TED@NYC
Christopher Emdin: Teach teachers how to create magic
Chris Emdin: Öğretmenlere büyü nasıl yaratılır öğretmek
Filmed:
Readability: 4
2,394,287 views
Rap şovlarının, berberlerin ve pazar günü ibadetlerinin ortak yönleri nelerdir? Christopher Emdin tüm bunlarda dikkatleri toplamanın ve örğetebilmenin gizli bir büyüsü olduğunu ve bunun sıklıkla öğretmenlere öğretmediğimiz bir beceri olduğunu söylüyor. Bu bilim savunucusu (ve GZA ile çalışan Bilim Dahileri B.A.T.T.L.E.S.'tan Wu-Tang Clan) sınıfları hayata döndürecek bir görüş sunuyor.
Christopher Emdin - Education pioneer
Christopher Emdin is a science advocate who uses hip-hop to make better teachers. Full bio
Christopher Emdin is a science advocate who uses hip-hop to make better teachers. Full bio
Double-click the English transcript below to play the video.
00:13
Right now
0
1039
1758
Şu an
00:14
there is an aspiring teacher
1
2797
2742
bir yerlerde gelecek vadeden bir öğretmen var.
00:17
who is working on a 60-page paper
2
5539
3651
Hayatta olmayan bir eğitim profesörü tarafından geliştirilmiş
00:21
based on some age-old education theory
3
9190
3510
fi tarihinden kalma bir tür eğitim teorisi üzerine kurulu
00:24
developed by some dead education professor
4
12700
4193
60 sayfalık bir yazı üzerinde çalışan bir öğretmen.
00:28
wondering to herself what this task
5
16893
2718
Uğraştığı bu işin
eğitimci olmak gibi,
00:31
that she's engaging in
6
19611
1640
hayatları değiştirmek ve çevreye büyü saçmak gibi
00:33
has to do with what she wants to do with her life,
7
21251
2528
00:35
which is be an educator,
8
23779
2226
hayatında yapmak istedikleri ile ne alakası olduğunu
00:38
change lives, and spark magic.
9
26005
4114
düşünüp duruyor.
00:42
Right now there is an aspiring teacher
10
30119
4884
Şu an bir yerlerde gelecek vadeden bir öğretmen var
00:47
in a graduate school of education
11
35003
1956
bir eğitim fakültesinde
00:48
who is watching a professor babble on and on
12
36959
3008
bir profesörün "olaya dahil etmek" hakkında
00:51
about engagement
13
39967
2124
hem de mümkün olan en itici şekilde
00:54
in the most disengaging way possible.
14
42091
5174
nutuk çekmesini izliyor.
00:59
Right now
15
47265
1650
Şu an
01:00
there's a first-year teacher at home
16
48915
2199
evinde oturan bir stajyer öğretmen var.
01:03
who is pouring through lesson plans
17
51114
2552
Ders planları arasında kaybolup gitmiş,
01:05
trying to make sense of standards,
18
53666
2330
prosedürleri anlamaya çalışan,
01:07
who is trying to make sense of how
to grade students appropriately,
to grade students appropriately,
19
55996
3190
öğrencilere nasıl düzgün bir şekilde not vereceğini anlamaya çalışan,
01:11
while at the same time saying to herself
20
59186
1639
aynı zamanda da kendine
01:12
over and over again,
21
60825
2214
tekrar tekrar şunu söyleyip duruyor:
01:15
"Don't smile till November,"
22
63039
1958
"Haziran'a kadar gülümseme".
01:16
because that's what she was taught
23
64997
2083
Çünkü ona eğitim yıllarında
01:19
in her teacher education program.
24
67080
3022
öğretilen buydu.
01:22
Right now there's a student
25
70102
2856
Şu an, anne ve babasını
01:24
who is coming up with a way
26
72958
1684
gerçekten çok hasta olduğu için
01:26
to convince his mom or dad
27
74642
2488
yarın okula gidemeyeceğine
01:29
that he's very, very sick
28
77130
1508
inandırmanın bir yolunu bulmaya çalışan
01:30
and can't make it to school tomorrow.
29
78638
3873
bir öğrenci var bir yerlerde.
01:34
On the other hand, right now
30
82511
2897
Diğer yandan, şu an
01:37
there are amazing educators
31
85408
2350
bilgiyi paylaşan
muhteşem öğretmenler var.
01:39
that are sharing information,
32
87758
1774
01:41
information that is shared in such a beautiful way
33
89532
2647
O kadar güzel bir şekilde paylaşılan bilgiler ki
01:44
that the students are sitting
at the edge of their seats
at the edge of their seats
34
92179
2391
öğrenciler sıralarının ucunda oturup
01:46
just waiting for a bead of sweat
35
94570
2112
bu kişinin yüzünden bir ter damlası aksın da
01:48
to drop off the face of this person
36
96682
2585
bütün bu bilgiyi bez gibi emebilsinler
01:51
so they can soak up all that knowledge.
37
99267
3045
diye bekliyorlar.
01:54
Right now there is also a person
38
102312
3718
Ayrıca şu an bir kişi daha var.
01:58
who has an entire audience rapt with attention,
39
106030
3361
bütün seyircilerin dikkatini kendine kitlemiş,
dinleyen insanların
02:01
a person that is weaving a powerful narrative
40
109391
2892
daha önce hiç hayal etmediği
02:04
about a world
41
112283
1676
ya da görmediği
02:05
that the people who are listening
42
113959
1555
ama yaptığı anlatım çok ikna edici olduğu için
02:07
have never imagined or seen before,
43
115514
2366
02:09
but if they close their eyes tightly enough,
44
117880
2518
gözlerini yeterince sıkı kapatırlarsa
02:12
they can envision that world
45
120398
1639
o dünyayı hayal edebilecekleri bir biçimde
02:14
because the storytelling is so compelling.
46
122037
3995
dünya hakkında güçlü bir betimleme yapan bir kişi var.
02:18
Right now there's a person who can tell an audience
47
126032
3139
Şu an, seyircilere ellerini havaya kaldırmalarını söyleyebilecek
02:21
to put their hands up in the air
48
129171
1903
ve "ellerinizi aşağı indirin"
02:23
and they will stay there till he says,
49
131074
1650
diyene kadar o insanları öyle tutabilecek
02:24
"Put them down."
50
132724
1744
bir kişi var.
02:26
Right now.
51
134468
1668
Şu an...
Peki şimdi insanlar diyecek ki,
02:28
So people will then say,
52
136136
1404
02:29
"Well, Chris, you describe the guy
53
137540
2863
"Pekala Chris, sen şimdi
hem berbat bir eğitimden geçmiş kişileri tanımlıyorsun
02:32
who is going through some awful training
54
140403
2024
02:34
but you're also describing these powerful educators.
55
142427
2533
hem de bir takım güçlü eğitimcileri tanımlıyorsun.
02:36
If you're thinking about the world of education
56
144960
1534
Eğer eğitim dünyası
02:38
or urban education in particular,
57
146494
1598
ya da bilhassa mahalli eğitim hakkında düşünüyorsan,
02:40
these guys will probably cancel each other out,
58
148092
2046
bu kişiler birbirlerini sıfırlayacaklar
02:42
and then we'll be okay."
59
150138
2246
ve bizim için de bir sıkıntı kalmayacak".
02:44
The reality is, the folks I described
60
152384
2502
Gerçek şu ki, tanımını yaptığım bu insanlar,
02:46
as the master teachers,
61
154886
1716
usta öğretmenler,
02:48
the master narrative builders,
62
156602
2337
usta betimlemeciler,
02:50
the master storytellers
63
158939
1951
usta hikayeciler gibi kişiler
02:52
are far removed from classrooms.
64
160890
3598
sınıflardan çok uzaklarda.
Öğretme becerilerine sahip olan
02:56
The folks who know the skills about how to teach
65
164488
2382
ve seyirciyi olaya dahil edebilen kişiler
02:58
and engage an audience
66
166870
1322
03:00
don't even know what teacher certification means.
67
168192
2920
öğretmenlik lisansının ne olduğunu bile bilmiyorlar.
03:03
They may not even have the degrees
68
171112
2062
Eğitim denilebilecek bir şey gördüklerini
03:05
to be able to have anything
69
173174
3261
gösterebilecek bir diplomaya bile
03:08
to call an education.
70
176435
2304
sahip olmayabilirler.
Ve bu benim için üzücü.
03:10
And that to me is sad.
71
178739
1732
03:12
It's sad because the people who I described,
72
180471
2999
Bu üzücü, çünkü en başta tanımını yaptığım
öğrenme sürecinde çok ilgisiz olan bu kişiler
03:15
they were very disinterested in the learning process,
73
183470
2767
etkili öğretmenler olmak istiyorlar
03:18
want to be effective teachers,
74
186237
1858
ama hiç bir örneğe sahip değiller.
03:20
but they have no models.
75
188095
1352
03:21
I'm going to paraphrase Mark Twain.
76
189447
1745
Mark Twain'den bir alıntı yapacağım.
03:23
Mark Twain says that proper preparation,
77
191192
2530
Mark Twain der ki, düzgün bir hazırlık ya da öğretim
03:25
or teaching,
78
193722
1400
o kadar güçlüdür ki
03:27
is so powerful that it can turn bad morals to good,
79
195122
3616
kötü ahlakı iyiye çevirebilir,
berbat davranışları güçlü davranışlara çevirebilir,
03:30
it can turn awful practices into powerful ones,
80
198738
2672
03:33
it can change men and transform them
81
201410
2584
insanları değiştirebilir
ve onları meleklere dönüştürebilir.
03:35
into angels.
82
203994
2601
03:38
The folks who I described earlier
83
206595
2303
İkinci etapta tanımını yaptığım bu kişiler
her hangi bir üniversite veya kolejde değil
03:40
got proper preparation in teaching,
84
208898
1990
03:42
not in any college or university,
85
210888
2084
insanları olaya dahil edebilen kişilerle aynı ortamı paylaşma fırsatını yakalayarak
03:44
but by virtue of just being in the
same spaces of those who engage.
same spaces of those who engage.
86
212972
3995
düzgün bir öğretim eğitimi almış.
Tahmin edin bu yerler neresi.
03:48
Guess where those places are?
87
216967
2243
Berber dükkanları,
03:51
Barber shops,
88
219210
2066
03:53
rap concerts, and most importantly,
89
221276
3188
rap konserleri ve en önemlisi de
siyahi kiliselerinde.
03:56
in the black church.
90
224464
1648
Ve bir süredir Pentekostal pedagoji olarak adlandırılan bu fikri şekillendirmeye çalışıyorum.
03:58
And I've been framing this idea
called Pentecostal pedagogy.
called Pentecostal pedagogy.
91
226112
2919
04:01
Who here has been to a black church?
92
229031
2310
Hanginiz daha önceden bir siyahi kilisesinde bulundu?
04:03
We got a couple of hands.
93
231341
2309
Bir çift el görüyorum.
Bir siyahi kilisesine gidersiniz,
04:05
You go to a black church,
94
233650
1363
04:07
their preacher starts off
95
235013
1611
vaiz başlangıcı yapar
ve farkeder ki seyirciyi olaya dahil etmesi gerekiyor,
04:08
and he realizes that he has to engage the audience,
96
236624
2886
öyleyse en başlarda çoğu zaman
04:11
so he starts off with this sort of wordplay
97
239510
1846
04:13
in the beginning oftentimes,
98
241356
1684
kelime oyunlarına başlar
04:15
and then he takes a pause,
99
243040
1818
ve sonra bir duruverir
ve der ki "Aman tanrım, kimsenin ilgi göstermiyor"
04:16
and he says, "Oh my gosh, they're
not quite paying attention."
not quite paying attention."
100
244858
2181
o zaman da der ki "Amin diyin ey müminler!"
04:19
So he says, "Can I get an amen?"
101
247039
1601
04:20
Audience: Amen.
102
248640
986
Seyirciler: Amin.
04:21
Chris Emdin: So I can I get an amen?
Audience: Amen.
Audience: Amen.
103
249626
2299
Chris Emdin: Amin diyin ey müminler!
Seyirciler: Amin.
Seyirciler: Amin.
04:23
CE: And all of a sudden, everybody's reawoken.
104
251925
3332
CE: Ve birden bire herkes titreyip kendine gelmiştir.
04:27
That preacher bangs on the pulpit for attention.
105
255257
2061
Vaiz dikkat çekmek için mimbere vurur.
04:29
He drops his voice at a very, very low volume
106
257318
2660
İnsanların kendisine odaklanmalarını istediği zaman
sesinin şiddedini çok çok aşağı bir seviyeye düşürür
04:31
when he wants people to key into him,
107
259978
1874
04:33
and those things are the skills that we need
108
261852
2256
ve en iyi şekilde öğrencileri olaya dahil edebilen öğretmenlerde
04:36
for the most engaging teachers.
109
264108
2075
ihtiyacımız olan beceriler bunlardır.
Öyleyse öğretmen eğitimi
04:38
So why does teacher education
110
266183
1438
04:39
only give you theory and theory
111
267621
2073
sadece size teori üstüne teori verip
sonra da size standartlardan bahsediyor da
04:41
and tell you about standards and tell you about
112
269694
2236
04:43
all of these things that have nothing to do
113
271930
1944
bir seyirciyi olaya dahil etmek için ihtiyacınız olan,
04:45
with the basic skills, that magic that you need
114
273874
3316
bir öğrenciyi olaya dahil etmek için ihtiyacınız olan o büyü gibi
04:49
to engage an audience, to engage a student?
115
277190
2969
temel becerilerle alakalı neden bir şey vermiyor?
04:52
So I make the argument that
we reframe teacher education,
we reframe teacher education,
116
280159
3018
Bu yüzden ben de diyorum ki öğretmen eğitimini yeniden şekillendirelim.
04:55
that we could focus on content, and that's fine,
117
283177
2785
İçerik üzerine yoğunlaşabiliriz, sorun değil.
Teoriler üzerine yoğunlaşabiliriz, sorun değil.
04:57
and we could focus on theories, and that's fine,
118
285962
2306
05:00
but content and theories
119
288268
1571
Ancak içerik ve teoriler,
05:01
with the absence of the magic
120
289839
2604
o öğretme ve öğrenme büyüsü olmadan
05:04
of teaching and learning means nothing.
121
292443
2911
o büyü olmadan
hiçbir şeydir.
Pekala, insanlar sık sık der ki "Büyü büyüdür işte."
05:07
Now people oftentimes say,
"Well, magic is just magic."
"Well, magic is just magic."
122
295354
2755
05:10
There are teachers who,
123
298109
1381
Bütün zorluklara rağmen bu becerilere sahip olup da okullara girebilmiş ve
05:11
despite all their challenges, who have those skills,
124
299490
2464
05:13
get into those schools and are
able to engage an audience,
able to engage an audience,
125
301954
2721
öğrencileri olaya dahil edebilen öğretmenler var ve
05:16
and the administrator walks by and says,
126
304675
1294
müdürü de geçerken şöyle diyor
05:17
"Wow, he's so good, I wish all
my teachers could be that good."
my teachers could be that good."
127
305969
2928
"Vay! O, o kadar iyi ki... Keşke bütün öğretmenlerim o kadar iyi olabilseler."
05:20
And when they try to describe what that is,
128
308897
2043
Ve ondaki bu "iyi"nin ne olduğunu tarif etmeye çalıştıklarında
05:22
they just say, "He has that magic."
129
310940
2230
diyecekler ki "Onda o büyü var".
Ancak ben size şunu söylemek için buradayım
05:25
But I'm here to tell you
130
313170
1262
05:26
that magic can be taught.
131
314432
2458
bu büyü öğretilebilir.
05:28
Magic can be taught.
132
316890
2347
Bu büyü öğretilebilir.
05:31
Magic can be taught.
133
319237
2812
Bu büyü öğreti-le-bi-lir.
05:34
Now, how do you teach it?
134
322049
1531
Peki nasıl öğretirsiniz?
05:35
You teach it by allowing people
135
323580
1671
İnsanları o büyünün gerçekleştiği yerlere
05:37
to go into those spaces
136
325251
1405
gitmelerine izin vererek
05:38
where the magic is happening.
137
326656
1602
bunu öğretirsiniz.
05:40
If you want to be an aspiring
teacher in urban education,
teacher in urban education,
138
328258
2732
Eğer mahalli eğitimde gelecek vadeden bir öğretmen olmak istiyorsanız,
05:42
you've got to leave the confines of that university
139
330990
2282
o üniversitenin sınırlamalarından sıyrılıp
05:45
and go into the hood.
140
333272
1758
şehrin ara sokaklarına karışmak zorundasınız.
05:47
You've got to go in there and
hang out at the barbershop,
hang out at the barbershop,
141
335030
2110
Oraya gidip berber dükkanlarında takılmak zorundasınız.
05:49
you've got to attend that black church,
142
337140
1382
Siyahi kilisesine gitmeli ve
05:50
and you've got to view those folks
143
338522
1455
o dahil etme gücüne sahip olan
05:51
that have the power to engage
144
339977
1803
insanları izlemek zorunda ve
05:53
and just take notes on what they do.
145
341780
1780
yaptıkları şeyler hakkında notlar tutmak zorundasınız.
05:55
At our teacher education classes at my university,
146
343560
3000
Kendi üniversitemin öğretmen eğitimi fakültelerinde
05:58
I've started a project where every single student
147
346560
2394
her bir öğrencinin oraya gelip
06:00
that comes in there sits and watches rap concerts.
148
348954
4592
bir rap konseri izlediği bir proje başlattım.
06:05
They watch the way that the rappers move
149
353546
2223
Rapçilerin nasıl hareket ettiklerini ve
06:07
and talk with their hands.
150
355769
1533
elleriyle nasıl konuştuklarını izliyorlar.
06:09
They study the way that he
walks proudly across that stage.
walks proudly across that stage.
151
357302
2980
Rapçinin sahnede nasıl gururla yürüdüğünü inceliyorlar.
06:12
They listen to his metaphors and analogies,
152
360282
2206
Onun mecazlarını ve benzetimlerini dinliyorlar.
06:14
and they start learning these little things
153
362488
1612
Ve eğer yeterince çalışırlarsa
06:16
that if they practice enough
154
364100
1800
o büyüye anahtar olacak
06:17
becomes the key to magic.
155
365900
1689
bu küçük şeyleri öğrenmeye başlıyorlar.
06:19
They learn that if you just stare at a student
156
367589
2261
Öğreniyorlar ki, eğer bir öğrenciye
kaşlarını yarım santim havaya kaldırıp sadece bakarsan
06:21
and raise your eyebrow about a quarter of an inch,
157
369850
2503
06:24
you don't have to say a word
158
372353
1467
hiç bir şey söylemeye gerek kalmıyor
06:25
because they know that that
means that you want more.
means that you want more.
159
373820
3573
çünkü bunun daha fazlasını istediğin anlamına geldiğini öğrenci biliyor.
06:29
And if we could transform teacher education
160
377393
2455
Ve eğer öğretmen eğitimini
06:31
to focus on teaching teachers
161
379848
2262
öğretmenlere o büyüyü nasıl yaratacaklarını
06:34
how to create that magic
162
382110
1953
öğretecek şekle dönüştürebilirsek
06:36
then poof! we could make dead classes come alive,
163
384063
3797
puf! ölü sınıfları hayata döndürebilir,
06:39
we could reignite imaginations,
164
387860
1714
hayal güçlerini ateşleyebilir
06:41
and we can change education.
165
389574
1716
ve eğitimi değiştirebiliriz.
06:43
Thank you.
166
391290
3094
Teşekkürler.
06:46
(Applause)
167
394384
2839
(Alkış)
ABOUT THE SPEAKER
Christopher Emdin - Education pioneerChristopher Emdin is a science advocate who uses hip-hop to make better teachers.
Why you should listen
Chris Emdin believes the best teachers can be found in the unlikeliest of places -- and that traditional education theory is failing our students. That's why he founded Science Genius B.A.T.T.L.E.S. (Bring Attention to Transforming Teaching, Learning and Engagement in Science), which takes the techniques for self-expression and engagement used in hip-hop into the classroom. (Wu-Tang Clan’s GZA is a fan and supporter as well.) Emdin is a contributor to The Huffington Post and is an associate professor at Columbia University’s Teacher’s College.
More profile about the speakerChristopher Emdin | Speaker | TED.com