TED2014
Marc Kushner: Why the buildings of the future will be shaped by ... you
Marc Kushner: Neden geleceğin binaları ... sizlerle şekillenecek
Filmed:
Readability: 3.9
3,735,933 views
"Mimarlık matematik ya da bölgeleme ile değil, derinde yatan hislerle ilgili", diyor Marc Kushner. Sürükleyici ve sık sık komik olan konuşmasında, mimarlığın son otuz yılının üzerinden geçerek, bir zamanlar kopuk olan kamunun tasarım sürecinin nasıl hayati bir parçası hâline geldiğini anlatıyor. Sosyal medyanın yardımı ile geri bildirimler, mimarlara bina oluşturulmadan yıllar önce ulaşıyor. Sonuç? Mimarlık bize her zaman olduğundan daha fazla yardımcı olacak.
Marc Kushner - Architect
With Architizer, an online hub for architecture, Marc Kushner is breaking architecture out of its insular echo chamber and reconnecting the public with buildings. Full bio
With Architizer, an online hub for architecture, Marc Kushner is breaking architecture out of its insular echo chamber and reconnecting the public with buildings. Full bio
Double-click the English transcript below to play the video.
00:13
Today I'm going to speak to you
0
1828
1620
Bugün sizlere mimarlık tarihinin
00:15
about the last 30 years
of architectural history.
of architectural history.
1
3472
3030
son 30 yılından bahsedeceğim.
00:19
That's a lot to pack into 18 minutes.
2
7685
2458
18 dakikaya sığdırılacak çok şey var.
00:22
It's a complex topic,
3
10167
1687
Karmaşık bir konu,
00:23
so we're just going to dive right in
at a complex place:
at a complex place:
4
11878
4374
biz de direkt karmaşık kısmına dalacağız:
00:28
New Jersey.
5
16276
1206
New Jersey.
00:29
Because 30 years ago, I'm from Jersey,
6
17506
3190
Jerseyliyim ve 30 yıl önce
00:32
and I was six, and I lived there
in my parents' house
in my parents' house
7
20720
3842
altı yaşımda, annemle babamın evinde
00:36
in a town called Livingston,
8
24586
1624
Livingston şehrinde yaşıyordum,
00:38
and this was my childhood bedroom.
9
26234
2931
bu da çocukluğumun yatak odası.
00:41
Around the corner from my bedroom
10
29689
2435
Yatak odamın yanında, köşede
00:44
was the bathroom
that I used to share with my sister.
that I used to share with my sister.
11
32148
2862
kız kardeşimle paylaştığımız banyo vardı.
00:47
And in between my bedroom and the bathroom
12
35225
2913
Yatak odamla banyo arasında
00:50
was a balcony that overlooked
the family room.
the family room.
13
38162
2801
oturma odasına bakan bir balkon vardı.
00:53
And that's where everyone
would hang out and watch TV,
would hang out and watch TV,
14
41413
3682
Herkesin vaktini geçirdiği ve
televizyon izlediği yer orasıydı,
televizyon izlediği yer orasıydı,
00:57
so that every time that I walked
from my bedroom to the bathroom,
from my bedroom to the bathroom,
15
45119
4163
yatak odamdan banyoya her yürüyüşümde
01:01
everyone would see me,
16
49306
1336
herkes beni görürdü,
01:02
and every time I took a shower
and would come back in a towel,
and would come back in a towel,
17
50666
3754
her duş alışımdan sonra
dışarıya havlu ile çıkardım
dışarıya havlu ile çıkardım
01:06
everyone would see me.
18
54444
1377
ve herkes beni görürdü.
01:08
And I looked like this.
19
56162
1381
Böyle görünüyordum.
01:10
I was awkward,
20
58718
3023
Gariptim,
01:13
insecure, and I hated it.
21
61765
2091
güvensizdim ve bundan nefret ediyordum.
01:15
I hated that walk, I hated that balcony,
22
63880
3039
O yürüyüşten, o balkondan
nefret ediyordum,
nefret ediyordum,
01:18
I hated that room, and I hated that house.
23
66943
3024
o odadan nefret ediyordum,
o evden nefret ediyordum.
o evden nefret ediyordum.
01:22
And that's architecture.
24
70769
1688
Ve bu mimarlık.
01:24
(Laughter)
25
72917
1317
(Gülüşmeler)
01:26
Done.
26
74258
1318
Bitti.
01:28
That feeling, those emotions that I felt,
27
76088
3374
O hisler, o hissettiğim duygular,
01:31
that's the power of architecture,
28
79486
2693
işte onlar mimarlığın gücü,
01:34
because architecture is not about math
and it's not about zoning,
and it's not about zoning,
29
82203
3538
çünkü mimarlık
matematik ve bölgeleme ile ilgili değil,
matematik ve bölgeleme ile ilgili değil,
01:37
it's about those visceral,
emotional connections
emotional connections
30
85765
3358
işgal ettiğimiz yerlere karşı
01:41
that we feel to the places that we occupy.
31
89147
2756
hissettiğimiz hassas, duygusal
bağlantılarla ilgili.
bağlantılarla ilgili.
01:44
And it's no surprise
that we feel that way,
that we feel that way,
32
92653
2876
Böyle hissetmemiz sürpriz değil,
01:47
because according to the EPA,
33
95553
2208
çünkü EPA'ya göre
01:49
Americans spend 90 percent
of their time indoors.
of their time indoors.
34
97785
4619
Amerikalılar vakitlerinin %90'ını
kapalı alanlarda geçiriyorlar.
kapalı alanlarda geçiriyorlar.
01:54
That's 90 percent of our time
surrounded by architecture.
surrounded by architecture.
35
102428
4736
Bu vaktimizin %90'ının
mimarlıkla çevrelenmesi demek.
mimarlıkla çevrelenmesi demek.
01:59
That's huge.
36
107188
1508
Bu çok yüksek.
02:00
That means that architecture is shaping us
in ways that we didn't even realize.
in ways that we didn't even realize.
37
108720
4493
Bu da mimarlığın bizi fark etmediğimiz
yollarla şekillendirmesi demek.
yollarla şekillendirmesi demek.
02:05
That makes us a little bit gullible
and very, very predictable.
and very, very predictable.
38
113922
5374
Bu bizi biraz saf ve
çok, çok tahmin edilebilir yapıyor.
çok, çok tahmin edilebilir yapıyor.
02:11
It means that when I show you
a building like this,
a building like this,
39
119464
2629
Size böyle bir bina gösterdiğimde,
02:14
I know what you think:
40
122117
1382
sizin ne düşündüğünüzü
biliyorum demek:
biliyorum demek:
02:15
You think "power"
and "stability" and "democracy."
and "stability" and "democracy."
41
123523
3347
"Güç" ve "istikrar" ve
"demokrasi"yi düşünüyorsunuz.
"demokrasi"yi düşünüyorsunuz.
02:19
And I know you think that
because it's based on a building
because it's based on a building
42
127239
3633
Sizin bunu böyle düşündüğünüzü,
02:22
that was build 2,500 years ago
by the Greeks.
by the Greeks.
43
130896
2794
bina 2500 yıl önce Yunanların inşa ettiği
bir binaya dayandığı için biliyorum.
bir binaya dayandığı için biliyorum.
02:26
This is a trick.
44
134272
1322
Bu bir hile.
02:27
This is a trigger that architects use
45
135912
2168
Mimarların
02:30
to get you to create
an emotional connection
an emotional connection
46
138104
3889
binalarımızı inşa ettiğimiz formlarla
02:34
to the forms that we build
our buildings out of.
our buildings out of.
47
142017
2641
aramızda duygusal bağı oluşturmak için
kullandıkları bir tetikleyici.
kullandıkları bir tetikleyici.
02:37
It's a predictable emotional connection,
48
145237
2640
Tahmin edilebilir, duygusal bir bağlantı
02:39
and we've been using this trick
for a long, long time.
for a long, long time.
49
147901
3220
ve bu hileyi
çok uzun bir süredir kullanıyoruz.
çok uzun bir süredir kullanıyoruz.
02:43
We used it [200] years ago to build banks.
50
151629
3273
Biz onu [200] yıl önce
banka inşa ederken kullandık.
banka inşa ederken kullandık.
02:46
We used it in the 19th century
to build art museums.
to build art museums.
51
154926
3157
19. yüzyılda sanat müzeleri
inşa ederken kullandık.
inşa ederken kullandık.
02:50
And in the 20th century in America,
52
158107
2205
20. yüzyılda Amerika'da
02:52
we used it to build houses.
53
160336
1835
ev inşasında kullandık.
02:54
And look at these solid,
stable little soldiers
stable little soldiers
54
162195
2738
Bu katı, sağlam, küçük askerlere bakın.
02:56
facing the ocean
and keeping away the elements.
and keeping away the elements.
55
164957
2571
Okyanusa dönükler ve
orada nöbet bekliyorlar.
orada nöbet bekliyorlar.
03:00
This is really, really useful,
56
168265
2635
Bu gerçekten çok faydalı,
03:02
because building things is terrifying.
57
170924
2987
çünkü bir şey inşa etmek
korkunç bir şeydir.
korkunç bir şeydir.
03:06
It's expensive, it takes a long time,
and it's very complicated.
and it's very complicated.
58
174331
4136
Çok pahalı, uzun sürer ve
gerçekten karmaşıktır.
gerçekten karmaşıktır.
03:10
And the people that build things --
59
178996
2158
Bir şeyler inşa eden insanlar --
03:13
developers and governments --
60
181178
2205
geliştiriciler ve hükümetler --
03:15
they're naturally afraid of innovation,
61
183407
2853
doğal olarak yenilikten korkarlar
03:18
and they'd rather just use those forms
that they know you'll respond to.
that they know you'll respond to.
62
186284
3980
ve sadece tepki vereceğinizi bildikleri
formları kullanmayı tercih ederler.
formları kullanmayı tercih ederler.
03:23
That's how we end up
with buildings like this.
with buildings like this.
63
191125
2189
İşte bu yüzden bu tip binalar
inşa edilebiliyor.
inşa edilebiliyor.
03:26
This is a nice building.
64
194096
1670
Bu güzel bir bina.
03:27
This is the Livingston Public Library
65
195790
2291
Bu Livingston Halk Kütüphanesi.
03:30
that was completed in 2004 in my hometown,
66
198105
3110
Memleketimde 2004'te inşa edildi.
03:33
and, you know, it's got a dome
67
201239
1625
Bir kubbesi var,
03:34
and it's got this round thing
and columns, red brick,
and columns, red brick,
68
202888
3607
yuvarlak bir şeyi var,
sütunları var, kırmızı tuğla,
sütunları var, kırmızı tuğla,
03:38
and you can kind of guess what Livingston
is trying to say with this building:
is trying to say with this building:
69
206495
4990
Livingston'un bu bina ile
ne demek istediğini tahmin edebilirsiniz:
ne demek istediğini tahmin edebilirsiniz:
03:43
children, property values and history.
70
211509
3526
Çocuklar, mülk değerleri ve tarih.
03:47
But it doesn't have much to do
with what a library actually does today.
with what a library actually does today.
71
215751
3535
Fakat bu binanın günümüzde
kütüphanenin yaptığı işle çok ilgisi yok.
kütüphanenin yaptığı işle çok ilgisi yok.
03:52
That same year, in 2004,
on the other side of the country,
on the other side of the country,
72
220209
4064
Aynı yıl, 2004 yılında ülkenin
bir diğer ucunda
bir diğer ucunda
03:56
another library was completed,
73
224297
1995
başka bir kütüphane inşa edildi
03:58
and it looks like this.
74
226316
1473
ve görünüşü şu şekilde.
03:59
It's in Seattle.
75
227998
1333
Bina Seattle'da.
04:02
This library is about how
we consume media in a digital age.
we consume media in a digital age.
76
230140
5554
Bu kütüphane dijital çağda
medyayı nasıl tükettiğimizle ilgili.
medyayı nasıl tükettiğimizle ilgili.
04:07
It's about a new kind
of public amenity for the city,
of public amenity for the city,
77
235718
3570
Şehirde yeni bir kamusal hoşluk.
04:11
a place to gather and read and share.
78
239312
2605
Toplanıp bir şeyler okuyup,
paylaşma mekânı.
paylaşma mekânı.
04:15
So how is it possible
79
243244
1623
Aynı yıl, aynı ülkede
04:16
that in the same year,
in the same country,
in the same country,
80
244891
3413
ikisine de kütüphane denen iki binanın
04:20
two buildings, both called libraries,
81
248328
2623
bu kadar farklı gözükmesi
04:22
look so completely different?
82
250975
1632
nasıl mümkün oluyor?
04:25
And the answer is that architecture works
on the principle of a pendulum.
on the principle of a pendulum.
83
253576
5533
Cevap ise mimarlığın
sarkaç prensibi ile çalışması.
sarkaç prensibi ile çalışması.
04:31
On the one side is innovation,
84
259501
2868
Bir tarafta yenilikçilik var,
04:34
and architects are constantly pushing,
pushing for new technologies,
pushing for new technologies,
85
262393
3617
mimarlar bugün hayatı yaşama biçimimizle
ilgili sürekli yeni teknolojiler,
ilgili sürekli yeni teknolojiler,
04:38
new typologies, new solutions
for the way that we live today.
for the way that we live today.
86
266034
3682
yeni tipolojiler, yeni çözümler
üretiyorlar.
üretiyorlar.
04:41
And we push and we push and we push
87
269886
2394
Zorluyoruz, zorluyoruz, zorluyoruz,
04:44
until we completely alienate all of you.
88
272304
2599
ta ki sizleri tamamen
yabancılaştırıncaya kadar.
yabancılaştırıncaya kadar.
04:46
We wear all black, we get very depressed,
89
274927
2226
Hepimiz siyah giyiniyoruz,
bunalıma giriyoruz,
bunalıma giriyoruz,
04:49
you think we're adorable,
90
277177
2161
sevimli olduğumuzu düşünüyorsunuz,
04:51
we're dead inside because
we've got no choice.
we've got no choice.
91
279362
3459
aslında ölüyüz, çünkü seçimimiz yok.
04:54
We have to go to the other side
92
282845
1752
Öbür tarafa geçip,
04:56
and reengage those symbols
that we know you love.
that we know you love.
93
284621
3115
sevdiğinizi bildiğimiz sembollerle
tekrar ilgilenmemiz gerekiyor.
tekrar ilgilenmemiz gerekiyor.
05:00
So we do that, and you're happy,
94
288394
2159
Bunu yapıyoruz,
siz mutlu oluyorsunuz.
siz mutlu oluyorsunuz.
05:02
we feel like sellouts,
95
290577
1810
Kapalı gişe satmış gibi hissediyoruz,
05:04
so we start experimenting again
96
292411
1650
tekrar denemelere başlıyoruz
05:06
and we push the pendulum back
and back and forth and back and forth
and back and forth and back and forth
97
294085
3194
ve sarkaçı geri itiyoruz.
05:09
we've gone for the last 300 years,
98
297303
2375
Son 300 yıl, kesinlikle de son 30 yıl
05:11
and certainly for the last 30 years.
99
299702
2113
ileri-geri, ileri-geri gidip durduk.
05:14
Okay, 30 years ago
we were coming out of the '70s.
we were coming out of the '70s.
100
302926
3592
Tamam, 30 yıl önce
yetmişlerin sonlarındaydık.
yetmişlerin sonlarındaydık.
05:18
Architects had been busy experimenting
with something called brutalism.
with something called brutalism.
101
306542
3659
Mimarlar brütalizmi denemeyle meşgullerdi.
05:22
It's about concrete.
102
310519
1246
Mesele betonla ilgili.
05:23
(Laughter)
103
311789
1472
(Gülüşmeler)
05:25
You can guess this.
104
313285
1144
Bunu tahmin edebilirsiniz.
05:26
Small windows, dehumanizing scale.
105
314453
3330
Küçük pencereler,
insansızlaştırıcı ölçüler.
insansızlaştırıcı ölçüler.
05:29
This is really tough stuff.
106
317807
2763
Gerçekten ağır şeyler.
05:32
So as we get closer to the '80s,
107
320594
2763
80'lere yaklaşırken,
05:35
we start to reengage those symbols.
108
323381
2343
o sembolleri tekrar kullanmaya başladık.
05:37
We push the pendulum
back into the other direction.
back into the other direction.
109
325748
2948
Sarkacı geri, diğer yöne itiyoruz.
05:40
We take these forms that we know you love
110
328720
2809
Sevdiğinizi bildiğimiz formları alıp
05:43
and we update them.
111
331553
1565
güncelliyoruz.
05:45
We add neon
112
333142
2009
Neonu ekliyoruz,
05:47
and we add pastels
113
335175
2264
pastelleri ekliyoruz
05:49
and we use new materials.
114
337463
1654
ve yeni malzemeleri kullanıyoruz.
05:51
And you love it.
115
339141
1438
Sizin hoşunuza gidiyor.
05:52
And we can't give you enough of it.
116
340603
1949
Sizlere onlardan
yeterince de veremiyoruz.
yeterince de veremiyoruz.
05:54
We take Chippendale armoires
117
342576
2164
Chippendale dolaplarını alıyoruz
05:56
and we turned those into skyscrapers,
118
344764
2372
ve gökdelene dönüştürüyoruz,
05:59
and skyscrapers can be
medieval castles made out of glass.
medieval castles made out of glass.
119
347160
4706
gökdelenler ise camdan yapılmış
Orta Çağ kaleleri olabilir.
Orta Çağ kaleleri olabilir.
06:04
Forms got big,
120
352409
1552
Formlar büyüdü,
06:05
forms got bold and colorful.
121
353985
2527
cesurlaştı ve renklendi.
06:08
Dwarves became columns.
122
356536
2844
Cüceler sütun oldu.
06:11
(Laughter)
123
359404
1039
(Gülüşmeler)
06:12
Swans grew to the size of buildings.
124
360467
2106
Kuğular bina kadar oldu.
06:14
It was crazy.
125
362597
1337
Çılgın bir şeydi.
06:16
But it's the '80s, it's cool.
126
364640
3873
Ama 80'lerdeydik ve bu harikaydı.
06:20
(Laughter)
127
368537
1178
(Gülüşmeler)
06:21
We're all hanging out in malls
128
369739
1994
Hepimiz alışveriş merkezlerinde
vakit geçiriyoruz,
vakit geçiriyoruz,
06:23
and we're all moving to the suburbs,
129
371757
2381
şehir dışlarına taşınıyoruz.
06:26
and out there, out in the suburbs,
130
374162
2574
Şehir dışlarında kendi
06:28
we can create our own
architectural fantasies.
architectural fantasies.
131
376760
3332
mimarlık fantezilerimizi oluşturabiliriz.
06:32
And those fantasies,
132
380116
1754
O fanteziler,
06:33
they can be Mediterranean
133
381894
2063
Akdeniz
06:35
or French
134
383981
1925
ya da Fransız
06:37
or Italian.
135
385930
1200
ya da İtalyan olabilir.
06:39
(Laughter)
136
387154
1643
(Gülüşmeler)
06:40
Possibly with endless breadsticks.
137
388821
1893
Belki de sonsuz adet grissini ile.
06:42
This is the thing about postmodernism.
138
390738
2026
Bu postmodernizmle ilgili bir şey.
06:44
This is the thing about symbols.
139
392788
1814
Sembollerle ilgili bir şey.
06:46
They're easy, they're cheap,
140
394908
2980
Kolay ve ucuzlar,
06:49
because instead of making places,
141
397912
2505
çünkü mekân yapmaktansa,
06:52
we're making memories of places.
142
400441
2052
mekân hatıraları yapıyoruz.
06:55
Because I know,
and I know all of you know,
and I know all of you know,
143
403091
2856
Çünkü biliyorum,
sizin de bildiğinizi biliyorum,
sizin de bildiğinizi biliyorum,
06:57
this isn't Tuscany.
144
405971
1315
burası Toskana değil.
07:00
This is Ohio.
145
408182
1145
Burası Ohio.
07:01
(Laughter)
146
409452
1518
(Gülüşmeler)
07:02
So architects get frustrated,
147
410994
1825
Mimarlar hayal kırıklığı yaşadı
07:04
and we start pushing the pendulum
back into the other direction.
back into the other direction.
148
412843
3331
ve sarkacı diğer yönde itmeye başladık.
07:08
In the late '80s and early '90s,
149
416559
2227
80'lerin sonunda, 90'ların başında,
07:10
we start experimenting with something
called deconstructivism.
called deconstructivism.
150
418810
3248
dekonstrüktivizm denemelerine başladık.
07:14
We throw out historical symbols,
151
422727
2746
Tarihsel sembolleri atıp,
07:17
we rely on new, computer-aided
design techniques,
design techniques,
152
425497
3846
yeni bilgisayar destekli
tasarım teknikleri kullanıyoruz
tasarım teknikleri kullanıyoruz
07:21
and we come up with new compositions,
153
429367
1957
ve yeni kompozisyonlar icat ediyoruz,
07:23
forms crashing into forms.
154
431348
2856
formlar formların üstüne biniyor.
07:26
This is academic and heady stuff,
155
434228
3023
Akademik ve ağır meseleler,
07:29
it's super unpopular,
156
437275
1851
hiç popüler değil,
07:31
we totally alienate you.
157
439150
1663
sizi tamamen yabancılaştırıyoruz.
07:32
Ordinarily, the pendulum would just
swing back into the other direction.
swing back into the other direction.
158
440837
4187
Normal olarak
sarkaç diğer yöne doğru giderdi.
sarkaç diğer yöne doğru giderdi.
07:37
And then, something amazing happened.
159
445048
2332
Sonra çok muhteşem bir şey oldu.
07:40
In 1997, this building opened.
160
448331
2891
1997'de bu bina açıldı.
07:43
This is the Guggenheim Bilbao,
by Frank Gehry.
by Frank Gehry.
161
451898
2755
Frank Gehry'nin Bilbao'daki
Guggenheim müzesi.
Guggenheim müzesi.
07:48
And this building
162
456228
1404
Bu bina dünyanın
mimarlıkla ilişkisini
mimarlıkla ilişkisini
07:49
fundamentally changes
the world's relationship to architecture.
the world's relationship to architecture.
163
457656
4264
temelden değiştiriyor.
07:54
Paul Goldberger said that Bilbao
was one of those rare moments
was one of those rare moments
164
462694
3900
Paul Goldberger, Bilbao'nun
07:58
when critics, academics,
and the general public
and the general public
165
466618
3303
eleştirmenlerin,
akademisyenlerin ve kamunun
akademisyenlerin ve kamunun
08:01
were completely united around a building.
166
469945
2766
bir bina etrafında birleştiği
nadir anlardan biri olduğunu söylemişti.
nadir anlardan biri olduğunu söylemişti.
08:05
The New York Times
called this building a miracle.
called this building a miracle.
167
473401
3061
The New York Times
bu binaya mucize demişti.
bu binaya mucize demişti.
08:09
Tourism in Bilbao increased 2,500 percent
168
477160
5682
Bilbao'da turizm bu bina
tamamlandıktan sonra
tamamlandıktan sonra
08:14
after this building was completed.
169
482866
1669
yüzde 2500 arttı.
08:16
So all of a sudden, everybody
wants one of these buildings:
wants one of these buildings:
170
484885
3449
Birdenbire, herkes bu binadan istiyordu:
08:21
L.A.,
171
489044
1339
Los Angeles,
08:23
Seattle,
172
491633
1539
Seattle,
08:25
Chicago,
173
493196
1604
Şikago,
08:26
New York,
174
494824
1704
New York,
08:28
Cleveland,
175
496552
1894
Cleveland,
08:30
Springfield.
176
498470
1243
Springfield.
08:31
(Laughter)
177
499737
1034
(Gülüşmeler)
08:32
Everybody wants one,
and Gehry is everywhere.
and Gehry is everywhere.
178
500795
3223
Herkes bir tane istiyor
ve Gehry her yerde.
ve Gehry her yerde.
08:36
He is our very first starchitect.
179
504042
3340
O bizim ilk "yıldız" mimarımız.
08:39
Now, how is it possible
that these forms --
that these forms --
180
507989
4876
Bu çılgın ve radikal
08:44
they're wild and radical --
181
512889
1905
formlar
08:46
how is it possible that they become
so ubiquitous throughout the world?
so ubiquitous throughout the world?
182
514818
3839
nasıl oldu da tüm dünyaya yayıldı?
08:51
And it happened because media
so successfully galvanized around them
so successfully galvanized around them
183
519270
5496
Çünkü medya o binalar etrafında kenetlenip
çok hızlı bir şekilde
çok hızlı bir şekilde
08:56
that they quickly taught us
that these forms mean culture and tourism.
that these forms mean culture and tourism.
184
524790
5797
bu formların kültür ve turizm
demek olduğunu öğrettiler.
demek olduğunu öğrettiler.
09:03
We created an emotional
reaction to these forms.
reaction to these forms.
185
531068
3398
Bu formlara
duygusal bir tepki oluşturduk.
duygusal bir tepki oluşturduk.
09:06
So did every mayor in the world.
186
534490
2372
Dünyadaki bütün
belediye başkanları da öyle yaptı.
belediye başkanları da öyle yaptı.
09:08
So every mayor knew
that if they had these forms,
that if they had these forms,
187
536967
2502
Bütün belediye başkanları biliyorlardı ki,
09:11
they had culture and tourism.
188
539493
2990
bu formlara sahiplerse,
kültür ve turizmleri vardı.
kültür ve turizmleri vardı.
09:15
This phenomenon
at the turn of the new millennium
at the turn of the new millennium
189
543778
2332
Yeni bin yıla girerken
09:18
happened to a few other starchitects.
190
546134
2130
bu olgu birkaç başka
"yıldız" mimarın daha başına geldi.
"yıldız" mimarın daha başına geldi.
09:20
It happened to Zaha
191
548288
2383
Zaha'nın başına geldi
09:22
and it happened to Libeskind,
192
550695
2399
ve Libeskind'in başına geldi.
09:25
and what happened
to these elite few architects
to these elite few architects
193
553118
4614
Dijital medya bilgiyi tüketme hızımızı
09:29
at the turn of the new millennium
194
557756
1756
artırmaya başlarken,
09:31
could actually start to happen
to the entire field of architecture,
to the entire field of architecture,
195
559536
3677
bu birkaç elit mimarın başına gelenler
09:35
as digital media starts
to increase the speed
to increase the speed
196
563237
3238
yeni bin yıla girerken
09:38
with which we consume information.
197
566499
1815
bütün mimarlık alanının
başına gelebilirdi.
başına gelebilirdi.
09:41
Because think about
how you consume architecture.
how you consume architecture.
198
569096
2948
Mimariyi nasıl tükettiğinizi düşünün.
09:44
A thousand years ago,
199
572429
1215
Bin yıl önce,
09:45
you would have had to have walked to
the village next door to see a building.
the village next door to see a building.
200
573668
3820
bir binayı görmek için
yandaki köye yürümeniz gerekirdi.
yandaki köye yürümeniz gerekirdi.
09:49
Transportation speeds up:
201
577488
1630
Ulaşım hızlanıyor:
09:51
You can take a boat, you can take a plane,
you can be a tourist.
you can be a tourist.
202
579142
3000
Gemiye, uçağa biniyorsunuz;
bir turiste dönüşüyorsunuz.
bir turiste dönüşüyorsunuz.
09:54
Technology speeds up:
You can see it in a newspaper, on TV,
You can see it in a newspaper, on TV,
203
582166
2897
Teknoloji hızlanıyor:
Gazetede, televizyonda görüyorsunuz.
Gazetede, televizyonda görüyorsunuz.
09:57
until finally, we are all
architectural photographers,
architectural photographers,
204
585087
4863
Sonunda da hepimiz
mimari fotoğrafçısı oluyoruz
mimari fotoğrafçısı oluyoruz
10:01
and the building has become
disembodied from the site.
disembodied from the site.
205
589974
3900
ve bina inşaat yerinden ayrılıyor.
10:06
Architecture is everywhere now,
206
594768
3547
Mimarlık bugün her yerde,
10:10
and that means that
the speed of communication
the speed of communication
207
598339
3114
bu da iletişimin hızının sonunda
10:13
has finally caught up
to the speed of architecture.
to the speed of architecture.
208
601477
3093
mimarlığın hızına yetişmesi
anlamına geliyor.
anlamına geliyor.
10:17
Because architecture
actually moves quite quickly.
actually moves quite quickly.
209
605409
2470
Çünkü mimari aslında
bayağı hızlı hareket ediyor.
bayağı hızlı hareket ediyor.
10:19
It doesn't take long
to think about a building.
to think about a building.
210
607903
2708
Bir binayı projelendirmek
çok uzun sürmüyor.
çok uzun sürmüyor.
10:22
It takes a long time to build a building,
211
610635
2153
Binayı inşa etmek ise uzun sürüyor,
10:24
three or four years,
212
612812
2294
üç ya da dört yıl
10:27
and in the interim, an architect
will design two or eight
will design two or eight
213
615130
3668
ve bu arada mimar
iki ya da sekiz
iki ya da sekiz
10:30
or a hundred other buildings
214
618822
2646
ya da yüzlerce başka bina tasarlıyor
10:33
before they know if that building
that they designed four years ago
that they designed four years ago
215
621492
3691
ve üstelik dört yıl önce
tasarladığı binanın
tasarladığı binanın
10:37
was a success or not.
216
625207
1878
başarılı mı başarısız mı
olduğunu bilmeden.
olduğunu bilmeden.
10:39
That's because there's never been
a good feedback loop in architecture.
a good feedback loop in architecture.
217
627690
3549
Çünkü mimarlıkta güzel bir geri bildirim
döngüsü hiç olmadı.
döngüsü hiç olmadı.
10:44
That's how we end up
with buildings like this.
with buildings like this.
218
632416
2892
Bu tip binaların inşa
edilmesinin sebebi bu.
edilmesinin sebebi bu.
10:47
Brutalism wasn't a two-year movement,
219
635332
2940
Brütalizm iki yıllık bir akım değildi,
10:50
it was a 20-year movement.
220
638296
1871
20 yıllık bir akımdı.
10:52
For 20 years, we were producing
buildings like this
buildings like this
221
640383
3818
20 yıl boyunca, bu tip binalar inşa ettik.
10:56
because we had no idea
how much you hated it.
how much you hated it.
222
644225
2868
Çünkü bundan ne kadar
nefret ettiğinizi bilmiyorduk.
nefret ettiğinizi bilmiyorduk.
11:00
It's never going to happen again,
223
648284
2800
Bu bir daha yaşanmayacak,
11:03
I think,
224
651108
2130
bence,
11:05
because we are living on the verge
of the greatest revolution in architecture
of the greatest revolution in architecture
225
653262
6100
çünkü mimarlıktaki en büyük devrimlerin
birinin başındayız.
birinin başındayız.
11:11
since the invention of concrete,
226
659386
2369
Betonun,
11:13
of steel, or of the elevator,
227
661779
2454
çeliğin ya da asansörün
icadından beri olan en büyük devrim,
icadından beri olan en büyük devrim,
11:16
and it's a media revolution.
228
664257
1682
o da medya devrimi.
11:19
So my theory is that when
you apply media to this pendulum,
you apply media to this pendulum,
229
667072
4660
Benim teorim şu:
Sarkaca medyayı uygularsanız,
Sarkaca medyayı uygularsanız,
11:23
it starts swinging faster and faster,
230
671756
2861
sarkaç daha hızlı sallanmaya başlıyor
11:26
until it's at both extremes
nearly simultaneously,
nearly simultaneously,
231
674641
3738
ve neredeyse
aynı anda iki uçta bulunuyor,
aynı anda iki uçta bulunuyor,
11:30
and that effectively blurs the difference
between innovation and symbol,
between innovation and symbol,
232
678403
4968
bu da yenilikle sembol arasında,
11:35
between us, the architects,
and you, the public.
and you, the public.
233
683395
3375
biz mimarlar ile siz kamu arasındaki
farkı bulanıklaştırıyor.
farkı bulanıklaştırıyor.
11:39
Now we can make nearly instantaneous,
emotionally charged symbols
emotionally charged symbols
234
687342
6060
Artık tamamen yeni bir şeyden
11:45
out of something that's brand new.
235
693426
1689
neredeyse anında,
duygu yüklü semboller yapabiliyoruz.
duygu yüklü semboller yapabiliyoruz.
11:48
Let me show you how this plays out
236
696453
1733
Bunu size şirketimin
yeni tamamladığı bir proje
yeni tamamladığı bir proje
11:50
in a project that my firm
recently completed.
recently completed.
237
698210
2166
üzerinde anlatacağım.
11:52
We were hired to replace this building,
which burned down.
which burned down.
238
700829
3475
Yanan bu binayı tekrar
yapmamız istenmişti.
yapmamız istenmişti.
11:56
This is the center of a town
called the Pines
called the Pines
239
704304
2469
Burası New York eyaletinin
Fire Adası'ndaki
Fire Adası'ndaki
11:58
in Fire Island in New York State.
240
706797
1746
Pines şehrinin merkezi.
12:00
It's a vacation community.
241
708567
1413
Burası bir tatil şehri.
12:02
We proposed a building that was audacious,
242
710729
3753
Cüretkâr bir bina teklif ettik,
12:06
that was different than any of the forms
that the community was used to,
that the community was used to,
243
714506
3651
toplumun alıştığı tüm
formlardan farklıydı,
formlardan farklıydı,
12:10
and we were scared
and our client was scared
and our client was scared
244
718181
4521
korkmuştuk, müşterimiz de korkmuştu,
12:14
and the community was scared,
245
722726
1763
topluluk da korkmuştu.
12:16
so we created a series
of photorealistic renderings
of photorealistic renderings
246
724513
4156
Fotogerçekçi bir seri oluşturduk
12:20
that we put onto Facebook
247
728693
1378
ve Facebook'a,
12:22
and we put onto Instagram,
248
730095
2126
Instagram'a yerleştirdik,
12:24
and we let people start
to do what they do:
to do what they do:
249
732245
2321
insanlara yaptıkları şeyi
yapmalarına izin verdik:
yapmalarına izin verdik:
12:26
share it, comment, like it, hate it.
250
734590
2701
Paylaşma, yorum yapma, beğenme, beğenmeme.
12:30
But that meant that two years
before the building was complete,
before the building was complete,
251
738232
4330
Bu da binanın
tamamlanmasından iki yıl önce
tamamlanmasından iki yıl önce
12:34
it was already a part of the community,
252
742586
3328
binanın toplumun bir parçası
olduğu anlamına geliyordu.
olduğu anlamına geliyordu.
12:37
so that when the renderings
looked exactly like the finished product,
looked exactly like the finished product,
253
745938
6266
Böylece çizimler son ürüne
tıpatıp benzediğinde
tıpatıp benzediğinde
12:44
there were no surprises.
254
752228
1960
hiçbir sürpriz yaşanmadı.
12:46
This building was already a part
of this community,
of this community,
255
754212
3888
Bina çoktan toplumun bir parçasıydı
12:50
and then that first summer,
256
758124
2285
ve sonra ilk yaz,
12:52
when people started arriving
and sharing the building on social media,
and sharing the building on social media,
257
760433
3918
insanlar gelip de binayı
sosyal medyada paylaştıklarında,
sosyal medyada paylaştıklarında,
12:56
the building ceased to be just an edifice
and it became media,
and it became media,
258
764375
5487
bina sadece yapı değil,
aynı zamanda medyaydı da.
aynı zamanda medyaydı da.
13:01
because these, these are not
just pictures of a building,
just pictures of a building,
259
769886
3783
Çünkü bunlar sadece
bir binanın resmi değil,
bir binanın resmi değil,
13:05
they're your pictures of a building.
260
773693
2387
bunlar bir binanın size ait resimleri.
13:08
And as you use them to tell your story,
261
776527
3287
Bunları kendi hikâyenizi
anlatmada kullandığınızda,
anlatmada kullandığınızda,
13:11
they become part
of your personal narrative,
of your personal narrative,
262
779838
2708
sizin kendi anlatınızın
bir parçası hâline geliyor
bir parçası hâline geliyor
13:14
and what you're doing
is you're short-circuiting
is you're short-circuiting
263
782570
3548
ve yaptığınız şey de
13:18
all of our collective memory,
264
786142
2250
bütün toplu hafızamızı değiştirip,
13:20
and you're making these charged symbols
for us to understand.
for us to understand.
265
788416
3855
bu duygu yüklü sembolleri
anlamamızı sağlama.
anlamamızı sağlama.
13:25
That means we don't need
the Greeks anymore
the Greeks anymore
266
793187
2289
Bu da artık mimarlık hakkında
ne düşünmemiz gerektiğini
ne düşünmemiz gerektiğini
13:27
to tell us what to think
about architecture.
about architecture.
267
795500
2618
söyleyen Yunanlara ihtiyacımızın
olmadığı anlamına geliyor.
olmadığı anlamına geliyor.
13:30
We can tell each other
what we think about architecture,
what we think about architecture,
268
798142
4025
Mimarlık hakkında ne düşündüğümüzü
birbirimize söyleyebiliriz,
birbirimize söyleyebiliriz,
13:34
because digital media hasn't just changed
the relationship between all of us,
the relationship between all of us,
269
802191
5771
çünkü dijital medya
sadece aramızdaki ilişkileri değil,
sadece aramızdaki ilişkileri değil,
13:39
it's changed the relationship
between us and buildings.
between us and buildings.
270
807986
3529
binalarla aramızdaki
ilişkiyi de değiştirdi.
ilişkiyi de değiştirdi.
13:44
Think for a second about
those librarians back in Livingston.
those librarians back in Livingston.
271
812614
3118
Bir anlığına Livingston'daki
o kütüphanecileri düşünün.
o kütüphanecileri düşünün.
13:48
If that building was going
to be built today,
to be built today,
272
816390
2415
O bina bugün inşa edilseydi,
13:50
the first thing they would do is go online
and search "new libraries."
and search "new libraries."
273
818829
4644
ilk yapacakları şey internette
"yeni kütüphaneler"i aratmak olacaktı.
"yeni kütüphaneler"i aratmak olacaktı.
13:55
They would be bombarded by examples
of experimentation, of innovation,
of experimentation, of innovation,
274
823705
5270
Kütüphanenin nasıl olabileceği
hakkında deneme, yenilikçilik,
hakkında deneme, yenilikçilik,
14:00
of pushing at the envelope
of what a library can be.
of what a library can be.
275
828999
3188
sınırları zorlama örnekleriyle ilgili
bombardımana tutulacaklardı.
bombardımana tutulacaklardı.
14:04
That's ammunition.
276
832998
1343
Bu bir muhimmattır.
14:06
That's ammunition
that they can take with them
that they can take with them
277
834846
2335
Bu muhimmatı alıp
14:09
to the mayor of Livingston,
to the people of Livingston,
to the people of Livingston,
278
837205
3125
Livingston belediye başkanına,
Livingston halkına götürüp,
Livingston halkına götürüp,
14:12
and say, there's no one answer
to what a library is today.
to what a library is today.
279
840354
3959
bugün kütüphanelerin
farklı görünebileceğini söyleyebilirler.
farklı görünebileceğini söyleyebilirler.
14:16
Let's be a part of this.
280
844337
1485
Haydi bunun bir parçası olalım.
14:18
This abundance of experimentation
281
846287
2866
Denemenin bu yaygınlığı
14:21
gives them the freedom
to run their own experiment.
to run their own experiment.
282
849177
3059
kendi deneylerini yapma özgürlüğü veriyor.
14:26
Everything is different now.
283
854452
2212
Her şey artık çok farklı.
14:28
Architects are no longer
these mysterious creatures
these mysterious creatures
284
856664
3355
Mimarlar artık o
14:32
that use big words
and complicated drawings,
and complicated drawings,
285
860043
2495
büyük kelimeler ve karmaşık çizimler
kullanan o esrarlı yaratıklar değiller,
kullanan o esrarlı yaratıklar değiller,
14:34
and you aren't the hapless public,
286
862562
2960
siz de artık ne o şanssız toplumsunuz,
14:37
the consumer that won't accept
anything that they haven't seen anymore.
anything that they haven't seen anymore.
287
865546
3535
ne de o daha önce görmediği
bir şeyi kabul etmeyecek bir müşterisiniz.
bir şeyi kabul etmeyecek bir müşterisiniz.
14:42
Architects can hear you,
288
870980
1733
Mimarlar sizi duyabilir
14:44
and you're not intimidated
by architecture.
by architecture.
289
872737
2104
ve siz de mimariden korkmuyorsunuz.
14:47
That means that that pendulum
swinging back and forth
swinging back and forth
290
875770
3382
Bu da ileri-geri,
14:51
from style to style,
from movement to movement,
from movement to movement,
291
879176
2978
stilden stile,
akımdan akıma giden sarkacın
akımdan akıma giden sarkacın
14:54
is irrelevant.
292
882178
1281
artık anlamsız olması demek.
14:55
We can actually move forward
293
883680
2600
Artık ilerleyip
14:58
and find relevant solutions
to the problems that our society faces.
to the problems that our society faces.
294
886304
4366
toplumumuzun karşılaştığı problemlerle
alakalı çözümleri bulabiliriz.
alakalı çözümleri bulabiliriz.
15:03
This is the end of architectural history,
295
891757
3442
Bu mimari tarihinin sonu,
15:07
and it means that
the buildings of tomorrow
the buildings of tomorrow
296
895223
2868
bu da geleceğin binalarının
15:10
are going to look a lot different
than the buildings of today.
than the buildings of today.
297
898115
3163
bugünkü binalardan
çok daha farklı gözükmesi demek.
çok daha farklı gözükmesi demek.
15:14
It means that a public space
in the ancient city of Seville
in the ancient city of Seville
298
902389
4408
Antik şehir Sevilla'daki bir kamusal alan
15:18
can be unique and tailored
to the way that a modern city works.
to the way that a modern city works.
299
906821
4184
eşsiz olup, modern şehrin
işleyişine uygun hâle getirilebilir demek.
işleyişine uygun hâle getirilebilir demek.
15:23
It means that a stadium in Brooklyn
can be a stadium in Brooklyn,
can be a stadium in Brooklyn,
300
911992
4419
Brooklyn'deki bir stadyum,
Brooklyn'deki bir stadyum olabilir.
Brooklyn'deki bir stadyum olabilir.
15:28
not some red-brick historical pastiche
301
916435
2762
Stadyumun nasıl olması
gerektiğini düşündüğümüz
gerektiğini düşündüğümüz
15:31
of what we think a stadium ought to be.
302
919221
2480
kırmızı tuğlalı tarihi
bir taklit olmaz demek.
bir taklit olmaz demek.
15:34
It means that robots are going
to build our buildings,
to build our buildings,
303
922540
2833
Binalarımızı robotlar yapacak demek.
15:37
because we're finally ready for the forms
that they're going to produce.
that they're going to produce.
304
925397
3617
Çünkü artık onların üreteceği
formlara sonunda hazırız.
formlara sonunda hazırız.
15:41
And it means that buildings
will twist to the whims of nature
will twist to the whims of nature
305
929842
3851
Binalar doğanın isteklerine
uyum sağlayacak,
uyum sağlayacak,
15:45
instead of the other way around.
306
933717
1803
tersi olmayacak demek.
15:48
It means that a parking garage
in Miami Beach, Florida,
in Miami Beach, Florida,
307
936676
3604
Miami Beach, Florida'daki bir otopark,
15:52
can also be a place for sports
308
940304
2484
aynı zamanda bir spor mekânı
15:54
and for yoga
309
942812
1379
ve yoga yeri olabilir demek,
15:56
and you can even
get married there late at night.
get married there late at night.
310
944215
2579
gece geç saatte orada
evlenebilirsiniz bile.
evlenebilirsiniz bile.
15:58
(Laughter)
311
946818
1024
(Gülüşmeler)
15:59
It means that three architects
can dream about swimming
can dream about swimming
312
947866
4163
Artık üç mimar East River, New York'ta
16:04
in the East River of New York,
313
952053
1920
yüzme hayali kurup,
16:05
and then raise nearly
half a million dollars
half a million dollars
314
953997
2490
fikirleri etrafında birleşen topluluktan
16:08
from a community
that gathered around their cause,
that gathered around their cause,
315
956511
3328
yarım milyon dolara yakın
para toplayabilir demek.
para toplayabilir demek.
16:11
no one client anymore.
316
959863
1730
Artık tek müşteri yok.
16:14
It means that no building
is too small for innovation,
is too small for innovation,
317
962765
2901
Artık hiçbir bina yenilikçi olmak
için çok küçük değil demek.
için çok küçük değil demek.
16:17
like this little reindeer pavilion
318
965690
2198
Bu küçük Ren geyiği pavilyonu gibi.
16:19
that's as muscly and sinewy
as the animals it's designed to observe.
as the animals it's designed to observe.
319
967912
5091
Gözetlemesi için yapılmış hayvanlar kadar
kaslı ve güçlü.
kaslı ve güçlü.
16:25
And it means that a building
doesn't have to be beautiful
doesn't have to be beautiful
320
973808
2738
Bir binanın sevilmesi için
16:28
to be lovable,
321
976570
1293
güzel olması gerekmiyor demek.
16:29
like this ugly little building in Spain,
322
977887
3015
İspanya'daki bu küçük çirkin bina gibi.
16:32
where the architects dug a hole,
323
980926
2481
Mimarlar bir delik açmış,
16:35
packed it with hay,
324
983431
1382
içini samanla doldurup,
16:36
and then poured concrete around it,
325
984837
2333
üstüne beton dökmüşler.
16:39
and when the concrete dried,
326
987194
1640
Beton kuruyunca,
16:40
they invited someone to come
and clean that hay out
and clean that hay out
327
988858
3560
birisini çağırıp samanı temizletmişler
16:44
so that all that's left when it's done
328
992442
2931
ve bitince ortaya bu küçük,
16:47
is this hideous little room
329
995397
2675
korkunç oda çıkmış.
16:50
that's filled with the imprints
and scratches of how that place was made,
and scratches of how that place was made,
330
998096
5954
Odanın yapılma sürecinden çentikler
ve izlerle dolu bir yer
ve izlerle dolu bir yer
16:56
and that becomes the most sublime place
to watch a Spanish sunset.
to watch a Spanish sunset.
331
1004074
4484
ve bu oda İspanyol güneş batışını
izlemenin en muhteşem yeri hâline gelmiş.
izlemenin en muhteşem yeri hâline gelmiş.
17:01
Because it doesn't matter
if a cow builds our buildings
if a cow builds our buildings
332
1009658
3355
Çünkü binalarımızı bir ineğin mi,
17:05
or a robot builds our buildings.
333
1013037
1810
bir robotun mu
inşa ettiği önemli değil.
inşa ettiği önemli değil.
17:06
It doesn't matter how we build,
it matters what we build.
it matters what we build.
334
1014871
3348
Nasıl inşa ettiğimiz önemli değil,
ne inşa ettiğimiz önemli.
ne inşa ettiğimiz önemli.
17:10
Architects already know how
to make buildings that are greener
to make buildings that are greener
335
1018899
3425
Mimarlar daha çevreci, daha akıllı
17:14
and smarter and friendlier.
336
1022348
2158
ve daha rahat binaları
yapmayı zaten biliyorlar.
yapmayı zaten biliyorlar.
17:16
We've just been waiting
for all of you to want them.
for all of you to want them.
337
1024530
2574
Hepinizin bunu istemesini bekliyorduk.
17:20
And finally, we're not
on opposite sides anymore.
on opposite sides anymore.
338
1028022
3328
Sonunda iki karşıt tarafta değiliz.
17:23
Find an architect, hire an architect,
339
1031957
2972
Bir mimar bulun, bir mimarı işe alın,
17:26
work with us to design better buildings,
better cities, and a better world,
better cities, and a better world,
340
1034953
5817
daha iyi binaların, şehirlerin ve
dünyanın inşası için bizimle çalışın,
dünyanın inşası için bizimle çalışın,
17:32
because the stakes are high.
341
1040794
2240
çünkü mesele önemli.
17:35
Buildings don't just reflect our society,
they shape our society
they shape our society
342
1043635
5190
Binalar sadece toplumumuzu yansıtmıyor,
17:40
down to the smallest spaces:
343
1048849
2052
toplumumuzu en küçük mekânlarına
kadar şekillendiriyor:
kadar şekillendiriyor:
17:42
the local libraries,
344
1050925
2004
Yerel kütüphaneleri,
17:44
the homes where we raise our children,
345
1052953
2429
çocuklarımızı büyüttüğümüz evleri
17:47
and the walk that they take
from the bedroom to the bathroom.
from the bedroom to the bathroom.
346
1055406
3193
ve onların yatak odası ile
banyo arasındaki yürüyüşünü.
banyo arasındaki yürüyüşünü.
Teşekkürler.
17:51
Thank you.
347
1059288
1100
(Alkış)
17:52
(Applause)
348
1060412
3000
ABOUT THE SPEAKER
Marc Kushner - ArchitectWith Architizer, an online hub for architecture, Marc Kushner is breaking architecture out of its insular echo chamber and reconnecting the public with buildings.
Why you should listen
Marc Kushner is a practicing architect who splits his time between designing buildings at HWKN, the architecture firm he cofounded, and amassing the world’s architecture on the website he runs, Architizer.com. Both have the same mission: to reconnect the public with architecture.
Kushner’s core belief is that architecture touches everyone -- and everyone is a fan of architecture, even if they don’t know it yet. New forms of media empower people to shape the built environment, and that means better buildings, which make better cities, which make a better world. To that end he wrote the TED Book The Future of Architecture in 100 Buildings, published in March 2015, to challenge the public to help shape tomorrow's designs.
More profile about the speakerKushner’s core belief is that architecture touches everyone -- and everyone is a fan of architecture, even if they don’t know it yet. New forms of media empower people to shape the built environment, and that means better buildings, which make better cities, which make a better world. To that end he wrote the TED Book The Future of Architecture in 100 Buildings, published in March 2015, to challenge the public to help shape tomorrow's designs.
Marc Kushner | Speaker | TED.com