TEDxMidwest
Jason Fried: Why work doesn't happen at work
Jason Fried:Neden iş iş yerinde olmuyor
Filmed:
Readability: 2.4
5,877,382 views
Jason Fried çalışma ile ilgili radikal bir teoriye sahip:Ofis çalışmak için iyi bir yer değil.TEDxOrtabatı'da ana problemleri (onlara M&M diyor) açıklıyor ve iş yerinde iş yapılabilmesi için üç tane tavsiye ortaya koyuyor.
Jason Fried - Software entrepreneur
Jason Fried thinks deeply about collaboration, productivity and the nature of work. He's the co-founder of 37signals, makers of Basecamp and other web-based collaboration tools, and co-author of "Rework." Full bio
Jason Fried thinks deeply about collaboration, productivity and the nature of work. He's the co-founder of 37signals, makers of Basecamp and other web-based collaboration tools, and co-author of "Rework." Full bio
Double-click the English transcript below to play the video.
00:15
So I'm going to talk about work,
0
0
2000
iş ile ilgili konuşacağım,
00:17
specifically why people can't seem
1
2000
2000
özellikle neden insanlar iş
00:19
to get work done at work,
2
4000
2000
yerinde iş yapmak istemiyor,
00:21
which is a problem we all kind of have.
3
6000
3000
ki bu hepimizde olan bir problem.
00:24
But let's, sort of, start at the beginning.
4
9000
2000
Ama hadi buna baştan başlayalım.
00:26
So we have companies and non-profits and charities
5
11000
3000
Şirketlerimiz var, kar amacı gütmeyen kurumlar var ve yardım kuruluşları var
00:29
and all these groups
6
14000
2000
ve bütün bu grupların
00:31
that have employees
7
16000
2000
çalışanları ya da bir çeşit
00:33
or volunteers of some sort.
8
18000
2000
gönüllüleri var.
00:35
And they expect these people who work for them
9
20000
3000
Ve onlar bu insanların onlar için çalışmalarını bekliyor
00:38
to do great work --
10
23000
2000
güzel bir iş çıkarmalarını--
00:40
I would hope, at least.
11
25000
2000
umuyorum ki, en az.
00:42
At least good work, hopefully, at least it's good work --
12
27000
2000
En azından iyi bir iş, umutla, en azından, bu iyi bir iş--
00:44
hopefully great work.
13
29000
2000
umutla iyi iş.
00:46
And so what they typically do is they decide
14
31000
2000
Ve genelde yaptıkları iş yapmak için
00:48
that all these people need to come together in one place
15
33000
2000
bütün bu insanların bir yerde
00:50
to do that work.
16
35000
2000
bir araya gelmeleri gerektiğine karar vermek.
00:52
So a company, or a charity, or an organization of any kind,
17
37000
3000
Bir şirket, ya da hayır kurumu, ya herhangi bir çeşit organizasyon
00:55
they typically -- unless you're working in Africa,
18
40000
2000
genel olarak --Afrikada çalışmadığınız sürece,
00:57
if you're really lucky to do that --
19
42000
2000
bunu yapacak kadar şanslıysanız --
00:59
most people have to go to an office every day.
20
44000
2000
genelde çoğu insan her gün ofise gitmek zorundadır.
01:01
And so these companies,
21
46000
2000
Ve bu şirketler,
01:03
they build offices.
22
48000
2000
ofisleri yaparlar.
01:05
They go out and they buy a building, or they rent a building,
23
50000
3000
Bina satın alırlar, ya da bir bina kiralarlar,
01:08
or they lease some space,
24
53000
2000
ya da bir alan kiralarlar,
01:10
and they fill the space with stuff.
25
55000
3000
ve bu alanı eşyalarla doldururlar.
01:13
They fill it with tables, or desks,
26
58000
3000
Tablolar ile doldururlar, ya da masalarla,
01:16
chairs, computer equipment,
27
61000
2000
sandalyalerle, bilgisayar ekipmanları ile,
01:18
software,
28
63000
2000
yazılım,
01:20
Internet access,
29
65000
2000
internet erişimi,
01:22
maybe a fridge, maybe a few other things,
30
67000
3000
belki bir buzdolabı, ya da bir kaç başka şey,
01:25
and they expect their employees, or their volunteers,
31
70000
2000
ve çalışanlarından ya da gönüllülerinden,
01:27
to come to that location every day to do great work.
32
72000
3000
her gün oraya gelip iyi iş çıkarmalarını beklerler.
01:30
It seems like it's perfectly reasonable to ask that.
33
75000
3000
Görünüyor ki bunu istemek tam olarak mantıklı.
01:33
However, if you actually talk to people
34
78000
2000
Ama, gerçekte insanlar ile konuşursanız
01:35
and even question yourself,
35
80000
2000
ve kendinizi sorgularsanız,
01:37
and you ask yourself,
36
82000
2000
ve kendinize sorarsanız,
01:39
where do you really want to go when you really need to get something done?
37
84000
3000
bir şeyler başarmanız gerektiğinde nereye gitmek istersiniz?
01:42
You'll find out that people don't say
38
87000
2000
insanların düşündükleri işi
01:44
what businesses think they would say.
39
89000
2000
söylemediklerini anlayacaksınız.
01:46
If you ask people the question: where do you really need to go
40
91000
2000
insanlara bir şeyleri başarmak için nereye
01:48
when you need to get something done?
41
93000
2000
gitmek istersin sorusunu sorduğunuzda
01:50
Typically you get three different kinds of answers.
42
95000
2000
Tipik olarak üç çeşit cevap alırsınız.
01:52
One is kind of a place or a location or a room.
43
97000
3000
Birincisi bir çeşit alan yer ya da bir oda.
01:55
Another one is a moving object
44
100000
2000
İkincisi hareket eden bir obje.
01:57
and a third is a time.
45
102000
2000
Ve üçüncüsü ise bir zaman.
01:59
So here's some examples.
46
104000
2000
O zaman işte bir kaç örnek.
02:01
When I ask people -- and I've been asking people this question for about 10 years --
47
106000
3000
İnsanlara sorduğumda --ve bunu insanlara 10 senedir soruyorum--
02:04
I ask them, "Where do you go when you really need to get something done?"
48
109000
2000
onlara,''Bir şeyleri başarmak için nereye gitmek istersin?'' diyorum
02:06
I'll hear things like, the porch, the deck,
49
111000
3000
Şöyle şeyler duyuyorum, veranda, güverte,
02:09
the kitchen.
50
114000
2000
mutfak.
02:11
I'll hear things like an extra room in the house,
51
116000
2000
Evin içinde ekstra bir oda gibi şeyler duyuyorum,
02:13
the basement,
52
118000
2000
bodrum katı,
02:15
the coffee shop, the library.
53
120000
3000
kahve dükkanı, kütüphane.
02:18
And then you'll hear things like the train,
54
123000
3000
Ve sonra şöyle şeyler duyuyorsunuz,
02:21
a plane, a car -- so, the commute.
55
126000
3000
bir uçak, bir araba -- yani evle işe gidiş geliş.
02:24
And then you'll hear people say,
56
129000
2000
Sonra da şöyle şeyler duyuyorsunuz,
02:26
"Well, it doesn't really matter where I am,
57
131000
2000
''Nerede olduğumun bir önemi yok,
02:28
as long as it's really early in the morning or really late at night or on the weekends."
58
133000
3000
sabah erken olduğu ya da gece çok geç veya hafta sonları olduğu sürece.''
02:31
You almost never hear someone say the office.
59
136000
3000
Hiç bir zaman birinin ofis dediğini duymazsınız.
02:34
But businesses are spending all this money on this place called the office,
60
139000
3000
Ama işler bütün bu parayı ofis denen yere harcıyor,
02:37
and they're making people go to it all the time,
61
142000
2000
ve insanların her zaman oraya gitmesini sağlıyor,
02:39
yet people don't do work in the office.
62
144000
3000
henüz insanlar ofiste iş yapamadılar.
02:42
What is that about?
63
147000
2000
Bu da ne şimdi?
02:44
Why is that?
64
149000
2000
Neden böyle?
02:46
Why is that happening?
65
151000
3000
Bu neden böyle oluyor?
02:49
And what you find out is that, if you dig a little bit deeper,
66
154000
2000
Ve bulduğunuz şey şu, biraz daha derine bakarsanız,
02:51
you find out that people --
67
156000
2000
insanların--
02:53
this is what happens --
68
158000
2000
olan şey şu--
02:55
people go to work,
69
160000
2000
insanlar işe gidiyor,
02:57
and they're basically trading in their workday
70
162000
2000
ve basitçe iş günlerini
02:59
for a series of "work moments."
71
164000
2000
bir seri iş anları ile değiştiriyorlar.
03:01
That's what happens at the office.
72
166000
2000
Ofiste olan şey bu.
03:03
You don't have a workday anymore. You have work moments.
73
168000
2000
Artık iş günün yok, iş anların var.
03:05
It's like the front door of the office is like a Cuisinart,
74
170000
3000
Sanki ofisin giriş kapısı mutfak robotu gibi,
03:08
and you walk in and your day is shredded to bits,
75
173000
2000
gün içinde içeri girersiniz ve parçalara ayrılırsınız,
03:10
because you have 15 minutes here and 30 minutes there,
76
175000
3000
çünkü 15 dakika oradasınızdır 30 dakika başka yerdesinizdir,
03:13
and then something else happens and you're pulled off your work,
77
178000
2000
ve sonra başka bir şey olur ve işten çekilirsiniz,
03:15
and you've got to do something else, then you have 20 minutes, then it's lunch.
78
180000
3000
ve başka bir şey yapmanız gerekir,sonra 20 dakikanız daha vardır, sonra yemek vakti.
03:18
Then you have something else to do.
79
183000
2000
Sonra başka bir şey yapmanız gerekir,
03:20
Then you've got 15 minutes, and someone pulls you aside and asks you this question,
80
185000
3000
sonra 15 dakikanız vardır, ve birisi sizi kenara çekip size o soruyu sorar.
03:23
and before you know it, it's 5 p.m.,
81
188000
3000
Ve bilmeden önce, saat akşam 5 olmuştur,
03:26
and you look back on the day,
82
191000
2000
ve güne bakarsınız,
03:28
and you realize that you didn't get anything done.
83
193000
2000
ve farkedersiniz ki hiç bir şey başaramamışsınız.
03:30
I mean, we've all been through this.
84
195000
2000
Yani, hepimiz bundan geçiyoruz.
03:32
We probably went through it yesterday,
85
197000
2000
Büyük ihtimalle dün bunu yaşadık,
03:34
or the day before, or the day before that.
86
199000
2000
veya daha önceki gün, ya da daha önceki.
03:36
You look back on your day, and you're like, I got nothing done today.
87
201000
3000
Gününüze bakarsınız ve bugün hiç bir şey yapmadım dersiniz.
03:39
I was at work.
88
204000
2000
İşteydim.
03:41
I sat at my desk. I used my expensive computer.
89
206000
3000
Masama oturdum.Pahalı bilgisayarımı kullandım.
03:44
I used the software they told me to use.
90
209000
2000
Bana kullanmalarını söyledikleri yazılımı kullandım.
03:46
I went to these meetings I was asked to go to.
91
211000
3000
Gitmem istenen toplantılara gittim.
03:49
I did these conference calls. I did all this stuff.
92
214000
2000
Konferans görüşmelerini yaptım.Bütün bunları yaptım.
03:51
But I didn't actually do anything.
93
216000
3000
Ama gerçekten hiç bir şey yapmadım.
03:54
I just did tasks.
94
219000
2000
Sadece görevleri yerine getirdim.
03:56
I didn't actually get meaningful work done.
95
221000
2000
Anlamlı bir iş yapamadım.
03:58
And what you find is that, especially with creative people --
96
223000
3000
Ve bulduğunuz şey ise, genelde yaratıcı insanlarda olan --
04:01
designers, programmers,
97
226000
2000
tasarımcılar, programcılar,
04:03
writers, engineers,
98
228000
2000
yazarlar, mühendisler,
04:05
thinkers --
99
230000
2000
düşünenler --
04:07
that people really need
100
232000
2000
bu insanlar gerçekten uzun
04:09
long stretches of uninterrupted time to get something done.
101
234000
3000
ve bölünmeyen bir zaman dilimine ihtiyaç duyuyor ki iş yapabilsin.
04:12
You cannot ask somebody to be creative in 15 minutes
102
237000
3000
Bir insandan 15 dakikada yaratıcı olmasını isteyemezsiniz
04:15
and really think about a problem.
103
240000
2000
ve bir problem hakkında düşünmesini.
04:17
You might have a quick idea,
104
242000
2000
Hemen bir fikriniz olabilir,
04:19
but to be in deep thought about a problem and really consider a problem carefully,
105
244000
3000
ama bir problem ile ilgili derin düşünce için ve gerçekten bir problemi dikkatli incelemek için,
04:22
you need long stretches of uninterrupted time.
106
247000
3000
uzun ve bölünmemiş zamana ihtiyacınız var.
04:25
And even though the workday is typically eight hours,
107
250000
3000
Ve hatta iş günü tipik olarak sekiz saattir,
04:28
how many people here have ever had eight hours to themselves at the office?
108
253000
3000
buradaki kaç insan ofiste kendine sekiz saat ayırdı?
04:31
How about seven hours?
109
256000
2000
Yedi mi yoksa?
04:33
Six? Five? Four?
110
258000
3000
Altı?Beş?Dört?
04:36
When's the last time you had three hours to yourself at the office?
111
261000
3000
En son kendinize ofiste üç saat ayırdınız?
04:39
Two hours? One, maybe?
112
264000
2000
İki saat?Bir, belki.
04:41
Very, very few people actually have
113
266000
2000
Çok, çok az insan gerçekten
04:43
long stretches of uninterrupted time at an office.
114
268000
3000
ofiste uzun ve bölünmemiş bir zaman geçiriyor.
04:46
And this is why people choose to do work at home,
115
271000
3000
Ve bu yüzden insanlar ofis yerine evde çalışmak istiyorlar,
04:49
or they might go to the office,
116
274000
2000
ya da ofise gitmek isterler,
04:51
but they might go to the office really early in the day,
117
276000
2000
ama gerçekten çok erken olsun isterler,
04:53
or late at night when no one's around,
118
278000
2000
ya da ortada insanların olmadığı geç saatlere kalmak isterler,
04:55
or they stick around after everyone's left, or they go in on the weekends,
119
280000
3000
ya da herkes ayrıldıktan sonra kalırlar, ya da haftasonları giderler,
04:58
or they get work done on the plane,
120
283000
2000
ya da uçakta işlerini hallederler,
05:00
or they get work done in the car or in the train
121
285000
2000
ya da arabada ya da trende işlerini yaparlar
05:02
because there are no distractions.
122
287000
2000
çünkü dikkat dağıtıcı bir şey yoktur.
05:04
Now, there are different kinds of distractions,
123
289000
2000
Şimdi dikkat dağıtıcıların faklı çeşitleri vardır,
05:06
but there aren't the really bad kinds of distractions
124
291000
2000
ama gerçekte dikkat dağıtıcıların gerçekten kötü çeşitleri yoktur
05:08
that I'll talk about in just a minute.
125
293000
2000
bunun ile ilgili bir dakika konuşacağım.
05:10
And this sort of whole phenomenon
126
295000
2000
Ve bu çeşit fenomen
05:12
of having short bursts of time to get things done
127
297000
2000
yani işleri halletmek için gereken kısa süreler
05:14
reminds me of another thing
128
299000
2000
bana başka bir şeyi hatırlatıyor
05:16
that doesn't work when you're interrupted,
129
301000
2000
rahatsız edildiğinde işe yaramayan bir şey
05:18
and that is sleep.
130
303000
2000
o da uyku.
05:20
I think that sleep and work are very closely related,
131
305000
2000
Bence uyku ve iş çok yakın ilintili.
05:22
and it's not just that you can work while you're sleeping
132
307000
2000
Ve bu sadece uyurken çalışabilirsin
05:24
and you can sleep while you're working.
133
309000
2000
ve çalışırken uyuyabilirsin değil.
05:26
That's not really what I mean.
134
311000
2000
Anlatmaya çalıştığım o değil.
05:28
I'm talking specifically about the fact
135
313000
2000
Spesifik olarak iş ve uykunun
05:30
that sleep and work
136
315000
2000
faz bazlı veya seviye bazlı
05:32
are phased-based,
137
317000
2000
oluşu gerçeğinden
05:34
or stage-based, events.
138
319000
2000
bahsediyorum.
05:37
So sleep is about sleep phases, or stages --
139
322000
3000
Yani uyku, uyku fazları ya da seviyeleri ile ilgilidir--
05:40
some people call them different things.
140
325000
2000
bazı insanlar başka şekilde adlandırır.
05:42
There's five of them,
141
327000
2000
Beş tane vardır,
05:44
and in order to get to the really deep ones, the really meaningful ones,
142
329000
3000
ve gerçekten derin olanına ulaşmak için, gerçekten anlamlı olanına,
05:47
you have to go through the early ones.
143
332000
2000
erken olanına gelmeniz gerekir.
05:49
And if you're interrupted while you're going through the early ones --
144
334000
2000
Ve eğer erken dönemde uykunuz bölünürse --
05:51
if someone bumps you in bed,
145
336000
2000
biri yatağınızı sallarsa,
05:53
or if there's a sound, or whatever happens --
146
338000
3000
ya da bir ses, ya da ne olursa olsun --
05:56
you don't just pick up where you left off.
147
341000
2000
nerede kaldıysanız oradan devam etmezsiniz.
05:58
If you're interrupted and woken up,
148
343000
2000
Bölünürseniz ve uyanırsanız,
06:00
you have to start again.
149
345000
2000
baştan başlamanız gerekir.
06:02
So you have to go back a few phases and start again.
150
347000
3000
Yani bir kaç faz geriye gidip baştan başlamalısınız.
06:05
And what ends up happening -- sometimes you might have days like this
151
350000
2000
Ve sonunda olan şey -- bazı zamanlar böyle günleriniz olur
06:07
where you wake up at eight in the morning, or seven in the morning,
152
352000
2000
sabah sekizde veya yedide kalkarsınız,
06:09
or whenever you get up,
153
354000
2000
ya da ne zaman kalkarsanız,
06:11
and you're like, man, I didn't really sleep very well.
154
356000
2000
ve sonra, gerçekten iyi uyuyamadım dersiniz.
06:13
I did the sleep thing -- I went to bed, I laid down --
155
358000
3000
Uyuma kısmını yaptım -- yatağa gittim, uyudum --
06:16
but I didn't really sleep.
156
361000
2000
ama gerçekten uykumu alamadım.
06:18
People say you go to sleep,
157
363000
3000
İnsanlar size uyumanızı söylerler,
06:21
but you really don't go to sleep, you go towards sleep.
158
366000
2000
ama uyumazsınız,sadece uykudan geçersiniz.
06:23
It just takes a while. You've got to go through these phases and stuff,
159
368000
3000
Biraz sürer;o fazlardan ve onun gibi şeylerden geçmeniz gerekir.
06:26
and if you're interrupted, you don't sleep well.
160
371000
2000
Ve eğer bölünürseniz, iyi uyumazsınız.
06:28
So how do we expect -- does anyone here expect someone to sleep well
161
373000
2000
Yani nasıl -- eğer bütün gece boyunca rahatsız
06:30
if they're interrupted all night?
162
375000
2000
edilirseniz iyi uyumayı nasıl beklersiniz?
06:32
I don't think anyone would say yes.
163
377000
2000
Hiç kimsenin evet diyeceğini zannetmiyorum.
06:34
Why do we expect people to work well
164
379000
2000
Bütün iş yerinde insanlar rahatsız ediliyorsa
06:36
if they're being interrupted all day at the office?
165
381000
2000
nasıl iyi bir iş çıkarmalarını bekleyelim?
06:38
How can we possibly expect people to do their job
166
383000
3000
Eğer insanlar ofise işlerini bölen şeylere rağmen
06:41
if they're going to the office to be interrupted?
167
386000
2000
gidiyorlarsa nasıl işlerini yapsınlar?
06:43
That doesn't really seem like it makes a lot of sense to me.
168
388000
3000
Bu bana çok mantıklı gelmiyor.
06:46
So what are these interruptions that happen at the office
169
391000
2000
O zaman iş yerinde olup da başka
06:48
that don't happen at other places?
170
393000
2000
yerde olmayan bu rahatsız edici etkenler neler?
06:50
Because in other places, you can have interruptions,
171
395000
2000
Çünkü başka mekanlarda, rahatsız edici şeyler olabilir,
06:52
like, you can have the TV,
172
397000
2000
mesela, televizyon olabilir,
06:54
or you could go for a walk,
173
399000
2000
ya da yürüyüşe gidebilirsiniz,
06:56
or there's a fridge downstairs,
174
401000
2000
ya da alt katta buzdolabı vardır,
06:58
or you've got your own couch, or whatever you want to do.
175
403000
3000
ya da kendi kanepeniz, ya da ne isterseniz o.
07:01
And if you talk to certain managers,
176
406000
2000
Ve belli yöneticilerle konuşursanız,
07:03
they'll tell you that they don't want their employees to work at home
177
408000
3000
çalışanlarının evden çalışmasını istemezler
07:06
because of these distractions.
178
411000
2000
bu şeyler yüzünden.
07:08
They'll also say --
179
413000
2000
Aynı zaman da--
07:10
sometimes they'll also say,
180
415000
2000
bazen de,
07:12
"Well, if I can't see the person, how do I know they're working?"
181
417000
2000
''Kişi elimin altında olmazsa, çalıştığını nerden bileyim?''derler
07:14
which is ridiculous, of course, but that's one of the excuses that managers give.
182
419000
3000
ki bu da tabi ki saçmadır, ama yöneticilerin verdiği bahanelerden biridir.
07:17
And I'm one of these managers.
183
422000
2000
Ve ben o tip bir yöneticiyim.
07:19
I understand. I know how this goes.
184
424000
2000
Anlıyorum, bu nereye gidecek biliyorum.
07:21
We all have to improve on this sort of thing.
185
426000
2000
Bu tür bir şeyde hepimiz ilerlemeliyiz.
07:23
But oftentimes they'll cite distractions.
186
428000
2000
Ama bazen rahatsız edici şeylerden bahsediyorlar.
07:25
"I can't let someone work at home.
187
430000
2000
''Birisinin evde çalışmasına izin veremem.
07:27
They'll watch TV. They'll do this other thing."
188
432000
2000
Televizyon izlerler.Başka şeyler yaparlar.''
07:29
It turns out that those aren't the things that are really distracting.
189
434000
3000
Ama anlaşılıyor ki bu tür şeyler gerçekten rahatsız edici değil.
07:32
Because those are voluntary distractions.
190
437000
2000
Çünkü bunlar gönüllü rahatsız ediciler.
07:34
You decide when you want to be distracted by the TV.
191
439000
2000
Televizyon tarafından rahatsız edilmeyi seçen sizsiniz.
07:36
You decide when you want to turn something on.
192
441000
2000
Bir şeyleri açmaya siz karar veriyorsunuz.
07:38
You decide when you want to go downstairs or go for a walk.
193
443000
3000
Alt kata inmeye ya da bir yürüyüş yapıp gelmeye siz karar veriyorsunuz.
07:41
At the office, most of the interruptions and distractions
194
446000
2000
Ofiste, bölünmelerin ve rahatsız edicilerin çoğu
07:43
that really cause people not to get work done
195
448000
2000
gönülsüz olarak
07:45
are involuntary.
196
450000
2000
çalışanlara iş yaptırmaz.
07:47
So let's go through a couple of those.
197
452000
3000
Hadi bunlardan birkaçına bakalım.
07:50
Now, managers and bosses
198
455000
2000
Şimdi, yöneticiler ve patronlar
07:52
will often have you think that the real distractions at work
199
457000
3000
genelde iş yerindeki gerçek rahatsız
07:55
are things like Facebook and Twitter
200
460000
3000
edicilerin Facebook, Twitter, Youtube
07:58
and YouTube and other websites,
201
463000
3000
ve diğer web sitelerinin olduğunu düşünürler.
08:01
and in fact, they'll go so far
202
466000
2000
Ve aslında, biraz daha ileri gidip
08:03
as to actually ban these sites at work.
203
468000
2000
bunları iş yerinde yasaklarlar.
08:05
Some of you may work at places where you can't get to these certain sites.
204
470000
3000
Bazılarınız bu tür sitelere erişimin yasak olduğu yerlerde çalışıyor olabilir.
08:08
I mean, is this China? What the hell is going on here?
205
473000
3000
Yani, burası Çin mi?Burada neler oluyor?
08:11
You can't go to a website at work,
206
476000
2000
İş yerinde bir siteye giremiyorsun,
08:13
and that's the problem, that's why people aren't getting work done,
207
478000
2000
ve problem bu, insanlar bu yüzden iş yapamıyor,
08:15
because they're going to Facebook and they're going to Twitter?
208
480000
2000
çünkü Facebook'a giriyorlar çünkü Twitter kullanıyorlar?
08:17
That's kind of ridiculous. It's a total decoy.
209
482000
3000
Bu çok saçma.Bu kesinlikle bir tuzak.
08:22
And today's Facebook and Twitter and YouTube,
210
487000
2000
Ve günümüzün Facebook, Twitter ve Youtube,
08:24
these things are just modern-day smoke breaks.
211
489000
3000
gibi siteleri sadece modern sigara molaları.
08:27
No one cared about letting people take a smoke break for 15 minutes
212
492000
2000
Hiç kimse birisine 15 dakikalık sigara molasını
08:29
10 years ago,
213
494000
2000
çok görmüyordu 10 sene önce,
08:31
so why does everyone care about someone going to Facebook here and there,
214
496000
2000
o zaman neden insanlar birilerinin Facebook'a Twitter'a
08:33
or Twitter here and there, or YouTube here and there?
215
498000
2000
veya Youtuba'a girmesinden endişe ediyor_
08:35
Those aren't the real problems in the office.
216
500000
3000
Bunlar ofisteki gerçek sıkıntılar değil.
08:38
The real problems are what I like to call
217
503000
2000
Gerçek problemler benim
08:40
the M&Ms,
218
505000
2000
Y&T ler demeyi sevdiğim
08:42
the Managers and the Meetings.
219
507000
2000
şeyler yani Yöneticiler ve Toplantılar.
08:44
Those are the real problems in the modern office today.
220
509000
3000
Bunlar modern ofis yaşamının gerçek problemleri.
08:47
And this is why things don't get done at work --
221
512000
3000
Ve bu yüzden iş yerinde iş yapılmıyor,
08:50
it's because of the M&Ms.
222
515000
2000
Y&T'ler yüzünden.
08:52
Now what's interesting is,
223
517000
2000
İlginç olan insanların iş yapmak
08:54
if you listen to all the places that people talk about doing work --
224
519000
3000
için konuştuğu yerlere bakarsanız
08:57
like at home, or in a car, or on a plane,
225
522000
2000
mesela ev ya da araba ya da uçak,
08:59
or late at night, or early in the morning --
226
524000
2000
ya da gece geç saat, ya da sabah erken saat --
09:01
you don't find managers and meetings.
227
526000
2000
yöneticiler ya da toplantılar göremezsiniz;
09:03
You find a lot of other distractions, but you don't find managers and meetings.
228
528000
3000
birçok başka rahatsız edici şey bulursunuz,ama yönetici ve toplantı bulamazsınız.
09:06
So these are the things that you don't find elsewhere,
229
531000
3000
Yani bu tür şeyler ofiste bulup da
09:09
but you do find at the office.
230
534000
3000
başka yerde bulamayacağınız şeylerdir.
09:12
And managers are basically people
231
537000
2000
Ve yöneticiler basitçe yaptıkları iş
09:14
whose job it is to interrupt people.
232
539000
2000
insanları rahatsız etmek olan kimselerdir.
09:16
That's pretty much what managers are for. They're for interrupting people.
233
541000
3000
Bu yöneticilerin ne için olduklarıdır,bu yüzden insanları bölerler.
09:19
They don't really do the work,
234
544000
2000
Gerçekten iş yapmazlar,
09:21
so they have to make sure everyone else is doing the work, which is an interruption.
235
546000
3000
sadece her şeyin yolunda gittiğinden emin olmak isterler ki bu da rahatsız etmektir.
09:24
And we have a lot of managers in the world now,
236
549000
2000
Ve dünyada birçok yönetici var şu anda.
09:26
and there's a lot of people in the world now,
237
551000
2000
Ve dünyada bir çok da insan var.
09:28
and there's a lot of interruptions in the world now because of these managers.
238
553000
2000
Ve dünyada bu yöneticiler yüzünden bir çok rahatsız edilme var.
09:30
They have to check in: "Hey, how's it going?
239
555000
2000
Onlar mutlaka kontrol etmek zorunda: ''Hey, nasıl gidiyor?
09:32
Show me what's up," and this sort of thing
240
557000
2000
Bana göster,'' ve bu gibi şeyler.
09:34
and they keep interrupting you at the wrong time,
241
559000
2000
Ve sizi yanlış zamanda rahatsız etmeyi sürdürürler,
09:36
while you're actually trying to do something they're paying you to do,
242
561000
3000
size para ödedikleri işi yapmaya çalışırken,
09:39
they tend to interrupt you.
243
564000
2000
sizi rahatsız etmeye meyillidirler.
09:41
That's kind of bad.
244
566000
2000
Bu çok kötü.
09:43
But what's even worse is the thing that managers do most of all,
245
568000
3000
Ama yöneticilerin her zaman yaptığı daha da kötü olan şey ise,
09:46
which is call meetings.
246
571000
2000
toplantılar.
09:48
And meetings are just toxic,
247
573000
2000
Ve toplantılar iş günü
09:50
terrible, poisonous things
248
575000
3000
boyunca zehirlidir, kötüdür
09:53
during the day at work.
249
578000
2000
kirleticidir.
09:55
We all know this to be true,
250
580000
3000
Hepimiz biliyoruz bu doğru.
09:58
and you would never see a spontaneous meeting called by employees.
251
583000
2000
Ve hiçbir zaman çalışanlar tarafından yapılan spontane bir toplantı göremezsiniz;
10:00
It doesn't work that way.
252
585000
2000
o şekilde işlemez.
10:02
The manager calls the meeting
253
587000
2000
Yönetici toplantıyı ayarlar,
10:04
so the employees can all come together,
254
589000
2000
bütün çalışanlar bir araya gelsin,
10:06
and it's an incredibly disruptive thing to do to people --
255
591000
2000
ve muhteşem bir dikkat dağıtıcılık oluşsun diye --
10:08
is to say, "Hey look,
256
593000
2000
''Hey bakın,
10:10
we're going to bring 10 people together right now and have a meeting.
257
595000
3000
bugün 10 kişiyi bir araya getireceğiz ve toplantı yapacağız.
10:13
I don't care what you're doing.
258
598000
2000
Ne yaptığınız umurumda değil.
10:15
Just, you've got to stop doing what you're doing, so you can have this meeting."
259
600000
3000
Ne yapıyorsanız onu bırakın ki bu toplantıya gelesiniz.''
10:18
I mean, what are the chances that all 10 people are ready to stop?
260
603000
3000
Yani o 10 kişinin birden bir şey yapmıyor olup da toplantıyı bekliyor olma ihtimalleri nedir?
10:21
What if they're thinking about something important?
261
606000
2000
Ya önemli bir şey düşünüyorlarsa?
10:23
What if they're doing important work?
262
608000
2000
Ya önemli bir iş yapıyorlarsa?
10:25
All of a sudden you're telling them that they have to stop doing that
263
610000
2000
Birden onlara o işi bırakıp başka bir
10:27
to do something else.
264
612000
2000
iş yapın diyorsunuz.
10:29
So they go into a meeting room, they get together,
265
614000
3000
Toplantı odasına gidiyorlar, bir araya geliyorlar,
10:32
and they talk about stuff that doesn't really matter usually.
266
617000
3000
ve gerçekte kullanışlı olmayan şeylerden bahsediyorlar genel olarak.
10:35
Because meetings aren't work.
267
620000
2000
Çünkü toplantılar işe yaramaz.
10:37
Meetings are places to go to talk about things you're supposed to be doing later.
268
622000
3000
Toplantılar daha sonra yapıyor olmanız gereken şeylerin konuşulduğu yerlerdir.
10:40
But meetings also procreate.
269
625000
2000
Ama toplantılar aynı zamanda üreyebilir.
10:42
So one meeting tends to lead to another meeting
270
627000
2000
Bir toplantı başka bir tanesine gider
10:44
and tends to lead to another meeting.
271
629000
2000
o da başka birine .
10:46
There's often too many people in the meetings,
272
631000
2000
Genelde toplantılarda bir çok insan vardır,
10:48
and they're very, very expensive to the organization.
273
633000
3000
ve onlar organizasyon için çok, çok pahalı olurlar.
10:51
Companies often think of a one-hour meeting as a one-hour meeting,
274
636000
3000
Şirketler genelde bir saatlik bir toplantıyı bir saat olarak düşünürler,
10:54
but that's not true, unless there's only one person in that meeting.
275
639000
3000
ama bu gerçek değil, o toplantıda bir kişi olmadıktan sonra.
10:57
If there are 10 people in the meeting, it's a 10-hour meeting; it's not a one-hour meeting.
276
642000
3000
Eğer toplantıda 10 kişi varsa, bu 10 saatlik bir toplantıdır, bir saatlik değil.
11:00
It's 10 hours of productivity taken from the rest of the organization
277
645000
3000
Organizasyonun geri kalanından 10 dakikalık üretkenliği çalan bir toplantıdır
11:03
to have this one one-hour meeting,
278
648000
2000
bu bir saatlik toplantı,
11:05
which probably should have been handled by two or three people
279
650000
3000
ki aslında iki veya üç kişi ile birkaç dakika konuşma
11:08
talking for a few minutes.
280
653000
2000
ile halledilebilecek şeylerdir konular.
11:10
But instead, there's a long scheduled meeting,
281
655000
2000
Ama onun yerine, uzun takvimde yerini alan toplantı olur,
11:12
because meetings are scheduled the way software works,
282
657000
3000
çünkü toplantılar yazılımların çalıştığı gibi ayarlanır,
11:15
which is in increments of 15 minutes, or 30 minutes, or an hour.
283
660000
3000
yani 15, 30 ya da bir saatin katları gibi.
11:18
You don't schedule an eight-hour meeting with Outlook.
284
663000
2000
Outlook'ta sekiz saatlik bir toplantı ayarlamazsınız.
11:20
You can't. I don't even know if you can.
285
665000
2000
Yapamazsınız.Yapabilir misiniz onu da bilmiyorum.
11:22
You can go 15 minutes or 30 minutes or 45 minutes or an hour.
286
667000
3000
15,30,45 dakika ya da bir saat olarak gidebilirsiniz.
11:25
And so we tend to fill these times up
287
670000
2000
Ve biz de o zamanları işlerin gerçekten çok
11:27
when things should really go really quickly.
288
672000
2000
hızlı gitmesi gereken yerde, doldurmaya çalışırız.
11:29
So meetings and managers are two major problems in businesses today,
289
674000
3000
Yani toplantılar ve yöneticiler özellikle ofislerde günümüz
11:32
especially to offices.
290
677000
2000
iş dünyası için çok büyük iki problem.
11:34
These things don't exist outside of the office.
291
679000
3000
Bu şeyler ofis dışında olmaz.
11:37
So I have some suggestions
292
682000
2000
Bu sorunun üstesinden gelmek için
11:39
to remedy the situation.
293
684000
3000
bazı tavsiyelerim var.
11:42
What can managers do --
294
687000
2000
Yöneticiler ne yapabilir --
11:44
enlightened managers, hopefully --
295
689000
2000
aydınlanmış yöneticiler, umarım --
11:46
what can they do to make the office a better place for people to work,
296
691000
3000
ofisi iş yapmak için daha elverişli bir hale getirebilirler,
11:49
so it's not the last resort, but it's the first resort?
297
694000
3000
yani bu sığınılacak son yer değil, ama ilk yer mi?
11:52
It's that people start to say,
298
697000
2000
insanlar bunu sorar,
11:54
"When I really want to get stuff done, I go to the office."
299
699000
2000
''Eğer gerçekten bir şeyler yapmak istiyorsam, ofise giderim.''
11:56
Because the offices are well equipped,
300
701000
2000
Çünkü ofisler insanlar işlerini iyi yapsınlar
11:58
everything should be there for them to do their work,
301
703000
2000
diye ne lazımsa bulunan yerlerdir,
12:00
but they don't want to go there right now, so how do we change that?
302
705000
3000
ama şu an da oraya gitmek istemezler, o zaman bunu nasıl değiştirmeli?
12:03
I have three suggestions I'll share with you guys.
303
708000
2000
Bunu çözmek için sizinle paylaşacağım üç öneri var.
12:05
I have about three minutes, so that'll fit perfectly.
304
710000
3000
Yaklaşık üç dakikam var,yani tam olacak.
12:08
We've all heard of the casual Friday thing.
305
713000
3000
Hepimiz rahat cuma günü olayını duyduk.
12:11
I don't know if people still do that.
306
716000
2000
İnsanlar bunu hala yapıyor mu bilmiyorum.
12:13
But how about "no-talk Thursdays?"
307
718000
3000
Ama konuşmanın yasak olduğu perşembelere ne dersiniz.
12:16
How about --
308
721000
2000
Sadece ayda bir kere
12:18
pick one Thursday once a month
309
723000
2000
perşembeyi seçip
12:20
and cut that day in half and just say the afternoon -- I'll make it really easy for you.
310
725000
3000
ve o günün de yarısını alıp mesela öğleden sonra-- sizin için kolay hale getiriyorum.
12:23
So just the afternoon, one Thursday.
311
728000
2000
Öğleden sonra, bir perşembe.
12:25
The first Thursday of the month -- just the afternoon --
312
730000
2000
Ayın ilk perşembesi -- öğleden sonra --
12:27
nobody in the office can talk to each other.
313
732000
2000
ofiste kimse birbiri ile konuşamaz.
12:29
Just silence, that's it.
314
734000
2000
Sadece sessizlik.Bu kadar.
12:31
And what you'll find
315
736000
2000
Ve sonunda bulacağınız
12:33
is that a tremendous amount of work actually gets done
316
738000
2000
işlerin gerçekten halledildiği anlardır
12:35
when no one talks to each other.
317
740000
2000
kimse kimse ile konuşmazsa.
12:37
This is when people actually get stuff done,
318
742000
2000
Bu insanların onları rahatsız eden olmayınca, onları bölen
12:39
is when no one's bothering them, when no one's interrupting them.
319
744000
2000
olmayınca işleri hallettikleri anlar.
12:41
And you can give someone -- giving someone four hours of uninterrupted time
320
746000
3000
Ve birisine -- birisine dört saatlik bölünmemiş zaman dilimi verirsiniz
12:44
is the best gift you can give anybody at work.
321
749000
2000
iş yerindeki birine verilecek en iyi hediye.
12:46
It's better than a computer.
322
751000
2000
Bir bilgisayardan daha iyi.
12:48
It's better than a new monitor. It's better than new software,
323
753000
3000
Yeni bir monitörden daha iyi.Yeni bir yazılımdan daha iyi,
12:51
or whatever people typically use.
324
756000
2000
ya da insanlar ne kullanıyorsa ondan daha iyi.
12:53
Giving them four hours of quiet time at the office
325
758000
2000
Onlara iş yerlerinde geçirecekleri dört saatlik
12:55
is going to be incredibly valuable.
326
760000
2000
sessiz zaman dilimi inanılmaz değerli olacaktır.
12:57
And if you try that, I think you'll find that you agree.
327
762000
2000
Ve eğer bunu denerseniz, öyle olduğuna katılacaksınız.
12:59
And maybe, hopefully you can do it more often.
328
764000
2000
Ve belki, umarım bunu daha sık yapacaksınız.
13:01
So maybe it's every other week,
329
766000
2000
Belki diğer haftalarda da olacak,
13:03
or every week, once a week,
330
768000
2000
ya da her hafta, ya da haftada bir kere,
13:05
afternoons no one can talk to each other.
331
770000
2000
öğleden sonra kimse başkası ile konuşmayacak.
13:07
That's something that you'll find will really, really work.
332
772000
3000
Bu gerçekten ama gerçekten işe yarar bulacağınız bir şey.
13:10
Another thing you can try
333
775000
2000
Deneyebileceğiniz başka bir şey ise
13:12
is switching from active
334
777000
2000
aktif iletişim ve katkı sağlama yerine
13:14
communication and collaboration,
335
779000
2000
yani yüz yüze, veya insanlara omuzundan
13:16
which is like face-to-face stuff,
336
781000
2000
dokunup merhaba diyip
13:18
tapping people on the shoulder, saying hi to them, having meetings,
337
783000
3000
toplantılarda alıkoymak yerine,
13:21
and replace that with more passive models of communication,
338
786000
2000
iletişimin biraz daha pasif yolları ile değiştirmek
13:23
using things like email and instant messaging,
339
788000
3000
yani email ve anlık mesaj servislerini kullanmak gibi,
13:26
or collaboration products -- things like that.
340
791000
3000
ya da katkı sağlama ürünleri -- bunun gibi.
13:29
Now some people might say email is really distracting
341
794000
3000
Şimdi bazı insanlar diyebilir ki email çok dikkat dağıtıcı
13:32
and I.M. is really distracting,
342
797000
2000
ve anlık mesaj sistemi de öyle,
13:34
and these other things are really distracting,
343
799000
2000
ve diğer bunun gibi şeylerde,
13:36
but they're distracting at a time of your own choice and your own choosing.
344
801000
3000
ama sizin seçtiğiniz zaman diliminde ve seçiminde zararlılar.
13:39
You can quit the email app; you can't quit your boss.
345
804000
3000
Email uygulamasını kapatabilirsiniz,patronunuzu kapatamazsınız.
13:42
You can quit I.M.;
346
807000
2000
Anlık mesajı kapatabilirsiniz,
13:44
you can't hide your manager.
347
809000
2000
ama yöneticinizi gizleyemezsiniz.
13:46
You can put these things away,
348
811000
2000
Bu tür şeyleri gözden uzakta tutabilirsiniz,
13:48
and then you can be interrupted on your own schedule, at your own time,
349
813000
3000
ve kendi takviminize göre, kendi zamanınızda rahatsız edilirsiniz,
13:51
when you're available, when you're ready to go again.
350
816000
2000
ne zaman müsaitseniz, yeniden başlamak için hazır olduğunuzda.
13:53
Because work, like sleep, happens in phases.
351
818000
3000
Çünkü iş, uyku gibidir, fazlar halinde gerçekleşir.
13:56
So you're going to be kind of going up and doing some work,
352
821000
2000
Yani yukarı çıkar iş yaparsınız,
13:58
and then you're going to come down from that work,
353
823000
2000
ve sonra o işten aşağı inersiniz,
14:00
and then maybe it's time to check that email, or check that I.M.
354
825000
2000
ve sonra işte o zaman belki mail kontrol zamanıdır ya da anlık mesaj kontrolü.
14:02
And there are very, very few things that are that urgent
355
827000
3000
Ve gerçekten çok çok az şey vardır ki
14:05
that need to happen, that need to be answered right this second.
356
830000
3000
hemen o anda cevap verilmelerine gerek olsun.
14:08
So if you're a manager,
357
833000
2000
Eğer yönetici iseniz,
14:10
start encouraging people to use more things like I.M. and email
358
835000
2000
elemanlarınızı anlık mesajlaşma ve email konusunda cesaretlendirin
14:12
and other things that someone else can put away
359
837000
2000
ve kendi zamanlarında açıp kapatabilecekleri
14:14
and then get back to you on their own schedule.
360
839000
2000
diğer şeyler içinde bunu yapın.
14:16
And the last suggestion I have
361
841000
3000
Ve son tavsiyem
14:19
is that, if you do have a meeting coming up,
362
844000
3000
yaklaşan bir toplantınız varsa,
14:22
if you have the power,
363
847000
2000
gücünüz varsa,
14:24
just cancel. Just cancel that next meeting.
364
849000
3000
sadece iptal edin, bir sonraki toplantıyı iptal edin.
14:28
Today's Friday -- so Monday, usually people have meetings on Monday.
365
853000
2000
Bugün Cuma -- yani Pazartesi, insanlar genelde pazartesi toplanır.
14:30
Just don't have it.
366
855000
2000
Yapmayın.
14:32
I don't mean move it;
367
857000
2000
Taşıyın demiyorum,
14:34
I mean just erase it from memory, it's gone.
368
859000
2000
Hafızadan silin diyorum.Gitti.
14:36
And you'll find out that everything will be just fine.
369
861000
3000
Ve göreceksiniz ki herşey tamamen güzel olacak.
14:39
All these discussions and decisions you thought you had to make
370
864000
2000
Bütün bu sabah dokuzda yapmanız gerektiğini
14:41
at this one time at 9 a.m. on Monday,
371
866000
2000
düşündüğünüz toplantılar ve tartışmalar,
14:43
just forget about them, and things will be just fine.
372
868000
2000
onları unutun, ve işler yoluna girecek.
14:45
People have a more open morning, they can actually think,
373
870000
3000
İnsanlar daha açık bir sabaha sahip olur, gerçekten düşünebilirler,
14:48
and you'll find out that maybe all these things you thought you had to do,
374
873000
2000
ve göreceksiniz ki söylemeniz gerektiğini düşündüğünüz her şey,
14:50
you don't actually have to do.
375
875000
2000
söylemenize gerek yoktur.
14:52
So those are just three quick suggestions I wanted to give you guys
376
877000
2000
Bunlar sizlere sunduğum üç öneriydi
14:54
to think about this.
377
879000
2000
bunun hakkında düşünmek için.
14:56
And I hope that some of these ideas
378
881000
2000
Ve umuyorum ki bu fikirlerin bazıları
14:58
were at least provocative enough
379
883000
2000
en azından yöneticiler patronlar
15:00
for managers and bosses and business owners
380
885000
2000
iş sahipleri, organizatörler ve diğer insanlardan
15:02
and organizers and people who are in charge of other people
381
887000
3000
sorumlu olanlar için onları biraz rahat bırakmak
15:05
to think about laying off a little bit
382
890000
2000
adına provokatif olur
15:07
and giving people some more time to get some work done.
383
892000
2000
ve insanlara biraz daha iş yapmaları için zaman verir.
15:09
And I think it'll all pay off in the end.
384
894000
2000
Ve bunlar sonunda haklılığa kavuşur.
15:11
So thanks for listening.
385
896000
2000
Dinlediğiniz için çok teşekkürler.
15:13
(Applause)
386
898000
2000
(Alkışlar)
ABOUT THE SPEAKER
Jason Fried - Software entrepreneurJason Fried thinks deeply about collaboration, productivity and the nature of work. He's the co-founder of 37signals, makers of Basecamp and other web-based collaboration tools, and co-author of "Rework."
Why you should listen
Jason Fried is the co-founder and president of 37signals , a Chicago-based company that builds web-based productivity tools that, in their words, "do less than the competition -- intentionally." 37signals' simple but powerful collaboration tools include Basecamp, Highrise, Backpack, Campfire, Ta-da List, and Writeboard. 37signals also developed and open-sourced the Ruby on Rails programming framework.
Fried is the co-author, with David Heinemeier Hansson, of the book Rework, about new ways to conceptualize working and creating. Salon's Scott Rosenberg called it "a minimalist manifesto that's profoundly practical. In a world where we all keep getting asked to do more with less, the authors show us how to do less and create more."
Jason Fried | Speaker | TED.com