TED@NYC
Matthew O'Reilly: “Am I dying?” The honest answer.
Matthew O'Reilly: "Ölüyor muyum?"İşte o dürüst cevap.
Filmed:
Readability: 3.8
2,106,137 views
Matthew O'Reilly Long Island, New York'ta tecrübeli bir acil durum sağlık teknisyeni.Bu konuşmada O'Reilly, ağır yaralanmış bir hasta "Ölecek miyim?" diye sorduktan sonra neler olduğunu anlatıyor.
Matthew O'Reilly - Emergency medical technician
Matthew O’Reilly is a veteran emergency medical technician on Long Island, New York. Full bio
Matthew O’Reilly is a veteran emergency medical technician on Long Island, New York. Full bio
Double-click the English transcript below to play the video.
00:12
I've been a critical care EMT for the past
seven years in Suffolk County, New York.
seven years in Suffolk County, New York.
0
824
3693
Yedi senedir Suffolk Country, New York'ta Acil Tip Teknisyeniliği yapiyorum.
00:16
I've been a first responder in a number of incidents
1
4517
1842
Araba kazasından, Sandy kasırgasına kadar
birçok olayla karşılaştım.
00:18
ranging from car accidents to Hurricane Sandy.
2
6359
3318
Eğer siz de diğer insanlar gibiyseniz,
00:21
If you are like most people, death might be
3
9677
1744
ölüm en büyük korkularınızdan birisi olabilir.
00:23
one of your greatest fears.
4
11421
1968
Bazılarımız bunun gelişini görebilir,
00:25
Some of us will see it coming.
5
13389
1421
Bazılarımız göremez.
00:26
Some of us won't.
6
14810
1999
00:28
There is a little-known documented medical term
7
16809
2104
Az bilinen tıbbi bir terim var,
adı "yaklaşan azap".
00:30
called impending doom.
8
18913
1946
Bir çeşit semptom diyebiliriz.
00:32
It's almost a symptom.
9
20859
1327
Bir tıp teknisyeni olarak ben de,
00:34
As a medical provider, I'm trained to respond
10
22186
1733
bu ve benzeri bir semptoma cevap vermek icin eğitimliyim.
00:35
to this symptom like any other,
11
23919
1822
Yani bir hasta kalp krizi geçirip bana bakarken
00:37
so when a patient having a heart attack looks at me
12
25741
1541
"bugün öleceğim" dediğinde
00:39
and says, "I'm going to die today,"
13
27282
2228
o hastanın durumunu tekrar gözden geçirmek üzere eğitildik.
00:41
we are trained to reevaluate the patient's condition.
14
29510
3726
Kariyerim boyunca,
00:45
Throughout my career, I have responded
15
33236
2146
birçok kez , hastanın yaşamak için dakikalarının kaldığı ve
00:47
to a number of incidents where the patient
16
35382
1946
00:49
had minutes left to live
17
37328
1637
söylenecek hiçbir sözün kalmadığı
00:50
and there was nothing I could do for them.
18
38965
3125
durumlara şahitlik ettim.
Bu anlarda, bir ikilemle yüzleştim:
00:54
With this, I was faced with a dilemma:
19
42090
2786
Onlar ölümle yüz yüzeyken, onlara öleceklerini mi söylemeliyim?
00:56
Do I tell the dying that they are about to face death,
20
44876
3712
Yoksa yalan söyleyip onları rahatlatmalı mıyım?
01:00
or do I lie to them to comfort them?
21
48588
3027
Kariyerimin başlarında,
01:03
Early in my career, I faced this dilemma
22
51615
2193
bu ikilemi sadece yalan soyleyerek geçiştirdim.
01:05
by simply lying.
23
53808
1558
Korkuyordum.
01:07
I was afraid.
24
55366
1929
Korkuyordum;
çünkü eğer onlara doğruyu söylersem,
çünkü eğer onlara doğruyu söylersem,
01:09
I was afraid if I told them the truth,
25
57295
2340
hayatlarının son anlarında dehşet ve korku içinde,
01:11
that they would die in terror, in fear,
26
59635
3341
yaşama veda edeceklerdi.
01:14
just grasping for those last moments of life.
27
62976
3206
Tüm bunlar başıma gelen bir olayla değişti.
01:18
That all changed with one incident.
28
66182
2768
5 yıl önce, bir motorsiklet kazasına
müdahele ettim.
müdahele ettim.
01:20
Five years ago, I responded to a motorcycle accident.
29
68950
2849
Motorsiklet sürücüsü çok feci şekilde yaralanmıştı.
01:23
The rider had suffered critical, critical injuries.
30
71799
2802
01:26
As I assessed him, I realized that there was nothing
31
74601
2831
Durumunu incelediğimde, artık onun için
yapılabilecek hiçbir şeyin kalmadığını farkettim,
01:29
that could be done for him,
32
77432
1967
01:31
and like so many other cases,
he looked me in the eye
he looked me in the eye
33
79399
3265
ve diğer bir çok olayda olduğu gibi,
gözlerimin içine baktı ve o soruyu sordu:
gözlerimin içine baktı ve o soruyu sordu:
01:34
and asked that question: "Am I going to die?"
34
82664
4412
- Ölecek miyim?
O an farklı birşey yapmaya karar verdim.
01:39
In that moment, I decided to do something different.
35
87076
3506
Ona gerçeği söylemeye karar verdim.
01:42
I decided to tell him the truth.
36
90582
2880
Ona öleceğini ve bu saatten sonra
01:45
I decided to tell him that he was going to die
37
93462
3094
onun için yapabileceğim hiçbir şey olmadığını
söylemeye karar verdim.
söylemeye karar verdim.
01:48
and that there was nothing I could do for him.
38
96556
3264
Verdiği tepki bugün bile beni şok ediyor.
01:51
His reaction shocked me to this day.
39
99820
3776
Yalnızca geriye doğru yaslandı ve
01:55
He simply laid back and had a look
40
103596
1905
kaderini kabullenen bir bakışı vardı.
01:57
of acceptance on his face.
41
105501
2426
Sürücü benim korktuğum gibi
01:59
He was not met with that terror or fear
42
107927
1703
02:01
that I thought he would be.
43
109630
2380
dehşet veya korku içinde değildi.
Sadece oraya uzandı ve gözlerine baktığımda,
02:04
He simply laid there, and as I looked into his eyes,
44
112010
3212
iç huzuru ve kabullenme halini gördüm.
02:07
I saw inner peace and acceptance.
45
115222
2728
02:09
From that moment forward, I decided
46
117950
1738
O andan sonra, farkettim ki
02:11
it was not my place to comfort the dying with my lies.
47
119688
4714
ölen insanları yalanlarımla rahatlatmaya çalışmak
benim görevim değildi.
benim görevim değildi.
02:16
Having responded to many cases since then
48
124402
2745
Bu olaydan hayatlarının son anlarını
yaşamakta olan ve
yaşamakta olan ve
02:19
where patients were in their last moments
49
127147
2508
artık elimden hiçbir şeyin gelmediği
hemen hemen tüm vakalarda,
02:21
and there was nothing I could do for them,
50
129655
1856
02:23
in almost every case,
51
131511
1639
02:25
they have all had the same reaction to the truth,
52
133150
3334
hastaların gerçeğe karşı tepkileri aynıydı:
iç huzur ve
02:28
of inner peace and acceptance.
53
136484
2066
kabullenme.
02:30
In fact, there are three patterns
54
138550
2422
Aslında, bu durumlarda gözlemlediğim
3 farklı model var.
3 farklı model var.
02:32
I have observed in all these cases.
55
140972
4275
İlk model beni her zaman şoke etmiştir.
02:37
The first pattern always kind of shocked me.
56
145247
3656
Kültürel geçmiş veya dini inanca bakılmaksızın
02:40
Regardless of religious belief or cultural background,
57
148903
3937
bir affedilme ihtiyacı var.
02:44
there's a need for forgiveness.
58
152840
2835
İster bunu günah olarak adlandırsınlar
02:47
Whether they call it sin
59
155675
1546
02:49
or they simply say they have a regret,
60
157221
2869
isterlerse sadece pişmanlıklarını
dile getirsinler,
dile getirsinler,
suçluluk duyguları evrensel.
02:52
their guilt is universal.
61
160090
2413
Bir keresinde şiddetli bir kalp krizi geçiren
02:54
I had once cared for an elderly gentleman
62
162503
1396
02:55
who was having a massive heart attack.
63
163899
2418
bir yaşlı hastaya müdahele etmiştim.
02:58
As I prepared myself and my equipment
64
166317
2126
Hastanın acilen yapılması gereken
kalp masajı için
kalp masajı için
03:00
for his imminent cardiac arrest,
65
168443
2925
kendimi ve ekipmanlarımı hazırlamıştım.
03:03
I began to tell the patient of his imminent demise.
66
171368
4353
Hastaya yaklaşmakta olan sonundan
bahsetmeye başladım.
bahsetmeye başladım.
Sesimin tonundan ve vucüt dilimden
zaten herşeyin farkına varmıştı.
zaten herşeyin farkına varmıştı.
03:07
He already knew by my tone
of voice and body language.
of voice and body language.
67
175721
2998
Defibrilatör pedlerini göğsüne yerleştirdiğimde,
03:10
As I placed the defibrillator pads on his chest,
68
178719
2666
03:13
prepping for what was going to happen,
69
181385
1904
az sonra olacaklara hazırlanırken,
03:15
he looked me in the eye and said,
70
183289
2528
gözlerimin içine baktı ve:
" Keşke bencillik yapmak yerine
03:17
"I wish I had spent more time with
my children and grandchildren
my children and grandchildren
71
185817
2700
çocuklarım ve torunlarım ile daha çok
vakit geçirseydim" dedi.
vakit geçirseydim" dedi.
03:20
instead of being selfish with my time."
72
188517
3071
Ani ölümüyle başbaşayken
03:23
Faced with imminent death,
73
191588
2332
tek isteği bağışlanmaktı.
03:25
all he wanted was forgiveness.
74
193920
2934
Gözlemlediğim ikinci model ise
03:28
The second pattern I observe
75
196854
1888
hatırlanma ihtiyacı idi.
03:30
is the need for remembrance.
76
198742
2288
Her ne olursa olsun;
03:33
Whether it was to be remembered in my thoughts
77
201030
2257
benim veya sevdiklerinin düşüncelerinde,
03:35
or their loved ones', they needed to feel
78
203287
1714
yaşamaya devam etmek istiyorlardı.
03:37
that they would be living on.
79
205001
2149
03:39
There's a need for immortality
80
207150
2324
Benim, ekibimin veya çevredeki herhangi birinin;
03:41
within the hearts and thoughts of their loved ones,
81
209474
2644
sevdiklerinin, kalplerinde yada düşüncelerinde
03:44
myself, my crew, or anyone around.
82
212118
3273
br ölümsüzlük ihtiyacı var.
03:47
Countless times, I have had a
patient look me in the eyes
patient look me in the eyes
83
215391
2891
Sayısız kere, gözlerimin içine bakan ve
" Beni hatırlayacak mısın?"
diyen hastalarım oldu.
diyen hastalarım oldu.
03:50
and say, "Will you remember me?"
84
218282
3938
03:54
The final pattern I observe
85
222220
2452
Gözlemlediğim son model ise;
her zaman ruhuma en derin
şekilde tesir etmiştir.
şekilde tesir etmiştir.
03:56
always touched me the deepest, to the soul.
86
224672
3228
Ölmekte olan kişi yaşamının bir değeri
olup olmadığını bilmek istiyor.
olup olmadığını bilmek istiyor.
03:59
The dying need to know that their life had meaning.
87
227900
3540
04:03
They need to know that they did not waste their life
88
231440
2782
Hayatlarını anlamsız işlerle boş yere
geçirmediklerini bilmek istiyorlar.
04:06
on meaningless tasks.
89
234222
2948
Bu da kariyerimin ilk zamanlarında
başıma gelmişti.
başıma gelmişti.
04:09
This came to me very, very early in my career.
90
237170
3149
04:12
I had responded to a call.
91
240319
2089
Bir kaza mahalline gitmiştim ve
04:14
There was a female in her late 50s
92
242408
1924
karşımda 50'li yaşlarının sonlarında bir kadın vardı.
04:16
severely pinned within a vehicle.
93
244332
2058
Araçta feci halde sıkışmıştı.
04:18
She had been t-boned at a high rate of speed,
94
246390
3678
Yüksek hızla giderken kör bir kazaya
maruz kalmıştı.
(Kör kaza: bir aracın diğer araca yan tarafından çarpması)
(Kör kaza: bir aracın diğer araca yan tarafından çarpması)
04:22
critical, critical condition.
95
250068
2432
Çok, çok kritik bir durumdaydı.
04:24
As the fire department worked
to remove her from the car,
to remove her from the car,
96
252500
2240
İtfaiye ekipleri,
kadını araçtan çıkarmak için uğraşırken,
kadını araçtan çıkarmak için uğraşırken,
04:26
I climbed in to begin to render care.
97
254740
2967
ben de oraya tırmandım ve
ilk müdaheleye başladım.
ilk müdaheleye başladım.
Konuşurken bana şunu söyledi:
04:29
As we talked, she had said to me,
98
257707
3060
" Hayatımda yapmak istediğim daha çok
şeyler vardı."
şeyler vardı."
04:32
"There was so much more
I wanted to do with my life."
I wanted to do with my life."
99
260767
3213
04:35
She had felt she had not left her mark on this Earth.
100
263980
3852
Hayatta herhangi bir iz bırakmadığını
hissediyordu.
hissediyordu.
Konuşmanın devamında, kadının iki evlatlık
04:39
As we talked further, it would turn out
101
267832
1957
çocuğun annesi olduğu ve
04:41
that she was a mother of two adopted children
102
269789
2408
ikisinin de tıp okuluna gitmekte olduğu ortaya çıktı.
04:44
who were both on their way to medical school.
103
272197
3115
O kadının sayesinde, bu iki çocuk
04:47
Because of her, two children
104
275312
2070
asla sahip olamayacakları bir fırsat kazanarak
04:49
had a chance they never would have had otherwise
105
277382
2718
doktor olacak ve insanların
04:52
and would go on to save lives in the medical field
106
280100
2221
hayatlarını kurtaracaklardı.
04:54
as medical doctors.
107
282321
2362
Kadını araçtan çıkarana kadar
04:56
It would end up taking 45 minutes
108
284683
1789
45 dakika süren bir konuşma yapmıştık.
04:58
to free her from the vehicle.
109
286472
1867
Ancak, kadın araçtan çıkarılamadan,
hayata veda etmişti.
hayata veda etmişti.
05:00
However, she perished prior to freeing her.
110
288339
4230
Filmlerde gördüklerinize inanmıştım:
05:04
I believed what you saw in the movies:
111
292569
2092
hayatlarınızın bu son anlarındayken
05:06
when you're in those last moments
112
294661
1284
05:07
that it's strictly terror, fear.
113
295945
2912
kesinlikle dehşet ve korku var.
Ve şunun farkına vardım;
durum ne olursa olsun
durum ne olursa olsun
05:10
I have come to realize,
regardless of the circumstance,
regardless of the circumstance,
114
298857
2678
genellikle huzur ve kabullenme ile karşılaştım.
05:13
it's generally met with peace and acceptance,
115
301535
2913
Küçücük şeyler, minicik anlar
05:16
that it's the littlest things, the littlest moments,
116
304448
3692
bu dünyaya getirdiğin zerre kadar şey,
05:20
the littlest things you brought into the world
117
308140
3564
size hayatınızın son anlarında huzuru sağlıyor.
05:23
that give you peace in those final moments.
118
311704
2929
05:26
Thank you.
119
314633
2032
Teşekkür ederim.
05:28
(Applause)
120
316665
3654
(Alkış)
ABOUT THE SPEAKER
Matthew O'Reilly - Emergency medical technicianMatthew O’Reilly is a veteran emergency medical technician on Long Island, New York.
Why you should listen
When first responders are honest with the gravely injured, what happens? Watch this short, moving talk to find out.
Matthew O'Reilly | Speaker | TED.com