TED Talks Live
Victor Rios: Help for kids the education system ignores
Victor Rios: Eğitim sisteminin görmezden geldiği gençlere nasıl yardım ederiz?
Filmed:
Readability: 3.5
1,472,337 views
Eğitimci Victor Rios "öğrencileri ne kadar katkı yaptıkları ile değil, nelerden yoksun oldukları ile tanımlayalım - özellikle zor bir yetişme dönemi geçirenleri" diyor. Kendisi de yoksul bölgelerde yetişmiş olan Rios, kişisel hikayesini de katarak, eğitimde tutumları değiştirmeye yönelik üç temel strateji öneriyor ve diğer eğitimcileri öğrencileri "riskli" olarak değil, zorluklarla başa çıkabilen, cesaret ve karakter sahibi "umut-veren" bireyler olarak görmeye çağırıyor.
Victor Rios - Educator, author
Victor Rios seeks to uncover how to best support the lives of young people who experience poverty, stigma and social exclusion. Full bio
Victor Rios seeks to uncover how to best support the lives of young people who experience poverty, stigma and social exclusion. Full bio
Double-click the English transcript below to play the video.
00:12
For over a decade,
0
680
1976
On yıldan uzun bir süredir
00:14
I have studied young people
that have been pushed out of school,
that have been pushed out of school,
1
2680
5056
okuldan atılmış gençleri inceliyorum,
00:19
so called "dropouts."
2
7760
1920
"boşta gezen" diye anılan gençler...
00:22
As they end up failed
by the education system,
by the education system,
3
10320
3456
Eğitim sistemi tarafından
yüzüstü bırakılan gençler,
00:25
they're on the streets
where they're vulnerable to violence,
where they're vulnerable to violence,
4
13800
3536
sokaklarda şiddete, polis tacizine,
00:29
police harassment,
5
17360
1456
polis zulmüne,
00:30
police brutality
6
18840
1456
ve hatta hapse maruz kalıyor.
00:32
and incarceration.
7
20320
1640
Bu genç insanları yıllardır,
00:34
I follow these young people
for years at a time,
for years at a time,
8
22600
4176
kurumsal yapılar içinde izleyerek
00:38
across institutional settings,
9
26800
2416
bazılarının
"okuldan hapishaneye direkt hat"
"okuldan hapishaneye direkt hat"
00:41
to try to understand what some of us call
the "school-to-prison pipeline."
the "school-to-prison pipeline."
10
29240
6160
olarak nitelendirdiği şeyin ne olduğunu
anlamaya calışıyorum.
Resme bu şekilde bakarsanız
00:48
When you look at a picture like this,
11
36720
1976
00:50
of young people who are in my study ...
12
38720
2560
çalışmalarımdaki gençleri
00:55
you might see trouble.
13
43440
1416
bela olarak görebilirsiniz.
00:56
I mean one of the boys
has a bottle of liquor in his hand,
has a bottle of liquor in his hand,
14
44880
4176
Gençlerden birinin elinde
bir şise içki var,
bir şise içki var,
01:01
he's 14 years old
15
49080
2136
14 yaşında,
01:03
and it's a school day.
16
51240
1520
ve okul günü.
01:05
Other people, when they see this picture,
17
53440
2496
Bu fotoğrafa bakan diğer kişiler
01:07
might see gangs,
18
55960
2016
çeteleri, suçluları,
01:10
thugs, delinquents --
19
58000
2096
serserileri, sabıkalıları
01:12
criminals.
20
60120
1200
görebilir.
01:13
But I see it different.
21
61680
1640
Fakat ben başka birşey görüyorum.
01:16
I see these young people
through a perspective
through a perspective
22
64000
3496
Ben bu genç insanlara,
eğitim sistemine getirecekleri
eğitim sistemine getirecekleri
01:19
that looks at the assets
that they bring to the education system.
that they bring to the education system.
23
67520
4320
değerler açısından bakıyorum.
01:24
So will you join me in changing
the way we label young people
the way we label young people
24
72320
5016
Öyleyse, bu genç insanlara verilen
etiketleri değiştirmek,
etiketleri değiştirmek,
01:29
from "at-risk" to "at-promise?"
25
77360
3640
"riskli"den, "umut veren" e dönüştürmek
için bana katılır mısınız?
için bana katılır mısınız?
01:34
(Applause)
26
82480
3040
(Alkışlar)
01:41
How do I know that these young people
27
89800
1816
Bu gençlerin
potansiyeli olduğunu
potansiyeli olduğunu
01:43
have the potential
and the promise to change?
and the promise to change?
28
91640
3456
ve bir değişme umudu olduğunu
nerden biliyorum?
nerden biliyorum?
01:47
I know this because I am one of them.
29
95120
3040
Biliyorum, çünkü ben de onlardan biriydim.
01:50
You see, I grew up
in dire poverty in the inner city,
in dire poverty in the inner city,
30
98680
4336
Korkunç bir yoksulluk içinde,
varoşun göbeğinde büyüdüm,
varoşun göbeğinde büyüdüm,
01:55
without a father --
31
103040
1216
babasız olarak...
01:56
he abandoned me before I was even born.
32
104280
2080
Babam beni, daha
doğmadan terketmişti.
doğmadan terketmişti.
01:59
We were on welfare,
33
107280
1816
Sosyal yardım ile yaşıyorduk,
02:01
sometimes homeless,
34
109120
1296
bazen evsiz,
02:02
many times hungry.
35
110440
1480
çoğu zaman açtık.
02:04
By the time I was 15 years old,
36
112720
2296
15 yaşıma gelinceye kadar,
02:07
I had been incarcerated in juvy
three times for three felonies.
three times for three felonies.
37
115040
4280
3 ayrı suçtan 3 defa ıslah evine
gönderilmiştim.
gönderilmiştim.
02:12
My best friend had already been killed.
38
120240
2240
En iyi arkadaşım öldürülmüştü.
02:15
And soon after,
39
123760
1496
Ve hemen sonra,
02:17
while I'm standing next to my uncle,
40
125280
2536
amcam ben yanında dururken
02:19
he gets shot.
41
127840
1199
vuruldu.
02:21
And as I'm waiting
for the ambulance to arrive
for the ambulance to arrive
42
129560
2496
Ambulansın gelmesini
02:24
for over an hour ...
43
132080
1760
bir saatten fazla bekledim ve
02:28
he bleeds to death on the street.
44
136000
2680
o sokakta kan kaybından öldü.
02:32
I had lost faith and hope in the world,
45
140600
2800
Dünyaya olan umudumu ve inancımı kaybetmiştim,
02:36
and I had given up on the system
because the system had failed me.
because the system had failed me.
46
144360
4136
artık sistemden umudumu kesmiştim,
çünkü sistem beni yüzüstü bırakmıştı.
çünkü sistem beni yüzüstü bırakmıştı.
02:40
I had nothing to offer
47
148520
2096
Kimseye verecek bir şeyim yoktu ve
02:42
and no one had anything to offer me.
48
150640
2560
hiçkimsenin de bana verecek
bir şeyi yoktu.
bir şeyi yoktu.
02:47
I was fatalistic.
49
155160
1576
Kaderciydim.
02:48
I didn't even think
I could make it to my 18th birthday.
I could make it to my 18th birthday.
50
156760
3000
18. yaş günümü
görebileceğimi bile sanmıyordum.
görebileceğimi bile sanmıyordum.
02:52
The reason I'm here today
51
160440
2216
Burada olmamım sebebi,
02:54
is because a teacher
that cared reached out
that cared reached out
52
162680
4496
duyarlı bir öğretmenin
bana uzanıp,
bana uzanıp,
02:59
and managed to tap into my soul.
53
167200
2640
ruhuma dokunmayı
başarabilmesidir.
başarabilmesidir.
03:03
This teacher,
54
171000
1376
Bu öğretmen,
03:04
Ms. Russ ...
55
172400
2200
Bayan Russ...
03:07
she was the kind of teacher
that was always in your business.
that was always in your business.
56
175920
4296
her zaman sizin işinize
burnunu sokan biriydi.
burnunu sokan biriydi.
03:12
(Laughter)
57
180240
1736
(Kahkahalar)
03:14
She was the kind of teacher that was like,
58
182000
2456
"Victor, ne zaman hazırsan
03:16
"Victor, I'm here for you
whenever you're ready."
whenever you're ready."
59
184480
3136
senin için buradayım"
mesajını veren bir öğretmendi.
mesajını veren bir öğretmendi.
03:19
(Laughter)
60
187640
1200
(Kahkahalar)
03:21
I wasn't ready.
61
189880
1656
Ben hazır değildim.
03:23
But she understood one basic principle
about young people like me.
about young people like me.
62
191560
3640
Ama o benim gibi gençler için
geçerli temel prensibi biliyordu.
geçerli temel prensibi biliyordu.
03:27
We're like oysters.
63
195840
1280
Bizler istiridye gibiyiz.
03:29
We're only going to open up
when we're ready,
when we're ready,
64
197760
2736
Yalnızca hazır olduğumuzda açılırız ve
03:32
and if you're not there when we're ready,
65
200520
2480
açıldığımızda orada yoksanız
03:35
we're going to clam back up.
66
203960
1334
tekrar geri kapanırız.
03:38
Ms. Russ was there for me.
67
206400
1696
Bayan Russ benim için oradaydı.
03:40
She was culturally relevant,
68
208120
2016
Kültürümle bağlantılıydı,
03:42
she respected my community,
my people, my family.
my people, my family.
69
210160
4136
toplumuma, halkıma
aileme saygı duyuyordu.
aileme saygı duyuyordu.
03:46
I told her a story about my Uncle Ruben.
70
214320
3320
Ona amcam Ruben'in hikayesini anlattım.
03:50
He would take me to work with him
because I was broke,
because I was broke,
71
218240
2656
Amcam beni işe götürürdü,
çünkü beş parasız olduğumu,
çünkü beş parasız olduğumu,
03:52
and he knew I needed some money.
72
220920
1856
paraya ihtiyacım olduğunu biliyordu.
03:54
He collected glass bottles for a living.
73
222800
2680
Yaşamak için cam şişe topluyordu.
03:58
Four in the morning on a school day,
74
226640
1736
Okul gününde, sabahın dördünde
04:00
we'd throw the glass bottles
in the back of his van,
in the back of his van,
75
228400
2600
cam şişeleri amcamın kamyonetinin
arkasına atardık,
arkasına atardık,
04:03
and the bottles would break.
76
231760
1360
şişeler kırılırdı.
04:05
And my hands and arms would start to bleed
77
233760
2056
Ellerim, kollarım kanamaya başlardı,
04:07
and my tennis shoes and pants
would get all bloody.
would get all bloody.
78
235840
3680
spor ayakkabılarım, pantolonum,
hepsi kanlanırdı.
hepsi kanlanırdı.
04:12
And I was terrified and in pain,
and I would stop working.
and I would stop working.
79
240320
3080
Korkardım, acı çekerdim,
çalışmayı bırakırdım.
çalışmayı bırakırdım.
04:16
And my uncle, he would look me in the eyes
and he would say to me,
and he would say to me,
80
244880
3296
Amcam gözlerimin içine bakar ve bana
04:20
"Mijo,
81
248200
1336
"Mijo,
04:21
estamos buscando vida."
82
249560
2680
estamos buscando vida" derdi.
04:25
"We're searching for a better life,
83
253040
2536
"Daha iyi bir yaşam arıyoruz
04:27
we're trying to make
something out of nothing."
something out of nothing."
84
255600
4000
hiçbir şeyden,
bir şeyler yaratmaya çalışıyoruz".
bir şeyler yaratmaya çalışıyoruz".
04:32
Ms. Russ listened to my story,
85
260880
2816
Bayan Russ hikayemi dinledi,
04:35
welcomed it into the classroom and said,
86
263720
2496
memnuniyetle sınıfa aldı ve dedi ki;
04:38
"Victor, this is your power.
87
266240
2040
"Victor, bu senin gücün,
04:40
This is your potential.
88
268920
1320
bu senin potansiyelin.
04:42
Your family, your culture, your community
have taught you a hard-work ethic
have taught you a hard-work ethic
89
270840
5296
Ailen, kültürün, toplumun sana
sıkı çalışma değerlerini öğretmişler
sıkı çalışma değerlerini öğretmişler
04:48
and you will use it to empower
yourself in the academic world
yourself in the academic world
90
276160
5336
bunu akademik dünyada kendini
güçlendirmek için kullanabilirsin,
güçlendirmek için kullanabilirsin,
04:53
so you can come back
and empower your community."
and empower your community."
91
281520
3720
sonra geri gelir ve
kendi toplumunu güçlendirirsin.
kendi toplumunu güçlendirirsin.
04:58
With Ms. Russ's help,
92
286520
1896
Bayan Russ'un yardımıyla,
05:00
I ended up returning to school.
93
288440
1880
okula geri döndüm.
05:03
I even finished my credits on time
94
291480
2560
Hatta ders kredilerimi
zamanında tamamladım ve
zamanında tamamladım ve
05:07
and graduated with my class.
95
295480
2240
mezun oldum.
05:10
(Applause)
96
298160
3040
(Alkışlar)
05:17
But Ms. Russ said to me
right before graduation,
right before graduation,
97
305760
2656
Bayan Russ mezuniyetten önce
bana şöyle dedi:
bana şöyle dedi:
05:20
"Victor, I'm so proud of you.
98
308440
2320
"Victor, seninle gurur duyuyorum,
05:23
I knew you could do it.
99
311720
1976
yapabileceğini biliyordum.
05:25
Now it's time to go to college."
100
313720
3216
Şimdi ise üniversiteye gitme zamanı.
05:28
(Laughter)
101
316960
1200
(Kahkahalar)
05:31
College, me?
102
319320
1216
Üniversite, ben mi?
05:32
Man, what is this teacher smoking
thinking I'm going to college?
thinking I'm going to college?
103
320560
3040
Bu öğretmen ne içmiş böyle,
üniversiteye gideceğimi düşünüyor?
üniversiteye gideceğimi düşünüyor?
05:36
I applied with the mentors
and support she provided,
and support she provided,
104
324480
3640
Bayan Russ'un sağladığı destekle
danışmanlara başvurdum,
danışmanlara başvurdum,
05:40
got a letter of acceptance,
105
328920
2096
kabul mektubu aldım,
05:43
and one of the paragraphs read,
106
331040
2216
mektupta şöyle bir ifade vardı:
05:45
"You've been admitted
under probationary status."
under probationary status."
107
333280
3360
"Şartlı olarak kabul edildiniz."
05:49
I said, "Probation?
I'm already on probation,
I'm already on probation,
108
337400
2496
"Şartlı mı, ben zaten
şartlı tahliye durumundayım,
şartlı tahliye durumundayım,
05:51
that don't matter?"
109
339920
1216
bu önemli değil mi?"
05:53
(Laughter)
110
341160
1256
(Kahkahalar)
05:54
It was academic probation,
not criminal probation.
not criminal probation.
111
342440
3880
Bu akademik bir şarttı, cezai değil.
05:59
But what do teachers like Ms. Russ
do to succeed with young people
do to succeed with young people
112
347320
3816
Bayan Russ gibi öğretmenler
benim gibi gençlerin
benim gibi gençlerin
06:03
like the ones I study?
113
351160
1896
başarmasını sağlamak için
ne yapıyorlar?
ne yapıyorlar?
06:05
I propose three strategies.
114
353080
2176
Üç strateji önerebilirim.
06:07
The first:
115
355280
1216
Birincisi:
06:08
let's get rid of our
deficit perspective in education.
deficit perspective in education.
116
356520
4176
Eğitimdeki kar/zarar perspektifinden
kurtulalım.
kurtulalım.
06:12
"These people
come from a culture of violence,
come from a culture of violence,
117
360720
2256
"Bu insanlar şiddet dolu
bir kültürden;
bir kültürden;
06:15
a culture of poverty.
118
363000
1256
yoksulluktan geliyorlar.
06:16
These people are at-risk;
these people are truant.
these people are truant.
119
364280
2576
Bu insanlar risk içinde,
bu insanlar okul kaçkını.
bu insanlar okul kaçkını.
06:18
These people are empty containers
for us to fill with knowledge.
for us to fill with knowledge.
120
366880
4880
Bu insanlar bilgi ile
doldurabileceğimiz boş kap gibiler.
doldurabileceğimiz boş kap gibiler.
06:25
They have the problems,
121
373040
1656
Onların sorunları var,
06:26
we have the solutions."
122
374720
2080
bizim de çözümlerimiz."
06:30
Number two.
123
378200
1200
İkincisi:
06:31
Let's value the stories that young people
bring to the schoolhouse.
bring to the schoolhouse.
124
379840
4920
Bu insanların okula getirdikleri
hikayelere değer verelim.
hikayelere değer verelim.
06:37
Their stories of overcoming
insurmountable odds are so powerful.
insurmountable odds are so powerful.
125
385560
5496
Bu benzer hikayeler, çok güçlü ve
üstesinden gelinmesi zor öğeler içeriyor.
üstesinden gelinmesi zor öğeler içeriyor.
06:43
And I know you know some of these stories.
126
391080
3680
Bu hikayelerin bazılarını
bildiğinizi biliyorum.
bildiğinizi biliyorum.
06:48
These very same stories and experiences
127
396840
3256
Bu oldukça benzer hikayeler ve deneyimler
06:52
already have grit, character
and resilience in them.
and resilience in them.
128
400120
4640
halihazırda cesaret, karakter ve
direnç içerir.
direnç içerir.
06:57
So let's help young people
refine those stories.
refine those stories.
129
405640
3176
Gelin, bu gençlere hikayelerini
arıtmaları için yardım edelim.
arıtmaları için yardım edelim.
07:00
Let's help them be proud of who they are,
130
408840
1976
Kendilerinden gurur duymaları
için yardım edelim,
için yardım edelim,
07:02
because our education system
welcomes their families, their cultures,
welcomes their families, their cultures,
131
410840
3936
çünkü eğitimiz sistemimiz onların
ailelerini, kültürlerini, toplumlarını,
ailelerini, kültürlerini, toplumlarını,
07:06
their communities
132
414800
1216
hayatta kalmak için
öğrendikleri yetenekleri
öğrendikleri yetenekleri
07:08
and the skill set
they've learned to survive.
they've learned to survive.
133
416040
2800
kucaklamaktadır.
07:11
And of course the third strategy
being the most important:
being the most important:
134
419680
4136
Ve elbette, üçüncü strateji
en önemlisidir:
en önemlisidir:
07:15
resources.
135
423840
1216
kaynaklar.
07:17
We have to provide
adequate resources to young people.
adequate resources to young people.
136
425080
3840
Biz bu genç insanlara yeterli
kaynak sağlamalıyız.
kaynak sağlamalıyız.
07:22
Grit alone isn't going to cut it.
137
430040
2760
Yalnızca cesaret yeterli olmayacaktır.
07:26
You can sit there
and tell me all you want,
and tell me all you want,
138
434080
2176
Orada oturup istediğinizi
söyleyebilirsiniz,
söyleyebilirsiniz,
07:28
"Hey man, pick yourself up
by the bootstraps."
by the bootstraps."
139
436280
3136
"Hey, kendi ayakkabını kendin bağla"
07:31
But if I was born
without any straps on my boots --
without any straps on my boots --
140
439440
3056
Ama ya ben ayakkabı bağım
olmadan doğduysam---
olmadan doğduysam---
07:34
(Laughter)
141
442520
1216
(Kahkahalar)
07:35
How am I supposed to pick myself up?
142
443760
1736
Kendi ayakkabımı nasıl bağlayacağım?
07:37
(Applause)
143
445520
1840
(Alkışlar)
07:45
Job training,
144
453520
1216
İş eğitimi,
07:46
mentoring,
145
454760
1216
danışmanlık,
07:48
counseling ...
146
456000
1696
rehberlik...
07:49
Teaching young people
to learn from their mistakes
to learn from their mistakes
147
457720
2736
Gençlere hatalarından öğrenmeyi öğretmek,
07:52
instead of criminalizing them,
148
460480
1696
onları suçlamak,
07:54
and dragging them out
of their classrooms like animals.
of their classrooms like animals.
149
462200
3520
bir hayvan gibi sınıftan atmak yerine...
07:59
How about this?
150
467400
1216
Ne dersiniz?
08:00
I propose that we implement restorative
justice in every high school in America.
justice in every high school in America.
151
468640
5736
Ben Amerika'da her okulda onarıcı adalet
uygulanmasını öneriyorum.
uygulanmasını öneriyorum.
08:06
(Applause)
152
474400
2680
(Alkışlar)
08:13
So we went out to test these ideas
in the community of Watts in LA
in the community of Watts in LA
153
481200
5856
Bu yüzden, bu fikirleri denemek için
Los Angeles Watts bölgesine gittik.
Los Angeles Watts bölgesine gittik.
08:19
with 40 young people
that had been pushed out of school.
that had been pushed out of school.
154
487080
3256
Okuldan atılmış 40 genç ile çalıştık
08:22
William was one of them.
155
490360
1680
William, bu gençlerden biriydi.
08:24
William was the kind of kid
that had been given every label.
that had been given every label.
156
492600
4296
William'a her türlü etiket
yapıştırılmıştı.
yapıştırılmıştı.
08:28
He had dropped out, he was a gang member,
157
496920
3216
Okulu bırakmıştı, çete üyesiydi,
08:32
a criminal.
158
500160
1240
bir suçluydu.
08:34
And when we met him he was very resistant.
159
502200
2576
Onunla ilk tanıştığımızda
oldukça direnç gösterdi.
oldukça direnç gösterdi.
08:36
But I remember what Ms. Russ used to say.
160
504800
2416
Ama Bayan Russ'un söylediğini hatırladım.
08:39
"Hey, I'm here for you
whenever you're ready."
whenever you're ready."
161
507240
3296
"Hey, hazır olduğunda,
senin için buradayım."
senin için buradayım."
08:42
(Laughter)
162
510560
1455
(Kahkahalar)
08:44
So over time --
163
512039
1281
Böylece zaman içinde--
08:46
over time he began to open up.
164
514480
2216
zamanla, açılmaya başladı.
08:48
And I remember the day
that he made the switch.
that he made the switch.
165
516720
2439
Değişim olduğu günü hatırlıyorum.
08:51
We were in a large group
166
519960
1656
Büyük bir grup içindeydik ve
08:53
and a young lady in our program was crying
167
521640
3096
programdaki kadınlardan biri ağlıyordu.
08:56
because she told us her powerful story
168
524760
2680
Bize güçlü bir hikaye anlatmıştı,
09:00
of her dad being killed
169
528520
3176
babasının öldürüldüğünü,
09:03
and then his body being shown
in the newspaper the next day.
in the newspaper the next day.
170
531720
5000
ertesi gün gazetelerde
cesedinin fotoğraflarının çıktığını...
cesedinin fotoğraflarının çıktığını...
09:11
And as she's crying,
I don't know what to do,
I don't know what to do,
171
539960
2216
Ağladığı için ne yapacağımı bilemiyordum,
09:14
so I give her her space,
172
542200
1736
ona biraz zaman verdim,
09:15
and William had enough.
173
543960
2240
bu durum William'ı sınıra getirmişti
09:18
He slammed his hands
on the desk and he said,
on the desk and he said,
174
546640
2976
ellerini masaya vurdu ve
09:21
"Hey, everybody! Group hug! Group hug!"
175
549640
4480
"Hey, herkes grup sarılmasına!
Grup sarılmasına" dedi.
Grup sarılmasına" dedi.
09:27
(Applause)
176
555640
2640
(Alkışlar)
09:35
This young lady's tears and pain
turned into joy and laughter
turned into joy and laughter
177
563160
6016
Bu genç kadının gözyaşları ve acısı
toplumun onu kucakladığını görünce
toplumun onu kucakladığını görünce
09:41
knowing that her community had her back,
178
569200
4576
neşeye ve kahkayaya dönüştü ve
09:45
and William had now learned
that he did have a purpose in life:
that he did have a purpose in life:
179
573800
4776
William da hayatta bir
anlamı olduğunu öğrendi:
anlamı olduğunu öğrendi:
09:50
to help to heal the souls
of people in his own community.
of people in his own community.
180
578600
4960
kendi toplumundaki yaralı ruhların
iyileşmesi için yardımcı olmak.
iyileşmesi için yardımcı olmak.
09:56
He told us his story.
181
584520
1656
Bize hikayesini anlattı.
09:58
We refined his story
182
586200
1776
Biz hikayesini arıttık,
10:00
to go from being the story of a victim
to being the story of a survivor
to being the story of a survivor
183
588000
4816
bir mağdurun hikayesinden,
güçlükleri yenerek hayatta kalan
kişinin hikayesine dönüştü.
kişinin hikayesine dönüştü.
10:04
that has overcome adversity.
184
592840
2376
10:07
We placed high value on it.
185
595240
1920
Buna yüksek değer verdik.
10:09
William went on to finish high school,
186
597680
3480
William liseyi bitirmek için okula döndü,
10:14
get his security guard certificate
to become a security guard,
to become a security guard,
187
602360
4736
güvenlik görevlisi sertifikası aldı ve
güvenlik görevlisi oldu,
güvenlik görevlisi oldu,
10:19
and is now working
at a local school district.
at a local school district.
188
607120
3856
şimdi yerel bir okulda çalışıyor.
10:23
(Applause)
189
611000
2920
(Alkışlar)
10:31
Ms. Russ's mantra --
190
619760
1576
Bayan Russ'un kutsal sözü--
10:33
her mantra was always,
191
621360
2256
her zaman şöyleydi:
10:35
"when you teach to the heart,
the mind will follow."
the mind will follow."
192
623640
4400
"Kalbe öğrettiğinde,
akıl onu takip eder."
akıl onu takip eder."
10:42
The great writer Khalil Gibran says,
193
630600
3920
Usta yazar Khalil Gibran ise şöyle der;
10:47
"Out of suffering
have emerged the greatest souls.
have emerged the greatest souls.
194
635200
4440
"Büyük acılardan en büyük ruhlar çıkar.
10:52
The massive characters
are seared with scars."
are seared with scars."
195
640440
4920
Büyük karakterler
yaralarla bezelidir"
yaralarla bezelidir"
10:58
I believe that in this education
revolution that we're talking about
revolution that we're talking about
196
646040
5656
Bu konuştuğumuz eğitim devriminde
11:03
we need to invite the souls
of the young people that we work with,
of the young people that we work with,
197
651720
4936
çalıştığımız genç insanların ruhlarını
davet etmemiz gerektiğini inanıyorum,
davet etmemiz gerektiğini inanıyorum,
11:08
and once they're able to refine --
198
656680
2256
ve arınmayı başardıklarında --
11:10
identify their grit,
resilience and character
resilience and character
199
658960
3056
geliştirmiş oldukları cesaretlerini
dirençlerini,karakterlerini,
gördüklerinde --
gördüklerinde --
11:14
that they've already developed --
200
662040
1840
11:17
their academic performance will improve.
201
665080
4040
akademik performanları da gelişecektir.
11:23
Let's believe in young people.
202
671360
2336
Genç insanlara inanalım.
11:25
Let's provide them
the right kinds of resources.
the right kinds of resources.
203
673720
3296
Onlara doğru kaynakları sağlayalım.
11:29
I'll tell you what my teacher did for me.
204
677040
2656
Öğretmenimin benim için
ne yaptığını söyleyeyim.
ne yaptığını söyleyeyim.
11:31
She believed in me so much
205
679720
2480
Bana öyle çok inandı ki,
11:35
that she tricked me
into believing in myself.
into believing in myself.
206
683120
4096
beni, kendime inanmam için kandırdı.
11:39
Thank you.
207
687240
1216
Teşekkür ederim.
11:40
(Applause)
208
688480
2560
(Alkışlar)
ABOUT THE SPEAKER
Victor Rios - Educator, authorVictor Rios seeks to uncover how to best support the lives of young people who experience poverty, stigma and social exclusion.
Why you should listen
Based on over a decade of research, Dr. Victor Rios created Project GRIT (Generating Resilience to Inspire Transformation) a human development program that works with educators to refine leadership, civic engagement and personal and academic empowerment in young people placed at-risk.
Rios is a professor of sociology at the University of California, Santa Barbara. He received his Ph.D. in comparative ethnic studies from the University of California, Berkeley in 2005. His book Punished: Policing the Lives of Black and Latino Boys discusses the many ways in which young urban males of color encounter the youth control complex: a ubiquitous system of punitive social control embedded in what has come to be known as the school-to-prison pipeline.
Victor Rios | Speaker | TED.com