TED2015
Monica Lewinsky: The price of shame
Monica Lewinsky: Utancın bedeli
Filmed:
Readability: 4.8
16,921,466 views
“Bir avcılık sporu olarak utandirmanin sona ermesi gerekiyor” diyor Monica Lewinsky. 1998’de, devam ediyor, “ben, kişisel itibarını küresel bir ölçekte neredeyse aniden kaybeden ilk vakaydım”. Bugün, kendisinin mazur kaldığı çevrimiçi aşağılama sürekli ve ölumcül bir hale geldi. Bu cesur konuşmasında, Monica çevrimiçi utanç kültürümüzü şiddetle kınayıp farklı bir yol talep ediyor.
Monica Lewinsky - Social activist
Monica Lewinsky advocates for a safer and more compassionate social media environment, drawing from her unique experiences at the epicenter of a media maelstrom in 1998. Full bio
Monica Lewinsky advocates for a safer and more compassionate social media environment, drawing from her unique experiences at the epicenter of a media maelstrom in 1998. Full bio
Double-click the English transcript below to play the video.
00:12
You're looking at a woman
who was publicly silent for a decade.
who was publicly silent for a decade.
0
763
4974
Şu anda on yıldır
sessiz kalmış bir kadına bakıyorsunuz.
sessiz kalmış bir kadına bakıyorsunuz.
Doğal olarak bu durum değişti ama
00:18
Obviously, that's changed,
1
6711
1826
00:20
but only recently.
2
8967
1414
sadece kısa bir süre önce.
00:23
It was several months ago
3
11051
1578
Birkaç ay önce
00:24
that I gave my very first
major public talk
major public talk
4
12629
2973
ilk büyük halka açık konuşmamı yaptım
00:27
at the Forbes 30 Under 30 summit:
5
15602
2615
Forbes'un 30'un Altında 30 zirvesinde:
00:30
1,500 brilliant people,
all under the age of 30.
all under the age of 30.
6
18217
4214
1.500 fevkalade insan,
hepsi 30 yaşın altında.
hepsi 30 yaşın altında.
00:35
That meant that in 1998,
7
23101
2764
Bu demek oluyor ki, 1998 yılında,
00:37
the oldest among the group were only 14,
8
25865
3587
grubun en büyükleri
henüz 14 yaşındaydı,
henüz 14 yaşındaydı,
00:41
and the youngest, just four.
9
29452
2847
en küçükleri ise sadece dört.
00:45
I joked with them that some
might only have heard of me
might only have heard of me
10
33039
3589
Beni sadece rap şarkılarından tanıyor
00:48
from rap songs.
11
36628
1952
olma olasılıklarıyla dalga geçmiştim.
00:50
Yes, I'm in rap songs.
12
38580
3147
Evet, rap şarkılarında adım geçiyor.
00:53
Almost 40 rap songs. (Laughter)
13
41727
3697
Neredeyse 40 rap şarkısı. (Kahkaha)
00:58
But the night of my speech,
a surprising thing happened.
a surprising thing happened.
14
46614
3495
Ama konuşmamı yaptığım gece,
beklenmedik bir şey oldu.
beklenmedik bir şey oldu.
01:02
At the age of 41, I was hit on
by a 27-year-old guy.
by a 27-year-old guy.
15
50109
6246
41 yaşındayken, 27 yaşında bir adam
benimle flört etti.
benimle flört etti.
01:09
I know, right?
16
57155
2176
Tuhaf, değil mi?
01:12
He was charming and I was flattered,
17
60301
2613
Çok cezbediciydi
ve benim gururumu okşadı
ve benim gururumu okşadı
01:14
and I declined.
18
62914
1773
ve ben onu reddettim.
01:17
You know what his
unsuccessful pickup line was?
unsuccessful pickup line was?
19
65387
2944
Beni tavlamak için
ne dedi biliyor musunuz?
ne dedi biliyor musunuz?
01:21
He could make me feel 22 again.
20
69141
3320
Beni tekrar 22 yaşında gibi
hissettirebileceğini söyledi.
hissettirebileceğini söyledi.
01:24
(Laughter) (Applause)
21
72461
4946
(Kahkaha) (Alkış)
01:30
I realized later that night,
I'm probably the only person over 40
I'm probably the only person over 40
22
78637
5271
O gece sonradan farkettim,
tekrar 22 yaşında olmak istemeyen
tekrar 22 yaşında olmak istemeyen
01:35
who does not want to be 22 again.
23
83908
2601
tek 40 yaşındaki kişiydim sanırım.
01:38
(Laughter)
24
86509
2600
(Kahkaha)
01:41
(Applause)
25
89109
3860
(Alkış)
01:47
At the age of 22,
I fell in love with my boss,
I fell in love with my boss,
26
95269
5025
22 yaşında,
patronuma aşık oldum
patronuma aşık oldum
01:52
and at the age of 24,
27
100294
2821
ve 24 yaşında,
01:55
I learned the devastating consequences.
28
103115
3432
bunun yıpratıcı sonuçlarını öğrendim.
01:59
Can I see a show of hands of anyone here
29
107667
3181
Burada, 22 yaşında hata yapmamış olan,
02:02
who didn't make a mistake
or do something they regretted at 22?
or do something they regretted at 22?
30
110848
4513
ya da pişmanlık duyduğu bir şey
yapmamış olan var mi?
yapmamış olan var mi?
02:09
Yep. That's what I thought.
31
117151
2567
Evet, ben de boyle düşünmüştüm.
02:12
So like me, at 22, a few of you
may have also taken wrong turns
may have also taken wrong turns
32
120648
5780
Yani tipki benim gibi, 22 yaşında
bazılarınız yanlış bir yola sapmış
bazılarınız yanlış bir yola sapmış
02:18
and fallen in love with the wrong person,
33
126428
3038
ve yanlış bir insana aşık olmuş
olabilirsiniz,
olabilirsiniz,
02:21
maybe even your boss.
34
129466
1962
hatta belki de patronunuza.
02:24
Unlike me, though, your boss
35
132378
2595
Yalnız, benim tersime, sizin patronunuz
02:26
probably wasn't the president
of the United States of America.
of the United States of America.
36
134973
4079
muhtemelen Amerika Birleşik Devleti'nin
Cumhurbaşkanı değildi.
Cumhurbaşkanı değildi.
02:31
Of course, life is full of surprises.
37
139802
4296
Tabii ki, hayat süprizlerle dolu.
02:36
Not a day goes by that I'm not
reminded of my mistake,
reminded of my mistake,
38
144098
4923
Hatamı hatirlamadigim
bir gün bile geçmiyor,
bir gün bile geçmiyor,
02:41
and I regret that mistake deeply.
39
149021
2273
ve büyük pişmanlık duyuyorum.
02:45
In 1998, after having been swept up
into an improbable romance,
into an improbable romance,
40
153404
6622
1998'de, imkansiz bir aşkın içine
savrulduktan sonra,
savrulduktan sonra,
02:52
I was then swept up into the eye
of a political, legal and media maelstrom
of a political, legal and media maelstrom
41
160026
5462
daha önce hiç rastlamadigimiz
siyasi, hukuki ve medyatik bir fırtınanın
siyasi, hukuki ve medyatik bir fırtınanın
02:57
like we had never seen before.
42
165488
4047
tam ortasina suruklendim.
03:01
Remember, just a few years earlier,
43
169535
2342
Hatırlarsınız ki, sadece bir kaç sene önce
03:03
news was consumed from just three places:
44
171877
3002
haberler yalnızca
bir kaç yerden tüketiliyordu:
bir kaç yerden tüketiliyordu:
03:06
reading a newspaper or magazine,
45
174879
2672
gazete veya dergi okurken,
03:09
listening to the radio,
46
177551
1835
radyo dinlerken
03:11
or watching television.
47
179386
1618
veya televizyon izlerken.
03:13
That was it.
48
181004
1300
Bu kadardı.
03:14
But that wasn't my fate.
49
182304
3955
Ama benim kaderim bu değildi.
03:18
Instead, this scandal was brought to you
50
186259
3622
Onun yerine, bu skandal size
03:21
by the digital revolution.
51
189881
2400
dijital devrim tarafindan getirildi.
03:24
That meant we could access
all the information we wanted,
all the information we wanted,
52
192281
3707
Bu, istediğimiz her türlü bilgiye
erişebileceğimiz anlamına geliyordu,
erişebileceğimiz anlamına geliyordu,
03:27
when we wanted it, anytime, anywhere,
53
195988
4295
ne zaman, nerede istersek.
03:32
and when the story broke in January 1998,
54
200283
4690
Ve 1998 Ocak ayında bu haber
03:36
it broke online.
55
204973
2786
internete yayıldı.
03:39
It was the first time the traditional news
56
207759
3001
Bu, geleneksel haberlerin
03:42
was usurped by the Internet
for a major news story,
for a major news story,
57
210760
4523
önemli bir olay için internet tarafından
ele geçirilmesinin ilk örneğiydi,
ele geçirilmesinin ilk örneğiydi,
03:47
a click that reverberated
around the world.
around the world.
58
215283
4221
bir tıklamayla dünyaya yayıldı.
03:52
What that meant for me personally
59
220484
2438
Bunun benim için kişisel anlamı,
03:54
was that overnight I went
from being a completely private figure
from being a completely private figure
60
222922
5118
bir gecede, tamamen bir özel kişi
olmaktan çıkıp
olmaktan çıkıp
04:00
to a publicly humiliated one worldwide.
61
228040
5447
dünyaca ayıplanan bir figür
haline gelmem oldu.
haline gelmem oldu.
04:05
I was patient zero
of losing a personal reputation
of losing a personal reputation
62
233487
4295
Ben, kişisel itibarını küresel bir ölçekte
04:09
on a global scale almost instantaneously.
63
237782
4556
neredeyse aniden kaybeden ilk vakaydım.
04:15
This rush to judgment,
enabled by technology,
enabled by technology,
64
243588
2339
Teknolojinin imkan sağladığı
bu yargılama telaşı
bu yargılama telaşı
04:17
led to mobs of virtual stone-throwers.
65
245927
4115
taşlayan sanal çetelere yol açtı.
04:22
Granted, it was before social media,
66
250042
3059
Evet, bunlar sosyal medyadan önceydi
04:25
but people could still comment online,
67
253101
3552
ama insanlar yine de internette
yorum yapabiliyorlar,
yorum yapabiliyorlar,
04:28
email stories, and, of course,
email cruel jokes.
email cruel jokes.
68
256653
6228
haberleri, ve, tabii ki, zalim şakaları
email ile iletebiliyorlardı.
email ile iletebiliyorlardı.
04:34
News sources plastered
photos of me all over
photos of me all over
69
262881
3089
Haber kaynakları her yere
fotoğraflarımı yapıştırdı
fotoğraflarımı yapıştırdı
04:37
to sell newspapers, banner ads online,
70
265970
3784
gazetelere ve internet ilanlarına satmak,
04:41
and to keep people tuned to the TV.
71
269754
2539
ve insanların ilgisini
televizyona odaklamak için.
televizyona odaklamak için.
04:45
Do you recall a particular image of me,
72
273913
3549
Mesela, bereli bir fotoğrafımı
04:49
say, wearing a beret?
73
277462
2462
hatırlayabiliyor musunuz?
04:53
Now, I admit I made mistakes,
74
281224
2995
Hata yaptığımı kabul ediyorum,
04:56
especially wearing that beret.
75
284219
2868
özellikle o bere konusunda.
05:00
But the attention and judgment
that I received, not the story,
that I received, not the story,
76
288267
4289
Hikayenin kendisinden ziyade
benim mazur kaldığım ilgi ve yargının
benim mazur kaldığım ilgi ve yargının
05:04
but that I personally received,
was unprecedented.
was unprecedented.
77
292556
4364
eşi benzeri görülmemişti.
05:08
I was branded as a tramp,
78
296920
3159
Bana sürtük damgası vuruldu,
05:12
tart, slut, whore, bimbo,
79
300079
6548
kaşar, şıllık, fahişe, aptal,
05:18
and, of course, that woman.
80
306627
2778
ve, tabii ki, o kadın.
05:22
I was seen by many
81
310455
2765
Birçok insan tarafından görülmüş
05:25
but actually known by few.
82
313220
3388
ama çok azı tarafından tanınmıştım.
05:28
And I get it: it was easy to forget
83
316608
3578
Ve anlıyorum, o kadının çok boyutlu
05:32
that that woman was dimensional,
84
320186
2601
olduğunu unutmak kolaydı,
05:34
had a soul, and was once unbroken.
85
322787
3968
ve bir zamanlar parçalanmamış
bir ruhu olduğunu.
bir ruhu olduğunu.
05:41
When this happened to me 17 years ago,
there was no name for it.
there was no name for it.
86
329505
4899
17 yıl önce bu benim başıma geldiğinde,
bir ismi yoktu.
bir ismi yoktu.
Şimdi buna sanal zorbalık diyoruz
ve çevrimici taciz.
ve çevrimici taciz.
05:46
Now we call it cyberbullying
and online harassment.
and online harassment.
87
334404
4397
05:52
Today, I want to share
some of my experience with you,
some of my experience with you,
88
340421
3496
Bugün, sizinle bazı deneyimlerimi
paylaşmak istiyorum,
paylaşmak istiyorum,
05:55
talk about how that experience has helped
shape my cultural observations,
shape my cultural observations,
89
343917
4434
kültürel gözlemlerimi nasıl
inşa ettiklerininden ve geçmiş
inşa ettiklerininden ve geçmiş
deneyimlerimin diğerlerinde daha az çileye
sebep olacak bir değişime
sebep olacak bir değişime
06:00
and how I hope my past experience
can lead to a change that results
can lead to a change that results
90
348351
4852
yol açabilecekleri umudumdan
bahsetmek istiyorum.
bahsetmek istiyorum.
06:05
in less suffering for others.
91
353203
2438
06:10
In 1998, I lost my reputation
and my dignity.
and my dignity.
92
358221
5273
1998'de, hem itibarımı
hem de gururumu kaybettim.
hem de gururumu kaybettim.
Neredeyse herşeyimi kaybettim,
06:15
I lost almost everything,
93
363494
3500
06:18
and I almost lost my life.
94
366994
3111
ve neredeyse hayatımı kaybettim.
06:24
Let me paint a picture for you.
95
372905
2394
Izin verin, sizin için bir resim çizeyim.
Eylül 1998,
06:29
It is September of 1998.
96
377319
3547
06:32
I'm sitting in a windowless office room
97
380866
2686
ve ben penceresiz bir ofis odasında
oturuyorum.
oturuyorum.
Bağımsız Danışmanın Oda'sında
06:35
inside the Office
of the Independent Counsel
of the Independent Counsel
98
383552
3064
06:38
underneath humming fluorescent lights.
99
386616
4435
uğultulu floresan ışıklar altında
sözde bir arkadaşın bir sene önce
06:43
I'm listening to the sound of my voice,
100
391051
3831
gizlice bantladığı telefon
görüşmelerindeki
görüşmelerindeki
06:46
my voice on surreptitiously
taped phone calls
taped phone calls
101
394882
3738
06:50
that a supposed friend
had made the year before.
had made the year before.
102
398620
3136
kendi sesimi dinliyorum.
06:53
I'm here because
I've been legally required
I've been legally required
103
401756
3575
Buradayım çünkü
hukuki olarak
hukuki olarak
kaydedilmiş 20 saatlik konuşmanın tümünü
doğrulamak zorunda bırakıldım.
doğrulamak zorunda bırakıldım.
06:57
to personally authenticate
all 20 hours of taped conversation.
all 20 hours of taped conversation.
104
405331
5863
Geçtiğimiz sekiz ay boyunca,
bu bantların gizemli içerikleri
bu bantların gizemli içerikleri
07:05
For the past eight months,
the mysterious content of these tapes
the mysterious content of these tapes
105
413194
3987
07:09
has hung like the Sword
of Damocles over my head.
of Damocles over my head.
106
417181
3948
kafamın üstünde
Demokles'in kılıcı gibi asılmışlardı.
Demokles'in kılıcı gibi asılmışlardı.
07:13
I mean, who can remember
what they said a year ago?
what they said a year ago?
107
421129
4086
Yani, bir sene önce ne söylediğini
kim hatirlayabilir ki?
kim hatirlayabilir ki?
07:17
Scared and mortified, I listen,
108
425215
4088
Korkmus ve utanç dolu bir şekilde
dinliyorum,
dinliyorum,
günün olan biteni hakkında
gevezelik etmemi
gevezelik etmemi
07:23
listen as I prattle on
about the flotsam and jetsam of the day;
about the flotsam and jetsam of the day;
109
431013
4542
07:27
listen as I confess my love
for the president,
for the president,
110
435555
3871
Cumhurbaşkanı'na ilan-ı aşk etmemi
ve tabii ki kalp kırıklığımı;
07:31
and, of course, my heartbreak;
111
439426
3379
07:34
listen to my sometimes catty,
sometimes churlish, sometimes silly self
sometimes churlish, sometimes silly self
112
442805
4818
bazen hain, bazen kaba, bazen aptal
benliğimi
benliğimi
gaddar, bağışlamaz, görgüsüz oluşumu;
07:39
being cruel, unforgiving, uncouth;
113
447623
4719
07:45
listen, deeply, deeply ashamed,
114
453262
2859
çok derin bir utanç içinde
07:48
to the worst version of myself,
115
456121
2684
benim bile tanımadığım
kendimin en kötü versiyonu oluşumu
kendimin en kötü versiyonu oluşumu
07:50
a self I don't even recognize.
116
458805
3512
dinliyorum.
Bir kaç gün sonra, Starr Rapor'u
Kongre'ye veriliyor, ve bütün teyp
Kongre'ye veriliyor, ve bütün teyp
07:56
A few days later, the Starr Report
is released to Congress,
is released to Congress,
117
464537
4122
ve transkriptler, o çalınan kelimeler,
bunun bir kısmını oluşturuyor.
bunun bir kısmını oluşturuyor.
08:00
and all of those tapes and transcripts,
those stolen words, form a part of it.
those stolen words, form a part of it.
118
468659
5111
Insanların transkriptleri okuyabiliyor
olmaları yeterince dehşet verici,
olmaları yeterince dehşet verici,
08:06
That people can read the transcripts
is horrific enough,
is horrific enough,
119
474790
4171
fakat bir kaç hafta sonra,
08:10
but a few weeks later,
120
478961
2747
08:13
the audio tapes are aired on TV,
121
481708
3297
bu ses bantları televizyonda yayınlanıyor,
08:17
and significant portions
made available online.
made available online.
122
485005
3586
ve önemli kısımları
internete veriliyor.
internete veriliyor.
Duyduğum utanç eziyetliydi.
08:22
The public humiliation was excruciating.
123
490661
4584
08:27
Life was almost unbearable.
124
495245
3463
Hayat neredeyse yaşanılamaz
hale geldi.
hale geldi.
Bu 1998'de çok sık meydana gelen
bir olay değildi.
bir olay değildi.
08:32
This was not something that happened
with regularity back then in 1998,
with regularity back then in 1998,
125
500938
5116
Bundan kastım, insanların özel
kelimelerini, hareketlerini
kelimelerini, hareketlerini
08:38
and by this, I mean the stealing
of people's private words, actions,
of people's private words, actions,
126
506054
5782
08:43
conversations or photos,
127
511836
2623
sohbetlerini ya da fotoğraflarını çalmak,
ve sonra bunları yayınlamak --
08:46
and then making them public --
128
514459
2579
08:49
public without consent,
129
517038
2437
izinsiz,
08:51
public without context,
130
519475
2462
içerikten yoksun
ve merhametsizce.
08:53
and public without compassion.
131
521937
2594
12 yıl ileri sarın. Yıl 2010 ve
08:58
Fast forward 12 years to 2010,
132
526091
3090
09:01
and now social media has been born.
133
529181
3157
şimdi sosyal medya doğdu.
09:05
The landscape has sadly become much
more populated with instances like mine,
more populated with instances like mine,
134
533158
5032
Manzara ne yazık ki benimki gibi
hikayelerle doldu,
hikayelerle doldu,
Birinin hata yapıp yapmamasıyla alakasız
09:10
whether or not someone
actually make a mistake,
actually make a mistake,
135
538190
3018
09:13
and now it's for both public
and private people.
and private people.
136
541208
5712
ve şimdi hem kamuya mal olmuş
hem de özel kişiler için.
hem de özel kişiler için.
Bazıları için sonuçlar ciddi oldu,
son derece ciddi.
son derece ciddi.
09:18
The consequences for some
have become dire, very dire.
have become dire, very dire.
137
546920
4929
09:25
I was on the phone with my mom
138
553799
2548
Eylül 2010'da
09:28
in September of 2010,
139
556347
2717
telefonda annemle konuşuyordum.
haberlerdeki
09:31
and we were talking about the news
140
559064
1857
09:32
of a young college freshman
from Rutgers University
from Rutgers University
141
560921
2792
Rutgers Üniversite'si
birinci sinifta,
birinci sinifta,
Tyler Clementi adında
bir gençten bahsediyorduk.
bir gençten bahsediyorduk.
09:35
named Tyler Clementi.
142
563713
2153
09:38
Sweet, sensitive, creative Tyler
143
566656
3148
Tatlı, duygusal, yaratıcı Tyler
oda arkadaşı tarafından
başka bir adamla beraber olurken
başka bir adamla beraber olurken
09:41
was secretly webcammed by his roommate
144
569804
2379
09:44
while being intimate with another man.
145
572183
2773
.gizlice videoya alınmış.
09:48
When the online world
learned of this incident,
learned of this incident,
146
576826
2438
Çevrimiçi dünya
bu olayı duyunca,
bu olayı duyunca,
alaylar ve sanal zorbalık ateşlendi.
09:51
the ridicule and cyberbullying ignited.
147
579264
3135
09:56
A few days later,
148
584079
1919
Bir kaç gün sonra,
09:57
Tyler jumped from
the George Washington Bridge
the George Washington Bridge
149
585998
3716
Tyler George Washington Köprü'sünden
ölümüne atladı.
10:01
to his death.
150
589714
1533
10:03
He was 18.
151
591247
1947
18 yaşındaydı.
Annem, Tyler ve ailesinin
10:07
My mom was beside herself about
what happened to Tyler and his family,
what happened to Tyler and his family,
152
595644
4703
10:12
and she was gutted with pain
153
600347
2555
başına gelenler sonucunda çok telaşlanmış
ve azap çekmişti.
ve azap çekmişti.
Öyle ki, nedenini pek anlayamamıştım,
10:14
in a way that I just couldn't
quite understand,
quite understand,
154
602902
3668
10:18
and then eventually I realized
155
606570
2370
ve zamanla farkettim ki
10:20
she was reliving 1998,
156
608940
2981
o 1998'i tekrar yaşıyordu,
başucuma oturup
10:23
reliving a time when she sat
by my bed every night,
by my bed every night,
157
611921
4033
beni kapı açık duş almaya
zorladığı,
zorladığı,
10:30
reliving a time when she made me shower
with the bathroom door open,
with the bathroom door open,
158
618824
5973
10:36
and reliving a time
when both of my parents feared
when both of my parents feared
159
624797
4110
ebeveynlerimin ikisinin de
benim utançtan gerçek anlamda
benim utançtan gerçek anlamda
10:40
that I would be humiliated to death,
160
628907
2950
öleceğimden korktukları bir dönemi,
10:43
literally.
161
631857
2312
tekrar yaşıyordu.
Bugün, çok fazla sayıda ebeveyn
10:48
Today, too many parents
162
636339
2947
10:51
haven't had the chance to step in
and rescue their loved ones.
and rescue their loved ones.
163
639286
3342
sevdiklerini zamanında alıp
kurtarma şansına sahip olamıyorlar.
kurtarma şansına sahip olamıyorlar.
Çok fazla sayıda ebeveyn
çocuklarının eziyet ve utancından
çocuklarının eziyet ve utancından
10:54
Too many have learned
of their child's suffering and humiliation
of their child's suffering and humiliation
164
642628
4181
çok geç haberdar oluyorlar.
10:58
after it was too late.
165
646809
2565
Tyler'ın trajik, anlamsız ölümü
benim icin bir dönüm
benim icin bir dönüm
11:01
Tyler's tragic, senseless death
was a turning point for me.
was a turning point for me.
166
649944
4597
11:06
It served to recontextualize
my experiences,
my experiences,
167
654541
4041
noktası olup, kendi deneyimlerimi
gözden geçirmeme yardımcı oldu,
gözden geçirmeme yardımcı oldu,
ve etrafımdaki utanç ve zorbalık dolu
dünyaya bakmaya başlayıp,
dünyaya bakmaya başlayıp,
11:10
and I then began to look at the world
of humiliation and bullying around me
of humiliation and bullying around me
168
658582
4295
11:14
and see something different.
169
662877
3483
yeni bir şey gördüm.
1998'de, bu internet denilen
cesur yeni teknolojinin bizi
cesur yeni teknolojinin bizi
11:18
In 1998, we had no way of knowing
where this brave new technology
where this brave new technology
170
666360
5224
nereye götüreceğini bilmemizin
bir yolu yoktu.
bir yolu yoktu.
11:23
called the Internet would take us.
171
671584
2670
11:26
Since then, it has connected people
in unimaginable ways,
in unimaginable ways,
172
674254
4208
Ondan beri, birçok insanı hayal
edilemeyecek bir şekilde
edilemeyecek bir şekilde
11:30
joining lost siblings,
173
678462
1917
birbirine bağladı,
kayıp kardeşleri buluşturdu,
kayıp kardeşleri buluşturdu,
11:32
saving lives, launching revolutions,
174
680379
4071
hayatları kurtarıp, devrimler başlattı
fakat benim başıma gelen karanlık,
sanal zorbalık ve ayıplama
sanal zorbalık ve ayıplama
11:36
but the darkness, cyberbullying,
and slut-shaming that I experienced
and slut-shaming that I experienced
175
684450
4850
11:41
had mushroomed.
176
689300
2505
hızla yayıldı.
11:45
Every day online, people,
especially young people
especially young people
177
693145
4700
Çevrimiçi her gün,
insanlar, özellikle
insanlar, özellikle
11:49
who are not developmentally
equipped to handle this,
equipped to handle this,
178
697845
2927
gelişimsel açıdan bunun üstesinden
gelebilecek donanıma sahip olmayan
gelebilecek donanıma sahip olmayan
genç insanlar, o kadar
istismar edilip utandırılıyorlar ki
istismar edilip utandırılıyorlar ki
11:52
are so abused and humiliated
179
700772
2532
bir sonraki gün hayatta kalmayı
hayal bile edemiyorlar
hayal bile edemiyorlar
11:55
that they can't imagine living
to the next day,
to the next day,
180
703304
2692
11:57
and some, tragically, don't,
181
705996
3149
ve bazıları, ne yazik ki, kalmıyorlar
12:01
and there's nothing virtual about that.
182
709145
2756
ve bunun sanal olan hiçbir yani yok.
Genç insanlara
Genç insanlara
birtakım sorunlarında
yardımcı olmaya odaklanmış
yardımcı olmaya odaklanmış
12:05
ChildLine, a U.K. nonprofit that's focused
on helping young people on various issues,
on helping young people on various issues,
183
713551
6077
12:11
released a staggering statistic
late last year:
late last year:
184
719628
3681
BK merkezli Childcare, geçen yılın
sonlarında, çarpıcı bir istatistik
sonlarında, çarpıcı bir istatistik
yayınladı.
2012'den 2013'e kadar,
2012'den 2013'e kadar,
12:15
From 2012 to 2013,
185
723309
3621
sanal zorbalıkla ilişkili arama ve
epostalarda
epostalarda
12:18
there was an 87 percent increase
186
726930
3274
yüzde 87 bir artış yaşanmış.
12:22
in calls and emails related
to cyberbullying.
to cyberbullying.
187
730204
4876
12:27
A meta-analysis done
out of the Netherlands
out of the Netherlands
188
735080
2182
Hollanda'da yapılan bir
meta-analize göre
meta-analize göre
ilk defa, sanal zorbalık
intihar
intihar
12:29
showed that for the first time,
189
737262
1995
12:31
cyberbullying was leading
to suicidal ideations
to suicidal ideations
190
739257
5042
düşüncelerine,
çevrimdışı zorbalıktan
çevrimdışı zorbalıktan
çok daha fazla neden olmaya başlamış.
12:36
more significantly than offline bullying.
191
744299
3900
12:40
And you know what shocked me,
although it shouldn't have,
although it shouldn't have,
192
748199
3761
Ve beni şoke eden ne oldu biliyor musunuz?
Geçen sene, başka bir araştırmanın
bulgularına göre, utanç duygusu
bulgularına göre, utanç duygusu
12:43
was other research last year
that determined humiliation
that determined humiliation
193
751960
3937
12:47
was a more intensely felt emotion
194
755897
2998
mutluluk, ve hatta öfke duygularından
12:50
than either happiness or even anger.
195
758895
4060
çok daha yoğun bir şekilde
hissedilen bir duyguymuş.
hissedilen bir duyguymuş.
12:56
Cruelty to others is nothing new,
196
764305
3185
Zulüm yeni bir şey değil ama çevrimiçi,
teknoloji tarafından
geliştirilmiş utandırma daha güçlü,
geliştirilmiş utandırma daha güçlü,
12:59
but online, technologically
enhanced shaming is amplified,
enhanced shaming is amplified,
197
767490
6380
13:05
uncontained, and permanently accessible.
198
773870
5317
denetimsiz ve kalıcı olarak
erişilebilir.
erişilebilir.
13:11
The echo of embarrassment used to extend
only as far as your family, village,
only as far as your family, village,
199
779187
5690
Utancın yankısı eskiden sadece
ailene, köyüne,
ailene, köyüne,
13:16
school or community,
200
784877
2344
okuluna ya da topluluğuna
kadar ulaşırdı
kadar ulaşırdı
fakat şimdi, çevrimici toplumuna
kadar yayılıyor.
kadar yayılıyor.
13:19
but now it's the online community too.
201
787221
3878
13:23
Millions of people, often anonymously,
202
791099
2842
Milyonlarca insan,
çoğunlukla anonim olarak,
çoğunlukla anonim olarak,
seni kelimeleriyle bıçaklayabilir
ve bu çok büyük bir acı.
ve bu çok büyük bir acı.
13:25
can stab you with their words,
and that's a lot of pain,
and that's a lot of pain,
203
793941
3993
Ne kadar insanın
seni gözlemlediğini ve seni
seni gözlemlediğini ve seni
13:29
and there are no perimeters
around how many people
around how many people
204
797934
3136
13:33
can publicly observe you
205
801070
2088
kazığa oturttuğunu gösteren
13:35
and put you in a public stockade.
206
803158
3419
bir indeks yok.
13:39
There is a very personal price
207
807717
2469
Bu halk aşağılanması için
13:42
to public humiliation,
208
810186
2114
çok kişisel bir bedel
ve internetin büyümesi bu
bedeli yükseltti.
bedeli yükseltti.
13:45
and the growth of the Internet
has jacked up that price.
has jacked up that price.
209
813130
5771
Neredeyse iki asırdır,
kültürel toprağımıza
kültürel toprağımıza
13:51
For nearly two decades now,
210
819841
2427
13:54
we have slowly been sowing the seeds
of shame and public humiliation
of shame and public humiliation
211
822268
4118
yavaş yavaş,
utanç ve aşağılamanın
utanç ve aşağılamanın
13:58
in our cultural soil,
both on- and offline.
both on- and offline.
212
826386
5821
tohumlarını ektik,
hem çevrimiçi hem çevrimdışı.
hem çevrimiçi hem çevrimdışı.
Dedikodu siteleri, paparazzi,
realite programları, siyaset,
realite programları, siyaset,
14:04
Gossip websites, paparazzi,
reality programming, politics,
reality programming, politics,
213
832207
4898
14:09
news outlets and sometimes hackers
all traffic in shame.
all traffic in shame.
214
837105
5836
haber yayınları ve bazen hackerlar
hep utanç içinde iş yapıyorlar.
hep utanç içinde iş yapıyorlar.
Bu, duyarsızlaşmaya ve serbest
bir çevrimiçi ortama yol açıp
bir çevrimiçi ortama yol açıp
14:14
It's led to desensitization
and a permissive environment online
and a permissive environment online
215
842941
4218
14:19
which lends itself to trolling,
invasion of privacy, and cyberbullying.
invasion of privacy, and cyberbullying.
216
847159
6362
trollemeye, özel yaşamı işgale
ve sanal zorbalığa ortam yarattı.
ve sanal zorbalığa ortam yarattı.
Bu değişim, Profesor Nicalau Mills'in
deyimiyle
deyimiyle
14:25
This shift has created
what Professor Nicolaus Mills calls
what Professor Nicolaus Mills calls
217
853521
3785
14:29
a culture of humiliation.
218
857306
3784
bir utanç kültürünü yarattı.
Sırf geçtiğimiz altı aydan
birkaç öne çıkan örneğe bakalım.
birkaç öne çıkan örneğe bakalım.
14:33
Consider a few prominent examples
just from the past six months alone.
just from the past six months alone.
219
861090
5179
14:38
Snapchat, the service which is used
mainly by younger generations
mainly by younger generations
220
866269
5084
Snapchat, genel olarak genç neslin
kullandığı bir servis
kullandığı bir servis
ve mesajlarının sadece bir kaç
saniyelik ömrü olduğunu
saniyelik ömrü olduğunu
14:43
and claims that its messages
only have the lifespan
only have the lifespan
221
871353
2695
14:46
of a few seconds.
222
874048
1703
iddia ediyor.
Nasıl bir içeriğe sahip olduğunu
Nasıl bir içeriğe sahip olduğunu
tahmin edebiliyorsunuzdur.
14:47
You can imagine the range
of content that that gets.
of content that that gets.
223
875751
3410
14:51
A third-party app which Snapchatters
use to preserve the lifespan
use to preserve the lifespan
224
879161
4133
Snapchat'çilerin mesajların ömrünü
uzatmak için kullandığı
uzatmak için kullandığı
3. parti bir uygulama hacklenmiş,
14:55
of the messages was hacked,
225
883294
2694
14:57
and 100,000 personal conversations,
photos, and videos were leaked online
photos, and videos were leaked online
226
885988
6850
ve 100,000 kişisel konuşma, fotoğraf ve
vidyo,
vidyo,
15:04
to now have a lifespan of forever.
227
892838
4257
ölümsüzleşmek üzere
internete akmıştı.
internete akmıştı.
15:09
Jennifer Lawrence and several other actors
had their iCloud accounts hacked,
had their iCloud accounts hacked,
228
897095
4156
Jennifer Lawrence ve birkaç oyuncunun daha
iCloud hesapları hacklendi
iCloud hesapları hacklendi
ve onlardan izinsiz, kişisel, mahrem,
çıplak fotoğraflar
çıplak fotoğraflar
15:13
and private, intimate, nude photos
were plastered across the Internet
were plastered across the Internet
229
901251
3947
15:17
without their permission.
230
905198
1882
internette yayınlandı.
Bir dedikodu sitesinde
bu hikaye
bu hikaye
15:19
One gossip website
had over five million hits
had over five million hits
231
907080
4132
beş milyondan fazla tıklama aldı.
15:23
for this one story.
232
911212
2575
15:27
And what about the Sony Pictures
cyberhacking?
cyberhacking?
233
915027
3499
Peki Sony Pictures cyberhacking
olayına ne demeli?
olayına ne demeli?
15:30
The documents which received
the most attention
the most attention
234
918526
2997
En çok dikkat çeken belgeler,
azami toplu utanç değerine sahip
kişisel epostalardı.
kişisel epostalardı.
15:33
were private emails that had
maximum public embarrassment value.
maximum public embarrassment value.
235
921523
6036
15:39
But in this culture of humiliation,
236
927559
3250
Fakat, bu utanç kültüründe,
15:42
there is another kind of price tag
attached to public shaming.
attached to public shaming.
237
930809
4090
genel utandırma eylemine iliştirilen
başka bir tür fiyat etiketi var.
başka bir tür fiyat etiketi var.
15:47
The price does not measure
the cost to the victim,
the cost to the victim,
238
935639
3158
Bu, Tyler ve başta kadınlar, azınlıklar,
gey ve lezbiyenler olmak üzere
gey ve lezbiyenler olmak üzere
15:50
which Tyler and too many others,
239
938797
2253
çok fazla sayıda insanın ödediği
kurbanlara malolan
15:53
notably women, minorities,
240
941050
1974
fiyatı ölçmeyip,
15:55
and members of the LGBTQ
community have paid,
community have paid,
241
943024
4178
15:59
but the price measures the profit
of those who prey on them.
of those who prey on them.
242
947202
4556
onları avlayanların karlarını
ölçüyor.
ölçüyor.
16:04
This invasion of others is a raw material,
243
952868
4063
Bu başkalarına yapılan istila,
etkili biçimde ve insafsızca çıkarılıp
etkili biçimde ve insafsızca çıkarılıp
paketlenilip bir karda satılan
bir hammadde.
bir hammadde.
16:08
efficiently and ruthlessly mined,
packaged and sold at a profit.
packaged and sold at a profit.
244
956931
5990
16:14
A marketplace has emerged
where public humiliation is a commodity
where public humiliation is a commodity
245
962921
5782
Genel utandırmanın bir ticari mal
ve utancın bir endüstri olduğu
bir pazar yeri ortaya çıktı.
bir pazar yeri ortaya çıktı.
16:20
and shame is an industry.
246
968703
3344
16:24
How is the money made?
247
972047
3692
Nasıl para kazanılıyor?
Tıklamalarla.
16:27
Clicks.
248
975739
1834
Daha fazla utanç, daha fazla tıklama.
16:29
The more shame, the more clicks.
249
977573
2531
Daha fazla tıklama,
daha fazla reklam dolarları.
daha fazla reklam dolarları.
16:32
The more clicks,
the more advertising dollars.
the more advertising dollars.
250
980104
3854
16:37
We're in a dangerous cycle.
251
985428
2205
Tehlikeli bir döngünün içerisindeyiz.
Bu tür dedikodulara ne kadar fazla
tıklarsak
tıklarsak
16:39
The more we click on this kind of gossip,
252
987633
2925
16:42
the more numb we get
to the human lives behind it,
to the human lives behind it,
253
990558
3721
ardındaki hayatlara o kadar fazla
bağışıklık kazanıp
bağışıklık kazanıp
bunlara bir o kadar fazla
tıklayacağız.
tıklayacağız.
16:46
and the more numb we get,
the more we click.
the more we click.
254
994279
5456
16:51
All the while, someone is making money
255
999735
2923
Bütün bunlar olurken
birileri başka birinin acısından
birileri başka birinin acısından
para kazanıyor.
16:54
off of the back
of someone else's suffering.
of someone else's suffering.
256
1002658
2883
Her tıklamayla bir seçim yapıyoruz.
16:58
With every click, we make a choice.
257
1006871
2803
Kültürümüzü ne kadar utandırma ile
donatırsak,
donatırsak,
17:01
The more we saturate our culture
with public shaming,
with public shaming,
258
1009674
3412
17:05
the more accepted it is,
259
1013086
1859
bu bir o kadar kabul edilir olup,
17:06
the more we will see behavior
like cyberbullying,
like cyberbullying,
260
1014945
3203
sanal zorbalık,
trolleme, hacking
17:10
trolling, some forms of hacking,
261
1018148
2647
17:12
and online harassment.
262
1020795
2926
ve çevrimiçi taciz tarzı
davranışlar göreceğiz.
davranışlar göreceğiz.
Neden? Çünkü hepsinin özünde
utandırma var.
utandırma var.
17:15
Why? Because they all have
humiliation at their cores.
humiliation at their cores.
263
1023721
7708
17:23
This behavior is a symptom
of the culture we've created.
of the culture we've created.
264
1031429
4296
Bu davranış, yarattığımız kültürün
bir semptomu.
bir semptomu.
17:27
Just think about it.
265
1035725
2307
Bir düşünün.
davranış değiştirme
evrimleşen inançlarla başlar.
evrimleşen inançlarla başlar.
17:31
Changing behavior begins
with evolving beliefs.
with evolving beliefs.
266
1039232
3412
Bunun doğru oldugunu, bugün ve geçmişte,
ırkçılık, homofobi
ırkçılık, homofobi
17:34
We've seen that to be true
with racism, homophobia,
with racism, homophobia,
267
1042644
3506
17:38
and plenty of other biases,
today and in the past.
today and in the past.
268
1046150
3950
ve daha bir çok önyargıda gördük.
17:42
As we've changed beliefs
about same-sex marriage,
about same-sex marriage,
269
1050910
3158
Eşcinsel evliliğe karşın inançlarımızı
değiştirdikçe
değiştirdikçe
17:46
more people have been
offered equal freedoms.
offered equal freedoms.
270
1054068
4482
daha çok insan özgürlüğe kavuştu.
Çevresel sürekliliğe önem vermeye
başladığımızda
başladığımızda
17:50
When we began valuing sustainability,
271
1058550
2183
daha çok insan geri dönüşüm
yapmaya başladı.
yapmaya başladı.
17:52
more people began to recycle.
272
1060733
2948
17:55
So as far as our culture
of humiliation goes,
of humiliation goes,
273
1063681
3275
Buna benzer bir şekilde,
bizim de utandırma kültüründe
bizim de utandırma kültüründe
17:58
what we need is a cultural revolution.
274
1066956
3645
ihtiyacımız olan bir kültürel devrim.
Bir avcılık sporu olarak
utandirmanin sona ermesi gerekiyor.
utandirmanin sona ermesi gerekiyor.
18:02
Public shaming
as a blood sport has to stop,
as a blood sport has to stop,
275
1070601
3923
İnternete ve kültürümüze
bir müdahelenin zamanı geldi.
bir müdahelenin zamanı geldi.
18:06
and it's time for an intervention
on the Internet and in our culture.
on the Internet and in our culture.
276
1074524
4877
18:11
The shift begins with something simple,
but it's not easy.
but it's not easy.
277
1079401
3676
Bu değişim, basit bir şeyle başlar,
ama bu kolay değil.
ama bu kolay değil.
18:16
We need to return to a long-held value
of compassion -- compassion and empathy.
of compassion -- compassion and empathy.
278
1084137
6635
Uzun süredir sahip olduğumuz şefkat
ve empati duygularımıza dönmemiz lazım.
ve empati duygularımıza dönmemiz lazım.
Çevrimiçi, şefkat açığımız var,
18:22
Online, we've got a compassion deficit,
279
1090772
3187
18:25
an empathy crisis.
280
1093959
2062
bir empati krizi içerisindeyiz.
Arastirmaci Brene Brown'un dediğine göre,
18:29
Researcher Brené Brown said, and I quote,
281
1097091
3904
18:32
"Shame can't survive empathy."
282
1100995
3576
"Utanç empatiyi atlatamaz."
Utanç empatiyi atlatamaz.
18:36
Shame cannot survive empathy.
283
1104571
4444
18:42
I've seen some very dark days in my life,
284
1110515
3621
Hayatımda oldukça karanlık günler gördüm
ve beni kurtaran,
ailemin, dostlarımın, profesyonellerin
ailemin, dostlarımın, profesyonellerin
18:46
and it was the compassion and empathy
from my family, friends, professionals,
from my family, friends, professionals,
285
1114136
6061
ve bazen yabancıların bile gösterdiği
şefkat ve empatiydi.
şefkat ve empatiydi.
18:52
and sometimes even strangers
that saved me.
that saved me.
286
1120197
4076
Bir kişiden gelen empati bile
bir fark yaratabilir.
bir fark yaratabilir.
18:57
Even empathy from one person
can make a difference.
can make a difference.
287
1125583
3545
19:02
The theory of minority influence,
288
1130318
2673
Sosyal psikolog Serge Moscovici
tarafından öne sürülen
tarafından öne sürülen
azınlık etkisi teorisine göre
19:04
proposed by social psychologist
Serge Moscovici,
Serge Moscovici,
289
1132991
3204
19:08
says that even in small numbers,
290
1136195
2786
zaman içerisinde eğer tutarlılık varsa,
küçük sayılarda bile olsa
19:10
when there's consistency over time,
291
1138981
2252
değişim ortaya çıkabilir.
19:13
change can happen.
292
1141233
2601
Çevrimiçi dünyada,
ayağa kalkarak
ayağa kalkarak
19:15
In the online world,
we can foster minority influence
we can foster minority influence
293
1143834
3227
19:19
by becoming upstanders.
294
1147061
2427
azınlık etkisini besleyebiliriz.
19:21
To become an upstander means
instead of bystander apathy,
instead of bystander apathy,
295
1149488
3726
Ayağa kalkarak,
seyirci duyarsızlığı yerine,
seyirci duyarsızlığı yerine,
birine olumlu bir yorum yapıp
zorbalık durumlarını rapor edebiliriz.
zorbalık durumlarını rapor edebiliriz.
19:25
we can post a positive comment for someone
or report a bullying situation.
or report a bullying situation.
296
1153214
5238
19:30
Trust me, compassionate comments
help abate the negativity.
help abate the negativity.
297
1158452
4153
Bana güvenin, şefkatli yorumlar,
olumsuzluğu hafifletir.
olumsuzluğu hafifletir.
19:35
We can also counteract the culture
by supporting organizations
by supporting organizations
298
1163385
3808
ABD'de Tyler Clementi Kurumu,
Ingiltere'de Anti-Bulllying Pro,
Ingiltere'de Anti-Bulllying Pro,
ve Avustralya'da Project Rockit gibi
19:39
that deal with these kinds of issues,
299
1167193
2276
19:41
like the Tyler Clementi
Foundation in the U.S.,
Foundation in the U.S.,
300
1169469
2808
bu tür konularla uğrasan organizasyonları
19:44
In the U.K., there's Anti-Bullying Pro,
301
1172277
2811
destekleyerek de bu kültürü
etkisiz hale getirebiliriz.
19:47
and in Australia, there's Project Rockit.
302
1175088
3592
Ifade özgürlüğünden çok sık bahsederiz
19:52
We talk a lot about our right
to freedom of expression,
to freedom of expression,
303
1180350
5807
19:58
but we need to talk more about
304
1186157
2025
fakat ifade özgürlüğüne karşı olan
sorumluluğumuzdan
sorumluluğumuzdan
da bahsetmeliyiz.
20:00
our responsibility
to freedom of expression.
to freedom of expression.
305
1188182
3554
20:03
We all want to be heard,
306
1191736
2739
Hepimiz duyulmak istiyoruz ama
20:06
but let's acknowledge the difference
between speaking up with intention
between speaking up with intention
307
1194475
4783
amaçlı konuşmakla dikkat çekmek için
konuşmak arasındaki
konuşmak arasındaki
farkı kabul etmeliyiz.
20:11
and speaking up for attention.
308
1199258
3116
Internet, id için bir otoban,
20:15
The Internet is
the superhighway for the id,
the superhighway for the id,
309
1203684
3538
20:19
but online, showing empathy to others
310
1207222
3158
ama çevrimiçi, başkalarına empati duymak
hem hepimiz için yararlı,
hem hepimiz için yararlı,
20:22
benefits us all and helps create
a safer and better world.
a safer and better world.
311
1210380
5550
hem de daha güvenli ve iyi bir dünya
yaratmamıza yardımcı oluyor.
yaratmamıza yardımcı oluyor.
20:27
We need to communicate
online with compassion,
online with compassion,
312
1215930
3204
Çevrimiçi, şefkatle iletişim kurup.
haberleri şefkatle tüketip,
20:31
consume news with compassion,
313
1219134
2461
20:33
and click with compassion.
314
1221595
2694
şefkatle tıklamalıyız.
Bir başkasının haber manşetinde
bir mil yürüdüğünüzü
bir mil yürüdüğünüzü
20:36
Just imagine walking a mile
in someone else's headline.
in someone else's headline.
315
1224289
4634
20:43
I'd like to end on a personal note.
316
1231476
2985
hayal edin.
Kişisel bir notla bitirmek istiyorum.
Kişisel bir notla bitirmek istiyorum.
20:47
In the past nine months,
317
1235561
2090
Geçtiğimiz dokuz ay içinde,
20:49
the question I've been
asked the most is why.
asked the most is why.
318
1237651
3524
bana en çok sorulan soru "neden" oldu.
20:53
Why now? Why was I
sticking my head above the parapet?
sticking my head above the parapet?
319
1241175
4018
Neden şimdi? Neden başımı
siperin üstünden dışarı çıkarıyorum?
siperin üstünden dışarı çıkarıyorum?
Bu soruların satırarasını okuyabilirsiniz
20:57
You can read between the lines
in those questions,
in those questions,
320
1245193
2517
20:59
and the answer has nothing
to do with politics.
to do with politics.
321
1247710
3849
ama cevabın siyasetle hiçbir alakası yok.
21:03
The top note answer was and is
because it's time:
because it's time:
322
1251559
5607
En iyi cevap: çünkü zamanı geldi:
21:09
time to stop tip-toeing around my past;
323
1257166
2707
Geçmişimin etrafında parmak uçlarımda
yürümeyi bırakmanın zamanı geldi;
yürümeyi bırakmanın zamanı geldi;
aşağılık bir hayat yaşamayı bırakmanın
zamanı geldi;
zamanı geldi;
21:11
time to stop living a life of opprobrium;
324
1259873
3242
21:15
and time to take back my narrative.
325
1263115
3234
ve kendi hikayemi geri almanın
zamanı geldi.
zamanı geldi.
Amacım sırf kendimi kurtarmak değil.
21:18
It's also not just about saving myself.
326
1266349
4845
Utanç ve aşağılamadan
ıstırap çeken herkesin
ıstırap çeken herkesin
21:23
Anyone who is suffering from shame
and public humiliation
and public humiliation
327
1271194
3413
21:26
needs to know one thing:
328
1274607
2787
bilmesi gereken bir şey var:
Bunu atlatabilirsiniz.
21:29
You can survive it.
329
1277394
2717
21:32
I know it's hard.
330
1280111
2763
Zor olduğunun farkındayım.
Acısız, hızlı ve kolay olmayabilir ama
21:34
It may not be painless, quick or easy,
331
1282874
3631
21:38
but you can insist
on a different ending to your story.
on a different ending to your story.
332
1286505
4676
hikayenizi farklı bir şekilde
sonlandırmak için ısrar edebilirsiniz.
sonlandırmak için ısrar edebilirsiniz.
Kendinize şefkat duyun.
21:43
Have compassion for yourself.
333
1291181
3367
21:46
We all deserve compassion,
334
1294548
3088
Hepimiz şefkate
ve hem çevrimiçi hem de çevrimdışı
ve hem çevrimiçi hem de çevrimdışı
21:49
and to live both online and off
in a more compassionate world.
in a more compassionate world.
335
1297636
6199
daha şefkatli bir dünyada
yaşamaya layigiz.
yaşamaya layigiz.
21:55
Thank you for listening.
336
1303835
2600
Dinlediğiniz için teşekkür ederim.
21:58
(Applause)
337
1306435
10380
(Alkış)
(Alkış)
ABOUT THE SPEAKER
Monica Lewinsky - Social activistMonica Lewinsky advocates for a safer and more compassionate social media environment, drawing from her unique experiences at the epicenter of a media maelstrom in 1998.
Why you should listen
After becoming the focus of the history-changing federal investigation into her private life, Monica Lewinsky found herself, at 24 years old, one of the first targets of a “culture of humiliation”: a now-familiar cycle of media, political and personal harassment – particularly online.
Lewinsky survived to reclaim her personal narrative. During a decade of silence she received her Masters in Social Psychology from the London School of Economics and Political Science. In 2014, Lewinsky returned to the public eye with an acclaimed essay for Vanity Fair, which has been nominated for a National Magazine Award for best Essay Writing, and with a widely viewed speech at Forbes’ 30 Under 30 Summit.
Monica Lewinsky | Speaker | TED.com