TEDSummit
Joe Lassiter: We need nuclear power to solve climate change
Joe Lassiter: İklim değişikliğini çözmek için nükleer güce ihtiyacımız var
Filmed:
Readability: 4.3
1,192,799 views
Joe Lassiter, temiz, güvenli, karbon içermeyen, düşük maliyetli bir enerji geliştirmeye odaklanmış açık sözlü ve derin bir düşünürdür. Onun dünyanın enerji gerçekleri hakkındaki analizleri, santraller için fosil yakıtlarla ekonomik bir şekilde mücadele edebilecek yeni dizaynlar içeren inatçı hassas bir konu olan nükleer gücün üzerine güçlü bir mercek tutmaktadır. Lassiter, bizim nükleeri geçmişte olduğundan daha güvenli ve daha ucuz yapma potansiyelimiz var diyor. Şimdi bunu kanıtlamak için karar vermek zorundayız.
Joe Lassiter - Energy scholar
Joe Lassiter focuses on one of the world’s most pressing problems: developing clean, secure and carbon-neutral supplies of reliable, low-cost energy all around the world. Full bio
Joe Lassiter focuses on one of the world’s most pressing problems: developing clean, secure and carbon-neutral supplies of reliable, low-cost energy all around the world. Full bio
Double-click the English transcript below to play the video.
00:12
It's easy to forget that last night,
0
980
2472
Unutuveriyoruz kolayca
dün gece 1 milyar insanın elektriğe
erişimi olmadan gecelediğini.
erişimi olmadan gecelediğini.
00:16
one billion people went to sleep
without access to electricity.
without access to electricity.
1
4203
3479
00:20
One billion people.
2
8094
1330
1 milyar insan.
00:22
Two and a half billion people
did not have access to clean cooking fuels
did not have access to clean cooking fuels
3
10298
4739
İki buçuk milyar insanın yemek
yapmak ve ısınmak için
yapmak ve ısınmak için
00:27
or clean heating fuels.
4
15553
1332
temiz yakıtlara erişimi yoktu.
00:30
Those are the problems
in the developing world.
in the developing world.
5
18234
2362
Bunlar gelişmekte olan
dünyanın problemleri.
dünyanın problemleri.
Ve bizden çok uzak yaşadığı
düşünülen bu insanlara karşı
düşünülen bu insanlara karşı
00:32
And it's easy for us not to be empathetic
6
20982
2636
00:35
with those people
who seem so distanced from us.
who seem so distanced from us.
7
23642
2313
empatik olmamak kolayımıza geliyor.
00:38
But even in our own world,
the developed world,
the developed world,
8
26331
2775
Fakat kendi dünyamızda bile,
gelişmiş dünyada,
gelişmiş dünyada,
00:41
we see the tension of stagnant economies
9
29725
2905
durgun ekonomilerin geriliminin
çevremizdeki insanların hayatlarını
etkilediğini görüyoruz.
etkilediğini görüyoruz.
00:45
impacting the lives of people around us.
10
33234
2615
00:48
We see it in whole pieces of the economy,
11
36241
3104
Biz bunu, gelecekten umudunu yitirmiş ve
00:51
where the people involved
have lost hope about the future
have lost hope about the future
12
39813
3099
halihazırda çaresiz insanların içindeki
00:55
and despair about the present.
13
43220
1722
ekonominin her alanında görüyoruz.
00:57
We see that in the Brexit vote.
14
45457
1548
Biz bunu Brexit oylamasında görüyoruz.
00:59
We see that in the Sanders/Trump
campaigns in my own country.
campaigns in my own country.
15
47546
3439
Biz bunu benim ülkemdeki Sanders/Trump’ın
seçim kampanyalarında görüyoruz.
seçim kampanyalarında görüyoruz.
01:03
But even in countries as recently
turning the corner
turning the corner
16
51667
4528
Fakat yeni yeni gelişmiş dünyada
01:08
towards being in the developed world,
17
56619
1820
yerini almaya başlayan ülkelerde bile,
01:10
in China,
18
58463
1240
Çin’de mesela,
01:11
we see the difficulty
that President Xi has
that President Xi has
19
59727
2576
kendileri için iyi bir gelecek görmeyen
çok sayıda kömür ve maden endüstrisinde
çok sayıda kömür ve maden endüstrisinde
01:14
as he begins to un-employ so many people
in his coal and mining industries
in his coal and mining industries
20
62700
4966
çalışan insanı işten çıkarmaya
başlayan Devlet Başkanı Xi‘nin
başlayan Devlet Başkanı Xi‘nin
yaşadığı zorluğu görüyoruz.
01:20
who see no future for themselves.
21
68214
1931
Gelişmiş dünyadaki ve gelişen dünyadaki
01:23
As we as a society
figure out how to manage
figure out how to manage
22
71183
3003
problemlerle nasıl başa
çıkacağımızı düşünen
çıkacağımızı düşünen
01:26
the problems of the developed world
23
74210
1953
01:28
and the problems of the developing world,
24
76187
2048
bir toplum olarak nasıl ilerlediğimize
01:30
we have to look at how we move forward
25
78259
2848
ve alınan kararların çevresel etkilerini
01:33
and manage the environmental impact
of those decisions.
of those decisions.
26
81131
3710
nasıl yönettiğimize bakmalıyız.
01:37
We've been working on this problem
for 25 years, since Rio,
for 25 years, since Rio,
27
85868
3099
Bu problem üzerinde 25 yıldan
beridir çalışıyoruz, Rio’dan,
beridir çalışıyoruz, Rio’dan,
01:40
the Kyoto Protocols.
28
88991
1683
Kyoto Protokolleri’nden beri.
01:43
Our most recent move is the Paris treaty,
29
91223
2574
Bizim en yakın zamandaki adımımız
Paris Anlaşması’dır
Paris Anlaşması’dır
01:46
and the resulting climate agreements
30
94514
2574
ve dünya ülkeleri tarafından onaylanan
01:49
that are being ratified
by nations around the world.
by nations around the world.
31
97112
2909
iklim anlaşmalarının sonuçlanmasıdır.
01:52
I think we can be very hopeful
32
100045
2187
Bence, milletlerin neleri
yapabileceklerini söyledikleri
yapabileceklerini söyledikleri
01:54
that those agreements,
which are bottom-up agreements,
which are bottom-up agreements,
33
102256
3138
tabandan tepeye anlaşmalar,
01:57
where nations have said
what they think they can do,
what they think they can do,
34
105418
2861
tarafların çok büyük bir
çoğunluğu için gerçek
çoğunluğu için gerçek
02:00
are genuine and forthcoming
for the vast majority of the parties.
for the vast majority of the parties.
35
108303
4078
ve gerçekleştirilebilir olduğundan
çok ümitli olabiliriz.
çok ümitli olabiliriz.
02:04
The unfortunate thing
36
112977
1568
Talihsizlik şu ki,
02:07
is that now, as we look
at the independent analyses
at the independent analyses
37
115205
3527
bu anlaşmaların verimli olup olmadığına
02:10
of what those climate treaties
are liable to yield,
are liable to yield,
38
118756
3199
birbirinden bağımsız
analizlerle baktığımızda
analizlerle baktığımızda
problemin büyüklüğü
ayan beyan ortaya çıkıyor.
ayan beyan ortaya çıkıyor.
02:15
the magnitude of the problem
before us becomes clear.
before us becomes clear.
39
123083
2909
02:18
This is the United States
Energy Information Agency's assessment
Energy Information Agency's assessment
40
126965
4073
Bu, Birleşik Devletler Enerji
Bilgi Ajansı’nın
Bilgi Ajansı’nın
02:23
of what will happen if the countries
implement the climate commitments
implement the climate commitments
41
131625
4688
ülkelerin Paris Anlaşması’nda
verdikleri taahhütleri
verdikleri taahhütleri
02:28
that they've made in Paris
42
136337
2036
yerine getirirlerse şimdi
ile 2040 arasında
ile 2040 arasında
02:30
between now and 2040.
43
138397
1951
ne olacağının bir değerlendirmesidir.
02:33
It shows basically CO2 emissions
around the world
around the world
44
141221
4220
Basitçe gelecek 30 yıldan
fazla bir dönemdeki
fazla bir dönemdeki
02:37
over the next 30 years.
45
145465
1681
karbon dioksit
emisyonlarını gösteriyor.
emisyonlarını gösteriyor.
02:40
There are three things that you need
to look at and appreciate.
to look at and appreciate.
46
148236
3516
Bakmanız ve değerlendirmeniz
gereken üç şey var.
gereken üç şey var.
İlki, karbon dioksit emisyonlarının
gelecek 30 yılda
gelecek 30 yılda
02:44
One, CO2 emissions are expected
to continue to grow
to continue to grow
47
152177
4171
02:48
for the next 30 years.
48
156372
1459
artmaya devam edeceği bekleniyor.
02:51
In order to control climate,
49
159265
2266
İklimi kontrol etmek için,
02:54
CO2 emissions have to literally go to zero
50
162054
2986
karbon dioksit emisyonlarının
tam olarak sıfıra düşmesi gerekiyor
tam olarak sıfıra düşmesi gerekiyor
02:57
because it's the cumulative emissions
that drive heating on the planet.
that drive heating on the planet.
51
165564
4154
çünkü bu gezegenimizdeki ısınmaya neden
olan birikerek artan emisyondur.
olan birikerek artan emisyondur.
03:02
This should tell you that we are losing
the race to fossil fuels.
the race to fossil fuels.
52
170445
4115
Bu size fosil yakıtlarına karşı olan
yarışı kaybettiğimizi söylüyor.
yarışı kaybettiğimizi söylüyor.
03:07
The second thing you should notice
53
175567
1863
İkinci fark etmeniz gereken şey,
gelişmekte olan ülkelerden
gelen büyüme oranı,
gelen büyüme oranı,
03:09
is that the bulk of the growth
comes from the developing countries,
comes from the developing countries,
54
177454
4293
Çin’den, Hindistan’dan, Güney Afrika
Cumhuriyeti, Endonezya ve Brazilya'yı da
Cumhuriyeti, Endonezya ve Brazilya'yı da
03:13
from China, from India,
from the rest of the world,
from the rest of the world,
55
181771
3065
03:16
which includes South Africa
and Indonesia and Brazil,
and Indonesia and Brazil,
56
184860
3239
kapsayan dünyanın diğer yerlerinden.
03:21
as most of these countries
move their people
move their people
57
189024
2829
Bu ülkelerin çoğu, bizim gelişmiş dünyada
03:24
into the lower range of lifestyles
58
192353
2911
zaten sahip olduğumuz, asgari seviyedeki
03:27
that we literally take for granted
in the developed world.
in the developed world.
59
195288
3766
yaşam koşullarını sağlamaya başladı.
03:32
The final thing that you should notice
60
200495
2383
Son fark etmeniz gereken şey ise
03:34
is that each year,
61
202902
1659
her yıl
03:37
about 10 gigatons of carbon are getting
added to the planet's atmosphere,
added to the planet's atmosphere,
62
205394
6960
yaklaşık 10 milyar ton karbonun
gezegenin atmosferinde birikmesi
gezegenin atmosferinde birikmesi
03:44
and then diffusing into the ocean
and into the land.
and into the land.
63
212994
2632
ve sonra okyanusa ve toprağa karışmasıdır.
03:48
That's on top of the 550 gigatons
that are in place today.
that are in place today.
64
216011
5310
Bu, bugün 550 milyar tonun
üzerinde mevcuttur.
üzerinde mevcuttur.
03:54
At the end of 30 years,
65
222062
1834
30 yılın sonunda, havaya
03:55
we will have put 850 gigatons
of carbon into the air,
of carbon into the air,
66
223920
4553
850 milyar ton karbon
karıştırmış olacağız
karıştırmış olacağız
ve bu belki de küresel yeryüzü
sıcaklığının 2-4 derecelik
sıcaklığının 2-4 derecelik
04:01
and that probably goes a long way
67
229171
2251
04:03
towards locking in a 2-4 degree C increase
in global mean surface temperatures,
in global mean surface temperatures,
68
231446
6161
artışı durdurmada, okyanusun
asitleşmesini durdurmada
asitleşmesini durdurmada
04:10
locking in ocean acidification
69
238140
2686
ve deniz suyu seviyesinin
artışını durdurmada
artışını durdurmada
04:13
and locking in sea level rise.
70
241227
1977
çok uzun bir yolumuz olduğunu gösteriyor.
04:16
Now, this is a projection made by men
71
244379
2826
Şimdi bu, toplumun yaptığı şeyler sonucu
04:20
by the actions of society,
72
248197
1928
insan tarafından yapılan bir öngörü
04:22
and it's ours to change, not to accept.
73
250863
2476
ve değiştirmek veya kabul etmemek
bizim elimizde.
bizim elimizde.
04:25
But the magnitude of the problem
is something we need to appreciate.
is something we need to appreciate.
74
253912
3878
Fakat düşünmemiz gereken şey
problemin büyüklüğü.
problemin büyüklüğü.
Farklı milletler farklı enerji
kararları alırlar.
kararları alırlar.
04:30
Different nations make
different energy choices.
different energy choices.
75
258648
2443
04:33
It's a function
of their natural resources.
of their natural resources.
76
261115
2327
Bu onların doğal
kaynaklarının işleviyle alakalı.
kaynaklarının işleviyle alakalı.
Bu onların iklimlerinin işleviyle alakalı.
04:35
It's a function of their climate.
77
263466
2009
04:37
It's a function of the development path
that they've followed as a society.
that they've followed as a society.
78
265499
4482
Bu onların toplum olarak takip
ettikleri gelişim yolunun işlevi.
ettikleri gelişim yolunun işlevi.
04:42
It's a function of where
on the surface of the planet they are.
on the surface of the planet they are.
79
270664
3503
Bu onların gezegenin yüzeyinin
neresinde olduklarıyla alakalı.
neresinde olduklarıyla alakalı.
04:46
Are they where it's dark
a lot of the time,
a lot of the time,
80
274191
2500
Onlar zamanın büyük bir
kısmında karanlıktalar mı,
kısmında karanlıktalar mı,
04:48
or are they at the mid-latitudes?
81
276715
1861
yoksa orta kuşaktalar mı?
04:50
Many, many, many things
go into the choices of countries,
go into the choices of countries,
82
278989
3719
Birçok şey ülkelerin kararlarını etkiliyor
04:55
and they each make a different choice.
83
283185
2177
ve her biri farklı bir seçim yapıyor.
04:58
The overwhelming thing
that we need to appreciate
that we need to appreciate
84
286878
3162
Takdir etmemiz gereken büyük şey
05:02
is the choice that China has made.
85
290064
1917
Çin’in almış olduğu karardır.
05:04
China has made the choice,
86
292695
2594
Çin, kömürü kullanmaya devam etme
05:07
and will make the choice, to run on coal.
87
295313
2505
adına kararını verdi ve verecek.
05:10
The United States has an alternative.
88
298358
2019
Birleşik Devletler’in bir alternatifi var.
05:12
It can run on natural gas
89
300401
1757
O, hidrolik kırılma ve kaya gazı
05:14
as a result of the inventions
of fracking and shale gas,
of fracking and shale gas,
90
302182
3825
icatlarının sonucu olarak, sahip olduğumuz
05:18
which we have here.
91
306031
1471
doğal gazı kullanabilir.
05:19
They provide an alternative.
92
307526
1565
Onlar bir alternatif sunuyor.
05:22
The OECD Europe has a choice.
93
310662
2711
OECD Avrupa’sının bir seçeneği var.
05:25
It has renewables that it can afford
to deploy in Germany
to deploy in Germany
94
313881
3069
O, buna gücü yetecek kadar
zengin olduğu için Almanya’da
zengin olduğu için Almanya’da
yaygınlaştırabileceği yenilenebilir
enerji kaynakları var.
enerji kaynakları var.
05:28
because it's rich enough
to afford to do it.
to afford to do it.
95
316974
2617
05:31
The French and the British
show interest in nuclear power.
show interest in nuclear power.
96
319615
5488
Fransız ve İngilizler nükleer güce
ilgi gösteriyorlar.
ilgi gösteriyorlar.
05:37
Eastern Europe, still very heavily
committed to natural gas and to coal,
committed to natural gas and to coal,
97
325702
4605
Doğu Avrupa, hâlâ doğal gaz
ve kömüre bağlı,
ve kömüre bağlı,
05:42
and with natural gas
that comes from Russia,
that comes from Russia,
98
330331
2728
bin bir zorluk yaşayarak Rusya’dan gelen
05:45
with all of its entanglements.
99
333083
1770
doğal gaza oldukça bağlılar.
05:47
China has many fewer choices
100
335558
2457
Çin’in daha az seçeneği
05:50
and a much harder row to hoe.
101
338039
2250
ve daha fazla mücadele edeceği zorluk var.
Çin’e bakacak ve kendi kendine
05:53
If you look at China, and you ask yourself
102
341557
3032
niçin kömür Çin için bu kadar
önemli diye soracak olursan
önemli diye soracak olursan
05:56
why has coal been important to it,
103
344613
2204
05:58
you have to remember what China's done.
104
346841
2212
Çin’in neler yaptığını hatırlaman gerekir.
Çin, insanları güç elde etmek için
kullandı, onlara güç vermek için değil.
kullandı, onlara güç vermek için değil.
06:01
China brought people to power,
not power to people.
not power to people.
105
349534
3307
Kırsal alanda elektrik yatırımı yapmadı.
06:05
It didn't do rural electrification.
106
353380
2450
Bunu şehirlerde yaptı.
06:08
It urbanized.
107
356427
1174
06:09
It urbanized by taking low-cost labor
and low-cost energy,
and low-cost energy,
108
357954
4204
Bunu düşük ücretle çalışan iş gücüyle,
daha aza mal olan enerji ile
ve büyük miktarda gelişime
ve büyük miktarda gelişime
06:14
creating export industries
109
362182
1917
06:16
that could fund a tremendous
amount of growth.
amount of growth.
110
364123
2507
kaynak oluşturabilecek ihracat
sanayisini yaratarak yaptı.
sanayisini yaratarak yaptı.
06:19
If we look at China's path,
111
367535
2204
Çin’in yoluna bakarsak,
06:21
all of us know that prosperity in China
has dramatically increased.
has dramatically increased.
112
369763
4133
hepimiz biliyoruz ki Çin’in
zenginliği müthiş arttı.
zenginliği müthiş arttı.
06:26
In 1980, 80 percent of China's population
113
374713
4546
1980’de, Çin’in nüfusunun yüzde 80‘i
06:31
lived below the extreme poverty level,
114
379283
2434
kişi başına her gün 1.90$’ın
altında kazanarak
altında kazanarak
06:34
below the level of having
$1.90 per person per day.
$1.90 per person per day.
115
382493
3760
aşırı açlık sınırının altında yaşıyordu.
06:38
By the year 2000, only 20 percent
of China's population
of China's population
116
386658
5472
2000 yılına gelindiğinde Çin’in
nüfusunun sadece yüzde 20’si
nüfusunun sadece yüzde 20’si
06:44
lived below the extreme poverty level --
117
392154
2534
aşırı açlık sınırında yaşıyordu
ki bu Batı’nın kabul etmede zorlandığı
06:47
a remarkable feat,
118
395498
1694
06:49
admittedly, with some costs
in civil liberties
in civil liberties
119
397977
2367
insan hakları kayıplarına rağmen
06:52
that would be tough to accept
in the Western world.
in the Western world.
120
400368
2956
kuşkusuz büyük bir başarıydı.
06:56
But the impact of all that wealth
121
404548
2907
Fakat hepsinin sonucunda bu zenginlik
06:59
allowed people to get
massively better nutrition.
massively better nutrition.
122
407479
3513
insanlara topluca daha fazla
iyi besin imkanı sağladı.
iyi besin imkanı sağladı.
07:03
It allowed water pipes to be placed.
123
411484
2715
Su boru hatlarının döşenmesini sağladı.
07:06
It allowed sewage pipes to be placed,
124
414223
2459
Dışarıdaki hava kirliliği pahasına,
07:08
dramatic decrease in diarrheal diseases,
125
416706
2972
kanalizasyon borularının döşenmesini,
ishalin neden olduğu hastalıkların
büyük oranda azalmasını sağladı.
büyük oranda azalmasını sağladı.
07:12
at the cost of some outdoor air pollution.
126
420590
2623
07:16
But in 1980, and even today,
127
424070
2280
Fakat 1980’de, hatta bugün bile,
07:18
the number one killer in China
is indoor air pollution,
is indoor air pollution,
128
426374
4007
Çin’de bir numara ölüm nedeni
iç mekan hava kirliliğidir.
iç mekan hava kirliliğidir.
Çünkü insanların yemek yapmak ve ısınmak
için temiz yakıtlara erişimleri yok.
için temiz yakıtlara erişimleri yok.
07:22
because people do not have access
to clean cooking and heating fuels.
to clean cooking and heating fuels.
129
430833
4769
Aslında, 2040 yılında,
07:28
In fact, in 2040,
130
436066
2108
07:31
it's still estimated
that 200 million people in China
that 200 million people in China
131
439794
4775
Çin’de hâlâ yaklaşık olarak
200 milyon insanın
200 milyon insanın
07:36
will not have access
to clean cooking fuels.
to clean cooking fuels.
132
444593
3551
mutfak gazına erişimi
olmayacağı tahmin ediliyor.
olmayacağı tahmin ediliyor.
07:41
They have a remarkable path to follow.
133
449133
2356
Daha alacakları çok uzun bir yol var.
07:44
India also needs to meet the needs
of its own people,
of its own people,
134
452854
4748
Hindistan da halkının ihtiyaçlarını
karşılamak durumunda
karşılamak durumunda
07:49
and it's going to do that by burning coal.
135
457626
2174
ve bunu kömür yakarak yapacak.
EIA’nın Hindistan’da kömür kullanımı
öngörüsüne baktığımızda,
öngörüsüne baktığımızda,
07:52
When we look at the EIA's projections
of coal burning in India,
of coal burning in India,
136
460475
5478
Hindistan’ın enerji ihtiyacını
yenilenebilir enerjilerden elde ettiğinin
yenilenebilir enerjilerden elde ettiğinin
07:58
India will supply nearly four times
as much of its energy from coal
as much of its energy from coal
137
466591
4903
08:03
as it will from renewables.
138
471518
2039
4 katı büyüklüğünde enerjiyi
kömürden elde edeceğini görürüz.
kömürden elde edeceğini görürüz.
Bunun nedeni alternatif yöntemleri
bilmemeleri değil.
bilmemeleri değil.
08:06
It's not because they don't know
the alternatives;
the alternatives;
139
474962
2853
08:09
it's because rich countries
can do what they choose,
can do what they choose,
140
477839
3745
Bunun nedeni, zengin ülkeler
tercihlerini yapabiliyorken
tercihlerini yapabiliyorken
08:14
poor countries do what they must.
141
482162
2147
fakir ülkelerin mecbur
olduklarını yapmalarıdır.
olduklarını yapmalarıdır.
08:18
So what can we do to stop
coal's emissions in time?
coal's emissions in time?
142
486198
3685
Sonuç olarak kömür emisyonlarını
zamanında durdurmak için ne yapabiliriz?
zamanında durdurmak için ne yapabiliriz?
08:22
What can we do that changes
this forecast that's in front of us?
this forecast that's in front of us?
143
490899
4612
Önümüzdeki tahmini
değiştirebilecek ne yapabiliriz?
değiştirebilecek ne yapabiliriz?
08:27
Because it's a forecast that we can change
if we have the will to do it.
if we have the will to do it.
144
495535
4067
Çünkü bu tahmini
istersek değiştirebiliriz.
istersek değiştirebiliriz.
08:33
First of all, we have to think
about the magnitude of the problem.
about the magnitude of the problem.
145
501094
3419
İlk olarak problemin
büyüklüğünü düşünmeliyiz.
büyüklüğünü düşünmeliyiz.
08:36
Between now and 2040,
146
504537
2044
Günümüz ile 2040 yılı arasında
08:39
800 to 1,600 new coal plants
are going to be built around the world.
are going to be built around the world.
147
507104
5743
dünyada 800 ile 1600 arasında
yeni kömür santrali inşa edilecek.
yeni kömür santrali inşa edilecek.
08:46
This week, between one and three
one-gigawatt coal plants
one-gigawatt coal plants
148
514085
4609
Bu hafta dünya çapında bir ve üç arasında
08:50
are being turned on around the world.
149
518718
2211
bir milyar vatlık kömür santrali
devreye giriyor.
devreye giriyor.
08:53
That's happening regardless
of what we want,
of what we want,
150
521817
4050
Bu bizim istememize rağmen oluyor,
08:57
because the people
that rule their countries,
that rule their countries,
151
525891
2508
çünkü ülkeleri yöneten
insanlar vatandaşlarının
insanlar vatandaşlarının
09:00
assessing the interests of their citizens,
152
528423
2370
isteklerini değerlendirerek
vatandaşlarının
vatandaşlarının
09:02
have decided it's in the interest
of their citizens to do that.
of their citizens to do that.
153
530817
3415
rızası ve isteği doğrultusunda
buna karar verdiler.
buna karar verdiler.
09:07
And that's going to happen
unless they have a better alternative.
unless they have a better alternative.
154
535335
3967
Ve bu onlar daha iyi bir alternatif
bulana kadar devam edecek.
bulana kadar devam edecek.
09:11
And every 100 of those plants will use up
155
539726
3757
Ve bu 100 santralin hepsi
Dünya’nın iklim bütçesinin
09:15
between one percent and three percent
156
543507
3131
yüzde 1 ile yüzde 3'ünü harcayacak.
09:18
of the Earth's climate budget.
157
546662
1618
Sonuç olarak her gün eve
küresel ısınma ile
küresel ısınma ile
09:21
So every day that you go home
thinking that you should do something
thinking that you should do something
158
549264
3491
alakalı bir şeyler yapmalısın
diye düşünerek giderken,
diye düşünerek giderken,
09:24
about global warming,
159
552779
1276
09:26
at the end of that week, remember:
160
554594
1932
bu haftanın sonunda, unutma ki
09:28
somebody fired up a coal plant
that's going to run for 50 years
that's going to run for 50 years
161
556550
4393
birileri 50 yıl çalışacak bir kömür
santrali yapacak ve
santrali yapacak ve
09:32
and take away your ability to change it.
162
560967
3076
senin bunu değiştirme
kabiliyetini de bitirecek.
kabiliyetini de bitirecek.
09:37
What we've forgotten is something
that Vinod Khosla used to talk about,
that Vinod Khosla used to talk about,
163
565972
3594
Unuttuğumuz şey, Hint kökenli
Amerikan sermayedar
Amerikan sermayedar
09:41
a man of Indian ethnicity
but an American venture capitalist.
but an American venture capitalist.
164
569590
3122
Vinod Khosla’nın bir zamanlar
bahsettiği şey aslında.
bahsettiği şey aslında.
09:45
And he said, back in the early 2000s,
165
573339
2825
2000’lerin başında Çin ve Hindistan’ın
09:48
that if you needed to get
China and India off of fossil fuels,
China and India off of fossil fuels,
166
576188
4007
fosil yakıtlarının kullanmamasını
istiyorsanız,
istiyorsanız,
09:52
you had to create a technology
that passed the "Chindia test,"
that passed the "Chindia test,"
167
580219
3596
“Çindistan testi”ni geçebilecek bir
teknoloji yaratmalısınız demişti.
teknoloji yaratmalısınız demişti.
09:56
"Chindia" being the appending
of the two words.
of the two words.
168
584640
2459
“Çindistan” iki kelimenin
birleştirilmiş hali.
birleştirilmiş hali.
09:59
It had to be first of all viable,
169
587900
2359
Her şeyden önce uygulanabilir olmalıydı,
10:02
meaning that technically, they could
implement it in their country,
implement it in their country,
170
590283
3594
yani teknik olarak ülkelerinde
onu uygulayabilmeli
onu uygulayabilmeli
10:05
and that it would be accepted
by the people in the country.
by the people in the country.
171
593901
3004
ve bu ülkedeki insanlar tarafından
kabul edilmeliydiler.
kabul edilmeliydiler.
10:10
Two, it had to be a technology
that was scalable,
that was scalable,
172
598191
6573
İkincisi, bu teknoloji
ölçeklenebilir olmalıydı,
ölçeklenebilir olmalıydı,
10:16
that it could deliver the same benefits
173
604788
3018
yani fosil yakıtların sağladığı faydaları
10:19
on the same timetable as fossil fuels,
174
607830
3077
aynı zamanda sağlayabilmeli
10:23
so that they can enjoy the kind of life,
again, that we take for granted.
again, that we take for granted.
175
611387
3792
ki böylece bizim için artık
lüks olmayan hayattan zevk alsınlar.
lüks olmayan hayattan zevk alsınlar.
10:27
And third, it had to be cost-effective
176
615766
2509
Ve üçüncüsü, o herhangi bir
destek veya kösteğe
destek veya kösteğe
10:30
without subsidy or without mandate.
177
618299
2686
ihtiyaç duymayan düşük
maliyetli olmalıydı.
maliyetli olmalıydı.
10:33
It had to stand on its own two feet;
178
621432
2714
Kendi ayakları üzerinde durabilmeliydi;
10:36
it could not be maintained
for that many people
for that many people
179
624170
3879
bakımı için çok fazla insana
ihtiyaç olmayacaksa veya
ihtiyaç olmayacaksa veya
10:40
if in fact, those countries
had to go begging
had to go begging
180
628073
2456
bu ülkeler başkalarına
dilencilik yapmayacaksa,
dilencilik yapmayacaksa,
10:43
or had some foreign country say,
"I won't trade with you,"
"I won't trade with you,"
181
631009
3819
bazı yabancı ülkelerin
teknolojinin değişimi için
teknolojinin değişimi için
10:47
in order to get
the technology shift to occur.
the technology shift to occur.
182
635328
3283
“Ben seninle ticaret yapmıyorum.”
demeyecekse olmalıydı.
demeyecekse olmalıydı.
10:52
If you look at the Chindia test,
183
640168
1686
Çindistan testine bakarsanız
10:53
we simply have not come up
with alternatives that meet that test.
with alternatives that meet that test.
184
641878
4625
bu testi karşılayacak alternatifleri
henüz bulamadık.
henüz bulamadık.
10:58
That's what the EIA forecast tells us.
185
646984
2844
Bu EIA’nın tahmininin bize söylediği şey.
11:02
China's building 800 gigawatts of coal,
186
650765
3350
Çin, 800 milyar vatlık kömür,
11:06
400 gigawatts of hydro,
187
654866
2184
400 milyar vatlık hidroelektrik,
11:09
about 200 gigawatts of nuclear,
188
657772
2372
yaklaşık 200 milyar vatlık nükleer
11:12
and on an energy-equivalent basis,
adjusting for intermittency,
adjusting for intermittency,
189
660501
4061
ve enerji denk tabanına göre, aralık
ayarlayarak, yaklaşık 100 milyar vatlık
ayarlayarak, yaklaşık 100 milyar vatlık
11:16
about 100 gigawatts of renewables.
190
664586
2291
yenilenebilir kaynaklardan
enerji santralleri inşa ediyor.
enerji santralleri inşa ediyor.
11:19
800 gigawatts of coal.
191
667554
1908
800 milyar vatlık kömür.
11:21
They're doing that, knowing the costs
better than any other country,
better than any other country,
192
669805
3552
Onlar maliyetleri herhangi bir
ülkeden daha iyi bildikleri,
ülkeden daha iyi bildikleri,
ihtiyaçları başka bir ülkeden daha
iyi bildikleri için bunu yapıyorlar.
iyi bildikleri için bunu yapıyorlar.
11:25
knowing the need better
than any other country.
than any other country.
193
673381
2552
11:28
But that's what they're aiming for in 2040
194
676454
2627
Onlara daha iyi alternatifler sunmazsak
11:31
unless we give them a better choice.
195
679105
2324
2040’a kadar hedefledikleri şey bu.
Daha iyi bir seçim sunmak için,
11:34
To give them a better choice,
196
682199
1440
11:35
it's going to have to meet
the Chindia test.
the Chindia test.
197
683663
2561
Çindistan testini geçmesi gerekiyor.
11:38
If you look at all the alternatives
that are out there,
that are out there,
198
686248
2658
Mevcut bütün alternatiflere bakarsanız,
11:40
there are really two
that come near to meeting it.
that come near to meeting it.
199
688930
2500
hakikaten de gerçekleştirebilecek
iki şey var.
iki şey var.
11:43
First is this area of new nuclear
that I'll talk about in just a second.
that I'll talk about in just a second.
200
691865
3885
İlki sadece bir saniyede bahsedeceğim
yeni nükleerin bu alanıdır.
yeni nükleerin bu alanıdır.
Bu bütün dünyada taslak aşamasında bulunan
11:48
It's a new generation of nuclear plants
that are on the drawing boards
that are on the drawing boards
201
696107
3300
yeni nesil bir nükleer santral
11:51
around the world,
202
699431
1276
11:52
and the people who are
developing these say
developing these say
203
700731
2338
ve bunları geliştirenler onların
11:55
we can get them
in position to demo by 2025
in position to demo by 2025
204
703093
3541
demosunu 2025 yılına kadar,
gerçeğini ise 2030‘a kadar - tabi müsaade
ederseniz - yapabileceklerini söylüyorlar.
ederseniz - yapabileceklerini söylüyorlar.
11:59
and to scale by 2030,
if you will just let us.
if you will just let us.
205
707252
3273
12:03
The second alternative
that could be there in time
that could be there in time
206
711246
2834
İkinci olabilecek alternatif ise
bugün kullanabildiğimiz, hâlâ
geliştirilme aşamasında olan
geliştirilme aşamasında olan
12:06
is utility-scale solar
backed up with natural gas,
backed up with natural gas,
207
714771
3705
pillere karşı, doğal gazla desteklenen
12:10
which we can use today,
208
718500
1724
12:12
versus the batteries
which are still under development.
which are still under development.
209
720248
2934
şebeke ölçeğinde güneş enerjisidir.
12:16
So what's holding new nuclear back?
210
724589
2335
Peki yeni nükleeri engelleyen ne?
12:19
Outdated regulations
and yesterday's mindsets.
and yesterday's mindsets.
211
727686
3675
Modası geçmiş uygulamalar
ve dünün kafa yapısı.
ve dünün kafa yapısı.
Biz henüz toplumla nasıl iletişim
kuracağımızı ve
kuracağımızı ve
12:23
We have not used our latest
scientific thinking on radiological health
scientific thinking on radiological health
212
731972
4195
yeni nükleer reaktörlerin test aşamasını
nasıl yöneteceğimizi düşüneceğimiz
nasıl yöneteceğimizi düşüneceğimiz
12:28
to think how we communicate
with the public
with the public
213
736191
2688
radyolojik sağlık hakkında en son
bilimsel düşünceyi henüz kullanmadık.
bilimsel düşünceyi henüz kullanmadık.
12:30
and govern the testing
of new nuclear reactors.
of new nuclear reactors.
214
738903
2378
12:33
We have new scientific knowledge
that we need to use
that we need to use
215
741729
4197
Biz nükleer sanayisini düzenleyecek
yolu geliştirmek için
yolu geliştirmek için
12:37
in order to improve the way
we regulate nuclear industry.
we regulate nuclear industry.
216
745950
4539
ihtiyaç duyduğumuz yeni bilimsel
bilgiye sahibiz.
bilgiye sahibiz.
12:42
The second thing is we've got a mindset
217
750872
2449
İkinci şey, bir nükleer enerji
santralini geliştirmenin
santralini geliştirmenin
12:45
that it takes 25 years
and 2 to 5 billion dollars
and 2 to 5 billion dollars
218
753345
2809
25 yılı süreceği
ve 2-5 milyar dolara
mal olacağı düşüncesi.
mal olacağı düşüncesi.
12:48
to develop a nuclear power plant.
219
756178
1735
Bu nükleer gücün geldiği
yerlerin tarihi ve
yerlerin tarihi ve
12:49
That comes from the historical,
military mindset
military mindset
220
757937
3929
12:54
of the places nuclear power came from.
221
762443
2408
askeri zihniyetinden kaynaklanıyor.
12:57
These new nuclear ventures are saying
222
765356
2211
Bu yeni nükleer girişimciler
12:59
that they can deliver power
for 5 cents a kilowatt hour;
for 5 cents a kilowatt hour;
223
767591
2905
1 kilovat saati 5 sente
sağlayabileceklerini;
sağlayabileceklerini;
13:03
they can deliver it
for 100 gigawatts a year;
for 100 gigawatts a year;
224
771212
2601
bir yılda 100 milyar vat
sağlayabileceklerini;
sağlayabileceklerini;
13:06
they can demo it by 2025;
225
774543
2229
demosu 2025 yılına kadar yapabileceklerini
13:09
and they can deliver it in scale by 2030,
226
777168
3005
ve 2030 yılına kadar büyük ölçekte
gerçekleştirebileceklerini söylüyor.
gerçekleştirebileceklerini söylüyor.
13:12
if only we give them a chance.
227
780634
2199
Eğer onlara bir şans verirsek.
13:16
Right now, we're basically
waiting for a miracle.
waiting for a miracle.
228
784064
2903
Şu anda sadece bir mucize bekliyoruz.
13:19
What we need is a choice.
229
787888
1584
İhtiyacımız olan ise bir tercih.
13:21
If they can't make it safe,
if they can't make it cheap,
if they can't make it cheap,
230
789952
2804
Eğer bunu güvenli yapamazlarsa,
ucuza yapamazlarsa, yayılmamalı.
13:24
it should not be deployed.
231
792780
1817
13:26
But what I want you to do
is not carry an idea forward,
is not carry an idea forward,
232
794621
4054
Sizden yapmanızı istediğim
bu fikri ileriye taşımak değil,
bu fikri ileriye taşımak değil,
13:30
but write your leaders,
233
798699
1651
liderlerinize yazmanız,
13:32
write the head of the NGOs you support,
234
800374
2378
desteklediğiniz STK ların
yöneticilerine yazmanız
yöneticilerine yazmanız
13:34
and tell them to give you the choice,
235
802776
2943
ve onlara size geçmişi değil
tercih hakkını vermelerini söylemenizdir.
13:38
not the past.
236
806290
1151
13:39
Thank you very much.
237
807465
1184
Çok teşekkür ederim.
13:40
(Applause)
238
808673
4792
(Alkışlar)
ABOUT THE SPEAKER
Joe Lassiter - Energy scholarJoe Lassiter focuses on one of the world’s most pressing problems: developing clean, secure and carbon-neutral supplies of reliable, low-cost energy all around the world.
Why you should listen
As the Senator John Heinz Professor of Management Practice in Environmental Management, Retired and current Senior Fellow at Harvard Business School, Joe Lassiter studies how high-potential ventures attacking the energy problem are being financed and how their innovations are being brought to market in different parts of the world. In the MBA and executive education programs, he teaches about the lessons learned from these ventures as well as potential improvements in business practices, regulation and government policy. Lassiter also supports University-wide efforts as a faculty fellow of the Harvard Environmental Economics Program and a faculty associate of the Harvard University Center for the Environment.
Following a 20-year career leading technology businesses, Lassiter joined HBS in 1996. He has taught courses in entrepreneurial finance, entrepreneurial marketing and innovation in business, energy & environment. For Harvard University, he taught courses in innovation & entrepreneurship to undergraduates, graduate students and post-doctoral fellows across the University and its affiliated hospitals. From its founding in 2010 until 2015, Lassuter was Faculty Chair of the University-wide Harvard Innovation Lab (Harvard i-lab).
Lassiter received his BS, MS, and PhD from MIT and was awarded National Science, Adams and McDermott Fellowships. He was elected to Sigma Xi.
Joe Lassiter | Speaker | TED.com