ABOUT THE SPEAKER
Mark Bittman - Food writer
Mark Bittman is a bestselling cookbook author, journalist and television personality. His friendly, informal approach to home cooking has shown millions that fancy execution is no substitute for flavor and soul.

Why you should listen

Although Mark Bittman never formally trained as a chef, his pursuits as a curious and tenacious foodie have made him a casual culinary master. His weekly New York Times food column, The Minimalist, meshes accessible and inexpensive ingredients with "anyone-can" cooking techniques to produce exceedingly delicious dishes. Bittman's funny, friendly attitude and trademark informal approach to food-craft extend to his blockbuster TV programs (which retain delays and mishaps that other producers would edit out), his blog, Bitten, and ambitious cookbooks, like How to Cook Everything and The Best Recipes in the World.

After a decade as the "Minimalist," Bittman has emerged a respected spokesperson on all things edible: He's concerned about the ecological and health impacts of our modern diet, which he characterizes as overwhelmingly meat-centered and hooked on fast food. His criticism has the world listening: His revolutionary How to Cook Everything Vegetarian (sequel to How to Cook Everything), is a bestseller, and his memorable talk at the 2007 EG Conference (available now on TED.com) delivered a stinging condemnation of the way we eat now. A subsequent New York Times article pursued the same argument.

Bittman's newest book, Food Matters, explores the link between our eating habits and the environment, offering an accessible plan for a planet-friendly diet.

More profile about the speaker
Mark Bittman | Speaker | TED.com
EG 2007

Mark Bittman: What's wrong with what we eat

Mark Bittman, yemek seçimimizdeki yanlışlara değiniyor

Filmed:
4,713,450 views

Bu hararetli ve eğlenceli konuşmada, New York Times yemek yazarı Mark Bittman, günümüzde yemek yeme alışkanlıklarımızdaki yanlışların (çok fazla et, cok az bitki, çok fazla fast food, çok az ev yemeği), ve bunların bütün gezegeni nasıl riske attığının üstünde duruyor.
- Food writer
Mark Bittman is a bestselling cookbook author, journalist and television personality. His friendly, informal approach to home cooking has shown millions that fancy execution is no substitute for flavor and soul. Full bio

Double-click the English transcript below to play the video.

00:16
I writeyazmak about foodGıda. I writeyazmak about cookingyemek pişirme.
0
0
2000
Yemek hakkinda yaziyorum. Yemek pişirme hakkinda yaziyorum.
00:18
I take it quiteoldukça seriouslycidden mi,
1
2000
2000
Bunu oldukça ciddiye aliyorum;
00:20
but I'm here to talk about something
2
4000
2000
ama bugün, son bir iki yıldır
00:22
that's becomeolmak very importantönemli to me in the last yearyıl or two.
3
6000
4000
çok önem verdiğim bir konu hakkında konuşmak için buradayım.
00:26
It is about foodGıda, but it's not about cookingyemek pişirme, perbaşına sese.
4
10000
4000
Bu konu yemek hakkında; ama aslen yemek pişirme hakkında değil.
00:31
I'm going to startbaşlama with this pictureresim of a beautifulgüzel cowinek.
5
15000
2000
Bu güzel ineğin resmiyle başlayacağım.
00:34
I'm not a vegetarianVejetaryen -- this is the oldeski NixonNixon linehat, right?
6
18000
3000
Ben bir vejetaryen değilim - bu Nixon' un eski bir sözü, değil mi?
00:37
But I still think that this --
7
21000
2000
Ama hala düşünüyorum ki -
00:39
(LaughterKahkaha)
8
23000
1000
(Gülüşme)
00:40
-- mayMayıs ayı be this year'syılın versionversiyon of this.
9
24000
2000
bu söz bunun bu seneki versiyonu olabilir.
00:43
Now, that is only a little bitbit hyperbolicHiperbolik.
10
27000
4000
Şimdi bu sadece birazcık abartılı.
00:47
And why do I say it?
11
31000
2000
Ve bunu niye söylüyorum?
00:49
Because only oncebir Zamanlar before has the fatekader of individualbireysel people
12
33000
4000
Çünkü daha önce sadece bir kere,
00:53
and the fatekader of all of humanityinsanlık
13
37000
2000
bir bireyin kaderi tüm insanlığın kaderiyle
00:55
been so intertwinediç içe.
14
39000
2000
bu denli iç içe geçmişti.
00:57
There was the bombbomba, and there's now.
15
41000
2000
O zaman bomba vardı, şimdiyse bu.
01:00
And where we go from here is going to determinebelirlemek
16
44000
2000
Ve buradan vardığımız nokta,
01:02
not only the qualitykalite and the lengthuzunluk of our individualbireysel liveshayatları,
17
46000
4000
yalnız kendi yaşamımızın kalitesi ve süresini belirlemek değil,
01:06
but whetherolup olmadığını, if we could see the EarthDünya a centuryyüzyıl from now,
18
50000
2000
bunun yanında, eğer dünyayı bir asır sonra görebilseydik onu tanır mıydık,
01:08
we'devlenmek recognizetanımak it.
19
52000
2000
buna karar vermek.
01:10
It's a holocaustsoykırım of a differentfarklı kindtür,
20
54000
2000
Bu başka tür bir facia,
01:12
and hidinggizleme underaltında our desksçalışma masaları isn't going to help.
21
56000
3000
ve masalarımızın altına saklanmanın bize faydası dokunmayacak.
01:15
StartBaşlat with the notionkavram that globalglobal warmingısınma
22
59000
2000
Küresel ısınmanın yalnız gerçek olduğu değil,
01:17
is not only realgerçek, but dangeroustehlikeli.
23
61000
2000
aynı zamanda tehlikeli de olduğu görüşüyle başlayalım.
01:19
SinceBeri everyher scientistBilim insanı in the worldDünya now believesinanır this,
24
63000
3000
Bütün bilim adamları artık buna inandığına,
01:22
and even PresidentBaşkan BushBush has seengörüldü the lightışık, or pretendsyerindeymiş gibi to,
25
66000
3000
ve hatta Başkan Bush bile bunu anladığına, veya anlarmış gibi yaptığına göre,
01:25
we can take this is a givenverilmiş.
26
69000
2000
bunu bir gerçek olarak kabul edebiliriz.
01:28
Then hearduymak this, please.
27
72000
2000
O zaman buna kulak verin, lütfen.
01:30
After energyenerji productionüretim, livestockçiftlik hayvanları is the second-highestikinci en yüksek contributorKatılımcı
28
74000
4000
Enerji üretiminden sonra, çiftlik hayvanı yetiştiriciliği
01:34
to atmosphere-alteringatmosfer değiştirme gasesgazlar.
29
78000
2000
atmosfer dengesininin bozulmasına katkıda bulunan en büyük ikinci faktör.
01:36
NearlyNeredeyse one-fifthbeşte of all greenhouseyeşil Ev gasgaz
30
80000
4000
Toplam sera gazı üretiminin neredeyse beşte biri
01:40
is generatedoluşturulan by livestockçiftlik hayvanları productionüretim --
31
84000
2000
çiftlik hayvanı yetiştiriciliğinden kaynaklanıyor --
01:42
more than transportationtaşımacılık.
32
86000
2000
ulaşımdan daha fazla.
01:44
Now, you can make all the jokesŞakalar you want about cowinek fartsosuruk,
33
88000
4000
Şimdi inek osuruğu hakkında istediğiniz her şakayı yapabilirsiniz;
01:48
but methanemetan is 20 timeszamanlar more poisonouszehirli than COCO2,
34
92000
3000
ama metan gazı CO2'den 20 kat daha zehirli.
01:51
and it's not just methanemetan.
35
95000
2000
Ayrıca yalnız metan değil.
01:53
LivestockHayvancılık is alsoAyrıca one of the biggesten büyük culpritssuçluların in landarazi degradationbozulma,
36
97000
4000
Çiftlik hayvanları toprak kaybının, su ve hava kirliliğinin,su sıkıntısının,
01:57
airhava and waterSu pollutionkirlilik, waterSu shortagessıkıntısı and losskayıp of biodiversitybiyolojik çeşitlilik.
37
101000
5000
ve bioçeşitliliğin azalmasının en büyük suçlularından.
02:02
There's more.
38
106000
1000
Daha fazlası var.
02:03
Like halfyarım the antibioticsantibiyotikler in this countryülke
39
107000
3000
Bu ülkedeki antibiyotik ilaçların yarısının
02:06
are not administeredyönetilen to people, but to animalshayvanlar.
40
110000
3000
insanlara degil, hayvanlara verilmesi gibi.
02:09
But listslisteleri like this becomeolmak kindtür of numbinguyuşturma, so let me just say this:
41
113000
3000
Ama bunun gibi listeler hissizleştirici olabiliyor, dolayısıyla şunu söyleyeyim,
02:12
if you're a progressiveilerici,
42
116000
2000
eğer yenilikçiyseniz,
02:14
if you're drivingsürme a PriusPrius, or you're shoppingalışveriş yapmak greenyeşil,
43
118000
3000
bir Prius kullanıyorsanız, yeşil alışveris yapıyorsanız,
02:17
or you're looking for organicorganik,
44
121000
2000
ve organik ürünler arıyorsanız,
02:19
you should probablymuhtemelen be a semi-vegetarianyarı vejetaryen.
45
123000
3000
o zaman yarı-vejetaryen olmalısınız.
02:23
Now, I'm no more anti-cattleAnti-sığır than I am anti-atomAnti-atom,
46
127000
4000
İneklere atoma olduğumdan daha fazla karşıt değilim;
02:27
but it's all in the way we use these things.
47
131000
2000
ama bu bütünüyle bu şeyleri nasıl kullandığımızla alakalı.
02:29
There's anotherbir diğeri pieceparça of the puzzlebulmaca,
48
133000
2000
Yapbozun bir başka parçası daha var,
02:31
whichhangi AnnAnn CooperCooper talkedkonuştuk about beautifullygüzel yesterdaydün,
49
135000
2000
bunu çoktan biliyorsunuz,
02:33
and one you alreadyzaten know.
50
137000
2000
Ann Cooper dün bunun hakkında çok güzel konuştu.
02:36
There's no questionsoru, noneYok, that so-calledsözde lifestyleyaşam tarzı diseaseshastalıklar --
51
140000
4000
Diyabet, kalp hastalığı, felç, bazı kanserler gibi
02:40
diabetesdiyabet, heartkalp diseasehastalık, strokeinme, some cancerskanserler --
52
144000
4000
sözde yaşam tarzı hastalıklarının dünyanın hiçbir yerinde
02:44
are diseaseshastalıklar that are faruzak more prevalentyaygın here
53
148000
3000
buradaki kadar yaygın olmadığı konusunda
02:47
than anywhereherhangi bir yer in the restdinlenme of the worldDünya.
54
151000
2000
ortada en ufak bir soru işareti yok.
02:49
And that's the directdirekt resultsonuç of eatingyemek yiyor a WesternWestern dietdiyet.
55
153000
4000
Ve bu Batılı beslenme biçiminin bir doğrudan sonucu.
02:53
Our demandtalep for meatet, dairysüt and refinedrafine carbohydrateskarbonhidratlar --
56
157000
4000
Ete, süt ürünlerine ve işlenmiş karbonhidratlara olan talebimiz --
02:57
the worldDünya consumestüketir one billionmilyar canskutular or bottlesşişeler of CokeKola a day --
57
161000
5000
dünya günde bir milyar kutu veya şişe kola tüketiyor --
03:02
our demandtalep for these things, not our need, our want,
58
166000
4000
bu şeylere olan talebimiz, ihtiyacımız değil, isteğimiz --
03:06
drivessürücüler us to consumetüketmek way more calorieskalori than are good for us.
59
170000
4000
bizi ihtiyacımız olandan daha fazla kalori tüketmeye sevk ediyor.
03:10
And those calorieskalori are in foodsgıdalar that causesebeb olmak, not preventönlemek, diseasehastalık.
60
174000
5000
Ve bu kaloriler hastalık önleyici değil, onlara sebep olan gıdaların içinde.
03:15
Now globalglobal warmingısınma was unforeseenbeklenmedik.
61
179000
2000
Şimdi, küresel ısınma umulmadıktı.
03:17
We didn't know that pollutionkirlilik did more than causesebeb olmak badkötü visibilitygörünürlük.
62
181000
4000
Kirliliğin kötü görüş mesafesi dışında kötülüğü olduğunu bilmiyorduk.
03:21
Maybe a fewaz lungakciğer diseaseshastalıklar here and there,
63
185000
2000
Belki tek tük akciğer hastalığı;
03:23
but, you know, that's not suchböyle a bigbüyük dealanlaştık mı.
64
187000
3000
ama bilirsiniz, çok da mühim değil.
03:26
The currentşimdiki healthsağlık crisiskriz, howeverancak,
65
190000
2000
Oysa şimdiki sağlık krizi,
03:28
is a little more the work of the evilkötülük empireimparatorluk.
66
192000
3000
daha bir şeytanın vukuatı.
03:31
We were told, we were assuredgüvence verdi,
67
195000
3000
Bize, ne kadar çok et ve süt ürünleri ve kümes hayvanı eti yersek,
03:34
that the more meatet and dairysüt and poultrykümes hayvanları we ateyemek yedi,
68
198000
2000
o kadar sağlıklı olacağımız söylenmişti,
03:36
the healthierdaha sağlıklı we'devlenmek be.
69
200000
2000
öyle temin edilmişti.
03:38
No. OverconsumptionOverconsumption of animalshayvanlar, and of coursekurs, junkÖnemsiz foodGıda,
70
202000
3000
Hayır. Hayvan etinin, ve tabii ki abur cuburun, aşırı tüketimi,
03:41
is the problemsorun, alonguzun bir with our paltryÖnemsiz consumptiontüketim of plantsbitkiler.
71
205000
4000
sorunun ta kendisi; az bitki tüketimimizle beraber.
03:45
Now, there's no time to get into the benefitsfaydaları of eatingyemek yiyor plantsbitkiler here,
72
209000
3000
Şu an burada sebze - meyve yemenin faydalarına detaylıca girmek için zaman yok,
03:48
but the evidencekanıt is that plantsbitkiler -- and I want to make this clearaçık --
73
212000
3000
ama bulgular gösteriyor ki bitkiler -- buna özellikle açıklık getirmek istiyorum --
03:51
it's not the ingredientsmalzemeler in plantsbitkiler, it's the plantsbitkiler.
74
215000
4000
bitkilerin içindekiler degil, bitkilerin kendisi.
03:55
It's not the beta-carotenebeta-karoten, it's the carrothavuç.
75
219000
3000
Beta-karoten değil, havucun kendisi.
03:58
The evidencekanıt is very clearaçık that plantsbitkiler promotedesteklemek healthsağlık.
76
222000
4000
Bulgular açıkça gösteriyor ki bitkiler sağlığı geliştiriyor.
04:02
This evidencekanıt is overwhelmingezici at this pointpuan.
77
226000
2000
Bu noktada bulgular ambale edici.
04:04
You eatyemek more plantsbitkiler, you eatyemek lessaz other stuffşey, you livecanlı longeruzun.
78
228000
4000
Daha fazla bitki yer, diğer şeylerden daha az yersen, daha uzun yaşıyorsun.
04:08
Not badkötü.
79
232000
2000
Fena değil.
04:10
But back to animalshayvanlar and junkÖnemsiz foodGıda.
80
234000
2000
Ancak hayvanlar ve aburcubura geri dönelim.
04:12
What do they have in commonortak?
81
236000
2000
Ortak noktaları ne?
04:14
One: we don't need eitherya of them for healthsağlık.
82
238000
3000
Bir: sağlık için ikisine de ihtiyacımız yok.
04:17
We don't need animalhayvan productsÜrünler,
83
241000
2000
Hayvan ürünlerine ihtiyacımız yok,
04:19
and we certainlykesinlikle don't need whitebeyaz breadekmek or CokeKola.
84
243000
3000
ve kesinlikle beyaz ekmek ve kolaya da ihtiyaç duymuyoruz.
04:22
Two: bothher ikisi de have been marketedpazarlanan heavilyağır şekilde,
85
246000
2000
İki: ikisi de çok aşırı bir şekilde pazarlanmakta
04:24
creatingoluşturma unnaturaldoğal olmayan demandtalep.
86
248000
2000
ve bu suni bir talep yaratıyor.
04:26
We're not borndoğmuş cravingözlem WhoppersWhoppers or SkittlesSkittles.
87
250000
5000
Whopper ve Skittles' a can atarak doğmadık.
04:31
ThreeÜç: theironların productionüretim has been supporteddestekli by governmenthükümet agenciesajanslar
88
255000
3000
Üç: bunların üretimi daha sağlıklı ve dünya dostu bir diyet pahasına
04:34
at the expensegider of a more health-Sağlık- and Earth-friendlyToprak dostu dietdiyet.
89
258000
3000
hükümet organları tarafından destekleniyor.
04:37
Now, let's imaginehayal etmek a parallelparalel.
90
261000
4000
Şimdi aynı paralelde bir durumu düşünelim.
04:41
Let's pretendtaklit that our governmenthükümet supporteddestekli an oil-basedYağ bazlı economyekonomi,
91
265000
3000
Hükümetin daha sürdürülebilir enerji kaynaklarının önüne geçerek
04:44
while discouragingcesaret kırıcı more sustainablesürdürülebilir formsformlar of energyenerji,
92
268000
4000
petrol temelli bir ekonomiyi desteklediğini varsayalım.
04:48
knowingbilme all the while that the resultsonuç would be
93
272000
2000
Ve tüm bu zaman sonucun kirlilik, savaş ve
04:50
pollutionkirlilik, warsavaş and risingyükselen costsmaliyetler.
94
274000
2000
yükselen fiyatlar olacağını bilerek.
04:52
Incredibleİnanılmaz, isn't it?
95
276000
2000
İnanılmaz, değil mi?
04:54
YetHenüz they do that.
96
278000
2000
Evet, bunu yapıyorlar.
04:56
And they do this here. It's the sameaynı dealanlaştık mı.
97
280000
2000
Ve burada da yapıyorlar. Aynı olay.
04:58
The sadüzgün thing is, when it comesgeliyor to dietdiyet,
98
282000
2000
Üzücü durum şu ki, beslenmeye geldiği zaman,
05:00
is that even when well-intentionediyi niyetli FedsFederaller
99
284000
2000
iyi niyetli, bizim için dogru olanı yapmaya çalışan
05:02
try to do right by us, they failbaşarısız.
100
286000
4000
Fed çalışanları bile başarısız oluyorlar.
05:07
EitherHer iki they're outvotedazınlıkta by puppetskuklalar of agribusinessTarım,
101
291000
3000
Ya tarım ticaretinin kuklaları tarafından azınlıkta bırakılıyorlar,
05:10
or they are puppetskuklalar of agribusinessTarım.
102
294000
2000
ya da kendileri tarım ticaretinin kuklaları.
05:12
So, when the USDAABD TARIM BAKANLIĞI finallyen sonunda acknowledgedkabul etti
103
296000
4000
Bundan dolayı USDA (Birleşik Devletler Tarım Bakanlığı), hayvanların değil,
05:16
that it was plantsbitkiler, ratherdaha doğrusu than animalshayvanlar, that madeyapılmış people healthysağlıklı,
104
300000
4000
bitkilerin insanları sağlıklı yaptığının doğruluğunu anladığında,
05:20
they encouragedteşvik us, viaüzerinden theironların overlyaşırı derecede simplisticbasit foodGıda pyramidpiramit,
105
304000
4000
bizi, aşırı basitçi yemek piramitleri vasıtasıyla,
05:24
to eatyemek fivebeş servingsporsiyon of fruitsmeyve and vegetablessebzeler a day,
106
308000
3000
günde beş porsiyon meyve - sebze yemeye teşvik ettiler;
05:27
alonguzun bir with more carbskarbonhidrat.
107
311000
2000
karbohidratlarla beraber,
05:29
What they didn't tell us is that some carbskarbonhidrat are better than othersdiğerleri,
108
313000
3000
Bize söylemedikleri şey, bazı karbıhidratların diğerlerinden iyi olduğu,
05:32
and that plantsbitkiler and wholebütün grainstahıl
109
316000
2000
ve bitkilerin ve tam tahılların
05:34
should be supplantingın eatingyemek yiyor junkÖnemsiz foodGıda.
110
318000
2000
aburcuburun yerine geçmeleri gerektiğiydi.
05:36
But industrysanayi lobbyistslobiciler would never let that happenolmak.
111
320000
3000
Fakat sanayi lobicileri bunun olmasına hiçbir zaman izin vermezlerdi.
05:39
And guesstahmin what?
112
323000
2000
Ve tahmin edin ne oldu?
05:41
HalfYarısı the people who developedgelişmiş the foodGıda pyramidpiramit
113
325000
2000
Yemek piramidini geliştiren insanların yarısının
05:43
have tieskravatlar to agribusinessTarım.
114
327000
2000
tarım ticaretiyle bağları var.
05:45
So, insteadyerine of substitutingikame plantsbitkiler for animalshayvanlar,
115
329000
3000
Bu yüzden bitkileri hayvanların yerine koymak yerine,
05:48
our swollenşişmiş appetitesiştah simplybasitçe becameoldu largerdaha büyük,
116
332000
3000
kabarık iştahımız gittikçe artıyor,
05:51
and the mostçoğu dangeroustehlikeli aspectsyönleri of them remainedkalmıştır unchangeddeğişmeden.
117
335000
4000
ve en tehlikeli yönleri değişmeden kalıyor.
05:55
So-calledSözde low-fataz yağlı dietsdiyetler, so-calledsözde low-carbdüşük karbonhidrat dietsdiyetler --
118
339000
4000
Sözde düşük-yağlı diyetler, sözde düşük karbohidrat diyetleri,
05:59
these are not solutionsçözeltiler.
119
343000
2000
bunlar çözüm değil.
06:01
But with lots of intelligentakıllı people
120
345000
2000
Ancak gıdanın organik veya yerel
06:03
focusingodaklanma on whetherolup olmadığını foodGıda is organicorganik or localyerel,
121
347000
3000
olup olmadığına odaklanan sürüsüyle insanla beraber,
06:06
or whetherolup olmadığını we're beingolmak niceGüzel to animalshayvanlar,
122
350000
2000
asıl önemli sorunların üzerinde
06:08
the mostçoğu importantönemli issuessorunlar just aren'tdeğil beingolmak addressedele.
123
352000
3000
bir türlü durulmuyor.
06:11
Now, don't get me wrongyanlış.
124
355000
2000
Beni yanlış anlamayın.
06:13
I like animalshayvanlar,
125
357000
2000
Hayvanları severim,
06:15
and I don't think it's just fine to industrializesanayileştirmek theironların productionüretim
126
359000
3000
ama üretimlerinin sanayileştirilip
06:18
and to churnkarmaşası them out like they were wrenchesİngiliz anahtarları.
127
362000
3000
ingiliz anahtarı gibi imal edilmelerinin iyi olduğunu düşünmüyorum.
06:21
But there's no way to treattedavi etmek animalshayvanlar well,
128
365000
3000
Ama yılda 10 milyar hayvan öldürürken
06:24
when you're killingöldürme 10 billionmilyar of them a yearyıl.
129
368000
3000
onlara iyi davranıyor olmanın imkanı yok.
06:27
That's our numbernumara. 10 billionmilyar.
130
371000
2000
Rakamımız bu. 10 milyar.
06:29
If you strungsinirli all of them --
131
373000
2000
Hepsini Ay' a doğru ucuca dizseniz --
06:31
chickenstavuklar, cowsinekler, pigsdomuzlar and lambsKuzuların Sessizliği -- to the moonay,
132
375000
4000
tavuklar, inekler, domuzlar ve koyunlar --
06:35
they'dgittiklerini go there and back fivebeş timeszamanlar, there and back.
133
379000
2000
oraya beş kez gidip gelirler.
06:37
Now, my math'sMath'ın a little shakytitrek, but this is prettygüzel good,
134
381000
3000
Matematiğim pek sağlam değildir; ama bu oldukça iyi,
06:40
and it dependsbağlıdır whetherolup olmadığını a pigdomuz is fourdört feetayaklar long or fivebeş feetayaklar long,
135
384000
3000
ve bir domuzun boyunun 4 feet mi, yoksa 5 feet mi olduğuna bağlı;
06:43
but you get the ideaFikir.
136
387000
2000
ama fikri anladınız.
06:45
That's just the UnitedAmerika StatesBirleşik.
137
389000
2000
Bu sadece Birleşik Devletler.
06:48
And with our hyper-consumptionHiper-tüketim of those animalshayvanlar
138
392000
2000
Ve bu hayvanları aşırı-tüketimimiz
06:50
producingüreten greenhouseyeşil Ev gasesgazlar and heartkalp diseasehastalık,
139
394000
3000
sera gazları ve kalp hastalıklarına sebep olurken,
06:53
kindnessnezaket mightbelki just be a bitbit of a redkırmızı herringringa.
140
397000
3000
nezaket ile konuyu başka yönlere çekmenin anlamı yok.
06:56
Let's get the numberssayılar of the animalshayvanlar we're killingöldürme for eatingyemek yiyor down,
141
400000
4000
Önce mideye indirmek için öldürdüğümüz hayvanların sayılarını alalım,
07:00
and then we'lliyi worryendişelenmek about beingolmak niceGüzel to the onesolanlar that are left.
142
404000
4000
geride kalanlara nazik olmak için ondan sonra kaygılanırız.
07:04
AnotherBaşka bir redkırmızı herringringa mightbelki be exemplifiedörneği by the wordsözcük "locavoreLocavore,"
143
408000
4000
Buna benzer bir örnek de ''lokavor'' sözcüğü,
07:08
whichhangi was just namedadlı wordsözcük of the yearyıl by the NewYeni OxfordOxford AmericanAmerikan DictionarySözlük.
144
412000
3000
ki kısa zaman önce New Oxford Amerikan Sözlüğü tarafından Yılın Sözcüğü ödülünü aldı.
07:11
SeriouslyCidden.
145
415000
2000
Gerçekten.
07:13
And locavoreLocavore, for those of you who don't know,
146
417000
2000
Ve lokavor, bilmeyenleriniz için,
07:15
is someonebirisi who eatsyiyor only locallylokal olarak grownyetişkin foodGıda --
147
419000
2000
sadece yerel olarak yetişitirilmiş gıda tüketen kimse demek.
07:17
whichhangi is fine if you livecanlı in CaliforniaCalifornia,
148
421000
3000
Eğer California' da yaşıyorsanız iyi güzel;
07:20
but for the restdinlenme of us it's a bitbit of a sadüzgün jokeşaka.
149
424000
3000
ama diğerlerimiz için biraz acı bir şaka.
07:23
BetweenArasında the officialresmi storyÖykü -- the foodGıda pyramidpiramit --
150
427000
3000
Resmi hikaye -- yemek piramidi --
07:26
and the hipkalça locavoreLocavore visionvizyon,
151
430000
2000
ve bu hip lokavor görüşü olmak üzere
07:28
you have two versionsversiyonları of how to improveiyileştirmek our eatingyemek yiyor.
152
432000
2000
beslenmemizi iyileştirmek için iki alternatif mevcut.
07:30
(LaughterKahkaha).
153
434000
2000
(Gülüşme)
07:32
They bothher ikisi de get it wrongyanlış, thoughgerçi.
154
436000
2000
Yalnız ikisi de yanlış yaklaşımlar.
07:34
The first at leasten az is populistpopülist, and the secondikinci is elitistseçkinci.
155
438000
4000
Birincisi, en azından popülist, ikincisi ise elitist.
07:38
How we got to this placeyer is the historytarih of foodGıda in the UnitedAmerika StatesBirleşik.
156
442000
4000
Bu noktaya nasıl geldiğimizin cevabı Birleşik Devletler gıda tarihi.
07:42
And I'm going to go throughvasitasiyla that,
157
446000
2000
Ve bunun üstünden çabucak geçeceğim,
07:44
at leasten az the last hundredyüz yearsyıl or so, very quicklyhızlı bir şekilde right now.
158
448000
3000
en azından son yüz yılı kadarının.
07:47
A hundredyüz yearsyıl agoönce, guesstahmin what?
159
451000
2000
Yüz yıl önce, tahmin edin bakalım.
07:49
EveryoneHerkes was a locavoreLocavore: even NewYeni YorkYork had pigdomuz farmsçiftlikleri nearbyyakında,
160
453000
4000
Herkes lokavordu, New York civarında bile domuz çiftlikleri vardı,
07:53
and shippingNakliye foodGıda all over the placeyer was a ridiculousgülünç notionkavram.
161
457000
3000
ve gıdanın dört bir tarafa nakliyesi saçmasapan bir fikirdi.
07:57
EveryHer familyaile had a cookpişirmek, usuallygenellikle a momanne.
162
461000
3000
Her evin bir ahçısı vardı, genelde anne.
08:00
And those momsAnneler boughtsatın and preparedhazırlanmış foodGıda.
163
464000
3000
Ve bu anneler yemek alıp hazırlıyorlardı.
08:03
It was like your romanticromantik visionvizyon of EuropeEurope.
164
467000
2000
Romantik Avrupa düşünüz gibiydi.
08:05
MargarineMargarin didn't existvar olmak.
165
469000
2000
Margarin henüz yoktu.
08:07
In factgerçek, when margarinemargarin was inventedicat edildi,
166
471000
3000
Aslında, margarin keşfedildiğinde,
08:10
severalbirkaç statesdevletler passedgeçti lawsyasalar declaringilan that it had to be dyedboyalı pinkpembe,
167
474000
4000
bir takım eyaletler pembeye boyanmasını zorunlu kılan yasalar çıkardı
08:14
so we'devlenmek all know that it was a fakesahte.
168
478000
3000
sahte olduğunu bilelim diye.
08:17
There was no snackAperatif foodGıda, and untila kadar the '20s,
169
481000
2000
Aburcubur yiyecekler yoktu, ve '20lere kadar,
08:19
untila kadar ClarenceClarence BirdseyeBirdseye camegeldi alonguzun bir, there was no frozendondurulmuş foodGıda.
170
483000
3000
Clarence Birdseye çıkana kadar, donmuş gıda da yoktu.
08:22
There were no restaurantrestoran chainszincirler.
171
486000
3000
Restoran zincirleri yoktu.
08:25
There were neighborhoodKomşuluk restaurantsrestoranlar runkoş by localyerel people,
172
489000
2000
Yerli halk tarafından işletilen mahalle lokantaları vardı;
08:27
but noneYok of them would think to openaçık anotherbir diğeri one.
173
491000
2000
ama hiçbiri şundan bir tane daha açayım diye düşünmezdi.
08:29
EatingYeme ethnicetnik was unheardduyulmamış of unlessolmadıkça you were ethnicetnik.
174
493000
3000
Etnik yemekler yemek duyulmamış bir şeydi, kendiniz etnik değilseniz.
08:32
And fancyfantezi foodGıda was entirelyBaştan sona FrenchFransızca.
175
496000
3000
Ve lüks yemekler tamamıyla Fransızdı.
08:35
As an asidebir kenara, those of you who rememberhatırlamak
176
499000
3000
Bu arada, 1970' lerde Dan Aykroyd' u
08:38
DanDan AykroydAykroyd in the 1970s doing JuliaJulia ChildÇocuk imitationstaklitler
177
502000
4000
Julia Child taklidi yaparken hatırlayanlar
08:42
can see where he got the ideaFikir of stabbingbıçaklama himselfkendisi from this fabulousharika slidekaymak.
178
506000
5000
kendini bıçaklama fikrinin nereden çıktığını bu slaytta görebilir.
08:47
(LaughterKahkaha)
179
511000
1000
(Gülüşme)
08:48
Back in those daysgünler, before even JuliaJulia,
180
512000
4000
O günlerde, Julia'dan bile önce,
08:52
back in those daysgünler, there was no philosophyFelsefe of foodGıda.
181
516000
2000
yemek felsefesinin olmadığı o günlerde...
08:54
You just ateyemek yedi.
182
518000
2000
Sadece yerdin.
08:56
You didn't claimİddia to be anything.
183
520000
2000
Şu veya bu olduğunu iddia etmezdin.
08:58
There was no marketingpazarlama. There were no nationalUlusal brandsmarkalar.
184
522000
3000
Pazarlama yoktu. Ulusal markalar yoktu.
09:01
VitaminsVitaminler had not been inventedicat edildi.
185
525000
3000
Vitaminler icat edilmemişti.
09:04
There were no healthsağlık claimsiddialar, at leasten az not federallyFederal sanctionedonaylanmış onesolanlar.
186
528000
3000
Sağlığa zararlı ibareleri yoktu, en azından federal idarenin koydurdukları.
09:07
FatsYağlar, carbskarbonhidrat, proteinsproteinler -- they weren'tdeğildi badkötü or good, they were foodGıda.
187
531000
4000
Yağlar, karbohidratlar, proteinler -- iyi veya kötü değillerdi, sadece yemektiler.
09:11
You ateyemek yedi foodGıda.
188
535000
3000
Yemek yerdiniz.
09:14
HardlyÇok zor anything containediçeriyordu more than one ingredientMadde,
189
538000
2000
Bir malzeme çok nadir birden çok şey içerirdi,
09:16
because it was an ingredientMadde.
190
540000
2000
çünkü o bir malzemeydi.
09:18
The cornflakeCornflake hadn'tolmasaydı been inventedicat edildi.
191
542000
2000
Mısır gevreği icat edlmemişti.
09:20
(LaughterKahkaha)
192
544000
1000
(Gülüşme)
09:21
The Pop-TartPop-Tart, the PringlePringle, CheezCheez WhizVızıltı, noneYok of that stuffşey.
193
545000
3000
Pop-Tart, Pringles, Cheez Whiz, hiçbiri.
09:24
GoldfishJapon balığı swamyüzdü.
194
548000
2000
Japon balığı yüzerdi.
09:26
(LaughterKahkaha)
195
550000
2000
(Gülüşme)
09:28
It's hardzor to imaginehayal etmek. People grewbüyüdü foodGıda, and they ateyemek yedi foodGıda.
196
552000
3000
Hayal etmek kolay değil. İnsanlar gıda yetiştirip, onu yiyordu.
09:31
And again, everyoneherkes ateyemek yedi localyerel.
197
555000
3000
Ve herkes yerel gıda tüketiyordu.
09:34
In NewYeni YorkYork, an orangePortakal was a commonortak ChristmasNoel presentmevcut,
198
558000
3000
New York' ta, bir portakal yaygın bir Noel hediyesiydi,
09:37
because it camegeldi all the way from FloridaFlorida.
199
561000
3000
çünkü ta Florida' dan geliyordu.
09:41
From the '30s on, roadyol systemssistemler expandedgenişletilmiş,
200
565000
2000
'30'lar sonrası, yol şebekesi genişledi,
09:43
truckskamyonlar tookaldı the placeyer of railroadsDemiryolları,
201
567000
2000
kamyonlar demiryolunun yerini aldı,
09:45
freshtaze foodGıda beganbaşladı to travelseyahat more.
202
569000
2000
taze gıda daha çok seyahat etmeye başladı.
09:47
OrangesPortakal becameoldu commonortak in NewYeni YorkYork.
203
571000
2000
Portakallara New York' ta sıkça rastanır oldu.
09:49
The SouthGüney and WestBatı becameoldu agriculturaltarım hubshub'ları,
204
573000
3000
Güney ve Batı tarım merkezlerine dönüştü,
09:52
and in other partsparçalar of the countryülke, suburbsbanliyöler tookaldı over farmlandtarım arazisi.
205
576000
3000
ve ülkenin diğer kısımlarında kenar mahalleler çiftlik arazisinin yerini aldı.
09:55
The effectsetkileri of this are well knownbilinen. They are everywhereher yerde.
206
579000
3000
Bunun etkileri herkesçe bilinir, her yerde bulunur.
09:58
And the deathölüm of familyaile farmsçiftlikleri is partBölüm of this puzzlebulmaca,
207
582000
3000
Ve aile çiftliklerinin yok olması da bu yap-bozun bir parçası,
10:01
as is almostneredeyse everything
208
585000
2000
gerçek toplumun ölümünden tutun,
10:03
from the demiseölüm of the realgerçek communitytoplum
209
587000
2000
yazın bile doğru düzgün domates bulmanın zorluğuna kadar,
10:05
to the challengemeydan okuma of findingbulgu a good tomatodomates, even in summeryaz.
210
589000
4000
neredeyse her şeyin olduğu gibi.
10:09
EventuallySonunda, CaliforniaCalifornia producedüretilmiş too much foodGıda to shipgemi freshtaze,
211
593000
4000
Nihayetinde Kaliforniya taze olarak sipariş edilenden çok daha fazla gıda üretti,
10:13
so it becameoldu criticalkritik to marketpazar cannedkonserve and frozendondurulmuş foodsgıdalar.
212
597000
3000
dolayısıyla konserve ve donmuş gıdaların pazarlanması kritik hale geldi.
10:16
ThusBöylece arrivedgeldi conveniencekolaylık.
213
600000
2000
Böylece rahatlık, konfor imdada yetişti.
10:18
It was soldsatıldı to proto-feministProto-feminist housewivesev kadınları
214
602000
2000
Ve protofeminist kadınlara ev işlerini
10:20
as a way to cutkesim down on houseworkev işi.
215
604000
2000
azaltmaları için satıldı.
10:22
Now, I know everybodyherkes over the ageyaş of, like 45 --
216
606000
3000
Şimdi bu noktada, 45 yaşın üstündekilerin
10:25
theironların mouthsağızlar are wateringsulama at this pointpuan.
217
609000
2000
ağızlarının sulanmaya başladığını biliyorum.
10:27
(LaughterKahkaha)
218
611000
1000
(Gülüşme)
10:28
(ApplauseAlkış)
219
612000
1000
(Alkış)
10:29
If we had a slidekaymak of SalisburySalisbury steakbiftek, even more so, right?
220
613000
4000
Keşke Bir Salisbury bifteği slaydı da olsaydı, değil mi?
10:33
(LaughterKahkaha)
221
617000
1000
(Gülüşme)
10:35
But this mayMayıs ayı have cutkesim down on houseworkev işi,
222
619000
2000
Bu ev işini azaltmış olabilir;
10:37
but it cutkesim down on the varietyvaryete of foodGıda we ateyemek yedi as well.
223
621000
3000
ama yenilen yemek çeşidini de azalttı.
10:40
ManyBirçok of us grewbüyüdü up never eatingyemek yiyor a freshtaze vegetablesebze
224
624000
4000
Birçoğumuz asla taze sebze yemeden büyüdük,
10:44
exceptdışında the occasionalara sıra rawçiğ carrothavuç or maybe an oddgarip lettucemarul saladsalata.
225
628000
4000
arada sırada çiğ havuç ve yeşillik salatası hariç.
10:48
I, for one -- and I'm not kiddingdalga geçmek --
226
632000
2000
Bilhassa ben -- ve şaka yapmıyorum --
10:50
didn't eatyemek realgerçek spinachıspanak or broccolibrokoli tillkadar I was 19.
227
634000
4000
19 yaşına kadar gerçek ıspanak veya brokoli yemedim.
10:54
Who neededgerekli it thoughgerçi? MeatEt was everywhereher yerde.
228
638000
2000
Ne gerek vardı ki zaten? Et her yerdeydi.
10:56
What could be easierDaha kolay, more fillingdolgu or healthierdaha sağlıklı for your familyaile
229
640000
3000
Aileniz için bir ızgara biftekten, daha doyurucu
10:59
than broilingkavurucu a steakbiftek?
230
643000
2000
ve sağlıklı ne olabilirdi ki?
11:01
But by then cattlesığırlar were alreadyzaten raisedkalkık unnaturallydoğal olmayan.
231
645000
4000
Fakat o zamanlarda dahi büyükbaş hayvanlar doğal yöntemlerle yetiştirilmiyordu.
11:05
RatherDaha doğrusu than spendingharcama theironların liveshayatları eatingyemek yiyor grassçimen,
232
649000
2000
Midelerinin dizayn edildiği üzere ot yemek yerine,
11:07
for whichhangi theironların stomachsmideleri were designedtasarlanmış,
233
651000
3000
soya ve mısır yiyerek
11:10
they were forcedzorunlu to eatyemek soysoya and cornMısır.
234
654000
2000
yaşamlarını sürdürmeye zorlanıyorlardı.
11:12
They have troublesorun digestingsindirerek those grainstahıl, of coursekurs,
235
656000
3000
Bu tahıllara sindirmekte zorluk yaşıyorlardı, ama tabii ki,
11:15
but that wasn'tdeğildi a problemsorun for producersüreticileri.
236
659000
3000
bu üretici için bir problem değildi.
11:18
NewYeni drugsilaçlar kepttuttu them healthysağlıklı.
237
662000
3000
Yeni ilaçlar onları sağlıklı tutuyordu.
11:21
Well, they kepttuttu them alivecanlı.
238
665000
2000
Pekala, onları canlı tutuyordu.
11:23
HealthySağlıklı was anotherbir diğeri storyÖykü.
239
667000
2000
Sağlık başka bir hikayeydi.
11:25
Thanksteşekkürler to farmÇiftlik subsidiessübvansiyonlar,
240
669000
2000
Çiftlik ödenekleri,
11:27
the fine collaborationişbirliği betweenarasında agribusinessTarım and CongressKongre,
241
671000
3000
tarım ticareti ve Amerikan Kongresi arasındakı iyi işbirliği sayesinde,
11:30
soysoya, cornMısır and cattlesığırlar becameoldu kingkral.
242
674000
2000
soya, mısır ve büyükbaş hayvancılık kral haline geldi.
11:32
And chickentavuk soonyakında joinedkatıldı them on the thronetaht.
243
676000
3000
Ve tavuk da kısa sürede tahta çıkıp yanlarına katıldı.
11:35
It was duringsırasında this perioddönem that the cycledevir of
244
679000
3000
Diyetsel ve çevresel yıkım döngüsü
11:38
dietarydiyet and planetarygezegen destructionimha beganbaşladı,
245
682000
2000
o zamanlarda başladı,
11:40
the thing we're only realizingfark just now.
246
684000
2000
ve biz bunun daha yeni bilincine varıyoruz.
11:42
Listen to this,
247
686000
2000
Şunu dinleyin,
11:44
betweenarasında 1950 and 2000, the world'sDünyanın en populationnüfus doubledkatına.
248
688000
5000
1950 ve 2000 arasında, dünya nüfusu ikiye katlandı.
11:49
MeatEt consumptiontüketim increasedartmış five-foldfilolarının.
249
693000
3000
Et tüketimi beş kat arttı.
11:52
Now, someonebirisi had to eatyemek all that stuffşey, so we got fasthızlı foodGıda.
250
696000
6000
Birilerinin bu şeyleri yemesi gerekiyordu, böylece fast food ortaya çıktı.
11:59
And this tookaldı carebakım of the situationdurum resoundinglyKandahar'da.
251
703000
3000
Ve bu sorunun üstesinden büyük ses getirerek geldi.
12:02
Home cookingyemek pişirme remainedkalmıştır the normnorm, but its qualitykalite was down the tubesborular.
252
706000
4000
Ev yemeği hala standart olarak kaldı; ama kalitesi oldukça düşmüştü.
12:06
There were fewerDaha az mealsyemek with home-cookedev yapımı breadsekmek, dessertsTatlılar and soupsÇorbalar,
253
710000
4000
Evde pişirilmiş ekmek, tatlı ve çorbalı daha az öğün vardı,
12:10
because all of them could be boughtsatın at any storemağaza.
254
714000
2000
çünkü bunların hepsi marketten satın alınabiliyordu.
12:12
Not that they were any good, but they were there.
255
716000
3000
İyi olduklarından değil; ama oradaydılar.
12:15
MostÇoğu momsAnneler cookedpişmiş like mineMayın:
256
719000
2000
Birçok anne benimki gibi yemek yapıyordu --
12:17
a pieceparça of broiledızgara meatet, a quicklyhızlı bir şekilde madeyapılmış saladsalata with bottledşişelenmiş dressingsoyunma,
257
721000
4000
bir parça ızgara et, çabukça yapılmış hazır soslu bir salata,
12:21
cannedkonserve soupçorba, cannedkonserve fruitmeyve saladsalata.
258
725000
2000
konserve çorba, konserve meyve salatası.
12:23
Maybe bakedpişmiş or mashedpüresi potatoespatates,
259
727000
3000
Belki haşlanmış veya püre patates,
12:26
or perhapsbelki the stupidestaptalca foodGıda ever, MinuteDakika RicePirinç.
260
730000
3000
veya tüm zamanların en aptal yemeği -- Minute Rice.
12:29
For desserttatlı, store-boughtmağaza satın icebuz creamkrem or cookiestanımlama bilgileri.
261
733000
4000
Tatlı olarak, marketten alınmış dondurma veya kurabiyeler.
12:33
My momanne is not here, so I can say this now.
262
737000
4000
Annem burada değil, o yüzden şunu söyleyebilirim.
12:37
This kindtür of cookingyemek pişirme drovesürdü me to learnöğrenmek how to cookpişirmek for myselfkendim.
263
741000
4000
Bu tür yemekler beni kendi yemeğimi pişirmeyi öğrenmeye itti.
12:41
(LaughterKahkaha)
264
745000
1000
(Gülüşme)
12:42
It wasn'tdeğildi all badkötü.
265
746000
2000
Hiç de fena değildi.
12:44
By the '70s, forward-thinkingileriye dönük düşünce people
266
748000
2000
'70ler de, ileri görüşlü insanlar
12:46
beganbaşladı to recognizetanımak the valuedeğer of localyerel ingredientsmalzemeler.
267
750000
3000
yerel malzemelerin değerini anlamaya başladılar.
12:49
We tendedeğilimi gardensbahçeleri, we becameoldu interestedilgili in organicorganik foodGıda,
268
753000
3000
Bahçelere yöneldik, organik gıdayla ilgilenmeye başladık,
12:52
we knewbiliyordum or we were vegetariansVejetaryenler.
269
756000
2000
ya vejetaryen olduk ya da onları tanımaya başladık.
12:54
We weren'tdeğildi all hippieshippiler, eitherya.
270
758000
2000
Hepimiz hippi de değildik.
12:56
Some of us were eatingyemek yiyor in good restaurantsrestoranlar and learningöğrenme how to cookpişirmek well.
271
760000
3000
Bazılarımız iyi restoranlarda yiyordu ve iyi yemek yapmayı öğreniyordu.
12:59
MeanwhileBu arada, foodGıda productionüretim had becomeolmak industrialSanayi. IndustrialEndüstriyel.
272
763000
5000
Bu esnada, yemek üretimi sanayileşti. Endüstriyelleşti.
13:04
PerhapsBelki de because it was beingolmak producedüretilmiş rationallyrasyonel,
273
768000
3000
Muhtemelen, plastik gibi,
13:07
as if it were plasticplastik,
274
771000
2000
hesaplara dayalı bir şekilde üretildiğinden,
13:09
foodGıda gainedkazanmış magicalbüyülü or poisonouszehirli powersgüçler, or bothher ikisi de.
275
773000
4000
yiyecekler büyülü veya zehirli güçler kazandı, ya da ikisini birden.
13:13
ManyBirçok people becameoldu fat-phobicyağ-fobik.
276
777000
2000
Birçok insan hayvanlardan korkar oldu.
13:15
OthersDiğerleri worshipedibadet broccolibrokoli, as if it were God-likeTanrı gibi.
277
779000
4000
Diğerleri brokoliye Tanrı' ymışcasına tapmaya başladı.
13:19
But mostlyçoğunlukla they didn't eatyemek broccolibrokoli.
278
783000
2000
Ama çoğunlukla brokoli yemediler.
13:21
InsteadBunun yerine they were soldsatıldı on yogurtyoğurt,
279
785000
2000
Onun yerine brokoli kadar iyi olan
13:23
yogurtyoğurt beingolmak almostneredeyse as good as broccolibrokoli.
280
787000
2000
yoğurdu benimsediler,
13:25
ExceptHariç, in realitygerçeklik, the way the industrysanayi soldsatıldı yogurtyoğurt
281
789000
3000
Fakat, aslında, endüstrinin yoğurdu pazarlama yöntemi
13:28
was to convertdönüştürmek it to something much more akinakın to icebuz creamkrem.
282
792000
3000
onu dondurmaya benzer bir hale dönüştürmekti.
13:31
SimilarlyBenzer şekilde, let's look at a granolagranola barbar.
283
795000
3000
Keza, gelin granola barlara bakalım.
13:34
You think that that mightbelki be healthysağlıklı foodGıda,
284
798000
2000
Bunun sağlıklı bir gıda olduğunu düşünebilirsiniz;
13:36
but in factgerçek, if you look at the ingredientMadde listliste,
285
800000
2000
ama gerçekte, içindekilerin listesine bakarsanız,
13:38
it's closeryakın in formform to a SnickersSnickers than it is to oatmealyulaf ezmesi.
286
802000
4000
yapısının yulaf ezmesinden çok Snickers' a benzediğini göreceksiniz.
13:43
SadlyNe yazık ki, it was at this time that the familyaile dinnerakşam yemegi was put in a comakoma,
287
807000
3000
Malesef, ailece yapılan akşam yemekleri komaya, eğer öldürülmedilerse,
13:46
if not actuallyaslında killedöldürdü --
288
810000
2000
bu dönemlerde sokuldu.
13:49
the beginningbaşlangıç of the heydayAltın Çağ of value-addedkatma değer foodGıda,
289
813000
3000
İçine alabildiğine sokuşturulmuş soya ve mısır ürünleri içeren,
13:52
whichhangi containediçeriyordu as manyçok soysoya and cornMısır productsÜrünler
290
816000
2000
katma değerli gıdanın
13:54
as could be crammedsıkışmış into it.
291
818000
2000
altın çağının başlangıcı.
13:56
Think of the frozendondurulmuş chickentavuk nuggetNugget.
292
820000
2000
Dondurulmuş tavuk nuggetları düşünün.
13:58
The chickentavuk is fedfederasyon cornMısır, and then its meatet is groundzemin up,
293
822000
3000
Tavuk mısırla besleniyor, sonra eti kıyma olarak çekiliyor
14:01
and mixedkarışık with more cornMısır productsÜrünler to addeklemek bulkkütle and binderbağlayıcı madde,
294
825000
4000
ve şişirmek ve yapışık tutmak için daha fazla mısır ürününe bulanıyor,
14:05
and then it's friedKızarmış in cornMısır oilsıvı yağ.
295
829000
3000
ve sonra mısır yağında kızartılıyor.
14:09
All you do is nukeatom bombası it. What could be better?
296
833000
2000
Tek yapmanız gereken mikrodalgada pişirmek. Daha iyi ne olabilir?
14:12
And zappedZapped horriblykorkunç, patheticallyZavallı.
297
836000
2000
Ve iğrenç, acınası bir halde tabağı hemen silip süpürüvermek.
14:15
By the '70s, home cookingyemek pişirme was in suchböyle a sadüzgün statebelirtmek, bildirmek
298
839000
4000
70' lerde, ev yemekleri o kadar kötü bir haldeydi ki,
14:19
that the highyüksek fatşişman and spicebaharat contentsiçindekiler of foodsgıdalar
299
843000
3000
McNuggets ve Hot Pockets gibi yiyeceklerin
14:22
like McNuggetsMcNuggets and HotSıcak PocketsCepler --
300
846000
2000
yüksek yağ ve baharat içeriği,
14:24
and we all have our favoritesSık Kullanılanlar, actuallyaslında --
301
848000
3000
-- hepimizin de bir favorisi vardır aslında --
14:27
madeyapılmış this stuffşey more appealingçekici than the blandmülayim things
302
851000
2000
onları evde sunulan masum şeylerden
14:29
that people were servingservis at home.
303
853000
2000
çok daha cezbedici kılıyordu.
14:31
At the sameaynı time, masseskitleler of womenkadınlar were enteringgirme the workforceişgücü,
304
855000
4000
Bu esnada, kadınlar kitleler halinde işgücüne katılıyordu,
14:35
and cookingyemek pişirme simplybasitçe wasn'tdeğildi importantönemli enoughyeterli
305
859000
2000
ve yemek pişirmek açıkça,
14:37
for menerkekler to sharepay the burdenyük.
306
861000
2000
erkeklerin zahmeti paylaşmasını sağlayacak kadar önemli değildi.
14:39
So now, you've got your pizzaPizza nightsgece, you've got your microwavemikrodalga nightsgece,
307
863000
3000
Böylece artık pizza geceleri ortaya çıktı, mikrodalga geceleri ortaya çıktı,
14:42
you've got your grazingotlatma nightsgece,
308
866000
2000
sadece bir şeyler atıştırma geceleri ortaya çıktı.
14:44
you've got your fend-for-yourselfbakmak-için-yourself nightsgece and so on.
309
868000
2000
kendi-başının-çaresine-bak geceleri ortaya çıktı falan filan.
14:47
LeadingÖnde gelen the way -- what's leadingönemli the way?
310
871000
3000
Başı çeken -- başı ne çekiyor?
14:50
MeatEt, junkÖnemsiz foodGıda, cheesepeynir:
311
874000
2000
Et, abur cubur, peynir.
14:52
the very stuffşey that will killöldürmek you.
312
876000
2000
Sizi bizzati öldürecek şeyler.
14:54
So, now we clamoryaygara for organicorganik foodGıda.
313
878000
2000
Şimdi organik gıda yaygarası çıkarıyoruz.
14:56
That's good.
314
880000
2000
Bu güzel.
14:58
And as evidencekanıt that things can actuallyaslında changedeğişiklik,
315
882000
2000
Ve durumun değişebileceğine kanıt olarak,
15:00
you can now find organicorganik foodGıda in supermarketssüpermarketler,
316
884000
2000
artık süpermarketlerde organik gıda bulabilmek mümkün,
15:02
and even in fast-foodFast food outletsçıkışları.
317
886000
2000
hatta fast food satış noktalarında bile.
15:04
But organicorganik foodGıda isn't the answerCevap eitherya,
318
888000
2000
Fakat organik gıda da cevap değil,
15:06
at leasten az not the way it's currentlyşu anda definedtanımlanmış.
319
890000
3000
en azından şu anki tanımlandığı haliyle.
15:09
Let me posepoz you a questionsoru.
320
893000
2000
Sizi bir soruyla yönelteyim.
15:11
Can farm-raisedçiftlik kaldırdı salmonSomon be organicorganik,
321
895000
2000
Çiftlikte yetiştirilmiş somon balığının,
15:13
when its feedbesleme has nothing to do with its naturaldoğal dietdiyet,
322
897000
5000
beslenme şekli doğal beslenmeyle alakası yokken, organik olması mümkün mü?
15:18
even if the feedbesleme itselfkendisi is supposedlygüya organicorganik, and the fishbalık themselveskendilerini
323
902000
4000
Beslenmesinin doğal olduğunu bile kabul etsek, daracık kümeslere doluşturulmuş,
15:22
are packedpaketlenmiş tightlysıkıca in penskalemler, swimmingyüzme in theironların ownkendi filthpislik?
324
906000
5000
kendi pislikleri içinde yüzerken organik olmaları mümkün mü?
15:27
And if that salmon'sSomon'ın from ChileŞili, and it's killedöldürdü down there
325
911000
4000
Ve bu somon Şili' den geliyor, orada öldürülüyor
15:31
and then flownuçakla 5,000 milesmil, whateverher neyse,
326
915000
3000
ve buraya 5000 mil kadar uçuruluyorsa,
15:34
dumpingdamping how much carbonkarbon into the atmosphereatmosfer?
327
918000
3000
atmosfere ne kadar karbon yayıyor?
15:37
I don't know.
328
921000
2000
Bilmiyorum.
15:39
PackedPaketli in StyrofoamStrafor, of coursekurs,
329
923000
2000
Suni köpüğe sarılı, tabi ki,
15:41
before landinginiş somewherebir yerde in the UnitedAmerika StatesBirleşik,
330
925000
3000
Amerika Birleşik Devletleri' ne inmeden önce
15:44
and then beingolmak truckedkamyonla a fewaz hundredyüz more milesmil.
331
928000
2000
ve sonrasında bir kaç yüz mil daha kamyonla taşınırken.
15:46
This mayMayıs ayı be organicorganik in lettermektup, but it's surelyelbette not organicorganik in spiritruh.
332
930000
5000
Bu kağıt üstünde organik olabilir; ancak ruhu itibariyle kesinlikle organik değil.
15:52
Now here is where we all meetkarşılamak.
333
936000
2000
Şimdi hepimizin buluştuğu ortak noktaya geliyoruz.
15:54
The locavoreslocavores, the organivoresorganivorlar, the vegetariansVejetaryenler,
334
938000
3000
Lokavorlar, organivorlar, vejetaryenler,
15:57
the vegansVegans, the gourmetsGurmeler
335
941000
2000
aşırı vejetaryenler ( et ve hayvanlardan çıkan hiçbir şeyi yemeyenler, yumurta, süt vb ), gurmeler
15:59
and those of us who are just plainsade interestedilgili in good foodGıda.
336
943000
4000
ve sadece iyi yemek yemeye meraklılarımız.
16:03
Even thoughgerçi we'vebiz ettik come to this from differentfarklı pointsmakas,
337
947000
3000
Bu noktaya farklı noktalardan gelmiş olmamıza rağmen,
16:06
we all have to actdavranmak on our knowledgebilgi
338
950000
2000
insanların gıdalar hakkında düşüncelerini değiştirmek için
16:08
to changedeğişiklik the way that everyoneherkes thinksdüşünüyor about foodGıda.
339
952000
4000
bilgimizi eyleme dönüştürme vaktimiz geldi.
16:12
We need to startbaşlama actingoyunculuk.
340
956000
2000
Eyleme geçmeliyiz.
16:14
And this is not only an issuekonu of socialsosyal justiceadalet, as AnnAnn CooperCooper said --
341
958000
4000
Ve bu Ann Cooper' ın da dediği gibi, bu yalnız bir sosyal adalet meselesi değil
16:18
and, of coursekurs, she's completelytamamen right --
342
962000
2000
-- tabii ki tamamıyla haklı --
16:20
but it's alsoAyrıca one of globalglobal survivalhayatta kalma.
343
964000
2000
aynı zamanda bir küresel kurtuluş meselesi.
16:22
WhichHangi bringgetirmek me fulltam circledaire and pointsmakas directlydirekt olarak to the coreçekirdek issuekonu,
344
966000
5000
Ki bu beni başladığımız noktaya geri getiriyor ve esas meseleye işaret ediyor,
16:27
the overproductionaşırı üretimi and overconsumptionoverconsumption of meatet and junkÖnemsiz foodGıda.
345
971000
4000
et ve abur cuburun aşırı üretimi ve tüketimi.
16:31
As I said, 18 percentyüzde of greenhouseyeşil Ev gasesgazlar
346
975000
3000
Dediğim gibi, sera gazlarının yüzde 18'i
16:34
are attributedatfedilen to livestockçiftlik hayvanları productionüretim.
347
978000
3000
çiftlik hayvanı yetiştiriciliğiyle alakalı.
16:37
How much livestockçiftlik hayvanları do you need to produceüretmek this?
348
981000
3000
Bunun için ne kadar çiftlik hayvancılığı gerekiyor?
16:40
70 percentyüzde of the agriculturaltarım landarazi on EarthDünya,
349
984000
3000
Dünya üzerindeki tarım arazisinin yüzde 70'i.
16:43
30 percentyüzde of the Earth'sDünya'nın landarazi surfaceyüzey is directlydirekt olarak or indirectlydolaylı olarak devotedsadık
350
987000
6000
Dünya topraklarının yüzde 30'u doğru veya dolaylı yollardan
16:49
to raisingyükselen the animalshayvanlar we'lliyi eatyemek.
351
993000
3000
yiyeceğimiz hayvanları yetiştirmeye adanmış durumda.
16:52
And this amounttutar is predictedtahmin to doubleçift in the nextSonraki 40 yearsyıl or so.
352
996000
3000
Ve bu miktarın önümüzdeki 40 yıl içinde ikiye katlanması bekleniyor.
16:55
And if the numberssayılar cominggelecek in from ChinaÇin
353
999000
2000
Ve eğer Çin' den gelen rakamlar,
16:57
are anything like what they look like now,
354
1001000
3000
şu an göründüğü gibiyse
17:00
it's not going to be 40 yearsyıl.
355
1004000
2000
bu 40 yıl da sürmeyecek.
17:02
There is no good reasonneden for eatingyemek yiyor as much meatet as we do.
356
1006000
4000
Yediğimiz kadar çok et yemek için hiçbir iyi sebep yok.
17:06
And I say this as a man who has eatenyemiş a fairadil sharepay of cornedMısırlı beefsığır eti in his life.
357
1010000
5000
Ve bunu hayatatı boyunca konserve sığır etinden adil bir pay tüketmiş biri olarak söylüyorum.
17:11
The mostçoğu commonortak argumenttartışma is that we need nutrientsbesinler --
358
1015000
3000
En yaygın argüman besin değeri yüksek gıdalara ihtiyacımız olduğu --
17:14
even thoughgerçi we eatyemek, on averageortalama, twiceiki defa as much proteinprotein
359
1018000
3000
ancak, ortalama olarak, endüstri saplantılı USDA'in
17:17
as even the industry-obsessedSanayi-takıntılı USDAABD TARIM BAKANLIĞI recommendsönerir.
360
1021000
5000
bile tavsiye ettiğinin iki katı protein tüketiyoruz.
17:22
But listen: expertsuzmanlar who are seriousciddi about diseasehastalık reductionindirgeme
361
1026000
4000
Ama kulak verin -- hastalık azaltma konusunda uzman kişiler
17:26
recommendtavsiye etmek that adultsyetişkinler eatyemek just over halfyarım a poundpound of meatet perbaşına weekhafta.
362
1030000
6000
yetişkinlere tavsiyesi haftada 200 gramdan az fazla et yemeleri.
17:32
What do you think we eatyemek perbaşına day? HalfYarısı a poundpound.
363
1036000
4000
Günde ne kadar yediğimizi düşünüyorsunuz? 200 gram.
17:36
But don't we need meatet to be bigbüyük and stronggüçlü?
364
1040000
3000
Ama büyük ve güçlü olmak için ete ihtiyacımız yok mu?
17:39
Isn't meatet eatingyemek yiyor essentialgerekli to healthsağlık?
365
1043000
3000
Et yemek sağlık için olmazsa olmaz değil mi?
17:42
Won'tAlışkanlık a dietdiyet heavyağır in fruitmeyve and vegetablessebzeler
366
1046000
2000
Meyve ve sebzenin ağırlıkta olduğu bir beslenme şekli
17:44
turndönüş us into godlessAllahsız, sissyhanım evladı, liberalsliberaller?
367
1048000
3000
bizi Allahsız, korkak liberallere çevirmez mi?
17:47
(LaughterKahkaha)
368
1051000
1000
(Gülüşme)
17:48
Some of us mightbelki think that would be a good thing.
369
1052000
3000
Bazılarımız bunun iyi bir şey olacağını düşünebilirler.
17:51
But, no, even if we were all steroid-filledsteroid dolu footballFutbol playersoyuncu,
370
1055000
5000
Ama hayır, hepimiz steroidle şişmiş amerikan futbolu oyuncuları da olsaydık,
17:56
the answerCevap is no.
371
1060000
2000
cevap yine hayır.
17:58
In factgerçek, there's no dietdiyet on EarthDünya that meetskarşılayan
372
1062000
4000
Aslında, dünyada temel beslenme ihtiyaçlarını karşıladığı halde,
18:02
basictemel nutritionalbesin needsihtiyaçlar that won'talışkanlık promotedesteklemek growthbüyüme,
373
1066000
4000
gelişimi teşvik etmeyen bir diyet türü yok,
18:06
and manyçok will make you much healthierdaha sağlıklı than oursbizim does.
374
1070000
3000
ve çoğu bizimkinden daha sağlıklı olacaktır.
18:09
We don't eatyemek animalhayvan productsÜrünler for sufficientyeterli nutritionbeslenme,
375
1073000
3000
Hayvan ürünlerini yeterli beslenme için tüketmiyoruz,
18:12
we eatyemek them to have an oddgarip formform of malnutritionyetersiz beslenme, and it's killingöldürme us.
376
1076000
6000
garip bir tür kötü beslenmeye sahip olmak için tüketiyoruz, ve bu bizi öldürüyor.
18:18
To suggestönermek that in the interestsilgi of personalkişisel and humaninsan healthsağlık
377
1082000
3000
Bireysel ve toplumsal sağlığın menfaati için,
18:21
AmericansAmerikalılar eatyemek 50 percentyüzde lessaz meatet --
378
1085000
3000
Amerikalıların %50 daha az et yemesini önermek yeterli değil;
18:24
it's not enoughyeterli of a cutkesim, but it's a startbaşlama.
379
1088000
3000
ancak yine de bir başlangıçtır.
18:27
It would seemgörünmek absurdsaçma, but that's exactlykesinlikle what should happenolmak,
380
1091000
5000
Bu absürt gibi gelebilir; ama aynen bu şekilde olması gerekiyor,
18:32
and what progressiveilerici people, forward-thinkingileriye dönük düşünce people
381
1096000
3000
ve modern, ileri görüşlü insanların,
18:35
should be doing and advocatingsavunan,
382
1099000
3000
artan bitki tüketimi ile birlikte
18:38
alonguzun bir with the correspondinguyan increaseartırmak in the consumptiontüketim of plantsbitkiler.
383
1102000
3000
yapması ve savunması gereken şey de bu.
18:42
I've been writingyazı about foodGıda more or lessaz omnivorouslyomnivorously --
384
1106000
3000
Yiyecekler hakkında 30 yıldır, hemen hemen omnivorca
18:45
one mightbelki say indiscriminatelygelişigüzel -- for about 30 yearsyıl.
385
1109000
3000
-- ya da ayrımcılık yapmadan -- yazıyorum.
18:48
DuringSırasında that time, I've eatenyemiş
386
1112000
2000
Bu süre boyunca neredeyse her şeyi yedim
18:50
and recommendedÖnerilen eatingyemek yiyor just about everything.
387
1114000
3000
ve yenilmesini tavsiye ettim.
18:54
I'll never stop eatingyemek yiyor animalshayvanlar, I'm sure,
388
1118000
2000
Hayvan eti yemeyi hiçbir zaman bırakmayacağım, buna eminim;
18:57
but I do think that for the benefityarar of everyoneherkes,
389
1121000
2000
ama herkesin yararı için, onları endüstriyel olarak yetiştirmeyi
18:59
the time has come to stop raisingyükselen them industriallyEndüstriyel
390
1123000
3000
ve düşüncesizce tüketmeyi bırakmanın
19:02
and stop eatingyemek yiyor them thoughtlesslyDüşüncesizce.
391
1126000
2000
vaktinin geldiğini düşünüyorum.
19:04
AnnAnn Cooper'sCooper'ın right.
392
1128000
2000
Ann Cooper haklı.
19:06
The USDAABD TARIM BAKANLIĞI is not our allyMüttefik here.
393
1130000
5000
USDA burada müttefiğimiz değil.
19:11
We have to take mattershususlar into our ownkendi handseller,
394
1135000
2000
Meseleyi kendimiz ele almalıyız,
19:13
not only by advocatingsavunan for a better dietdiyet for everyoneherkes --
395
1137000
3000
sadece herkes için daha iyi bir beslenme şeklini savunarak değil --
19:16
and that's the hardzor partBölüm -- but by improvinggeliştirme our ownkendi.
396
1140000
4000
ve bu zor kısmı -- kendimizinkini de iyileştirerek.
19:20
And that happensolur to be quiteoldukça easykolay.
397
1144000
2000
Ve bu aslında oldukça kolay.
19:22
LessDaha az meatet, lessaz junkÖnemsiz, more plantsbitkiler.
398
1146000
3000
Daha az et, aburcubur; daha bol bitki.
19:25
It's a simplebasit formulaformül: eatyemek foodGıda.
399
1149000
2000
Basit bir formül -- yemek yiyin.
19:27
EatYemek realgerçek foodGıda.
400
1151000
2000
Gerçek yemek yiyin.
19:29
We can continuedevam et to enjoykeyfini çıkarın our foodGıda, and we continuedevam et to eatyemek well,
401
1153000
4000
iyi, hatta daha iyi yemeye devam ederken,
19:33
and we can eatyemek even better.
402
1157000
2000
yemeklerden hala keyif alabiliriz.
19:35
We can continuedevam et the searcharama for the ingredientsmalzemeler we love,
403
1159000
3000
Sevdiğimiz malzemeleri arayışımızı hala sürdürebiliriz,
19:38
and we can continuedevam et to spinçevirmek yarnsiplikler about our favoritesevdiğim mealsyemek.
404
1162000
5000
ve favori yiyeceklerimiz hakkında hikayeler uydurup anlatmaya devam edebiliriz.
19:43
We'llWe'll reduceazaltmak not only calorieskalori, but our carbonkarbon footprintayak izi.
405
1167000
4000
Sadece kalori değil, karbon ayak izimizi azaltacağız.
19:47
We can make foodGıda more importantönemli, not lessaz,
406
1171000
3000
Yiyecekleri daha önemsiz değil, önemli kılabilir
19:50
and savekayıt etmek ourselveskendimizi by doing so.
407
1174000
2000
ve böylece kendimizi kurtarabiliriz.
19:52
We have to chooseseçmek that pathyol.
408
1176000
3000
Bu yolu seçmek zorundayız.
19:55
Thank you.
409
1179000
2000
Teşekkürler.
Translated by Yilmaz Can Akbulut
Reviewed by osman oguz ahsen

▲Back to top

ABOUT THE SPEAKER
Mark Bittman - Food writer
Mark Bittman is a bestselling cookbook author, journalist and television personality. His friendly, informal approach to home cooking has shown millions that fancy execution is no substitute for flavor and soul.

Why you should listen

Although Mark Bittman never formally trained as a chef, his pursuits as a curious and tenacious foodie have made him a casual culinary master. His weekly New York Times food column, The Minimalist, meshes accessible and inexpensive ingredients with "anyone-can" cooking techniques to produce exceedingly delicious dishes. Bittman's funny, friendly attitude and trademark informal approach to food-craft extend to his blockbuster TV programs (which retain delays and mishaps that other producers would edit out), his blog, Bitten, and ambitious cookbooks, like How to Cook Everything and The Best Recipes in the World.

After a decade as the "Minimalist," Bittman has emerged a respected spokesperson on all things edible: He's concerned about the ecological and health impacts of our modern diet, which he characterizes as overwhelmingly meat-centered and hooked on fast food. His criticism has the world listening: His revolutionary How to Cook Everything Vegetarian (sequel to How to Cook Everything), is a bestseller, and his memorable talk at the 2007 EG Conference (available now on TED.com) delivered a stinging condemnation of the way we eat now. A subsequent New York Times article pursued the same argument.

Bittman's newest book, Food Matters, explores the link between our eating habits and the environment, offering an accessible plan for a planet-friendly diet.

More profile about the speaker
Mark Bittman | Speaker | TED.com