Adam Foss: A prosecutor's vision for a better justice system
Adam Foss: Bir savcının daha iyi bir adalet sistemi vizyonu
By shifting his focus from incarceration to transforming lives, Adam Foss is reinventing the role of the criminal prosecutor. Full bio
Double-click the English transcript below to play the video.
the opinions or policies
a Marine and a hairdresser.
evlat edinilmiş çocuğuyum.
in our communities.
olması gerektiğine inanırım.
olduğunu düşünüyorum.
specifically told to stay out of,
gitmemeniz söylenilen yere gitti
ever spent one day in jail
tanımlandırılmanız gerektiğini düşünüyor?
of youthful indiscretion?
criminal justice reform,
reformundan konuştuğumuzda,
to talk to you about today.
burada konuşmak istediğim şeyler.
since you shared with me,
çünkü siz benimle paylaştınız,
a confession on my part.
bir itirafta bulunacağım.
in being a public servant,
olmaya karşı bir ilgim yoktu,
that I would ever be a prosecutor.
olabileceğimi düşünmüyordum.
of law school, I got an internship
birinci sınıfının sonuna doğru,
of Boston Municipal Court.
Roxbury Bölgesinde bir staj hakkı elde ettim.
neighborhood in Boston,
bir mahalle olarak biliyordum,
suçlarının yaygın olduğu bir yer olarak.
the first day of that internship.
bu stajın ilk gününde değişti.
and I saw an auditorium of people
girdim ve insanların bir bir,
the front of that courtroom
iki kelime, sadece iki kelime
attorney and a prosecutor
sanık vekili ve bir savcı
about that person without their input.
hakkında hayati bir karar verebiliyorlardı.
approached the front of that courtroom,
mahkemenin önüne yaklaştı,
read the facts of each case,
in criminal law,
uzman olduğum için değil
people in the auditorium,
criminal masterminds
dahiler oldukları için değil
coming to us for help
etmek amacıyla geldikleri için
etmeden geri gönderiyorduk.
yanında avukat yardımcısı olarak çalıştım
as a paralegal for a defense attorney,
young men accused of murder.
suçlanan bir çok genç adamla tanıştım.
bir insanın hiyakesini gördüm.
çocukluk travması geçirmişler,
and the criminal justice system,
sistemiyle erken yaşta tanışmışlar
şeylerle karşı karşıya gelmişler.
were condemned to die in prison,
hapishanede ölmeye mahkum edildiler
with those men that I couldn't fathom
görüşmeler sırasında,
tekrar kullanabilecekken
for the next 80 years
oluşmasını engelleyebilecekken
from happening in the first place.
para harcadığımızı idrak edememiştim.
of small street crimes,
suçlanan kişileri savundum.
without that help.
etmeden geri gönderirdik.
hüküm veriliyor ve savunuluyorlar
drove me to criminal justice work.
ceza yargılaması işine taşıyan şeydir.
made me want to be a defender.
sanık vekili olmayı istememi sağladı.
that I came to understand
talking about the problem.
daha fazla vakit kaybetmek istemiyorum.
sisteminin bir reforma ihtiyacı var;
system needs reform,
people in American jails and prisons,
2.3 milyon Amerikalı var;
mahkuma sahip ülke yapıyor.
nation on the planet.
people on probation or parole,
şartlı salıverilen yedi milyon insan var;
people of color,
insanları etkilemektedir,
happening everywhere
taşıyan sistemsel bozukluklar
are to receive them.
bu kişileri nasıl ele alacaklar.
criminal justice reform,
konuştuğumuz zaman,
üç şeye odaklanıyoruz.
ve hapishaneler hakkında
about the prosecutor.
savcı hakkında konuşuyoruz.
by the Boston Police Department.
tarafından tutuklandı.
he was African American
at a local public school.
son sınıf öğrencisiydi.
wasn't providing the financial opportunity
en düşük maaşlı işi
gereken finansal imkanı sağlamıyordu.
and sold them on the Internet.
çaldı ve onları internet üzerinden sattı.
of 30 felony charges.
bir şikayete sebep oldu.
süresi onu en çok strese sokan şeydi.
stressed Christopher out the most.
yapacağı etkiydi.
would have on his future.
masama geldiği gün
came across my desk.
dramatic, in that moment,
a brand-new prosecutor,
yaşamını nasıl etkileyeceği
for how the decisions I would make
takdir hissi duyuyordum.
a felon for the rest of his life
ile damgalamayı düşünmemiş olmam,
prosecutors step onto the job
kararlarımızın etkisini az takdir ederek
of the impact of our decisions,
risklerden kaçınmayı öğreniyoruz.
to believe that somehow,
ceza yargılaması sisteminin
brings about accountability
geliştirdiğine şartlandırdı.
by our convictions and our trial wins,
davalarımızı kazanmakla değerlendirildik,
incentivized to be creative
niyeti konusunda yaratıcı olmak için
we might not otherwise.
the very goal that we all want,
would have arraigned Christopher.
Christopher'ı suçlu bulabilirdi.
for what we can do.
şeyleri çok az takdir ediyorlar.
would give him a criminal record,
bir adli sicil kaydı olarak dönecek ve
hale getirecekti.
başarısızlığını tanımlayan
criminal justice system today.
employment, education or stable housing.
konusunda sıkıntı yaşayabilirdi.
factors in his life,
koruyucu faktörler olmadan
to commit further, more serious crime.
daha ciddi suçlar işleyecekti.
with the criminal justice system,
ne kadar ilişki içinde olursa,
that he would return again
tekrar, tekrar ve tekrardan
to his children, to his family
ailesine ve arkadaşlarına
sonucu ortaya çıkacaktı.
outcome for the rest of us.
expected to do justice,
sağlamakla görevli hale geldim,
justice was in my classes --
ne olduğunu hiç öğrenmedim
are the most powerful actors
not the President
soruşturacağımızı söyleyemez.
and give him a criminal record
adli kayda sahip olması kararı
him for 30 felonies, for one felony,
bir suç veya bir kabahat
Christopher into a plea deal
gitmek konusunda zorlamayı
for Christopher to go to jail.
hapse atılmasını seçebilirdim.
make every day unfettered,
aldığı günlük, pervasız kararlardır
of those decisions.
of professional men of color
uzmanların katıldığı
free finger sandwiches into my mouth,
ağzıma doldururken,
at me and approaching me.
gülümseyerek bana yaklaştığını fark ettim.
but I couldn't place from where,
nereden tanıdığımı çıkaramadım
this young man was hugging me.
bu genç adam bana sarılıyordu.
and you changed my life."
benim hayatımı değiştirdin."
yüz yüze gelmedi,
Christopher ile çalıştım;
for his actions,
sorumlu olduğu yönünde,
where he wouldn't re-offend.
işlemeyeceği bir yere yerleştirdim.
of the computers that he sold
yüzde 75'ini geri kazandık
we couldn't recover.
this case could impact his future
toplumunu nasıl etkileyeceğini ortaya koyan
from a four-year school.
I looked at his name tag,
onun yaka kartına baktım,
of a large bank in Boston.
yönetici olduğunu öğrendim.
and making a lot more money than me --
ve benden daha fazla kazanıyor --
seen him in Roxbury Court.
görmemden sonraki altı yıl içinde başardı.
journey to success,
hikayesi için kendimi övmüyorum
için üzerime düşeni yaptım.
to keep him on the path.
of Christophers out there,
ve tutukevlerinde.
onları korumaları için
for public safety than a condemned one.
için hüküm giymiş bir kişiden daha iyidir.
to throw the book at Christopher
Christopher'ı suçlu bulmama kararı
in Roxbury Court,
ilk günümde gördüğümde,
in need of intervention.
duyan, genç bir insan gördüm.
quantity of drugs in my late teens,
uyuşturucu satarken yakalanan biri olarak,
hiddeti karşısındaki
of the criminal justice system.
and guidance of my district attorney,
amirimin ve yargıçların yardımı
yerine değiştirilmesi adına,
bir şeyler çalarken yakalanan bir kadının
for stealing groceries to feed her kids
teenager in adult jail
başka bir genci yumruklaması dolayısıyla
and community supervision.
ve kamu gözetimi sağladık.
fuhuş yapmaktan tutuklanmış
on the streets,
bir yere ihtiyacı vardı --
edebileceğimiz bir şeydi.
büyük çeteden çok korktuğu için
showing up after school,
of a lunchbox into his backpack,
normally take prepping our cases
hazırlık çalışması yaptığımız
for trial down the road
to the problems as they presented.
vaktimizi kullanabilirdik.
your prosecutors to spend theirs?
geçirmesini tercih edersiniz?
olduğunu bildiğimiz
that we know is failing,
neden harcıyoruz?
and reallocate it into education,
so we can develop our neighborhoods?
bir gencin bir yıllık masrafı
will return to the very same system.
geri dönme ihtimali yüzde 60'tır.
of creating the problem,
kullanarak yapabiliriz.
and research for us.
can make that happen.
bunun gerçekleşmesini sağlayabilir.
district attorney's election
bölgenizde yapılacak olan
güvende tutmak için neler yapacaksın?
me and my neighbors safer?
bir şey olduğunda,
at the beginning of this talk
elini kaldıranlarınızın her biri
of the power of opportunity,
nefes alan bir örneğidir.
your own brand of discipline
şu an olduğunuz gibi,
that you are today --
dahilerden olmak için
wield power so great
müthiş bir şekilde kullanıyorlar
bring about opportunity,
of a strong community,
alamet-i farikasıdır
güvenli bir toplumdur.
işlemez hale gelirse,
that you elect fix them
yöntemlerle çözmesine izin vermeyin.
expensive methods.
who's helping people stay out of jail,
hapishaneye atan değil
savcılara oy verin.
sizin çocuklarınız bunu hak ediyor,
in the system deserve it,
insanlar bunu hak ediyor.
and do justice for demand it.
yemin ettiğimiz insanlar bunu hak ediyor.
ABOUT THE SPEAKER
Adam Foss - Juvenile justice reformerBy shifting his focus from incarceration to transforming lives, Adam Foss is reinventing the role of the criminal prosecutor.
Why you should listen
As Assistant District Attorney in the Juvenile Division of Suffolk County, Adam Foss has become one of Boston's leading voices for compassion in criminal justice. Recognizing that prosecutors have a unique opportunity to intervene in offender's lives, Foss co-founded the Roxbury CHOICE Program, a collaborative effort between defendants, the court, the probation department, and the D.A. to recast probation as a transformative experience rather than a punitive process.
In addition to his work with the DA's office, Foss is the founder of the SCDAO Reading Program, a project designed to bridge the achievement gap of area elementary school students.
Adam Foss | Speaker | TED.com