TED2016
Safwat Saleem: Why I keep speaking up, even when people mock my accent
Safwat Saleem: Neden insanlar aksanımla dalga geçtiği hâlde, konuşmaya devam ettim.
Filmed:
Readability: 3.8
1,580,579 views
Sanatçı Safwat Saleem kekeme olarak büyümüş -- ama bağımsız bir sanatçı olarak karakterlerine hayat vermek için kendi ses montajlarını kendi yapmaya karar vermiş. YouTube yorumlarında Pakistan aksanıyla dalga geçildiğinde, bunun altında ezilmiş ve sesi işinden ayrılmaya başlamış. Bu TED Burslusu'nun sesini ve öz güvenini nasıl kazandığını bu etkileyici ve düşündürücü konuşmasında dinleyin.
Safwat Saleem - Artist, graphic designer, filmmaker
Safwat Saleem uses satire and art to bring to light stories of adversity. Full bio
Safwat Saleem uses satire and art to bring to light stories of adversity. Full bio
Double-click the English transcript below to play the video.
00:12
I used to have this recurring dream
0
844
2061
Sürekli gördüğüm bir rüya vardı;
00:14
where I'd walk into a roomful of people,
1
2929
2412
kalabalık bir yerden geçiyorum
00:18
and I'd try not to make
eye contact with anyone.
eye contact with anyone.
2
6388
2572
ve hiç kimseyle göz temas
kurmamaya çalışıyorum.
kurmamaya çalışıyorum.
00:22
Until someone notices me,
3
10220
1715
Ta ki birisi beni fark edene kadar,
00:23
and I just panic.
4
11959
1443
o anda panik oluyorum.
00:26
And the person walks up to me,
5
14213
1804
Birisi bana doğru yürüyor
00:28
and says, "Hi, my name is So-and-so.
6
16041
2509
ve "Merhaba, adım falan - filan.
00:30
And what is your name?"
7
18574
1359
Senin adın ne?" diyor.
00:32
And I'm just quiet, unable to respond.
8
20313
3185
Cevap vermiyor, sadece sessizce
bekliyorum.
bekliyorum.
00:37
After some awkward silence, he goes,
9
25196
2443
Tuhaf bir sessizlikten sonra,
devam ediyor,
devam ediyor,
00:39
"Have you forgotten your name?"
10
27663
1581
"Adını mı unuttun?"
00:41
And I'm still quiet.
11
29851
1449
Ben hâlâ sessizim.
00:44
And then, slowly, all the other people
in the room begin to turn toward me
in the room begin to turn toward me
12
32293
4646
Daha sonra odanın içindeki diğer insanlar
yavaş yavaş bana doğru dönmeye başlıyor
yavaş yavaş bana doğru dönmeye başlıyor
00:48
and ask, almost in unison,
13
36963
2255
ve neredeyse tek bir ağızdan soruyorlar,
00:51
(Voice-over, several voices)
"Have you forgotten your name?"
"Have you forgotten your name?"
14
39830
4762
(Arkadan çeşitli sesler yükseliyor)
"Adını mı unuttun?"
"Adını mı unuttun?"
00:56
As the chant gets louder,
I want to respond, but I don't.
I want to respond, but I don't.
15
44616
3090
Sesi gittikçe artan ilahi gibi,
cevap vermek istiyor fakat yapamıyorum.
cevap vermek istiyor fakat yapamıyorum.
01:02
I'm a visual artist.
16
50350
1499
Görsel bir sanatçıyım.
01:04
Some of my work is humorous,
17
52754
2581
Çalışmaların bazıları esprili,
01:07
and some is a bit funny but in a sad way.
18
55359
3601
bazıları eğlendirici fakat üzücü.
01:12
And one thing that I really enjoy doing
19
60160
4707
Yaparken gerçekten eğlendiğim bir şey var,
01:16
is making these little animations
20
64891
2266
karakterlerin seslendirmelerini yaptığım
01:19
where I get to do the voice-over
for all kinds of characters.
for all kinds of characters.
21
67181
3774
bu küçük animasyonları yapmayı seviyorum.
01:22
I've been a bear.
22
70979
1258
Ayı oldum.
01:24
(Video) Bear (Safwat Saleem's voice): Hi.
23
72261
2069
(Video) Ayı (Safwat Saleem'ın sesi):
Merhaba.
Merhaba.
01:26
(Laughter)
24
74354
1751
(Gülüşmeler)
01:28
Safwat Saleem: I've been a whale.
25
76129
1660
Safwat Saleem: Balina oldum.
01:29
(Video) Whale (SS's voice): Hi.
26
77813
1689
(Video) Balina (Safwat Saleem'ın sesi):
Merhaba.
Merhaba.
01:31
(Laughter)
27
79526
1263
(Gülüşmeler)
01:32
SS: I've been a greeting card.
28
80813
1464
Safwat Saleem: Tebrik kartı oldum.
01:34
(Video) Greeting card (SS's voice): Hi.
29
82301
2053
(Video) Tebrik kartı
(SS'in sesi): Merhaba.
(SS'in sesi): Merhaba.
01:36
(Laughter)
30
84378
1079
(Gülüşmeler)
01:37
SS: And my personal favorite
is Frankenstein's monster.
is Frankenstein's monster.
31
85481
3007
SS: Benim favorim Frankenstein canavarı.
(Video) Frankenstein'ın canavarı
(SS'in sesi): (Homurtular)
(SS'in sesi): (Homurtular)
01:40
(Video) Frankenstein's monster
(SS's voice): (Grunts)
(SS's voice): (Grunts)
32
88512
2697
(Gülüşmeler)
01:43
(Laughter)
33
91233
1040
SS: Onun için sadece
birkaç kez homurdandım.
birkaç kez homurdandım.
01:44
SS: I just had to grunt
a lot for that one.
a lot for that one.
34
92297
2100
01:46
A few years ago,
I made this educational video
I made this educational video
35
94421
2683
Birkaç yıl önce,
video oyunlarının tarihi hakkındaki
video oyunlarının tarihi hakkındaki
01:49
about the history of video games.
36
97128
2896
bu eğitim videosunu yaptım.
01:52
And for that one, I got to do
the voice of Space Invader.
the voice of Space Invader.
37
100048
3742
Onun için Space Invader'i (1978'de
yayımlanan bir arcade oyunu) seslendirdim.
yayımlanan bir arcade oyunu) seslendirdim.
01:55
(Video) Space Invader (SS's voice): Hi.
38
103814
2056
(Video) Space Invader
(SS'in sesi): Merhaba.
(SS'in sesi): Merhaba.
01:57
SS: A dream come true, really,
39
105894
1447
SS: Bir hayalim gerçek oldu.
Gerçekten.
Gerçekten.
01:59
(Laughter)
40
107365
1002
(Gülüşmeler)
02:00
And when that video was posted online,
41
108391
2079
Bu video internet ortamına iletildiğinde
bilgisayarın başına oturdum ve
ve sadece "yenile" tuşuna bastım,
ve sadece "yenile" tuşuna bastım,
02:02
I just sat there on the computer,
hitting "refresh,"
hitting "refresh,"
42
110494
2690
02:05
excited to see the response.
43
113208
1476
cevapları görmek için heyecanlıydım.
02:07
The first comment comes in.
44
115208
1414
İlk yorum geldi.
02:08
(Video) Comment: Great job.
45
116646
1294
(Video) Yorum: Harika iş.
02:09
SS: Yes!
46
117964
1150
SS: Evet!
02:11
I hit "refresh."
47
119709
1255
"Yenile"'ye bastım.
02:12
(Video) Comment: Excellent video.
I look forward to the next one.
I look forward to the next one.
48
120988
3103
(Video) Yorum: Mükemmel video.
Diğerini dört gözle bekliyorum.
Diğerini dört gözle bekliyorum.
SS: Bu iki parçadan oluşan videonun
sadece ilk parçasıydı.
sadece ilk parçasıydı.
02:16
SS: This was just the first
of a two-part video.
of a two-part video.
49
124115
2496
02:18
I was going to work
on the second one next.
on the second one next.
50
126635
2041
İkinci parçası için çalışmaya gidiyordum.
02:20
I hit "refresh."
51
128700
1166
"Yenile"ye bastım.
02:21
(Video) Comment: Where is part TWO?
WHEREEEEE? I need it NOWWWWW!: P
WHEREEEEE? I need it NOWWWWW!: P
52
129890
3836
(Video) Yorum: İKİNCİ parça nerede?
NEREDEEE? Ona ŞİMDİİİİ ihtiyacım var! :P
NEREDEEE? Ona ŞİMDİİİİ ihtiyacım var! :P
02:25
(Laughter)
53
133750
1518
(Gülüşmeler)
02:27
SS: People other than my mom
were saying nice things about me,
were saying nice things about me,
54
135292
2943
SS: Annem haricindeki diğer insanlar
internet ortamında
internet ortamında
02:30
on the Internet!
55
138259
1166
benim hakkımda güzel şeyler söylüyordu!
02:31
It felt like I had finally arrived.
56
139449
2333
Sonunda başarmışım gibi hissettim.
02:33
I hit "refresh."
57
141806
1302
"Yenile"'ye bastım.
02:35
(Video) Comment: His voice
is annoying. No offense.
is annoying. No offense.
58
143132
2699
(Video) Yorum: Sesi rahatsız ediyor.
Gücenme yok.
Gücenme yok.
02:37
SS: OK, no offense taken. Refresh.
59
145855
2670
SS: Tamam, gücenme yok alındı. Yenile.
02:40
(Video) Comment: Could you remake this
without peanut butter in your mouth?
without peanut butter in your mouth?
60
148549
3564
(Video) Yorum: Bu videoyu ağzında fıstık
ezmesi olmadan tekrar yapar mısın?
ezmesi olmadan tekrar yapar mısın?
02:44
SS: OK, at least the feedback
is somewhat constructive. Hit "refresh."
is somewhat constructive. Hit "refresh."
61
152137
4467
SS: Tamam, en azından yapıcı bir
eleştiri. "Yenile"'ye bas.
eleştiri. "Yenile"'ye bas.
(Video) Yorum: Lütfen bu seslendiriciyi
tekrar kullanmayın,
tekrar kullanmayın,
02:48
(Video) Comment: Please don't use
this narrator again
this narrator again
62
156628
2546
zar zor anlayabiliyorum onu.
02:51
u can barely understand him.
63
159198
1362
02:52
SS: Refresh.
64
160584
1151
SS: Yenile.
02:53
(Video) Comment: Couldn't follow
because of the Indian accent.
because of the Indian accent.
65
161759
2980
(Video) Yorum: Hindu aksanı nedeniyle
takip edemedim.
takip edemedim.
02:56
SS: OK, OK, OK, two things.
66
164763
1484
SS: TAMAM, TAMAM, TAMAM,
İki şey var.
İki şey var.
02:58
Number one, I don't have an Indian accent,
67
166271
2072
Bir, ben Hindu aksanına sahip değilim.
03:00
I have a Pakistani accent, OK?
68
168367
1927
Pakistan aksanına sahibim. TAMAM?
03:02
And number two, I clearly
have a Pakistani accent.
have a Pakistani accent.
69
170318
3140
İki, açık bir Pakistan aksanına sahibim.
03:05
(Laughter)
70
173482
2021
(Gülüşmeler)
03:08
But comments like that kept coming in,
71
176233
2025
Fakat bu gibi yorumlar gelmeye devam etti,
açıkça belirtmeliyim ki sadece
bu nedenle dikkate almamalıydım.
bu nedenle dikkate almamalıydım.
03:10
so I figured I should just ignore them
72
178282
2745
03:13
and start working
on the second part of the video.
on the second part of the video.
73
181051
2589
Videonun ikinci parçası üzerinde
çalışmalara başlamalıydım.
çalışmalara başlamalıydım.
03:16
I recorded my audio,
74
184104
1530
Sesimi kaydediyorum
03:17
but every time I sat down to edit,
75
185658
2999
fakat düzenlemek için her oturuşumda,
03:20
I just could not do it.
76
188681
1673
daha fazla yapamadım.
03:23
Every single time, it would take me
back to my childhood,
back to my childhood,
77
191688
2988
Her defasında konuşmak için
daha da zorlandığım
daha da zorlandığım
03:26
when I had a much harder time speaking.
78
194700
2821
çocukluğuma beni geri götürdü.
03:29
I've stuttered for as long
as I can remember.
as I can remember.
79
197934
2804
Hatırladığım kadarıyla kekemeydim.
03:34
I was the kid in class
80
202285
1277
Sınıfta sorusu olduğunda
03:35
who would never raise his hand
when he had a question --
when he had a question --
81
203586
2637
ya da cevabı bildiğinde,
asla parmak kaldırmayan bir çocuktum.
03:38
or knew the answer.
82
206247
1174
03:39
Every time the phone rang,
83
207445
1315
Telefon her çaldığında,
03:40
I would run to the bathroom
so I would not have to answer it.
so I would not have to answer it.
84
208784
3635
cevap vermemek için banyoya koşardım.
03:44
If it was for me, my parents
would say I'm not around.
would say I'm not around.
85
212907
3209
Telefon bana geldiyse,
ailem şu an yanımızda değil derdi.
ailem şu an yanımızda değil derdi.
03:48
I spent a lot of time in the bathroom.
86
216140
1930
Banyoda çok zaman geçirdim.
03:51
And I hated introducing myself,
87
219721
2471
Özellikle grup içinde
kendimi tanıtma işine sinir oluyordum.
03:54
especially in groups.
88
222216
1609
03:55
I'd always stutter on my name,
and there was usually someone who'd go,
and there was usually someone who'd go,
89
223849
3376
Her defasında adımı kekeliyordum
ve genellikle bana "Adını mı unuttun?"
ve genellikle bana "Adını mı unuttun?"
03:59
"Have you forgotten your name?"
90
227249
1527
diyen birileri çıkıyordu.
04:00
And then everybody would laugh.
91
228800
1577
Sonrasında herkes buna gülüyordu.
04:02
That joke never got old.
92
230856
2150
Bu şaka hiç eskimedi.
04:06
(Laughter)
93
234727
2583
(Gülüşmeler)
04:09
I spent my childhood
feeling that if I spoke,
feeling that if I spoke,
94
237635
3807
Çocukluğum boyunca, eğer konuşursam
04:13
it would become obvious
that there was something wrong with me,
that there was something wrong with me,
95
241466
5155
benimle ilgili bir şeylerin yanlış
olduğunun, normal olmadığımın
olduğunun, normal olmadığımın
04:18
that I was not normal.
96
246645
1497
belli olacağından korktum.
Bu yüzden çoğunlukla sessiz kaldım.
04:21
So I mostly stayed quiet.
97
249070
1659
04:24
And so you see, eventually for me to even
be able to use my voice in my work
be able to use my voice in my work
98
252142
3763
Anlayacağınız, sonunda sesimi işim için
kullanmak bile
kullanmak bile
04:27
was a huge step for me.
99
255929
1573
benim için büyük bir adımdı.
04:29
Every time I record audio,
100
257991
1596
Sesimi her kaydettiğimde,
04:31
I fumble my way through saying
each sentence many, many times,
each sentence many, many times,
101
259611
3495
kendimi aynı cümleyi tekrar tekrar
söylerken buluyordum.
söylerken buluyordum.
04:35
and then I go back in
102
263130
1634
Sonra geri dönüp
04:36
and pick the ones
where I think I suck the least.
where I think I suck the least.
103
264788
3582
en az kötü olduğunu
düşündüklerimi seçiyordum.
düşündüklerimi seçiyordum.
(Dış ses) SS: Ses düzenleme sesinize
Photoshop uygulamak gibi bir şey.
Photoshop uygulamak gibi bir şey.
04:42
(Voice-over) SS: Audio editing
is like Photoshop for your voice.
is like Photoshop for your voice.
104
270997
3079
04:46
I can slow it down, speed it up,
make it deeper, add an echo.
make it deeper, add an echo.
105
274100
3811
Sesi yavaşlatabilir, hızlandırabilir,
derinleştirebilir, yankı ekleyebilirim.
derinleştirebilir, yankı ekleyebilirim.
04:49
And if I stutter along the way,
and if I stutter along the way,
and if I stutter along the way,
106
277935
3747
Eğer kekelersem,
eğer kekelersem,
eğer kekelersem,
04:53
I just go back in and fix it.
107
281706
1619
geri dönüp düzeltebilirim.
04:55
It's magic.
108
283349
1395
Sihir gibi.
04:56
SS: Using my highly edited
voice in my work
voice in my work
109
284768
2905
SS: Çokça düzeltilmiş sesimi
işimde kullanmak,
işimde kullanmak,
04:59
was a way for me
to finally sound normal to myself.
to finally sound normal to myself.
110
287697
3555
sesimin bana göre normal
çıkmasının bir yoluydu.
çıkmasının bir yoluydu.
05:04
But after the comments on the video,
111
292302
2145
Ama videoya gelen yorumlardan sonra,
05:06
it no longer made me feel normal.
112
294924
2005
o kadar da normal hissettirmemeye başladı.
05:09
And so I stopped
using my voice in my work.
using my voice in my work.
113
297897
2373
Sonra sesimi işimde kullanmayı bıraktım.
05:13
Since then, I've thought a lot
about what it means to be normal.
about what it means to be normal.
114
301984
3766
O zamandan beri normal olmanın ne demek
olduğunu düşünür dururum.
olduğunu düşünür dururum.
05:19
And I've come to understand
115
307218
2018
Şunu anladım ki "normal"
05:21
that "normal" has a lot to do
with expectations.
with expectations.
116
309260
3379
beklentilerle yakından alakalı.
05:25
Let me give you an example.
117
313307
1529
Bir örnekle açıklayayım.
05:26
I came across this story
118
314860
1330
Antik Yunan yazarı Homeros ile alakalı
05:28
about the Ancient Greek writer, Homer.
119
316214
2266
şu hikâyeye rastladım.
05:30
Now, Homer mentions
very few colors in his writing.
very few colors in his writing.
120
318504
3249
Homeros yazılarında renklerden
oldukça az bahseder.
oldukça az bahseder.
05:34
And even when he does,
121
322650
1605
Bahsettiğinde bile,
onları bir hayli tersten algılıyormuş
gibi görünür.
gibi görünür.
05:36
he seems to get them quite a bit wrong.
122
324279
2038
05:38
For example, the sea
is described as wine red,
is described as wine red,
123
326936
3292
Mesela, deniz şarap kırmızısı,
05:42
people's faces are sometimes green
and sheep are purple.
and sheep are purple.
124
330252
3547
insanların yüzleri bazen yeşil ve kuzular
mor tasvir edilir.
mor tasvir edilir.
05:46
But it's not just Homer.
125
334838
1375
Bunu yapan sadece Homeros değil.
05:48
If you look at all
of the ancient literature --
of the ancient literature --
126
336237
2309
Antik edebiyatlardan hangisine
bakarsanız bakın --
bakarsanız bakın --
05:50
Ancient Chinese, Icelandic, Greek, Indian
127
338570
2200
Antik Çin, İzlanda, Yunan, Hint
05:52
and even the original Hebrew Bible --
128
340794
2677
ve hatta orijinal İbranice İncil --
05:55
they all mention very few colors.
129
343495
2576
hepsi pek az renkten bahseder.
05:58
And the most popular theory
for why that might be the case
for why that might be the case
130
346745
3380
Bununla ilgili en popüler teori
06:02
is that cultures begin
to recognize a color
to recognize a color
131
350149
2404
kültürlerin renkleri sadece onları
üretebilmeye
üretebilmeye
06:04
only once they have the ability
to make that color.
to make that color.
132
352577
3085
başladığında fark edebilmesidir.
06:07
So basically, if you can make a color,
133
355686
1850
Yani basit hâliyle, bir rengi sadece onu
06:09
only then can you see it.
134
357560
1626
üretebildiğinizde görebilirsiniz.
06:11
A color like red, which was fairly easy
for many cultures to make --
for many cultures to make --
135
359727
3659
Kırmızı gibi üretilmesi
daha kolay olan renkler,
daha kolay olan renkler,
06:15
they began to see that color
fairly early on.
fairly early on.
136
363410
2831
kültürler tarafından daha
önce fark edilebilmiştir.
önce fark edilebilmiştir.
06:18
But a color like blue,
which was much harder to make --
which was much harder to make --
137
366265
2743
Ama mavi gibi üretilmesi
çok daha zor olan renklerin
çok daha zor olan renklerin
06:21
many cultures didn't begin to learn
how to make that color
how to make that color
138
369032
2753
üretilmesi çoğu kültür tarafından çok daha
06:23
until much later.
139
371809
1166
sonra öğrenilmiştir.
06:24
They didn't begin to see it
until much later as well.
until much later as well.
140
372999
2516
Bu renklerin görülmesi de
çok sonra gerçekleşmiş.
çok sonra gerçekleşmiş.
06:27
So until then, even though
a color might be all around them,
a color might be all around them,
141
375539
3650
Yani o zamana kadar, dört bir yanları
o renkle kaplı da olsa
o renkle kaplı da olsa
06:31
they simply did not have
the ability to see it.
the ability to see it.
142
379213
2445
onu görebilme yetenekleri yoktu.
06:33
It was invisIble.
143
381682
1158
Görünmezdi.
06:34
It was not a part of their normal.
144
382864
2380
"Normal"lerinin bir parçası değildi.
06:38
And that story has helped
put my own experience into context.
put my own experience into context.
145
386593
2902
Bu hikâye yaşadıklarımı anlamama
yardımcı oldu.
yardımcı oldu.
06:42
So when I first read
the comments on the video,
the comments on the video,
146
390376
2470
Videoya gelen yorumları ilk okuduğumda,
06:44
my initial reaction was to take it
all very personally.
all very personally.
147
392870
2895
ilk tepkim onları kişisel
algılamak olmuştu.
algılamak olmuştu.
06:48
But the people commenting did not know
148
396543
1898
Ama yorum yapan insanlar,
06:50
how self-conscious I am about my voice.
149
398465
2860
sesimin ne kadar farkında olduğumu
bilmiyorlardı.
bilmiyorlardı.
06:54
They were mostly reacting to my accent,
150
402258
2647
Çoğunlukla aksanıma tepki gösteriyorlardı,
06:56
that it is not normal
for a narrator to have an accent.
for a narrator to have an accent.
151
404929
3517
bir anlatıcının aksanı
olması normal değildi.
olması normal değildi.
07:01
But what is normal, anyway?
152
409089
1503
Ama zaten normal neydi ki?
Hepimiz biliyoruz ki, eğer eleştirmenler
siyahi olduğunu bilirse,
siyahi olduğunu bilirse,
07:03
We know that reviewers will find
more spelling errors in your writing
more spelling errors in your writing
153
411473
3362
yazılarında daha fazla hata bulurlar.
07:06
if they think you're black.
154
414859
1371
07:09
We know that professors are less likely
to help female or minority students.
to help female or minority students.
155
417144
4292
Biliyoruz ki profesörler azınlık ya da
bayan öğrencilere daha az yardım ederler.
bayan öğrencilere daha az yardım ederler.
07:14
And we know that resumes
with white-sounding names
with white-sounding names
156
422349
2647
Ve biliyoruz ki beyazlara ait özgeçmişler
07:17
get more callbacks than resumes
with black-sounding names.
with black-sounding names.
157
425020
2893
siyahlara ait özgeçmişlerden
daha çok geri aranırlar.
daha çok geri aranırlar.
07:21
Why is that?
158
429043
1198
Ama neden?
07:23
Because of our expectations
of what is normal.
of what is normal.
159
431011
2443
Neyin normal olduğuyla ilgili
beklentilerimizden.
beklentilerimizden.
07:26
We think it is normal
160
434135
1579
Siyahi bir öğrencinin daha
fazla hatası olmasının
fazla hatası olmasının
07:27
when a black student has spelling errors.
161
435738
2105
normal olduğunu düşünürüz.
07:30
We think it is normal
162
438264
1715
Bayan ya da azınlık bir öğrencinin
07:32
when a female or minority student
does not succeed.
does not succeed.
163
440003
3192
başarılı olmamasının normal
olduğunu düşünürüz.
olduğunu düşünürüz.
07:35
And we think it is normal
164
443962
1639
Ve beyaz bir çalışanın siyah bir
çalışandan daha iyi olmasının
çalışandan daha iyi olmasının
07:37
that a white employee
is a better hire than a black employee.
is a better hire than a black employee.
165
445625
3086
normal olduğunu düşünürüz.
Ama araştırmalar göstermiş ki, bu
bu tür ayrımcılıklar,
bu tür ayrımcılıklar,
07:41
But studies also show
that discrimination of this kind,
that discrimination of this kind,
166
449399
2594
07:44
in most cases, is simply favoritism,
167
452017
2045
genellikle adam kayırmadır,
07:46
and it results more from wanting
to help people that you can relate to
to help people that you can relate to
168
454086
3518
ilişki kurulabilecek insanlara
yardım etmek istemekten çok,
yardım etmek istemekten çok,
07:50
than the desire to harm people
that you can't relate to.
that you can't relate to.
169
458493
3197
ilişki kurulamayacak insanlara zarar
vermek istemekten kaynaklanır.
vermek istemekten kaynaklanır.
07:54
And not relating to people
starts at a very early age.
starts at a very early age.
170
462944
3207
Ve insanlarla ilişki kurmamak çok
erken yaşta başlar.
erken yaşta başlar.
07:58
Let me give you an example.
171
466175
1380
Bir örnek vereyim.
07:59
One library that keeps track of characters
172
467949
3549
Her yıl çocuk kitaplarındaki karakterlerin
08:03
in the children's book
collection every year,
collection every year,
173
471522
3293
kayıtlarını tutan bir kütüphane bulmuş ki,
08:06
found that in 2014,
only about 11 percent of the books
only about 11 percent of the books
174
474839
5281
kitaplardaki karakterlerin yalnızca %11'i
08:12
had a character of color.
175
480144
2200
beyaz olmayan bir karaktere sahip.
08:14
And just the year before,
that number was about eight percent,
that number was about eight percent,
176
482368
3677
Ve hemen önceki yıl, bu rakam %8
dolaylarındaydı,
dolaylarındaydı,
08:18
even though half of American children
today come from a minority background.
today come from a minority background.
177
486069
3808
Amerikalı çocukların yarısının azınlık
kökenli olmasına rağmen.
kökenli olmasına rağmen.
08:21
Half.
178
489901
1150
Yarısı.
08:23
So there are two big issues here.
179
491353
1624
Yani burada iki büyük mesele var.
08:25
Number one, children are told
that they can be anything,
that they can be anything,
180
493001
2657
Bir, çocuklara her şeyi yapabilecekleri,
her şey olabilecekleri söyleniyor,
08:27
they can do anything,
181
495682
1151
08:28
and yet, most stories
that children of color consume
that children of color consume
182
496857
2473
ama yine de, renkli çocukların
okudukları hikâyeler
okudukları hikâyeler
08:31
are about people who are not like them.
183
499354
1878
onları sevmeyen insanlar hakkında.
08:33
Number two is that majority groups
don't get to realize
don't get to realize
184
501256
2759
İkincisiyse, çoğunluk gruplar,
büyük ölçüde
büyük ölçüde
azınlık gruplarla benzerlik
gösterdiklerinin farkında değiller --
gösterdiklerinin farkında değiller --
08:36
the great extent to which
they are similar to minorities --
they are similar to minorities --
185
504039
3033
08:39
our everyday experiences, our hopes,
186
507096
3047
günlük işlerimiz, umutlarımız,
08:42
our dreams, our fears
187
510167
1872
hayallerimiz, korkularımız
08:44
and our mutual love for hummus.
188
512063
1773
ve humusa olan ortak sevgimiz.
08:45
It's delicious!
189
513860
1309
Nefis!
08:47
(Laughter)
190
515193
1707
(Gülüşmeler)
08:49
Just like the color blue
for Ancient Greeks,
for Ancient Greeks,
191
517911
2683
Tıpkı Antik Yunanlar için mavi rengi gibi,
08:52
minorities are not a part
of what we consider normal,
of what we consider normal,
192
520618
3321
azınlık gruplar da bizim "normal"
algımızın dışında,
algımızın dışında,
08:57
because normal is simply a construction
of what we've been exposed to,
of what we've been exposed to,
193
525440
4961
çünkü normal, basitçe çevremizde olan,
09:02
and how visible it is around us.
194
530425
1789
çevremizde olmasına alıştığımız
bir kurgudur.
bir kurgudur.
09:05
And this is where things
get a bit difficult.
get a bit difficult.
195
533590
2132
Burası işlerin biraz zora gittiği nokta.
09:08
I can accept the preexisting notion
of normal -- that normal is good,
of normal -- that normal is good,
196
536714
4280
Önceden olan "normal" düşüncesini
kabul edebilirim -- normal güzeldir
kabul edebilirim -- normal güzeldir
09:13
and anything outside of that very
narrow definition of normal is bad.
narrow definition of normal is bad.
197
541018
4015
ve bu oldukça dar "normal" algısının
dışında her şey kötüdür.
dışında her şey kötüdür.
09:17
Or I can challenge
that preexisting notion of normal
that preexisting notion of normal
198
545758
3846
Ya da bu önceden olan "normal" algısına
kafa tutabilirim,
kafa tutabilirim,
09:22
with my work
199
550462
1173
işimle
09:24
and with my voice
200
552034
1276
ve sesimle
09:26
and with my accent
201
554338
1423
ve aksanımla
09:28
and by standing here onstage,
202
556632
1516
ve burada sahnede durarak,
09:30
even though I'm scared shitless
and would rather be in the bathroom.
and would rather be in the bathroom.
203
558172
3323
korkudan altıma edecek olsam ve tuvalette
olmayı tercih etsem de.
olmayı tercih etsem de.
09:33
(Laughter)
204
561519
1317
(Gülüşmeler)
09:34
(Applause)
205
562860
2817
(Alkışlar)
09:45
(Video) Sheep (SS's voice):
I'm now slowly starting to use my voice
I'm now slowly starting to use my voice
206
573301
3171
(Video) Koyun (SS'nin sesi):
Şimdi tekrar yavaşça sesimi işimde
Şimdi tekrar yavaşça sesimi işimde
09:48
in my work again.
207
576496
1154
kullanmaya başlıyorum.
09:49
And it feels good.
208
577674
1151
Ve bu beni iyi hissettiriyor.
09:50
It does not mean I won't have a breakdown
209
578849
1968
Bu gelecek sefer birkaç düzine insan
09:52
the next time a couple dozen
people say that I talk
people say that I talk
210
580841
2467
ağzımda fıstık ezmesi varmış gibi
konuştuğumu söyleyince
konuştuğumu söyleyince
09:55
(Mumbling) like I have peanut
butter in my mouth.
butter in my mouth.
211
583332
2308
bozulmayacağım anlamına gelmez.
09:57
(Laughter)
212
585664
1002
(Gülüşmeler)
09:58
SS: It just means I now have
a much better understanding
a much better understanding
213
586690
2680
SS: Bu sadece bu işten ne kazanacağımı
10:01
of what's at stake,
214
589394
1744
ve vazgeçmenin bir seçenek olmadığını
10:03
and how giving up is not an option.
215
591162
2500
şimdi daha iyi anladığım anlamına gelir.
10:08
The Ancient Greeks didn't just wake up
one day and realize
one day and realize
216
596519
2886
Antik Yunanlar bir sabah uyanıp
gökyüzünün mavi olduğunu fark etmediler.
10:11
that the sky was blue.
217
599429
1325
10:13
It took centuries, even, for humans
to realize what we had been ignoring
to realize what we had been ignoring
218
601197
3438
İnsanlar için bile, bu kadar zamandır
görmedikleri bir şeyi fark etmek
görmedikleri bir şeyi fark etmek
10:16
for so long.
219
604659
1169
yüzyıllar sürdü.
10:18
And so we must continuously challenge
our notion of normal,
our notion of normal,
220
606893
3821
Yani, sürekli "normal" algımızı
sorgulamalıyız,
sorgulamalıyız,
10:22
because doing so is going
to allow us as a society
to allow us as a society
221
610738
4332
çünkü bu, toplum olarak bizim
10:27
to finally see the sky for what it is.
222
615094
2536
gökyüzünü olduğu gibi
görmemizi sağlayacak.
görmemizi sağlayacak.
10:32
(Video) Characters: Thank you. Thank you.
Thank you. Thank you. Thank you.
Thank you. Thank you. Thank you.
223
620272
5764
(Video) Karakterler: Teşekkürler.
Teşekkürler. Teşekkürler. Teşekkürler.
Teşekkürler. Teşekkürler. Teşekkürler.
10:38
Frankenstein's monster: (Grunts)
224
626060
1591
Frankestein'ın canavarı: (Homurtular)
10:39
(Laughter)
225
627675
1011
(Gülüşmeler)
10:40
SS: Thank you.
226
628710
1151
SS: Teşekkürler.
10:41
(Applause)
227
629885
3883
(Alkışlar)
ABOUT THE SPEAKER
Safwat Saleem - Artist, graphic designer, filmmakerSafwat Saleem uses satire and art to bring to light stories of adversity.
Why you should listen
Safwat Saleem is a Pakistani-American visual artist, graphic designer and filmmaker. He's best known for making politically-charged satirical art. Safwat's artwork has used a variety of media, including illustration, writing, animation, audio, film and sculpture. He often combines several media to create multimedia storytelling experiences that get his audiences talking -- and laughing -- about subjects that tend to otherwise make people feel uncomfortable. Saleem is also the founder of Bandbaja, a Pakistani music magazine that promoted the use of modern popular music as a socio-political tool.
Saleem has a penchant for doing voiceovers in his films for all kinds of silly characters like a bear, sheep, greeting card and a whale to name a few. His work is shown regularly in galleries around the U.S. and has been featured in publications such as Wired, BoingBoing and Brainpickings. Safwat is a TED Senior Fellow and he likes pizza (like, a lot).
Safwat Saleem | Speaker | TED.com