ABOUT THE SPEAKER
Elizabeth Lesser - Wellness specialist
Elizabeth Lesser helps her readers and students transform their lives after brushes with pain, adversity and life's myriad problems.

Why you should listen

Elizabeth Lesser is a bestselling author and the cofounder of Omega Institute, the renowned conference and retreat center located in Rhinebeck, New York. Lesser's first book, The Seeker's Guide, chronicles her years at Omega and distills lessons learned into a potent guide for growth and healing. Her New York Times bestselling book, Broken Open: How Difficult Times Can Help Us Grow (Random House), has sold more than 300,000 copies and has been translated into 20 languages. Her latest book, Marrow: A Love Story (Harper Collins/September 2016), is a memoir about Elizabeth and her younger sister, Maggie, and the process they went through when Elizabeth was the donor for Maggie’s bone marrow transplant.

Lesser cofounded Omega Institute in 1977 -- a time when a variety of fresh ideas were sprouting in American culture. Since then, the institute has been at the forefront of holistic education, offering workshops and trainings in: integrative medicine, prevention, nutrition, and the mind/body connection; meditation and yoga; cross-cultural arts and creativity; ecumenical spirituality; and social change movements like women's empowerment and environmental sustainability. Lesser is also the cofounder of Omega's Women's Leadership Center, which grew out of the popular Women & Power conference series featuring women leaders, activists, authors and artists from around the world. Each year more than 30,000 people participate in Omega's programs on its campus in Rhinebeck, New York and at urban and travel sites, and more than a million people visit its website for online learning.

A student of the Sufi master, Pir Vilayat Inayat Khan, for many years, Lesser has also studied with spiritual teachers, healers, psychologists and philosophers from other traditions. In 2008 she helped Oprah Winfrey produce a ten-week online seminar based on Eckhart Tolle's book, A New Earth. The webinar was viewed by more than 8 million people worldwide. She was a frequent host on Oprah's "Soul Series," a weekly radio show on Sirius/XM, and a guest on Oprah's "Super Soul Sunday." In 2011, she gave a TED Talk, "Take 'the Other' to lunch ," in which she called for civility and understanding as we negotiate our differences as human beings.

Lesser attended Barnard College, where she studied literature, and San Francisco State University, where she received a teaching degree. In 2011 she received an honorary doctorate from the Institute of Transpersonal Psychology, in Palo Alto, California. Early in her career she was a midwife and birth educator. Today, besides writing and her work at Omega Institute, she lends her time to social and environmental causes and is an avid walker, cook and gardener. She lives with her family in New York's Hudson River Valley.

More profile about the speaker
Elizabeth Lesser | Speaker | TED.com
TEDWomen 2016

Elizabeth Lesser: Say your truths and seek them in others

Elizabeth Lesser: Gerçeklerini söyle ve bunları başkalarında ara

Filmed:
1,709,264 views

Yıpranmış ilişkiler ve sevdiğiniz birinin ölümü gibi ağır konular hakkındaki bu şiirsel ve beklenmedik bir şekilde komik konuşmada, Elizabeth Lesser içini açmak ve doğruları söylemek için gururu ve savunmayı bir kenara koyduğu iyileşme sürecini açıklıyor. O diyor ki, "Sizin için önemli olan ilişkilerinizi yoluna sokmak için ölüm-kalın anını beklemek zorunda değilsiniz". "İlk cevap veren yeni bir tür ol ... diğerine karşı ilk cesur adımı atan biri."
- Wellness specialist
Elizabeth Lesser helps her readers and students transform their lives after brushes with pain, adversity and life's myriad problems. Full bio

Double-click the English transcript below to play the video.

00:13
Like manyçok of us,
0
1084
1710
Çoğumuz gibi,
00:14
I've had severalbirkaç careerskariyer in my life,
1
2818
2372
hayatımda farklı kariyerlerim oldu
00:17
and althougholmasına rağmen they'veonlar ettik been variedçeşitli,
2
5214
2151
ve hepsi çeşitli olmasına rağmen
00:19
my first job setset the foundationvakıf
for all of them.
3
7389
3887
ilk işim hepsinin temeli oldu.
00:23
I was a home-birthAna sayfa-doğum midwifeEbe
throughoutboyunca my 20s.
4
11300
4013
20'li yaşlarım boyunca
ev doğumu yapan bir ebeydim.
00:27
DeliveringTeslim etmek babiesbebekler taughtöğretilen me
valuabledeğerli and sometimesara sıra surprisingşaşırtıcı things,
5
15623
5124
Bebekleri doğurtmak bana değerli ve
bazen de şaşırtıcı şeyler öğretti.
00:32
like how to startbaşlama a cararaba at 2am.
6
20771
2770
Sıfırın altında 10 dereceyken,
00:35
when it's 10 degreesderece belowaltında zerosıfır.
7
23565
1798
sabahın ikisinde arabayı çalıştırmak gibi
00:37
(LaughterKahkaha)
8
25387
1001
(Gülüşmeler)
00:38
Or how to revivecanlandırmak a fatherbaba
who'skim faintedbayıldı at the sightgörme of bloodkan.
9
26412
4335
ya da kan görmesiyle bayılan
babayı ayıltmak gibi.
00:42
(LaughterKahkaha)
10
30771
1051
(Gülüşmeler)
00:43
Or how to cutkesim the umbilicalgöbek cordkordon just so,
11
31846
2446
Ya da güzel bir göbek deliği yapmak için
00:46
to make a beautifulgüzel bellygöbek buttondüğme.
12
34316
2221
göbek bağını nasıl kesmem gerektiği gibi.
00:48
But those aren'tdeğil the things
that stucksıkışmış with me or guideddestekli me
13
36561
3785
Ebeliği bıraktığım ve diğer işlere
başladığım zaman,
00:52
when I stoppeddurduruldu beingolmak a midwifeEbe
and startedbaşladı other jobsMeslekler.
14
40370
3984
bu şeyler benimle kalan ya da bana
rehberlik eden şeyler olmadı.
00:56
What stucksıkışmış with me was this bedrockana kaya beliefinanç
15
44378
4093
Bende kalan temel şey her birimizin
01:00
that eachher one of us comesgeliyor into this worldDünya
with a uniquebenzersiz worthdeğer.
16
48495
5012
bu dünyaya eşsiz bir değerle
gelmesi inancıydı.
01:06
When I lookedbaktı into the faceyüz of a newbornYeni doğan,
17
54282
3371
Yeni doğan bebeğin yüzüne baktığım zaman,
01:10
I caughtyakalandı a glimpsebelirti of that worthinessuğraşları,
18
58192
3693
bu değere gözüm ilişti,
01:13
that senseduyu of unapologeticunapologetic selfhoodGörünmezlik,
19
61909
2842
pişmanlık duymayan benlik hissine,
01:16
that uniquebenzersiz sparkkıvılcım.
20
64775
2176
o benzersiz kıvılcıma.
01:20
I use the wordsözcük "soulruh"
to describetanımlamak that sparkkıvılcım,
21
68586
3757
Her bebeği odaya getirdiklerinde
01:24
because it's the only wordsözcük in Englishİngilizce
that comesgeliyor closekapat to namingadlandırma
22
72367
4639
bu kıvılcımı tanımlamak için
"ruh" kelimesini kullanırım,
01:29
what eachher babybebek broughtgetirdi into the roomoda.
23
77030
2712
çünkü bu anlama yakın olan
İngilizce'deki tek kelime.
01:32
EveryHer newbornYeni doğan was as singularTekil
as a snowflakekar tanesi,
24
80623
4668
Her yeni doğan bir kar tanesi gibi tektir.
01:37
a matchlesseşsiz mash-upkarıştır of biologyBiyoloji
25
85315
3371
Biyoloji, soy ve gizemin
01:40
and ancestrysoy and mysterygizem.
26
88710
2664
eşsiz bir karışımı.
01:43
And then that babybebek growsbüyür up,
27
91914
2117
Daha sonra o bebek büyür.
01:46
and in ordersipariş to fituygun into the familyaile,
28
94055
2115
Aileye uyum sağlaması için,
01:48
to conformuygun to the culturekültür,
29
96194
2041
kültüre, topluma
01:50
to the communitytoplum, to the genderCinsiyet,
30
98259
2270
ve cinsiyete alışması için
01:53
that little one beginsbaşlar to coverkapak its soulruh,
31
101174
2942
o küçük ruhunu katman katman
01:56
layertabaka by layertabaka.
32
104140
1514
örtmeye başlar.
01:58
We're borndoğmuş this way,
33
106197
1714
Bu şekilde doğduk,
02:00
but --
34
108405
1158
ama --
02:01
(LaughterKahkaha)
35
109587
1592
(Gülüşmeler)
02:03
But as we growbüyümek, a lot
of things happenolmak to us
36
111203
2989
Fakat büyüdükçe,
02:06
that make us ...
37
114640
1410
bize
02:09
want to hidesaklamak our soulfulduygulu
eccentricitieseccentricities and authenticityOrijinallik Sertifikası.
38
117815
5144
duygusal tuhaflığımızı ve gerçekliğimizi
gizlettiren birçok şey olur.
02:14
We'veBiz ettik all donetamam this.
39
122983
1367
Hepimiz bunu yaptık.
02:16
EveryoneHerkes in this roomoda is a formereski babybebek --
40
124374
2839
Bu odadaki herkes eskiden bebekti --
02:19
(LaughterKahkaha)
41
127237
1022
(Gülüşmeler)
02:20
with a distinctiveayırıcı birthrightDoğuştan gelen hakları.
42
128283
2485
kendine özgü bir doğuş hakkı ile.
02:23
But as adultsyetişkinler, we spendharcamak so much
of our time uncomfortablerahatsız in our ownkendi skincilt,
43
131560
5216
Ama yetişkin olarak, kendi içimizde tatsız
şekilde o kadar çok zaman geçiriyoruz ki
02:28
like we have ADDEKLE:
authenticityOrijinallik Sertifikası deficitaçık disorderdüzensizlik.
44
136800
3978
sanki ÖAB'miz var gibi:
Özgünlük Açığı Bozukluğu.
02:33
But not those babiesbebekler --
45
141449
1608
Fakat bebekler için değil,
02:35
not yethenüz.
46
143081
1242
henüz değil.
02:36
TheirOnların messagemesaj to me was:
47
144347
1778
Bana mesajları:
02:38
uncoverortaya çıkarmak your soulruh
48
146453
2251
Ruhunu ortaya çıkar
02:40
and look for that soul-sparkruh-kıvılcım
49
148728
3193
ve herkeste
02:43
in everyoneherkes elsebaşka.
50
151945
1210
o ruh kıvılcımını ara.
02:45
It's still there.
51
153179
1223
O hâlâ orada.
02:47
And here'sburada what I learnedbilgili
from laboringyorucu womenkadınlar.
52
155172
2762
İşte doğumdaki kadınlardan
öğrendiklerim.
02:50
TheirOnların messagemesaj was about stayingkalma openaçık,
53
158414
3000
Onların mesajları açık kalmak hakkında,
02:53
even when things are painfulacı verici.
54
161438
2227
hatta bir şeyler acı verici olsa bile.
02:56
A woman'skadının cervixserviks normallynormalde looksgörünüyor like this.
55
164584
2428
Bir kadının rahim ağzı normalde
şu şekildedir.
02:59
It's a tightsıkı little musclekas
56
167036
2150
Rahim tabanında
03:01
at the basebaz of the uterusRahim.
57
169210
1627
sıkı, küçük bir kas.
03:03
And duringsırasında laboremek,
it has to stretchUzatmak from this
58
171243
3385
Doğum sırasında, bu durumdan
03:07
to this.
59
175576
1382
bu duruma gerilir.
03:08
OuchAh!
60
176982
1263
Of!
03:10
If you fightkavga againstkarşısında that painAğrı,
61
178269
2606
Eğer o acıya karşı savaşırsan
03:13
you just createyaratmak more painAğrı,
62
181343
1684
sadece daha fazla acı yaratırsın
03:15
and you blockblok what wants to be borndoğmuş.
63
183051
2756
ve doğmak isteyen şeyi engellersin.
03:18
I'll never forgetunutmak the magicsihirli
that would happenolmak
64
186482
3838
Bir kadın acıya karşı koymaya
son verdiğinde ve açıldığında
03:22
when a womankadın stoppeddurduruldu resistingdirençli the painAğrı
65
190344
2643
meydana gelen şeyin sihrini
03:26
and openedaçıldı.
66
194185
1287
asla unutmayacağım.
03:27
It was as if the forcesgüçler
of the universeEvren tookaldı noticeihbar
67
195496
3167
Sanki evrenin güçleri
bir şeyleri fark etmiş de
03:31
and sentgönderilen in a wavedalga of help.
68
199211
2095
bir yardım dalgası göndermiş gibi.
03:33
I never forgotUnuttun that messagemesaj,
69
201973
1922
Bu mesajı asla unutmayacağım.
03:35
and now, when difficultzor
or painfulacı verici things happenolmak to me
70
203919
4020
Şimdi, bana zorlu veya acı verici
bir şey olduğunda,
03:39
in my life or my work,
71
207963
1539
yaşamımda veya işimde,
03:41
of coursekurs at first I resistdirenmek them,
72
209909
2628
tabii ki ilk olarak onlara karşı koyarım.
03:44
but then I rememberhatırlamak
what I learnedbilgili from the mothersanneler:
73
212561
3224
Fakat daha sonra annelerden
öğrendiğimi hatırlarım.
03:47
staykalmak openaçık.
74
215809
1333
Açık kal.
03:49
StayKonaklama curiousMeraklı.
75
217508
1429
Merakta kal.
03:50
AskSormak the painAğrı what it's come to deliverteslim etmek.
76
218961
2705
Acıya ne doğurtmaya geldiğini sor.
03:54
Something newyeni wants to be borndoğmuş.
77
222017
2458
Yeni bir şey doğmak istiyor.
03:57
And there was one more bigbüyük soulfulduygulu lessonders,
78
225311
2298
Bir tane daha büyük, duygusal
bir ders vardı.
03:59
and that one I learnedbilgili
from AlbertAlbert EinsteinEinstein.
79
227633
2794
Bunu Albert Einstein'dan öğrendim.
04:02
He wasn'tdeğildi at any of the birthsdoğumlular, but --
80
230769
1956
O doğumların hiçbirinde yoktu, ama --
04:04
(LaughterKahkaha)
81
232749
1032
(Gülüşmeler)
04:05
It was a lessonders about time.
82
233805
2642
Bu ders zaman hakkındaydı.
04:09
At the endson of his life,
AlbertAlbert EinsteinEinstein concludedsonucuna
83
237732
4153
Hayatının sonunda, Albert Einstein
bizim normal, tekrarlayıp duran
hayat deneyimimizin
04:13
that our normalnormal, hamster-wheelhamster tekerlek
experiencedeneyim of life
84
241909
4150
yanılsama olduğunu sonuçlandırdı.
04:18
is an illusionyanılsama.
85
246083
1347
04:19
We runkoş roundyuvarlak and roundyuvarlak, fasterDaha hızlı and fasterDaha hızlı,
86
247843
2393
Oradan oraya daha hızlı koşturuyoruz,
04:22
tryingçalışıyor to get somewherebir yerde.
87
250260
1623
bir yere gitmeye çalışıyoruz.
04:24
And all the while,
88
252455
1984
Ve bu süreçte,
04:27
underneathaltında surfaceyüzey time
is this wholebütün other dimensionboyut
89
255218
3429
yüzeyin altındaki zaman
tamamen farklı bir boyuttur
04:31
where the pastgeçmiş and the presentmevcut
and the futuregelecek mergebirleşmek
90
259288
4699
ve burada geçmiş, şimdi
ve gelecek birleşerek
04:36
and becomeolmak deepderin time.
91
264367
2573
derin zaman hâline gelir.
04:39
And there's nowhereHiçbir yerde to get to.
92
267414
2695
Ulaşılacak bir yer yok.
04:42
AlbertAlbert EinsteinEinstein calleddenilen
this statebelirtmek, bildirmek, this dimensionboyut,
93
270716
4349
Albert Einstein bu durumu, bu boyutu,
04:47
"only beingolmak."
94
275089
1661
"sadece olmak" diye adlandırdı.
04:48
And he said when he experienceddeneyimli it,
95
276774
1956
Bunu deneyimlediğinde,
04:50
he knewbiliyordum sacredkutsal awehuşu.
96
278754
2307
kutsal huşuyu biliyordu.
04:53
When I was deliveringteslim babiesbebekler,
97
281818
1649
Bebek doğurttuğumda,
04:55
I was forcedzorunlu off the hamsterhamster wheeltekerlek.
98
283491
1895
kendimi tekrarlamıyordum.
04:57
SometimesBazen I had to sitoturmak for daysgünler,
hourssaatler and hourssaatler,
99
285410
3779
Bazen günlerce ve saatlerce oturmak
zorunda kaldım,
05:01
just breathingnefes with the parentsebeveyn;
100
289213
2586
sadece aileler ile nefes alabiliyordum.
05:03
just beingolmak.
101
291823
1336
Sadece olmak.
05:05
And I got a bigbüyük dosedoz of sacredkutsal awehuşu.
102
293659
2956
Büyük bir doz kutsal huşu aldım.
05:09
So those are the threeüç lessonsdersler
I tookaldı with me from midwiferyEbelik.
103
297156
4654
Bu üç dersi, ebelikten aldım.
05:14
One: uncoverortaya çıkarmak your soulruh.
104
302253
2445
Bir: Ruhunu ortaya çıkar.
05:17
Two: when things get difficultzor
or painfulacı verici, try to staykalmak openaçık.
105
305376
6168
İki: Bir şeyler zor ya da acı vericiyse,
açık kalmayı dene.
05:23
And threeüç: everyher now and then,
stepadım off your hamsterhamster wheeltekerlek
106
311568
3933
Ve üç: Arada bir
kendini tekrar etmekten çıkıp
05:27
into deepderin time.
107
315928
1622
derin zamanın içine adım at.
05:30
Those lessonsdersler have servedhizmet me
throughoutboyunca my life,
108
318946
3187
Bu dersler hayatım boyunca
bana yardımcı oldu
05:34
but they really servedhizmet me recentlyson günlerde,
109
322855
2459
ama yakın zamanda, şimdiye kadar
05:37
when I tookaldı on the mostçoğu
importantönemli job of my life thusBöylece faruzak.
110
325338
4588
hayatımdaki en önemli işimi aldığımda
gerçekten bana yardımcı oldular.
05:42
Two yearsyıl agoönce, my youngerdaha genç sisterkız kardeş
camegeldi out of remissionremisyon
111
330572
4366
2 yıl önce, kız kardeşimin nadir
kan kanserinde,
05:46
from a rarenadir bloodkan cancerkanser,
112
334962
2359
küçülme oldu
05:49
and the only treatmenttedavi left for her
was a bonekemik marrowkemik iliği transplantOrgan nakli.
113
337719
4323
ve onun için tek tedavi yöntemi
kemik ilik nakliydi.
05:54
And againstkarşısında the oddsolasılık,
we foundbulunan a matchmaç for her,
114
342708
3089
Her şeye rağmen onun için
bir eşleşme bulduk,
05:57
who turneddönük out to be me.
115
345821
1910
o da bendim.
06:00
I come from a familyaile of fourdört girlskızlar,
116
348794
2779
Dört kızdan oluşan bir aileden geliyorum.
06:04
and when my sisterskız kardeşler foundbulunan out that
I was my sister'sKız kardeşinin perfectmükemmel geneticgenetik matchmaç,
117
352075
6413
Kız kardeşlerim onun için kusursuz
bir genetik eş olduğumu öğrenince,
06:10
theironların reactionreaksiyon was, "Really? You?"
118
358512
2330
tepkileri: "Gerçekten mi? Sen mi?" oldu.
06:12
(LaughterKahkaha)
119
360866
1383
(Gülüşmeler)
06:14
"A perfectmükemmel matchmaç for her?"
120
362273
2156
"Onunla mükemmel eşleşme mi?"
06:16
WhichHangi is prettygüzel typicaltipik for siblingsKardeşler.
121
364453
2530
Kardeşler için oldukça tipiktir.
06:19
In a siblingkardeş societytoplum,
there's lots of things.
122
367488
2709
Kardeş toplum içerisinde,
bir sürü şey vardır.
06:22
There's love and there's friendshipdostluk
and there's protectionkoruma.
123
370221
4197
Aşk var, arkadaşlık var ve koruma var.
06:26
But there's alsoAyrıca jealousykıskançlık
124
374442
1656
Ayrıca kıskançlık,
06:28
and competitionyarışma
125
376603
1284
rekabet,
06:30
and rejectionret and attacksaldırı.
126
378600
2433
reddetme ve eleştirme var.
06:33
In siblinghoodsiblinghood, that's where we startbaşlama
assemblingbirleştirme manyçok of those first layerskatmanlar
127
381867
5938
Kardeşlik, ruhumuzu kaplayan
ilk katmanların çoğunu
06:39
that coverkapak our soulruh.
128
387829
1487
birleştirdiğimiz yerdir.
06:42
When I discoveredkeşfedilen I was my sister'sKız kardeşinin matchmaç,
129
390106
3003
Kız kardeşim ile uyumlu
olduğumu öğrendiğimde,
06:45
I wentgitti into researchAraştırma modekip.
130
393133
1717
araştırma moduna girdim.
06:47
And I discoveredkeşfedilen that
131
395194
1590
Nakil işleminin
06:50
the premiseöncül of transplantsnakli
is prettygüzel straightforwardbasit.
132
398028
2734
oldukça kolay olduğunu fark ettim.
06:52
You destroyyıkmak all the bonekemik marrowkemik iliği
in the cancerkanser patienthasta
133
400786
3260
Kanserli hastada tüm kemik iliğini
06:56
with massivemasif dosesdoz of chemotherapykemoterapi,
134
404070
2736
ağır dozlarda kemoterapi ile
yok ediyorsun
06:59
and then you replacedeğiştirmek that marrowkemik iliği
135
407293
2410
ve sonra o iliği, donörden alınan
07:01
with severalbirkaç millionmilyon healthysağlıklı
marrowkemik iliği cellshücreler from a donordonör.
136
409727
3840
milyonlarca sağlıklı ilik hücreleri ile
değiştiriyorsun.
07:05
And then you do everything you can
137
413937
1806
Sonra o yeni hücrelerin hastaya
uyum sağladığına
07:07
to make sure that those newyeni cellshücreler
engraftengraft in the patienthasta.
138
415767
4285
emin olmak için yapabileceğin
her şeyi yapıyorsun.
07:12
I alsoAyrıca learnedbilgili that bonekemik marrowkemik iliği
transplantsnakli are fraughtdolu with dangerTehlike.
139
420076
4898
Kemik iliği naklinin tehlikelerle
dolu olduğunu da öğrendim.
07:17
If my sisterkız kardeş madeyapılmış it
throughvasitasiyla the near-lethalyanında öldürücü chemotherapykemoterapi,
140
425468
4840
Kız kardeşim neredeyse ölümcül olan
kemoterapinin üstesinden gelseydi,
07:22
she still would faceyüz other challengeszorluklar.
141
430734
3184
hâlen başka zorluklarla
yüz yüze gelebilirdi.
07:25
My cellshücreler
142
433942
2310
Hücrelerim
07:28
mightbelki attacksaldırı her bodyvücut.
143
436863
2507
onun vücuduna saldırabilir.
07:31
And her bodyvücut mightbelki rejectReddet my cellshücreler.
144
439843
2979
Onun vücudu hücrelerimi reddedebilir.
07:34
They call this rejectionret or attacksaldırı,
145
442846
2445
Reddetme veya saldırı dedikleri şey
07:37
and bothher ikisi de could killöldürmek her.
146
445315
1626
onu öldürebilirdi.
07:39
RejectionRet. AttackSaldırı.
147
447583
1992
Reddetme. Saldırı.
07:42
Those wordskelimeler had a familiartanıdık ringhalka
148
450091
2191
Bu sözcüklerin kardeş olma içerisinde,
07:44
in the contextbağlam of beingolmak siblingsKardeşler.
149
452306
2473
tanıdık bir etkisi vardı.
07:47
My sisterkız kardeş and I had
a long historytarih of love,
150
455843
2809
Kardeşim ve benim uzun bir sevgi
geçmişimiz vardı,
07:50
but we alsoAyrıca had a long historytarih
of rejectionret and attacksaldırı,
151
458676
3292
fakat küçük yanlış anlaşılmalardan
daha büyük ihanetlere kadar
07:54
from minorküçük misunderstandingsyanlış anlamalara
to biggerDaha büyük betrayalsihanetler.
152
462487
3997
reddetme ve saldırı geçmişimiz de vardı.
07:59
We didn't have
the kindtür of the relationshipilişki
153
467172
2134
Derin konular hakkında konuştuğumuz
08:01
where we talkedkonuştuk about the deeperDaha derine stuffşey;
154
469330
2125
bir ilişkimiz olmadı,
08:03
but, like manyçok siblingsKardeşler and like people
in all kindsçeşit of relationshipsilişkiler,
155
471887
4680
ama birçok kardeş ve herhangi bir
türde ilişkisi olan insanlar gibi
08:08
we were hesitantkararsız to tell our truthsgerçekler,
156
476987
2954
doğrularımızı söylemekte,
08:11
to revealortaya çıkartmak our woundsyaralar,
157
479965
2878
yaralarımızı açığa vurmakta,
08:14
to admititiraf etmek our wrongdoingsyanlışlarımın.
158
482867
1851
yanlışlarımızı itiraf etmekte
teredütteydik.
08:17
But when I learnedbilgili about
the dangerstehlikeleri of rejectionret or attacksaldırı,
159
485180
4891
Fakat bu reddetmenin veya atağın
tehlikesini öğrendiğimde,
08:22
I thought, it's time to changedeğişiklik this.
160
490095
2304
bunu değiştirmenin zamanı diye düşündüm.
08:25
What if we left the bonekemik marrowkemik iliği
transplantOrgan nakli up to the doctorsdoktorlar,
161
493073
4816
Ya kemik iliği nakli kararını
doktorlara bıraksaydık
08:29
but did something that we latersonra camegeldi
to call our "soulruh marrowkemik iliği transplantOrgan nakli?"
162
497913
5809
ama sonradan "ruh iliği nakli" diyeceğimiz
bir şey yapmış olsaydık?
08:36
What if we facedyüzlü any painAğrı
we had causedneden oldu eachher other,
163
504205
3986
Ya birbirimizin neden olduğu acıyla
yüzleşseydik
08:40
and insteadyerine of rejectionret or attacksaldırı,
164
508215
2707
bu reddetme veya atağın yerine,
08:43
could we listen?
165
511454
1316
dinleyebilir miydik?
08:45
Could we forgiveaffetmek?
166
513272
1426
Affedebilir miydik?
08:47
Could we mergebirleşmek?
167
515116
1440
Kaynaşabilir miydik?
08:48
Would that teachöğretmek our cellshücreler to do the sameaynı?
168
516580
3471
Bu hücrelerimize aynı şeyi yapmasını
öğretecek miydi?
08:53
To wooWoo my skepticalşüpheci sisterkız kardeş,
I turneddönük to my parents'Anne babamın holyKutsal textMetin:
169
521431
4813
Şüpheci kız kardeşimin aklını çelmek için,
ailemin kutsal metnine yöneldim:
08:58
the NewYeni YorkerYorker MagazineDergi.
170
526268
1601
New Yorker Dergisi.
08:59
(LaughterKahkaha)
171
527893
1916
(Gülüşmeler)
09:01
I sentgönderilen her a cartoonkarikatür from its pagessayfalar
172
529833
3571
Neden bir terapisti ziyaret etmemiz
gerektiğini açıklamak için
09:05
as a way of explainingaçıklayan
why we should visitziyaret etmek a therapistterapist
173
533428
3625
kemik iliğim onun vücuduna
nakledilmeden önce,
09:09
before havingsahip olan my bonekemik marrowkemik iliği harvestedhasat
and transplantednakledilen into her bodyvücut.
174
537077
5366
dergiden ona bir karikatür yolladım.
09:14
Here it is.
175
542467
1245
İşte;
09:15
"I have never forgivenaffetmiş him for that thing
I madeyapılmış up in my headkafa."
176
543736
4114
"Kafamda uydurduğum o şey için
onu hiç affetmedim."
09:19
(LaughterKahkaha)
177
547874
2407
(Gülüşmeler)
09:22
I told my sisterkız kardeş
178
550305
1946
Kız kardeşime
09:24
we had probablymuhtemelen been doing the sameaynı thing,
179
552950
2837
muhtemelen aynı şeyi
yaptığımızı söyledim,
09:27
cartingcarting around made-upuydurma storieshikayeleri
in our headskafalar that kepttuttu us separateayrı.
180
555811
5720
yani bizi ayıran uydurma
hikâyeleri kafamızda dolaştırıyorduk.
09:34
And I told her that after the transplantOrgan nakli,
181
562184
2892
Nakilden sonra ona söyledim ki,
09:37
all of the bloodkan flowingakan in her veinsdamarlar
182
565100
2594
damarlarından akan tüm kan
09:39
would be my bloodkan,
183
567718
1481
benim kanım olacaktı,
09:41
madeyapılmış from my marrowkemik iliği cellshücreler,
184
569223
2420
benim ilik hücrelerim ile üretilen.
09:44
and that insideiçeride the nucleusÇekirdeği
of eachher of those cellshücreler
185
572301
4229
Ve o hücrelerin her birinin
çekirdeğinin içinde
09:48
is a completetamamlayınız setset of my DNADNA.
186
576554
2266
benim DNA'm vardı.
09:51
"I will be swimmingyüzme around in you
for the restdinlenme of your life,"
187
579351
3380
Biraz dehşete düşmüş kız kardeşime
şunu söyledim:
09:54
I told my slightlyhafifçe horrifieddehşete kapılmış sisterkız kardeş.
188
582755
2759
"Hayatının geri kalanında, senin içinde
dönüp dolaşacağım."
09:57
(LaughterKahkaha)
189
585538
2180
( Gülüşmeler )
09:59
"I think we better cleantemiz up
our relationshipilişki."
190
587742
3088
"Bence ilişkimizi daha iyi hâle
getirmeliyiz."
10:04
A healthsağlık crisiskriz makesmarkaları people
do all sortssıralar of riskyriskli things,
191
592168
3320
Sağlık sorunları insanlara her türlü
riskli şeyler yaptırır,
10:07
like quittingbırakma a job
or jumpingatlama out of an airplaneuçak
192
595512
3541
istifa etmek veya uçaktan atlamak gibi.
10:11
and, in the casedurum of my sisterkız kardeş,
193
599603
1991
Kız kardeşimin durumunda,
10:13
sayingsöz "yes" to severalbirkaç therapyterapi sessionsoturumları,
194
601618
3734
birçok terapi seansına "Evet" demesi,
10:17
duringsırasında whichhangi we got down to the marrowkemik iliği.
195
605723
3691
ki bunlardan birinde kemik iliği
konusuna geldik.
10:23
We lookedbaktı at and releasedyayınlandı yearsyıl of storieshikayeleri
196
611588
4393
Sadece ortada sevgi kalana kadar
yılların hikâyeleri,
10:28
and assumptionsvarsayımlar about eachher other
197
616005
2081
birbirimize karşı varsayımlarımız,
10:30
and blamesuçlama and shameutanç
198
618110
2078
suçlama ve utanç hakkında
konuşup rahatladık.
10:32
untila kadar all that was left was love.
199
620212
3538
10:38
People have said I was bravecesur
to undergoTabi the bonekemik marrowkemik iliği harvesthasat,
200
626175
4188
İnsanlar kemik iliği çıkarma hasatını
çektiğim için cesur olduğumu söylediler
10:42
but I don't think so.
201
630387
1270
ama ben öyle düşünmüyorum.
10:44
What feltkeçe bravecesur to me
202
632100
2090
Bana cesur hissettiren şey
10:46
was that other kindtür
of harvesthasat and transplantOrgan nakli,
203
634214
3185
başka tür hasat ve nakildi,
10:49
the soulruh marrowkemik iliği transplantOrgan nakli,
204
637423
1896
ruh iliği nakli,
10:51
gettingalma emotionallyduygusal yönden nakedçıplak
with anotherbir diğeri humaninsan beingolmak,
205
639772
3978
başka bir insana duygusal
olarak açılarak,
10:55
puttingkoyarak asidebir kenara pridegurur and defensivenessdefensiveness,
206
643774
3469
gururu ve savunmayı bir kenara koyarak,
10:59
liftingkaldırma the layerskatmanlar
207
647267
1636
katmanları kaldırarak
11:01
and sharingpaylaşım with eachher other
our vulnerablesavunmasız soulsruhlar.
208
649559
4091
ve savunmasız ruhlarımızı
birbirimizle paylaşarak.
11:06
I calleddenilen on those midwifeEbe lessonsdersler:
209
654416
2799
O ebelik derslerini hatırladım:
11:09
uncoverortaya çıkarmak your soulruh.
210
657239
1626
Ruhunu ortaya çıkar.
11:11
OpenAçık to what's scarykorkutucu and painfulacı verici.
211
659963
2641
Korkutucu ve acıtıcı olanı ara.
11:14
Look for the sacredkutsal awehuşu.
212
662628
1856
Kutsal huşuyu ara.
11:17
Here I am with my marrowkemik iliği cellshücreler
after the harvesthasat.
213
665872
3265
Hasattan sonra kemik
hücrelerim ile buradayım.
11:21
That's they call it -- "harvesthasat,"
214
669161
1900
Buna "hasat" derler.
11:23
like it's some kindtür of bucolicpastoral
farm-to-tableçiftlik tablo eventolay --
215
671085
3200
Sanki tarladan toplayıp
masaya koyuyorsun.
11:26
(LaughterKahkaha)
216
674309
1158
(Gülüşmeler)
11:27
WhichHangi I can assuresağlamak you it is not.
217
675491
2492
Seni temin ederim ki öyle değil.
11:31
And here is my bravecesur, bravecesur sisterkız kardeş
218
679522
3335
İşte benim cesur kız kardeşim
11:34
receivingkabul my cellshücreler.
219
682881
1696
hücrelerimi alıyor.
11:37
After the transplantOrgan nakli, we beganbaşladı to spendharcamak
more and more time togetherbirlikte.
220
685768
3938
Nakilden sonra, birlikte daha çok
vakit geçirmeye başladık.
11:42
It was as if we were little girlskızlar again.
221
690289
2279
Sanki yeniden küçük kızlar gibiydik.
11:45
The pastgeçmiş and the presentmevcut mergedbirleşti.
222
693537
2968
Geçmiş ve bugün birleşti.
11:48
We enteredgirdi deepderin time.
223
696529
2206
Derin zamana girdik.
11:51
I left the hamsterhamster wheeltekerlek of work and life
224
699331
4276
İş ve hayatımın tekdüzeliğini bırakıp
11:55
to joinkatılmak my sisterkız kardeş
225
703631
1662
bu hastalık ve şifa dolu
11:57
on that lonelyyalnız islandada
226
705992
1997
ıssız adada
12:00
of illnesshastalık and healingşifa.
227
708444
1776
kardeşime kavuştum.
12:02
We spentharcanmış monthsay togetherbirlikte --
228
710948
1843
Birlikte aylar geçirdik,
12:04
in the isolationyalıtım unitbirim,
229
712815
1762
izolasyon ünitesinde,
12:06
in the hospitalhastane and in her home.
230
714601
2358
hastanede ve onun evinde.
12:10
Our fast-pacedhızlı tempolu societytoplum
231
718411
1689
Hareketli toplumumuz,
12:12
does not supportdestek or even valuedeğer
this kindtür of work.
232
720124
5160
bu tür işleri desteklemiyor
ya da hatta değer vermiyor.
12:17
We see it as a disruptionbozulma
of realgerçek life and importantönemli work.
233
725308
3633
Gerçek hayatta ve önemli işlerde
bir aksaklık olarak görüyoruz.
12:21
We worryendişelenmek about the emotionalduygusal draindrenaj
and the financialmali costmaliyet --
234
729426
4228
Duygusal güçsüzlük ve finansal gider
konusunda endişeleniyoruz.
12:25
and, yes, there is a financialmali costmaliyet.
235
733678
3575
Evet, bunun finansal bir bedeli var.
12:29
But I was paidödenmiş
236
737277
1674
Ama kültürümüzün
12:31
in the kindtür of currencypara birimi our culturekültür
seemsgörünüyor to have forgottenunutulmuş all about.
237
739590
4867
unutmuş gibi göründüğü
bir çeşit para birimiyle ödendim.
12:37
I was paidödenmiş in love.
238
745132
2139
Sevgiyle ödendim.
12:39
I was paidödenmiş in soulruh.
239
747629
1745
Ruhla ödendim.
12:41
I was paidödenmiş in my sisterkız kardeş.
240
749398
2170
Kardeşimle ödendim.
12:44
My sisterkız kardeş said the yearyıl after transplantOrgan nakli
was the besten iyi yearyıl of her life,
241
752792
5192
Kardeşim nakilden sonraki yılının
hayatının en güzel yılı olduğunu söyledi,
12:50
whichhangi was surprisingşaşırtıcı.
242
758008
1249
ki bu şaşırtıcıydı.
12:51
She sufferedacı so much.
243
759281
2448
O kadar çok acı çekti ki.
12:54
But she said life never tastedtadı as sweettatlı,
244
762364
3232
Ama hayatın daha önce hiç bu kadar
tatlı olmadığını söyledi.
12:58
and that because of the soul-baringruh barikat
245
766004
2744
Bu birbirimize ruhumuzu açmamız
13:00
and the truth-tellingdoğru söylüyor
we had donetamam with eachher other,
246
768772
2546
ve doğruları söylememiz sayesinde
13:03
she becameoldu more unapologeticallyunapologetically herselfkendini
247
771721
3816
başkalarına karşı daha çok pişmanlık
13:07
with everyoneherkes.
248
775561
1391
duymayan biri hâline geldi.
13:08
She said things
she'do ediyorum always neededgerekli to say.
249
776976
2968
Her zaman söylemesi gereken
şeyleri söyledi.
13:11
She did things she always wanted to do.
250
779968
2788
Her zaman yapmak istediği
şeyleri yaptı.
13:15
The sameaynı happenedolmuş for me.
251
783263
1959
Aynı şey benim için de oldu.
13:17
I becameoldu braverdaha cesur about beingolmak authenticotantik
with the people in my life.
252
785246
5349
Hayatımdaki insanlar ile gerçekçi olmak
konusunda cesur hâle geldim.
13:23
I said my truthsgerçekler,
253
791917
1693
Kendi doğrularımı söyledim,
13:25
but more importantönemli than that,
I soughtaranan the truthhakikat of othersdiğerleri.
254
793634
4595
ama bundan daha önemlisi,
başkalarının doğrusunu aradım.
13:31
It wasn'tdeğildi untila kadar
the finalnihai chapterbölüm of this storyÖykü
255
799713
3384
Ebeliğin beni ne kadar iyi eğittiğini
13:35
that I realizedgerçekleştirilen just how well
midwiferyEbelik had trainedeğitilmiş me.
256
803121
3449
bu hikâyenin son bölümüne gelince anladım.
13:39
After that besten iyi yearyıl of my sister'sKız kardeşinin life,
257
807214
2915
Kız kardeşimin hayatının en iyi
yılından sonra,
13:42
the cancerkanser camegeldi roaringkükreyen back,
258
810153
2001
kanser kükleyerek geri geldi.
13:44
and this time there was nothing more
the doctorsdoktorlar could do.
259
812702
3272
Bu sefer doktorların yapabileceği
başka bir şey yoktu.
13:47
They gaveverdi her just
a coupleçift of monthsay to livecanlı.
260
815998
2666
Ona yaşaması için sadece
birkaç ay verdiler.
13:52
The night before my sisterkız kardeş diedvefat etti,
261
820196
2377
Kız kardeşim ölmeden bir gece önce,
13:55
I satoturdu by her bedsidebaşucu.
262
823163
2708
yatağının kenarına oturdum.
13:57
She was so smallküçük and thinince.
263
825895
2283
Çok küçük ve zayıftı.
14:00
I could see the bloodkan pulsingNabız gibi atan in her neckboyun.
264
828766
2523
Boynundaki kan atışını
görebiliyordum.
14:03
It was my bloodkan, her bloodkan, our bloodkan.
265
831869
3545
Benim kanımdı, onun kanıydı,
bizim kanımızdı.
14:08
When she diedvefat etti, partBölüm of me would dieölmek, too.
266
836462
2852
Öldüğünde, bir parçam da ölecekti.
14:12
I trieddenenmiş to make senseduyu of it all,
267
840687
4672
Bunların hepsini anlamlandırmaya çalıştım.
14:17
how becomingolma one with eachher other
268
845383
2130
Birbirimiz ile bir hâline gelmemiz,
14:20
had madeyapılmış us more ourselveskendimizi,
269
848008
2009
bizi daha fazla kendimiz yaptı,
14:22
our soulruh selvescanlarından,
270
850041
1507
ruh benliğimiz.
14:24
and how by facingkarşı and openingaçılış
to the painAğrı of our pastgeçmiş,
271
852249
5193
Geçmişimizin acılarıyla yüzleşerek
14:29
we'devlenmek finallyen sonunda been deliveredteslim to eachher other,
272
857466
2499
sonunda birbirimize teslim olduk,
14:32
and how by steppingAdım out of time,
273
860651
2250
zamanın dışına çıkarak,
14:34
we would now be connectedbağlı foreversonsuza dek.
274
862925
2408
sonsuza kadar birbirimiz ile
bağlı olacağız.
14:38
My sisterkız kardeş left me with so manyçok things,
275
866980
2930
Kız kardeşim bana çok şey bıraktı.
14:42
and I'm going to leaveayrılmak you now
with just one of them.
276
870365
2720
Ben de size onlardan birini
bırakarak ayrılacağım.
14:45
You don't have to wait
for a life-or-deathyaşam situationdurum
277
873565
4230
İlişkilerinizi düzeltmek için,
14:50
to cleantemiz up the relationshipsilişkiler
that mattermadde to you,
278
878497
3119
ruhunuzun özünü sunmak için
14:53
to offerteklif the marrowkemik iliği of your soulruh
279
881640
2623
ve bunu başka birinde aramak için
14:57
and to seekaramak it in anotherbir diğeri.
280
885157
2188
ölüm-kalım anını beklemek
zorunda değilsiniz.
15:00
We can all do this.
281
888297
1918
Bunların hepsini yapabiliriz.
15:02
We can be like a newyeni kindtür
of first responderYanıtlayıcı,
282
890239
4843
İlk cevap veren yeni bir tür olabiliriz.
15:07
like the one to take
the first courageouscesur stepadım
283
895106
4203
Diğerine doğru ilk cesur adımı atan
15:11
towardkarşı the other,
284
899906
1752
biri gibi
15:13
and to do something or try to do something
285
901682
3245
ve reddetme ve saldırı yerine
15:16
other than rejectionret or attacksaldırı.
286
904951
3122
bir şey yapan veya yapmaya çalışan biri.
15:20
We can do this with our siblingsKardeşler
287
908545
2166
Bunu kardeşlerimizle
15:22
and our matesarkadaşları
288
910735
1402
ve dostlarımızla
ve arkadaşlarımızla ve
meslektaşlarımızla yapabiliriz.
15:24
and our friendsarkadaşlar and our colleaguesmeslektaşlar.
289
912161
2256
15:26
We can do this with the disconnectionbağlantı kesme
290
914441
2628
Bunu çevremizdeki kopukluk
15:29
and the discordanlaşmazlık all around us.
291
917093
2750
ve çelişkilerle yapabiliriz.
15:32
We can do this for the soulruh of the worldDünya.
292
920410
3666
Bunu dünyanın ruhu için yapabiliriz.
15:36
Thank you.
293
924629
1191
Teşekkürler.
15:37
(ApplauseAlkış)
294
925844
5996
(Alkış)
Translated by Enes Anbar
Reviewed by Ramazan Şen

▲Back to top

ABOUT THE SPEAKER
Elizabeth Lesser - Wellness specialist
Elizabeth Lesser helps her readers and students transform their lives after brushes with pain, adversity and life's myriad problems.

Why you should listen

Elizabeth Lesser is a bestselling author and the cofounder of Omega Institute, the renowned conference and retreat center located in Rhinebeck, New York. Lesser's first book, The Seeker's Guide, chronicles her years at Omega and distills lessons learned into a potent guide for growth and healing. Her New York Times bestselling book, Broken Open: How Difficult Times Can Help Us Grow (Random House), has sold more than 300,000 copies and has been translated into 20 languages. Her latest book, Marrow: A Love Story (Harper Collins/September 2016), is a memoir about Elizabeth and her younger sister, Maggie, and the process they went through when Elizabeth was the donor for Maggie’s bone marrow transplant.

Lesser cofounded Omega Institute in 1977 -- a time when a variety of fresh ideas were sprouting in American culture. Since then, the institute has been at the forefront of holistic education, offering workshops and trainings in: integrative medicine, prevention, nutrition, and the mind/body connection; meditation and yoga; cross-cultural arts and creativity; ecumenical spirituality; and social change movements like women's empowerment and environmental sustainability. Lesser is also the cofounder of Omega's Women's Leadership Center, which grew out of the popular Women & Power conference series featuring women leaders, activists, authors and artists from around the world. Each year more than 30,000 people participate in Omega's programs on its campus in Rhinebeck, New York and at urban and travel sites, and more than a million people visit its website for online learning.

A student of the Sufi master, Pir Vilayat Inayat Khan, for many years, Lesser has also studied with spiritual teachers, healers, psychologists and philosophers from other traditions. In 2008 she helped Oprah Winfrey produce a ten-week online seminar based on Eckhart Tolle's book, A New Earth. The webinar was viewed by more than 8 million people worldwide. She was a frequent host on Oprah's "Soul Series," a weekly radio show on Sirius/XM, and a guest on Oprah's "Super Soul Sunday." In 2011, she gave a TED Talk, "Take 'the Other' to lunch ," in which she called for civility and understanding as we negotiate our differences as human beings.

Lesser attended Barnard College, where she studied literature, and San Francisco State University, where she received a teaching degree. In 2011 she received an honorary doctorate from the Institute of Transpersonal Psychology, in Palo Alto, California. Early in her career she was a midwife and birth educator. Today, besides writing and her work at Omega Institute, she lends her time to social and environmental causes and is an avid walker, cook and gardener. She lives with her family in New York's Hudson River Valley.

More profile about the speaker
Elizabeth Lesser | Speaker | TED.com

Data provided by TED.

This site was created in May 2015 and the last update was on January 12, 2020. It will no longer be updated.

We are currently creating a new site called "eng.lish.video" and would be grateful if you could access it.

If you have any questions or suggestions, please feel free to write comments in your language on the contact form.

Privacy Policy

Developer's Blog

Buy Me A Coffee