TEDxBloomington
Shawn Achor: The happy secret to better work
Shawn Achor: Daha iyi çalışmanın mutlu sırrı
Filmed:
Readability: 4.3
21,573,773 views
Mutlu olmak için çalışmamız gerektiğine inanırız, peki bunun tersi mümkün mü? TEDxBloomington'da yapılan bu sürükleyici ve eğlenceli konuşmada psikolog Shawn Achor mutluluğun üretkenliği arttırdığını ileri sürüyor.
Shawn Achor - Psychologist
Shawn Achor is the CEO of Good Think Inc., where he researches and teaches about positive psychology. Full bio
Shawn Achor is the CEO of Good Think Inc., where he researches and teaches about positive psychology. Full bio
Double-click the English transcript below to play the video.
00:15
When I was seven years old and my sister was just five years old,
0
0
3000
Ben sekiz ve kız kardeşim henüz beş yaşındayken,
00:18
we were playing on top of a bunk bed.
1
3000
3000
ranzanın üzerinde oynuyorduk.
00:21
I was two years older than my sister at the time --
2
6000
2000
O zamanlar kardeşimden iki yaş büyüktüm --
00:23
I mean, I'm two years older than her now --
3
8000
3000
yani, hala ondan iki yaş büyüğüm --
00:26
but at the time it meant she had to do everything that I wanted to do,
4
11000
3000
ama o zamanlar bu onun istediğim herşeyi yapması gerektiği anlamına geliyordu,
00:29
and I wanted to play war.
5
14000
2000
ve savaş oyunu oynamak istedim.
00:31
So we were up on top of our bunk beds.
6
16000
2000
Ranzalarımızın üzerindeydik.
00:33
And on one side of the bunk bed,
7
18000
2000
Ve ranzamın bir tarafına
00:35
I had put out all of my G.I. Joe soldiers and weaponry.
8
20000
2000
tüm G.I. Joe askerlerimi ve silahları yerleştirmiştim.
00:37
And on the other side were all my sister's My Little Ponies
9
22000
3000
Ve diğer tarafta ise kardeşimin tüm oyuncak atları
00:40
ready for a cavalry charge.
10
25000
2000
süvari hücumuna hazırdı.
00:42
There are differing accounts of what actually happened that afternoon,
11
27000
2000
O öğleden sonra gerçekten neler olduğu hakkında farklı düşünceler var
00:44
but since my sister is not here with us today,
12
29000
3000
ama kardeşim bugün bizimle olmadığına göre,
00:47
let me tell you the true story --
13
32000
2000
size hikayenin aslını anlatayım --
00:49
(Laughter) --
14
34000
2000
(Kahkahalar) --
00:51
which is my sister's a little bit on the clumsy side.
15
36000
2000
kardeşim biraz acemiydi.
00:53
Somehow, without any help or push from her older brother at all,
16
38000
3000
Bir şekilde, ağabeyinin hiçbir yardımı ve itme kuvveti olmadan,
00:56
suddenly Amy disappeared off of the top of the bunk bed
17
41000
2000
Amy aniden ranzanın üzerinden kayboldu ve
00:58
and landed with this crash on the floor.
18
43000
2000
yere düştü.
01:00
Now I nervously peered over the side of the bed
19
45000
2000
Endişeli bir şekilde yatağın kenarından
01:02
to see what had befallen my fallen sister
20
47000
3000
düşmüş kardeşimin başına ne geldiğine baktım
01:05
and saw that she had landed painfully on her hands and knees
21
50000
2000
ve onun acı verici bir şekilde elleri ve dizleri üzerine düşmüş
01:07
on all fours on the ground.
22
52000
2000
olduğunu gördüm.
01:09
I was nervous because my parents had charged me
23
54000
2000
Endişelenmiştim çünkü ailem beni mümkün olduğu kadar
01:11
with making sure that my sister and I
24
56000
2000
güvenli ve sessiz bir şekilde
01:13
played as safely and as quietly as possible.
25
58000
3000
oynamamız konusunda tembihlemişti.
01:16
And seeing as how I had accidentally broken Amy's arm
26
61000
3000
Ve Amy'nin kolunu yanlışlıkla kırmış olduğumu görmek
01:19
just one week before ...
27
64000
2000
onu yaklaşmakta olan hayali ...
01:21
(Laughter)
28
66000
4000
(Kahkahalar)
01:25
... heroically pushing her out of the way
29
70000
2000
...sniper kurşunundan kahramanca
01:27
of an oncoming imaginary sniper bullet,
30
72000
3000
kurtardıktan sadece bir hafta sonra,
01:30
(Laughter)
31
75000
2000
(Kahkahalar)
01:32
for which I have yet to be thanked,
32
77000
2000
ki bunun için hala teşekkür edilmedi,
01:34
I was trying as hard as I could --
33
79000
2000
elimden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyordum --
01:36
she didn't even see it coming --
34
81000
2000
yaklaştığını görmemişti bile --
01:38
I was trying as hard as I could to be on my best behavior.
35
83000
2000
uslu durmak için elimden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyordum.
01:40
And I saw my sister's face,
36
85000
2000
Ve kardeşimin yüzünü gördüm,
01:42
this wail of pain and suffering and surprise
37
87000
2000
yüzündeki acı, ıstırap ve şaşkınlık ifadesi
01:44
threatening to erupt from her mouth and threatening to wake
38
89000
2000
ailemi uzun süren kış uykularından uyandıracak
01:46
my parents from the long winter's nap for which they had settled.
39
91000
3000
bir çığlık koparmak üzere olduğunu söylüyordu.
01:49
So I did the only thing
40
94000
2000
Böylece yedi yaşındaki
01:51
my little frantic seven year-old brain could think to do to avert this tragedy.
41
96000
3000
küçük, ümitsiz aklımın bu trajediyi önlemek için düşünebildiği tek şeyi yaptım.
01:54
And if you have children, you've seen this hundreds of times before.
42
99000
2000
Ve eğer çocuklarınız varsa bu duruma yüzlerce kere şahit olmuşsunuzdur.
01:56
I said, "Amy, Amy, wait. Don't cry. Don't cry.
43
101000
2000
Ona şöyle dedim: "Amy, Amy, bekle. Ağlama. Ağlama.
01:58
Did you see how you landed?
44
103000
2000
Nasıl düştüğünü gördün mü?
02:00
No human lands on all fours like that.
45
105000
3000
Hiçbir insan böyle dört ayak üstüne düşmez.
02:03
Amy, I think this means you're a unicorn."
46
108000
3000
Amy, bence bu senin tek boynuz at olduğun anlamına geliyor."
02:06
(Laughter)
47
111000
3000
(Kahkahalar)
02:09
Now that was cheating, because there was nothing in the world my sister would want more
48
114000
3000
Bu aldatmacaydı çünkü dünyada Amy'nin incinmiş beş yaşındaki bir kız kardeş
02:12
than not to be Amy the hurt five year-old little sister,
49
117000
2000
olmaktan daha çok isteyeceği tek şey özel
02:14
but Amy the special unicorn.
50
119000
2000
tek boynuzlu at Amy olmaktı.
02:16
Of course, this was an option that was open to her brain at no point in the past.
51
121000
3000
Tabi ki bu geçmişte ona mantıklı gelen bir seçenekti.
02:19
And you could see how my poor, manipulated sister faced conflict,
52
124000
3000
Ve zavallı, kandırılmış kardeşimin, küçük beyni az önce hissettiği acı
02:22
as her little brain attempted to devote resources
53
127000
2000
ve şaşkınlık hissine çareler arama girişimindeyken
02:24
to feeling the pain and suffering and surprise
54
129000
2000
ya da yeni keşfettiği tek boynuzlu at kimliği
02:26
she just experienced,
55
131000
2000
üzerine düşünürken,
02:28
or contemplating her new-found identity as a unicorn.
56
133000
2000
sorunla nasıl yüzleştiğiniz görebilirdiniz.
02:30
And the latter won out.
57
135000
2000
Ve sonunda ikincisi galip geldi.
02:32
Instead of crying, instead of ceasing our play,
58
137000
2000
Ağlamak yerine, oyunumuzu durdurmak yerine,
02:34
instead of waking my parents,
59
139000
2000
ailemizi uyandırmak yerine,
02:36
with all the negative consequences that would have ensued for me,
60
141000
2000
ki bu benim için kötü sonuçlar doğururdu,
02:38
instead a smile spread across her face
61
143000
2000
yüzüne bir gülümseme yayıldı ve
02:40
and she scrambled right back up onto the bunk bed with all the grace of a baby unicorn ...
62
145000
3000
yeni doğmuş bir tek boynuzlu atın zarafetiyle zorlanarak ranzaya tekrar çıktı...
02:43
(Laughter)
63
148000
2000
(Kahkahalar)
02:45
... with one broken leg.
64
150000
2000
...bir de kırık bir bacakla.
02:47
What we stumbled across
65
152000
2000
Henüz beş ve yedi gibi
02:49
at this tender age of just five and seven --
66
154000
2000
erken yaşta tesadüfen buluğumuz şey --
02:51
we had no idea at the time --
67
156000
2000
o zamanlar hiçbir fikrimiz yoktu --
02:53
was something that was going be at the vanguard of a scientific revolution
68
158000
3000
yirmi yıl sonra insan beynine bakış şeklimizde meydana gelen bilimsel bir
02:56
occurring two decades later in the way that we look at the human brain.
69
161000
3000
devrimin öncüsü olacak bir şeydi.
02:59
What we had stumbled across is something called positive psychology,
70
164000
3000
Tesadüfen bulduğumuz şey günümüzde pozitif psikoloji denen şey,
03:02
which is the reason that I'm here today
71
167000
2000
ki bu benim bugün burada olma
03:04
and the reason that I wake up every morning.
72
169000
2000
ve her sabah uyanma nedenim.
03:06
When I first started talking about this research
73
171000
2000
Bu araştırma hakkında akademik çevre dışında,
03:08
outside of academia, out with companies and schools,
74
173000
2000
şirketlerde ve okullarda konuşmaya başladığımda,
03:10
the very first thing they said to never do
75
175000
2000
bana söyledikleri ilk şey konuşmaya bir
03:12
is to start your talk with a graph.
76
177000
2000
grafikle başlamamam gerektiğiydi.
03:14
The very first thing I want to do is start my talk with a graph.
77
179000
2000
Konuşmama ilk olarak bir grafikle başlamak istiyorum.
03:16
This graph looks boring,
78
181000
2000
Bu grafik sıkıcı görünüyor,
03:18
but this graph is the reason I get excited and wake up every morning.
79
183000
2000
ama beni heyecanlandıran ve her sabah uyanmamı sağlayan neden bu grafik.
03:20
And this graph doesn't even mean anything; it's fake data.
80
185000
2000
Ve bu grafiğin anlamı bile yok, sahte bir bilgi.
03:22
What we found is --
81
187000
2000
Bulduğumuz şey --
03:24
(Laughter)
82
189000
4000
(Kahkahalar)
03:28
If I got this data back studying you here in the room, I would be thrilled,
83
193000
3000
Eğer bu bilgiyi bu odada, sizleri araştırarak elde etseydim, çok heyecanlanırdım,
03:31
because there's very clearly a trend that's going on there,
84
196000
2000
çünkü burada açıkça görülen bir akım var
03:33
and that means that I can get published,
85
198000
2000
ve bu basına çıkabileceğim anlamına geliyor,
03:35
which is all that really matters.
86
200000
2000
ki önemli olan da bu.
03:37
The fact that there's one weird red dot that's up above the curve,
87
202000
2000
Aslına bakılırsa kavisin üzerinde tek bir garip kırmızı nokta var,
03:39
there's one weirdo in the room --
88
204000
2000
odada sadece bir tane garip tip var --
03:41
I know who you are, I saw you earlier --
89
206000
3000
kim olduğunuzu biliyorum, sizi daha önce gördüm --
03:44
that's no problem.
90
209000
2000
bu sorun değil.
03:46
That's no problem, as most of you know,
91
211000
2000
Çoğunuzun bildiği gibi, bu sorun değil
03:48
because I can just delete that dot.
92
213000
2000
çünkü bu noktayı silebilirim.
03:50
I can delete that dot because that's clearly a measurement error.
93
215000
2000
Bu noktayı silebilirim çünkü açıkça görülüyor ki bu bir ölçü hatası.
03:52
And we know that's a measurement error
94
217000
2000
Ve bunun bir ölçü hatası olduğunu biliyoruz
03:54
because it's messing up my data.
95
219000
3000
çünkü verimi berbat ediyor.
03:57
So one of the very first things we teach people
96
222000
2000
İktisat, istatistik, işletme ve psikoloji kurslarında
03:59
in economics and statistics and business and psychology courses
97
224000
3000
insanlara öğrettiğimiz şeylerden ilki, istatistiksel olarak geçerli bir
04:02
is how, in a statistically valid way, do we eliminate the weirdos.
98
227000
3000
şekilde, garip tipleri nasıl elediğimizi öğretiyoruz.
04:05
How do we eliminate the outliers
99
230000
2000
En iyi uyum doğrusunu bulmak için
04:07
so we can find the line of best fit?
100
232000
2000
aykırı değerleri nasıl eleriz?
04:09
Which is fantastic if I'm trying to find out
101
234000
2000
Eğer ortalama bir insanın kaç tane
04:11
how many Advil the average person should be taking -- two.
102
236000
3000
Advil alması gerektiğini bulmaya çalışsaydım harika olurdu -- iki.
04:14
But if I'm interested in potential, if I'm interested in your potential,
103
239000
2000
Ama potansiyelle ilgileniyorsam, sizin potansiyelinizle ilgileniyorsam,
04:16
or for happiness or productivity
104
241000
2000
ya da mutluluk için, üretkenlik için,
04:18
or energy or creativity,
105
243000
2000
enerji ya da yaratıcılık için,
04:20
what we're doing is we're creating the cult of the average with science.
106
245000
2000
yaptığımız şey bilimsel yolla bir ortalama kültü yaratmak.
04:22
If I asked a question like,
107
247000
2000
Eğer şöyle bir soru sorarsam,
04:24
"How fast can a child learn how to read in a classroom?"
108
249000
2000
"Bir çocuk okumayı bir sınıfta nasıl hızlı öğrenir?"
04:26
scientists change the answer to "How fast does the average child
109
251000
2000
bilim adamları cevabı şuna çeviriyor: "Ortalama bir çocuk okumayı
04:28
learn how to read in that classroom?"
110
253000
2000
bu sınıfta nasıl hızlı öğrenir?"
04:30
and then we tailor the class right towards the average.
111
255000
2000
ve sonra sınıfı bu ortalamaya göre düzenliyoruz.
04:32
Now if you fall below the average on this curve,
112
257000
2000
Şimdi bu kaviste seviyenin altına düşerseniz,
04:34
then psychologists get thrilled,
113
259000
2000
psikologlar heyecanlanır,
04:36
because that means you're either depressed or you have a disorder,
114
261000
3000
çünkü bu ya depresyondasınız ya da bir hastalığınız var demektir
04:39
or hopefully both.
115
264000
2000
ya da umarım ikisi birden.
04:41
We're hoping for both because our business model is,
116
266000
2000
İkisinin de olmasını isteriz çünkü bizim iş modelimize göre,
04:43
if you come into a therapy session with one problem,
117
268000
2000
bir terapi seansına tek bir sorunla gelirseniz,
04:45
we want to make sure you leave knowing you have 10,
118
270000
2000
10 tane sorununuz olduğunu bilerek ayrılmanızı sağlarız,
04:47
so you keep coming back over and over again.
119
272000
2000
böylece tekrar tekrar gelmeye devam edersiniz.
04:49
We'll go back into your childhood if necessary,
120
274000
2000
Gerekliyse çocukluğunuza geri döneriz,
04:51
but eventually what we want to do is make you normal again.
121
276000
2000
ama eninde sonunda yapmak istediğimiz şey sizi normale döndürmek.
04:53
But normal is merely average.
122
278000
2000
Ama normal sadece ortalamadır.
04:55
And what I posit and what positive psychology posits
123
280000
2000
Ve önerdiğim, pozitif psikolojinin önerdiği şey şu,
04:57
is that if we study what is merely average,
124
282000
2000
ortalama olan bir şey üzerinde çalışırsak,
04:59
we will remain merely average.
125
284000
2000
sadece ortalama kalmaya devam ederiz.
05:01
Then instead of deleting those positive outliers,
126
286000
2000
Pozitif aykırı değerleri silmek yerine,
05:03
what I intentionally do is come into a population like this one
127
288000
2000
özellikle yapmak istediğim şey bunun gibi bir topluluğa girip
05:05
and say, why?
128
290000
2000
neden diye sormak.
05:07
Why is it that some of you are so high above the curve
129
292000
2000
Neden bazılarınız entelektüel, atletik ve müzikal yetenek bakımından,
05:09
in terms of your intellectual ability, athletic ability, musical ability,
130
294000
2000
yaratıcılık, enerji düzeyi, bir sorun karşısında gösterdiğiniz dayanıklılık
05:11
creativity, energy levels,
131
296000
2000
ve espri anlayışınız bakımından
05:13
your resiliency in the face of challenge, your sense of humor?
132
298000
2000
bu kavisin üst kısımlarında yer alıyorsunuz?
05:15
Whatever it is, instead of deleting you, what I want to do is study you.
133
300000
3000
Her ne ise, sizi silmek yerine, yapmak istediğim şey sizi araştırmak.
05:18
Because maybe we can glean information --
134
303000
2000
Çünkü belki bilgiyi azar azar toplayabiliriz --
05:20
not just how to move people up to the average,
135
305000
2000
sadece insanları ortalamaya nasıl yükselteceğimiz değil,
05:22
but how we can move the entire average up
136
307000
3000
dünya çapında şirketlerimizde ve okullarımızda
05:25
in our companies and schools worldwide.
137
310000
2000
tüm ortalamayı nasıl yükselteceğimiz hakkında.
05:27
The reason this graph is important to me
138
312000
2000
Bu grafiğin benim için önemli olmasının nedeni şu,
05:29
is, when I turn on the news, it seems like the majority of the information
139
314000
2000
haberleri açtığımda görüyorum ki bilginin büyük kısmı pozitif değil,
05:31
is not positive, in fact it's negative.
140
316000
2000
aslında negatif.
05:33
Most of it's about murder, corruption, diseases, natural disasters.
141
318000
3000
Çoğu cinayet, yıkım, hastalıklar ve doğal afetler hakkında.
05:36
And very quickly, my brain starts to think
142
321000
2000
Ve çok hızlı bir şekilde beynim bunun
05:38
that's the accurate ratio of negative to positive in the world.
143
323000
2000
dünyada negatifin pozitife olan doğruluk oranı olduğunu düşünüyor.
05:40
What that's doing is creating something
144
325000
2000
Bunun yaptığı şey tıp okulu sendromu
05:42
called the medical school syndrome --
145
327000
2000
denen birşey yaratmak --
05:44
which, if you know people who've been to medical school,
146
329000
2000
eğer tıp okuluna giden birilerini tanıyorsanız,
05:46
during the first year of medical training,
147
331000
2000
tıp eğitiminin ilk yıllı süresince,
05:48
as you read through a list of all the symptoms and diseases that could happen,
148
333000
2000
olabilecek semptomlar ve hastalıklar listesini okurken aniden,
05:50
suddenly you realize you have all of them.
149
335000
2000
hepsinin sizde olduğunu fark edersiniz.
05:52
I have a brother in-law named Bobo -- which is a whole other story.
150
337000
3000
Bobo adında bir eniştem var -- ki bu başka bir hikaye.
05:55
Bobo married Amy the unicorn.
151
340000
3000
Bobo tek boynuzlu at olan Amy ile evlendi.
05:58
Bobo called me on the phone
152
343000
3000
Bobo Yale Tıp Okulundan
06:01
from Yale Medical School,
153
346000
3000
beni aradı ve şöyle dedi,
06:04
and Bobo said, "Shawn, I have leprosy."
154
349000
2000
"Shawn, cüzzama yakalandım."
06:06
(Laughter)
155
351000
2000
(Kahkahalar)
06:08
Which, even at Yale, is extraordinarily rare.
156
353000
2000
Ki bu, Yale'de bile, son derece nadir bir şey.
06:10
But I had no idea how to console poor Bobo
157
355000
3000
Ama zavallı Bobo'ya nasıl danışmanlık yapacağımı bilmiyordum
06:13
because he had just gotten over an entire week of menopause.
158
358000
2000
çünkü bir haftalık menopoz sürecini yeni atlatmıştı.
06:15
(Laughter)
159
360000
2000
(Kahkahalar)
06:17
See what we're finding is it's not necessarily the reality that shapes us,
160
362000
3000
Gördüğünüz gibi bulduğumuz şey şu, gerçekliğin bizi şekillendirmesine gerek yok,
06:20
but the lens through which your brain views the world that shapes your reality.
161
365000
3000
beyninizin dünyaya bakışınızı belirleyen lensler gerçekliğinizi şekillendiriyor.
06:23
And if we can change the lens, not only can we change your happiness,
162
368000
3000
Ve eğer lensleri değiştirebilirsek, mutluluğunuzu değiştirmekle kalmayıp
06:26
we can change every single educational and business outcome at the same time.
163
371000
3000
aynı zamanda her bir eğitimsel ve ticari sonucu da değiştirebiliriz.
06:29
When I applied to Harvard, I applied on a dare.
164
374000
2000
Harvard'da başvurduğumda,
06:31
I didn't expect to get in, and my family had no money for college.
165
376000
3000
Kabul edilmeyi beklemiyordum ve ailemin üniversite için parası yoktu.
06:34
When I got a military scholarship two weeks later, they allowed me to go.
166
379000
2000
İki hafta sonra askeri burs kazandığımda gitmeme izin verdiler.
06:36
Suddenly, something that wasn't even a possibility became a reality.
167
381000
3000
Aniden, ihtimal dahilinde bile olmayan bir şey gerçekliğe dönüştü.
06:39
When I went there, I assumed everyone else would see it as a privilege as well,
168
384000
3000
Oraya gittiğimde, diğer herkesin de bunu bir ayrıcalık olarak göreceğini,
06:42
that they'd be excited to be there.
169
387000
2000
orada olmaktan heyecan duyacaklarını düşünmüştüm.
06:44
Even if you're in a classroom full of people smarter than you,
170
389000
2000
Sizden daha zeki insanlarla dolu bir sınıfta olsanız bile,
06:46
you'd be happy just to be in that classroom, which is what I felt.
171
391000
2000
o sınıfta bulunduğunuz için mutlu olurdunuz, ben de böyle hissediyordum.
06:48
But what I found there
172
393000
2000
Ama orada bulduğum şey,
06:50
is, while some people experience that,
173
395000
2000
bazıları şu an bunu yaşıyor,
06:52
when I graduated after my four years
174
397000
2000
dört yıl sonra mezun olduğumda ve
06:54
and then spent the next eight years living in the dorms with the students --
175
399000
2000
sonraki sekiz yılı öğrencilerle birlikte yurtlarda geçirdiğimde --
06:56
Harvard asked me to; I wasn't that guy.
176
401000
3000
Harvard benden o adam olmamamı istedi.
06:59
(Laughter)
177
404000
4000
(Kahkahalar)
07:03
I was an officer of Harvard to counsel students through the difficult four years.
178
408000
3000
Ben Harvard'da öğrencilere geçirdikleri zorlu dört yıl süresince danışmanlık yapan bir memurdum.
07:06
And what I found in my research and my teaching
179
411000
2000
Ve araştırmam ve eğitim verme sürecinde bulduğum şey şu
07:08
is that these students, no matter how happy they were
180
413000
2000
bu öğrenciler okula girmelerini sağlayan asıl başarıları
07:10
with their original success of getting into the school,
181
415000
3000
için ne kadar mutlu olurlarsa olsunlar,
07:13
two weeks later their brains were focused, not on the privilege of being there,
182
418000
3000
iki hafta sonra beyinleri orada olmanın ayrıcalığına ya da felsefelerine
07:16
nor on their philosophy or their physics.
183
421000
2000
veya fiziklerine odaklanmıyor.
07:18
Their brain was focused on the competition, the workload,
184
423000
2000
Beyinleri rekabete, iş yüküne, mücadeleye, strese ve
07:20
the hassles, the stresses, the complaints.
185
425000
2000
şikayetlere odaklanıyor.
07:22
When I first went in there, I walked into the freshmen dining hall,
186
427000
2000
Oraya ilk gidişimde, birinci sınıfların yemekhanesine girdim,
07:24
which is where my friends from Waco, Texas, which is where I grew up --
187
429000
3000
büyüdüğüm yer Teksas, Waco'dan arkadaşlarımın olduğu yere --
07:27
I know some of you have heard of it.
188
432000
2000
bir kaçınızın daha önce orayı duyduğunu biliyorum.
07:29
When they'd come to visit me, they'd look around,
189
434000
2000
Beni ziyarete gelmişlerdi, etrafa bakıp şöyle demişlerdi,
07:31
they'd say, "This freshman dining hall looks like something
190
436000
2000
"Bu birinci sınıfların yemekhanesi "Harry Potter" filmindeki
07:33
out of Hogwart's from the movie "Harry Potter," which it does.
191
438000
2000
Hogwarts'a benziyor", ki öyle.
07:35
This is Hogwart's from the movie "Harry Potter" and that's Harvard.
192
440000
2000
Bu "Harry Potter" filmindeki Hogwart's ve bu Harvard.
07:37
And when they see this,
193
442000
2000
Ve bunu gördüklerinde,
07:39
they say, "Shawn, why do you waste your time studying happiness at Harvard?
194
444000
2000
şöyle diyorlar: "Shawn, neden vaktini Harvard'da mutluluk üzerine çalışmakla harcıyorsun?
07:41
Seriously, what does a Harvard student possibly have
195
446000
2000
Gerçekten, bir Harvard öğrencisini mutsuz edebilecek
07:43
to be unhappy about?"
196
448000
2000
ne olabilir ki?
07:45
Embedded within that question
197
450000
2000
Bu sorunun içindeki kilit nokta
07:47
is the key to understanding the science of happiness.
198
452000
2000
mutluluk bilimini anlamak.
07:49
Because what that question assumes
199
454000
2000
Çünkü bu sorunun anlattığı şey
07:51
is that our external world is predictive of our happiness levels,
200
456000
3000
dış dünyanın mutluluk seviyelerimizin belirleyiciği olduğu,
07:54
when in reality, if I know everything about your external world,
201
459000
2000
gerçekte ise, dış dünyanızla ilgili herşeyi bilirsem,
07:56
I can only predict 10 percent of your long-term happiness.
202
461000
3000
uzun vadeli mutluluğunuzun sadece yüzde 10'unu tahmin edebilirim.
07:59
90 percent of your long-term happiness
203
464000
2000
Uzun vadeli mutluluğun yüzde 90'ı ise
08:01
is predicted not by the external world,
204
466000
2000
dış dünya tarafından değil, beyninizin
08:03
but by the way your brain processes the world.
205
468000
2000
dünya yönlendirme şekliniz tarafından belirlenir.
08:05
And if we change it,
206
470000
2000
Ve eğer bunu değiştirirsek,
08:07
if we change our formula for happiness and success,
207
472000
2000
mutluluk ve başarı formülümüzü değiştirirsek,
08:09
what we can do is change the way
208
474000
2000
gerçekliği etkileme şeklimizi
08:11
that we can then affect reality.
209
476000
2000
değiştirebiliriz.
08:13
What we found is that only 25 percent of job successes
210
478000
2000
Bulgulara göre iş başarısınız sadece yüzde 25'i I.Q.ya
08:15
are predicted by I.Q.
211
480000
2000
göre tahmin ediliyor.
08:17
75 percent of job successes
212
482000
2000
İş başarısının yüzde 75'ini ise
08:19
are predicted by your optimism levels, your social support
213
484000
3000
iyimserlik seviyeniz, sosyal desteğiniz ve stresi tehdit yerine
08:22
and your ability to see stress as a challenge instead of as a threat.
214
487000
3000
bir mücadele olarak görebilme yeteneğiniz belirliyor.
08:25
I talked to a boarding school up in New England, probably the most prestigious boarding school,
215
490000
3000
New England'daki muhtemelen en prestijli yatılı okulun yetkilileryle konuştum
08:28
and they said, "We already know that.
216
493000
2000
ve şöyle dediler, "Bunu zaten biliyoruz.
08:30
So every year, instead of just teaching our students, we also have a wellness week.
217
495000
3000
Her sene, öğrencilerimize sadece eğitim vermek yerine, iyileşme haftası da düzenliyoruz.
08:33
And we're so excited. Monday night we have the world's leading expert
218
498000
3000
Ve bundan çok heyecan duyuyoruz. Pazartesi gecesi dünyanın önde gelen
08:36
coming in to speak about adolescent depression.
219
501000
2000
uzmanı ergenlik depresyonu hakkında konuşmak için geliyor.
08:38
Tuesday night it's school violence and bullying.
220
503000
2000
Salı gecesi, okulda siddet ve zorbalık.
08:40
Wednesday night is eating disorders.
221
505000
2000
Çarşamba gecesi, yeme bozuklukları.
08:42
Thursday night is elicit drug use.
222
507000
2000
Perşembe gecesi, uyuşturu kullanmanın nedenleri.
08:44
And Friday night we're trying to decide between risky sex or happiness."
223
509000
3000
Ve cuma gecesi de riskli seks ya da mutluluk arasında karar vermeye çalışıyoruz."
08:47
(Laughter)
224
512000
3000
(Kahkahalar)
08:50
I said, "That's most people's Friday nights."
225
515000
2000
Ben de şöyle dedim: "Birçok insanın Cuma gecesi böyledir."
08:52
(Laughter)
226
517000
3000
(Kahkahalar)
08:55
(Applause)
227
520000
3000
(Alkış)
08:58
Which I'm glad you liked, but they did not like that at all.
228
523000
2000
Beğenmenize sevindim ama onlar hiç sevmedi.
09:00
Silence on the phone.
229
525000
2000
Telefonda sessizlik oldu.
09:02
And into the silence, I said, "I'd be happy to speak at your school,
230
527000
2000
Ve sessizliğe şöyle dedim: "Okulunuzda konuşma yapmaktan mutluluk duyarım
09:04
but just so you know, that's not a wellness week, that's a sickness week.
231
529000
3000
ama bildiğiniz gibi bu bir iyileşme haftası değil, hastalık haftası.
09:07
What you've done is you've outlined all the negative things that can happen,
232
532000
2000
Yaptığınız şey olabilecek tüm negatif şeyler bahsetmekti,
09:09
but not talked about the positive."
233
534000
2000
fakat pozitif olanlardan hiç bahsetmediniz."
09:11
The absence of disease is not health.
234
536000
2000
Hastalığın olmaması sağlık değildir.
09:13
Here's how we get to health:
235
538000
2000
Şu şekilde sağlıklı oluruz:
09:15
We need to reverse the formula for happiness and success.
236
540000
3000
Mutluluk ve başarı formülümüzü tersine çevirmeliyiz.
09:18
In the last three years, I've traveled to 45 different countries,
237
543000
2000
Son üç yılda, ekonomik bunalımın ortasındaki
09:20
working with schools and companies
238
545000
2000
45 ülkeye gittim, oralardaki
09:22
in the midst of an economic downturn.
239
547000
2000
okullar ve şirketlerle çalıştım.
09:24
And what I found is that most companies and schools
240
549000
2000
Ve şunu gördüm, birçok şirket ve okul bir başarı
09:26
follow a formula for success, which is this:
241
551000
2000
formülü uyguluyor, o da şu:
09:28
If I work harder, I'll be more successful.
242
553000
2000
Daha çok çalışırsam, daha başarılı olurum.
09:30
And if I'm more successful, then I'll be happier.
243
555000
3000
Ve daha başarılı olursam, daha mutlu olurum.
09:33
That undergirds most of our parenting styles, our managing styles,
244
558000
2000
Bu ebeveynlik tarzlarımızı, yönetim tarzlarımızı, davranışımızı
09:35
the way that we motivate our behavior.
245
560000
2000
motive etme şeklimizi destekliyor.
09:37
And the problem is it's scientifically broken and backwards for two reasons.
246
562000
3000
Ve sorun şu ki, bu iki nedenden dolayı bilimsel olarak eksik ve geriye dönük.
09:40
First, every time your brain has a success,
247
565000
3000
Öncelikle, beyniniz ne zaman başarılı olsa,
09:43
you just changed the goalpost of what success looked like.
248
568000
2000
başarının görünüş şeklini değiştiriyorsunuz.
09:45
You got good grades, now you have to get better grades,
249
570000
2000
İyi notlar aldınız, şimdiyse daha iyi notlar almalısınız,
09:47
you got into a good school and after you get into a better school,
250
572000
2000
iyi bir okula gittiniz ve şimdi daha iyi bir okula gidiyorsunuz,
09:49
you got a good job, now you have to get a better job,
251
574000
2000
iyi bir işiniz vardı, şimdi daha iyisini bulmalısınız,
09:51
you hit your sales target, we're going to change your sales target.
252
576000
2000
şatış hedefinizi tutturdunuz, satış hedefinizi değiştireceğiz.
09:53
And if happiness is on the opposite side of success, your brain never gets there.
253
578000
3000
Ve eğer mutluluk başarının karşısında ise, beyniniz oraya ulaşamaz.
09:56
What we've done is we've pushed happiness
254
581000
2000
Toplum olarak yaptığımız şey mutluluğu
09:58
over the cognitive horizon as a society.
255
583000
3000
kavramsal bir ufka doğru itmek.
10:01
And that's because we think we have to be successful,
256
586000
2000
İşte bu yüzden başarılı olmamız gerektiğini, böylece mutlu
10:03
then we'll be happier.
257
588000
2000
olacağımızı düşünüyoruz.
10:05
But the real problem is our brains work in the opposite order.
258
590000
2000
Ama sorun şu ki beynimiz bunun tersi şekilde işliyor.
10:07
If you can raise somebody's level of positivity in the present,
259
592000
3000
Günümüzde birinin pozitiflik seviyesini yükselttiğinizde,
10:10
then their brain experiences what we now call a happiness advantage,
260
595000
3000
beyinleri şu an mutluluk avantajı dediğimiz şeyi tecrübe eder,
10:13
which is your brain at positive
261
598000
2000
beyniniz pozitif durumdayken
10:15
performs significantly better
262
600000
2000
negatif, nötr ya da stresli olduğu
10:17
than it does at negative, neutral or stressed.
263
602000
2000
zamankinden çok daha iyi çalışır.
10:19
Your intelligence rises, your creativity rises, your energy levels rise.
264
604000
3000
Kavrama yetiniz gelişir, yaratıcılığınız gelişir, enerji seviyeniz yükselir.
10:22
In fact, what we've found
265
607000
2000
Aslında, bulgularımıza göre
10:24
is that every single business outcome improves.
266
609000
2000
her bir ticari ürün gelişim gösteriyor.
10:26
Your brain at positive is 31 percent more productive
267
611000
2000
Pozitif olan beyniniz negatif, nötr ya da stresli olana
10:28
than your brain at negative, neutral or stressed.
268
613000
3000
oranla yüzde 31 daha üretkendir.
10:31
You're 37 percent better at sales.
269
616000
2000
Satışlarınızda yüzde 37 daha başarılı olursunuz.
10:33
Doctors are 19 percent faster, more accurate
270
618000
2000
Doktorlar negatif, nötr ya da stresli olmak yerine
10:35
at coming up with the correct diagnosis
271
620000
2000
pozitifken doğru teşhis koymada
10:37
when positive instead of negative, neutral or stressed.
272
622000
2000
yüzde 19 daha hızı ve isabetli oluyorlar.
10:39
Which means we can reverse the formula.
273
624000
2000
Bu da formülü tersine çevirebileceğimiz anlamına geliyor.
10:41
If we can find a way of becoming positive in the present,
274
626000
3000
Eğer günümüzde pozitif olmanın bir yolunu bulabilirsek,
10:44
then our brains work even more successfully
275
629000
2000
beynimiz çok daha başarılı bir şekilde çalışır
10:46
as we're able to work harder, faster and more intelligently.
276
631000
3000
ve daha fazla, daha hızlı ve daha akıllıca çalışabiliriz.
10:49
What we need to be able to do is to reverse this formula
277
634000
3000
Beynimizin gerçek kapasitesini görmeye başlamak için
10:52
so we can start to see what our brains are actually capable of.
278
637000
2000
yapabilmemiz gereken şey bu formülü tersine çevirmek.
10:54
Because dopamine, which floods into your system when you're positive,
279
639000
2000
Çünkü pozitif olduğunuzda sisteminizde salgılanan dopaminin
10:56
has two functions.
280
641000
2000
iki işlevi var.
10:58
Not only does it make you happier,
281
643000
2000
Bu sizi daha mutlu etmekle kalmıyor,
11:00
it turns on all of the learning centers in your brain
282
645000
2000
aynı zamanda dünyaya farklı bir şekilde adapte olmanızı
11:02
allowing you to adapt to the world in a different way.
283
647000
3000
sağlayan beyninizdeki öğrenme merkezlerini harekete geçiriyor.
11:05
We've found that there are ways that you can train your brain
284
650000
2000
Bulgularımıza göre daha pozitif olabilmek için beyninizi
11:07
to be able to become more positive.
285
652000
2000
eğitmenin yolları var.
11:09
In just a two-minute span of time done for 21 days in a row,
286
654000
3000
Art arda 21 gün boyunca yapılan iki dakikalık bir süre içinde
11:12
we can actually rewire your brain,
287
657000
2000
beyninizin gerçekten daha iyimser
11:14
allowing your brain to actually work
288
659000
2000
ve daha başarılı bir şekilde
11:16
more optimistically and more successfully.
289
661000
2000
çalışmasını sağlayabiliyoruz.
11:18
We've done these things in research now
290
663000
2000
Bu şeyleri çalıştığım her bir şirketteki
11:20
in every single company that I've worked with,
291
665000
2000
araştırmalarda yaptık,
11:22
getting them to write down three new things that they're grateful for
292
667000
2000
art arda 21 gün boyunca minnettar oldukları üç şeyi yazmalarını
11:24
for 21 days in a row, three new things each day.
293
669000
2000
istedik, her gün yeni üç şey.
11:26
And at the end of that,
294
671000
2000
Ve bunun sonunda,
11:28
their brain starts to retain a pattern
295
673000
2000
beyinleri dünyayı negatif yerine
11:30
of scanning the world, not for the negative, but for the positive first.
296
675000
3000
pozitif bir şekilde görmelerini sağlayan bir yöntem geliştiriyor.
11:33
Journaling about one positive experience you've had over the past 24 hours
297
678000
2000
Geçen 24 saat boyunca başınıza gelen bir tane pozitif olayı kayda geçirmek
11:35
allows your brain to relive it.
298
680000
2000
beyninizin onu tekrar yaşamasını sağlıyor.
11:37
Exercise teaches your brain that your behavior matters.
299
682000
3000
Alıştırma beyninize davranış sorunlarını öğretiyor.
11:40
We find that meditation allows your brain
300
685000
2000
Bulduğumuza göre, meditasyon beyninizin
11:42
to get over the cultural ADHD that we've been creating
301
687000
3000
aynı anda birden fazla iş yapmaya çalışarak yarattığımız
11:45
by trying to do multiple tasks at once
302
690000
2000
kültürel dikkat eksikliği, hiperaktivite bozukluğunun
11:47
and allows our brains to focus on the task at hand.
303
692000
3000
üstesinden gelmesini ve el altındaki işe odaklanmamızı sağlıyor.
11:50
And finally, random acts of kindness are conscious acts of kindness.
304
695000
2000
Ve sonunda, rastgele yapılan nezaketler bilinçli nezaketlerdir.
11:52
We get people, when they open up their inbox,
305
697000
2000
İnsanlara, gelen kutularını açtıklarında,
11:54
to write one positive email
306
699000
2000
sosyal destek ağlarındaki
11:56
praising or thanking somebody in their social support network.
307
701000
2000
birine teşekkür ya da iltifat eden bir pozitif eposta yazdırıyoruz.
11:58
And by doing these activities
308
703000
2000
Ve bu aktiviteleri yaparak
12:00
and by training your brain just like we train our bodies,
309
705000
2000
ve beynimizi vücutlarımızı çalıştırdığımız gibi çalıştırarak,
12:02
what we've found is we can reverse the formula for happiness and success,
310
707000
3000
mutluluk ve başarı formülünü tersine çevirebileceğimizi keşfettik,
12:05
and in doing so, not only create ripples of positivity,
311
710000
3000
ve bunu yaparak, iyimserlik dalgaları yaratmakla kalmıyoruz,
12:08
but create a real revolution.
312
713000
2000
aynı zamanda gerçek bir devrim yaratıyoruz.
12:10
Thank you very much.
313
715000
2000
Çok teşekkür ederim.
12:12
(Applause)
314
717000
3000
(Alkış)
ABOUT THE SPEAKER
Shawn Achor - PsychologistShawn Achor is the CEO of Good Think Inc., where he researches and teaches about positive psychology.
Why you should listen
Shawn Achor is the winner of over a dozen distinguished teaching awards at Harvard University, where he delivered lectures on positive psychology in the most popular class at Harvard.
He is the CEO of Good Think Inc., a Cambridge-based consulting firm which researches positive outliers -- people who are well above average -- to understand where human potential, success and happiness intersect. Based on his research and 12 years of experience at Harvard, he clearly and humorously describes to organizations how to increase happiness and meaning, raise success rates and profitability, and create positive transformations that ripple into more successful cultures. He is also the author of The Happiness Advantage.
Shawn Achor | Speaker | TED.com