TEDGlobal 2014
Khalida Brohi: How I work to protect women from honor killings
Khalida Brohi: Kadınları töre cinayetlerinden korumak için neler yaptım
Filmed:
Readability: 3.5
1,214,500 views
Pakistan' da her yıl yaklaşık 1,000 tane evlilik dışındaki bir ilişki gibi "utanç verici" olarak nitelendirilen bir davranış yüzünden bir aile üyesince işlenen "töre" cinayeti vakası kayıtlara geçiyor. Khalida Brohi, bu uygulamadan dolayı yakın bir arkadaşını kaybettiğinde, töre cinayetlerine karşı bir kampanya oluşturmak için kesin kararını verdi. Fakat itirazla karşılaştı ve o itiraz pek mümkün olmayan bir kaynaktan geliyordu: korumayı umduğu topluluktan. Bu güçlü ve dürüst konferansta, Brohi kendi sürecine zorlu bir bakışını paylaşıyor ve diğer istekli eylemcilere de keskin görüşler sunuyor.
Khalida Brohi - Women’s rights activist and entrepreneur
In the tribal region where she was born, Khalida Brohi founded an organization to end honor killings and empower Pakistani women. Full bio
In the tribal region where she was born, Khalida Brohi founded an organization to end honor killings and empower Pakistani women. Full bio
Double-click the English transcript below to play the video.
00:12
While preparing for my talk
0
973
2236
Konuşmam için hazırlanırken,
hayatım üzerine düşünüyor
00:15
I was reflecting on my life
and trying to figure out
and trying to figure out
1
3209
4054
ve yolculuğumun başladığını anın
tam olarak ne zaman
tam olarak ne zaman
00:19
where exactly was that moment
when my journey began.
when my journey began.
2
7263
4924
olduğunu anlamaya çalışıyordum.
Üzerinden uzun zaman geçti ve hikayemin
başlangıcının, ortasının
başlangıcının, ortasının
00:24
A long time passed by,
and I simply couldn't figure out
and I simply couldn't figure out
3
12187
2647
00:26
the beginning or the middle
or the end of my story.
or the end of my story.
4
14834
2972
ya da sonunun neresi olduğunu bulamadım.
00:29
I always used to think that my beginning
5
17806
1951
Her zaman, hikayemin başlangıcının
aşiretimizde,
aşiretimizde,
00:31
was one afternoon in my community
when my mother had told me
when my mother had told me
6
19757
4110
annemin bana iki yaşımdayken
üç görücü usulü evlilikten
üç görücü usulü evlilikten
kaçtığımı söylediği akşamüstü
olduğunu düşünürdüm.
olduğunu düşünürdüm.
00:35
that I had escaped three
arranged marriages by the time I was two.
arranged marriages by the time I was two.
7
23867
3441
Ya da cemiyetimizde elektriklerin
sekiz saat boyunca kesildiği,
sekiz saat boyunca kesildiği,
00:40
Or one evening when electricity had failed
for eight hours in our community,
for eight hours in our community,
8
28278
4435
ve babamın oturup hepimizi
etrafına topladığı,
etrafına topladığı,
00:44
and my dad sat, surrounded by all of us,
9
32713
2252
çiftçi babası kendisiyle birlikte tarlaya
gitmesini isterken okula gitmek için
gitmesini isterken okula gitmek için
00:46
telling us stories of when he was
a little kid struggling to go to school
a little kid struggling to go to school
10
34965
3901
mücadele eden küçük bir çocuk olduğu
günlerin hikayelerini anlattığı akşamın.
günlerin hikayelerini anlattığı akşamın.
00:50
while his father, who was a farmer,
wanted him to work in the fields with him.
wanted him to work in the fields with him.
11
38866
4108
00:54
Or that dark night when I was 16
12
42974
2748
Veya 16 yaşımdayken
00:57
when three little kids had come to me
and they whispered in my ear
and they whispered in my ear
13
45722
4417
üç küçük çocuğun gelip arkadaşımın
töre cinayeti denen bir şey için
töre cinayeti denen bir şey için
01:02
that my friend was murdered
in something called the honor killings.
in something called the honor killings.
14
50139
4277
öldürüldüğünü fısıldadığı
o karanlık gecenin.
o karanlık gecenin.
01:08
But then I realized that,
15
56106
2125
Fakat daha sonra farkına vardım ki;
bu anların katkıda bulundukları kadar,
01:10
as much as I know that these moments
have contributed on my journey,
have contributed on my journey,
16
58231
3717
yolculuğumu etkilediklerini de biliyorum.
01:13
they have influenced my journey
17
61948
1600
01:15
but they have not been
the beginning of it,
the beginning of it,
18
63548
2159
Ancak, yolculuğumun başlangıcı
o anlar olmadılar.
01:17
but the true beginning of my journey
was in front of a mud house
was in front of a mud house
19
65707
4296
Yolculuğum gerçekte
Pakistan'da,
Sindh'in yukarı kesiminde
01:22
in upper Sindh of Pakistan,
20
70003
2623
bir kerpiçten evin önünde,
babamın 14 yaşındaki annemin elini tuttuğu
01:24
where my father held the hand
of my 14-year-old mother
of my 14-year-old mother
21
72626
2856
ve çocuklarını okula gönderebilecekleri
01:27
and they decided
to walk out of the village
to walk out of the village
22
75482
2020
bir şehre gitmek için
01:29
to go to a town where they could
send their kids to school.
send their kids to school.
23
77502
3460
kasabayı terk etmeye karar verdikleri
yerde başladı.
yerde başladı.
Bir bakıma, hayatımın onların yaptıkları
akıllıca tercihler
akıllıca tercihler
01:32
In a way, I feel like my life
24
80962
2206
01:35
is kind of a result of some wise choices
and decisions they've made.
and decisions they've made.
25
83168
5735
ve aldıkları kararların bir sonucu
olduğunu hissediyorum.
olduğunu hissediyorum.
Aynı şekilde,
aldıkları bir diğer karar da
aldıkları bir diğer karar da
01:40
And just like that,
another of their decisions
another of their decisions
26
88903
2856
ben ve kardeşlerimi kökenlerimize
bağlı tutmaktı.
bağlı tutmaktı.
01:43
was to keep me and my siblings
connected to our roots.
connected to our roots.
27
91759
3227
Adı fakirlerin cemaati anlamına gelen
Ribabad olan,
Ribabad olan,
01:46
While we were living in a community
I fondly remember as called Ribabad,
I fondly remember as called Ribabad,
28
94986
4249
hala sevgiyle hatırladığım
cemaatimizde yaşarken,
cemaatimizde yaşarken,
01:51
which means community of the poor,
29
99235
2229
babam, aynı zamanda taşrada da bir evimiz
olmasını sağladı.
olmasını sağladı.
01:53
my dad made sure that we also
had a house in our rural homeland.
had a house in our rural homeland.
30
101464
3692
Ben Balochistan'ın dağlarındaki,
Brahui adında
Brahui adında
01:57
I come from an indigenous tribe
in the mountains of Balochistan
in the mountains of Balochistan
31
105156
3624
02:00
called Brahui.
32
108780
1740
yerel bir kabileden geldim.
02:02
Brahui, or Brohi, means mountain dweller,
and it is also my language.
and it is also my language.
33
110520
5168
Brahui, ya da Brohi "dağlı" demek.
Aynı zamanda konuştuğumuz dilin adı.
Aynı zamanda konuştuğumuz dilin adı.
02:07
Thanks to my father's very strict rules
about connecting to our customs,
about connecting to our customs,
34
115688
4236
Babamın geleneklerimize bağlılık konusunda
oldukça sıkı kuralları sayesinde,
oldukça sıkı kuralları sayesinde,
02:11
I had to live a beautiful life of songs,
cultures, traditions, stories, mountains,
cultures, traditions, stories, mountains,
35
119924
5731
şarkılar, kültürler, gelenekler,
hikayeler, dağlar
hikayeler, dağlar
ve bir sürü koyunla dolu bir hayatım oldu.
02:17
and a lot of sheep.
36
125655
1391
02:19
But then, living in two extremes
37
127696
2669
Ama kasabam ve kültürüm ile
02:22
between the traditions
of my culture, of my village,
of my culture, of my village,
38
130365
4029
okuldaki modern eğitim arasında,
02:26
and then modern education
in my school wasn't easy.
in my school wasn't easy.
39
134394
3351
iki uç arasında yaşamak,
hiç kolay değildi.
hiç kolay değildi.
Böyle bir özgürlüğe sahip tek kız
olduğumun farkındaydım
olduğumun farkındaydım
02:29
I was aware that I was the only girl
who got to have such freedom,
who got to have such freedom,
40
137745
4504
ve bunun suçluluğunu hissediyordum.
02:34
and I was guilty of it.
41
142249
2044
Ben Karaçi ve Haydarabad'da okula giderken
02:36
While going to school
in Karachi and Hyderabad,
in Karachi and Hyderabad,
42
144293
3962
02:40
a lot of my cousins and childhood friends
were getting married off,
were getting married off,
43
148255
3941
kuzenlerim ve arkadaşlarımın bazıları
yaşça büyük erkeklerle,
yaşça büyük erkeklerle,
bazıları bir çeşit takas karşılığında,
hatta bazıları da kuma olarak
hatta bazıları da kuma olarak
02:44
some to older men, some in exchange,
44
152196
2754
02:46
some even as second wives.
45
154950
2299
evlendiriliyorlardı.
Bir kız çocuğunun doğumunun kederle
kutlanmasına
kutlanmasına
02:49
I got to see the beautiful tradition
and its magic fade in front of me
and its magic fade in front of me
46
157249
5309
ve kadınlara sahip olmaları gereken
başlıca faziletin
başlıca faziletin
02:54
when I saw that the birth of a girl child
was celebrated with sadness,
was celebrated with sadness,
47
162558
5334
sebat etmek olduğunun söylenmesine
tanık odukça,
tanık odukça,
güzel geleneklerimizin
büyüsü gözlerimin önünde yitip gitti.
büyüsü gözlerimin önünde yitip gitti.
02:59
when women were told
to have patience as their main virtue.
to have patience as their main virtue.
48
167892
4767
16 yaşıma gelene dek bu böyle sürüp gitti
03:04
Up until I was 16,
49
172659
1981
03:06
I healed my sadness by crying,
50
174640
2808
Çoğunlukla geceleri herkes uyuyorken
03:09
mostly at nights
when everyone would sleep
when everyone would sleep
51
177448
2186
yastığıma sarılıp hıçkırarak ağlıyor
03:11
and I would sob in my pillow,
52
179634
2316
ve üzüntümden böyle kurtuluyordum.
03:13
until that one night
when I found out my friend was killed
when I found out my friend was killed
53
181950
3347
Ta ki arkadaşımın
töre cinayeti uğruna
03:17
in the name of honor.
54
185297
2174
öldürüldüğünü öğrendiğim o geceye kadar.
03:20
Honor killings is a custom
55
188381
2837
Töre cinayeti,
bir erkek veya kadının, evlilik öncesi
veya evlilik dışı
veya evlilik dışı
03:23
where men and women
are suspected of having relationships
are suspected of having relationships
56
191218
2898
ilişki yaşadığından şüphe edilince
03:26
before or outside of the marriage,
57
194116
1695
aileleri tarafından
bu gerekçe ile öldürüldükleri
03:27
and they're killed by their family for it.
58
195811
2179
bir gelenektir.
03:29
Usually the killer is the brother
or father or the uncle in the family.
or father or the uncle in the family.
59
197990
4385
Öldüren genelde erkek kardeş, baba
ya da ailedeki bir amca veya dayıdır.
ya da ailedeki bir amca veya dayıdır.
03:34
The U.N. reports there are about 1,000
honor murders every year in Pakistan,
honor murders every year in Pakistan,
60
202375
4632
B.M., Pakistanda her yıl 1000 civarı töre
cinayeti gerçekleştiğini bildiriyor
cinayeti gerçekleştiğini bildiriyor
ve bunlar, yalnızca kayıtlı vakalar.
03:39
and these are only the reported cases.
61
207007
2438
İnsan öldürmeyi gerektiren bir gelenek
bana hiç mantıklı gelmiyordu
bana hiç mantıklı gelmiyordu
03:41
A custom that kills
did not make any sense to me,
did not make any sense to me,
62
209445
3738
ve bu defa bu konuda
03:45
and I knew I had to do
something about it this time.
something about it this time.
63
213183
2578
bir şey yapmam gerektiğini biliyordum.
Uyuya dalana kadar ağlamayacaktım.
03:47
I was not going to cry myself to sleep.
64
215761
2391
Bunu durdurmak için her şeyi yapacaktım.
03:50
I was going to do something,
anything, to stop it.
anything, to stop it.
65
218152
2508
16 yaşımdaydım.
Şiir yazmaya ve
Şiir yazmaya ve
03:52
I was 16 -- I started writing poetry
66
220660
2066
kapı kapı dolaşıp herkese
03:54
and going door to door
telling everybody about honor killings
telling everybody about honor killings
67
222726
3228
töre cinayetlerini, neden yapıldığını,
niye önüne geçilmesi gerektiğini anlatmaya
03:57
and why it happens,
why it should be stopped,
why it should be stopped,
68
225954
2195
ve farkındalık yaratmaya başladım.
04:00
and raising awareness about it
69
228149
1436
04:01
until I actually found a much, much
better way to handle this issue.
better way to handle this issue.
70
229585
4577
Ta ki bu meseleyi ele almanın çok çok
daha iyi bir yolunu bulana dek.
daha iyi bir yolunu bulana dek.
04:06
In those days, we were living in
a very small, one-roomed house in Karachi.
a very small, one-roomed house in Karachi.
71
234841
6161
O günlerde Karaçi'de tek odalı çok küçük
bir evde yaşıyorduk
bir evde yaşıyorduk
Her yıl, muson sezonunda evimizi
su basardı
su basardı
04:13
Every year, during the monsoon seasons,
our house would flood up with water --
our house would flood up with water --
72
241002
4527
-yağmur ve kanalizasyon suyu-
04:17
rainwater and sewage --
73
245529
1707
04:19
and my mom and dad
would be taking the water out.
would be taking the water out.
74
247241
3127
ve annemle babam suyu
boşaltmaya çalışırlardı.
boşaltmaya çalışırlardı.
04:22
In those days, my dad brought home
a huge machine, a computer.
a huge machine, a computer.
75
250368
5099
O zamanlarda babam eve kocaman
bir makine getirmişti,
bir makine getirmişti,
bir bilgisayar.
04:27
It was so big it looked as if it was going
to take up half of the only room we had,
to take up half of the only room we had,
76
255467
4897
O kadar büyüktü ki, sanki sahip olduğumuz
tek odanın da yarısını kaplayacak gibiydi
tek odanın da yarısını kaplayacak gibiydi
ve bağlanması gereken bir sürü parçası
ve kablosu vardı.
ve kablosu vardı.
04:32
and had so many pieces and wires
that needed to be connected.
that needed to be connected.
77
260364
3500
Ama yine de, bu ben ve kız kardeşlerimin
04:35
But it was still the most exciting thing
78
263864
2090
04:37
that has ever happened
to me and my sisters.
to me and my sisters.
79
265954
2786
başına gelen
en heyecan verici şeydi.
04:40
My oldest brother Ali got to be in charge
of taking care of the computer,
of taking care of the computer,
80
268740
4110
En büyük erkek kardeşim Ali,
bilgisayara göz kulak olmaktan sorumluydu
bilgisayara göz kulak olmaktan sorumluydu
ve geri kalanımıza bilgisayar kullanmamız
için günde 10 -15 dakika verilmişti.
için günde 10 -15 dakika verilmişti.
04:44
and all of us were given
10 to 15 minutes every day to use it.
10 to 15 minutes every day to use it.
81
272850
3935
Sekiz kardeşin en büyüğü olarak,
04:48
Being the oldest of eight kids,
82
276785
3065
04:51
I got to use it the last,
83
279850
2485
en son ben kullanabiliyordum
ve bu ancak bulaşıkları yıkayıp
04:54
and that was after
I had washed the dishes,
I had washed the dishes,
84
282335
2739
evi temizledikten ve anneme yemek
yaparken yardım edip
yaparken yardım edip
04:57
cleaned the house,
made dinner with my mom,
made dinner with my mom,
85
285074
2763
herkesin uyuması için battaniyeleri
yere serdikten sonra mümkün oluyordu.
yere serdikten sonra mümkün oluyordu.
04:59
and put blankets on the floor
for everyone to sleep,
for everyone to sleep,
86
287837
2692
05:02
and after that,
I would run to the computer,
I would run to the computer,
87
290529
2183
Ondan sonra,
bilgisayara koşup,
05:04
connect it to the Internet,
88
292712
1557
internete bağlanıyor
05:06
and have pure joy and wonder
for 10 to 15 minutes.
for 10 to 15 minutes.
89
294269
6019
ve 10 ila 15 dakika boyunca saf keyif
ve mutluluğu yaşıyordum.
ve mutluluğu yaşıyordum.
05:12
In those days, I had discovered
a website called Joogle.
a website called Joogle.
90
300288
4406
O günlerde "Joogle" adında
bir web sayfası keşfetmiştim..
bir web sayfası keşfetmiştim..
05:16
[Google] (Laughter)
91
304694
3066
[Google]
(Kahkahalar)
(Kahkahalar)
05:19
In my frantic wish
to do something about this custom,
to do something about this custom,
92
307760
3714
Töre cinayeti geleneği ile ilgili
bir şeyler yapma arzusuyla doluyken,
bir şeyler yapma arzusuyla doluyken,
05:23
I made use of Google
and discovered Facebook,
and discovered Facebook,
93
311474
3508
Google'dan faydalandım ve
insanların dünyanın her yerinden diğer
05:26
a website where people can connect
to anyone around the world,
to anyone around the world,
94
314982
4155
insanlarla iletişime
geçebildiği bir site olan
geçebildiği bir site olan
Facebook' u keşfettim.
Böylece, Karaçi'deki küçücük, beton çatılı
tek odamdan,
tek odamdan,
05:31
and so, from my very tiny,
cement-roofed room in Karachi,
cement-roofed room in Karachi,
95
319137
4481
Birleşik Krallık, A.B.D, Avustralya ve
Kanada'dan insanlarla bağlantı kurdum
Kanada'dan insanlarla bağlantı kurdum
05:35
I connected with people in the U.K.,
the U.S., Australia and Canada,
the U.S., Australia and Canada,
96
323618
3210
05:38
and created a campaign called
97
326828
2507
ve töre cinayetlerine karşı
WAKE UP (UYANIN) isminde bir kampanya
başlattım.
başlattım.
05:41
WAKE UP Campaign
against Honor Killings.
against Honor Killings.
98
329335
2893
05:44
It became enormous
in just a few months.
in just a few months.
99
332228
3071
Kampanya yalnızca bir kaç ayda muazzam
şekilde büyüdü.
şekilde büyüdü.
Dünyanın her yanından destek aldım.
05:47
I got a lot of support
from all around the world.
from all around the world.
100
335299
2552
Medya bizimle iletişime geçiyordu.
05:49
Media was connecting to us.
101
337851
1461
05:51
A lot of people were reaching out
trying to raise awareness with us.
trying to raise awareness with us.
102
339312
3299
Bir sürü insan bize ulaşıp bizimle beraber
farkındalık yaratmaya uğraşıyordu.
05:54
It became so big that it went from online
to the streets of my hometown,
to the streets of my hometown,
103
342611
4742
O kadar büyüdü ki, çevrimiçi bir
kampanyayken,
kampanyayken,
kadınlara destek olmak adına,
Pakistan' daki siyasi
uygulamaların değiştirilmesi için
uygulamaların değiştirilmesi için
05:59
where we would do rallies and strikes
104
347353
2344
mitingler ve grevler yaptığımız,
06:01
trying to change the policies
in Pakistan for women's support.
in Pakistan for women's support.
105
349697
3472
memleketimin caddelerine
kadar ulaştı.
kadar ulaştı.
06:05
And while I thought
everything was perfect,
everything was perfect,
106
353169
3722
Ben her şeyin yolunda gittiğini
düşünürken,
düşünürken,
ekibim de -ki o zamanlar arkadaşlarım ve
komşularımdan oluşuyordu-,
komşularımdan oluşuyordu-,
06:08
my team -- which was basically
my friends and neighbors at that time --
my friends and neighbors at that time --
107
356891
3877
06:12
thought everything was going so well,
108
360768
2090
her şeyin iyi gittiğini düşünürken,
06:14
we had no idea a big opposition
was coming to us.
was coming to us.
109
362858
4401
büyük bir muhalefetle karşılaşacağımız
hiç aklımıza gelmemişti.
hiç aklımıza gelmemişti.
06:20
My community stood up against us,
110
368039
2135
Üyesi olduğum aşiret, İslam karşıtı
davranışları yaydığımızı
davranışları yaydığımızı
06:22
saying we were spreading
un-Islamic behavior.
un-Islamic behavior.
111
370174
3717
söyleyerek bize karşı duruş sergiledi.
06:25
We were challenging centuries-old
customs in those communities.
customs in those communities.
112
373891
4710
Bu cemiyetlerde yüzyıllardır süre gelmiş
geleneklere kafa tutuyorduk.
geleneklere kafa tutuyorduk.
Babamın isimsiz mektuplar aldığını
hatırlıyorum;
hatırlıyorum;
06:30
I remember my father receiving
anonymous letters
anonymous letters
113
378601
3078
"Kızın namuslu çevrelerde batı kültürünü
yayıyor." diyorlardı.
yayıyor." diyorlardı.
06:33
saying, "Your daughter
is spreading Western culture
is spreading Western culture
114
381679
2936
06:36
in the honorable societies."
115
384615
1726
06:38
Our car was stoned at one point.
116
386341
2546
Bir keresinde arabamız taşlandı.
06:40
One day I went to the office
and found our metal signboard
and found our metal signboard
117
388887
3900
Bir gün ofise gittim ve metal tabelamızı
bir çok defa ağır bir cisimle
bir çok defa ağır bir cisimle
06:44
wrinkled and broken as if a lot of people
had been hitting it with something heavy.
had been hitting it with something heavy.
118
392787
4802
vurulmuş gibi, bükülüp kırılmış olarak
buldum.
buldum.
İşler o kadar kötüye gitti ki,
06:49
Things got so bad that I had
to hide myself in many ways.
to hide myself in many ways.
119
397589
3627
bir çok şekilde saklanmak zorunda kaldım.
06:53
I would put up the windows of the car,
120
401216
3077
Arabanın camlarını kaldırdım,
yüzümü peçe ile örttüm,
06:56
veil my face, not speak
while I was in public,
while I was in public,
121
404293
3932
toplum içindeyken konuşmadım.
07:00
but eventually situations got worse
when my life was threatened,
when my life was threatened,
122
408225
3977
Ama nihayetinde, hayatım tehdit altında
kalınca durum daha da kötüleşti,
kalınca durum daha da kötüleşti,
07:04
and I had to leave, back to Karachi,
and our actions stopped.
and our actions stopped.
123
412202
4566
orayı terk edip Karaçi'ye
dönmek zorunda kaldım
ve faaliyetlerimiz durdu.
07:09
Back in Karachi, as an 18-year-old,
124
417962
3373
Karaçi'de, 18 yaşımdayken
07:13
I thought this was the biggest
failure of my entire life.
failure of my entire life.
125
421335
4766
bunun hayatımın en büyük başarısızlığı
olduğunu düşündüm.
olduğunu düşündüm.
Yıkılmıştım.
07:18
I was devastated.
126
426101
1910
Bir ergen olarak,
07:20
As a teenager, I was blaming
myself for everything that happened.
myself for everything that happened.
127
428011
3645
olan biten her şey için
kendimi suçluyordum.
kendimi suçluyordum.
İyice düşündüğümüzde anladık ki;
07:23
And it turns out,
when we started reflecting,
when we started reflecting,
128
431656
2136
olanlar aslında ben ve
ekibimin hatasıydı.
ekibimin hatasıydı.
07:25
we did realize that it was actually
me and my team's fault.
me and my team's fault.
129
433792
5874
07:31
There were two big reasons
why our campaign had failed big time.
why our campaign had failed big time.
130
439666
5155
Mücadelemizin büyük bir başarısızlığa
uğramasının iki önemli sebebi vardı.
Bunlardan ilki,
07:36
One of those, the first reason,
131
444821
2250
toplumun temel değerlerine
karşı geliyorduk.
karşı geliyorduk.
07:39
is we were standing
against core values of people.
against core values of people.
132
447071
2629
(Temel Değerler)
07:42
We were saying no to something
that was very important to them,
that was very important to them,
133
450900
3512
Onlar için son derece önemli bir şeye
hayır diyor,
07:46
challenging their code of honor,
134
454412
2347
ahlak kurallarına kafa tutuyor,
ve bu sırada onları derinden sarsıyorduk.
07:48
and hurting them deeply in the process.
135
456759
2267
07:51
And number two, which was very
important for me to learn,
important for me to learn,
136
459026
2699
İkinci sebebe gelince,
ki bunu öğrenmek benim için
07:53
and amazing, and surprising
for me to learn,
for me to learn,
137
461725
2205
son derece önemli ve şaşırtıcı oldu;
07:55
was that we were not including
the true heroes
the true heroes
138
463930
3181
kendileri için mücadele vermesi
gereken asıl kahramanları
gereken asıl kahramanları
mücadeleye dahil etmiyorduk.
07:59
who should be fighting for themselves.
139
467111
2206
(Asıl Kahramanlar)
08:01
The women in the villages had no idea
we were fighting for them in the streets.
we were fighting for them in the streets.
140
469317
3957
Köylerdeki kadınların sokaklarda onlar
için mücadele ettiğimizden haberleri yoktu
için mücadele ettiğimizden haberleri yoktu
08:05
Every time I would go back,
141
473274
1437
Ne zaman geri dönsem
08:06
I would find my cousins and friends
with scarves on their faces,
with scarves on their faces,
142
474711
3007
kuzenlerimi ve arkadaşlarımı
yüzlerinde yara izleriyle bulurdum
yüzlerinde yara izleriyle bulurdum
08:09
and I would ask, "What happened?"
143
477718
1794
ve "Ne oldu ?" diye sorduğumda
08:11
And they'd be like,
"Our husbands beat us."
"Our husbands beat us."
144
479512
2390
"Kocalarımız bizi dövüyor." derlerdi.
Ama biz sokaklarda sizin için çalışıyoruz!
08:13
But we are working in the streets for you!
145
481902
2879
Kuralları değiştiriyoruz,
08:16
We are changing the policies.
146
484781
1602
nasıl olur da hayatları bundan etkilenmez?
08:18
How is that not impacting their life?
147
486383
2972
08:21
So then we found out something
which was very amazing for us.
which was very amazing for us.
148
489355
4851
Sonra, bizim için oldukça şaşırtıcı bir
şeyi fark ettik.
şeyi fark ettik.
Kabileler ya da kırsal toplumlar,
08:26
The policies of a country
149
494206
2650
08:28
do not necessarily always affect
the tribal and rural communities.
the tribal and rural communities.
150
496856
4611
her zaman ülkenin genel kurallarına
tabii olmayabiliyordu.
tabii olmayabiliyordu.
08:33
It was devastating -- like, oh,
we can't actually do something about this?
we can't actually do something about this?
151
501467
4304
Bu çok kötüydü, yani bu konuda
gerçekten bir şey yapamaz mıydık ?
gerçekten bir şey yapamaz mıydık ?
08:37
And we found out there's a huge gap
152
505771
3042
Resmi politikalar
ve gerçek hayat konusunda,
ve gerçek hayat konusunda,
08:40
when it comes to official policies
and the real truth on the ground.
and the real truth on the ground.
153
508813
3836
arada uçurumlar olduğunu fark ettik.
08:44
So this time, we were like,
we are going to do something different.
we are going to do something different.
154
512649
3312
O yüzden bu defa değişik bir şey
yapmaya karar verdik.
yapmaya karar verdik.
Strateji ile ilerleyecek,
08:47
We are going to use strategy,
155
515961
1749
08:49
and we are going to go back and apologize.
156
517710
2989
geri dönecek ve özür dileyecektik.
08:52
Yes, apologize.
157
520699
1651
Evet, özür dileyecektik.
Cemiyetlerimize geri döndük ve
08:54
We went back to the communities
158
522350
1513
08:55
and we said we are
very ashamed of what we did.
very ashamed of what we did.
159
523863
3248
"Yaptıklarımızdan çok utanç duyuyoruz.
Özür dilemek ve
kendimizi affettirmeye geldik.
kendimizi affettirmeye geldik.
08:59
We are here to apologize, and in fact,
we are here to make it up to you.
we are here to make it up to you.
160
527111
4570
Bunu nasıl yapacağız ?
09:03
How do we do that?
161
531681
1570
09:05
We are going to promote
three of your main cultures.
three of your main cultures.
162
533251
2966
Üç temel kültürel değerinizi
tanıtacağız." dedik
tanıtacağız." dedik
09:08
We know that it's music,
language, and embroidery.
language, and embroidery.
163
536217
3582
Biliyorduk ki bunlar
müzik, dil ve nakış sanatıydı.
müzik, dil ve nakış sanatıydı.
Bize kimse inanmadı.
09:11
Nobody believed us.
164
539799
1526
09:13
Nobody wanted to work with us.
165
541325
2738
Kimse bizimle iş birliği yapmak istemedi.
09:16
It took a lot of convincing
and discussions with these communities
and discussions with these communities
166
544063
3555
Onlara,
hikayelerini, masallarını ve efsanelerini
bir kitapçık haline getirerek dillerini,
bir kitapçık haline getirerek dillerini,
09:19
until they agreed that we are going
to promote their language
to promote their language
167
547618
3692
ve kabilede söylenen şarkıları ve davul
ritimlerini CD haline getirip
ritimlerini CD haline getirip
09:23
by making a booklet of their stories,
fables and old tales in the tribe,
fables and old tales in the tribe,
168
551310
4662
09:27
and we would promote their music
169
555972
2572
müziklerini ve son olarak da,
09:30
by making a CD of the songs
from the tribe, and some drumbeating.
from the tribe, and some drumbeating.
170
558544
5511
ki bu benim favorim,
09:36
And the third, which was my favorite,
171
564055
2161
köyde kadınların her gün nakış yapmak için
geldiği bir merkez açarak
geldiği bir merkez açarak
09:38
was we would promote their embroidery
by making a center in the village
by making a center in the village
172
566216
4011
nakış işlerini tanıtacağımızı
09:42
where women would come every day
to make embroidery.
to make embroidery.
173
570227
3135
onaylatmak birçok
tartışma ve
ikna çabası gerektirdi.
09:46
And so it began.
174
574064
1974
Böylece başladı.
09:48
We worked with one village,
and we started our first center.
and we started our first center.
175
576038
4002
Bir köyle çalışmaya başladık ve
ilk merkezimizi kurduk.
ilk merkezimizi kurduk.
Çok güzel bir gündü.
09:52
It was a beautiful day.
176
580770
1498
Merkezi açtık.
09:54
We started the center.
177
582268
1104
09:55
Women were coming to make embroidery,
178
583372
2069
Kadınlar nakış işlemek için geliyorlar ve
09:57
and going through a life-changing
process of education,
process of education,
179
585441
3744
hayatlarını değiştirecek bir
eğitim sürecinden geçiyorlardı.
eğitim sürecinden geçiyorlardı.
Haklarını, İslam'ın hakları konusunda
10:01
learning about their rights,
what Islam says about their rights,
what Islam says about their rights,
180
589185
3050
ne buyurduğunu öğreniyorlardı.
10:04
and enterprise development,
how they can create money,
how they can create money,
181
592235
2819
Girişimciliklerini geliştiriyor,
nasıl para kazanacaklarını,
parayla nasıl para elde edeceklerini,
10:07
and then how they can create
money from money,
money from money,
182
595054
2252
yüzyıllardır hayatlarını mahvetmekte olan
geleneklerle
geleneklerle
10:09
how they can fight the customs
that have been destroying their lives
that have been destroying their lives
183
597306
3878
nasıl savaşacaklarını öğreniyorlardı.
10:13
from so many centuries,
184
601184
1718
Çünkü aslında İslam'a göre
10:14
because in Islam, in reality,
185
602902
1856
kadınların erkeklerle omuz omuza
olmaları gerekir.
olmaları gerekir.
10:16
women are supposed to be
shoulder to shoulder with men.
shoulder to shoulder with men.
186
604758
3615
İslamda, kadınlar
10:20
Women have so much status
that we have not been hearing,
that we have not been hearing,
187
608373
3752
bizim hiç bilmediğimiz,
onların hiç bilmediği
10:24
that they have not been hearing,
188
612125
1813
kadar yüksek bir konumdaydı
ve onlara
10:25
and we needed to tell them
that they need to know
that they need to know
189
613938
3018
haklarının neler olduğunu,
kendi başlarına bu hakları
10:28
where their rights are
and how to take them by themselves,
and how to take them by themselves,
190
616956
2740
nasıl elde edebileceklerini
anlatmamız gerekti
10:31
because they can do it and we can't.
191
619696
2325
çünkü bunu ancak
kendileri başarabilirdi,
biz değil.
biz değil.
10:34
So this was the model which actually
came out -- very amazing.
came out -- very amazing.
192
622021
2972
Sonuç olarak ortaya çıkan model buydu.
İnanılmazdı.
İnanılmazdı.
10:36
Through embroidery
we were promoting their traditions.
we were promoting their traditions.
193
624993
2533
Nakış yoluyla geleneklerini tanıtıyorduk.
Kasabaya gidip onları
10:39
We went into the village.
We would mobilize the community.
We would mobilize the community.
194
627526
2711
harekete geçirdik.
30 kadının altı ay boyunca gelip
10:42
We would make a center inside
where 30 women will come
where 30 women will come
195
630237
3020
geleneksel nakışlarına değer katmayı,
10:45
for six months to learn about
value addition of traditional embroidery,
value addition of traditional embroidery,
196
633257
4108
girişimciliği geliştirmeyi,
yaşamsal becerileri,
10:49
enterprise development,
life skills and basic education,
life skills and basic education,
197
637365
3739
temel bilgileri ve haklarını,
bu geleneklere nasıl karşı çıkacaklarını,
10:53
and about their rights
and how to say no to those customs
and how to say no to those customs
198
641104
3111
ve kendileri ve toplum için nasıl liderlik
edeceklerini
edeceklerini
10:56
and how to stand as leaders
for themselves and the society.
for themselves and the society.
199
644215
3671
öğrendikleri bir merkez açtık.
10:59
After six months, we would connect
these women to loans and to markets
these women to loans and to markets
200
647886
4812
Altı ay sonra bu kadınları,
kredi veren ve kendi toplulukları içinde
yerel girişimciler haline gelebilecekleri
piyasalarla tanıştırdık.
piyasalarla tanıştırdık.
11:04
where they can become
local entrepreneurs in their communities.
local entrepreneurs in their communities.
201
652698
3910
Zaman içinde bu projeyi
11:08
We soon called this project Sughar.
202
656608
3257
"Sughar" olarak
adlandırdık.
adlandırdık.
11:11
Sughar is a local word used
in many, many languages in Pakistan.
in many, many languages in Pakistan.
203
659865
4040
Sughar, Pakistan'da çok ama çok fazla
dilde kullanılan yerel bir kelime.
dilde kullanılan yerel bir kelime.
11:15
It means skilled and confident women.
204
663905
3436
Becerikli ve kendine güvenli kadın
anlamına geliyor.
anlamına geliyor.
Kadın liderler yaratmak için yapmanız
gereken tek bir şey olduğuna inanıyorum:
gereken tek bir şey olduğuna inanıyorum:
11:19
I truly believe, to create women leaders,
there's only one thing you have to do:
there's only one thing you have to do:
205
667341
5108
lider olmak için gerekli vasıflara sahip
olduklarını onlara gösterin.
olduklarını onlara gösterin.
11:24
Just let them know that they have
what it takes to be a leader.
what it takes to be a leader.
206
672449
4182
Burada gördüğünüz kadınlar,
11:28
These women you see here,
207
676631
1499
11:30
they have strong skills
and potential to be leaders.
and potential to be leaders.
208
678130
4443
güçlü yeteneklere ve lider olmak için
gerekli potansiyele sahip.
gerekli potansiyele sahip.
Tek yapmamız gereken, etraflarını saran
engelleri yok etmekti
engelleri yok etmekti
11:34
All we had to do was remove
the barriers that surrounded them,
the barriers that surrounded them,
209
682573
3042
ve biz de bunu yapmaya karar verdik.
11:37
and that's what we decided to do.
210
685615
2539
Ancak daha sonra biz
11:40
But then while we were thinking
everything was going well,
everything was going well,
211
688154
3289
bir kez daha her şeyin yolunda gittiğini,
11:43
once again everything was fantastic,
212
691443
2600
harika olduğunu düşünürken
bizi bekleyen sonraki aksaklığı gördük.
11:46
we found our next setback:
213
694043
2067
Birçok erkek, eşlerindeki
11:48
A lot of men started seeing
the visible changes in their wife.
the visible changes in their wife.
214
696110
3169
belirgin değişiklikleri farketti.
11:51
She's speaking more,
she's making decisions --
she's making decisions --
215
699279
2141
Daha çok konuşuyor,
kararlar alıyor...
kararlar alıyor...
11:53
oh my gosh, she's handling
everything in the house.
everything in the house.
216
701420
2689
Aman Tanrım, evdeki her şeyi hallediyor.
Merkezlerimize gelmelerine engel oldular,
11:56
They stopped them
from coming to the centers,
from coming to the centers,
217
704109
4469
12:00
and this time, we were like,
okay, time for strategy two.
okay, time for strategy two.
218
708578
4044
ve bu sefer düşündük ki,
artık ikinci stratejinin vakti geldi.
artık ikinci stratejinin vakti geldi.
Pakistan'daki moda endüstrisinde
12:04
We went to the fashion
industry in Pakistan
industry in Pakistan
219
712622
2088
neler olduğunu araştırmaya karar verdik.
12:06
and decided to do research
about what happens there.
about what happens there.
220
714710
3783
Görünüşe göre, Pakistan'daki moda
endüstrisi oldukça güçlü
endüstrisi oldukça güçlü
12:10
Turns out the fashion industry in Pakistan
is very strong and growing day by day,
is very strong and growing day by day,
221
718493
4987
ve her geçen gün büyümekte.
12:15
but there is less contribution
from the tribal areas
from the tribal areas
222
723480
3566
Ancak aşiretlerin sektöre katkısı da,
sektörün aşiretlere katkısı da,
sektörün aşiretlere katkısı da,
12:19
and to the tribal areas, especially women.
223
727046
3075
özellikle de kadınlara, çok daha azdı.
Böylelikle,
12:22
So we decided to launch our first ever
tribal women's very own fashion brand,
tribal women's very own fashion brand,
224
730121
4434
aşiret kadınlarının kendilerine ait
ilk moda markasını,
Nomads (göçebe) ismini verdiğimiz
12:26
which is now called Nomads.
225
734555
2630
markayı yaratmaya karar verdik.
Böylece kadınlar daha fazla kazanmaya,
12:30
And so women started earning more,
226
738085
2182
eve daha fazla destek olmaya başladı
12:32
they started contributing more
financially to the house,
financially to the house,
227
740267
2806
ve eşleri onların merkezlere
12:35
and men had to think again
before saying no to them
before saying no to them
228
743073
3231
gitmelerine engel olmadan önce
bir kez daha düşünmek zorundaydı.
12:38
when they were coming to the centers.
229
746304
2059
(Alkışlar)
12:43
(Applause)
230
751343
2763
Teşekkürler, teşekkür ederim.
12:46
Thank you, thank you.
231
754106
2159
2013'de ilk kez, bir merkez yerine
Sughar Hub'ı faaliyete açtık.
Sughar Hub'ı faaliyete açtık.
12:48
In 2013, we launched our first
Sughar Hub instead of a center.
Sughar Hub instead of a center.
232
756265
5177
12:53
We partnered with TripAdvisor
233
761442
2160
TripAdvisor ile iş birliği yaptık
12:55
and created a cement hall
in the middle of a village
in the middle of a village
234
763602
3912
ve köyün ortasında betondan
bir salon binası yapıp
bir salon binası yapıp
bir çok kuruluşu orada çalışmaları
için davet ettik.
için davet ettik.
12:59
and invited so many other organizations
to work over there.
to work over there.
235
767514
4238
Bu platformu kar amacı gütmeyen
13:03
We created this platform
for the nonprofits
for the nonprofits
236
771752
2095
kuruluşlar için tesis ettik.
13:05
so they can touch and work
on the other issues
on the other issues
237
773847
2323
Böylece Sughar'ın
üzerinde çalışmadığı
diğer konulara değinip
diğer konulara değinip
13:08
that Sughar is not working on,
238
776170
2225
üzerlerinde çalışabilirlerdi
13:10
which would be an easy place
for them to give trainings,
for them to give trainings,
239
778395
3864
ki bu konular burayı eğitim vermek için,
çiftçilik okulu olarak,
çiftçilik okulu olarak,
hatta pazar yeri olarak kullanmaları için,
13:14
use it as a farmer school,
even as a marketplace,
even as a marketplace,
240
782259
2615
ya da her ne yapmak istiyorlarsa
13:16
and anything they want to use it for,
241
784874
2272
onu yapmaları için ideal
bir yer haline getirecekti ve
13:19
and they have been doing really amazingly.
242
787146
2113
çok iyi iş çıkarıyorlar.
13:21
And so far, we have been able
to support 900 women
to support 900 women
243
789259
3530
Şu ana dek, Pakistan'ın 24 köyünden
900 kadına destek olabildik.
13:24
in 24 villages around Pakistan.
244
792789
3250
(alkışlar)
13:28
(Applause)
245
796039
4505
Ancak istediğim aslında bu değil.
13:33
But that's actually not what I want.
246
801624
2944
13:38
My dream is to reach out
to one million women in the next 10 years,
to one million women in the next 10 years,
247
806758
4652
Hayalim gelecek 10 yılda bir milyon
kadına ulaşmak
kadına ulaşmak
ve bunun gerçekleştirebilmek için
13:43
and to make sure that happens,
248
811410
1649
13:45
this year we launched
Sughar Foundation in the U.S.
Sughar Foundation in the U.S.
249
813059
2988
bu yıl A.B.D.'de Sughar Vakfı'nı kurduk.
Vakıf, bu fikrin yayılması,
13:48
It is not just going to fund Sughar
but many other organizations in Pakistan
but many other organizations in Pakistan
250
816047
4764
hatta Pakistan'daki kadınların
potansiyelini ortaya çıkaracak
daha yenilikçi yöntemlerin bulunması için
daha yenilikçi yöntemlerin bulunması için
13:52
to replicate the idea
251
820811
2209
13:55
and to find even more innovative ways
252
823020
2740
yalnızca Sughar'a değil,
bizimle aynı fikri paylaşan
13:57
to unleash the rural women's
potential in Pakistan.
potential in Pakistan.
253
825760
3831
diğer bir çok kuruluşa da
fon sağlayacak.
14:01
Thank you so much.
254
829591
1973
Çok teşekkür ederim.
(Alkışlar)
14:03
(Applause)
255
831564
3042
14:06
Thank you. Thank you. Thank you.
256
834606
2730
Teşekkürler, teşekkür ederim.
(Alkışlar)
Chris Anderson: Khalida, doğa üstü
bir gücün varmış gibisin.
bir gücün varmış gibisin.
14:11
Chris Anderson: Khalida, you are
quite the force of nature.
quite the force of nature.
257
839056
3303
14:14
I mean, this story, in many ways,
just seems beyond belief.
just seems beyond belief.
258
842359
4623
Demek istediğim, bu anlattıkların kulağa
bir çok açıdan inanılmaz geliyor.
bir çok açıdan inanılmaz geliyor.
14:18
It's incredible that someone
so young could do achieve this much
so young could do achieve this much
259
846982
4060
O denli genç birinin bu kadar güç
ve maharetle
ve maharetle
14:23
through so much force and ingenuity.
260
851042
2858
bunca şeyi başarmış olması inanılmaz.
Bu durumda bir sorum var:
14:25
So I guess one question:
261
853900
1570
14:27
This is a spectacular dream to reach out
and empower a million women --
and empower a million women --
262
855470
4711
Bir milyon kadına ulaşıp onlara güç vermek
harikulade bir hayal.
harikulade bir hayal.
14:32
how much of the current
success depends on you,
success depends on you,
263
860181
3794
Mevcut başarının ne kadarı sana,
14:35
the force of this magnetic personality?
264
863975
4233
bu harika şahsiyete bağlı?
Nasıl bir paylaşım var?
14:40
How does it scale?
265
868218
2630
Khalida Brohi: Sanırım benim işim
ilham vermek,
ilham vermek,
14:42
Khalida Brohi: I think my job
is to give the inspiration out,
is to give the inspiration out,
266
870858
4486
hayalimi paylaşmak.
14:47
give my dream out.
267
875344
1721
Nasıl gerçekleştireceklerini öğretemem,
14:49
I can't teach how to do it, because
there are so many different ways.
there are so many different ways.
268
877065
3422
çünkü bunun birçok farklı yolu var.
Biz yalnızca üç farklı yolu deneyimledik.
14:52
We have been experimenting
with three ways only.
with three ways only.
269
880487
2305
Kadınların potansiyelini açığa çıkarmanın
yüzlerce yolu var.
yüzlerce yolu var.
14:54
There are a hundred different ways
to unleash potential in women.
to unleash potential in women.
270
882792
3593
Ben yalnızca ilham veririm,
işim bu.
işim bu.
14:58
I would just give the inspiration
and that's my job.
and that's my job.
271
886385
2648
Bunu yapmayı sürdüreceğim.
Sughar büyümeye devam edecek.
Sughar büyümeye devam edecek.
15:01
I will keep doing it.
Sughar will still be growing.
Sughar will still be growing.
272
889033
2474
15:03
We are planning to reach out
to two more villages,
to two more villages,
273
891507
3088
İki köye daha ulaşmayı hedefliyoruz ve
yakında inanıyorum ki Pakistan'dan dışarı,
15:06
and soon I believe
we will be scaling out of Pakistan
we will be scaling out of Pakistan
274
894595
2980
Güney Asya ve daha ötesine
açılıyor olacağız.
açılıyor olacağız.
15:09
into South Asia and beyond.
275
897575
2786
CA: Konuşmanız sırasında ekibinizden
bahsetmeniz çok hoşuma gitti.
bahsetmeniz çok hoşuma gitti.
15:12
CA: I love that when you talked
about your team in the talk,
about your team in the talk,
276
900361
3553
Yani, o zamanlar hepiniz on sekizdiniz.
15:15
I mean, you were all 18 at the time.
277
903914
2182
Nasıl bir ekipti bu?
15:18
What did this team look like?
278
906096
1765
Okul arkadaşları, değil mi?
15:19
This was school friends, right?
279
907861
1648
KB: Düşünüyorum da...
15:21
KB: Do people here
believe that I'm at an age
believe that I'm at an age
280
909509
4969
Buradaki hiç kimse, köyde benim büyük anne
olacak kadar yaşlı olduğuma inanır mı ?
olacak kadar yaşlı olduğuma inanır mı ?
15:26
where I'm supposed
to be a grandmother in my village?
to be a grandmother in my village?
281
914478
3044
Annem 9 yaşında evlenmişti
15:29
My mom was married at nine,
and I am the oldest woman not married
and I am the oldest woman not married
282
917522
5890
ve ben, köyümdeki hiç bir şey yapmayan
ve bekar olan yaşça en büyük kadınım.
15:35
and not doing anything
in my life in my village.
in my life in my village.
283
923412
3576
15:38
CA: Wait, wait, wait, not doing anything?
284
926988
3297
CA: Bir dakika, hiç bir şey yapmayan mı?
15:42
KB: No.
CA: You're right.
CA: You're right.
285
930285
2368
KB: Evet.
CA: Haklısın.
CA: Haklısın.
KB: İnsanlar genellikle
15:44
KB: People feel sorry for me,
a lot of times.
a lot of times.
286
932653
2903
benim için üzülüyorlar.
CA: Peki bu dönemde Baloçistan'da
ne kadar zaman geçiriyorsun?
ne kadar zaman geçiriyorsun?
15:47
CA: But how much time are you spending
now actually back in Balochistan?
now actually back in Balochistan?
287
935556
3924
KB: Ben orada yaşıyorum.
15:51
KB: I live over there.
288
939480
1887
Hala Karaçi ve Baloçistan
arasında yaşıyoruz.
arasında yaşıyoruz.
15:53
We live between, still,
Karachi and Balochistan.
Karachi and Balochistan.
289
941367
2832
Tüm kardeşlerim okula gidiyorlar.
15:56
My siblings are all going to school.
290
944199
2784
Hala 8 kardeşin en büyüğüyüm.
15:58
I am still the oldest of eight siblings.
291
946983
2441
CA: Fakat yapıyor olduğun şey oradaki
bazı insanlar için tehdit oluşturuyor.
bazı insanlar için tehdit oluşturuyor.
16:01
CA: But what you're doing is definitely
threatening to some people there.
threatening to some people there.
292
949424
4360
16:05
How do you handle safety?
Do you feel safe?
Do you feel safe?
293
953784
4356
Güvenliği nasıl sağlıyorsun, kendini
güvende hissediyor musun?
güvende hissediyor musun?
Problem oluyor mu?
16:10
Are there issues there?
294
958140
2125
KB: Bu soruyla daha önce de bir çok kez
karşılaştım,
karşılaştım,
16:12
KB: This question has come to me
a lot of times before,
a lot of times before,
295
960265
3810
bu konuda şöyle hissediyorum:
16:16
and I feel like the word "fear"
just comes to me and then drops,
just comes to me and then drops,
296
964075
6315
korku gelip gidiyor.
16:22
but there is one fear that I have
that is different from that.
that is different from that.
297
970390
3730
Ancak bundan daha farklı
şekilde hissettiğim bir korku var.
şekilde hissettiğim bir korku var.
16:26
The fear is that if I get killed,
what would happen to the people
what would happen to the people
298
974120
3503
Eğer öldürülürsem beni çok
seven bu insanlara ne olacak?
seven bu insanlara ne olacak?
16:29
who love me so much?
299
977623
1985
Annem geceleri geç saatlere kadar
eve dönmemi bekliyor.
eve dönmemi bekliyor.
16:31
My mom waits for me till late at night
that I should come home.
that I should come home.
300
979608
4232
Kız kardeşlerim benden
16:35
My sisters want to learn so much from me,
301
983840
2745
bir çok şey öğrenmek istiyorlar
16:38
and there are many, many girls
in my community who want to talk to me
in my community who want to talk to me
302
986585
3261
ve topluluğumuzda benimle konuşmak,
bana farkı şeyler sormak isteyen
bana farkı şeyler sormak isteyen
16:41
and ask me different things,
303
989846
2273
bir çok kız var.
Ayrıca yakın zamanda nişanlandım.
16:44
and I recently got engaged. (Laughs)
304
992119
2791
(Alkışlar)
(Kahkahalar)
(Kahkahalar)
16:46
(Applause)
305
994910
2414
CA: Nişanlınız burada mı?
16:49
CA: Is he here? You've got to stand up.
306
997324
3228
Ayağa kalkmalısınız.
16:52
(Applause)
307
1000552
3506
(Alkışlar)
KB: Görücü usulü evlilikten kaçtım ve
kendi eşimi kendim seçtim,
kendi eşimi kendim seçtim,
17:00
KB: Escaping arranged marriages,
I chose my own husband
I chose my own husband
308
1008098
3622
17:03
across the world in L.A.,
a really different world.
a really different world.
309
1011720
4458
dünyanın öbür ucundan,
Los Angeles'dan.
Los Angeles'dan.
Tamamen farklı bir dünya,
tüm bir yıl boyunca
17:08
I had to fight for a whole year.
That's totally a different story.
That's totally a different story.
310
1016178
3266
mücadele etmem gerekti.
Bu apayrı bir hikaye.
(Kahkahalar)
(Kahkahalar)
17:11
But I think that's
the only thing that I'm afraid of,
the only thing that I'm afraid of,
311
1019444
4745
Ancak sanırım bu korktuğum
yegane şey...
yegane şey...
ve annem karanlıkta beklerken gelecek
kimsenin olmamasını istemiyorum.
kimsenin olmamasını istemiyorum.
17:16
and I don't want my mom to not see anyone
when she waits in the night.
when she waits in the night.
312
1024189
5744
17:21
CA: So people who want
to help you on their way,
to help you on their way,
313
1029933
2471
CA: Bu durumda, size yardımcı olmak
isteyen insanlar belki bu getirdiğiniz,
17:24
they can go on, they can maybe
buy some of these clothes
buy some of these clothes
314
1032404
2673
Baloçistan'da işlenmiş giysilerden
17:27
that you're bringing over
315
1035077
2572
17:29
that are actually made, the embroidery
is done back in Balochistan?
is done back in Balochistan?
316
1037649
3512
satın alabilirler, öyle değil mi?
KB: Evet
17:33
KB: Yeah.
317
1041161
1208
CA: Ya da vakıfla ilişkide bulunabilirler.
17:34
CA: Or they can get involved
in the foundation.
in the foundation.
318
1042369
2204
KB: Kesinlikle. Bulabildiğimiz kadar çok
17:36
KB: Definitely. We are looking
for as many people as we can,
for as many people as we can,
319
1044573
2846
insana ihtiyacımız var
çünkü şu an Vakıf başlangıç aşamasında
olduğundan
olduğundan
17:39
because now that the foundation's
in the beginning process,
in the beginning process,
320
1047419
3698
işletme konusunda,
17:43
I am trying to learn a lot
about how to operate,
about how to operate,
321
1051117
2591
nasıl fon yaratacağım ve daha fazla
kuruluşa nasıl ulaşacağım konularında
kuruluşa nasıl ulaşacağım konularında
17:45
how to get funding
or reach out to more organizations,
or reach out to more organizations,
322
1053708
4379
özellikle de benim için oldukça yeni olan
e-ticaret hakkında
e-ticaret hakkında
17:50
and especially in the e-commerce,
which is very new for me.
which is very new for me.
323
1058087
3158
birçok şey öğrenmeye çalışıyorum.
17:53
I mean, I am not
a fashion person, believe me.
a fashion person, believe me.
324
1061245
2387
Ben modaya ayak uyduran
biri değilim, inanın bana.
biri değilim, inanın bana.
17:55
CA: Well, it's been incredible
to have you here.
to have you here.
325
1063632
3297
CA: Seni burada görmek harikaydı.
17:58
Please go on being courageous,
go on being smart, and please stay safe.
go on being smart, and please stay safe.
326
1066929
5015
CA: Lütfen böyle cesur ve
akıllı olmaya devam et
akıllı olmaya devam et
ve lütfen kendine dikkat et.
18:03
KB: Thank you so much.
CA: Thank you, Khalida. (Applause)
CA: Thank you, Khalida. (Applause)
327
1071944
8034
KB: Çok teşekkür ederim.
CA: Biz teşekkür ederiz Khalida.
(Alkışlar)
ABOUT THE SPEAKER
Khalida Brohi - Women’s rights activist and entrepreneurIn the tribal region where she was born, Khalida Brohi founded an organization to end honor killings and empower Pakistani women.
Why you should listen
When she was a teenager in the Balochistan region of Pakistan, Khalida Brohi witnessed the honor killing of her friend, who had married for love. Today, she's the founder and executive director of the Sughar Empowerment Society. The nonprofit, whose name means "skilled and confident woman", provides Pakistani tribal women with the education, skills, and income opportunities to empower them to take a leadership role in their households, their communities, and the world.
As she works to reduce endemic violence against women at substantial personal risk, she says, "Not doing this work would kill me. Doing this work would keep me alive.”
More profile about the speakerAs she works to reduce endemic violence against women at substantial personal risk, she says, "Not doing this work would kill me. Doing this work would keep me alive.”
Khalida Brohi | Speaker | TED.com