TED@State Street Boston
Audrey Choi: How to make a profit while making a difference
Audrey Choi: Fark yaratırken kar nasıl elde edilir
Filmed:
Readability: 4
1,877,012 views
Global sermaye piayasaları sosyal değişim için katalizör olabilirler mi? Yatırım uzmanı Audrey Choi'ye göre, devamlılığa ve sosyal değerlere sahip şirketlere yatırım yaparak fark yaratacak gücü onlara vererek bireyler global sermayenin yarısına sahip olurlar. "Kararlar vermek için şu ana dek sahip olabileceğimiz en fazla fırsatlara sahibiz," diyor. "Bu yüzden bakış açınızı değiştirin. "Dünya da görmek istediğiniz değişime yatırım yapın."
Audrey Choi - Sustainable investment expert
Audrey Choi is a thought leader on how finance can be harnessed to address public policy challenges. Full bio
Audrey Choi is a thought leader on how finance can be harnessed to address public policy challenges. Full bio
Double-click the English transcript below to play the video.
Büyük kurumların değişim yaratmak için
00:13
I believe big institutions
0
1040
2016
büyük potansiyallere sahip olduğuna,
00:15
have unique potential to create change,
1
3080
2616
ve biz bireylerin de
bu kurumların gideceği yön üzerinde
bu kurumların gideceği yön üzerinde
00:17
and I believe that we as individuals
2
5720
1976
00:19
have unique power
3
7720
1296
eşsiz bir etkiye sahip olduğumuza
inanıyorum.
inanıyorum.
00:21
to influence the direction
that those institutions take.
that those institutions take.
4
9040
2720
Aslına bakarsanız bu bana kendiliğinden
gelmiş bir inanış değil
gelmiş bir inanış değil
00:24
Now, these beliefs did not
come naturally to me,
come naturally to me,
5
12720
2336
00:27
because trusting big institutions,
6
15080
2576
çünkü büyük kurumlara güvenmek
pek de aile mirasımın parçası değil.
00:29
not really part of my family legacy.
7
17680
1800
00:32
My mother escaped North Korea
8
20640
2096
Annem 10 yaşındayken
00:34
when she was 10 years old.
9
22760
1856
Güney Kore'den kaçtı.
00:36
To do so, she had to elude
every big institution in her life:
every big institution in her life:
10
24640
4016
Bunu yapabilmek içinse hayatındaki
her büyük kurumdan saklanmalıydı;
her büyük kurumdan saklanmalıydı;
00:40
repressive governments, occupying armies
11
28680
2856
baskılayıcı hükümetler, işgalci ordular
00:43
and even armed border patrols.
12
31560
1920
hatta sınır devriyeleri.
00:46
Later, when she decided she wanted
to emigrate to the United States,
to emigrate to the United States,
13
34720
3696
Sonra, Amerika'ya gitmeye karar verdiğinde
genç kızların asla daha iyi ve daha parlak
00:50
she had to defy an entire culture
14
38440
2056
00:52
that said the girls would never
be the best and brightest.
be the best and brightest.
15
40520
3520
olamayacağı denilen bir kültüre
meydan okumak zorunda kalmıştı.
meydan okumak zorunda kalmıştı.
00:56
Only because her name
happens to sound like a boy's
happens to sound like a boy's
16
44680
2936
Çünkü hükümet göç sınavına girebilmek için
00:59
was she able to finagle her way
into the government immigration exam
into the government immigration exam
17
47640
3256
adını erkek adı olarak değiştirdi,
01:02
to come to the United States.
18
50920
1600
Amerika'ya gitmek için.
01:05
Because of her bravery and passion,
19
53600
2376
Onun cesareti ve tutkusu sebebiyle
01:08
I've had all the opportunities
that she never did,
that she never did,
20
56000
2856
sahip olamadığı fırsatlara sahip oldum ki,
01:10
and that has made my story so different.
21
58880
2520
benim hikayemi farklı kılan budur.
01:14
Instead of running away
from big institutions,
from big institutions,
22
62080
2376
Büyük kurumlardan kaçmak yerine
01:16
I've actually run toward them.
23
64480
1816
aslında, onlara doğru yöneldim.
01:18
I've had the chance
over the course of my career
over the course of my career
24
66320
2256
Yüksek kariyer yapma şansına sahip oldum,
01:20
to work for The Wall Street Journal,
25
68600
1816
"Wall Street" gazetesinde,
01:22
the White House
26
70440
1216
Beyaz Saray'da,
01:23
and now one of the largest
financial institutions in the world,
financial institutions in the world,
27
71680
2976
ve şimdi yatırımlarının
devamına öncülük ettiğim
devamına öncülük ettiğim
01:26
where I lead sustainable investing.
28
74680
2136
dünyanın en büyük
finansal kurumunda çalışarak.
finansal kurumunda çalışarak.
01:28
Now, these institutions are like tankers,
29
76840
2416
Halen, bu finansal kurumlar
tanker gibidir,
tanker gibidir,
01:31
and working inside of them,
30
79280
1416
ve onların içinde çalışmak,
01:32
I've come to appreciate
what large wakes they can leave,
what large wakes they can leave,
31
80720
3616
takdir etmeliyim ki, bırakabilecekleri
ne büyük sermaye!
ne büyük sermaye!
01:36
and I've become convinced
32
84360
1296
Şuna eminim,
01:37
that the institution
of the global capital markets,
of the global capital markets,
33
85680
2736
dünya sermaye piyasaları kurumu
01:40
the nearly 290 trillion dollars
of stocks and bonds in the world,
of stocks and bonds in the world,
34
88440
4896
dünyada yaklaşık 290 trilyon dolar
sermaye ve senete sahip,
sermaye ve senete sahip,
01:45
that that may be one
of our most powerful forces
of our most powerful forces
35
93360
2856
bu belki de bizim en güçlü
kudretlerimizden biri olabilir
kudretlerimizden biri olabilir
01:48
for positive social change
at our disposal,
at our disposal,
36
96240
2576
pozitif sosyal değişim için
elimizin altında olabilir,
elimizin altında olabilir,
01:50
if we ask it to be.
37
98840
1240
eğer olmasını istersek.
01:52
Now, I know some of you are thinking,
38
100920
1856
Şu an, bazılarınızın aklından
geçeni biliyorum,
geçeni biliyorum,
01:54
global capital markets,
positive social change,
positive social change,
39
102800
2496
dünya sermaye piyasaları ve
pozitif sosyal değişim,
pozitif sosyal değişim,
01:57
not usually in the same sentence
or even the same paragraph.
or even the same paragraph.
40
105320
3816
bunlar aynı paragrafta bulunamayacağı
gibi aynı cümlede de yer almazlar.
gibi aynı cümlede de yer almazlar.
02:01
I think many people think
of the capital markets
of the capital markets
41
109160
2336
Sanırım, pek çok insan
sermaye piyasalarıni
sermaye piyasalarıni
02:03
kind of like an ocean.
42
111520
1296
bir okyanus gibi düşünüyor.
02:04
It's a vast, impersonal,
uncaring force of nature
uncaring force of nature
43
112840
3816
Devasa, başıboş, yeryüzünün
en başıbozuk gücü
en başıbozuk gücü
02:08
that is not affected
by our wishes or desires.
by our wishes or desires.
44
116680
2656
bizim isteklerimizden ve
arzularımızdan etkilenmeyen.
arzularımızdan etkilenmeyen.
02:11
So the best that our
little savings accounts
little savings accounts
45
119360
2336
Şu an için en iyi şey,
küçük tasarruf hesaplarımızı
küçük tasarruf hesaplarımızı
02:13
or retirement accounts can do
46
121720
1696
ve emeklilik hesaplarımızı
yapabilmek için
yapabilmek için
02:15
is to try to catch some waves
in the good cycles
in the good cycles
47
123440
2576
iyi döngülerdeki bazı dalgaları
yakalayabilmek
yakalayabilmek
02:18
and hope that we don't get
inundated in the turbulent ones,
inundated in the turbulent ones,
48
126040
2761
ve fırtınalı durumlardan
kurtulmayı umut etmektir,
kurtulmayı umut etmektir,
02:20
but certainly our decisions on how
to steer our little retirement accounts
to steer our little retirement accounts
49
128826
4230
ama şüphesiz, bizim küçük emeklilik
hesaplarımızın nasıl
hesaplarımızın nasıl
olacağı yönündeki kararlarımız
02:25
don't affect the tides,
50
133080
1496
gelgitlerden etkilenmez,
02:26
don't change the shape or size
or direction of the waves.
or direction of the waves.
51
134600
3400
dalgaların yönünü, boyutunu veya
şeklini değiştirmeye çalışmayın!
şeklini değiştirmeye çalışmayın!
02:31
But why is that?
52
139800
1216
Peki neden?
02:33
Because actually,
one third of this ocean of capital
one third of this ocean of capital
53
141040
3336
Çünkü aslında, bu okyanus
sermayenin üçte biri
sermayenin üçte biri
02:36
actually belongs to individuals like us,
54
144400
3616
bizim gibi bireylere aittir
02:40
and most of the rest
of the capital markets
of the capital markets
55
148040
2056
ve geri kalan sermaye piyasalarının çoğu
02:42
is controlled by the institutions
that get their power and authority
that get their power and authority
56
150120
3216
güçlerini ve otoritelerini
korumaya çalışan kurumlar
korumaya çalışan kurumlar
tarafından kontrol edilir
02:45
and their capital from us,
57
153360
1776
ve bizden aldıkları sermayelerini
02:47
as members, participants,
beneficiaries, shareholders or citizens.
beneficiaries, shareholders or citizens.
58
155160
4136
üyeler, katılımcılar, lehtarlar,
hissedarlar ve vatandaşlar olarak.
hissedarlar ve vatandaşlar olarak.
02:51
So if we are the ultimate owners
of the capital markets,
of the capital markets,
59
159320
2840
Eğer sermaye piyasalarının
asıl sahibi bizler isek;
asıl sahibi bizler isek;
02:55
why aren't we able
to make our voices heard?
to make our voices heard?
60
163240
2120
niçin sesimizi duyuramayalım?
02:58
Why can't we make some waves?
61
166360
1560
Neden bazı dalgalanmalar
yapamayalım?
yapamayalım?
03:00
So let me ask you a different question:
62
168960
1896
Şimdi size farklı bir
soru sormama izin verin:
soru sormama izin verin:
03:02
did any of you buy fair trade coffee
63
170880
2216
sizden herhangi biriniz son
zamanlarda bulunduğunuz
zamanlarda bulunduğunuz
03:05
the last time you were
at a supermarket or at Starbucks?
at a supermarket or at Starbucks?
64
173120
2656
bir süpermarketten veya Starbucks'tan
kaliteli bir kahve satın aldınız mı
kaliteli bir kahve satın aldınız mı
03:07
OK. Do any of you go to the restaurant
65
175800
2416
Peki. Herhangi biriniz bir restoranta gidip
03:10
and order the sustainably farmed trout
66
178240
2656
iyi yetiştirilmiş bir çiftlik alabalığı sipariş verdiniz mi,
03:12
instead of the miso-glazed
Chilean sea bass
Chilean sea bass
67
180920
2536
miso şirülü Şili levrek balığı yerine
03:15
that you really wish you could have?
68
183480
1720
gerçekten almak istediğiniz?
03:17
Do any of you drive hybrid cars
or even electric cars?
or even electric cars?
69
185960
2880
Sizden herhangi biriniz hibrit araba
veya elektrikli araba kullanıyor mu?
veya elektrikli araba kullanıyor mu?
03:21
So why do we do these things?
70
189440
2096
Peki biz bunları neden yapıyoruz?
03:23
Right? One electric car doesn't amount
to much in a fleet of 1.2 billion
to much in a fleet of 1.2 billion
71
191560
3856
Doğru değil mi? Bir elektrikli araba
03:27
combustion engine vehicles.
72
195440
1480
1.2 milyar değerinde yanmalı
motorlu araca denk gelmez.
motorlu araca denk gelmez.
03:29
One fish is just one fish in the sea.
73
197760
2680
Bir balık, denizde sadece bir balıktır.
03:33
And one cup of coffee
74
201160
2176
Ve bir fincan kahve
03:35
doesn't amount to a hill of beans
in this crazy world.
in this crazy world.
75
203360
2560
bu çılgın dünyada bir fasulye yığını etmez.
03:39
But we do these things
because we believe they matter,
because we believe they matter,
76
207400
2536
Ama biz bunları yapıyoruz,
çünkü bunların önemli
olduğuna inanıyoruz,
olduğuna inanıyoruz,
03:41
that our actions add up,
77
209960
1256
birlikte yaptığımız eylemlerimiz
03:43
that our choices might influence others
78
211240
1896
ve seçimlerimiz başkalarını etkileyebilir
03:45
and collectively,
what an impact we can have.
what an impact we can have.
79
213160
2160
ve kollektif bir şekilde tesir edebiliriz.
03:48
So, in my bag I have a coffee mug
that I bought a couple of years ago.
that I bought a couple of years ago.
80
216440
3416
Bir kaç yıl önce satın aldığım
kahve kupasını halen yanımda taşıyorum.
kahve kupasını halen yanımda taşıyorum.
03:51
It's a reusable mug.
It has all these things printed on it.
It has all these things printed on it.
81
219880
2936
Bu yeniden kullanılabilir bir kupadır.
Onun üzerine basılmış bir şeyler var.
Onun üzerine basılmış bir şeyler var.
03:54
Look at some of the things
that are on it, that it says.
that are on it, that it says.
82
222840
3096
Üzerine yazılmış olan şu şeylere bakın:
03:57
"This one cup can be used
again and again."
again and again."
83
225960
2536
"Bu bir fincan tekrar tekrar kullanılabilir"
04:00
"This one cup may inspire others
to use one too."
to use one too."
84
228520
3856
"Bu bir fincan bir şeyi çok kullanmak konusunda başkalarına ilham verebilir"
04:04
"This one cup helps save the planet."
85
232400
2296
"Bu bir fincan gezegeni
korumaya yardımcı olur,"
korumaya yardımcı olur,"
04:06
I had no idea this plastic cup
was so powerful.
was so powerful.
86
234720
2456
Bu plastik fincanın bu kadar
güçlü olduğunu bilmezdim.
güçlü olduğunu bilmezdim.
04:09
(Laughter)
87
237200
1096
(Gülüşmeler)
04:10
So why do we think that our choice
88
238320
1896
Peki niçin şunu düşünüyoruz;
04:12
of a four dollar shade-grown
fair trade artisanal cup of coffee
fair trade artisanal cup of coffee
89
240240
3816
gölgede yetişmiş, ticaret için uygun
bir fincan kahve sadece
dört dolara tercihimiz,
dört dolara tercihimiz,
04:16
in a reusable mug matters,
90
244080
2176
tekrar kullanılabilir kupa içerisinde,
04:18
but what we do with 4,000 dollars
in our investment account
in our investment account
91
246280
2762
peki yatırım hesabımızdaki 4 bin dolar ile ne yapıyoruz,
04:21
for our IRA doesn't?
92
249066
1400
bizim IRA için, öyle değil mi?
04:23
Why can't we tell the supermarket
and the capital markets
and the capital markets
93
251800
3096
Biz niçin süpermarketlere ve sermaye piyasalarına
04:26
that we care,
94
254920
1416
adil çalışma standartlarını,
04:28
that we care about fair labor standards,
95
256360
2256
üretim yöntemlerini desteklemeyi,
04:30
that we care about sustainable
production methods
production methods
96
258640
2336
ve sağlıklı toplulukları
04:33
and about healthy communities?
97
261000
1856
önemsediğimizi söylemiyoruz?
04:34
Why aren't we voting
with our investment dollars,
with our investment dollars,
98
262880
3016
Niçin yatırım dolarlarımızla seçim yapamıyoruz,
04:37
but we would vote with our lattes?
99
265920
1640
sütlü kahvemizle seçim yapabiliyorken?
04:40
So I think it has something
to do with the myths,
to do with the myths,
100
268520
3216
Masallarla yapılacak bir şeyler
olduğunu düşünüyorum,
olduğunu düşünüyorum,
04:43
the fables that we all carry around
in our collective consciousness.
in our collective consciousness.
101
271760
3216
Masallar hepimizi kollektif
bir şuura yönlendirir.
bir şuura yönlendirir.
04:47
Do you remember the Grimm's fairy tale
about the magic porridge pot?
about the magic porridge pot?
102
275000
3576
Grimm'inin sihirli yulaflı kap
hakkındaki peri masalını hatırlıyor musunuz?
hakkındaki peri masalını hatırlıyor musunuz?
04:50
If you said to the pot,
"Boil, little pot, boil,"
"Boil, little pot, boil,"
103
278600
2376
Eğer siz kaba "Kayna, küçük kap,
kayna" derseniz
kayna" derseniz
04:53
it would fill up with sweet porridge.
104
281000
2296
kap tatlı yulafla dolacaktır.
04:55
And if you said, "Stop, little pot, stop,"
105
283320
2096
Ve siz "dur, küçük kap, dur" derseniz,
04:57
it would stop.
106
285440
1200
o duracaktır.
04:59
But if you got the words wrong,
it wouldn't listen,
it wouldn't listen,
107
287440
3176
Fakat yanlış kelimeler söylerseniz,
dinlemeyecektir,
dinlemeyecektir,
05:02
and things could go terribly awry.
108
290640
1760
ve bir şeyler ters gidebilir.
05:05
So I think when it comes to markets,
109
293640
1736
Sermaye piyasalarına
gelinecek olursa,
gelinecek olursa,
05:07
we have a little bit
of a similar fable in our heads.
of a similar fable in our heads.
110
295400
2496
bu masalın bir benzerinin
zihnimizde oluştuğunu düşünüyorum.
zihnimizde oluştuğunu düşünüyorum.
05:09
We believe that the markets
is this magic pot
is this magic pot
111
297920
2336
Pazarların bu sihirli kap gibi
olduğuna inanıyoruz,
olduğuna inanıyoruz,
05:12
that obeys only one command:
112
300280
1856
sadece bir emre itaat eder:
05:14
make more money.
113
302160
2040
Daha çok para kazanmak.
05:16
Only those words said exactly that way
114
304920
2896
Sadece bu kelimeler
05:19
will make the pot fill up with gold.
115
307840
1840
kabın altın ile dolmasını
sağlayacak asıl yoldur.
sağlayacak asıl yoldur.
05:22
Add in some extra words
like "protect the environment,"
like "protect the environment,"
116
310640
3336
"Çevreyi koru!" gibi fazla sözcükler ekleyin,
05:26
the spell might not work.
117
314000
1640
büyü işe yaramayabilir.
05:28
Put in the wrong words
like "promote social justice,"
like "promote social justice,"
118
316400
2760
"Sosyal adaleti destekle!"
gibi yanlış sözcükler koy,
gibi yanlış sözcükler koy,
05:32
and you might see your gold coins shrink
119
320560
2016
altın paraların küçüldüğünü görebilirsin
05:34
or even vanish entirely,
according to this fable.
according to this fable.
120
322600
2840
veya bu masala göre tamamen kaybolur.
05:38
So we asked people,
what do you really think?
what do you really think?
121
326440
2776
Bu yüzden insanlara şunu sorduk,
gerçekten ne düşünüyorsunuz?
05:41
And we actually went out and polled
a thousand individual investors,
a thousand individual investors,
122
329240
4216
Nihayetinde özel olarak bin
kadar yatırımcının nabzını yokladık
kadar yatırımcının nabzını yokladık
05:45
and we found something fascinating.
123
333480
2016
ve şaşırtıcı bir şeyler bulduk.
05:47
Overwhelmingly,
124
335520
1496
Ezici bir çoğunlukla,
05:49
people wanted to add
those extra words into the formula.
those extra words into the formula.
125
337040
3616
insanlar bu formüle fazladan
kelime eklemek istediler.
kelime eklemek istediler.
05:52
71 percent of people said yes,
126
340680
3056
İnsanların % 71'i "evet" dedi,
05:55
they were interested
in sustainable investing,
in sustainable investing,
127
343760
2576
,kaliteli yatırım sürecinde en iyisini
alarak tanımladığımız
alarak tanımladığımız
05:58
which we define as taking the best
in class investment process
in class investment process
128
346360
2936
öyle ki, geleneksel olarak
sizin sahip olduğunuz
sizin sahip olduğunuz
06:01
that you already have traditionally
129
349320
1736
ve ek olarak fazladan
bilgi alabileceğiniz ve
bilgi alabileceğiniz ve
06:03
and adding in the extra
information you get
information you get
130
351080
2056
sosyal çevreyi ve iyi denetimi
düşündüğünüz zaman,
düşündüğünüz zaman,
06:05
when you think about the environment
and society and good governance.
and society and good governance.
131
353160
3256
desteklenebilir yatırım ile ilgilendiler.
06:08
71 percent wanted that.
132
356440
1736
% 71' i bunu istedi.
06:10
72 percent said that they believe
that companies who did that
that companies who did that
133
358200
3656
% 72'si finansal olarak daha iyisini yapabilen
06:13
would actually do better financially.
134
361880
1816
şirketlere güvendiklerini söyledi.
06:15
So people really do believe
that you can do well by doing good.
that you can do well by doing good.
135
363720
3656
Böylece insanlar şuna inanır:
iyisini yaparak daha iyisini yapabilirsin.
iyisini yaparak daha iyisini yapabilirsin.
06:19
But here was the weird thing:
136
367400
1416
Fakat burada garip bir şey vardı:
06:20
54 percent of the people
137
368840
1536
insanların % 54'u hala şunu söylüyor;
06:22
still said if they put their money
in those kinds of stocks,
in those kinds of stocks,
138
370400
4176
eğer paralarını bu çeşit
sermaye içine koyarlarsa,
sermaye içine koyarlarsa,
06:26
they thought that they
would make less money.
would make less money.
139
374600
2120
daha az para kazanacaklarını düşünüyorlar.
06:29
So is it true?
140
377880
1616
Yani bu doğru mudur?
06:31
Do you get less sweet porridge
if you invest in shade-grown coffee
if you invest in shade-grown coffee
141
379520
3776
Gölgede yetişmiş kahveye yatırım yaparsanız,
daha az tatlı püre alır mısınız,
daha az tatlı püre alır mısınız,
06:35
instead of drinking it?
142
383320
1240
ya da kahveyi içmek yerine?
06:37
Well, you know, the investors
in companies like Burt's Bees
in companies like Burt's Bees
143
385840
3176
Evet, bilirsiniz, Burt's Bees veya Ben & Jerry's gibi şirketlerdeki yatırımcılar
06:41
or Ben & Jerry's wouldn't say so.
144
389040
1776
böyle söylemeyeceklerdir.
06:42
Right? Both of those started out
as small, socially conscious companies
as small, socially conscious companies
145
390840
3976
Öyle değil mi? Bu şirketlerin
her ikisi küçük,
her ikisi küçük,
olarak başladılar, sosyal sorumluluk
sahibi şirketler
sahibi şirketler
06:46
that ended up becoming
so popular with consumers
so popular with consumers
146
394840
3136
öyle ki, çok popüler müşterilere
sahip olarak sonuçlandılar
sahip olarak sonuçlandılar
06:50
that the giants Unilever
and Clorox bought them
and Clorox bought them
147
398000
3056
büyük Ünilever ve
Clorox onların herbirini
Clorox onların herbirini
06:53
for hundreds of millions of dollars
148
401080
2160
yüz milyonlarca dolara
06:55
each.
149
403880
1200
satın aldı.
06:57
But here's the important thing.
150
405840
1536
Fakat burada önemli bir şey var.
06:59
Those corporations realized
151
407400
1336
Bu şirketler şunun farkına vardılar;
07:00
that if they wanted to protect
the value of their investments,
the value of their investments,
152
408760
2936
eğer onlar yatırımlarının değerini
korumak isteselerdi,
korumak isteselerdi,
07:03
they had to preserve
that socially conscious mission.
that socially conscious mission.
153
411720
2496
sosyal sorumluluk görevini
korumak zorunda kalırlardı.
korumak zorunda kalırlardı.
07:06
If they didn't keep adding in
those extra words
those extra words
154
414240
2216
Eğer onlar fazladan sözler eklemeselerdi,
07:08
of environmentally friendly
and socially conscious,
and socially conscious,
155
416480
2416
çevre dostu ve sosyal bilince
sahip olarak,
sahip olarak,
07:10
those brands wouldn't make more money.
156
418920
2080
bu markalar daha fazla
para kazanamazlardı.
para kazanamazlardı.
07:14
But maybe this is just the exception
the proves the rule, right?
the proves the rule, right?
157
422440
3336
Bu belki kuralı ispat eden
tek bir istisna olabilir.
tek bir istisna olabilir.
Öyle değil mi?
07:17
The serious companies
that fund our economy
that fund our economy
158
425800
2536
Ciddi şirketler ekonomimizin kaynağıdır,
07:20
and that fund our retirements
and that really make the world go round,
and that really make the world go round,
159
428360
3296
emekliliğimizin kaynağıdır ve
gerçekten dünyanın her yerinde böyledir,
07:23
they need to stick to making more money.
160
431680
2440
daha fazla para kazanmaları
için ayrılmamaları gerekir.
07:26
So, Harvard Business School
actually researched this,
actually researched this,
161
434960
2696
Harvard Ticaret Üniversitesi
bunun üzerine bir araştırma yapmış
07:29
and they found something fascinating.
162
437680
1762
ve ilginç bir şey bulmuşlar.
07:31
If you had invested a dollar 20 years ago
163
439466
2630
Eğer siz 20 yıl önce bir dolar
yatırım yapmış olsaydınız,
07:34
in a portfolio of companies
164
442120
1656
şirketlerin belgelerinde
07:35
that focused narrowly on making more money
165
443800
2216
daha fazla para kazanmak
üzerine dar bir çerçevede odaklanan
üzerine dar bir çerçevede odaklanan
07:38
quarter by quarter,
166
446040
1936
kuruş kuruş,
07:40
that one dollar
167
448000
1416
bu bir dolar,
07:41
would have grown
to 14 dollars and 46 cents.
to 14 dollars and 46 cents.
168
449440
3856
14 dolar ve 46 sente kadar büyümüş olurdu.
07:45
That's not bad until you consider
169
453320
2256
Göz önünde bulundurana kadar
bu birikim fena değil,
bu birikim fena değil,
07:47
that if instead
you'd invested that same dollar
you'd invested that same dollar
170
455600
3016
bunun yerine aynı dolarıa
yatırım yapmış olsaydın,
yatırım yapmış olsaydın,
07:50
in a portfolio of companies
171
458640
1656
şirketlerin belgelerinde
07:52
that focused on growing their business
172
460320
1810
işlerini büyütmeye odaklanmış olsalardı
07:54
and on the most important
environmental and social issues,
environmental and social issues,
173
462154
3240
ve en önemlisi çevresel ve
sosyal konular üzerinde olsalardı,
sosyal konular üzerinde olsalardı,
07:58
that one dollar would have grown
174
466040
2176
bu bir dolar
08:00
to 28 dollars and 36 cents.
175
468240
3440
28 dolar ve 36 sente kadar
büyümüş olacaktı.
büyümüş olacaktı.
08:04
almost twice as much sweet porridge.
176
472240
2896
neredeyse iki katı kadar tatlı püresi.
08:07
Now, let's be clear, they didn't make
that outperformance
that outperformance
177
475160
2976
Şimdi, açık olalım,
iyi bir vatandaş olabilmek için
iyi bir vatandaş olabilmek için
08:10
by giving away money
to seem like a nice corporate citizen.
to seem like a nice corporate citizen.
178
478160
2896
yatırım yaparak daha iyisini yapmadılar.
08:13
They did it by focusing on the things
that matter to their business,
that matter to their business,
179
481080
3216
Onlar kendi çıkarlarına odaklandılar,
08:16
like wasting less energy and water
180
484320
2416
daha az enerji ve su kullanarak
08:18
in their manufacturing processes;
181
486760
1776
kendi üretim süreçlerinde
08:20
like making sure the CEO contracts
had the CEOs incentivized
had the CEOs incentivized
182
488560
3376
CEO sözleşmelerinden emin olmak için,
o sözleşmeler;
o sözleşmeler;
08:23
for the long-term results of the company
and the communities they served,
and the communities they served,
183
491960
3456
şirketin uzun vadeli sonuçları
ve topluluklarına
ve topluluklarına
hizmet için teşvik edilmiş CEO lara sahip
08:27
not just quarterly results;
184
495440
1376
sadece üç aylık sonuçlar için değil,
08:28
or building a first class culture
185
496840
2296
birinci sınıf medeniyet inşa etmek için
08:31
that would have higher employee loyalty,
186
499160
2336
ki, böylece daha yüksek işçi sadakatine,
08:33
retention and productivity.
187
501520
1960
koruma ve üreticilik anlayışına sahip olurlar.
08:36
Now, Harvard's not alone.
188
504480
1256
Şimdi Harvard yalnız değil.
08:37
Oxford also did a research study
where they examined 120 different studies
where they examined 120 different studies
189
505760
4016
120 farklı çalışmaların yapıldığı
Oxford'da da bir araştırma yapıldı;
Oxford'da da bir araştırma yapıldı;
08:41
looking at the effect
of sustainability and economic results,
of sustainability and economic results,
190
509800
3456
desteklenebilir etkilerini ve
ekonomik sonuçlarını inceleyerek,
ekonomik sonuçlarını inceleyerek,
08:45
and they found
time and time and time again
time and time and time again
191
513280
2776
ve tekrar zaman, zaman ve zaman buldular.
08:48
that the companies that cared
about these kinds of important things
about these kinds of important things
192
516080
3856
Şirketler şu çeşit önemli
şeyleri önemsediler;
şeyleri önemsediler;
08:51
actually had better
operational efficiency,
operational efficiency,
193
519960
2040
aslında işletim verimliliği
açısından daha iyi olan,
açısından daha iyi olan,
08:54
lower cost of capital
194
522600
1816
sermayenin düşük fiyatı
08:56
and better performance
in their stock price.
in their stock price.
195
524440
2240
ve stok fiyatlarında daha iyi performans.
08:59
And then there's Al Gore.
196
527320
1536
Ve sonra, Al Gore var.
09:00
So 20 years ago, when I worked
for Al Gore in the White House,
for Al Gore in the White House,
197
528880
2936
20 sene önce Beyaz Saray'da
Al Gore için çalıştığım zamanlarda
Al Gore için çalıştığım zamanlarda
09:03
he was one of the early pioneers
pleading with businesses and governments
pleading with businesses and governments
198
531840
3456
o, ilk çığır açanlardan biriydi
09:07
to pay attention to the challenges
of climate change.
of climate change.
199
535320
2696
iklim değişikliğinin
zorluklarına işletmelerin ve
zorluklarına işletmelerin ve
hükümetlerin dikkatlerini
çekmeye çalışarak.
çekmeye çalışarak.
09:10
Post-White House, he opened
an investment firm called Generation,
an investment firm called Generation,
200
538040
3048
Post-Beyaz Saray,
09:13
where he baked environmental
sustainability and other things
sustainability and other things
201
541112
3264
çevrenin desteklenmesini ve
diğer şeyleri masaya yatırdığı yer olan
diğer şeyleri masaya yatırdığı yer olan
09:16
right into the core investment process.
202
544400
1880
yatırım sürecinin özünde Jenerasyon
adında bir yatırım şirketi açtı,
adında bir yatırım şirketi açtı,
09:18
And at the time there was
a good bit of skepticism about his views.
a good bit of skepticism about his views.
203
546840
3656
Ve o zaman onun görüşlerinde
biraz şüphecilik vardı.
biraz şüphecilik vardı.
09:22
Ten years later, his track record
is one more proof point
is one more proof point
204
550520
3736
On yıl sonra, onun sicili
başka bir kanıtı gösterir;
başka bir kanıtı gösterir;
09:26
that sustainable investing done right
can be sound investing.
can be sound investing.
205
554280
3696
doğru desteklenebilir yatırım
bir yatırımın sesi olabilir.
bir yatırımın sesi olabilir.
09:30
Far from making less sweet porridge
206
558000
1856
Daha az tatlı püresi yapmaktan uzak.
09:31
because he added
sustainability into the mix,
sustainability into the mix,
207
559880
2376
Çünkü o, desteklenebilirliği
karışımın içine ekledi,
karışımın içine ekledi,
09:34
he actually significantly
outperformed the benchmark.
outperformed the benchmark.
208
562280
2680
o aslında önemli ölçüde
kıyaslamayı daha iyi yaptı.
kıyaslamayı daha iyi yaptı.
09:37
Now, sustainable investing,
209
565560
1536
Şimdi, desteklenebilir yatırımlar,
09:39
the good news is
it doesn't require a magic spell
it doesn't require a magic spell
210
567120
2880
iyi haber şu ki, sihirli büyü ve
09:42
and it doesn't require
some investment secret,
some investment secret,
211
570920
3176
yatırım sırrı gerektirmez,
09:46
and it's not just for the elite.
212
574120
1576
sadece seçkin sınıf için değildir.
09:47
It is not just about private equity
for billionaires.
for billionaires.
213
575720
3496
Özel sermaye milyarderleri için değildir.
09:51
It's not just groovy-sounding investments
like clean technology
like clean technology
214
579240
2953
kusursuz teknoloji gibi
modern şatafatlı yatırımlar için,
modern şatafatlı yatırımlar için,
09:54
or microfinance in emerging markets
215
582217
1696
gelişmekte olan piyasalarda mikrofinans için
09:55
or artisanal bakeries in Brooklyn.
216
583937
2223
veya Brooklyn'deki gibi
zanaat fırınları için değil.
zanaat fırınları için değil.
09:59
It's about stocks and bonds
and Fortune 500 companies.
and Fortune 500 companies.
217
587000
3016
O, sermaye ve senetlerle ve
ilk 500 şirketlerin servetleri ile ilgilidir.
ilk 500 şirketlerin servetleri ile ilgilidir.
10:02
It's about mutual funds.
218
590040
1216
O, ortak fonlarla alakalıdır.
10:03
It's about all the things
219
591280
1456
Bütün bunların hepsi
10:04
we already see in the market today.
220
592760
2160
bugün zaten piyasada
gördüğümüzle ilgilidir.
gördüğümüzle ilgilidir.
10:07
So here's why I'm convinced
221
595520
1976
İşte burası benim ikna olduğum noktadır,
10:09
that we collectively have the power
222
597520
2136
sıradan yatırımları desteklemek için
10:11
to make sustainable investing
the new normal.
the new normal.
223
599680
3080
böylece biz toplu olarak bir güce sahip oluruz.
10:15
First, the proof points
are coming out all the time
are coming out all the time
224
603560
4216
İlk olarak, her zaman kanıtlanmış olan şey şudur;
10:19
that sustainable investing done right,
225
607800
2016
desteklenen yatırım, doğru yapılan yatırımdır,
10:21
preserving all the same
good principles of investing,
good principles of investing,
226
609840
3216
yatırım ilkelerini aynı istikamette koruyabilmektir,
10:25
the traditional sphere, can pay.
227
613080
1960
geleneksel çevre, buna değer.
10:27
It makes sense.
228
615520
1816
Mantıklı olan budur.
10:29
Secondly,
229
617360
1416
İkinci olarak,
10:30
the biggest obstacle standing in our way
230
618800
2136
yolumuzda duran en büyük engel
10:32
may actually just be in our heads.
231
620960
2040
aslında bizim zihnimizdedir.
10:35
We just need to let go of that myth
232
623520
2056
İhtiyacımız olan bu efsanenin
gitmesine izin vermek
gitmesine izin vermek
10:37
that if you add your values
into your investment thinking,
into your investment thinking,
233
625600
4256
böylece eğer yatırım düşüncelerinize
değerli fikirlerinizi eklerseniz,
değerli fikirlerinizi eklerseniz,
10:41
that you get less sweet porridge.
234
629880
1616
daha az tatlı püresi alırsınız.
10:43
And once you get rid of the fable,
235
631520
1656
Ve bir seferde
efsaneden kurtulursunuz,
efsaneden kurtulursunuz,
10:45
you can actually start appreciating
those facts we've been talking about.
those facts we've been talking about.
236
633200
3456
aslında konuştuğumuz bu hakikatleri
takdir etmeye başlayabilirsiniz.
takdir etmeye başlayabilirsiniz.
10:48
And third, the future is already here.
237
636680
1976
Üçüncüsü, gelecek zaten burada.
10:50
Sustainable investment today
is a 20 trillion dollar market
is a 20 trillion dollar market
238
638680
2976
Desteklenen yatırım bugün
20 trilyon dolarlık piyasadır
20 trilyon dolarlık piyasadır
10:53
and it's the fastest-growing segment
of the investment industry.
of the investment industry.
239
641680
3376
ve yatırım endüstrisinin en hızlı
büyüyen bölümüdür.
büyüyen bölümüdür.
10:57
In the United States,
it has grown enormously, as you can see.
it has grown enormously, as you can see.
240
645080
3216
Gördüğünüz gibi Amerika'da
o muazzam bir şekilde büyüdü.
o muazzam bir şekilde büyüdü.
11:00
It now represents
one out of every six dollars
one out of every six dollars
241
648320
2696
Desteklenen yatırım her altı dolarda
birini dışarıya sunuyor,
birini dışarıya sunuyor,
11:03
under professional management
in the United States.
in the United States.
242
651040
2400
Amerika'da profesyonel yönetim altında.
11:06
So what are we waiting for?
243
654400
1320
Peki biz neyi bekliyoruz?
11:09
For me, it goes back to the inspiration
that I received from my mother.
that I received from my mother.
244
657160
3334
Ben annemden aldığım ilhama dönüş yaparım.
11:13
She knew that she wanted a life
245
661240
1536
O, istediği hayatı biliyordu,
o hayat
o hayat
11:14
where she would have the freedom
to make her own choices
to make her own choices
246
662800
2640
kendi seçimlerini kendi yapabildiği
özgürlüğe sahip olduğu,
özgürlüğe sahip olduğu,
11:18
and to have her voice heard
and write her own story.
and write her own story.
247
666280
3216
kalp sesini dinlediği ve
kendi hikayesini yazdığı yerdir.
kendi hikayesini yazdığı yerdir.
11:21
She was passionate about that goal
248
669520
2456
O hedefine tutkuyla bağlıydı
11:24
and she was clear that she would let
no army, no obstacle,
no army, no obstacle,
249
672000
3616
ve o hiçbir silah ve engeli
tanımayacak kadar netti,
tanımayacak kadar netti,
11:27
no big institution stand in her way.
250
675640
2520
hiçbir büyük kuruluş
onun yolunda duramazdı.
onun yolunda duramazdı.
11:31
She made it to the States,
251
679040
1856
Onu Amerika'da yaptı,
11:32
and she became a teacher,
252
680920
1736
bir öğretmen oldu,
11:34
an award-winning author
253
682680
1696
ödüllü bir yazar oldu
11:36
and a mother,
254
684400
1256
bir anne oldu,
11:37
and ended up sending
her daughters to Harvard.
her daughters to Harvard.
255
685680
2696
ve kızlarını Harvard'a
göndermesiyle sonuçlandı.
göndermesiyle sonuçlandı.
11:40
And these days, you can tell
that she is amply comfortable
that she is amply comfortable
256
688400
3096
Şu anda, dünyanın en güçlü kurumu
olan mahkemede tutularak
olan mahkemede tutularak
11:43
holding court in the most powerful
institutions in the world.
institutions in the world.
257
691520
4056
onun çok rahat
olduğunu söyleyebilirsiniz
olduğunu söyleyebilirsiniz
11:47
It seems almost too prophetic
258
695600
1896
Çok kahince
11:49
that her name in Korean means
259
697520
2296
isminin Korece'deki manasının
11:51
"passionate clarity."
260
699840
1280
"berrak bir tutku" olması.
11:54
Passionate clarity:
261
702280
1656
Berrak bir tutku:
11:55
that's what I think we need
to drive change.
to drive change.
262
703960
2776
ihtiyacımız olan şeyin değişimi
sağlamaya çalışmamız olmasıdır.
sağlamaya çalışmamız olmasıdır.
11:58
Passion about the change
we want to see in the world,
we want to see in the world,
263
706760
3336
Dünyada görmek istediğimiz değişim, tutku;
12:02
and clarity that we are able
to help chart the course.
to help chart the course.
264
710120
3640
berraklık ise plan gidişatına
yardım edebilmektir.
yardım edebilmektir.
12:06
We have more opportunity today
than ever before
than ever before
265
714520
2976
Bugün seçim yapabilmek için
12:09
to make choices.
266
717520
1240
dünden daha çok fırsata sahibiz.
12:11
We have more power than ever before
to make our voices heard.
to make our voices heard.
267
719160
3880
Kalbimizden geçeni yapmak için
bugün dünden daha çok güce sahibiz.
bugün dünden daha çok güce sahibiz.
12:16
So change your perspective.
268
724800
2320
Yani, perspektifinizi değiştirin.
12:20
Vote with your small change.
269
728240
1696
Küçük değişikliklerinizi gözden geçirin.
12:21
Invest in the change
you want to see in the world.
you want to see in the world.
270
729960
2880
Dünyada görmek istediğiniz
değişikliğe yatırım yapın.
değişikliğe yatırım yapın.
12:25
Change the fables
271
733800
1776
Masalları değiştirin
12:27
and change the markets.
272
735600
1240
ve piyasayı değiştirin.
12:29
Thank you.
273
737280
1216
Teşekkür ederim.
12:30
(Applause)
274
738520
2800
(Alkış)
ABOUT THE SPEAKER
Audrey Choi - Sustainable investment expertAudrey Choi is a thought leader on how finance can be harnessed to address public policy challenges.
Why you should listen
Audrey Choi is CEO of Morgan Stanley's Institute for Sustainable Investing. She is also Managing Director and Head of Morgan Stanley's Global Sustainable Finance Group. In these roles, she oversees the firm's efforts to support resilient communities and promote economic opportunity and global sustainability through the capital markets.
Prior to joining Morgan Stanley, Audrey held senior policy positions in the Clinton Administration, the Commerce Department and the Federal Communications Commission. While at the White House, she served as Chief of Staff of the Council of Economic Advisers and Domestic Policy Advisor to the Vice President.
Previously, Audrey was a foreign correspondent and bureau chief at The Wall Street Journal. She is currently a member of President Obama's US Community Development Advisory Board and on the boards of several national nonprofits focused on education, conservation and impact investing. Audrey is a graduate of Harvard College and Harvard Business School.
Audrey Choi | Speaker | TED.com