ABOUT THE SPEAKER
Nadine Burke Harris - Pediatrician
Nadine Burke Harris’ healthcare practice focuses on a little-understood, yet very common factor in childhood that can profoundly impact adult-onset disease: trauma.

Why you should listen

Pediatrician Nadine Burke Harris noticed a disturbing trend as she treated children in an underserved neighborhood in San Francisco: that many of the kids who came to see her had experienced childhood trauma. She began studying how childhood exposure to adverse events affects brain development, as well as a person’s health as an adult.

Understanding this powerful correlation, Burke Harris became the founder and CEO of the Center for Youth Wellness, an initiative at the California Pacific Medical Center Bayview Child Health Center that seeks to create a clinical model that recognizes and effectively treats toxic stress in children. Her work pushes the health establishment to reexamine its relationship to social risk factors, and advocates for medical interventions to counteract the damaging impact of stress. Her goal: to change the standard of pediatric practice, across demographics.

More profile about the speaker
Nadine Burke Harris | Speaker | TED.com
TEDMED 2014

Nadine Burke Harris: How childhood trauma affects health across a lifetime

Nadine Burke Harris: Çocukluk travması hayat boyu sağlığı nasıl etkiler?

Filmed:
6,760,359 views

Çocukluk travmanız, büyüdükçe üstesinden gelebileceğiniz bir şey değildir. Çocuk doktoru Nadine Burke Harris, istismara bağlı tekrarlayan stresin, ihmal edilmenin, ruhsal hastılıklardan veya madde bağımlılığından muzdarip ebeveynlerin, beyin gelişimi üzerindeki somut ve gözlemlenebilir etkilerini açıklıyor. Yüksek düzeyde travma yaşayanların hayatları boyunca kalp hastalıkları ve akciğer kanserine yakalanma risklerinin üç kat arttığına işaret ediyor. Travmanın önlenmesi ve tedavisi için çocuk tıbbı alanında mücadele eden tutkulu bir savunma.
- Pediatrician
Nadine Burke Harris’ healthcare practice focuses on a little-understood, yet very common factor in childhood that can profoundly impact adult-onset disease: trauma. Full bio

Double-click the English transcript below to play the video.

00:12
In the mid-'orta-'90s,
0
653
1612
90'lı yılların ortalarında,
00:14
the CDCCDC and KaiserKaiser PermanentePermanente
1
2265
2607
CDC ve Kaiser Permanente,
00:17
discoveredkeşfedilen an exposurePozlama
that dramaticallydramatik increasedartmış the riskrisk
2
4872
4120
ABD'de önde gelen
10 ölüm nedeninin 7'sinde
00:21
for sevenYedi out of 10 of the leadingönemli
causesnedenleri of deathölüm in the UnitedAmerika StatesBirleşik.
3
8992
5421
çarpıcı bir artışa yol açan
bir faktör keşfettiler.
00:27
In highyüksek dosesdoz, it affectsetkiler
brainbeyin developmentgelişme,
4
14953
3391
Yüksek dozlarda maruz
kalındığında, beyin gelişimini,
00:30
the immunebağışık systemsistem, hormonalhormonal systemssistemler,
5
18344
3667
bağışıklık sistemini, hormonal sistemleri
00:34
and even the way our DNADNA
is readokumak and transcribedtranskripsiyonu.
6
22011
4673
ve hatta DNA'mızın okunma ve
kaydedilme şeklini etkiliyor.
00:38
FolksMillet who are exposedmaruz in very highyüksek dosesdoz
7
26684
3521
Çok yüksek dozda maruz kalanlarda,
00:42
have tripleüçlü the lifetimeömür riskrisk
of heartkalp diseasehastalık and lungakciğer cancerkanser
8
30205
4087
yaşam boyu kalp hastalığı ve akciğer
kanseri riskini üç katına çıkarırken
00:46
and a 20-year-yıl differencefark
in life expectancybeklenti.
9
34292
4659
yaşam beklentisinde
20 yıl azalmaya yol açıyor.
00:52
And yethenüz, doctorsdoktorlar todaybugün are not trainedeğitilmiş
in routinerutin screeningtarama or treatmenttedavi.
10
39911
5682
Lakin, günümüz doktorları rutin tarama
veya tedavi konusunda eğitilmemişlerdir.
00:58
Now, the exposurePozlama I'm talkingkonuşma about is
not a pesticideböcek ilacı or a packagingpaketleme chemicalkimyasal.
11
46203
5355
Burada bir böcek ilacı ya da ambalaj
kimyasalından bahsetmiyorum.
01:03
It's childhoodçocukluk traumaTravma.
12
51558
2430
Bahsettiğim şey çocukluk travması.
01:07
Okay. What kindtür of traumaTravma
am I talkingkonuşma about here?
13
54968
2718
Pekâlâ, burada ne tür bir
travmadan bahsediyorum?
01:09
I'm not talkingkonuşma about failinghata a testÖlçek
or losingkaybetme a basketballBasketbol gameoyun.
14
57686
4309
Sınavda başarısız olmaktan veya basketbol
maçını kaybetmekten bahsetmiyorum.
01:14
I am talkingkonuşma about threatstehditler
that are so severeşiddetli or pervasiveyaygın
15
61995
4741
Kelimenin tam anlamıyla derimizin altına
nüfuz eden ve fizyolojimizi değiştiren,
01:18
that they literallyharfi harfine get underaltında our skincilt
and changedeğişiklik our physiologyfizyoloji:
16
66736
4597
çok şiddetli ve yaygın
bir tehditten söz ediyorum:
İstismar veya ihmal edilme gibi şeylerden
01:23
things like abusetaciz or neglectihmal,
17
71333
2392
01:25
or growingbüyüyen up with a parentebeveyn
who strugglesmücadeleler with mentalzihinsel illnesshastalık
18
73725
3770
veya akıl hastalığı veya
madde bağımlılığının
01:29
or substancemadde dependencebağımlılık.
19
77495
1982
pençesindeki ebeveynlerden.
01:32
Now, for a long time,
20
79887
1557
Şimdi, uzun süredir,
01:33
I viewedbakıldı these things in the way
I was trainedeğitilmiş to viewgörünüm them,
21
81444
2997
bu tür şeyleri incelemek için
eğitildiğim şekilde inceledim,
01:36
eitherya as a socialsosyal problemsorun --
referbaşvurmak to socialsosyal servicesHizmetler --
22
84441
4092
ya bir sosyal sorun olarak
- sosyal hizmetlere göndererek-
01:40
or as a mentalzihinsel healthsağlık problemsorun --
referbaşvurmak to mentalzihinsel healthsağlık servicesHizmetler.
23
88533
4583
ya da zihinsel bir sağlık sorunu olarak
-akıl sağlığı servislerine göndererek.
01:46
And then something happenedolmuş
to make me rethinkyeniden düşünmek my entiretüm approachyaklaşım.
24
94088
5688
Ve sonra tüm yaklaşımımı
tekrar düşündürecek bir şey oldu.
01:51
When I finishedbitmiş my residencyikamet,
25
99776
1872
İhtisas dönemimi tamamladığımda,
01:53
I wanted to go someplacebir yere
where I feltkeçe really neededgerekli,
26
101648
3724
gerçekten ihtiyaç duyulduğumu
hissettiğim bir yere gitmek istedim,
01:57
someplacebir yere where I could make a differencefark.
27
105372
3158
farklılık yapabileceğim bir yere.
Bu yüzden, çalışmak için California
Pacific Tıp Merkezi'ne geldim,
02:00
So I camegeldi to work for
CaliforniaCalifornia PacificPasifik MedicalTıbbi CenterMerkezi,
28
108530
3116
02:03
one of the besten iyi privateözel hospitalshastaneler
in NorthernKuzey CaliforniaCalifornia,
29
111646
3826
ki burası Kuzey Kaliforniya'daki en iyi
özel hastanelerden biri
02:07
and togetherbirlikte, we openedaçıldı a clinicklinik
in Bayview-HuntersBayview-avcılar PointNoktası,
30
115472
4528
ve onlarla birlikte, San Francisco'nun en
fakir ve en az hizmet alan bölgesi olan
02:12
one of the poorestyoksul, mostçoğu underservedaz hizmet
neighborhoodsmahalleler in SanSan FranciscoFrancisco.
31
120000
3733
Bayview-Hunters Point'te bir klinik açtık.
02:16
Now, priorönceki to that pointpuan,
32
124263
1855
Şimdi, o noktadan önce,
02:18
there had been only
one pediatriciançocuk doktoru in all of BayviewBayview
33
126118
2862
tüm Bayview'de 10 binden fazla çocuğa
02:21
to serveservis more than 10,000 childrençocuklar,
34
128980
3443
hizmet eden sadece
bir çocuk doktoru vardı,
02:24
so we hungasılı a shingleShingle, and we were ableyapabilmek
to providesağlamak top-qualityBirinci sınıf carebakım
35
132423
4649
bu yüzden bir tabela astık ve
ödeme gücüne bakmaksızın
02:29
regardlessne olursa olsun of abilitykabiliyet to payödeme.
36
137072
1985
yüksek kalite bakım hizmeti verebildik.
02:31
It was so coolgüzel. We targetedHedeflenen
the typicaltipik healthsağlık disparitiesfarklılıkların:
37
139057
4162
Bu harikaydı. Sağlık konusundaki
tipik eşitsizlikleri hedefledik:
02:35
accesserişim to carebakım, immunizationbağışıklama ratesoranları,
asthmaastım hospitalizationhastaneye yatırma ratesoranları,
38
143219
4807
bakıma erişim, aşı oranları, astımın
hastanede tedavi oranları gibi
02:40
and we hitvurmak all of our numberssayılar.
39
148026
2157
ve tüm hedeflerimize ulaştık.
02:42
We feltkeçe very proudgururlu of ourselveskendimizi.
40
150183
2613
Kendimizle gurur duyduk.
02:45
But then I startedbaşladı noticingfark
a disturbingrahatsız edici trendakım.
41
153446
3181
Ama sonra, tedirgin edici bir eğilimi
fark etmeye başladım.
02:48
A lot of kidsçocuklar were beingolmak
referredsevk to me for ADHDDEHB,
42
156627
3890
Buradaki birçok çocuk bana
DEHB ya da Dikkat Eksikliği
02:52
or AttentionDikkat DeficitBütçe açığı
HyperactivityHiperaktivite DisorderBozukluğu,
43
160517
2997
Hiperaktivite Bozukluğu
hastası olarak gönderiliyordu,
02:55
but when I actuallyaslında did
a thoroughayrıntılı historytarih and physicalfiziksel,
44
163514
4882
ancak geçmişlerine bakıp
muayene ettiğimde,
03:00
what I foundbulunan was that
for mostçoğu of my patientshastalar,
45
168396
3199
hastalarımın çoğuna
03:03
I couldn'tcould make a diagnosisTanı of ADHDDEHB.
46
171595
3039
DEHB teşhisi koyamadım.
03:07
MostÇoğu of the kidsçocuklar I was seeinggörme
had experienceddeneyimli suchböyle severeşiddetli traumaTravma
47
175264
5570
Çalıştığım çocukların çoğu oldukça
şiddetli travmalara maruz kalmışlardı
ve bu durumun altında başka
şeyler olabileceğini hissediyordum.
03:13
that it feltkeçe like something elsebaşka
was going on.
48
180834
3390
03:16
SomehowBir şekilde I was missingeksik something importantönemli.
49
184224
3982
Nasıl olduysa önemli
bir noktayı kaçırıyordum.
03:21
Now, before I did my residencyikamet,
I did a master'syüksek lisans degreederece in publichalka açık healthsağlık,
50
189516
3801
İhtisasımı bitirmeden önce
halk sağlığı üzerine master yapmıştım.
03:25
and one of the things that they teachöğretmek you
in publichalka açık healthsağlık schoolokul
51
193317
3093
Halk sağlığı okulunda size
öğrettikleri şeylerden biri,
03:28
is that if you're a doctordoktor
52
196410
1885
bir doktorsanız
03:30
and you see 100 kidsçocuklar
that all drinkiçki from the sameaynı well,
53
198295
3784
ve 100 çocuğun 100'ününde aynı
çeşmeden içtiğini görüyorsanız
03:34
and 98 of them developgeliştirmek diarrheaishal,
54
202079
3398
ve bunlardan 98'i ishalse,
03:37
you can go aheadönde
and writeyazmak that prescriptionreçete
55
205477
2286
işe koyulup art arda
antibiyotik dozları içeren
03:39
for dosedoz after dosedoz
after dosedoz of antibioticsantibiyotikler,
56
207763
4329
reçeteleri yazabilirsiniz
03:44
or you can walkyürümek over and say,
"What the hellcehennem is in this well?"
57
212092
5823
ya da kolayca ''Bu su kaynağının
içinde ne var?'' diyebilirsiniz.
Ben de, olumsuz durumların
çocukların beyin gelişimi
03:50
So I beganbaşladı readingokuma everything that
I could get my handseller on
58
217915
3793
03:53
about how exposurePozlama to adversitysıkıntı
59
221708
2554
ve vücut gelişimini
nasıl etkilediğine dair
03:56
affectsetkiler the developinggelişen brainsbeyin
and bodiesbedenler of childrençocuklar.
60
224262
3479
elime ne geçerse okudum.
03:59
And then one day,
my colleagueçalışma arkadaşı walkedyürüdü into my officeofis,
61
227741
3905
Bir gün iş arkadaşım ofisime geldi
04:03
and he said, "DrDr. BurkeBurke,
have you seengörüldü this?"
62
231646
4414
ve ''Dr. Burke, bunu
gördünüz mü?'' diye sordu.
04:09
In his handel was a copykopya
of a researchAraştırma studyders çalışma
63
236900
4002
Elinde "Olumsuz Çocukluk Deneyimleri" adlı
04:13
calleddenilen the AdverseOlumsuz ChildhoodÇocukluk
ExperiencesDeneyimleri StudyÇalışma.
64
240902
3217
çalışmanın bir kopyası vardı.
04:16
That day changeddeğişmiş my clinicalklinik practiceuygulama
and ultimatelyen sonunda my careerkariyer.
65
244569
7123
O gün, benim hem klinik uygulamalarımı
hem de tüm kariyerimi değiştirdi.
"Olumsuz Çocukluk Deneyimleri" çalışması,
04:24
The AdverseOlumsuz ChildhoodÇocukluk ExperiencesDeneyimleri StudyÇalışma
66
252465
2108
04:26
is something that everybodyherkes
needsihtiyaçlar to know about.
67
254573
3232
herkesin bilmesi gereken bir çalışma.
Çalışma, Kaiser'deki Dr. Vince Felitti ve
CDC'deki Dr. Bob Anda tarafından yapıldı
04:30
It was donetamam by DrDr. VinceVince FelittiFelitti at KaiserKaiser
and DrDr. BobBob AndaAnda at the CDCCDC,
68
257805
5331
ve hep birlikte 17.500 yetişkine,
"olumsuz çocukluk deneyimleri"
04:35
and togetherbirlikte, they askeddiye sordu 17,500 adultsyetişkinler
about theironların historytarih of exposurePozlama
69
263136
8198
04:43
to what they calleddenilen "adverseolumsuz
childhoodçocukluk experiencesdeneyimler," or ACEsAs.
70
271334
4717
veya ACE dedikleri şeye
maruz kalma öykülerini sordular.
04:49
Those includeDahil etmek physicalfiziksel, emotionalduygusal,
or sexualcinsel abusetaciz;
71
276911
3927
Bunların içinde şunlar var:
Fiziksel, duygusal ve cinsel istismar,
fiziksel ya da duygusal ihmal,
04:53
physicalfiziksel or emotionalduygusal neglectihmal;
72
280838
3926
ebeveynsel akıl hastalığı,
madde bağımlılığı, hapsedilme,
04:56
parentalebeveyn mentalzihinsel illnesshastalık,
substancemadde dependencebağımlılık, incarcerationhapsetme;
73
284764
3094
05:00
parentalebeveyn separationayırma or divorceboşanma;
74
287858
2779
ebeveyn ayrılığı veya boşanması
05:02
or domesticyerli violenceşiddet.
75
290637
2535
ya da aile içi şiddet.
05:05
For everyher yes, you would get
a pointpuan on your ACEACE scoreGol.
76
293172
4436
Verdiğiniz her bir evet cevabı için, ACE
puanında bir puan elde edersiniz.
Ve sonra yaptıkları şey,
05:09
And then what they did
77
297608
1508
05:11
was they correlatedkorelasyon these ACEACE scoresSkorlar
againstkarşısında healthsağlık outcomesçıktıları.
78
299116
5250
bu ACE puanlarını sağlık
sonuçları ile ilişkilendirmek.
05:17
What they foundbulunan was strikingdikkat çekici.
79
304836
2837
Buldukları şey, çarpıcıydı.
05:19
Two things:
80
307673
1295
İki şey:
05:21
NumberNumarası one, ACEsAs are incrediblyinanılmaz commonortak.
81
308968
4262
Birincisi, ACE'lerin akıl almaz
derecede yaygın olması.
05:25
Sixty-sevenAltmış yedi percentyüzde of the populationnüfus
had at leasten az one ACEACE,
82
313230
6804
Nüfusun yüzde 67'sinde
en az bir ACE var
05:32
and 12.6 percentyüzde, one in eightsekiz,
had fourdört or more ACEsAs.
83
320034
5839
ve yüzde 12,6'sı, yani sekizde biri,
dört veya daha fazlasında ACE var.
05:38
The secondikinci thing that they foundbulunan
84
326692
2279
Bulduklari ikinci şey,
05:41
was that there was
a dose-responsedoz-yanıt relationshipilişki
85
328971
3462
ACE'ler ve sağlık sonuçları arasında
05:44
betweenarasında ACEsAs and healthsağlık outcomesçıktıları:
86
332433
4600
bir doz-davranış ilişkisi olmasıydı:
05:49
the higherdaha yüksek your ACEACE scoreGol,
the worsedaha da kötüsü your healthsağlık outcomesçıktıları.
87
337033
3919
ACE puanınız ne kadar yüksekse,
sağlık sonuçlarınız o kadar kötüdür.
05:53
For a personkişi with an ACEACE scoreGol
of fourdört or more,
88
340952
3251
ACE puanı dört veya
daha fazla olan kişinin
05:56
theironların relativebağıl riskrisk of chronicKronik
obstructiveObstrüktif pulmonaryakciğer diseasehastalık
89
344203
3692
kronik obstrüktif
akciğer hastalığı ile ilgili
06:00
was two and a halfyarım timeszamanlar that
of someonebirisi with an ACEACE scoreGol of zerosıfır.
90
347895
4551
ACE puanı sıfır olandan iki buçuk kat
daha fazla göreceli riski var.
06:05
For hepatitisHepatit, it was alsoAyrıca
two and a halfyarım timeszamanlar.
91
353096
3274
Hepatit için, iki buçuk katı daha fazla,
depresyon için ise, dört buçuk
katı daha fazla risk var.
06:08
For depressiondepresyon, it was
fourdört and a halfyarım timeszamanlar.
92
356370
3320
İntihar eğilimi için,
bu risk 12 kat daha fazla.
06:11
For suicidalitySuicidality, it was 12 timeszamanlar.
93
359690
3433
06:15
A personkişi with an ACEACE scoreGol
of sevenYedi or more
94
363123
3165
ACE puanı yedi veya daha
fazla olan bir kişinin ise,
06:18
had tripleüçlü the lifetimeömür riskrisk
of lungakciğer cancerkanser
95
366288
4570
hayat boyu üç kat daha fazla
akciğer kanseri riski varken,
06:23
and threeüç and a halfyarım timeszamanlar the riskrisk
of ischemiciskemik heartkalp diseasehastalık,
96
370858
3971
iskemik kalp hastalığında da
üç buçuk kat daha fazla riski var,
06:27
the numbernumara one killerkatil
in the UnitedAmerika StatesBirleşik of AmericaAmerika.
97
374829
3145
ki bu, ABD'de bir numaralı
öldürücü hastalık demek.
06:31
Well, of coursekurs this makesmarkaları senseduyu.
98
379124
2763
Tabii, bu bir anlam ifade ediyor.
06:34
Some people lookedbaktı at this dataveri
and they said, "Come on.
99
381887
4667
Bazı insanlar bu veriye bakıp
dediler ki: "Hadi ama,
06:38
You have a roughkaba childhoodçocukluk,
you're more likelymuhtemelen to drinkiçki and smokeduman
100
386554
4822
zor bir çocukluk geçiriyorsun, muhtemelen
daha fazla içki ve sigara içiyorsun
06:43
and do all these things
that are going to ruinharabe your healthsağlık.
101
391376
2815
ve sağlığını bozacak
tüm bu şeyleri yapıyorsun.
06:46
This isn't scienceBilim.
This is just badkötü behaviordavranış."
102
394191
3795
Bu bilim değil. Sadece kötü davranış."
06:50
It turnsdönüşler out this is exactlykesinlikle
where the scienceBilim comesgeliyor in.
103
398486
5239
İşte tam burada bilim devreye giriyor.
Şimdi, ilk sıkıntıların,
çocuklarımızın gelişen beyinlerini
06:55
We now understandanlama
better than we ever have before
104
403725
4654
07:00
how exposurePozlama to earlyerken adversitysıkıntı
105
408379
3252
ve bedenlerini nasıl etkilediğini
07:03
affectsetkiler the developinggelişen brainsbeyin
and bodiesbedenler of childrençocuklar.
106
411631
3088
eskisinden çok daha iyi anlıyoruz.
07:06
It affectsetkiler areasalanlar like
the nucleusÇekirdeği accumbensaccumbens,
107
414719
2786
Akkumbens çekirdeğini,
07:09
the pleasureZevk and rewardödül
centermerkez of the brainbeyin
108
417505
2531
beynin zevk ve ödül merkezini etkiliyor,
07:12
that is implicatedkarıştığı
in substancemadde dependencebağımlılık.
109
420036
2646
ki bu alan, madde
bağımlılığını da içeriyor.
07:14
It inhibitsengeller the prefrontalprefrontal cortexkorteks,
110
422682
2722
Dürtü kontrolü ve yürütme
fonksiyonu için gerekli olan
07:17
whichhangi is necessarygerekli for impulsedürtü controlkontrol
and executiveyönetici functionfonksiyon,
111
425404
4057
prefrontal korteksi engelliyor,
ki bu alan, öğrenme için
kritik bir alandır.
07:21
a criticalkritik areaalan for learningöğrenme.
112
429461
2067
07:23
And on MRIMRI scanstaramalar,
113
431528
1688
MR taramalarında,
07:25
we see measurableölçülebilir differencesfarklar
in the amygdalaamigdala,
114
433216
3988
beynin korku merkezi olan amigdaladaki
07:29
the brain'sbeyni fearkorku responsetepki centermerkez.
115
437204
2642
ölçülebilen farklılıkları görüyoruz.
07:32
So there are realgerçek neurologicnörolojik reasonsnedenleri
116
440246
3520
Bu yüzden yüksek dozda sıkıntıya
maruz kalan insanların
07:35
why folksarkadaşlar exposedmaruz
to highyüksek dosesdoz of adversitysıkıntı
117
443766
3530
neden yüksek riskli davranışlarda
bulunduğuyla ilgili
07:39
are more likelymuhtemelen to engagetutmak
in high-riskyüksek risk behaviordavranış,
118
447296
3297
gerçek nörolojik sebepler var
ve bunları bilmek önemli.
07:42
and that's importantönemli to know.
119
450593
1904
07:44
But it turnsdönüşler out that even if you don't
engagetutmak in any high-riskyüksek risk behaviordavranış,
120
452497
5619
Ancak, eğer herhangi bir yüksek riskli
davranışlarla iç içe değilseniz bile,
07:50
you're still more likelymuhtemelen
to developgeliştirmek heartkalp diseasehastalık or cancerkanser.
121
458116
5141
yine de kalp hastalığı veya
kanser olma ihtimaliniz var.
07:56
The reasonneden for this has to do with
the hypothalamichipotalamikpituitaryHipofizadrenalBöbrek üstü axiseksen,
122
464101
5925
Bunun sebebinin, beynin ve
bedenin stres yanıt sistemi olan
08:02
the brain'sbeyni and body'svücudun
stressstres responsetepki systemsistem
123
470027
3669
hipotalamus-hipofiz-adrenal
aks ile ilgisi olmalı
08:05
that governsyöneten our fight-or-flightkavga veya uçuş responsetepki.
124
473696
3780
ki bu sistem 'savaş-ya da-kaç'
tepkimizi yönetiyor.
08:09
How does it work?
125
477476
1955
Peki bu nasıl çalışıyor?
Bir ormanda yürüdüğünüzü hayal edin
ve bir ayı görüyorsunuz.
08:11
Well, imaginehayal etmek you're walkingyürüme
in the forestorman and you see a bearayı.
126
479431
3738
Acilen, hipotalamus'unuz
hipofiz bezinize sinyal gönderir,
08:15
ImmediatelyHemen, your hypothalamusHipotalamus
sendsgönderir a signalişaret to your pituitaryHipofiz,
127
483169
4157
08:19
whichhangi sendsgönderir a signalişaret
to your adrenalBöbrek üstü glandbezi that saysdiyor,
128
487326
2601
o da böbreküstü bezinize
sinyal göndererek şöyle der:
"Stres hormonlarını sal!
Adrenalin! Kortizol!"
08:22
"ReleaseYayın stressstres hormoneshormonlar!
AdrenalineAdrenalin! CortisolKortizol!"
129
489927
3551
08:25
And so your heartkalp startsbaşlar to poundpound,
130
493478
2621
ve kalbiniz çarpmaya başlar,
göz bebekleriniz büyür,
hava yollarınız açılır
08:28
Your pupilsöğrenciler dilatedilate, your airwaysHavayolları openaçık up,
131
496099
2134
08:30
and you are readyhazır to eitherya
fightkavga that bearayı or runkoş from the bearayı.
132
498234
6248
ve artık ya ayı ile savaşmaya
ya da ayıdan kaçmaya hazırsınız.
08:36
And that is wonderfulolağanüstü
133
504482
2316
Bu harika,
08:38
if you're in a forestorman
and there's a bearayı.
134
506798
3491
eğer bir ormandaysanız ve bir ayı varsa.
08:42
(LaughterKahkaha)
135
510289
2554
(Gülüşmeler)
Ancak problem, ayı her gece eve gelirse
08:45
But the problemsorun is what happensolur
when the bearayı comesgeliyor home everyher night,
136
512843
5413
08:50
and this systemsistem is activatedaktif
over and over and over again,
137
518256
5648
ve bu sistem tekrar tekrar
etkinleştiğinde ne olacağı
08:56
and it goesgider from beingolmak
adaptiveadaptif, or life-savinghayat kurtarma,
138
523904
4504
ve bu, uyumsal ya da
hayat kurtarıcı olmaktan,
09:00
to maladaptiveuyumsuz, or health-damagingsağlık zarar.
139
528408
4125
uyumsuz olmaya veya sağlığa
zarar verici olmaya kadar gider.
Çocuklar, bu tekrarlanan stres
aktivasyonuna karşı özellikle hassastır,
09:04
ChildrenÇocuk are especiallyözellikle sensitivehassas
to this repeatedtekrarlanan stressstres activationetkinleştirme,
140
532533
5503
09:10
because theironların brainsbeyin and bodiesbedenler
are just developinggelişen.
141
538036
3234
çünkü beyinleri ve bedenleri
henüz gelişiyor.
09:14
HighYüksek dosesdoz of adversitysıkıntı not only affectetkilemek
brainbeyin structureyapı and functionfonksiyon,
142
542000
6075
Yüksek dozda sıkıntı onların sadece beyin
yapılarını ve fonksiyonlarını etkilemez,
09:20
they affectetkilemek the developinggelişen immunebağışık systemsistem,
143
548075
3226
gelişen bağışıklık sistemlerini,
09:23
developinggelişen hormonalhormonal systemssistemler,
144
551301
2843
gelişen hormonal sistemlerini
ve hatta DNA'mızın okunma ve
kopyalanma şeklini de etkiler.
09:26
and even the way our DNADNA
is readokumak and transcribedtranskripsiyonu.
145
554144
4689
Bu nedenle, bana göre, bu bilgi,
bana öğretilenleri bir kenara attı,
09:32
So for me, this informationbilgi
threwattı my oldeski trainingEğitim out the windowpencere,
146
560413
4458
09:37
because when we understandanlama
the mechanismmekanizma of a diseasehastalık,
147
564871
3947
çünkü bir hastalığın
mekanizmasını anladığımızda,
09:41
when we know not only
whichhangi pathwaysyolları are disruptedbozulduğu, but how,
148
568818
4737
sadece hangi yolların bozulduğunu değil,
nasıl bozulduğunu bildiğimiz takdirde,
09:45
then as doctorsdoktorlar, it is our job
to use this scienceBilim
149
573555
4661
o zaman doktorlar olarak, bu bilimi,
önlem ve tedavi için
kullanmak bizim işimiz.
09:50
for preventionönleme and treatmenttedavi.
150
578216
2629
09:53
That's what we do.
151
580845
1693
Yaptığımız şey bu.
09:54
So in SanSan FranciscoFrancisco, we createdoluşturulan
the CenterMerkezi for YouthGençlik WellnessSağlık
152
582728
4063
Bu yüzden, San Francisco'da
Genç Sağlığı Merkezi oluşturduk,
09:58
to preventönlemek, screenekran and healiyileşmek the impactsetkiler
of ACEsAs and toxictoksik stressstres.
153
586791
5433
ACE'lerin ve toksik stresin etkilerini
önlemek, taramak ve iyileştirmek için.
10:04
We startedbaşladı simplybasitçe with routinerutin screeningtarama
of everyher one of our kidsçocuklar
154
592224
4583
Çocuklarımızın her birinin
düzenli muayenelerinde,
basitçe bir rutin tarama ile başladık,
10:09
at theironların regulardüzenli physicalfiziksel,
155
596807
1527
10:10
because I know that if my patienthasta
has an ACEACE scoreGol of 4,
156
598334
4704
çünkü eğer hastamın 4 ACE puanı varsa,
10:15
she's two and a halfyarım timeszamanlar as likelymuhtemelen
to developgeliştirmek hepatitisHepatit or COPDKOAH,
157
603038
4557
iki buçuk kat daha fazla hepatit ya da
COPD geliştirme riski olduğunu,
10:19
she's fourdört and halfyarım timeszamanlar as likelymuhtemelen
to becomeolmak depressedbunalımlı,
158
607595
2902
dört buçuk kez daha fazla
depresyona girme riski olduğunu
10:22
and she's 12 timeszamanlar as likelymuhtemelen
to attemptgirişim to take her ownkendi life
159
610497
4063
ve sıfır ACE'li hastamdan
12 kez daha fazla
kendi hayatına son verme riski
olduğunu biliyorum.
10:26
as my patienthasta with zerosıfır ACEsAs.
160
614560
2300
Ben bunu hastam odamdayken biliyorum.
10:29
I know that when she's in my examsınav roomoda.
161
616860
2659
Taraması pozitif çıkan hastalarımız için,
10:32
For our patientshastalar who do screenekran positivepozitif,
162
620249
2764
en iyi uygulamaları kullanarak
sıkıntı dozunu azaltmak ve semptomları
10:35
we have a multidisciplinarymultidisipliner treatmenttedavi teamtakım
that worksEserleri to reduceazaltmak the dosedoz of adversitysıkıntı
163
623013
5222
tedavi etmek için çalışan multidisipliner
bir tedavi takımımız var.
10:40
and treattedavi etmek symptomssemptomlar usingkullanma besten iyi practicesuygulamaları,
includingdahil olmak üzere home visitsziyaret, carebakım coordinationKoordinasyon,
164
628235
5883
Bununla birlikte ev ziyaretleri, bakım
koordinasyonu, zihin sağlığı bakımı,
10:46
mentalzihinsel healthsağlık carebakım, nutritionbeslenme,
165
634118
3914
beslenme, holistik müdahele ve evet,
gerektiğinde ilaç tedavisi de var.
10:50
holisticbütünsel interventionsmüdahaleler, and yes,
medicationilaç when necessarygerekli.
166
638032
4715
Ayrıca ebeveynleri, ACE'lerin ve toksik
stresin etkileri hakkında eğitiyoruz,
10:54
But we alsoAyrıca educateEğitmek parentsebeveyn
about the impactsetkiler of ACEsAs and toxictoksik stressstres
167
642747
4689
10:59
the sameaynı way you would for coveringkapsayan
electricalelektrik outletsçıkışları, or leadöncülük etmek poisoningzehirleme,
168
647436
5510
sizin elektrik prizlerini kapatmak veya
kurşun zehirlenmesini önlediğiniz şekilde
11:05
and we tailorterzi the carebakım
of our asthmaticsastımlı and our diabeticsdiyabet
169
652946
3940
ve astımlı ve diyabetli hastalarımızın
bakımını uygun hâle getiriyoruz.
11:09
in a way that recognizestanır that they mayMayıs ayı
need more aggressiveagresif treatmenttedavi,
170
656886
4458
Hormonal ve bağışıklık sistemlerindeki
değişiklikler dikkate alındığında,
11:13
givenverilmiş the changesdeğişiklikler to theironların hormonalhormonal
and immunebağışık systemssistemler.
171
661344
4427
daha girişken bir tedaviye ihtiyaç duyma
ihtimallerini onaylayıcı bir şekilde.
11:17
So the other thing that happensolur
when you understandanlama this scienceBilim
172
665771
4092
Bu, bilimi anladığınızda olan diğer şey,
11:22
is that you want to shoutNot it
from the rooftopsçatılarının,
173
669863
2998
çatı tepelerinden bağırmak
isteyecek olmanız,
çünkü bu sadece Bayview'deki
çocukların meselesi değil.
11:25
because this isn't just an issuekonu
for kidsçocuklar in BayviewBayview.
174
672861
4330
11:29
I figuredanladım the minutedakika
that everybodyherkes elsebaşka heardduymuş about this,
175
677191
3634
Herkesin bunu duyduğu anı hayal ettim,
rutin tarama, multidisipliner
tedavi takımları olurdu
11:33
it would be routinerutin screeningtarama,
multi-disciplinarymulti-disipliner treatmenttedavi teamstakımlar,
176
680825
3483
11:36
and it would be a raceyarış to the mostçoğu
effectiveetkili clinicalklinik treatmenttedavi protocolsiletişim kuralları.
177
684308
4797
ve en etkili klinik tedavi
protokollerine bir yarış olurdu.
11:41
Yeah. That did not happenolmak.
178
689105
4120
Evet. Bu olmadı.
Benim için çok büyük bir öğrenme idi.
11:45
And that was a hugeKocaman learningöğrenme for me.
179
693225
2855
En iyi klinik uygulaması
olarak düşündüğüm şeyin
11:48
What I had thought of as simplybasitçe
besten iyi clinicalklinik practiceuygulama
180
696080
4807
şimdi bir eylem olduğunu anlıyorum.
11:53
I now understandanlama to be a movementhareket.
181
700887
3558
11:57
In the wordskelimeler of DrDr. RobertRobert BlockBlok,
182
705125
2350
Amerikan Pediatri Akademisi'nin
eski başkanı,
11:59
the formereski PresidentBaşkan
of the AmericanAmerikan AcademyAkademi of PediatricsPediatri,
183
707475
3701
Dr. Robert Block'un dediği gibi:
12:03
"AdverseOlumsuz childhoodçocukluk experiencesdeneyimler
184
711176
2952
"Olumsuz çocukluk deneyimleri
12:06
are the singletek greatestEn büyük
unaddressedadressiz publichalka açık healthsağlık threattehdit
185
714128
5010
bugün ulusumuzun karşı karşıya
kaldığı en büyük değinilmemiş
12:11
facingkarşı our nationulus todaybugün."
186
719138
2249
toplum sağlığı tehdidir."
12:13
And for a lot of people,
that's a terrifyingdehşet verici prospectolasılık.
187
721387
4646
Pek çok insan için,
bu korkunç bir beklenti.
Sorunun kapsam ve ölçeği o kadar geniş ki
12:18
The scopekapsam and scaleölçek of the problemsorun
seemsgörünüyor so largegeniş that it feelshissediyor overwhelmingezici
188
726033
5805
nasıl yaklaşabileceğimizi
düşünmek bunaltıcı.
12:24
to think about how we mightbelki approachyaklaşım it.
189
731838
2624
Ancak bana göre, burası
aslında ümidin olduğu yer,
12:26
But for me, that's actuallyaslında
where the hopesumutlar liesyalanlar,
190
734462
4407
12:31
because when we have the right frameworkiskelet,
191
738869
2664
çünkü doğru çerçeveye sahip olduğumuzda,
12:33
when we recognizetanımak this to be
a publichalka açık healthsağlık crisiskriz,
192
741533
5257
bunun bir toplum sağlığı krizi
olduğunu tanımladığımızda,
12:38
then we can beginbaşla to use the right
toolaraç kitkiti to come up with solutionsçözeltiler.
193
746790
5004
o zaman çözüme götürecek doğru alet
takımını kullanmaya başlayacağız.
12:43
From tobaccoTütün to leadöncülük etmek poisoningzehirleme
to HIVHIV/AIDSAIDS,
194
751794
3728
Tütünden, kurşun zehirlenmesine ve
HIV/AIDS'e kadar,
12:47
the UnitedAmerika StatesBirleşik actuallyaslında has
quiteoldukça a stronggüçlü trackiz recordkayıt
195
755522
5013
ABD aslında, toplum sağlığı
problemlerine değinen
12:52
with addressingadresleme publichalka açık healthsağlık problemssorunlar,
196
760535
2904
güçlü bir geçmiş performans kaydına sahip,
12:55
but replicatingkopyalayan those successesbaşarılar
with ACEsAs and toxictoksik stressstres
197
763439
5503
ama bu başarıları ACE'lerle
ve toksik stres ile yenilemek
13:01
is going to take determinationbelirleme
and commitmenttaahhüt,
198
768942
4597
azim ve bağlılık gerektirecek
13:05
and when I look at what
our nation'snationâ €™ s responsetepki has been so faruzak,
199
773539
3972
ve ulusumuzun şimdiye
kadarki yanıtına baktığımda,
13:09
I wondermerak etmek,
200
777511
1844
merak ediyorum,
13:11
why haven'tyok we takenalınmış this more seriouslycidden mi?
201
779355
3799
bunu neden daha fazla ciddiye almadık?
13:15
You know, at first I thought
that we marginalizedmarjinal the issuekonu
202
783154
3822
Biliyorsunuz, başlangıçta meseleyi
dışladığımızı düşünmüştüm,
13:19
because it doesn't applyuygulamak to us.
203
786976
1924
çünkü bize uymuyordu.
13:21
That's an issuekonu for those kidsçocuklar
in those neighborhoodsmahalleler.
204
788900
3298
Bu, o mahallelerdeki çocukların meselesi.
13:24
WhichHangi is weirdtuhaf, because the dataveri
doesn't bearayı that out.
205
792198
4189
Bu garip, çünkü veriler bunu doğrulamıyor.
Orijinal ACE çalışması, yüzde 70'i
13:28
The originalorijinal ACEsAs studyders çalışma
was donetamam in a populationnüfus
206
796387
4133
13:32
that was 70 percentyüzde CaucasianBeyaz,
207
800520
2787
beyaz olan bir topluluk için yapıldı,
13:35
70 percentyüzde college-educatedÜniversite mezunu.
208
803307
3158
yüzde 70 üniversite eğitimli kesim.
Ancak sonra, insanlarla konuştukça,
13:38
But then, the more I talkedkonuştuk to folksarkadaşlar,
209
806465
3482
13:42
I'm beginningbaşlangıç to think that maybe
I had it completelytamamen backwardsgeriye doğru.
210
809947
4507
belki de tamamen geriye doğru
yaptığımı düşünmeye başlıyorum.
13:47
If I were to asksormak
how manyçok people in this roomoda
211
815334
5944
Bu odada kaç kişinin mental
hastalığa sahip bir aile ferdiyle
13:53
grewbüyüdü up with a familyaile memberüye
who sufferedacı from mentalzihinsel illnesshastalık,
212
821278
3679
büyüdüğünü sorsaydım,
13:57
I betbahis a fewaz handseller would go up.
213
825587
2466
birkaç el kalkardı.
14:00
And then if I were to asksormak how manyçok folksarkadaşlar
had a parentebeveyn who maybe drankiçti too much,
214
828053
5701
Ve sonra kaç kişinin çok fazla içen
ya da kızını dövmeyen dizini döver
14:05
or who really believedinanılır that
if you spareyedek the rodçubuk, you spoilyağma the childçocuk,
215
833754
4513
lafına inanan bir ebeveyne
sahip olduğunu sorsaydım,
14:11
I betbahis a fewaz more handseller would go up.
216
839077
3118
eminim birkaç el daha kalkardı.
14:14
Even in this roomoda, this is an issuekonu
that touchesdokunuşlar manyçok of us,
217
842195
5081
Bu odada bile, pek çoğumuza
dokunan bir mesele var
14:19
and I am beginningbaşlangıç to believe
that we marginalizemarjinalize the issuekonu
218
847276
3389
ve ben bu meseleyi dışladığımıza
inanmaya başlıyorum,
14:22
because it does applyuygulamak to us.
219
850665
2596
çünkü bizi ilgilendirmiyor.
14:25
Maybe it's easierDaha kolay to see
in other zipzip codeskodları
220
853261
2860
Başka posta kodlarında görmek daha kolay,
14:28
because we don't want to look at it.
221
856121
2903
çünkü bakmak istemiyoruz.
Hasta olmayı tercih ederiz.
14:31
We'dBiz istiyorsunuz ratherdaha doğrusu be sickhasta.
222
859024
2078
Neyse ki, bilimsel ilerlemeler
ve açıkçası, ekonomik gerçekler
14:34
FortunatelyNeyse ki, scientificilmi advancesgelişmeler
and, franklyaçıkçası, economicekonomik realitiesgerçekler
223
862112
6328
14:40
make that optionseçenek lessaz viableyaşayabilir everyher day.
224
868440
4044
bu seçeneği her gün
daha az uygulanabilir kılıyor.
14:45
The scienceBilim is clearaçık:
225
873524
1587
Bilim nettir:
14:48
EarlyErken adversitysıkıntı dramaticallydramatik affectsetkiler
healthsağlık acrosskarşısında a lifetimeömür.
226
875991
4949
İlk sıkıntılar sağlığı hayat süresince
dramatik olarak etkiler.
14:54
TodayBugün, we are beginningbaşlangıç to understandanlama
how to interruptkesmek the progressionilerleme
227
881870
4762
Bugün, biz erken olumsuzluklardan,
hastalığa ve erken ölüme giden ilerlemeyi
14:58
from earlyerken adversitysıkıntı
to diseasehastalık and earlyerken deathölüm,
228
886632
4301
nasıl durduracağımızı anlamaya başlıyoruz
15:03
and 30 yearsyıl from now,
229
890933
2525
ve bundan 30 yıl sonra,
yüksek ACE puanı olan
15:05
the childçocuk who has a highyüksek ACEACE scoreGol
230
893458
2508
ve davranışsal semptomları belirlenmemiş,
15:08
and whosekimin behavioraldavranışsal symptomssemptomlar
go unrecognizedTanınmayan,
231
895966
3105
15:11
whosekimin asthmaastım managementyönetim
is not connectedbağlı,
232
899071
2700
astım yönetimi bağlantılanmamış,
15:13
and who goesgider on to developgeliştirmek
highyüksek bloodkan pressurebasınç
233
901771
3204
yüksek tansiyona müsait
15:17
and earlyerken heartkalp diseasehastalık or cancerkanser
234
904975
2844
ve erken kalp hastalığı
ya da kanser olan bir çocuk
15:20
will be just as anomalousanormal
as a six-monthaltı aylık mortalityölüm oranı from HIVHIV/AIDSAIDS.
235
907819
5144
HIV/AIDS'den altı aylık ölen
kadar anormal olacak.
15:25
People will look at that situationdurum
and say, "What the heckkahrolası happenedolmuş there?"
236
912963
4485
İnsanlar bu duruma bakıp
"Neler olmuş burada?" diyecek.
15:30
This is treatabletedavi edilebilir.
237
918468
2287
Bu, tedavi edilebilir.
Bu, alt edilebilir.
15:32
This is beatablekapatılabilir.
238
920755
2772
Bugün ihtiyacımız olan tek şey,
15:35
The singletek mostçoğu importantönemli thing
that we need todaybugün
239
923527
4163
15:39
is the couragecesaret to look
this problemsorun in the faceyüz
240
927690
3327
bu sorunla yüzleşip
15:43
and say, this is realgerçek
and this is all of us.
241
931017
5072
bu gerçek ve bu biziz deme cesareti.
15:48
I believe that we are the movementhareket.
242
936089
4737
Hareketin biz olduğuna inanıyorum.
15:53
Thank you.
243
940826
1378
Teşekkür ederim.
15:54
(ApplauseAlkış)
244
942204
3463
(Alkışlar)
Translated by Gülsüm Öztürk
Reviewed by Suleyman Cengiz

▲Back to top

ABOUT THE SPEAKER
Nadine Burke Harris - Pediatrician
Nadine Burke Harris’ healthcare practice focuses on a little-understood, yet very common factor in childhood that can profoundly impact adult-onset disease: trauma.

Why you should listen

Pediatrician Nadine Burke Harris noticed a disturbing trend as she treated children in an underserved neighborhood in San Francisco: that many of the kids who came to see her had experienced childhood trauma. She began studying how childhood exposure to adverse events affects brain development, as well as a person’s health as an adult.

Understanding this powerful correlation, Burke Harris became the founder and CEO of the Center for Youth Wellness, an initiative at the California Pacific Medical Center Bayview Child Health Center that seeks to create a clinical model that recognizes and effectively treats toxic stress in children. Her work pushes the health establishment to reexamine its relationship to social risk factors, and advocates for medical interventions to counteract the damaging impact of stress. Her goal: to change the standard of pediatric practice, across demographics.

More profile about the speaker
Nadine Burke Harris | Speaker | TED.com