ABOUT THE SPEAKER
Timothy Ihrig - Palliative care physician
Timothy Ihrig advocates for an approach to healthcare that prioritizes a patient's personal values.

Why you should listen

Dr. Timothy Ihrig, MD practices palliative medicine, caring for the most vulnerable and sickest people, and helps other providers improve the quality and value of the care they provide to this population. His work has shown how patient-centered care improves quality and length of life, and that it has significant economic benefits to patients, healthcare systems and the economy.

Ihrig is nationally recognized for his expertise in continuum population health and community-based palliative care. He holds appointments as content expert to the Accountable Care Learning Collaborative, an industry-leading healthcare innovation collaborative co-chaired by former Health and Human Services Secretary and Utah Governor Mike Leavitt and former Food and Drug Administration Commissioner Dr. Mark McClellan. Ihrig is a member of the Advisory Council of the Iowa Healthcare Collaborative, a think-tank for strategies in health care quality, safety and value for the state of Iowa. He also serves as an Iowa Alternate-Delegate to the American Medical Association.

Ihrig has been an expert source for palliative care development for the Brookings Institution, and he was the sole practicing physician assisting the Iowa General Assembly in raising minimum standard requirements for Iowa physicians with respect to end-of-life care and oversight of prescriptive narcotics. He also acted as an expert clinician in support of Iowa Physician Orders for Life-Sustaining Treatment bill. He holds appointments as Clinical Adjunct Professor in the Department of Medicine at the University of Iowa Carver School of Medicine and acts as Palliative Care clinical instructor. He is on the board of the Hospice and Palliative Care Association of Iowa, is the former chair of the Advocacy Committee and sits on the Palliative Care Advisory Committee.

Ihrig's other interests include sexuality at the end of life and global health. He served as the Medical Chair of the Health Services Committee for Empower Tanzania Incorporated, whose mission is the development of sustainable healthcare solutions in sub-Saharan Africa for individuals suffering with HIV/AIDS, cancer and other life-limited illnesses.

More profile about the speaker
Timothy Ihrig | Speaker | TED.com
TEDxDesMoines

Timothy Ihrig: What we can do to die well

Timothy Ihrig: İyi bir şekilde ölmek için ne yapabiliriz

Filmed:
1,397,148 views

Amerika'daki sağlık sistemi patoloji, ameliyat ve farmakolojiye --doktorların hastalarına yaptıklarına-- o kadar çok odaklanıyor ki, bakımını yapması gereken insanların değerlerini göz ardı ediyor. Palyatif bakım doktoru Timothy Ihrig farklı bir yaklaşımın faydalarını anlatıyor. Bu yaklaşım hem hastanın toplam yaşam kalitesini arttırıyor ve hem de ciddi rahatsızlıkları olan hastaların bile huzur içinde süreci tamamlamasına yardımcı oluyor.
- Palliative care physician
Timothy Ihrig advocates for an approach to healthcare that prioritizes a patient's personal values. Full bio

Double-click the English transcript below to play the video.

00:13
I am a palliativePalyatif carebakım physicianhekim
0
1387
1525
Ben palyatif bakım doktoruyum.
00:14
and I would like to talk to you
todaybugün about healthsağlık carebakım.
1
2936
2991
Ve bugün sizinle sağlık hizmetleri
hakkında konuşmak istiyorum.
00:18
I'd like to talk to you
about the healthsağlık and carebakım
2
6393
3709
Toplumumuzun en korunmasız bireylerinin
sağlık ve bakımları hakkında
konuşmak istiyorum.
00:22
of the mostçoğu vulnerablesavunmasız
populationnüfus in our countryülke --
3
10917
2847
00:25
those people dealingmuamele with the mostçoğu
complexkarmaşık seriousciddi healthsağlık issuessorunlar.
4
13788
5251
Bu insanlar en karmaşık
sağlık problemleri ile uğraşmaktalar.
00:32
I'd like to talk to you
about economicsekonomi bilimi as well.
5
20202
2802
Ayrıca, ekonomi hakkında da
konuşmak istiyorum.
00:35
And the intersectionkesişim of these two
should scarekorkutmak the hellcehennem out of you --
6
23028
4456
Bu ikisinin kesişimi benim
ödümü kopardığı gibi,
00:39
it scareskorkutuyor the hellcehennem out of me.
7
27508
1771
sizde de aynı etkiyi bırakıyor olmalı.
00:42
I'd alsoAyrıca like to talk to you
about palliativePalyatif medicinetıp:
8
30199
2675
Palyatif ilaçlar hakkında da
konuşmak istiyorum.
00:45
a paradigmparadigma of carebakım for this populationnüfus,
groundedtopraklı in what they valuedeğer.
9
33835
6317
Toplumun bu kesiminin bakımı,
değer verdikleri şeylere dayanıyor.
00:52
Patient-centricHasta merkezli carebakım basedmerkezli on theironların valuesdeğerler
10
40544
3197
Onların değerleri üzerine inşa edilen
hasta odaklı bakım,
00:55
that helpsyardım eder this populationnüfus
livecanlı better and longeruzun.
11
43765
3577
bu insanların daha iyi ve daha uzun
yaşamasına yardımcı oluyor.
01:00
It's a carebakım modelmodel that tellsanlatır the truthhakikat
12
48458
2350
Bu doğruyu söyleyen ve bulundukları
yerlerde insanlarla birebir
01:03
and engagesyürütmektedir one-on-oneteke tek
13
51744
1240
01:05
and meetskarşılayan people where they're at.
14
53008
1821
ilgilenilen bir bakım modeli.
01:09
I'd like to startbaşlama by tellingsöylüyorum the storyÖykü
of my very first patienthasta.
15
57460
3763
İlk hastamın hikayesini anlatarak
başlamak istiyorum.
01:13
It was my first day as a physicianhekim,
16
61247
2036
Uzun, beyaz önlüğümle,
01:15
with the long whitebeyaz coatceket ...
17
63307
1491
doktor olarak ilk günümdü.
01:17
I stumbledtökezledi into the hospitalhastane
18
65519
1482
Kendimi hastanede bulmuştum
01:19
and right away there's a gentlemanbeyefendi,
HaroldHarold, 68 yearsyıl oldeski,
19
67025
2800
ve hemen karşımda 68 yaşında
bir beyefendi olan Harold
01:21
camegeldi to the emergencyacil Servis departmentbölüm.
20
69849
1601
acil departmanına geliyordu.
01:23
He had had headachesbaş ağrısı for about sixaltı weekshaftalar
21
71474
1983
6 hafta boyunca gittikçe artan
01:25
that got worsedaha da kötüsü and worsedaha da kötüsü
and worsedaha da kötüsü and worsedaha da kötüsü.
22
73481
2149
ve daha da berbat bir hal alan
baş ağrıları vardı.
01:28
EvaluationDeğerlendirme revealedortaya he had cancerkanser
that had spreadYAYILMIŞ to his brainbeyin.
23
76460
3633
Değerlendirmeler, kanserin beynine
yayılmış olduğunu ortaya çıkardı.
01:33
The attendingkatılıyor physicianhekim directedyönlendirilmiş me
to go sharepay with HaroldHarold and his familyaile
24
81148
5295
Sorumlu hekim beni tanıyı,
hastalığın seyrini ve bakım seçeneklerini
01:39
the diagnosisTanı, the prognosisprognoz
and optionsseçenekleri of carebakım.
25
87791
3322
Harold ve ailesiyle paylaşmam
için gönderdi.
01:44
FiveBeş hourssaatler into my newyeni careerkariyer,
26
92114
2954
5 saatlik yeni kariyerimde,
01:47
I did the only thing I knewbiliyordum how.
27
95092
2034
nasıl yapıldığını bildiğim
tek şeyi yaptım.
01:49
I walkedyürüdü in,
28
97922
1284
İçeri yürüdüm,
01:51
satoturdu down,
29
99790
1344
oturdum,
01:53
tookaldı Harold'sHarold'ın handel,
30
101717
1420
Harold'ın elini tuttum
01:55
tookaldı his wife'skarısının handel
31
103935
1355
eşinin elini tuttum,
01:58
and just breathednefes.
32
106142
1277
ve sadece nefes aldım.
02:00
He said, "It's not good
newshaber is it, sonnySonny?"
33
108500
2201
''Haberler iyi değil,
değil mi evlat?'' dedi.
02:03
I said, "No."
34
111132
1408
''Hayır.'' dedim.
02:04
And so we talkedkonuştuk
and we listeneddinlenen and we sharedpaylaşılan.
35
112564
3351
Sonra konuştuk, dinledik
paylaşımda bulunduk.
02:08
And after a while I said,
36
116867
1233
Bir süre sonra,
02:10
"HaroldHarold, what is it
that has meaninganlam to you?
37
118124
3225
''Harold, senin için gerçekten büyük
bir anlamı olan şey nedir?
Senin için kutsal olan şey
nedir?'' dedim.
02:13
What is it that you holdambar sacredkutsal?"
38
121373
1629
02:15
And he said,
39
123026
1315
Ve şöyle yanıt verdi,
''Ailem."
02:16
"My familyaile."
40
124365
1404
02:18
I said, "What do you want to do?"
41
126525
2021
''Ne yapmak istiyorsun?'' dedim.
Dizime elini koydu ve
''Balığa gitmek istiyorum.'' dedi.
02:20
He slappedtokatladı me on the kneediz
and said, "I want to go fishingBalık tutma."
42
128570
3167
02:23
I said, "That, I know how to do."
43
131761
1871
''İşte bunu yapabilirim.'' dedim.
02:26
HaroldHarold wentgitti fishingBalık tutma the nextSonraki day.
44
134646
1954
Harold, ertesi gün balığa gitti.
02:29
He diedvefat etti a weekhafta latersonra.
45
137760
1632
1 hafta sonra hayatını kaybetti.
02:32
As I've gonegitmiş throughvasitasiyla
my trainingEğitim in my careerkariyer,
46
140455
2619
Kariyerimdeki öğrenme sürecim boyunca,
02:35
I think back to HaroldHarold.
47
143098
1487
geriye dönüp Harold'ı düşündüm.
02:36
And I think that this is a conversationkonuşma
48
144609
2420
Ve bu tarz bir konuşma
çok ender olur.
02:40
that happensolur faruzak too infrequentlyseyrek.
49
148782
2184
02:43
And it's a conversationkonuşma
that had led us to crisiskriz,
50
151737
3765
Bu, bize bir krizi işaret eden konuşmadır.
02:48
to the biggesten büyük threattehdit
to the AmericanAmerikan way of life todaybugün,
51
156173
2664
Bir Amerikalı'nın yaşam tarzının
en büyük tehdidi olan,
02:50
whichhangi is healthsağlık carebakım expendituresharcamalar.
52
158861
2106
sağlık bakımı masraflarını.
02:53
So what do we know?
53
161926
1177
Peki, ne biliyoruz?
02:55
We know that
this populationnüfus, the mostçoğu illhasta,
54
163127
2929
Hastalığı çok ağır olan bu popülasyonun,
02:58
takes up 15 percentyüzde
of the grossbrüt domesticyerli productürün --
55
166080
2584
yaklaşık 2.3 trilyon dolar,
03:00
nearlyneredeyse 2.3 trilliontrilyon dollarsdolar.
56
168688
2794
yani gayri safi yurt içi hasılanın
yüzde 15'ini, oluşturduğunu biliyoruz.
03:04
So the sickestiğrenç 15 percentyüzde
take up 15 percentyüzde of the GDPGSYİH.
57
172307
3560
En hasta yüzde 15'e
GSYİH'in yüzde 15'i.
03:07
If we extrapolatetahmin this out
over the nextSonraki two decadeson yıllar
58
175891
3165
1946 ve 1964 arasında doğanların
büyümesiyle beraber,
03:11
with the growthbüyüme of babybebek boomersboomerlar,
59
179755
1991
bu tahmin için
03:14
at this rateoran it is 60 percentyüzde of the GDPGSYİH.
60
182838
3916
gelecek 20 yılı değerlendirirsek,
bu gidişle GSYİH'nin yüzde 60'ı olacak.
03:20
SixtyAltmış percentyüzde of the grossbrüt
domesticyerli productürün
61
188177
2279
Amerika Birleşik Devletleri'nin
gayri safi yurt içi hasılasının
yüzde 60'ı.
03:22
of the UnitedAmerika StatesBirleşik of AmericaAmerika --
62
190480
1624
Bu noktada, bunun sağlık
hizmetleriyle fazla ilgisi yok.
03:24
it has very little to do
with healthsağlık carebakım at that pointpuan.
63
192128
2694
03:27
It has to do with a gallongalon of milkSüt,
64
195148
1814
Dört litre süt ile,
03:29
with collegekolej tuitionözel ders.
65
197540
1524
üniversite masrafları ile ilgisi var.
03:31
It has to do with
everyher thing that we valuedeğer
66
199625
2463
Şu an değer verdiğimiz ve bildiğimiz
03:34
and everyher thing that we know presentlyşimdi.
67
202112
3125
her şeyle ilgisi var.
03:38
It has at stakekazık the free-marketserbest piyasa
economyekonomi and capitalismkapitalizm
68
206514
4191
ABD'nin serbest piyasa ekonomisiyle
03:42
of the UnitedAmerika StatesBirleşik of AmericaAmerika.
69
210729
1754
ve kapitalizmiyle ilgisi var.
03:46
Let's forgetunutmak all the statisticsistatistik
for a minutedakika, forgetunutmak the numberssayılar.
70
214965
3156
Bir dakikalığına bütün bu istatistikleri
ve sayıları unutalım.
Harcadığımız paradan elde ettiğimiz
faydayı konuşalım.
03:50
Let's talk about the valuedeğer we get
for all these dollarsdolar we spendharcamak.
71
218145
3380
03:54
Well, the DartmouthDartmouth AtlasAtlas,
about sixaltı yearsyıl agoönce,
72
222822
2593
Altı yıl önce Darmouth Atlas,
03:57
lookedbaktı at everyher dollardolar
spentharcanmış by MedicareMedicare --
73
225439
2753
sağlık sigortasının yaptığı
tüm harcamaları inceledi --
04:00
generallygenellikle this populationnüfus.
74
228216
1611
genelde bu popülasyona
harcanmış.
04:01
We foundbulunan that those patientshastalar who have
the highesten yüksek perbaşına capitadüşen expendituresharcamalar
75
229851
3936
Kişi başı masrafları
en yüksek olan bu hastalar,
04:08
had the highesten yüksek sufferingçile,
painAğrı, depressiondepresyon.
76
236050
3375
aynı zamanda en çok acı çeken ve
depresyona sahip olanlar.
04:12
And, more oftensık sık than not, they dieölmek soonerEr.
77
240182
2561
Ve hayata genellikle
daha erken veda edenler.
04:15
How can this be?
78
243824
1525
Bu nasıl olabiliyor?
04:17
We livecanlı in the UnitedAmerika StatesBirleşik,
79
245789
1404
Birleşik devletlerde yaşıyoruz.
04:19
it has the greatestEn büyük healthsağlık carebakım
systemsistem on the planetgezegen.
80
247217
2490
Yeryüzündeki en mükemmel sağlık
hizmetlerine sahip ülke.
Bu hastalara, bu konuda
bizden sonra gelen ülkeden
04:21
We spendharcamak 10 timeszamanlar more on these patientshastalar
81
249731
2505
04:24
than the second-leadingikinci önde gelen
countryülke in the worldDünya.
82
252260
2186
10 kat daha fazla para harcıyoruz.
04:27
That doesn't make senseduyu.
83
255196
1453
Bu hiç mantıklı değil.
04:29
But what we know is,
84
257764
1359
Ama bildiğimiz bir şey var:
04:31
out of the topüst 50 countriesülkeler on the planetgezegen
85
259147
3171
organize edilmiş sağlık sistemi olan
04:34
with organizedörgütlü healthsağlık carebakım systemssistemler,
86
262342
3583
ilk 50 ülkede
04:37
we ranksırası 37thinci.
87
265949
2098
37. sıradayız.
04:42
FormerEski EasternDoğu BlocBloku countriesülkeler
and sub-SaharanSahra AfricanAfrika countriesülkeler
88
270017
4286
Kalite ve değer bakımından
eski doğu bloğu ülkelerinden
04:46
ranksırası higherdaha yüksek than us
as faruzak as qualitykalite and valuedeğer.
89
274327
3536
ve Sahra'daki Afrika ülkelerinden
daha alt sıralardayız.
04:52
Something I experiencedeneyim
everyher day in my practiceuygulama,
90
280485
2538
Her gün deneyimlediğim bir şey
var ki, eminim siz de
04:55
and I'm sure, something manyçok of you
on your ownkendi journeysyolculuklarda have experienceddeneyimli:
91
283047
4053
kendi yolculuğunuzda deneyimliyorsunuzdur:
04:59
more is not more.
92
287927
2880
fazla, fazla değildir.
05:04
Those individualsbireyler who had more teststestler,
93
292196
1989
Daha fazla test,
daha fazla uğultu,
daha fazla kemoterapi,
05:06
more bellsçan, more whistlesıslık,
94
294209
1270
05:07
more chemotherapykemoterapi,
more surgerycerrahlık, more whateverher neyse --
95
295503
2428
daha fazla ameliyat,
kısaca her şeyden daha fazla
uygulanması,
05:09
the more that we do to someonebirisi,
96
297955
2449
05:13
it decreasesazaltır the qualitykalite of theironların life.
97
301283
2597
bireyin yaşam kalitesini düşürüyor.
05:17
And it shortenskısaltır it, mostçoğu oftensık sık.
98
305422
2271
Ve genellikle kısaltıyor da.
05:21
So what are we going to do about this?
99
309896
1825
Peki bu konuda ne yapacağız?
Ne yapıyoruz?
05:23
What are we doing about this?
100
311745
1403
05:25
And why is this so?
101
313461
1612
Ve bu neden böyle?
05:27
The grimgaddar realitygerçeklik, ladiesBayan and gentlemenbeyler,
102
315097
1904
Baylar ve bayanlar, acı gerçek şu ki
05:29
is that we, the healthsağlık carebakım industrysanayi --
long white-coatbeyaz-ceket physicianshekimler --
103
317025
3398
sağlık hizmetleri endüstrisi,
uzun beyaz ceketli doktorlar,
05:32
are stealingçalmak from you.
104
320447
1410
sizden çalıyorlar.
05:34
StealingÇalmak from you the opportunityfırsat
105
322877
2191
Sizden, hastalığın şartları
ne olursa olsun
05:37
to chooseseçmek how you want to livecanlı your liveshayatları
106
325974
2360
istediğiniz gibi yaşamayı seçme
05:40
in the contextbağlam of whateverher neyse diseasehastalık it is.
107
328358
2481
şansınızı çalıyorlar.
05:42
We focusodak on diseasehastalık
and pathologypatoloji and surgerycerrahlık
108
330863
2769
Hastalığa, patolojiye, ameliyata
05:45
and pharmacologyFarmakoloji.
109
333656
1381
farmakolojiye odaklanıyoruz.
05:49
We missbayan the humaninsan beingolmak.
110
337319
2076
Ama insanın insan olduğunu unutuyoruz.
05:53
How can we treattedavi etmek this
111
341434
1527
Bunu anlamadan
05:54
withoutolmadan understandinganlayış this?
112
342985
1793
bunu nasıl tedavi edebiliriz?
05:59
We do things to this;
113
347029
1939
Buna bir şeyler yapıyoruz,
06:02
we need to do things for this.
114
350948
3477
fakat bunun için bir şeyler
yapmamız gerek.
06:08
The tripleüçlü aimamaç of healthcaresağlık hizmeti:
115
356161
1780
Sağlık hizmetinin üç amacı vardır:
06:09
one, improveiyileştirmek patienthasta experiencedeneyim.
116
357965
3092
Bir, hasta deneyimini iyileştir.
06:13
Two, improveiyileştirmek the populationnüfus healthsağlık.
117
361081
3194
İki, nüfusun sağlık düzeyini arttır.
06:17
ThreeÜç, decreaseazaltmak perbaşına capitadüşen expenditureharcama
acrosskarşısında a continuumsüreç.
118
365467
4783
Üç, süreç boyunca olan kişi başı
masrafları azalt.
06:23
Our groupgrup, palliativePalyatif carebakım,
119
371591
1743
Bizim grup yani palyatif bakım,
06:25
in 2012, workingçalışma with
the sickestiğrenç of the sickhasta --
120
373358
4017
2012'de hastaların en ağırları ile çalıştı --
06:31
cancerkanser,
121
379000
1151
kanser, kalp rahatsızlığı
06:32
heartkalp diseasehastalık, lungakciğer diseasehastalık,
122
380175
1345
akciğer rahatsızlığı,
06:34
renalböbrek diseasehastalık,
123
382017
1151
böbrek hastalığı,
06:35
dementiademans --
124
383192
1197
bunama--
06:37
how did we improveiyileştirmek patienthasta experiencedeneyim?
125
385681
2158
Onların hasta deneyimini
nasıl iyileştirdik?
06:41
"I want to be at home, DocDoktor."
126
389010
1599
''Doktor, evde olmak istiyorum.''
06:42
"OK, we'lliyi bringgetirmek the carebakım to you."
127
390633
2211
''Tamam senin bakımını evde yaparız.''
06:44
QualityKalite of life, enhancedgelişmiş.
128
392868
1812
Hayat kalitesi: Yükseldi.
06:47
Think about the humaninsan beingolmak.
129
395732
1358
İnsanoğlunu düşünün.
06:49
Two: populationnüfus healthsağlık.
130
397114
1931
İki: Popülasyon sağlığı.
06:51
How did we look
at this populationnüfus differentlyfarklı olarak,
131
399069
2851
Bu nüfusa nasıl farklı bir açıdan baktık
06:53
and engagetutmak with them
at a differentfarklı levelseviye, a deeperDaha derine levelseviye,
132
401944
2848
ve onları nasıl daha farklı, daha derin
bir boyuta ulaştırdık
06:56
and connectbağlamak to a broadergeniş senseduyu
of the humaninsan conditionşart than my ownkendi?
133
404816
3201
ve onları benimkinden daha büyük bir
"insanlık" anlayışına nasıl bağladık?
07:01
How do we manageyönetmek this groupgrup,
134
409091
2584
Bu grubu nasıl idare ettik?
07:04
so that of our outpatientayakta tedavi populationnüfus,
135
412584
1769
2012'de, ayakta hastaların yüzde 94'ü,
07:06
94 percentyüzde, in 2012,
never had to go to the hospitalhastane?
136
414377
4898
hastaneye gitmek zorunda kalmadı.
07:11
Not because they couldn'tcould.
137
419919
1633
Yapamayacakları için değil.
07:15
But they didn't have to.
138
423213
1785
Ama yapmaları gerekli değildi.
07:17
We broughtgetirdi the carebakım to them.
139
425022
1729
Bakımı onlara götürdük.
07:19
We maintainedmuhafaza theironların valuedeğer, theironların qualitykalite.
140
427356
4029
Onların değerlerini ve yaşam kalitelerini
sürdürmelerini sağladık.
07:25
NumberNumarası threeüç: perbaşına capitadüşen expendituresharcamalar.
141
433220
3007
Üç: Kişi başına düşen harcamalar.
07:28
For this populationnüfus,
142
436746
1398
Bu nüfus için bugün 2.3 trilyon dolar
07:30
that todaybugün is 2.3 trilliontrilyon dollarsdolar
and in 20 yearsyıl is 60 percentyüzde of the GDPGSYİH,
143
438168
5053
ve 20 yıl içinde GSYİH'in %60,
07:35
we reducedindirimli healthsağlık carebakım expendituresharcamalar
by nearlyneredeyse 70 percentyüzde.
144
443245
4734
toplam sağlık harcamalarını %70 azalttık.
07:40
They got more of what they wanted
basedmerkezli on theironların valuesdeğerler,
145
448873
3449
Üçte iki oranında daha az harcamayla,
07:44
livedyaşamış better and are livingyaşam longeruzun,
146
452346
2059
daha iyi ve daha uzun yaşayıp,
07:47
for two-thirdsüçte iki lessaz moneypara.
147
455464
1769
istediklerini daha fazla yapabildiler.
07:54
While Harold'sHarold'ın time was limitedsınırlı,
148
462880
2035
Harold'ın zamanı sınırlıydı
07:57
palliativePalyatif care'sBakım'ın is not.
149
465663
1901
ama palyatif bakımınki değildi.
08:00
PalliativePalyatif carebakım is a paradigmparadigma
from diagnosisTanı throughvasitasiyla the endson of life.
150
468288
4676
Palyatif bakım, teşhisten hayatın
sonuna kadar süren bir paradigma.
08:06
The hourssaatler,
151
474677
1177
Saatlerce,
08:08
weekshaftalar, monthsay, yearsyıl,
152
476361
2392
haftalarca, aylarca, yıllarca
sürebilir...
08:11
acrosskarşısında a continuumsüreç --
153
479916
1158
Bu bir süreç
08:13
with treatmenttedavi, withoutolmadan treatmenttedavi.
154
481098
1884
tedavi ile, tedavisiz.
08:15
MeetKarşılamak ChristineChristine.
155
483006
1356
Christine ile tanıştırayım.
08:17
StageSahne IIIIII cervicalServikal cancerkanser,
156
485196
1931
Üçüncü evre rahim ağzı kanseri,
08:19
so, metastaticmetastatik cancerkanser
that startedbaşladı in her cervixserviks,
157
487151
3021
rahim ağzından başlayan
kanser metastaz yaparak
bütün vücuduna yayılmış.
08:22
spreadYAYILMIŞ throughoutboyunca her bodyvücut.
158
490196
1483
08:24
She's in her 50s and she is livingyaşam.
159
492719
2643
50'li yaşlarında ve yaşıyor.
08:28
This is not about endson of life,
160
496743
1593
Bu hayatın sonuyla ilgili değil,
08:30
this is about life.
161
498360
1515
bu hayatın kendisiyle ilgili.
Bu sadece yaşlı insanlarla ilgili değil,
08:33
This is not just about the elderlyyaşlı,
162
501180
1890
08:35
this is about people.
163
503094
1662
bu insanlarla ilgili.
08:37
This is RichardRichard.
164
505929
1212
Bu Richard.
08:39
End-stageSon aşama lungakciğer diseasehastalık.
165
507706
1641
Son evre akciğer kanseri.
08:42
"RichardRichard, what is it
that you holdambar sacredkutsal?"
166
510427
2426
''Richard senin için kutsal olan şey ne?''
08:45
"My kidsçocuklar, my wifekadın eş and my HarleyHarley."
167
513581
3015
''Çocuklarım, eşim ve Harley'im.''
08:49
(LaughterKahkaha)
168
517094
1011
(Gülüşmeler)
08:50
"AlrightTamam!
169
518129
1150
''Tamamdır.
08:52
I can't drivesürücü you around on it
because I can barelyzar zor pedalpedal a bicyclebisiklet,
170
520544
3238
Seni onunla gezdiremem, çünkü
bisikleti bile zor sürüyorum.
08:55
but let's see what we can do."
171
523806
1491
Ama ne yapabiliriz bir bakalım.''
08:58
RichardRichard camegeldi to me,
172
526385
2537
Richard bana geldi
09:00
and he was in roughkaba shapeşekil.
173
528946
2897
ve kötü görünüyordu.
09:04
He had this little voiceses tellingsöylüyorum him
174
532444
1781
İçinden bir ses, belki sadece
birkaç haftasının veya
ayının olduğunu söylüyordu.
09:06
that maybe his time was weekshaftalar to monthsay.
175
534249
2401
09:09
And then we just talkedkonuştuk.
176
537488
1266
Sadece konuştuk.
09:10
And I listeneddinlenen and trieddenenmiş to hearduymak --
177
538778
4089
Dinledim ve duymaya çalıştım --
bu büyük fark yarattı.
09:14
bigbüyük differencefark.
178
542891
1287
09:16
Use these in proportionoran to this.
179
544202
2169
Bunları, bundan daha çok kullanın.
09:20
I said, "AlrightTamam, let's take it
one day at a time,"
180
548479
2525
''Adım adım ilerleyelim." dedim,
09:23
like we do in everyher
other chapterbölüm of our life.
181
551028
2527
hayatın diğer tüm alanlarında
yaptığımız gibi.
09:26
And we have metmet RichardRichard
where Richard'sRichard'ın at day-to-dayGünden güne.
182
554573
4409
Richard'la normal hayat akışında
adım adım görüştük.
09:31
And it's a phonetelefon call or two a weekhafta,
183
559006
3022
Haftada bir veya iki kez
telefonda konuşuyoruz,
09:35
but he's thrivinggelişen in the contextbağlam
of end-stageSon aşama lungakciğer diseasehastalık.
184
563059
4163
ama son evre akciğer kanserine
rağmen oldukça iyi durumda.
09:43
Now, palliativePalyatif medicinetıp is not
just for the elderlyyaşlı,
185
571040
2493
Palyatif tıp sadece yaşlılar
09:45
it is not just for the middle-agedorta yaşlı.
186
573557
2604
veya orta yaşlılar için değildir.
09:49
It is for everyoneherkes.
187
577535
1531
Herkes içindir.
09:51
MeetKarşılamak my friendarkadaş JonathanJonathan.
188
579090
1539
Arkadaşım Jonathan ile tanışın.
09:53
We have the honorOnur and pleasureZevk
189
581903
1480
Bugün, Jonathan ve babasının
09:55
of JonathanJonathan and his fatherbaba
joiningbirleştirme us here todaybugün.
190
583407
2320
burada bulunmasının onurunu ve
sevincini yaşıyoruz.
09:57
JonathanJonathan is in his 20s,
and I metmet him severalbirkaç yearsyıl agoönce.
191
585751
2832
Jonathan 20'li yaşlarında ve
birkaç yıl önce tanıştık.
10:00
He was dealingmuamele with
metastaticmetastatik testicularTestis cancerkanser,
192
588607
3322
Beynine yayılan, metastatik testis
kanseriyle
mücadele ediyordu.
10:04
spreadYAYILMIŞ to his brainbeyin.
193
592700
1252
10:06
He had a strokeinme,
194
594465
1182
Felç geçirdi,
10:08
he had brainbeyin surgerycerrahlık,
195
596375
1548
beyin ameliyatı oldu,
10:09
radiationradyasyon, chemotherapykemoterapi.
196
597947
2012
radyasyon ve kemoterapi aldı.
10:13
UponÜzerine meetingtoplantı him and his familyaile,
197
601579
1796
Kendisi ve ailesiyle görüştüğümüzde,
10:15
he was a coupleçift of weekshaftalar away
from a bonekemik marrowkemik iliği transplantOrgan nakli,
198
603399
2831
kemik iliği nakline birkaç
haftası kalmıştı.
10:18
and in listeningdinleme and engagingçekici,
199
606254
2261
Görüşmemiz sırasında,
10:20
they said, "Help us
understandanlama -- what is cancerkanser?"
200
608539
5046
''Kanserin ne olduğunu anlamamıza
yardım edin.'' dediler.
10:27
How did we get this faruzak
201
615764
1653
Neyle uğraştığımızı anlamadan
10:30
withoutolmadan understandinganlayış
what we're dealingmuamele with?
202
618513
2301
nasıl bu kadar ilerledik?
10:33
How did we get this faruzak
withoutolmadan empoweringgüçlendirici somebodybirisi
203
621276
2414
Ne ile uğraştıklarını
anlamalarını sağlamadan
10:35
to know what it is they're dealingmuamele with,
204
623714
1912
nasıl bu kadar ilerledik?
10:37
and then takingalma the nextSonraki stepadım and engagingçekici
in who they are as humaninsan beingsvarlıklar
205
625650
3608
İnsani duygularını dikkate alıp
sürece dahil etmeden
10:41
to know if that is what we should do?
206
629282
2096
sonraki aşamalara nasıl geçtik?
10:43
LordLord knowsbilir we can do
any kindtür of thing to you.
207
631402
3079
Böyle bir durumda doktorunuz
olarak size her şeyi yapabiliriz.
10:49
But should we?
208
637133
1205
Ama acaba yapmalı mıyız?
10:53
And don't take my wordsözcük for it.
209
641870
1684
Benim söylediklerimle
yetinmeyin.
10:55
All the evidencekanıt that is relatedilgili
to palliativePalyatif carebakım these daysgünler
210
643578
4452
Günümüzde palyatif bakımla ilgili
tüm veriler
11:00
demonstratesgösterir with absolutekesin certaintykesinlik
people livecanlı better and livecanlı longeruzun.
211
648054
4121
insanların daha kaliteli ve uzun
yaşadığını gösteriyor.
11:04
There was a seminalSeminal articlemakale
out of the NewYeni Englandİngiltere JournalGünlük of MedicineTıp
212
652199
3344
2010'da New England Journal of
Medicine'in yayımladığı
11:07
in 2010.
213
655567
1150
bir makale vardı.
11:09
A studyders çalışma donetamam at HarvardHarvard
by friendsarkadaşlar of mineMayın, colleaguesmeslektaşlar.
214
657621
2664
Harvard'da meslektaşlarımın
yaptığı bir çalışma.
11:12
End-stageSon aşama lungakciğer cancerkanser:
215
660309
1381
Son evre akciğer kanseri:
11:13
one groupgrup with palliativePalyatif carebakım,
216
661714
2118
paltayif bakım alan bir grup,
11:16
a similarbenzer groupgrup withoutolmadan.
217
664695
1682
benzer ama bakım almayan bir grup.
11:19
The groupgrup with palliativePalyatif carebakım
reportedrapor lessaz painAğrı,
218
667782
3352
Palyatif bakım alan grup
daha az acı, daha az
11:23
lessaz depressiondepresyon.
219
671901
1217
moral bozukluğu bildirdi.
11:25
They neededgerekli fewerDaha az hospitalizationsyatış.
220
673556
2907
Hastaneye daha az yatmaları gerekti.
11:28
And, ladiesBayan and gentlemenbeyler,
221
676487
1407
Ve bayanlar baylar,
11:30
they livedyaşamış threeüç to sixaltı monthsay longeruzun.
222
678639
3643
üç-altı ay daha uzun yaşadılar.
11:35
If palliativePalyatif carebakım were a cancerkanser drugilaç,
223
683805
3441
Eğer palyatif bakım bir kanser
ilacı olsaydı,
11:39
everyher cancerkanser doctordoktor on the planetgezegen
would writeyazmak a prescriptionreçete for it.
224
687867
3417
gezegenimiz üzerindeki her onkolog
bu ilacı hastalarına yazardı.
11:44
Why don't they?
225
692845
1214
Neden yazmıyorlar?
11:47
Again, because we goofyGoofy,
long white-coatbeyaz-ceket physicianshekimler
226
695570
3344
Çünkü biz ahmak, uzun beyaz önlüklü
doktorlar
11:50
are trainedeğitilmiş and of the mantramantra
of dealingmuamele with this,
227
698938
4046
bununla uğraşmak için eğitildik,
11:56
not with this.
228
704401
1234
bununla değil.
12:02
This is a spaceuzay that we will
all come to at some pointpuan.
229
710697
3744
Bir gün hepimizin
geleceği yer burası.
12:07
But this conversationkonuşma todaybugün
is not about dyingölen,
230
715709
2724
Ama bugünkü konumuz
ölümle ilgili değil,
12:10
it is about livingyaşam.
231
718457
1373
hayatla ilgili.
Değerlerimize, kutsallarımıza
12:12
LivingYaşam basedmerkezli on our valuesdeğerler,
232
720289
1324
12:13
what we find sacredkutsal
233
721637
1419
uygun olarak yaşamak
12:15
and how we want to writeyazmak
the chaptersbölümler of our liveshayatları,
234
723080
2417
ve yaşamımızın sayfalarını
ister sonuncusu
12:17
whetherolup olmadığını it's the last
235
725521
1834
ister son beş sayfası olsun
12:19
or the last fivebeş.
236
727379
1397
istediğimiz gibi yazmak.
12:22
What we know,
237
730258
1414
Bildiğimiz,
12:24
what we have provenkanıtlanmış,
238
732277
1387
kanıtladığımız şey şu:
12:26
is that this conversationkonuşma
needsihtiyaçlar to happenolmak todaybugün --
239
734475
2537
bu konuşmanın bugün
yapılması gerekiyor --
12:29
not nextSonraki weekhafta, not nextSonraki yearyıl.
240
737946
2059
gelecek hafta veya gelecek
yıl değil.
12:32
What is at stakekazık is our liveshayatları todaybugün
241
740029
2830
İşin ucunda olan şey bugünkü hayatımız,
12:34
and the liveshayatları of us as we get olderdaha eski
242
742883
1800
yaşımız ilerledikçe yaşayacaklarımız
12:36
and the liveshayatları of our childrençocuklar
and our grandchildrentorunlar.
243
744707
2540
ve çocuklarımızın ve
torunlarımızın hayatları.
12:40
Not just in that hospitalhastane roomoda
244
748310
1873
Sadece o hastane odasında
12:42
or on the couchkanepe at home,
245
750207
1910
veya evdeki o kanepede değil,
12:44
but everywhereher yerde we go
and everything we see.
246
752141
2388
ama gittiğimiz her yerde
ve gördüğümüz her şeyde.
12:48
PalliativePalyatif medicinetıp is the answerCevap
to engagetutmak with humaninsan beingsvarlıklar,
247
756326
5220
Palyatif tıp insanları birbirine
bağlamanın,
12:53
to changedeğişiklik the journeyseyahat
that we will all faceyüz,
248
761570
3454
hepimizin yüzleşeceği yolculuğu
daha iyisi ile
12:58
and changedeğişiklik it for the better.
249
766304
1500
değiştirmenin anahtarıdır.
13:02
To my colleaguesmeslektaşlar,
250
770148
1407
Meslektaşlarımdan,
13:04
to my patientshastalar,
251
772823
1264
hastalarımdan,
13:06
to my governmenthükümet,
252
774702
1174
devletimden,
13:08
to all humaninsan beingsvarlıklar,
253
776303
2059
tüm insanlardan isteğim şu:
13:10
I asksormak that we standdurmak and we
shoutNot and we demandtalep
254
778386
3370
Alabileceğimiz en iyi bakımı
13:14
the besten iyi carebakım possiblemümkün,
255
782641
1591
talep edelim ki böylece
13:17
so that we can livecanlı better todaybugün
256
785352
2230
bugün daha iyi yaşayalım,
daha iyi bir geleceği
garanti altına alalım.
13:19
and ensuresağlamak a better life tomorrowyarın.
257
787606
1681
13:21
We need to shiftvardiya todaybugün
258
789311
1967
Bugün bu değişikliği yapalım ki
13:24
so that we can livecanlı tomorrowyarın.
259
792452
2881
yarın daha iyi yaşayalım.
13:28
Thank you very much.
260
796838
1151
Çok teşekkür ederim.
13:30
(ApplauseAlkış)
261
798013
1288
(Alkışlar)
Translated by Muge Kurubas Arslan
Reviewed by Ramazan Şen

▲Back to top

ABOUT THE SPEAKER
Timothy Ihrig - Palliative care physician
Timothy Ihrig advocates for an approach to healthcare that prioritizes a patient's personal values.

Why you should listen

Dr. Timothy Ihrig, MD practices palliative medicine, caring for the most vulnerable and sickest people, and helps other providers improve the quality and value of the care they provide to this population. His work has shown how patient-centered care improves quality and length of life, and that it has significant economic benefits to patients, healthcare systems and the economy.

Ihrig is nationally recognized for his expertise in continuum population health and community-based palliative care. He holds appointments as content expert to the Accountable Care Learning Collaborative, an industry-leading healthcare innovation collaborative co-chaired by former Health and Human Services Secretary and Utah Governor Mike Leavitt and former Food and Drug Administration Commissioner Dr. Mark McClellan. Ihrig is a member of the Advisory Council of the Iowa Healthcare Collaborative, a think-tank for strategies in health care quality, safety and value for the state of Iowa. He also serves as an Iowa Alternate-Delegate to the American Medical Association.

Ihrig has been an expert source for palliative care development for the Brookings Institution, and he was the sole practicing physician assisting the Iowa General Assembly in raising minimum standard requirements for Iowa physicians with respect to end-of-life care and oversight of prescriptive narcotics. He also acted as an expert clinician in support of Iowa Physician Orders for Life-Sustaining Treatment bill. He holds appointments as Clinical Adjunct Professor in the Department of Medicine at the University of Iowa Carver School of Medicine and acts as Palliative Care clinical instructor. He is on the board of the Hospice and Palliative Care Association of Iowa, is the former chair of the Advocacy Committee and sits on the Palliative Care Advisory Committee.

Ihrig's other interests include sexuality at the end of life and global health. He served as the Medical Chair of the Health Services Committee for Empower Tanzania Incorporated, whose mission is the development of sustainable healthcare solutions in sub-Saharan Africa for individuals suffering with HIV/AIDS, cancer and other life-limited illnesses.

More profile about the speaker
Timothy Ihrig | Speaker | TED.com