TEDWomen 2010
Beverly + Dereck Joubert: Life lessons from big cats
Beverly ve Dereck Joubert: Büyük Kedilerden Hayat Dersleri
Filmed:
Readability: 3.9
962,232 views
Beverly ve Dereck Joubert aslanların ve leoparların doğal ortamlarındaki fotoğraflarını çekmek için çalılık arazide yaşıyor. Bazılarını daha önce hiç görmediğiniz çarpıcı görüntülerle bu görkemli hayvanlarla olan kişisel ilişkileri ve büyük kedilerin insan kaynaklı tehditlere karşı korunmaları için yaptıkları araştırmalar hakkında konuşuyorlar.
Beverly + Dereck Joubert - Conservationists, filmmakers
Documentary filmmakers Beverly and Dereck Joubert have worked to conserve wildlife for more than 25 years. As National Geographic Explorers in Residence, the couple influences public policy and perceptions. Full bio
Documentary filmmakers Beverly and Dereck Joubert have worked to conserve wildlife for more than 25 years. As National Geographic Explorers in Residence, the couple influences public policy and perceptions. Full bio
Double-click the English transcript below to play the video.
00:15
Beverly Joubert: We are truly passionate
0
0
2000
Beverly Joubert: Biz, Afrika vahşi yaşamı ve...
00:17
about the African wilderness
1
2000
2000
...Afrika vahşi yaşamını koruma konusunda....
00:19
and protecting the African wilderness,
2
4000
2000
...gerçekten kararlıyız.
00:21
and so what we've done
3
6000
2000
Ve bundan dolayı...
00:23
is we've focused on iconic cats.
4
8000
3000
...ikonik kediler üzerinde odaklandık.
00:26
And I know,
5
11000
2000
Evet biliyorum,...
00:28
in the light of human suffering and poverty
6
13000
2000
...insanlığın kendi dertleri, yoksulluk ve hatta...
00:30
and even climate change,
7
15000
2000
...iklim değişikliği varlığına rağmen...
00:32
one would wonder,
8
17000
2000
...neden bir kaç kedi hakkında...
00:34
why worry about a few cats?
9
19000
3000
...endişelendiğimiz merak edilebilir.
00:37
Well today we're here
10
22000
2000
Bugün burada çok önemli ve...
00:39
to share with you a message that we have learned
11
24000
2000
...çok özel bir karakterden öğrendiğimiz bir mesajı...
00:41
from a very important and special character --
12
26000
3000
...sizinle paylaşmak için buradayız.
00:44
this leopard.
13
29000
2000
Bu leopardan.
00:46
Dereck Joubert: Well, our lives have basically been
14
31000
3000
Dereck Joubert: Evet aslında hayatımız...
00:49
like a super long episode of "CSI" --
15
34000
2000
...CSI'ın süper uzun bir bölümü gibi...
00:51
something like 28 years.
16
36000
3000
... 28 yıl gibi bir süre.
00:54
In essence, what we've done
17
39000
2000
Aslında bu hayvanların davranışlarını gözlemleyerek...
00:56
is we've studied the science, we've looked at the behavior,
18
41000
2000
...bilimsel bir çalışma yaptık ve bu inanılmaz...
00:58
we've seen over 2,000 kills
19
43000
2000
... hayvanlar tarafından gerçekleştirilen...
01:00
by these amazing animals.
20
45000
3000
...2000'in üzerinde ölüm gördük.
01:03
But one of the things that science really lets us down on
21
48000
3000
Ama bir şey var ki bilim bizi bu hayvanların...
01:06
is that personality,
22
51000
2000
...sahip olduğu özgün kişilikleri...
01:08
that individual personality that these animals have.
23
53000
3000
...karşısında hayal kırıklığına uğrattı.
01:12
And here's a prime example.
24
57000
2000
Ve işte güzel bir örnek.
01:14
We found this leopard in a 2,000-year-old
25
59000
2000
Bu leoparı Afrika'daki 2000 yıllık bir...
01:16
baobab tree in Africa,
26
61000
2000
... Baobab ağacında bulduk.
01:18
the same tree that we found her mother in
27
63000
2000
Annesi ve büyükannesi de...
01:20
and her grandmother.
28
65000
2000
...aynı ağaçtaydı.
01:22
And she took us on a journey
29
67000
3000
O bizi bir yolculuğa çıkardı ve...
01:25
and revealed something very special to us --
30
70000
3000
...bizim için çok özel bir şey ortaya çıktı,...
01:28
her own daughter, eight days old.
31
73000
2000
...onun sekiz günlük kendi kızı.
01:30
And the minute we found this leopard,
32
75000
2000
Bu leoparı bulduğumuz an içeriye...
01:32
we realized that we needed to move in,
33
77000
2000
...hareket etmemiz gerektiğini farkettik.
01:34
and so we basically stayed with this leopard
34
79000
2000
Esasında önümüzdeki 4,5 yıl...
01:36
for the next four-and-a-half years --
35
81000
2000
...bu leoparlarla birlikte olacağız,...
01:38
following her every day,
36
83000
2000
...onu hergün takip edeceğiz,...
01:40
getting to know her,
37
85000
2000
...onu daha iyi tanıyacağız ve...
01:42
that individual personality of hers,
38
87000
2000
...onun özgün kişiliğini...
01:44
and really coming to know her.
39
89000
2000
...tam olarak öğreneceğiz.
01:46
Now I'm destined
40
91000
3000
Eşsiz,...
01:49
to spend a lot of time
41
94000
2000
...çok çok özel,...
01:51
with some unique,
42
96000
2000
...bireyci ve çoğunlukla da...
01:53
very, very special,
43
98000
2000
...baştan çıkarıcı....
01:55
individualistic
44
100000
2000
...bazı kadın karakterlerle fazla zaman...
01:57
and often seductive female characters.
45
102000
3000
...harcamak benim kaderim.
02:00
(Laughter)
46
105000
2000
(Gülüşmeler)
02:02
Beverly's clearly one of them,
47
107000
3000
Beverly kesinlikle bunlardan biri...
02:05
and this little leopard, Legadema, is another,
48
110000
3000
...ve bu küçük leopar da, Legadema,bir başkası.
02:08
and she changed our lives.
49
113000
2000
O bizim hayatımızı değiştirdi.
02:10
BJ: Well we certainly did spend a lot of time with her --
50
115000
3000
BJ: Kesinlikle onunla çok fazla zaman geçirdik.
02:13
in fact, more time than even her mother did.
51
118000
2000
Aslında annesiyle daha fazla zaman geçirdik.
02:15
When her mother would go off hunting,
52
120000
2000
Annesi avlanmaya gittiği zaman...
02:17
we would stay and film.
53
122000
2000
...orada kaldık ve onu filme aldık.
02:19
And early on, a lightning bolt hit a tree
54
124000
3000
Bir ağaca yıldırım isabet etmeden önce...
02:22
20 paces away from us.
55
127000
2000
...bizden 20 adım uzaktaydı.
02:24
It was frightening,
56
129000
2000
Bu korkutucuydu.
02:26
and it showered us with leaves and a pungent smell.
57
131000
3000
Üzerimize yapraklar ve keskin bir koku yağdı.
02:29
And of course, we were stunned for a while,
58
134000
2000
Tabii ki bir süreliğine donakaldık.
02:31
but when we managed to get our wits about us,
59
136000
3000
Ama aklımız başımıza geldiği zaman...
02:34
we looked at it and said, "My gosh,
60
139000
2000
...ona baktık ve "Tanrım...
02:36
what's going to happen with that little cub?
61
141000
2000
...bu küçük kulüpte neler olacak?...
02:38
She's probably going to forever associate
62
143000
2000
Muhtemelen o bu sağır edici kazayı...
02:40
that deafening crash with us."
63
145000
3000
...sonsuza dek bizimle ilişkilendirecek." dedik.
02:43
Well, we needn't have worried.
64
148000
2000
Aslında endişelenmemize gerek yoktu.
02:45
She came charging out of the thicket straight towards us,
65
150000
3000
O elektrik yüklenmiş bir halde doğruca bize doğru geldi,...
02:48
sat next to us, shivering,
66
153000
3000
...yanımıza oturdu, titriyordu,...
02:51
with her back towards Dereck, and looking out.
67
156000
3000
...Dereck'e doğru olan sırtıyla etrafa bakıyordu.
02:54
And actually from that day on,
68
159000
2000
Aslında o günden itibaren...
02:56
she's been comfortable with us.
69
161000
2000
...bizden memnun oldu.
02:58
So we felt that that day
70
163000
2000
O günün kesinlikle onun adını...
03:00
was the day that she really earned her name.
71
165000
2000
...kazandığı gün olduğunu hissettim.
03:02
We called her Legadema,
72
167000
2000
Ona "gökten gelen ışık" anlamına gelen...
03:04
which means, "light from the sky."
73
169000
3000
...Legadema adını verdik.
03:07
DJ: Now we've found these individualisms
74
172000
2000
DJ: Bu bireyselciliği...
03:09
in all sorts of animals,
75
174000
2000
...hayvanların her türünde...
03:11
in particular in the cats.
76
176000
2000
...özellikle de kedilerde bulduk.
03:13
This particular one is called Eetwidomayloh,
77
178000
2000
Bu özel kişi Eetwidomayloh olarak adlandırılır.
03:15
"he who greets with fire,"
78
180000
2000
Yani "ateşle selamlayan adam."
03:17
and you can just see that about him, you know -- that's his character.
79
182000
3000
Onun hakkında sadece bunu görebilirsiniz,bilirsiniz bu onun karakteridir.
03:20
But only by getting up close to these animals
80
185000
2000
Fakat bu hayvanların yakınında uyanırken ve...
03:22
and spending time with them
81
187000
2000
...onlarla vakit harcarken...
03:24
can we actually even reach out
82
189000
2000
...aslında iletişim kurabiliriz ve...
03:26
and dig out these personal characters that they have.
83
191000
2000
...onların sahip olduğu özgün karakterleri ortaya çıkarabiliriz.
03:28
BJ: But through our investigation,
84
193000
2000
BJ: Araştırmamız yüzünden Afrika'daki...
03:30
we have to seek the wildest places in Africa.
85
195000
3000
...en vahşi yerleri araştırmak zorundaydık.
03:33
And right now this is in the Okavango Delta
86
198000
2000
Şu anda Botswana'da...
03:35
in Botswana.
87
200000
2000
...Okavango Deltası'ndayız.
03:37
Yes, it is swamp. We live in the swamp in a tent,
88
202000
3000
Evet burası bataklık. Bataklıkta bir cadırda yaşıyoruz.
03:40
but I must tell you, every day is exhilarating.
89
205000
3000
Ama şunu söylemeliyiz ki oradaki her gün heyecan vericidir.
03:43
But also, our hearts are in our throats
90
208000
2000
Çoğu zaman yüreğimiz ağzımızda dolaşıyoruz...
03:45
a huge amount of the time,
91
210000
2000
...çünkü bilinmeyen bir bölgede...
03:47
because we're driving through water,
92
212000
2000
...suda araba kullanarak....
03:49
and it's an unknown territory.
93
214000
2000
...ilerliyoruz.
03:51
But we're really there
94
216000
2000
Biz gerçekten ikonik kedileri...
03:53
seeking and searching and filming the iconic cats.
95
218000
3000
...aramak ve araştırmak için oradayız.
03:56
DJ: Now one of the big things, of course,
96
221000
2000
DJ: Elbette ki herkesin çok iyi bildiği...
03:58
everybody knows that cats hate water,
97
223000
3000
şeylerden biri de kedilerin sudan nefret ettiğidir.
04:01
and so this was a real revelation for us.
98
226000
2000
Evet bu bizim için gerçek bir keşifti.
04:03
And we could only find this by pushing ourselves,
99
228000
3000
Kendimizi aklı başında hiçbir insanın gitmemesi...
04:06
by going where no sane person should go --
100
231000
3000
...gereken yerlere doğru ilerlerken buluyorduk.
04:11
not without some prompting, by the way, from Beverly --
101
236000
3000
Bu arada Beverly bazı telkinlerde bulunmadı değil.
04:14
and just pushing the envelope,
102
239000
2000
Sadece sınırları zorlayarak...
04:16
going out there, pushing our vehicle, pushing ourselves.
103
241000
3000
...kendimizi ve aracımızı oraya doğru itiyorduk.
04:19
But we've managed to find that these lions
104
244000
2000
Ama herhangi bir aslandan %15 daha büyük ve...
04:21
are 15 percent bigger than any others,
105
246000
2000
...suda bufalo avlama konusunda uzman olan...
04:23
and they specialize in hunting buffalo in the water.
106
248000
3000
...bu iki aslanı bulmayı başardık.
04:27
BJ: And then of course, the challenge
107
252000
2000
BJ: Elbette etraflarında dolaşmayı...
04:29
is knowing when to turn around.
108
254000
3000
...meydan okuma olarak görürler.
04:32
We don't always get that right,
109
257000
2000
Bazı hatalar da yapmadık değil.
04:34
and on this particular day,
110
259000
2000
Bu özel günde derinliği...
04:36
we seriously underestimated the depth.
111
261000
3000
...gerçekten önemsememiştik.
04:39
We got deeper and deeper,
112
264000
2000
Dereck'in göğüs hizasına kadar...
04:41
until it was at Dereck's chest-height.
113
266000
2000
...suya battık.
04:43
Well then we hit a deep depression,
114
268000
3000
Büyük bir sıkıntı içindeydik ve...
04:46
and we seriously submerged the vehicle.
115
271000
3000
...aracımız ciddi bir şekilde sular altındaydı.
04:49
We actually managed to drown
116
274000
2000
Aslında iki milyon dolar değerindeki...
04:51
two million dollars' worth of camera gear.
117
276000
3000
...kamera teçhizatını suya batmaktan kurtardık.
04:54
We drowned our pride, I must tell you,
118
279000
2000
Fakat gururumuz boğuldu, söylemek gerekirse...
04:56
which was really serious,
119
281000
2000
...durum gerçekten ciddiydi ve...
04:58
and we seized the engine.
120
283000
3000
...aracın motoru çalışmıyordu.
05:01
DJ: And of course, one of the rules that we have in the vehicle
121
286000
2000
DJ: Biz araç sahiplerinin bir kuralı da...
05:03
is that he who drowns the vehicle
122
288000
2000
...şudur; araçta batan kişi...
05:05
gets to swim with the crocodiles.
123
290000
2000
...timsahlarla yüzmeye gider.
05:07
(Laughter)
124
292000
2000
(Gülüşmeler)
05:09
You will notice also that all of these images here
125
294000
2000
Burada Beverly tarafından üst açıdan alınan...
05:11
are taken from the top angle by Beverly --
126
296000
2000
...bu görüntülerde herşeyi göreceksiniz.
05:13
the dry top angle, by the way.
127
298000
2000
Bu arada kuru üst açı.
05:15
(Laughter)
128
300000
3000
(Gülüşmeler)
05:18
But all the places we get stuck in really have great views.
129
303000
3000
Saplanıp kaldığımız bu alanın harika bir manzarası var.
05:21
And it wasn't a moment, and these lions came back towards us,
130
306000
3000
Bir dakika geçmemişti ki bu aslanlar bize doğru geldi...
05:24
and Beverly was able to get a great photograph.
131
309000
2000
...ve Beverly harika bir fotoğraf çekebildi.
05:26
BJ: But we truly do
132
311000
2000
BJ: Biz gerçekten...
05:28
spend day and night
133
313000
2000
...eşsiz görüntüler yakalamak için...
05:30
trying to capture unique footage.
134
315000
2000
...gecemizi gündüzümüzü harcıyoruz.
05:32
And 20 years ago,
135
317000
2000
20 yıl önce...
05:34
we did a film called "Eternal Enemies"
136
319000
2000
...iki tür arasında bu sıra dışı, rahatsız edici...
05:36
where we managed to capture
137
321000
2000
...davranışı yakalamayı başardığımız ve...
05:38
this unusual disturbing behavior across two species --
138
323000
3000
..."Ezeli Rakipler" adını verdiğimiz filmi çektik.
05:41
lions and hyenas.
139
326000
2000
Aslanlar ve sırtlanlar.
05:43
And surprisingly, it became a cult film.
140
328000
3000
Ve şaşırtıcıdır ki bu kült bir film oldu.
05:46
And we can only work that out
141
331000
2000
Biz sadece insanlar doğanın acımasız tarafı...
05:48
as people were seeing parallels
142
333000
2000
...ve çete savaşı arasındaki paralelliği...
05:50
between the thuggish side of nature
143
335000
3000
...görüyorlarmış gibi...
05:53
and gang warfare.
144
338000
2000
...çalışabiliriz.
05:55
DJ: It was amazing, because you can see that this lion
145
340000
3000
DJ: Bu inanılmazdı çünkü gördüğünüz gibi...
05:58
is doing exactly what his name,
146
343000
2000
...bu aslan ne yapıyorsa kendi adına yapıyor.
06:00
Eetwidomayloh, represents.
147
345000
2000
Eetwidomayloh'u temsil ediyor.
06:02
He's focused on this hyena,
148
347000
2000
Bu sırtlana odaklanmış...
06:04
and he is going to get it.
149
349000
3000
...ve onu ele geçirecek.
06:07
(Animal sounds)
150
352000
4000
(Hayvan Sesleri)
06:11
But that's, I think, what this is all about,
151
356000
3000
Sanırım bütün bu olanlar bu bireylerin kişilik ve...
06:14
is that these individuals have these personalities and characters.
152
359000
3000
...karakterlere sahip olmasıyla ilgilidir.
06:17
But for us to get them, not only do we push ourselves,
153
362000
3000
Onlara kendimizi bastırdığımızdan dolayı müdahale etmiyor değiliz...
06:20
but we live by certain rules of engagement,
154
365000
3000
...çünkü sözleşmenin belli kuralları vardır;...
06:23
which mean we can't interfere.
155
368000
2000
...müdahale edemeyiz.
06:25
This sort of behavior has been going on
156
370000
2000
Bu tür davranışlar...
06:27
for three, four, five million years,
157
372000
2000
...üç, dört, beş milyon yıldır devam ediyor ve...
06:29
and we can't step in and say, "That's wrong, and that's right."
158
374000
3000
...biz neyin doğru neyin yanlış olduğunu söyleyecek noktada değiliz.
06:32
But that's not always easy for us.
159
377000
3000
Bu bizim için her zaman kolay olmuyor.
06:35
BJ: So, as Dereck says,
160
380000
2000
BJ: Dereck'in de dediği gibi...
06:37
we have to work through extremes --
161
382000
2000
...aşırılıklarla çalışmak zorundayız.
06:39
extreme temperatures, push ourselves at night.
162
384000
2000
Aşırı derecede sıcak bir hava var, geceleri kendimizi zorluyoruz.
06:41
Sleep deprivation is extreme.
163
386000
3000
Aşırı derecede uykusuz kalıyoruz.
06:44
We're on the edge
164
389000
2000
Çoğu zaman...
06:46
through a large part of the time.
165
391000
2000
...bıçak sırtında gibiyiz.
06:48
But, for 10 years, we tried to capture
166
393000
2000
10 yıldır aslanları ve filleri bir arada...
06:50
lions and elephants together --
167
395000
3000
...yakalamaya çalışıyorduk.
06:53
and never ever managed
168
398000
2000
Ve bu özel geceye kadar...
06:55
until this particular night.
169
400000
2000
...hiçbir şekilde başaramamıştık.
06:58
And I have to tell you
170
403000
2000
Ve söylemek zorundayım ki...
07:00
that it was a disturbing night for me.
171
405000
2000
...benim için rahatsız edici bir geceydi.
07:02
I had tears rolling down my cheeks.
172
407000
2000
Gözyaşlarım yanaklarımdan süzülüyordu.
07:04
I was shaking with anxiety,
173
409000
3000
Endişeyle titriyordum.
07:07
but I knew that [I had] to capture something
174
412000
2000
Ama daha önce görülmemiş, belgelenmemiş...
07:09
that had never been seen before, had never been documented.
175
414000
3000
...bir şey yakaladığımı biliyordum.
07:12
And I do believe you should stay with us.
176
417000
3000
Bizimle kalması gerektiğine inanıyordum.
07:16
DJ: The amazing thing about these moments --
177
421000
2000
DJ: Bu dakikalar hakkındaki şaşırtıcı şey...
07:18
and this is probably a highlight of our career --
178
423000
3000
...ve belki de kariyerimizi belirleyen şey şudur;...
07:21
is that you never know how it's going to end.
179
426000
3000
...sonunun nasıl bittiğini asla bilmiyorsunuz.
07:30
Many people believe, in fact,
180
435000
2000
Aslında bir çok insan ölümün...
07:32
that death begins in the eyes, not in the heart,
181
437000
2000
...kalpte veya ciğerlerde değil de...
07:34
not in the lungs,
182
439000
2000
...gözlerde başladığına inanır.
07:36
and that's when people give up hope,
183
441000
2000
Bu insanların veya herhangi bir yaşam formunun...
07:38
or when any life form gives up hope.
184
443000
2000
...umudunu kestiği zamandır.
07:40
And you can see the start of it here.
185
445000
3000
Ve umudun kesilmeye başladığını burada görebilirsiniz.
07:44
This elephant, against overwhelming odds,
186
449000
3000
Bu fil ezici üstünlüğe karşı...
07:47
simply gives up hope.
187
452000
2000
... ancak umut vadediyor.
08:01
But by the same token,
188
466000
3000
Fakat aynı gösterge ile...
08:04
you can get your hope back again.
189
469000
3000
...umudunuzu tekrar kazanırsınız.
08:08
So just when you think it's all over, something else happens,
190
473000
3000
Bu nedenle her şeyin bittiğini düşündüğünüz zaman...
08:11
some spark gets into you,
191
476000
2000
...başka bir şey olur, bazı kıvılcımlar sizi içine alır...
08:13
some sort of will to fight --
192
478000
3000
...bir şekilde mücadele edecek...
08:16
that iron will that we all have,
193
481000
2000
...hepimizin sahip olacağı bir güç.
08:18
that this elephant has,
194
483000
2000
Bu fil büyük kedilerin sahip olduğu...
08:20
that conservation has, that big cats have.
195
485000
3000
...koruma gücüne sahip.
08:23
Everything has that will to survive,
196
488000
3000
Her şey, hayatta kalacak,...
08:26
to fight, to push through that mental barrier
197
491000
2000
...kavga edecek, zihinsel sınırları zorlayacak...
08:28
and to keep going.
198
493000
3000
...ve devam edecek güce sahiptir.
08:31
And for us, in many ways,
199
496000
2000
Bir çok bakımdan...
08:33
this elephant has become
200
498000
2000
...bu fil bizim için...
08:35
a symbol of inspiration for us,
201
500000
2000
...çalışmamızda ilerlemeyi umut ettiğimiz...
08:37
a symbol of that hope as we go forward in our work.
202
502000
3000
...bir ilham sembolü oldu.
08:40
(Applause)
203
505000
11000
(Alkış)
08:51
Now back to the leopard.
204
516000
2000
Şimdi leoparlara geri dönelim.
08:53
We were spending so much time with this leopard
205
518000
2000
Bu leoparla çok fazla zaman geçirdik ve...
08:55
and getting to understand her individualism,
206
520000
2000
...onun bireyselciliğini belki birazda ileri giderek...
08:57
her personal character,
207
522000
2000
...onun kişisel karakterini...
08:59
that maybe we were taking it a little bit far.
208
524000
3000
...gittikçe daha iyi anladık.
09:02
We were perhaps taking her for granted,
209
527000
2000
Belkide onu hakkımız gibi görüyorduk...
09:04
and maybe she didn't like that that much.
210
529000
2000
...ve belki de o bundan çok fazla hoşlanmadı.
09:06
This is about couples working together,
211
531000
2000
Bu birlikte çalışan çiftler hakkındadır...
09:08
and so I do need to say that within the vehicle
212
533000
3000
...ve söylemek gerekiyor ki Beverly ve benim...
09:11
we have quite strict territories, Beverly and I.
213
536000
3000
...araç içindeki yerlerimiz değişmez.
09:14
Beverly sits on the one side
214
539000
2000
Beverly kendi fotoğraf makinesi malzemelerinin olduğu...
09:16
where all her camera gear is,
215
541000
2000
...tarafta oturur,...
09:18
and I'm on the other side where my space is.
216
543000
3000
...ben ise diğer tarafta otururum.
09:21
These are precious to us, these divides.
217
546000
3000
Bu şekilde bir iş bölümü bizim için önemlidir.
09:24
BJ: But when this little cub saw
218
549000
2000
BJ: Ama bu küçük yavruyu gördüğüm zaman...
09:26
that I had vacated my seat
219
551000
2000
...koltuğumu terk ettim...
09:28
and climbed to the back to get some camera gear,
220
553000
2000
...ve bazı fotoğraf makinesi parçalarını almak için...
09:30
she came in like a curious cat
221
555000
2000
...arka tarafa geçtim.
09:32
to come and investigate.
222
557000
2000
Araştırma ve incelemeye meraklı bir kediye benziyordu.
09:34
It was phenomenal, and we felt grateful
223
559000
3000
Olağanüstüydü ve bize bu kadar çok güvendiği için...
09:37
that she trusted us to that extent.
224
562000
2000
...kendimizi minnettar hissettik.
09:39
But at the same time, we were concerned
225
564000
2000
Ama aynı zamanda onun başkasının arabasına atlaması...
09:41
that if she created this as a habit
226
566000
2000
...ya bir alışkanlık gibi olursa...
09:43
and jumped into somebody else's car,
227
568000
2000
...diye endişeleniyorduk.
09:45
it might not turn out the same way --
228
570000
2000
O dışarı geldiği yönden çıkmayabilirdi...
09:47
she might get shot for that.
229
572000
2000
...ve bunun için vurulabilirdi.
09:49
So we knew we had to react quickly.
230
574000
3000
Bu nedenle hızlı bir tepki vermek zorunda olduğumuzu biliyorduk.
09:52
And the only way we thought we could
231
577000
3000
Ve düşündüğümüzü tek bir yolla yapabilirdik,...
09:55
without scaring her
232
580000
2000
...onu korkutmadan, annesinin yapacağı gibi...
09:57
is to try and simulate a growl like her mother would make --
233
582000
2000
...bir hırıltı çıkarmayı deneyerek.
09:59
a hiss and a sound.
234
584000
2000
Bir tıslama, bir ses.
10:01
So Dereck turned on the heater fan in the car --
235
586000
2000
Dereck arabanın ısıtıcı fanını açtı.
10:03
very innovative.
236
588000
2000
Oldukça yenilikçi.
10:05
DJ: It was the only way for me to save the marriage,
237
590000
2000
DJ: Bu evliliğimi korumanın tek yoluydu...
10:07
because Beverly felt she was being replaced, you see.
238
592000
2000
...çünkü gördüğünüz gibi Beverly yerinden olduğunu düşünüyordu.
10:09
(Laughter)
239
594000
3000
...
10:12
But really and truly, this was how
240
597000
2000
Ama gerçekten ve cidden bu durum...
10:14
this little leopard was displaying
241
599000
2000
...bu küçük leoparın özgün kişiliğini...
10:16
her individual personality.
242
601000
2000
...nasıl göstereceğiyle ilgiliydi.
10:18
But nothing prepared us
243
603000
2000
Fakat o avlanmaya başladığı zaman...
10:20
for what happened next in our relationship with her,
244
605000
2000
...onunla ilişkimizde olacaklara...
10:22
when she started hunting.
245
607000
2000
...hiç bir şekilde hazır değildik.
10:24
BJ: And on this first hunt, we truly were excited.
246
609000
3000
BJ: Ve bu ilk avında gerçekten heyecanlıydık.
10:27
It was like watching a graduation ceremony.
247
612000
2000
Bir mezuniyet törenini izliyor gibiydim.
10:29
We felt like we were surrogate parents.
248
614000
2000
Kendimizi vekil ebeveynler gibi hissettik.
10:31
And of course, we knew now
249
616000
2000
Ve elbette biliyorduk ki...
10:33
that she was going to survive.
250
618000
2000
... o yaşamayı sürderecek.
10:35
But only when we saw the tiny baby baboon
251
620000
3000
Bu küçük yavru babunun annesinin tüylerine...
10:38
clinging to the mother's fur
252
623000
2000
...sarıldığını gördüğümüz zaman...
10:40
did we realize that something very unique
253
625000
2000
...Legadema ile gerçekleşen...
10:42
was taking place here with Legadema.
254
627000
3000
...çok benzersiz bir şey fark ettik.
10:45
And of course, the baby baboon was so innocent,
255
630000
3000
Tabii ki yavru babun çok masumdu,...
10:48
it didn't turn and run.
256
633000
2000
...geri dönmedi ve koşmadı.
10:50
So what we watched
257
635000
2000
Sonraki iki saatte...
10:52
over the next couple of hours
258
637000
2000
...izlediğim şey...
10:54
was very unique.
259
639000
2000
...çok eşsizdi.
10:57
It was absolutely amazing
260
642000
2000
Yavruyu sırtlandan korumak için...
10:59
when she picked it up to safety,
261
644000
2000
...yukarıya taşıdığı anlar...
11:01
protecting it from the hyena.
262
646000
3000
...kesinlikle muhteşemdi.
11:04
And over the next five hours,
263
649000
3000
Ve beş saatten fazla...
11:07
she took care of it.
264
652000
2000
...ona göz kulak oldu.
11:09
We realized that we actually don't know everything,
265
654000
3000
Fark ettik ki biz aslında her şeyi bilmiyorduk.
11:12
and that nature is so unpredictable,
266
657000
4000
Bu doğa önceden tahmin edilemezdi ve...
11:16
we have to be open at all times.
267
661000
3000
...biz olacaklara karşı her zaman hazır olmak zorundaydık.
11:19
DJ: Okay, so she was a little bit rough.
268
664000
2000
DJ: Evet o biraz kabaydı.
11:21
(Laughter)
269
666000
5000
(Gülüşmeler)
11:26
But in fact,
270
671000
3000
Ama aslında...
11:30
what we were seeing here was interesting.
271
675000
3000
...burda gördüğümüz şey ilginçti.
11:33
Because she is a cub wanting to play,
272
678000
3000
Çünkü o oyun oynamak isteyen bir yavru ama...
11:36
but she was also a predator needing to kill,
273
681000
3000
...aynı zamanda öldürmek için gereksinimleri olan...
11:39
and yet conflicted in some way,
274
684000
2000
...yırtıcı bir hayvandı ve...
11:41
because she was also an emerging mother.
275
686000
3000
...bir şekilde yolları henüz kesişmedi.
11:44
She had this maternal instinct,
276
689000
2000
O kadınlık yolundaki bir genç kız gibi...
11:46
much like a young girl on her way to womanhood,
277
691000
3000
...annelik iç güdüsüne fazlasıyla sahipti.
11:50
and so this really took us to this new level
278
695000
3000
Bu durum gerçekten bizi kişilik anlayışının...
11:53
of understanding that personality.
279
698000
3000
...bu yeni seviyesine taşıdı.
11:58
BJ: And of course, through the night, they lay together.
280
703000
3000
BJ: Tabiki gece boyunca birlikte uzandılar.
12:01
They ended up sleeping for hours.
281
706000
2000
Sonunda saatlerce uyudular.
12:03
But I have to tell you --
282
708000
2000
Ama söylemek gerekirse...
12:05
everybody always asks, "What happened to the baby baboon?"
283
710000
2000
...herkes her defasında "Yavru babuna ne oldu?" diye soruyor.
12:07
It did die,
284
712000
2000
O öldü.
12:09
and we suspect it was from the freezing winter nights.
285
714000
3000
Buna dondurucu kış gecelerinin sebep olduğunu düşünüyoruz.
12:13
DJ: So at this stage, I guess,
286
718000
2000
DJ: Sanırım bu aşamada korumanın...
12:15
we had very, very firm ideas
287
720000
2000
...ne anlama geldiği hususunda...
12:17
on what conservation meant.
288
722000
2000
...çok kesin fikirlerimiz oldu.
12:19
We had to deal with these individual personalities.
289
724000
3000
Bu özgün kişiliklerle anlaşmak zorundaydık.
12:22
We had to deal with them with respect
290
727000
3000
Onları kutlayarak ve saygı duyarak...
12:25
and celebrate them.
291
730000
2000
... anlaşmak zorundaydık.
12:27
And so we, with the National Geographic, formed the Big Cats Initiative
292
732000
3000
Hayranı olduğumuz büyük kedileri koruma altına almak,...
12:30
to march forward into conservation,
293
735000
2000
....göz kulak olmak için National Geographic ile...
12:32
taking care of the big cats that we loved --
294
737000
2000
...Büyük Kedilerin İnisiyatifi'ni oluşturduk.
12:34
and then had an opportunity to look back over the last 50 years
295
739000
3000
Son 50 yılda geriye bakmak, yaptıklarımızı toplu olarak...
12:37
to see how well we had all collectively been doing.
296
742000
3000
...daha iyi görmek için bir fırsatımız oldu.
12:40
So when Beverly and I were born,
297
745000
2000
Beverly ve ben doğduğumuz zaman...
12:42
there were 450,000 lions,
298
747000
2000
...450.000 aslan vardı,...
12:44
and today there are 20,000.
299
749000
3000
...ve günümüzde 20.000 aslan var.
12:47
Tigers haven't fared any better --
300
752000
2000
Kaplanların sayısı daha iyi değildi.
12:49
45,000
301
754000
2000
45.000
12:51
down to maybe 3,000.
302
756000
2000
Belki de 3.000'e düştü.
12:53
BJ: And then cheetahs have crashed
303
758000
2000
BJ: Çitalarda da düşüş var...
12:55
all the way down to 12,000.
304
760000
2000
...sonunda 12.000'e kadar düştüler.
12:57
Leopards have plummeted
305
762000
2000
Leoparlar dikey bir düşüş içinde...
12:59
from 700,000
306
764000
2000
...700.000'den...
13:01
down to a mere 50,000.
307
766000
2000
...50.000'e düştüler.
13:03
Now in the extraordinary time
308
768000
2000
Legadema ile çalıştığımız...
13:05
that we have worked with Legadema --
309
770000
2000
... beş yıldan fazla süren...
13:07
which is really over a five-year period --
310
772000
2000
...bu olağanüstü süre içinde...
13:09
10,000 leopards were legally shot
311
774000
3000
...10.000 leopar yasaklayıcı bir kanun olmadığı için...
13:12
by safari hunters.
312
777000
2000
...safari avcıları tarafından vuruldu.
13:14
And that's not the only leopards
313
779000
2000
Ve bu süre boyunca öldürülenler...
13:16
that were being killed through that period.
314
781000
2000
...sadece leoparlar değildi.
13:18
There's an immense amount of poaching as well,
315
783000
3000
Ayrıca yasadışı avcılığın sayısı da çok fazla.
13:21
and so possibly the same amount.
316
786000
2000
Muhtemelen aynı miktarda vardır.
13:23
It's simply not sustainable.
317
788000
2000
Bu kolay bir şekilde ispat edilemez.
13:25
We admire them,
318
790000
2000
Onlara hayranlık duyuyoruz...
13:27
and we fear them,
319
792000
2000
...ve onlardan korkuyoruz.
13:29
and yet, as man, we want to steal their power.
320
794000
3000
Ama yine de bir insan olarak onların güçlerini çalmak istiyoruz.
13:34
It used to be the time
321
799000
2000
Bir zamanlar...
13:36
where only kings wore a leopard skin,
322
801000
3000
...sadece krallar leopar kürkü giyerdi.
13:39
but now throughout rituals and ceremonies,
323
804000
2000
Fakat şimdi geleneksel şifacılar ve büyücüler...
13:41
traditional healers and ministers.
324
806000
3000
...seramoniler ve ritüeller sırasında giyiyorlar.
13:44
And of course, looking at this lion paw
325
809000
3000
Şu an derisi yüzülmüş...
13:47
that has been skinned,
326
812000
2000
...bu aslan pençesine bakıyoruz.
13:49
it eerily reminds me
327
814000
2000
Bana korkutucu bir şekilde...
13:51
of a human hand,
328
816000
2000
...bir insan elini hatırlatıyor.
13:53
and that's ironic, because their fate is in our hands.
329
818000
3000
İroniktir ki onların kaderi bizim ellerimizdedir.
13:56
DJ: There's a burgeoning bone trade.
330
821000
2000
DJ: Yeni büyümekte olan bir kemik ticareti var.
13:58
South Africa just released some lion bones onto the market.
331
823000
3000
Güney Afrika piyasaya birkaç aslan kemiği çıkardı.
14:01
Lion bones and tiger bones look exactly the same,
332
826000
3000
Aslan ve kaplan kemikleri tıpatıp aynı gibi görünür.
14:04
and so in a stroke, the lion bone industry
333
829000
3000
Bundan dolayı aslan kemiği sanayisi...
14:07
is going to wipe out all the tigers.
334
832000
3000
...bütün kaplanları bir anda yok edecek.
14:10
So we have a real problem here,
335
835000
2000
Şimdi burada gerçek bir problemimiz var.
14:12
no more so than the lions do, the male lions.
336
837000
3000
Daha fazla aslan yerine sadece erkek aslanlar.
14:15
So the 20,000 lion figure that you just saw
337
840000
3000
Gördüğünüz bu 20.000 aslan sayısı...
14:18
is actually a red herring,
338
843000
2000
...aslında bir aldatmacadır...
14:20
because there may be 3,000 or 4,000 male lions,
339
845000
3000
...çünkü belki de 3.000 veya 4.000 aslan vardır...
14:23
and they all are actually
340
848000
2000
...ve aslında onların hepsine...
14:25
infected with the same disease.
341
850000
2000
...aynı hastalık bulaşmıştır.
14:27
I call it complacency --
342
852000
2000
Ben bunu kayıtsızlık olarak değerlendiriyorum...
14:29
our complacency.
343
854000
2000
...bizim kayıtsızlığımız.
14:31
Because there's a sport, there's an activity going on
344
856000
3000
Çünkü farkında olduğumuz, görmezden geldiğimiz...
14:34
that we're all aware of, that we condone.
345
859000
3000
...bir spor, bir aktivite var.
14:40
And that's probably because we haven't seen it
346
865000
2000
Bu belki bir olasılıktır...
14:42
like we are today.
347
867000
2000
...çünkü bugün de olduğu gibi bu aktiviteyi göremedik.
14:46
BJ: And you have to know
348
871000
2000
BJ: Bilmeniz gerekir ki...
14:48
that, when a male lion is killed,
349
873000
2000
...bir erkek aslan öldürüldüğü zaman...
14:50
it completely disrupts the whole pride.
350
875000
3000
...bütün aslan sürüsü dağılır.
14:53
A new male comes into the area
351
878000
2000
Yeni bir erkek aslan ortaya çıkar ve...
14:55
and takes over the pride,
352
880000
2000
...sürüyü devralır.
14:57
and, of course, first of all kills all the cubs
353
882000
3000
Tabi ki her şeyden önce tüm yavruları öldürür ve...
15:00
and possibly some of the females that are defending their cubs.
354
885000
3000
...muhtemelen bazı dişi aslanlar yavrularını koruyacaklardır.
15:03
So we've estimated
355
888000
2000
Tahminimizce uzaklarda bir yerde...
15:05
that between 20 [and] 30 lions are killed
356
890000
3000
...bir aslan duvara asıldığı zaman...
15:08
when one lion is hanging on a wall
357
893000
3000
...20 ile 30 arasında aslan...
15:11
somewhere in a far-off place.
358
896000
2000
...öldürülüyor.
15:13
DJ: So what our investigations have shown
359
898000
2000
DJ: Yaptığımız araştırmalar göstermiştir ki...
15:15
is that these lions are essential.
360
900000
2000
...bu aslanlar birinci derecede önemlidir.
15:17
They're essential to the habitat.
361
902000
2000
Onlar doğal ortam için vazgeçilmezdir.
15:19
If they disappear,
362
904000
2000
Eğer onlar yok olursa...
15:21
whole ecosystems in Africa disappear.
363
906000
3000
...Afrika'daki bütün ekosistem yok olur.
15:24
There's an 80-billion-dollar-a-year
364
909000
2000
Afrika'ya yılda 80 milyar dolarlık...
15:26
ecotourism revenue stream into Africa.
365
911000
3000
...bir eko-turizm gelir akışı var.
15:29
So this is not just a concern about lions;
366
914000
3000
Bu sadece aslanlar için değil aynı zamanda...
15:32
it's a concern about communities in Africa as well.
367
917000
3000
...Afrika'daki tüm toplumlar için de duyulan bir endişedir.
15:35
If they disappear, all of that goes away.
368
920000
3000
Eğer onlar yok olursa bunların hepsi de uzaklara gider.
15:38
But what I'm more concerned about in many ways
369
923000
3000
Endişe duyduğum daha bir çok konu var;...
15:41
is that, as we de-link ourselves from nature,
370
926000
3000
...doğayla olan bağımızı koparmak,...
15:44
as we de-link ourselves spiritually
371
929000
2000
...bu hayvanlarla olan...
15:46
from these animals,
372
931000
2000
...manevi bağımızı koparmak,...
15:48
we lose hope,
373
933000
3000
...umudumuzu kaybetmek,...
15:51
we lose that spiritual connection,
374
936000
3000
...manevi bağımızı kaybetmek,...
15:54
our dignity, that thing within us
375
939000
3000
...onurumuzu,...
15:57
that keeps us connected to the planet.
376
942000
2000
...bizi gezegene bağlı tutan şeyi.
15:59
BJ: So you have to know, looking into the eyes
377
944000
3000
BJ: Bugünden sonra aslanların ve leoparların...
16:02
of lions and leopards right now,
378
947000
3000
...gözlerinin içine bakmalıyız.
16:05
it is all about critical awareness.
379
950000
2000
Bütün bunlar ciddi bir şekilde bilinçlenmek içindir.
16:07
And so what we are doing,
380
952000
2000
Bu aralar Şubat ayında çıkaracağımız ve...
16:09
in February, we're bringing out a film called "The Last Lion,"
381
954000
3000
..."Son Aslan" adını verdiğimiz film üzerinde çalışıyoruz.
16:12
and "The Last Lion" is exactly
382
957000
2000
"Son Aslan" kesinlikle...
16:14
what is happening right now.
383
959000
2000
...şu anda olanlar hakkındadır.
16:16
That is the situation we're in --
384
961000
2000
Bu içinde bulunduğumuz bir durumdur.
16:18
the last lions.
385
963000
2000
Son aslanlar.
16:20
That is, if we don't take action and do something,
386
965000
2000
Yani bir şeyler yapmak için harekete geçmezsek...
16:22
these plains will be completely devoid
387
967000
2000
...bu ovalar tamamen büyük kedilerden...
16:24
of big cats,
388
969000
2000
...yoksun kalacak ve...
16:26
and then, in turn, everything else will disappear.
389
971000
3000
...sonra sırasıyla diğer her şey yok olacak.
16:29
And simply, if we can't protect them,
390
974000
2000
Kısacası eğer onları koruyamazsak...
16:31
we're going to have a job protecting ourselves as well.
391
976000
3000
...kendimizi korumamızı gerektiren bir meslek sahibi olacağız.
16:34
DJ: And in fact, that original thing that we spoke about
392
979000
3000
DJ: Aslında hakkında konuştuğumuz ve...
16:37
and designed our lives by --
393
982000
2000
...hayatlarımızı tasarladığımız bu orjinal koruma fikri...
16:39
that conservation was all about respect
394
984000
2000
...-ki bu koruma saygı ve kutlama hakkındaydı-...
16:41
and celebration --
395
986000
2000
muhtemelen doğru olandır.
16:43
is probably true. That's really what it needs.
396
988000
3000
Bu gerçekten ihtiyaç duyulan şeydir
16:46
We need it. We respect and celebrate each other
397
991000
3000
Buna ihtiyacımız var.
16:49
as a man and a woman, as a community
398
994000
3000
Birbirimize bir kadın, bir erkek, bir topluluk ve...
16:52
and as part of this planet,
399
997000
2000
bu gezegenin bir parçası olarak...
16:54
and we need to continue that.
400
999000
2000
... saygı duymalı ve kutlamalıyız.
16:56
And Legadema?
401
1001000
2000
Ve Legadema.
16:58
Well we can report, in fact,
402
1003000
2000
Aslına bakarsanız artık...
17:00
that we're grandparents.
403
1005000
2000
...büyük ebeveynler olduğumuzu söyleyebiliriz.
17:02
(Laughter)
404
1007000
2000
(Gülüşmeler)
17:04
BJ/DJ: Thank you very much.
405
1009000
2000
BJ/DJ: Çok teşekkür ederiz.
17:06
(Applause)
406
1011000
7000
(Alkış)
ABOUT THE SPEAKER
Beverly + Dereck Joubert - Conservationists, filmmakersDocumentary filmmakers Beverly and Dereck Joubert have worked to conserve wildlife for more than 25 years. As National Geographic Explorers in Residence, the couple influences public policy and perceptions.
Why you should listen
For nearly three decades, conservationists Beverly and Dereck Joubert have celebrated nature and wildlife in documentaries, books, scientific journals, photographs and magazine articles. The couple’s arresting visual work—which includes the widely viewed film Eternal Enemies: Lions and Hyena -- has earned them five Emmys and many other awards. The Jouberts, both National Geographic Explorers in Residence based in Botswana, are dedicated to understanding and preserving key species throughout the African continent. The couple is particularly interested in large predators, and lead the Big Cats Initiative, a campaign to stop dwindling populations and bolster public awareness.
Beverly and Dereck are also building a new model for preservation as partners in Great Plains Conservation. Striking a balance of preservation, community and commerce, GPC aims to save endangered habitats in Africa and surrounding the Indian Ocean through low-impact tourism and the sale of carbon credits and villas or bush homes.
Their new movie is The Last Lions, opening February 18, 2011.
Beverly + Dereck Joubert | Speaker | TED.com