TED2013
Hyeonseo Lee: My escape from North Korea
Hyeonseo Lee: Kuzey Kore'den kaçışım
Filmed:
Readability: 3.9
13,915,716 views
Kuzey Kore'de yetişmiş bir cocuk olarak, Hyeonseo Lee ülkesinin dünya üzerindeki en iyi ülke oldugunu düşünmekteydi. 90 yılların kıtlık döneminde merak etmeye baslamıştı. 14 yasında ülkeden kaçtı, ve Cin'de bir mülteci olarak gizli bir hayata basladı. Onunki umudun ve hayatta kalmanın kişisel üzücü bir hikayesiydi... ve hatta sınır cok uzaktayken bile sürekli tehlikelerle karşılaşanların güçlü hatırlatıcısı..
Hyeonseo Lee - Activist
As a child growing up in North Korea, Hyeonseo Lee thoght her country was the "best on the planet." It wasn't until the famine of the 90s that she began to wonder. She escaped the country at 17-years-old to begin a life in hiding as a refugee in China. Hers is a harrowing, personal tale of survival and hope -- and a powerful reminder of those who face constant danger, even when the border is far behind. Full bio
As a child growing up in North Korea, Hyeonseo Lee thoght her country was the "best on the planet." It wasn't until the famine of the 90s that she began to wonder. She escaped the country at 17-years-old to begin a life in hiding as a refugee in China. Hers is a harrowing, personal tale of survival and hope -- and a powerful reminder of those who face constant danger, even when the border is far behind. Full bio
Double-click the English transcript below to play the video.
00:16
When I was little,
0
357
1351
Ben küçükken
00:17
I thought my country was the best on the planet,
1
1708
3362
ülkemin en iyi yer olduğunu düşünmüştüm.
00:20
and I grew up singing a song called "Nothing To Envy."
2
5070
3375
Ve "kıskanacak bir şey yok" adli şarkıyı söyleyerek büyüdüm.
00:24
And I was very proud.
3
8445
2635
Gururluydum.
00:26
In school, we spent a lot of time
4
11080
1788
Okulda, Kim ll -Sung 'un tarihini
00:28
studying the history of Kim Il-Sung,
5
12868
1761
çalışarak çok fazla zaman harcadık.
00:30
but we never learned much about the outside world,
6
14629
3942
Fakat dış dünya hakkında çok fazla şey hiçbir zaman öğrenmedik.
00:34
except that America, South Korea, Japan are the enemies.
7
18571
4950
Amerika, Güney Kore ve Japonya düşmanları hariç.
00:39
Although I often wondered about the outside world,
8
23521
3214
Dış dünyayı sık sık merak etmeme rağmen
00:42
I thought I would spend my entire life in North Korea,
9
26735
4148
bütün hayatımı Kuzey Kore' de geçireceğimi sanmıştım.
00:46
until everything suddenly changed.
10
30883
3704
Her şey aniden değişinceye kadar.
00:50
When I was seven years old, I saw my first public execution,
11
34587
4760
İlk halka açık infazı gördüğümde 7 yaşındaydım.
00:55
but I thought my life in North Korea was normal.
12
39347
3258
Fakat Kuzey Kore'deki hayatımın normal olduğunu sanmıştım.
00:58
My family was not poor,
13
42605
2112
Ailem fakir değildi
01:00
and myself, I had never experienced hunger.
14
44717
3533
ve ben hiç kıtlık yaşamamıştım.
01:04
But one day, in 1995, my mom brought home a letter
15
48250
4503
Fakat bir gün 1995' te, annem eve iş arkadaşının
01:08
from a coworker's sister.
16
52753
2063
kız kardeşinden bir mektup getirdi.
01:10
It read, "When you read this, all five family members
17
54816
5134
Ve şöyle diyordu; "bunu okuduğunuzda
01:15
will not exist in this world,
18
59950
2740
'ailenizden beş kişi artık bu dünyada olmayacak.
01:18
because we haven't eaten for the past two weeks.
19
62690
4151
Çünkü biz geçen 2 haftadan beridir bir şey yemedik.
01:22
We are lying on the floor together,
20
66841
2472
Biz yerde birlikte yatıyoruz
01:25
and our bodies are so weak we are ready to die."
21
69313
8711
ve vücudumuz o kadar zayıf ki ölmeye hazırız'
01:33
I was so shocked.
22
78024
3307
Çok şok olmuştum.
01:37
This was the first time I heard
23
81331
2146
Ülkemdeki insanların
01:39
that people in my country were suffering.
24
83477
4237
açlık çektiğini ilk kez duymuştum.
01:43
Soon after, when I was walking past a train station,
25
87714
3310
Bir müddet sonra tren istasyonundan geçerken
01:46
I saw something terrible
26
91024
1385
hafızamdan silemeyeceğim
01:48
that I can't erase from my memory.
27
92409
3824
çok kötü bir şeyler gördüm.
01:52
A lifeless woman was lying on the ground,
28
96233
3168
Cansız bir kadın kollarında
01:55
while an emaciated child in her arms
29
99401
3189
bir deri bir kemik kalmış çocuğuyla yerde yatıyordu.
01:58
just stared helplessly at his mother's face.
30
102590
4410
Ve sadece aciz bir şekilde annesinin yüzüne bakıyordu
02:02
But nobody helped them, because they were so focused
31
107000
4240
Hiç kimse onlara yardım etmiyordu.
02:07
on taking care of themselves and their families.
32
111240
4625
Çünkü herkes kendi hayatlarına ve ailelerine odaklanmıştı.-
02:11
A huge famine hit North Korea in the mid-1990s.
33
115865
4117
1990'ların ortalarında çok büyük bir kıtlık Kuzey Kore'yi vurmuştu.
02:15
Ultimately, more than a million North Koreans
34
119982
2735
Ve sonuç olarak 1 milyondan fazla Kuzey Koreli
02:18
died during the famine, and many only survived
35
122717
3317
kıtlık süresince açlıktan öldü ve bir çoğuda
02:21
by eating grass, bugs and tree bark.
36
126034
5649
ot, böcek ve ağaç kabuklarını yiyerek hayatını sürdürdüler.
02:27
Power outages also became more and more frequent,
37
131683
3284
Elektrik kesintisi gittikçe sıklaşmaya başladı
02:30
so everything around me was completely dark at night
38
134967
4357
bu yüzden de etrafımdaki her şey geceleri karanlıktı.
02:35
except for the sea of lights in China,
39
139324
2552
Evimin karşısındaki ırmaktan görünen
02:37
just across the river from my home.
40
141876
2480
Çin'deki deniz ışıklar hariç.
02:40
I always wondered why they had lights but we didn't.
41
144356
5324
Her zaman neden onların ışıkları var bizim yok diye merak ederdim.
02:45
This is a satellite picture showing North Korea at night
42
149680
4344
Bu komşularımıza nazaran Kuzey Kore'yi geceleri gösteren
02:49
compared to neighbors.
43
154024
3412
bir uydu resmiydi.
02:53
This is the Amrok River,
44
157436
1943
Bu Amork nehri
02:55
which serves as a part of the border
45
159379
2371
Kuzey Kore ve Çin arasında
02:57
between North Korea and China.
46
161750
2684
bir sınırdır.
03:00
As you can see, the river can be very narrow
47
164434
2464
Gördüğünüz gibi nehir bazı belli noktalarda dardır
03:02
at certain points, allowing North Koreans to secretly cross.
48
166898
5996
Kuzey Koreliler'in gizlice karşıya geçmesine izin verir,
03:08
But many die.
49
172894
1624
fakat pek çoğu ölür.
03:10
Sometimes, I saw dead bodies floating down the river.
50
174518
7466
Bazen cansız vücutları nehrin üzerinde yüzerken görürdüm.
03:17
I can't reveal many details [about] how I left North Korea,
51
181984
4940
Kuzey Kore'yi nasıl terk etme konusundaki detaylara anlam veremezdim.
03:22
but I only can say that during the ugly years of the famine
52
186924
4263
Fakat sadece şunu söyleyebilirim ki bu çok kötü kıtlık sürecinde
03:27
I was sent to China to live with distant relatives.
53
191187
5303
akrabalarımdan uzakta Çin'de yaşamaya gönderildim.
03:32
But I only thought
54
196490
1700
Fakat sadece
03:34
that I would be separated from my family for a short time.
55
198190
4287
kısa bir süreliğine ailemden ayrı kalabileceğimi düşünmüştüm.
03:38
I could have never imagined
56
202477
1692
Birlikte yaşamanın14 yıl olacağını
03:40
that it would take 14 years to live together.
57
204169
4493
asla hayal etmemiştim.
03:44
In China, it was hard living as a young girl without my family.
58
208662
4424
Çin'de ailesiz genç bir kız olarak yaşamak çok zordu.
03:48
I had no idea what life was going to be like
59
213086
3343
Kuzey Koreli bir mülteci olarak
03:52
as a North Korean refugee,
60
216429
1837
yaşamın neye benzeyeceği konusunda hiç bir fikrim yoktu
03:54
but I soon learned it's not only extremely difficult,
61
218266
3536
Fakat yaşamanın sadece zor olduğunu değil
03:57
it's also very dangerous,
62
221802
2647
aynı zamanda tehlikeli olduğunu da öğrendim.
04:00
since North Korean refugees are considered in China
63
224449
4890
Çünkü Kuzey Koreli mülteciler Çin'de yasa dışı göçmenler olarak
04:05
as illegal migrants.
64
229339
2839
düşünülür.
04:08
So I was living in constant fear
65
232178
2274
Bu yüzden sürekli kimliğim açığa çıkacak
04:10
that my identity could be revealed,
66
234452
2543
korkusuyla yaşıyordum
04:12
and I would be repatriated to a horrible fate
67
236995
3137
ve bu korkunç kaderle
04:16
back in North Korea.
68
240132
2756
Kuzey Kore'ye geri gönderilebilirdim.
04:18
One day, my worst nightmare came true,
69
242888
2712
Çin polisi tarafından yakalandım zaman
04:21
when I was caught by the Chinese police
70
245600
2838
bir gün bu korkunç kabusum gerçeğe döndü
04:24
and brought to the police station for interrogation.
71
248438
3999
ve sorgulama için karakola getirildim.
04:28
Someone had accused me of being North Korean,
72
252437
3438
Birileri beni Kuzey Koreli olmakla suçluyordu
04:31
so they tested my Chinese language abilities
73
255875
3685
bundan dolayı da Çince bilgimi test edip
04:35
and asked me tons of questions.
74
259560
3323
bir sürü sorular sordular.
04:38
I was so scared,
75
262883
2273
Çok korkmuştum,
04:41
I thought my heart was going to explode.
76
265156
3008
kalbimin birden patlayacağını düşündüm.
04:44
If anything seemed unnatural, I could be imprisoned
77
268164
3498
Eğer yolunda gitmeyen bir şeyler olursa hapse atılacaktım
04:47
and repatriated.
78
271662
2184
ve ülkeme geri gönderilecektim.
04:49
I thought my life was over,
79
273846
2447
O an hayatımın bittiğini sandım.
04:52
but I managed to control all the emotions inside me
80
276293
3239
Fakat duygularımı kontrol etmeyi başardım
04:55
and answer the questions.
81
279532
1958
ve tüm soruları yanıtladım.
04:57
After they finished questioning me,
82
281490
2172
Beni sorgulamaları bittikten sonra
04:59
one official said to another,
83
283662
2125
başka bir görevli
05:01
"This was a false report.
84
285787
2078
"bu sahte bir belgedir" dedi.
05:03
She's not North Korean."
85
287865
1932
"O Kuzey Koreli değildir "
05:05
And they let me go. It was a miracle.
86
289797
4222
ve gitmeme izin verdiler. Bu bir mucizeydi.
05:09
Some North Koreans in China seek asylum
87
294019
2871
Bazı Kuzey Koreliler Çin'de sığınak arıyorlardı-
05:12
in foreign embassies,
88
296890
2323
yabancı konsolosluklarda.
05:15
but many can be caught by the Chinese police
89
299213
3316
Fakat çoğu Çin polisi tarafından yakalanmıştı
05:18
and repatriated.
90
302529
1460
ve ülkelerine geri gönderilmişti.
05:19
These girls were so lucky.
91
303989
2177
O kızlar çok şanslıydı.
05:22
Even though they were caught,
92
306166
1616
Yakalanmalarına rağmen
05:23
they were eventually released
93
307782
1354
ağır bir uluslararası baskıdan sonra
05:25
after heavy international pressure.
94
309136
3348
nihayetinde serbest bırakılmışlardı.
05:28
These North Koreans were not so lucky.
95
312484
3341
Bu Kuzey Koreliler o kadar şansli değildiler.
05:31
Every year, countless North Koreans are caught in China
96
315825
3915
Her yıl Çin'de sayısız Kuzey Koreli yakalanıyordu
05:35
and repatriated to North Korea,
97
319740
2712
ve Kuzey Kore'ye geri gönderiliyorlardı.
05:38
where they can be tortured, imprisoned
98
322452
3534
Orada da işkence görebiliyor, hapse atılabiliyor ya da
05:41
or publicly executed.
99
325986
2791
halka açık infaza maruz kalabiliyorlardı.
05:44
Even though I was really fortunate to get out,
100
328777
3104
Ben kaçtığım için gerçekten çok şanslıydım.
05:47
many other North Koreans have not been so lucky.
101
331881
3058
Fakat bir çok Kuzey Koreli bu kadar şanslı değildi.
05:50
It's tragic that North Koreans have to hide their identities
102
334939
3801
Kuzey Koreliler'in kimliklerini saklamak zorunda olmaları
05:54
and struggle so hard just to survive.
103
338740
4194
ve hayatta kalmak için bu kadar uğraş vermeleri çok korkunç bir şeydi.
05:58
Even after learning a new language and getting a job,
104
342934
3038
Yeni bir dil öğrendikten ve yeni bir işe sahip olduktan sonra bile
06:01
their whole world can be turned upside down in an instant.
105
345972
3881
tüm dünyaları aniden alt üst olabilirdi.
06:05
That's why, after 10 years of hiding my identity,
106
349853
3736
10 yıl kimliğimi sakladıktan sonra
06:09
I decided to risk going to South Korea,
107
353589
4282
Güney Kore'ye gitme riskini alma
06:13
and I started a new life yet again.
108
357871
3075
ve tekrardan yeni bir hayata başlama nedenim budur.
06:16
Settling down in South Korea was a lot more challenging
109
360946
3143
Güney Kore'de yaşamak, yerleşmek
06:19
than I had expected.
110
364089
2060
umduğumdan çok daha zordu.
06:22
English was so important in South Korea,
111
366149
3429
İngilizce Güney Kore'de çok önemliydi
06:25
so I had to start learning my third language.
112
369578
3283
ve bu yüzden 3. dilimi öğrenmek zorundaydım.
06:28
Also, I realized there was a wide gap
113
372861
3177
Ayrıca, Kuzey Kore ve Güney Kore arasında
06:31
between North and South.
114
376038
1983
büyük bir boşluk olduğunu fark ettim.
06:33
We are all Korean, but inside,
115
378021
2177
Hepimiz Koreli idik, fakat
06:36
we have become very different
116
380198
1840
67 yıllık bölünmeden dolayı
06:37
due to 67 years of division.
117
382038
3592
içten içe farklılaşmıştık.
06:41
I even went through an identity crisis.
118
385630
4039
Hatta ben bir kimlik krizi yaşadım.
06:45
Am I South Korean or North Korean?
119
389669
3240
Kuzey Koreli mi yoksa Güney Koreli miyim?
06:48
Where am I from? Who am I?
120
392909
2959
Nereliyim? Kimim?
06:51
Suddenly, there was no country
121
395868
2036
Gururla benim diyebileceğim
06:53
I could proudly call my own.
122
397904
5411
bir ülke yoktu.
06:59
Even though adjusting to life in South Korea was not easy,
123
403315
3991
Güney Kore'deki hayata alışmak kolay olamamasına rağmen
07:03
I made a plan.
124
407306
1176
bir plan yaptım.
07:04
I started studying for the university entrance exam.
125
408482
3453
Üniversite giriş sınavına çalışmaya başladım.
07:07
Just as I was starting to get used to my new life,
126
411935
4015
Yeni hayatıma alışmaya başlamışken
07:11
I received a shocking phone call.
127
415950
2543
şok edici bir telefon aldım.
07:14
The North Korean authorities
128
418493
1421
Kuzey Kore hükumeti
07:15
intercepted some money that I sent to my family,
129
419914
2712
aileme gönderdiğim paraya el koymuştu.
07:18
and, as a punishment, my family was going
130
422626
2732
Ve ceza olarak da ailem
07:21
to be forcibly removed
131
425358
2337
zorla
07:23
to a desolate location in the countryside.
132
427695
3468
kırsal bölgedeki boş bir yere sürülmüşlerdi.
07:27
They had to get out quickly,
133
431163
2720
Oradan hemen çıkmaları gerekliydi.
07:29
so I started planning how to help them escape.
134
433883
3565
Bu yüzde onları nasıl kaçırabileceğimi planlamaya başladım.
07:33
North Koreans have to travel incredible distances
135
437448
3482
Kuzey Koreliler özgürlük yolunda çok büyük mesafeler
07:36
on the path to freedom.
136
440930
2629
katetmek zorundaydılar.
07:39
It's almost impossible to cross the border
137
443559
2823
Kuzey Kore ve Güney Kore arasındaki sınırı geçmek
07:42
between North Korea and South Korea,
138
446382
2858
neredeyse imkansızdı.
07:45
so, ironically, I took a flight back to China
139
449240
3466
Ve işin garip tarafı Çin'e gitmek için bir bilet aldım
07:48
and I headed toward the North Korean border.
140
452706
3622
ve Kuzey Kore sınırına doğru yol aldım.
07:52
Since my family couldn't speak Chinese,
141
456328
2864
Ailem Çince konuşamadığı için
07:55
I had to guide them,
142
459192
2216
onlara rehberlik etmek zorundaydım.
07:57
somehow, through more than 2,000 miles in China
143
461408
3803
Bir şekilde Çin'de 2000 milden fazla mesafeden sonra
08:01
and then into Southeast Asia.
144
465211
3263
Güney Doğu Asya'ya doğru gittim.
08:04
The journey by bus took one week,
145
468474
2542
Yolculuğumuz otobüsle 1 hafta sürdü
08:06
and we were almost caught several times.
146
471016
3015
ve neredeyse birkaç defa yakalanıyorduk.
08:09
One time, our bus was stopped
147
474031
2641
Bir keresinde otobüsümüz durduruldu
08:12
and boarded by a Chinese police officer.
148
476672
4459
zırhlı bir Çin polisi bindi.
08:17
He took everyone's I.D. cards,
149
481131
2103
Herkesin kimliğini aldı
08:19
and he started asking them questions.
150
483234
2633
ve onlara sorular sormaya başladı.
08:21
Since my family couldn't understand Chinese,
151
485867
3595
Ailem Çince anlamadığı için
08:25
I thought my family was going to be arrested.
152
489462
4134
ailemin tutuklanacağını sanmıştım.
08:29
As the Chinese officer approached my family,
153
493596
2981
Polis aileme yaklaştığında
08:32
I impulsively stood up, and I told him
154
496577
2509
hemen ayağa kalktım
08:34
that these are deaf and dumb people
155
499086
2667
bunlar sağır ve dilsizler
08:37
that I was chaperoning.
156
501753
2205
ve bu yüzden ben bunlara eşlik ediyorum dedim.
08:39
He looked at me suspiciously,
157
503958
2174
Şüpheli bir şekilde bana baktı.
08:42
but luckily he believed me.
158
506132
3884
Fakat neyse ki bana inandı.
08:45
We made it all the way to the border of Laos,
159
510016
3111
Laos sınırına doğru tüm yol boyunca bunu yaptık.
08:49
but I had to spend almost all my money
160
513127
4627
Fakat hemen hemen bütün paramı sınır görevlilerine rüşvet vererek
08:53
to bribe the border guards in Laos.
161
517754
2744
harcamak zorunda kalmıştım.
08:56
But even after we got past the border,
162
520498
2853
Fakat sınırı geçtikten sonra bile
08:59
my family was arrested and jailed
163
523351
2905
yasa dışı sınır geçişinden dolayı
09:02
for illegal border crossing.
164
526256
2509
ailem tutuklanıp hapse atılmıştı.
09:04
After I paid the fine and bribe,
165
528765
2216
Para cezasını ve rüşveti ödedikten sonra
09:06
my family was released in one month,
166
530981
3589
1 ay içerisinde ailem serbest bırakıldı.
09:10
but soon after, my family was arrested and jailed again
167
534570
3816
Fakat kısa bir süre sonra, Laos'un başkentinde ailem
09:14
in the capital of Laos.
168
538386
2439
tekrar tutuklanıp hapse atıldı.
09:16
This was one of the lowest points in my life.
169
540825
4568
Bu hayatımdaki en kötü şeylerden biriydi.
09:21
I did everything to get my family to freedom,
170
545393
5389
Ailemin özgürlüğü için her şeyi yaptım,
09:26
and we came so close,
171
550782
2374
çok yaklaşmıştık,
09:29
but my family was thrown in jail
172
553156
2297
ama ailem Güney Kore konsolosluğunun biraz uzağında
09:31
just a short distance from the South Korean embassy.
173
555453
3544
hapse atılmıştı.
09:34
I went back and forth between the immigration office
174
558997
3026
Yeniden göçmen bürosu
09:37
and the police station,
175
562023
1731
ve karakol arasında
09:39
desperately trying to get my family out,
176
563754
3028
umutsuzca ailemin serbest bırakılması için çabalayarak gittim geldim.
09:42
but I didn't have enough money
177
566782
1452
Fakat rüşvet verecek ve para cezasını
09:44
to pay a bribe or fine anymore.
178
568234
2627
ödeyecek yeterince param yoktu.
09:46
I lost all hope.
179
570861
1794
Bütün umudumu kaybetmiştim.
09:48
At that moment, I heard one man's voice ask me,
180
572655
3701
İşte o an bir adamın bana seslendiğini duydum
09:52
"What's wrong?"
181
576356
1491
"Sorun nedir"
09:53
I was so surprised
182
577847
1597
Tamamen bir yabancının
09:55
that a total stranger cared enough to ask.
183
579444
3933
ilgi göstermesine çok şaşırmıştım.
09:59
In my broken English, and with a dictionary,
184
583377
2554
Bozuk İngilizcem ve sözlük yardımıyla
10:01
I explained the situation, and without hesitating,
185
585931
3954
tereddüt etmeden durumu açıkladım,
10:05
the man went to the ATM
186
589885
2053
ve adam para çekme makinesine gitti.
10:07
and he paid the rest of the money for my family
187
591938
2995
Ailem ve diğer iki Kuzey Koreli'nin serbest kalması
10:10
and two other North Koreans to get out of jail.
188
594933
4064
için geri kalan bütün parayı ödedi.
10:14
I thanked him with all my heart, and I asked him,
189
598997
3404
Bütün kalbimle ona teşekkür ettim ve sordum
10:18
"Why are you helping me?"
190
602401
2374
"Neden bana yardım ediyorsun? "
10:20
"I'm not helping you," he said.
191
604775
2295
"Sana yardım etmiyorum"
10:22
"I'm helping the North Korean people."
192
607070
3251
"Kuzey Koreli insanlara yardım ediyorum" dedi.
10:26
I realized that this was a symbolic moment in my life.
193
610321
4498
İşte o anın hayatımın sembolik ani olduğunu fark ettim.
10:30
The kind stranger symbolized new hope for me
194
614819
3589
Bu yabancı kibar adam benim
10:34
and the North Korean people when we needed it most,
195
618408
3398
ve bütün Kuzey Koreli insanlar için en çok ihtiyacımızın olduğu andaki umudu simgelemişti.
10:37
and he showed me the kindness of strangers
196
621806
3251
Ve bana yabancıların kibarlığını
10:40
and the support of the international community
197
625057
2610
ve uluslararası toplumun desteğini gösterdi.
10:43
are truly the rays of hope we North Korean people need.
198
627667
5221
Kuzey Koreliler için umudun ışığı olmuştur.
10:48
Eventually, after our long journey,
199
632888
2486
Sonunda uzun bir yolculuktan sonra
10:51
my family and I were reunited in South Korea,
200
635374
3397
ben ve ailem Güney Kore'de tekrar bir araya gelmiştik.
10:54
but getting to freedom is only half the battle.
201
638771
3454
Fakat özgürlük bu savaşın sadece yarısıdır.
10:58
Many North Koreans are separated from their families,
202
642225
3623
Çoğu Kuzey Koreli ailelerinden ayrılmışlardı
11:01
and when they arrive in a new country,
203
645848
2813
ve yeni bir ülkeye vardıklarında
11:04
they start with little or no money.
204
648661
3644
hayatlarına parasız ya da çok az parayla başlayacaklar.
11:08
So we can benefit from the international community
205
652305
3026
Bu yüzden uluslararası toplumdan
11:11
for education, English language training,
206
655331
3005
eğitim , İngilizce dil eğitimi, iş eğitimi ve dahası için
11:14
job training, and more.
207
658336
2363
yardım alabilirdik.
11:16
We can also act as a bridge
208
660699
2114
Ayrıca Kuzey Kore ve dış dünyadaki
11:18
between the people inside North Korea
209
662813
2125
insanlar arasında bir köprü
11:20
and the outside world,
210
664938
1980
görevi görebiliriz.
11:22
because many of us stay in contact
211
666918
2724
Çünkü çoğumuz hala
11:25
with family members still inside,
212
669642
2769
aile üyelerimizle iletişim halindeyiz
11:28
and we send information and money
213
672411
2182
ve Kuzey Koreyi değiştirmek için yardım olarak
11:30
that is helping to change North Korea from inside.
214
674593
4568
onlara bilgi ve para gönderiyoruz.
11:35
I've been so lucky, received so much help
215
679161
3037
Bu kadar yardım ve ilham aldığım
11:38
and inspiration in my life,
216
682198
2205
için çok şanslıydım.
11:40
so I want to help give aspiring North Koreans
217
684403
3344
Bu yüzden de uluslararası destekle Kuzey Koreliler'e
11:43
a chance to prosper
218
687747
2776
başarma şansı amacını
11:46
with international support.
219
690523
3038
vermek istiyorum.
11:49
I'm confident that you will see more and more
220
693561
2486
Kendimden eminim ki dünyanın her yerinde
11:51
North Koreans succeeding all over the world,
221
696047
2757
TED de dahil olmak üzere gittikçe artan başarılı
11:54
including the TED stage.
222
698804
2351
Kuzey Koreliler göreceksiniz.
11:57
Thank you.
223
701155
2622
Teşekkür ederim.
11:59
(Applause)
224
703777
9722
(Alkışlar)
ABOUT THE SPEAKER
Hyeonseo Lee - ActivistAs a child growing up in North Korea, Hyeonseo Lee thoght her country was the "best on the planet." It wasn't until the famine of the 90s that she began to wonder. She escaped the country at 17-years-old to begin a life in hiding as a refugee in China. Hers is a harrowing, personal tale of survival and hope -- and a powerful reminder of those who face constant danger, even when the border is far behind.
Why you should listen
Hyeonseo Lee grew up in North Korea but escaped to China in 1997. In 2008, when she was 28-years-old, she came to Seoul, South Korea, where she struggled to adjust to life in the bustling city. North Korean defectors often have a hard time in South Korea, she noted in the Wall Street Journal: "We defectors have to start from scratch. Prejudice against North Koreans and icy stares were other obstacles that were hard to cope with."
Now a student at Hankuk University of Foreign Studies, she has become an advocate for fellow refugees, even helping close relatives leave North Korea after they were targeted. Her dream? As she told the Korea Times, she'd like to work at the UN or an NGO that advocates for the human rights of North Koreans, including their right to be treated as political refugees.
She has a new book called The Girl with Seven Names.
Hyeonseo Lee | Speaker | TED.com