, we have about 40 billionmilyar dollarsdolar in reservesrezervler
181
674000
3000
şu an konuşurken, maliyemizin doğru yönetimi sayesinde
11:43
duenedeniyle to properuygun managementyönetim of our financesmali.
182
678000
4000
neredeyse 40 trilyon dolar rezervimiz var.
11:48
And that shoreskıyıları up our economyekonomi, makesmarkaları it stablekararlı.
183
683000
3000
Ve bu ekonomimizi destekliyor, istikrarlı hale getiriyor.
11:51
Our exchangedeğiş tokuş rateoran that used to fluctuatedalgalanma all the time
184
686000
3000
Sürekli dalgalanan döviz kurumuz
11:54
is now fairlyoldukça stablekararlı and beingolmak managedyönetilen so that business people
185
689000
4000
artık oldukça sabit ve idare ediliyor, dolayısıyla iş adamları
11:58
have a predictabilityöngörülebilirlik of pricesfiyatları in the economyekonomi.
186
693000
5000
ekonomideki fiyatları tahmin edebiliyorlar.
12:05
We broughtgetirdi inflationenflasyon down from 28 percentyüzde to about 11 percentyüzde.
187
700000
4000
Enflasyonu yüzde 28 oranından yüzde 11 oranına kadar düşürdük.
12:11
And we had GDPGSYİH growbüyümek from an averageortalama of 2.3 percentyüzde the previousönceki decadeonyıl
188
706000
6000
Ve geçen on yıllarda yüzde 2, 3 ortalaması olan GSYİH değerini
12:17
to about 6.5 percentyüzde now.
189
712000
3000
şimdilerde yüzde 6,5 oranına çıkardık.
12:21
So all the changesdeğişiklikler and reformsreformlar we were ableyapabilmek to make
190
716000
3000
Yani yapmayı başardığımız bütün değişimler ve gelişimler
12:24
have showngösterilen up in resultsSonuçlar that are measurableölçülebilir in the economyekonomi.
191
719000
3000
ekonomide ölçülebilir sonuçlar beraberinde getirdi.
12:27
And what is more importantönemli, because we want to get away from oilsıvı yağ
192
722000
4000
Ve daha da önemlisi, petrolden uzaklaşmak ve değişiklik
12:31
and diversifyçeşitlendirmek -- and there are so manyçok opportunitiesfırsatlar
193
726000
2000
yapmak istediğimiz için, tıpkı Afrika’nın birçok ülkesinde olduğu gibi
12:33
in this one bigbüyük countryülke, as in manyçok countriesülkeler in AfricaAfrika --
194
728000
3000
bu tek büyük ülkede o kadar çok imkân var ki--
12:38
what was remarkabledikkat çekici is that much of this growthbüyüme camegeldi
195
733000
3000
Bu büyümelerin çoğunun sadece petrol sektöründen değil de,
12:41
not from the oilsıvı yağ sectorsektör aloneyalnız, but from non-oilSigara-yağ.
196
736000
3000
petrol olmayan sektörlerden gelmiş olması dikkat çekiciydi.
12:44
AgricultureTarım grewbüyüdü at better than eightsekiz percentyüzde.
197
739000
3000
Tarım yüzde 8 daha da yükseldi.
12:47
As telecomsTelekom sectorsektör grewbüyüdü, housingKonut and constructioninşaat,
198
742000
4000
Telekom sektörü büyüdükçe, konut ve inşaat sektörü de büyüdü
12:51
and I could go on and on. And this is to illustrateörneklemek to you that
199
746000
5000
ve bu şekilde devam edebilirim. Ve bunu sizlere
12:56
oncebir Zamanlar you get the macro-economyMakro-Ekonomi straighteneddoğruldu out,
200
751000
2000
bir defa makro-ekonomiyi düzelttiğiniz zaman
12:58
the opportunitiesfırsatlar in variousçeşitli other sectorsSektörler are enormousmuazzam.
201
753000
4000
çeşitli diğer sektörlerdeki imkanların da o derece büyüdüğünü göstermek için anlattım.
13:03
We have opportunitiesfırsatlar in agriculturetarım, like I said.
202
758000
3000
Söylediğim gibi, tarımda imkanlarımız var.
13:06
We have opportunitiesfırsatlar in solidkatı mineralsmineraller. We have a lot of mineralsmineraller
203
761000
4000
Katı minerallerde imkanlarımız var. Hiç kimsenin şimdiye dek yatırım
13:10
that no one has even investedyatırım in or exploredaraştırdı. And we realizedgerçekleştirilen
204
765000
3000
yapmadığı veya keşfetmediği katı minerallerimiz var. Ve
13:13
that withoutolmadan the properuygun legislationmevzuat to make that possiblemümkün,
205
768000
3000
bunu mümkün kılmak için uygun yasalar olmadıkça,
13:16
that wouldn'tolmaz happenolmak. So we'vebiz ettik now got a miningmadencilik codekod
206
771000
3000
bunun gerçekleşmeyeceğini anladık. Artık şimdi dünyadaki
13:19
that is comparablekarşılaştırılabilir with some of the besten iyi in the worldDünya.
207
774000
3000
en iyi madencilikte emniyet kurallarına eş değerde kurallarımız var.
13:23
We have opportunitiesfırsatlar in housingKonut and realgerçek estatearazi.
208
778000
2000
Konut ve gayrimenkul sektöründe fırsatlar var.
13:25
There was nothing in a countryülke of 140 millionmilyon people --
209
780000
3000
140 milyon nüfusa sahip bir ülkede hiçbir şey yoktu,
13:29
no shoppingalışveriş yapmak mallsmerkezleri as you know them here.
210
784000
5000
burada bildiğiniz alışveriş merkezleri yoktu.
13:35
This was an investmentyatırım opportunityfırsat for someonebirisi
211
790000
3000
İnsanların heyecanını uyandıran biri için
13:38
that excitedheyecanlı the imaginationhayal gücü of people.
212
793000
2000
burası bir yatırım fırsatıydı.
13:41
And now, we have a situationdurum in whichhangi the businessesişletmeler in this mallalışveriş Merkezi
213
796000
3000
Ve şimdi, bu alışveriş merkezindeki işyerlerinin,
13:44
are doing fourdört timeszamanlar the turnoverciro that they had projectedprojekte.
214
799000
3000
beklenilen cirodan dört kat fazlasını yaptıkları bir durum söz konusu.
13:48
So, hugeKocaman things in constructioninşaat, realgerçek estatearazi,
215
803000
3000
Yani, inşaatta, emlakta,
13:51
mortgageipotek marketspiyasalar. FinancialFinansal servicesHizmetler:
216
806000
2000
mortgage piyasasında büyük şeyler oluyor. Finansal hizmetler:
13:54
we had 89 banksbankalar. Too manyçok not doing theironların realgerçek business.
217
809000
4000
89 tane bankamız vardı. Aralarında kendi gerçek işlerini yapmayan çok banka vardı.
13:58
We consolidatedkonsolide them from 89 to 25 banksbankalar by requiringgerektiren
218
813000
4000
Bu 89 bankayı 25 bankaya düşürerek birleştirdik
14:02
that they increaseartırmak theironların capitalBaşkent -- sharepay capitalBaşkent.
219
817000
5000
ve sermayelerini arttırmalarını, sermayelerini paylaşmalarını talep ettik.
14:07
And it wentgitti from about 25 millionmilyon dollarsdolar to 150 millionmilyon dollarsdolar.
220
822000
5000
Ve 25 milyon doları 150 milyon dolara çıkardık.
14:12
The banksbankalar -- these banksbankalar are now consolidatedkonsolide, and that strengtheninggüçlendirilmesi
221
827000
4000
Artık birleştirilmiş durumdaki bu bankalar ve
14:16
of the bankingBankacılık systemsistem has attractedçekti a lot of investmentyatırım from outsidedışında.
222
831000
4000
bankacılık sisteminin güçlendirilmesi dışarıdan birçok yatırım çekti.
14:20
BarclaysBarclays BankBanka of the U.K. is bringinggetiren in 500 millionmilyon.
223
835000
4000
İngiltere'nin Barclays Bank'ı 500 milyon değerinde yatırım yapıyor.
14:24
StandardStandart CharteredChartered has broughtgetirdi in 140 millionmilyon.
224
839000
4000
Standard Chartered 140 milyon değerinde yatırım yaptı.
14:28
And I can go on. DollarsDolar, on and on, into the systemsistem.
225
843000
3000
Ve böyle devam edebilirim. Dolarlar gittikçe sisteme girdi.
14:31
We are doing the sameaynı with the insurancesigorta sectorsektör.
226
846000
2000
Sigorta sektöründe de aynı şeyi yapıyoruz.
14:33
So in financialmali servicesHizmetler, a great dealanlaştık mı of opportunityfırsat.
227
848000
3000
Yani finansal hizmetlerde, çok büyük imkanlar var.
14:36
In tourismturizm, in manyçok AfricanAfrika countriesülkeler, a great opportunityfırsat.
228
851000
6000
Turizmde, birçok Afrika ülkesinde, büyük imkanlar var.
14:42
And that's what manyçok people know EastDoğu AfricaAfrika for:
229
857000
3000
Ve birçok insan Doğu Afrika'yı bunlarla tanıyor:
14:46
the wildlifeyaban hayatı, the elephantsfiller, and so on.
230
861000
3000
vahşi yaşam, filler, vesaire.
14:49
But managingyönetme the tourismturizm marketpazar in a way
231
864000
2000
Ama turizm piyasasının, insanlara gerçekten yarar sağlanabilecek şekilde
14:51
that can really benefityarar the people is very importantönemli.
232
866000
3000
idare edilmesi oldukça önemli.
14:55
So what am I tryingçalışıyor to say? I'm tryingçalışıyor to tell you
233
870000
3000
Yani ne söylemeye çalışıyorum? Sizlere
14:58
that there's a newyeni wavedalga on the continentkıta.
234
873000
3000
kıtada yeni bir dalganın olduğunu söylemeye çalışıyorum.
15:01
A newyeni wavedalga of opennessaçıklık and democratizationdemokratikleşme in whichhangi, sincedan beri 2000,
235
876000
5000
Açıklık ve demokratikleştirme konularında yeni bir dalga ve 2000 yılından beri
15:06
more than two-thirdsüçte iki of AfricanAfrika countriesülkeler have had
236
881000
2000
Afrika ülkelerinin üçte ikisinden fazlası
15:08
multi-partyçok taraflı democraticdemokratik electionsseçimleri.
237
883000
2000
çok partili demokratik seçimler yaptı.
15:11
Not all of them have been perfectmükemmel, or will be,
238
886000
3000
Bunların hepsi mükemmel değildi veya mükemmel olmayacak
15:14
but the trendakım is very clearaçık.
239
889000
2000
ancak trend çok bariz.
15:16
I'm tryingçalışıyor to tell you that sincedan beri the pastgeçmiş threeüç yearsyıl,
240
891000
4000
Sizlere, son üç yıldan beri
15:20
the averageortalama rateoran of growthbüyüme on the continentkıta has movedtaşındı
241
895000
3000
kıtadaki ortalama büyüme oranının
15:23
from about 2.5 percentyüzde to about fivebeş percentyüzde perbaşına annumyılda.
242
898000
4000
yıllık yüzde 2,5'ten yüzde 5'e çıktığını anlatmaya çalışıyorum.
15:27
This is better than the performanceperformans of manyçok OECDOECD countriesülkeler.
243
902000
4000
Bu birçok OECD ülkesinden çok daha iyi bir performanstır.
15:32
So it's clearaçık that things are changingdeğiştirme.
244
907000
4000
Yani değişikliklerin gerçekleştiği bariz.
15:36
ConflictsÇakışmaları are down on the continentkıta;
245
911000
2000
Kıtadaki iç savaşlar azaldı;
15:39
from about 12 conflictsçatışmalar a decadeonyıl agoönce,
246
914000
2000
on yıl önce 12 iç savaş var iken,
15:41
we are down to threeüç or fourdört conflictsçatışmalar --
247
916000
2000
şimdi üç ila dört iç savaş kaldı.
15:43
one of the mostçoğu terriblekorkunç, of coursekurs, of whichhangi is DarfurDarfur.
248
918000
3000
En kötülerinden biri elbette ki Darfur iç savaşı.
15:46
And, you know, you have the neighborhoodKomşuluk effectEfekt where
249
921000
3000
Ve bilirsiniz, komşu etkisi diye bir şey söz konusu,
15:49
if something is going on in one partBölüm of the continentkıta,
250
924000
2000
eğer kıtanın bir yerinde bir şeyler oluyorsa,
15:51
it looksgörünüyor like the entiretüm continentkıta is affectedetkilenmiş.
251
926000
3000
sanki bütün kıtada oluyormuş gibi görünür.
15:54
But you should know that this continentkıta is not --
252
929000
3000
Ama bilmelisiniz ki bu kıta,
15:57
is a continentkıta of manyçok countriesülkeler, not one countryülke.
253
932000
6000
birçok ülkeden oluşan bir kıta, tek bir ülkeden değil.
16:03
And if we are down to threeüç or fourdört conflictsçatışmalar,
254
938000
2000
Ve üç ila dört iç savaşa düşmüş olmamız,
16:05
it meansanlamına geliyor that there are plentybol of opportunitiesfırsatlar to investyatırmak
255
940000
3000
pek çok fırsatın olduğu istikrarlı,
16:08
in stablekararlı, growingbüyüyen, excitingheyecan verici economiesekonomiler
256
943000
7000
büyüyen, heyecan verici ekonomilere birçok
16:15
where there's plentybol of opportunityfırsat.
257
950000
3000
yatırım yapma imkanının olduğu anlamına geliyor.
16:19
And I want to just make one pointpuan about this investmentyatırım.
258
954000
4000
Ve bu yatırımlar hakkında bir noktaya değinmek istiyorum.
16:24
The besten iyi way to help AfricansAfrikalılar todaybugün
259
959000
2000
Günümüzde Afrikalılara yardım etmenin en iyi yolu
16:27
is to help them to standdurmak on theironların ownkendi feetayaklar.
260
962000
3000
onlara kendi ayakları üzerinde durmaları için yardım etmektir.
16:30
And the besten iyi way to do that is by helpingyardım ediyor createyaratmak jobsMeslekler.
261
965000
4000
Ve bunu en iyi şekilde iş olanakları yaratmalarına yardım ederek yapabilirsiniz.
16:35
There's no issuekonu with fightingkavga malariasıtma and puttingkoyarak moneypara in that
262
970000
4000
Sıtma hastalığına karşı savaşmanız ve buna para harcamanız
16:39
and savingtasarruf children'sçocuk liveshayatları. That's not what I'm sayingsöz. That is fine.
263
974000
4000
ve çocukların hayatlarını kurtarmanız sorun değil. Ben bunu söylemiyorum. Bu hoş.
16:44
But imaginehayal etmek the impactdarbe on a familyaile: if the parentsebeveyn can be employedçalışan
264
979000
4000
Ama bir aile üzerinde yarattığı etkiyi düşünün: eğer veliler işe alınırsa
16:48
and make sure that theironların childrençocuklar go to schoolokul,
265
983000
2000
ve çocuklarının okula gitmelerini sağlayabilirlerse
16:50
that they can buysatın almak the drugsilaçlar to fightkavga the diseasehastalık themselveskendilerini.
266
985000
3000
o zaman bu hastalıklarla savaşmak için ilaçları kendileri satın alabilirler.
16:53
If we can investyatırmak in placesyerler where you yourselveskendiniz make moneypara
267
988000
4000
Sizin paralarınızı kendinizin kazanabildiğiniz yerlere yatırım yapabilirsek eğer,
16:57
whilstiken creatingoluşturma jobsMeslekler and helpingyardım ediyor people standdurmak on theironların ownkendi feetayaklar,
268
992000
5000
ve onlara iş olanakları oluşturup, kendi ayakları üzerinde durmaları için yardım edersek,
17:02
isn't that a wonderfulolağanüstü opportunityfırsat? Isn't that the way to go?
269
997000
5000
bu muhteşem bir imkan olmaz mı? Bu takip etmemiz gereken yol değil mi?
17:07
And I want to say that some of the besten iyi people to investyatırmak in
270
1002000
3000
Ve kıtada yatırım yapılabilecek en iyi insanlar
17:10
on the continentkıta are the womenkadınlar.
271
1005000
2000
kadınlardır.
17:13
(ApplauseAlkış)
272
1008000
7000
(Alkış.)
17:20
I have a CDCD here. I'm sorry that I didn't say anything on time.
273
1015000
5000
Bir CD’m var. Hiçbir şeyi vaktinde söylemediğim için kusura bakmayın.
17:25
OtherwiseAksi takdirde, I would have likedsevilen you to have seengörüldü this.
274
1020000
2000
Tam aksine, bunu seyretmiş olmanızı isterdim.
17:27
It saysdiyor, "AfricaAfrika: OpenAçık for Businessİş."
275
1022000
3000
Konusu "Afrika: Ticarete Açık."
17:31
And this is a videovideo that has actuallyaslında wonwon an awardödül
276
1026000
3000
Ve bu video yakın zaman önce yılın en iyi
17:34
as the besten iyi documentarybelgesel of the yearyıl.
277
1029000
2000
belgesel ödülünü aldı.
17:36
UnderstandAnlamak that the womankadın who madeyapılmış it
278
1031000
2000
Bunu yapan kadınların Tanzanya'da olacağını anlamalısınız,
17:38
is going to be in TanzaniaTanzanya, where they're havingsahip olan the sessionoturum, toplantı, celse in JuneHaziran.
279
1033000
5000
orada haziran ayında toplantı yapacaklar.
17:44
But it showsgösterileri you AfricansAfrikalılar, and particularlyözellikle AfricanAfrika womenkadınlar, who
280
1039000
5000
Ama Afrikalıları gösteriyor ve özellikle de,
17:49
againstkarşısında all oddsolasılık have developedgelişmiş businessesişletmeler, some of them world-classDünya çapında.
281
1044000
5000
bütün farklara rağmen şirketler kuran, bazıları ise dünya çapında şirketler kuran Afrikalı kadınlarını gösteriyor.
17:54
One of the womenkadınlar in this videovideo, AdenikeAdenike OgunlesiOgunlesi,
282
1049000
3000
Bu videodaki kadınlardan biri, Adenike Ogunlesi,
17:57
makingyapma children'sçocuk clothesçamaşırlar --
283
1052000
2000
çocuk kıyafetleri tasarlıyor.
17:59
whichhangi she startedbaşladı as a hobbyhobi and grewbüyüdü into a business.
284
1054000
5000
Bu işe bir hobi olarak başlamış ve bir şirket haline dönüşmüş.
18:04
MixingKarıştırma AfricanAfrika materialsmalzemeler, suchböyle as we have,
285
1059000
3000
Elimizde olan Afrika malzemelerini
18:08
with materialsmalzemeler from elsewherebaşka yerde.
286
1063000
1000
başka yerlerden gelen malzemeler ile birleştiriyor.
18:09
So, she'llkabuk make a little pairçift of dungareeskaba pamuklu tulum with corduroysfitilli kadife pantolon,
287
1064000
5000
Şimdi, Afrika malzemeleri ile birleştirmiş olduğu fitilli kumaştan
18:14
with AfricanAfrika materialmalzeme mixedkarışık in. Very creativeyaratıcı designstasarımlar,
288
1069000
4000
küçük bir kot pantolon tasarlayacak. Çok yaratıcı tasarımlar.
18:20
has reachedulaştı a stageevre where she even had an ordersipariş from Wal-MartWal-Mart.
289
1075000
3000
Öyle bir seviyeye gelmiş ki Wal-Mart'tan bile sipariş almış.
18:24
(LaughterKahkaha)
290
1079000
1000
(Gülüşmeler.)
18:26
For 10,000 piecesparçalar.
291
1081000
2000
10,000 adet kadar.
18:29
So that showsgösterileri you that we have people who are capableyetenekli of doing.
292
1084000
4000
Dolayısıyla, bu size bizlerde de bunları yapmaya ehilli olan insanların olduğunu gösteriyor.
18:33
And the womenkadınlar are diligentçalışkan. They are focusedodaklı; they work hardzor.
293
1088000
5000
Ve kadınlar çalışkandır: dikkatlidirler; harıl harıl çalışırlar.
18:38
I could go on givingvererek examplesörnekler:
294
1093000
2000
Sizlere örnek vermeye devam edebilirim:
18:40
BeatriceBeatrice GakubaGakuba of RwandaRuanda, who openedaçıldı up a flowerçiçek business
295
1095000
4000
Ruanda'dan Beatrice Gakuba, bir çiçekçilik işyeri açtı
18:44
and is now exportingdışa aktarma to the DutchHollanda dili auctionaçık arttırma in AmsterdamAmsterdam eachher morningsabah
296
1099000
5000
ve şimdi her sabah Amsterdam'daki Hollanda ihalelerine ihracat yapıyor,
18:49
and is employingistihdam 200 other womenkadınlar and menerkekler to work with her.
297
1104000
4000
ve yanında 200 kadın ve erkek çalıştırıyor.
18:54
HoweverAncak, manyçok of these are starvedaçlıktan for capitalBaşkent to expandgenişletmek,
298
1109000
4000
Herneyse ama bunların çoğunun büyüyebilmek için sermayeye ihtiyaçları var,
18:59
because nobodykimse believesinanır outsidedışında of our countriesülkeler
299
1114000
3000
çünkü bizim ülkelerimiz dışında hiç kimse
19:02
that we can do what is necessarygerekli. NobodyKimse thinksdüşünüyor in termsşartlar of a marketpazar.
300
1117000
5000
gerekli olan şeyleri yapabileceğimize inanmıyor. Hiç kimse piyasa açısından düşünmüyor.
19:07
NobodyKimse thinksdüşünüyor there's opportunityfırsat.
301
1122000
3000
Hiç kimse bu imkanları düşünmüyor.
19:10
But I'm standingayakta here sayingsöz that those who missbayan the boattekne now,
302
1125000
3000
Ama burada durup şunu söylüyorum: Şu anda gemiyi kaçıranlar,
19:13
will missbayan it foreversonsuza dek.
303
1128000
2000
ömür boyu kaçıracaklar.
19:15
So if you want to be in AfricaAfrika, think about investingyatırım.
304
1130000
6000
Yani Afrika'da olmak istiyorsanız yatırım yapmayı düşünün.
19:22
Think about the BeatricesBunun, think about the AdenikesBeatrice'leri of this worldDünya,
305
1137000
6000
Bu dünyadaki Beatrice'leri düşünün, Adenike'leri düşünün,
19:28
who are doing incredibleinanılmaz things, that are bringinggetiren them
306
1143000
3000
onlar, kendilerini küresel ekonomiye getiren muhteşem şeyler yaparken
19:31
into the globalglobal economyekonomi, whilstiken at the sameaynı time makingyapma sure
307
1146000
3000
aynı zamanda erkek ve bayan arkadaşlarının
19:34
that theironların fellowadam menerkekler and womenkadınlar are employedçalışan,
308
1149000
3000
çalışmalarını sağlıyorlar
19:37
and that the childrençocuklar in those householdshane get educatedeğitimli
309
1152000
2000
ve bu ailelerin çocuklarının eğitilmesini sağlıyorlar
19:39
because theironların parentsebeveyn are earningkazanma adequateyeterli incomegelir.
310
1154000
3000
çünkü velileri bunun için yeterli para kazanıyor.
19:43
So I inviteDavet etmek you to explorekeşfetmek the opportunitiesfırsatlar.
311
1158000
4000
Dolayısıyla, sizleri fırsatları keşfetmeye davet ediyorum.
19:48
When you go to TanzaniaTanzanya, listen carefullydikkatlice,
312
1163000
4000
Tanzanya'ya gittiğiniz zaman, dikkatlice dinleyin,
19:52
because I'm sure you will hearduymak of the variousçeşitli openingsaçıklıklar that there will be
313
1167000
4000
çünkü eminim ki size kıtanın, insanların ve sizin
19:56
for you to get involvedilgili in something that will do good
314
1171000
5000
faydanıza olacak bir şeylere katılmanız için
20:01
for the continentkıta, for the people and for yourselveskendiniz.
315
1176000
5000
çeşitli fırsatlardan bahsedilecektir.
20:06
Thank you very much.
316
1181000
1000
Çok teşekkür ederim.
20:07
(ApplauseAlkış)
317
1182000
8000
(Alkış.)
Reviewed by Koray Al

▲Back to top

ABOUT THE SPEAKER
Ngozi Okonjo-Iweala - Economist
Ngozi Okonjo-Iweala is a respected global economist.

Why you should listen

Okonjo-Iweala was the Finance Minister of Nigeria, Africa’s largest economy, from 2003 to 2006, and then briefly the country’s Foreign Affairs Minister, the first woman to hold either position. From 2011 to 2015 she was again named Minister of Finance and Coordinating Minister for the Economy of Nigeria. Between those terms, from 2007 to 2011, she was one of the managing director of the World Bank and a candidate to the organization’s presidency. She is now a senior advisor at financial advisory and asset management firm Lazard, and she chairs the Board of the Global Alliance for Vaccines and Immunization. At the World Bank, she worked for change in Africa and assistance for low-income countries. As Finance Minister, she attacked corruption to make Nigeria more transparent and desirable for investment and jobs, an activism that attracted criticism from circles opposed to reform.

More profile about the speaker
Ngozi Okonjo-Iweala | Speaker | TED.com