TEDxToronto 2010
Brian Goldman: Doctors make mistakes. Can we talk about that?
Brian Goldman: Doktorlar hata yaparlar. Peki bizim bu konuyu konuşabilmemiz mümkün mü?
Filmed:
Readability: 3.4
1,589,793 views
Her doktor hatalar yapar. Fakat, doktor Brian Goldman' ın da söylediği gibi tıbbın red (ve utanç) kültürü doktorları her zaman bu hatalar üzerine konuşmaktan ya da onlar yoluyla öğrenme ve kendini geliştirme işinden alıkoyar. Kendi uzun pratiğinden hikayeler anlatarak o, doktorları yanlışları üzerinde konuşmaya davet ediyor.
Brian Goldman - Physician, broadcaster
Brian Goldman is an emergency-room physician in Toronto, and the host of CBC Radio’s "White Coat, Black Art." Full bio
Brian Goldman is an emergency-room physician in Toronto, and the host of CBC Radio’s "White Coat, Black Art." Full bio
Double-click the English transcript below to play the video.
00:15
I think we have to do something
0
0
2000
Sanırım tıp kültürünün değişmesi gerekli bir yanıyla
00:17
about a piece of the culture of medicine that has to change.
1
2000
3000
ilgili bir şeyler yapmamız gerekiyor.
00:20
And I think it starts with one physician, and that's me.
2
5000
3000
Ve sanırım bunun bir doktordan başlaması gerekiyor ve o da benim.
00:23
And maybe I've been around long enough
3
8000
2000
Ve bunu yaparken, belki de uzun süredir
00:25
that I can afford to give away some of my false prestige
4
10000
2000
bu işle uğraştığım için, sahip olduğum prestijin
00:27
to be able to do that.
5
12000
2000
hatalarımla ilişkili bölümünden feragat edebilirim.
00:29
Before I actually begin the meat of my talk,
6
14000
2000
Konuşmamın ana konusuna başlamadan önce,
00:31
let's begin with a bit of baseball.
7
16000
2000
gelin bir parça beyzbolla başlayalım.
00:33
Hey, why not?
8
18000
2000
Neden olmasın ki ?
00:35
We're near the end, we're getting close to the World Series.
9
20000
3000
Sezonun neredeyse sonundayız, finallere yaklaşıyoruz.
00:38
We all love baseball, don't we?
10
23000
3000
Hepimiz beyzbolu seviyoruz, öyle değil mi?
00:41
(Laughter)
11
26000
2000
(Gülüşmeler)
00:43
Baseball is filled with some amazing statistics.
12
28000
3000
Beyzbolla ilgili olarak bir takım çarpıcı istatistiklere sahibiz.
00:46
And there's hundreds of them.
13
31000
3000
Ve bunlardan yüzlerce var.
00:49
"Moneyball" is about to come out, and it's all about statistics
14
34000
3000
"Moneyball" isimli bir kitap çıkmak üzere istatistiklerle
00:52
and using statistics to build a great baseball team.
15
37000
2000
ve çok iyi bir beyzbol takımı kurmakla ilgili.
00:54
I'm going to focus on one stat
16
39000
3000
Bir statististik üzerinde yoğunlaşacağım
00:57
that I hope a lot of you have heard of.
17
42000
2000
ki bir çoğunuzun bunu duyduğunu umuyorum.
00:59
It's called batting average.
18
44000
2000
Buna vurma ortalaması deniyor.
01:01
So we talk about a 300, a batter who bats 300.
19
46000
3000
Mesela 300'den bahsederiz, oyuncunun 300 vurmasından.
01:04
That means that ballplayer batted safely, hit safely
20
49000
4000
Bunun anlamı oyuncunun vuruşlar sırasında
01:08
three times out of 10 at bats.
21
53000
3000
onda üç isabet göstermesidir.
01:11
That means hit the ball into the outfield,
22
56000
2000
Yani sahanın en uzak bölgelerine
01:13
it dropped, it didn't get caught,
23
58000
2000
topun diğerleri tarafından yakalanmadan düşmesi
01:15
and whoever tried to throw it to first base didn't get there in time
24
60000
3000
ve başlangıç noktasına zamanında gönderilememesidir
01:18
and the runner was safe.
25
63000
2000
ve topa vuran oyuncunun toptan önce başlangıç noktasına ulaşmasıdır.
01:20
Three times out of 10.
26
65000
3000
10 vuruşta üç defa.
01:23
Do you know what they call a 300 hitter
27
68000
3000
Amerikan beyzbol liginde
01:26
in Major League Baseball?
28
71000
2000
300 vurana ne dendiğini biliyor musunuz?
01:28
Good, really good,
29
73000
3000
İyi, gerçekten iyi deniyor.
01:31
maybe an all-star.
30
76000
3000
Hatta bir yıldız.
01:34
Do you know what they call
31
79000
2000
Peki 400 vuran birine
01:36
a 400 baseball hitter?
32
81000
2000
ne dendiğini biliyor musunuz?
01:38
That's somebody who hit, by the way,
33
83000
2000
Bu arada bu da her 10 atışta
01:40
four times safely out of every 10.
34
85000
2000
4 kez amaca ulaşmak demektir.
01:42
Legendary --
35
87000
3000
Efsanevi--
01:45
as in Ted Williams legendary --
36
90000
2000
Normal sezonda 400'den fazla vuran
01:47
the last Major League Baseball player
37
92000
2000
en son Amerikan beyzbol ligi
01:49
to hit over 400 during a regular season.
38
94000
3000
oyuncusu Ted Williams gibi efsanevi.
01:52
Now let's take this back into my world of medicine
39
97000
2000
Şimdi gelin benim kendimi çok daha fazla rahat
01:54
where I'm a lot more comfortable,
40
99000
2000
ya da size yapacağım konuşmayı düşündüğünüzde
01:56
or perhaps a bit less comfortable
41
101000
2000
birazcık daha az rahat hissedeceğim
01:58
after what I'm going to talk to you about.
42
103000
3000
tıp dünyama geri dönelim.
02:01
Suppose you have appendicitis
43
106000
2000
Apandisit olduğunuzu farzedin
02:03
and you're referred to a surgeon
44
108000
2000
ve bir cerraha yönlendirildiniz,
02:05
who's batting 400 on appendectomies.
45
110000
2000
apendektomi üzerine 400 hedef atışı yapan bir cerraha.
02:07
(Laughter)
46
112000
3000
( Gülüşmeler)
02:10
Somehow this isn't working out, is it?
47
115000
3000
Garip bir şekilde, bunu kabul etmenin mümkünü yok, değil mi?
02:13
Now suppose you live
48
118000
2000
Şimdi kuş uçmaz kervan geçmez
02:15
in a certain part of a certain remote place
49
120000
3000
bir yerde yaşadığınızı düşünün
02:18
and you have a loved one
50
123000
2000
ve sizinle birlikte yaşayan sevdiğinizin
02:20
who has blockages in two coronary arteries
51
125000
3000
iki koroner arterinde tıkanma var
02:23
and your family doctor refers that loved one to a cardiologist
52
128000
3000
ve aile doktorunuz sevdiğiniz kişi için anjiyoplasti
02:26
who's batting 200 on angioplasties.
53
131000
4000
üzerine 200 vuruşu olan bir kardiyolog öneriyor.
02:30
But, but, you know what?
54
135000
2000
Fakat ne oluyor biliyor musunuz?
02:32
She's doing a lot better this year. She's on the comeback trail.
55
137000
2000
O bu yıl çok daha iyisini yapıyor. Kendisini toparlıyor.
02:34
And she's hitting a 257.
56
139000
3000
Ve 257 vuruş yapıyor.
02:37
Somehow this isn't working.
57
142000
2000
Garip bir şekilde bu da işe yaramıyor.
02:39
But I'm going to ask you a question.
58
144000
2000
Ama ben size bir soru soracağım.
02:41
What do you think a batting average
59
146000
2000
Bir kalp cerrahının ya da yüksek hemşirenin
02:43
for a cardiac surgeon or a nurse practitioner
60
148000
2000
ya da bir ortopedistin,
02:45
or an orthopedic surgeon,
61
150000
2000
bir jinekoloğun, bir acil servis uzmanının
02:47
an OBGYN, a paramedic
62
152000
2000
başarı ortalaması hakkında
02:49
is supposed to be?
63
154000
3000
ne düşünüyorsunuz?
02:52
1,000, very good.
64
157000
3000
1000, çok güzel.
02:55
Now truth of the matter is,
65
160000
2000
Şimdi gerçek olan şu ki
02:57
nobody knows in all of medicine
66
162000
2000
tıbbın tümü içinde hiç kimse
02:59
what a good surgeon
67
164000
2000
iyi bir cerrahın
03:01
or physician or paramedic
68
166000
2000
ya da dahiliyecinin ya da acil personelinin
03:03
is supposed to bat.
69
168000
2000
başarılı sayılması için gerekli olan ortalamayı bilmez.
03:05
What we do though is we send each one of them, including myself,
70
170000
2000
Bizim yaptığımız ise ben de dahil olmak üzere
03:07
out into the world
71
172000
2000
herbirini dış dünyaya hayranlıkla yollayıp
03:09
with the admonition, be perfect.
72
174000
2000
mükemmel olmasını istememizdir.
03:11
Never ever, ever make a mistake,
73
176000
2000
Asla, asla hiç bir zaman hata yapma,
03:13
but you worry about the details, about how that's going to happen.
74
178000
3000
fakat detaylara, onun nasıl olabileceğine dair kafa yor.
03:16
And that was the message that I absorbed
75
181000
2000
Ve ben tıp fakültesindeyken
03:18
when I was in med school.
76
183000
2000
aldığım mesaj buydu.
03:20
I was an obsessive compulsive student.
77
185000
3000
Obsesif kompülsif bir öğrenciydim.
03:23
In high school, a classmate once said
78
188000
3000
Lisedeyken, bir sınıf arkadaşım bir keresinde
03:26
that Brian Goldman would study for a blood test.
79
191000
2000
Brian Goldman'ın kan tahlili üzerinde çalışabileceğini söylemişti.
03:28
(Laughter)
80
193000
3000
(Gülüşmeler)
03:31
And so I did.
81
196000
2000
Ve yaptığım da bu oldu.
03:33
And I studied in my little garret
82
198000
2000
Buradan çok uzak olmayan
03:35
at the nurses' residence at Toronto General Hospital,
83
200000
2000
Toronto Devlet Hastanesinin hemşire
03:37
not far from here.
84
202000
2000
binasının tepesindeki ufak bir odada çalıştım.
03:39
And I memorized everything.
85
204000
2000
Ve her şeyi ezberledim.
03:41
I memorized in my anatomy class
86
206000
2000
Anatomi derslerimde ayırıcı tanıları belirsiz ve ortak
03:43
the origins and exertions of every muscle,
87
208000
2000
her kasın başlangıç ve çıkışlarını,
03:45
every branch of every artery that came off the aorta,
88
210000
3000
aortadan çıkan her damarı ve dallarını
03:48
differential diagnoses obscure and common.
89
213000
3000
ezberledim.
03:51
I even knew the differential diagnosis
90
216000
2000
Hatta renal tübüler asidozisin nasıl
03:53
in how to classify renal tubular acidosis.
91
218000
2000
sınıflandırılacağını ve ayırıcı tanısını bile öğrendim.
03:55
And all the while,
92
220000
2000
Ve bunlarla birlikte,
03:57
I was amassing more and more knowledge.
93
222000
2000
daha daha fazla bilgiyi öğreniyordum.
03:59
And I did well, I graduated with honors,
94
224000
2000
Ve başarılı oldum, mükemmel derecelerle
04:01
cum laude.
95
226000
2000
mezun oldum.
04:03
And I came out of medical school
96
228000
3000
Tıp fakültesini bitirdiğimde
04:06
with the impression
97
231000
2000
öyle bir izlenime sahiptim ki
04:08
that if I memorized everything and knew everything,
98
233000
2000
eğer ben her şeyi
04:10
or as much as possible,
99
235000
2000
mümkün olduğunca fazla
04:12
as close to everything as possible,
100
237000
2000
ve yeterli öğrendiysem bu beni
04:14
that it would immunize me against making mistakes.
101
239000
3000
hata yapmaya karşı bağışık kılacaktı.
04:17
And it worked
102
242000
2000
Ve bu bir süreliğine,
04:19
for a while,
103
244000
3000
doğruymuş gibi gitti.
04:22
until I met Mrs. Drucker.
104
247000
3000
Bayan Drucker'ı tanıyana kadar.
04:25
I was a resident at a teaching hospital here in Toronto
105
250000
2000
Burada Toronto Eğitim Hastanesinde asistandım
04:27
when Mrs. Drucker was brought to the emergency department
106
252000
3000
bayan Drucker çalışmakta olduğum
04:30
of the hospital where I was working.
107
255000
2000
hastanenin acil servisine getirilmişti.
04:32
At the time I was assigned to the cardiology service
108
257000
2000
O zamanlar rotasyonumu
04:34
on a cardiology rotation.
109
259000
2000
yapmak üzere kardiyoloji servisindeydim.
04:36
And it was my job,
110
261000
2000
Ve benim görevim,
04:38
when the emergency staff called for a cardiology consult,
111
263000
2000
acil servisten kardiyoloji konsültasyonu istendiğinde,
04:40
to see that patient in emerg.
112
265000
3000
orada hastayı görmek
04:43
and to report back to my attending.
113
268000
2000
ve kıdemlime bunu rapor etmekti.
04:45
And I saw Mrs. Drucker, and she was breathless.
114
270000
3000
Ve bayan Drucker'ı gördüm, ve solunumu yoktu.
04:48
And when I listened to her, she was making a wheezy sound.
115
273000
3000
Ve onu dinlediğim zaman ondan hırıltılı bir ses geliyordu.
04:51
And when I listened to her chest with a stethoscope,
116
276000
2000
Ve onun göğsünü stetoskopla dinlediğim zaman
04:53
I could hear crackly sounds on both sides
117
278000
2000
Her iki yanda çıtırtılı bir ses duyabildim ki
04:55
that told me that she was in congestive heart failure.
118
280000
3000
bu bana konjestif kalp yetmezliği olduğunu düşündürdü.
04:58
This is a condition in which the heart fails,
119
283000
3000
Bu durumda yetmezlik nedeniyle kalp
05:01
and instead of being able to pump all the blood forward,
120
286000
2000
çevreye kanı tümüyle pompalayamaz ve
05:03
some of the blood backs up into the lung, the lungs fill up with blood,
121
288000
3000
bir miktar kan akciğere geri kaçar ve akciğerler kanla dolar
05:06
and that's why you have shortness of breath.
122
291000
2000
ve bu nedenle solunum yetmezliğine sahip olursunuz.
05:08
And that wasn't a difficult diagnosis to make.
123
293000
3000
Ve bunun tanısını koymak zor değildir.
05:11
I made it and I set to work treating her.
124
296000
3000
Tanıyı koydum ve tedavisi için plan yaptım.
05:14
I gave her aspirin. I gave her medications to relieve the strain on her heart.
125
299000
3000
Ona aspirin verdim. Solunum güçlüğünü azaltmak için ona ilaçlar verdim.
05:17
I gave her medications that we call diuretics, water pills,
126
302000
3000
Biriken sıvının atılması için diüretik denilen
05:20
to get her to pee out the access fluid.
127
305000
3000
sıvı atıcı ilaçlar verdim.
05:23
And over the course of the next hour and a half or two,
128
308000
2000
Ve birbuçuk ya da iki saatlik bir süre sonunda
05:25
she started to feel better.
129
310000
2000
kendini daha iyi hissetmeye başladı.
05:27
And I felt really good.
130
312000
3000
Ve ben de kendimi gerçekten iyi hissettim.
05:30
And that's when I made my first mistake;
131
315000
3000
Ve o anda da ilk hatamı yaptım;
05:33
I sent her home.
132
318000
2000
Onu evine gönderdim.
05:35
Actually, I made two more mistakes.
133
320000
3000
Gerçekte, iki hata daha yapmıştım.
05:38
I sent her home
134
323000
2000
Onu kıdemlimle görüşmeden
05:40
without speaking to my attending.
135
325000
2000
evine gönderdim.
05:42
I didn't pick up the phone and do what I was supposed to do,
136
327000
3000
Benden beklendiği üzere, telefonu kaldırıp ta
05:45
which was call my attending and run the story by him
137
330000
2000
onu arayarak hastanın durumu hakkında bilgi vermedim
05:47
so he would have a chance to see her for himself.
138
332000
3000
ki bu sayede hastayı kendi başına görüp denetleyebilirdi.
05:50
And he knew her,
139
335000
2000
Üstelik hastayı biliyordu da, bu sayede
05:52
he would have been able to furnish additional information about her.
140
337000
3000
onun hakkındaki değerlendirmeyi daha iyi hale getirebilirdi.
05:55
Maybe I did it for a good reason.
141
340000
2000
Bunu iyi bir gerekçeyle yapmış olabilirdim.
05:57
Maybe I didn't want to be a high-maintenance resident.
142
342000
3000
Belki de üstümden denetlenmek istememiştim.
06:00
Maybe I wanted to be so successful
143
345000
2000
Belki de çok başarılı olup
06:02
and so able to take responsibility
144
347000
2000
burada yaptığım gibi
06:04
that I would do so
145
349000
2000
sorumluluğumu arttırarak
06:06
and I would be able to take care of my attending's patients
146
351000
2000
onun hastalarına ona bile bilgi vermeden
06:08
without even having to contact him.
147
353000
2000
bakabilirdim.
06:10
The second mistake that I made was worse.
148
355000
4000
Yaptığım ikinci hata daha da kötüydü.
06:14
In sending her home,
149
359000
2000
Onu eve gönderirken,
06:16
I disregarded a little voice deep down inside
150
361000
2000
içimden gelen ve
06:18
that was trying to tell me,
151
363000
2000
bana " Goldman, bu iyi bir fikir değil, yapma"
06:20
"Goldman, not a good idea. Don't do this."
152
365000
3000
demeye çalışan cılız sese önem vermedim.
06:23
In fact, so lacking in confidence was I
153
368000
3000
Gerçekte ise kendime karşı bir güvensizlik duymuş olmalıyım ki
06:26
that I actually asked the nurse
154
371000
2000
bayan Drucker giderken arkasından bakan
06:28
who was looking after Mrs. Drucker,
155
373000
2000
hemşireye sorma ihtiyacı duydum,
06:30
"Do you think it's okay if she goes home?"
156
375000
3000
" Sence de eve gitmesinde bir sakınca yok değil mi?"
06:33
And the nurse thought about it
157
378000
2000
Ve hemşire düşündü ve o anın gerçeğine uygun davranarak
06:35
and said very matter-of-factly, "Yeah, I think she'll do okay."
158
380000
2000
" Evet, bence de durumunu toparlar." dedi.
06:37
I can remember that like it was yesterday.
159
382000
3000
Bunu daha dünmüş gibi hatırlıyorum.
06:40
So I signed the discharge papers,
160
385000
2000
Böylece taburcu kağıtlarını imzaladım,
06:42
and an ambulance came, paramedics came to take her home.
161
387000
3000
ve bir ambülans geldi, onu evine götürmek için acil personeli geldi.
06:45
And I went back to my work on the wards.
162
390000
3000
Ve ben de işimin başına döndüm.
06:48
All the rest of that day,
163
393000
2000
Günün geri kalan bölümünde,
06:50
that afternoon,
164
395000
2000
o öğleden sonrası,
06:52
I had this kind of gnawing feeling inside my stomach.
165
397000
3000
beni içimden kemiren bir duygu yaşadım.
06:55
But I carried on with my work.
166
400000
3000
Ancak işime devam ettim.
06:58
And at the end of the day, I packed up to leave the hospital
167
403000
2000
Ve günün sonunda hastaneyi terketmek için hazırlandım
07:00
and walked to the parking lot
168
405000
2000
arabamı alarak eve gitmek
07:02
to take my car and drive home
169
407000
2000
için otoparka yürüdüm
07:04
when I did something that I don't usually do.
170
409000
4000
bu benim genelde yapmadığım bir şeydi.
07:08
I walked through the emergency department on my way home.
171
413000
3000
Onun için acil servisin içinden geçtim.
07:11
And it was there that another nurse,
172
416000
2000
Ve orada bayan Drucker'ın arkasından bakan değil de
07:13
not the nurse who was looking after Mrs. Drucker before, but another nurse,
173
418000
3000
başka bir hemşire vardı,
07:16
said three words to me
174
421000
3000
bana sadece üç kelime söyledi
07:19
that are the three words
175
424000
2000
o üç kelime ki
07:21
that most emergency physicians I know dread.
176
426000
3000
bildiğim acil doktorlarının tamama yakını duymaya korkardı.
07:24
Others in medicine dread them as well,
177
429000
2000
Tıbbın diğer alanlarında olanların korktuğu gibi,
07:26
but there's something particular about emergency medicine
178
431000
2000
ancak yine de acil tıbbı için farklı bir özelliği vardı
07:28
because we see patients so fleetingly.
179
433000
4000
çünkü (orada) hastaları kısaca-aceleyle görürüz.
07:32
The three words are:
180
437000
2000
O üç kelime şuydu:
07:34
Do you remember?
181
439000
4000
Acaba onu hatırlıyormusun?
07:38
"Do you remember that patient you sent home?"
182
443000
3000
"Eve gönderdiğiniz hastayı hatırladınız mı?"
07:41
the other nurse asked matter-of-factly.
183
446000
2000
ve bana doğrudan doğruya sormuştu.
07:43
"Well she's back,"
184
448000
2000
" O geri geldi,"
07:45
in just that tone of voice.
185
450000
2000
aynı tonda söylemişti.
07:47
Well she was back all right.
186
452000
2000
O geri gelmişti.
07:49
She was back and near death.
187
454000
3000
Ölümcül durumda geri gelmişti.
07:52
About an hour after she had arrived home,
188
457000
2000
Benim onu eve gönderişimi takiben,
07:54
after I'd sent her home,
189
459000
2000
eve varışından yaklaşık bir saat sonra,
07:56
she collapsed and her family called 911
190
461000
3000
o bayılmış ve ailesi 911'i aramış
07:59
and the paramedics brought her back to the emergency department
191
464000
2000
ve ambulans personeli onu acil servise geri getirmişti
08:01
where she had a blood pressure of 50,
192
466000
2000
orada tansiyonu 50 idi
08:03
which is in severe shock.
193
468000
2000
bunun anlamı ciddi şok' tu.
08:05
And she was barely breathing and she was blue.
194
470000
3000
Ve nadiren nefes alıyordu ve rengi maviydi.
08:08
And the emerg. staff pulled out all the stops.
195
473000
3000
Ve acil personeli ellerinden geleni yapmıştı.
08:11
They gave her medications to raise her blood pressure.
196
476000
3000
Kan basıncını yükseltmek için ona ilaçlar vermişlerdi.
08:14
They put her on a ventilator.
197
479000
2000
Onu ventilatöre koymuşlardı.
08:16
And I was shocked
198
481000
3000
Ve bu kez ben de şoktaydım
08:19
and shaken to the core.
199
484000
2000
ve ben heyecandan titriyordum.
08:21
And I went through this roller coaster,
200
486000
2000
Ve gel-git'ler içine girmiştim,
08:23
because after they stabilized her,
201
488000
2000
çünkü durumu stabilize olduktan sonra
08:25
she went to the intensive care unit,
202
490000
2000
yoğun bakım ünitesine gönderilmişti
08:27
and I hoped against hope that she would recover.
203
492000
2000
ve her şeye rağmen düzeleceğini umuyordum.
08:29
And over the next two or three days,
204
494000
2000
Ve takibeden iki ya da üç günün ardından
08:31
it was clear that she was never going to wake up.
205
496000
2000
onun bir daha asla uyanamayacağı ortaya çıktı.
08:33
She had irreversible brain damage.
206
498000
3000
Geri dönüşümsüz beyin hasarı gelişmişti.
08:36
And the family gathered.
207
501000
2000
Ve ailesi toplandı.
08:38
And over the course of the next eight or nine days,
208
503000
3000
Ve takibeden sekiz ya da dokuz gün süresince
08:41
they resigned themselves to what was happening.
209
506000
2000
olanlar karşısında çaresizdiler.
08:43
And at about the nine day mark, they let her go --
210
508000
3000
Ve dokuz gün sonrasında, işlemin sonlandırılmasına karar verdiler--
08:46
Mrs. Drucker,
211
511000
2000
Bayan Drucker,
08:48
a wife, a mother
212
513000
2000
eş, anne
08:50
and a grandmother.
213
515000
3000
ve anneanne.
08:53
They say you never forget the names
214
518000
2000
Ölenlerin isimlerinin
08:55
of those who die.
215
520000
2000
asla unutulmadığını söylerler.
08:57
And that was my first time to be acquainted with that.
216
522000
3000
Ve benim bu kuralla tanıştığım ilk olay buydu.
09:00
Over the next few weeks,
217
525000
2000
Takibeden bir kaç hafta içinde,
09:02
I beat myself up
218
527000
3000
Kendi kendimi suçladım
09:05
and I experienced for the first time
219
530000
2000
ve tıp kültürümüz içinde varolan
09:07
the unhealthy shame that exists
220
532000
2000
sağlıksız bir utanç duygusuyla
09:09
in our culture of medicine --
221
534000
2000
ilk kez yüzyüze geldim--
09:11
where I felt alone, isolated,
222
536000
3000
kendimi yalnız ve izole hissettim,
09:14
not feeling the healthy kind of shame that you feel,
223
539000
2000
herkesin hissettiği normal sayılabilecek bir utanç değil,
09:16
because you can't talk about it with your colleagues.
224
541000
2000
çünkü meslektaşlarınızla konuşamazsınız.
09:18
You know that healthy kind,
225
543000
2000
Normal sayılanı biliyorsunuz,
09:20
when you betray a secret that a best friend made you promise never to reveal
226
545000
3000
en iyi arkadaşınıza kimseye söylememek için söz verdiğiniz
09:23
and then you get busted
227
548000
2000
bir sırrı ağzınızdan kaçırdığınızda çuvallarsınız
09:25
and then your best friend confronts you
228
550000
2000
ve o en iyi arkadaşınız karşınıza geçer
09:27
and you have terrible discussions,
229
552000
2000
ve korkunç tartışmalara girişirsiniz,
09:29
but at the end of it all that sick feeling guides you
230
554000
3000
ama sizi hasta eden bu duyguyu atlatırsınız
09:32
and you say, I'll never make that mistake again.
231
557000
2000
ve o hatayı bir daha yapmayacağınızı söylersiniz.
09:34
And you make amends and you never make that mistake again.
232
559000
3000
Ve verdiğiniz bu söz sonucunda o hatayı bir daha asla yapmazsınız.
09:37
That's the kind of shame that is a teacher.
233
562000
3000
Bu türden utanç duygusu bir tür öğretmendir.
09:40
The unhealthy shame I'm talking about
234
565000
2000
Benim burada bahsettiğim sağlıksız utanç ise
09:42
is the one that makes you so sick inside.
235
567000
3000
sizi içinizden hasta eder.
09:45
It's the one that says,
236
570000
2000
Bu öyle bir şeydir ki size
09:47
not that what you did was bad,
237
572000
2000
yaptığınız şeyin değil
09:49
but that you are bad.
238
574000
2000
kendinizin kötü olduğunu söyler.
09:51
And it was what I was feeling.
239
576000
3000
Ve benim hissettiğim de buydu.
09:54
And it wasn't because of my attending; he was a doll.
240
579000
3000
Ve bu sadece benim kıdemlimi kukla yerine koymam de değildi.
09:57
He talked to the family, and I'm quite sure that he smoothed things over
241
582000
3000
O aileyle konuştu ve eminim ki sorunu yumuşattı
10:00
and made sure that I didn't get sued.
242
585000
3000
ve benim dava edilmemi engelledi.
10:03
And I kept asking myself these questions.
243
588000
3000
Ve ben kendime bu soruları sormaya devam ettim.
10:06
Why didn't I ask my attending? Why did I send her home?
244
591000
3000
Kıdemlime neden sormadım? Neden onu eve gönderdim?
10:09
And then at my worst moments:
245
594000
2000
Ve sonra daha da kötü anlarım oldu:
10:11
Why did I make such a stupid mistake?
246
596000
3000
Bu türden bir aptallığı niçin yaptım?
10:14
Why did I go into medicine?
247
599000
2000
Niçin tıbbı seçtim?
10:16
Slowly but surely,
248
601000
2000
Yavaş yavaş da olsa
10:18
it lifted.
249
603000
2000
bu yararlı oldu.
10:20
I began to feel a bit better.
250
605000
2000
Bir parça kendimi iyi hissetmeye başladım.
10:22
And on a cloudy day,
251
607000
2000
ve havanın bulutlu olduğu bir gün
10:24
there was a crack in the clouds and the sun started to come out
252
609000
2000
bir gök gürültüsü oldu ve güneş görünmeye başladı
10:26
and I wondered,
253
611000
2000
ve ben merak ettim,
10:28
maybe I could feel better again.
254
613000
2000
kendimi yeniden iyi hissettim.
10:30
And I made myself a bargain
255
615000
3000
ve kendi kendimle bir pazarlık yaptım
10:33
that if only I redouble my efforts to be perfect
256
618000
5000
eğer kendimi mükemmel yapma adına iki misli uğraşırsam
10:38
and never make another mistake again,
257
623000
2000
ve bir daha asla diğer bir hata yapmazsam,
10:40
please make the voices stop.
258
625000
2000
lütfen sesleri durdur.
10:42
And they did.
259
627000
2000
Ve durdular.
10:44
And I went back to work.
260
629000
2000
Ve işime geri döndüm.
10:46
And then it happened again.
261
631000
3000
Ve sonra o yine oldu.
10:49
Two years later I was an attending in the emergency department
262
634000
3000
iki yıl önce Toronto'nun hemen kuzeyindeki bir
10:52
at a community hospital just north of Toronto,
263
637000
2000
hastanenin acil servisinde sorumluydum
10:54
and I saw a 25 year-old man with a sore throat.
264
639000
3000
ve boğaz ağrısı olan 25 yaşında bir adam gördüm.
10:57
It was busy, I was in a bit of a hurry.
265
642000
2000
Yoğunluk vardı, ben de biraz acele ediyordum.
10:59
He kept pointing here.
266
644000
2000
Burasını gösteriyordu.
11:01
I looked at his throat, it was a little bit pink.
267
646000
2000
Boğazına baktım, biraz pembeydi.
11:03
And I gave him a prescription for penicillin
268
648000
2000
Ve ona penisilin için bir reçete verdim
11:05
and sent him on his way.
269
650000
2000
ve onu gönderdim.
11:07
And even as he was walking out the door,
270
652000
2000
Ve o kapıdan çıkarken bile
11:09
he was still sort of pointing to his throat.
271
654000
3000
hala boğazını işaret ediyordu.
11:12
And two days later I came to do my next emergency shift,
272
657000
3000
Ve iki gün sonra bir sonraki acil nöbetime geldim ve şefim
11:15
and that's when my chief asked to speak to me quietly in her office.
273
660000
3000
yavaş bir sesle ofisinde benimle konuşmak istediğini söyledi.
11:18
And she said the three words:
274
663000
4000
Ve o üç kelime söyledi:
11:22
Do you remember?
275
667000
3000
Acaba onu hatırlıyormusun?
11:25
"Do you remember that patient you saw with the sore throat?"
276
670000
3000
Görmüş olduğun boğazı ağrıyan hastayı hatırlıyor musun?
11:28
Well it turns out, he didn't have a strep throat.
277
673000
2000
Sonuç olarak onun streptokoksik boğazı olmadığı anlaşılmıştı.
11:30
He had a potentially life-threatening condition
278
675000
2000
Buna karşın, epiglottitis adı verilen
11:32
called epiglottitis.
279
677000
2000
hayati riski olan bir durumu varmış.
11:34
You can Google it,
280
679000
2000
İsterseniz Google'dan bakabilirsiniz,
11:36
but it's an infection, not of the throat, but of the upper airway,
281
681000
3000
infeksiyon ama boğazın değil üst solunum yolunun
11:39
and it can actually cause the airway to close.
282
684000
3000
ve üst solunum yolunun kapanmasına yol açabilir.
11:42
And fortunately he didn't die.
283
687000
3000
ve şans eseri o ölmedi.
11:45
He was placed on intravenous antibiotics
284
690000
3000
İntravenöz antibiyotikler başlandı
11:48
and he recovered after a few days.
285
693000
2000
ve bir kaç gün içinde düzeldi.
11:50
And I went through the same period of shame and recriminations
286
695000
4000
Ve ben yeniden aynı utanç ve kendini suçlama döneminden geçtim
11:54
and felt cleansed and went back to work,
287
699000
4000
ve rahatlayınca işime geri döndüm,
11:58
until it happened again and again and again.
288
703000
5000
defalarca tekrar tekrar bu iş olana kadar.
12:03
Twice in one emergency shift, I missed appendicitis.
289
708000
3000
Aynı acil dönemi içinde iki kez apandisit atladım.
12:06
Now that takes some doing,
290
711000
3000
Bu bir şekilde oluyor,
12:09
especially when you work in a hospital
291
714000
2000
özellikle bir gecede 14 hasta gördüğün
12:11
that at the time saw but 14 people a night.
292
716000
3000
bir hastanede çalışıyorsan.
12:14
Now in both cases, I didn't send them home
293
719000
3000
Onların ikisini de evlerine göndermedim
12:17
and I don't think there was any gap in their care.
294
722000
2000
ve bakımlarında herhangi bir risk oluştuğunu düşünmüyorum.
12:19
One I thought had a kidney stone.
295
724000
2000
Bir tanesinde böbrek taşı düşündüm.
12:21
I ordered a kidney X-ray. When it turned out to be normal,
296
726000
2000
Böbrek röntgeni istedim. Sonuç normal gelince
12:23
my colleague who was doing a reassessment of the patient
297
728000
3000
hastayı yeniden değerlendiren arkadaşım
12:26
noticed some tenderness in the right lower quadrant and called the surgeons.
298
731000
3000
karnın sağ alt bölümünde bir hassasiyet aldı ve cerrahları aradı.
12:29
The other one had a lot of diarrhea.
299
734000
2000
Öbüründe ise fazla miktarda diyare vardı.
12:31
I ordered some fluids to rehydrate him
300
736000
3000
Susuz kalmasın diye bazı sıvılar önerdim
12:34
and asked my colleague to reassess him.
301
739000
3000
ve arkadaşıma onu değerlendirmesini söyledim.
12:37
And he did
302
742000
2000
Yaptı ve yine karında sağ alt bölümde
12:39
and when he noticed some tenderness in the right lower quadrant, called the surgeons.
303
744000
2000
gerginlik hissettiği zaman cerrahları aradı.
12:41
In both cases,
304
746000
2000
Her iki vakada da,
12:43
they had their operations and they did okay.
305
748000
3000
operasyonlarını yaptılar ve hastalar düzeldi.
12:46
But each time,
306
751000
2000
Fakat her seferinde
12:48
they were gnawing at me, eating at me.
307
753000
2000
üzerime geliyorlarmış, beni kemiriyorlarmış gibi geldi.
12:50
And I'd like to be able to say to you
308
755000
2000
Ve size şunu söylemeyi isterdim ki
12:52
that my worst mistakes only happened in the first five years of practice
309
757000
3000
benim en kötü hatalarım bir çok meslektaşımın da
12:55
as many of my colleagues say, which is total B.S.
310
760000
3000
söylediği gibi pratiğin ilk beş yılında ihtisas döneminde oldu.
12:58
(Laughter)
311
763000
2000
(Gülüşmeler)
13:00
Some of my doozies have been in the last five years.
312
765000
3000
Bazıları ise son beş yıl içinde.
13:06
Alone, ashamed and unsupported.
313
771000
2000
Yalnız, Utanmış ve Desteksiz.
13:08
Here's the problem:
314
773000
2000
Problem şu:
13:10
If I can't come clean
315
775000
2000
Eğer ben kendimi temiz hissetmezsem
13:12
and talk about my mistakes,
316
777000
4000
ve hatalarım konusunda konuşmazsam,
13:16
if I can't find the still-small voice
317
781000
2000
eğer bana gerçekten ne olduğunu
13:18
that tells me what really happened,
318
783000
2000
söyleyen içimdeki sesi duymazsam
13:20
how can I share it with my colleagues?
319
785000
2000
bunları meslektaşlarımla nasıl paylaşırım?
13:22
How can I teach them about what I did
320
787000
3000
Başkalarının benim yaptığımı
13:25
so that they don't do the same thing?
321
790000
4000
yapmamaları için onlara nasıl ders verebilirim?
13:29
If I were to walk into a room --
322
794000
2000
Eğer şimdi yaptığım gibi odaya girip de
13:31
like right now, I have no idea what you think of me.
323
796000
3000
benimle ilgili ne düşündüğünüzü bilmeden konuşmasaydım
13:34
When was the last time you heard somebody talk
324
799000
2000
En son ne zaman biri size
13:36
about failure after failure after failure?
325
801000
2000
hata üzerine hata yapma üzerine konuştu?
13:38
Oh yeah, you go to a cocktail party
326
803000
2000
Evet kokteyl partiye gider ve
13:40
and you might hear about some other doctor,
327
805000
2000
diğer bir doktorun konuşmasını dinlersiniz,
13:42
but you're not going to hear somebody
328
807000
2000
ama kendi hatalarından bahseden
13:44
talking about their own mistakes.
329
809000
2000
birini duymayacaksınızdır.
13:46
If I were to walk into a room filled with my colleages
330
811000
3000
Eğer ben meslektaşlarımla dolu bir odaya girip te
13:49
and ask for their support right now
331
814000
2000
onların desteğini isteyip ardından da
13:51
and start to tell what I've just told you right now,
332
816000
2000
size biraz önce anlattıklarımı anlatsaydım,
13:53
I probably wouldn't get through two of those stories
333
818000
3000
muhtemelen onlar gerçekten rahatsız olmadan
13:56
before they would start to get really uncomfortable,
334
821000
2000
hikayelerimden iki tanesini bile aktaramazdım
13:58
somebody would crack a joke,
335
823000
2000
bazıları şaka yapmaya başlar,
14:00
they'd change the subject and we would move on.
336
825000
3000
konuyu değiştirirler ve onun üzerinde konuşurduk.
14:05
And in fact, if I knew and my colleagues knew
337
830000
3000
Ve gerçekte eğer ben ve arkadaşlarım hastanemizdeki
14:08
that one of my orthopedic colleagues took off the wrong leg in my hospital,
338
833000
4000
ortopedistlerden birinin yanlış bacağı kestiğini bilsek
14:12
believe me, I'd have trouble
339
837000
2000
bana inanın o kişiyle göz teması kurma konusunda
14:14
making eye contact with that person.
340
839000
2000
bile sıkıntı yaşardım.
14:16
That's the system that we have.
341
841000
2000
İşte biz böyle bir sisteme sahibiz.
14:18
It's a complete denial of mistakes.
342
843000
3000
Hataların toptan reddine dayanan bir sistem
14:21
It's a system
343
846000
2000
Bu sistemde
14:23
in which there are two kinds of physicians --
344
848000
4000
iki tür pozisyon vardır---
14:27
those who make mistakes
345
852000
2000
hata yapanlar
14:29
and those who don't,
346
854000
2000
ve hata yapmayanlar,
14:31
those who can't handle sleep deprivation and those who can,
347
856000
3000
uyku deprivasyonunu yapamayanlar ve yapanlar,
14:34
those who have lousy outcomes
348
859000
2000
anlamsız sonuç çıkaranlar
14:36
and those who have great outcomes.
349
861000
3000
ve çok başarılı sonuç çıkaranlar.
14:39
And it's almost like an ideological reaction,
350
864000
2000
Ve bu neredeyse ideolojik bir reaksiyon gibidir,
14:41
like the antibodies begin to attack that person.
351
866000
4000
o kişiye antikorların saldırması gibi bir şey.
14:45
And we have this idea
352
870000
2000
Ve öyle bir düşünceye sahibizdir ki
14:47
that if we drive the people who make mistakes
353
872000
2000
eğer hata yapanları
14:49
out of medicine,
354
874000
2000
tıbbın dışına sürersek,
14:51
what will we be left with, but a safe system.
355
876000
4000
geriye güvenli bir sistem kalır.
14:55
But there are two problems with that.
356
880000
3000
Ancak bununla ilgili iki problem var.
14:58
In my 20 years or so
357
883000
2000
Tıbbi yayıncılık ve dergi makaleleri işinde geçen
15:00
of medical broadcasting and journalism,
358
885000
3000
20 ya da benzeri yılım içinde
15:03
I've made a personal study of medical malpractice and medical errors
359
888000
3000
tıbbi malpraktis ve yanlışlarımla ilgili olan
15:06
to learn everything I can,
360
891000
2000
her şeyi öğrenmek için kişisel bir çalışma yaptım
15:08
from one of the first articles I wrote for the Toronto Star
361
893000
2000
Toronto Star' da yazdığım ilk makalelerden
15:10
to my show "White Coat, Black Art."
362
895000
3000
" Beyaz Önlük, Siyah Sanat" isimli gösterime kadar.
15:13
And what I've learned
363
898000
2000
Ve öğrendiğim şu ki
15:15
is that errors are absolutely ubiquitous.
364
900000
3000
hatalar kesin olarak her zaman ve her yerdedir.
15:18
We work in a system
365
903000
2000
Öyle bir sistem içindeyiz ki
15:20
where errors happen every day,
366
905000
2000
orada her gün hatalar olur,
15:22
where one in 10 medications
367
907000
2000
orada verilen her 10 ilaçtan biri
15:24
are either the wrong medication given in hospital
368
909000
2000
ya yanlış ilaçtır
15:26
or at the wrong dosage,
369
911000
2000
ya da dozu yanlıştır,
15:28
where hospital-acquired infections are getting more and more numerous,
370
913000
3000
orada hastane kaynaklı infeksiyonlar her geçen gün
15:31
causing havoc and death.
371
916000
3000
yıkım ve ölüme yol açarak artmaktadır.
15:34
In this country,
372
919000
2000
Bu ülkede,
15:36
as many as 24,000 Canadians die
373
921000
2000
24000 kadar çok sayıda Kanadalılar
15:38
of preventable medical errors.
374
923000
2000
önlenebilir tıbbi hatalar sonucu ölmektedir.
15:40
In the United States, the Institute of Medicine pegged it at 100,000.
375
925000
4000
Birleşik Devletler'de, Tıp Enstitüsü buna 100.000 demektedir.
15:44
In both cases, these are gross underestimates,
376
929000
3000
Her iki durumda da büyük yetersizlikler söz konusudur.
15:47
because we really aren't ferreting out the problem
377
932000
2000
çünkü biz problem karşısında
15:49
as we should.
378
934000
2000
yapmamız gerekeni yapmıyoruz.
15:51
And here's the thing.
379
936000
3000
Ve size bir örnek.
15:54
In a hospital system
380
939000
3000
Tıbbi bilginin her iki ya da üç yılda
15:57
where medical knowledge is doubling
381
942000
2000
ikiye katlandığı hastane sisteminde
15:59
every two or three years, we can't keep up with it.
382
944000
3000
onu yakalayamıyoruz.
16:02
Sleep deprivation is absolutely pervasive.
383
947000
3000
Uyku deprivasyonu kesinlikle artıyor.
16:05
We can't get rid of it.
384
950000
2000
Ondan kurtulamıyoruz.
16:07
We have our cognitive biases,
385
952000
2000
Kendi kognitif ön yargılarımıza sahibiz, göğüs ağrısı olan
16:09
so that I can take a perfect history on a patient with chest pain.
386
954000
3000
bir hastayla ilgili mükemmel bir hikaye aktarabilirim.
16:12
Now take the same patient with chest pain,
387
957000
2000
Şimdi göğüs ağrılı aynı hastayı alın,
16:14
make them moist and garrulous
388
959000
2000
onu sulu ve çenesi düşük yapın
16:16
and put a little bit of alcohol on their breath,
389
961000
2000
ve nefeslerine biraz alkol damlatın,
16:18
and suddenly my history is laced with contempt.
390
963000
2000
ve aniden hikaye aşağlayıcı bir biçime bürünür.
16:20
I don't take the same history.
391
965000
2000
Aynı öyküyü almam.
16:22
I'm not a robot;
392
967000
2000
Ben bir robot değilim;
16:24
I don't do things the same way each time.
393
969000
2000
Her zaman her şeyi aynı yoldan yapmam.
16:26
And my patients aren't cars;
394
971000
2000
Ve hastalarım da araba değildir;
16:28
they don't tell me their symptoms in the same way each time.
395
973000
3000
belirtilerini her zaman aynı yoldan aktarmazlar.
16:31
Given all of that, mistakes are inevitable.
396
976000
3000
Bütün bunları hesaba katarsanız, hatalar önlenemez.
16:34
So if you take the system, as I was taught,
397
979000
3000
Benim eğitildiğim gibi bir sistemi alın,
16:37
and weed out all the error-prone health professionals,
398
982000
4000
ve hata yapması muhtemel sağlık personelini onun dışına atın,
16:41
well there won't be anybody left.
399
986000
3000
geriye hiç kimse kalmaz.
16:46
And you know that business
400
991000
2000
Ve kendi kötü vakaları hakkında
16:48
about people not wanting
401
993000
2000
konuşmak istemeyen
16:50
to talk about their worst cases?
402
995000
3000
insanlarla ilgili bu sektörü bilirsiniz.
16:53
On my show, on "White Coat, Black Art,"
403
998000
2000
Benim gösterim " Beyaz Önlük, Siyah Sanat" ta
16:55
I made it a habit of saying, "Here's my worst mistake,"
404
1000000
2000
" İşte benim en kötü yanlışım" demeyi alışkanlık yaptım.
16:57
I would say to everybody
405
1002000
2000
Herkese, ambulans personelinden,
16:59
from paramedics to the chief of cardiac surgery,
406
1004000
3000
kalp cerrahisi şefine kadar söyleyebilirim ki,
17:02
"Here's my worst mistake," blah, blah, blah, blah, blah,
407
1007000
2000
" İşte benim en kötü yanlışım bu", blah,blah,blah,blah,
17:04
"What about yours?" and I would point the microphone towards them.
408
1009000
3000
" Sizinkinden ne haber?" ve mikrofonu onlara uzatırım.
17:07
And their pupils would dilate,
409
1012000
2000
Ve onların gözbebekleri büyüyebilir,
17:09
they would recoil,
410
1014000
2000
irkilebilirler,
17:11
then they would look down and swallow hard
411
1016000
3000
sonra aşağıya doğru bakarlar, güçlükle yutkunurlar
17:14
and start to tell me their stories.
412
1019000
3000
ve hikayelerini anlatmaya başlarlardı.
17:17
They want to tell their stories. They want to share their stories.
413
1022000
3000
Kendi hikayelerini anlatmak isterler. Paylaşmak isterler.
17:20
They want to be able to say,
414
1025000
2000
Söylemeyi isterler ki;
17:22
"Look, don't make the same mistake I did."
415
1027000
2000
" Bak, benim yaptığım hatayı sen yapma."
17:24
What they need is an environment to be able to do that.
416
1029000
2000
Böyle şeyleri söyleyebilecekleri bir ortama ihtiyaçları var.
17:26
What they need is a redefined medical culture.
417
1031000
4000
Yeniden tanımlanmış bir tıp kültürü anlayışına ihtiyaçları var.
17:30
And it starts with one physician at a time.
418
1035000
3000
Ve bu da her seferinde tek bir doktorla başlar.
17:33
The redefined physician is human,
419
1038000
3000
Yeniden tanımlanmış doktor bir insandır,
17:36
knows she's human,
420
1041000
2000
insan olduğunu da bilir,
17:38
accepts it, isn't proud of making mistakes,
421
1043000
2000
onu kabul eder, hata yapmaktan gurur duymaz,
17:40
but strives to learn one thing
422
1045000
2000
ama olmuş olandan
17:42
from what happened
423
1047000
2000
başka birisine öğreteceği
17:44
that she can teach to somebody else.
424
1049000
2000
bir ders çıkarmak için yararlanır.
17:46
She shares her experience with others.
425
1051000
2000
Deneyimlerini başkalarıyla paylaşır.
17:48
She's supportive when other people talk about their mistakes.
426
1053000
3000
Başkaları hatalarından bahsettikleri zaman destekleyicidir.
17:51
And she points out other people's mistakes,
427
1056000
2000
Ve başkalarının hatalarına
17:53
not in a gotcha way,
428
1058000
2000
dalga geçmek için değil
17:55
but in a loving, supportive way
429
1060000
3000
fakat sevgi dolu, destekleyici biçimde değinir
17:58
so that everybody can benefit.
430
1063000
2000
ki herkes yararlansın.
18:00
And she works in a culture of medicine
431
1065000
2000
Ve tıp kültürü içinde
18:02
that acknowledges
432
1067000
2000
çalışan bir insan olarak
18:04
that human beings run the system,
433
1069000
2000
sistemi yürütenlerin de insan olduğunu kabul eder,ve insanlar
18:06
and when human beings run the system, they will make mistakes from time to time.
434
1071000
3000
sistemi yürüttükleri zaman arada sırada hatalar yapacaklardır.
18:09
So the system is evolving
435
1074000
4000
Sistem geliştikçe
18:13
to create backups
436
1078000
4000
deneyimleri biriktirerek
18:17
that make it easier to detect those mistakes
437
1082000
3000
insanların kaçınılmaz biçimde yaptığı hataların
18:20
that humans inevitably make
438
1085000
3000
saptanmasını daha kolay hale getirir
18:23
and also fosters in a loving, supportive way
439
1088000
3000
ve sağlık sistemi gibi
18:26
places where everybody who is observing
440
1091000
3000
herkesin üzerinde gözlem yaptığı yerlerde
18:29
in the health care system
441
1094000
2000
sevgi dolu ve destekleyici yolu teşvik eder.
18:31
can actually point out things that could be potential mistakes
442
1096000
3000
o (sistem içinde) potansiyel hataları gündeme getirir
18:34
and is rewarded for doing so,
443
1099000
2000
ve bunu yaptığı için ödüllendirilir
18:36
and especially people like me, when we do make mistakes,
444
1101000
2000
ve benim gibi insanlar hata yaptıkları zaman
18:38
we're rewarded for coming clean.
445
1103000
4000
bunu kabullendikleri için ödüllendirilir.
18:42
My name is Brian Goldman.
446
1107000
3000
Benim adım Brian Goldman,
18:45
I am a redefined physician.
447
1110000
3000
Ben yeniden tanımlanmış bir doktorum.
18:48
I'm human. I make mistakes.
448
1113000
2000
Bir insanım. Hatalar yaparım.
18:50
I'm sorry about that,
449
1115000
2000
Bundan dolayı üzgünüm,
18:52
but I strive to learn one thing
450
1117000
2000
ama başkalarına öğretmek adına
18:54
that I can pass on to other people.
451
1119000
3000
bir şey öğrenmeye can atarım.
18:57
I still don't know what you think of me,
452
1122000
3000
Benim hakkımda ne düşündüğünüzü henüz bilmiyorum
19:00
but I can live with that.
453
1125000
2000
ama bununla da yaşabilirim.
19:02
And let me close with three words of my own:
454
1127000
3000
Ve izin verin kendime ait üç kelimeyle son vereyim:
19:05
I do remember.
455
1130000
4000
Ben gerçekten hatırlıyorum.
19:09
(Applause)
456
1134000
13000
(Alkışlar)
ABOUT THE SPEAKER
Brian Goldman - Physician, broadcasterBrian Goldman is an emergency-room physician in Toronto, and the host of CBC Radio’s "White Coat, Black Art."
Why you should listen
Brian Goldman is an emergency room physician who has worked at Mount Sinai Hospital in downtown Toronto for more than 20 years. He is also a prominent medical journalist and the host of CBC Radio’s White Coat, Black Art. In Dr. Goldman’s first book, The Night Shift, published in 2010, he shares his experiences of working through the witching hours at Mount Sinai, as well as at the other hospitals where he has spent his long career.
Brian Goldman | Speaker | TED.com